Arama

Gitmek mi Kolay? Yoksa Kalmak mı? - Sayfa 87

Güncelleme: 29 Mayıs 2012 Gösterim: 255.077 Cevap: 1.073
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ekim 2007       Mesaj #861
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Gitme

Sponsorlu Bağlantılar


Gidiyorsun diye küstü saatler
İçimde sebebsiz bir acı
Gönlümde boşa çırpınışlar.

Gidiyorsun diye dargın bana günler,
Duyamadığın haykırışlar,
Gözlerimde ise ‘’gitme kal ‘’ diyen yalvarışlar,

Sense ;gidiyorsun tüm bunları bilmeden,
Gidiyorsun bendeki seni göremeden,
Hoşçakal ‘’ diyorsun daha Seni Seviyorum diyemeden

Gitme kal desem ; dinlermisin beni
Elimi uzatsam verirmisin elini,
Peki ya seni sevdiğim kadar
Sende severmisin beni…….

isimsiz kral
tekikimiz - avatarı
tekikimiz
Ziyaretçi
22 Ekim 2007       Mesaj #862
tekikimiz - avatarı
Ziyaretçi
arkadaslar bence adamına gore degısır[COLOR="magenta"][COLOR="M
Sponsorlu Bağlantılar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ekim 2007       Mesaj #863
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Hülya Tünelinde




Bir bahara doğma aşkıyla yürürdüm gözlerinin maviliğine
Bulut bulut karşılardı müphemiyetin bıçak bıçak yaralardı
Süzüldüğümde ben lahuti bir akşamda ruhunun enginliğine
Umutlarımdan sarkardım sana, ürkek melal, gülmemi yargılardı.

Bırakışın göğe izlerini söküp de gamzelerini atışın
Bir buğday tanesinde ağyarın pusularına düşmenin korkusu
Gecelerden el ayak çekince rindler, sessiz izbelerden bakışın
Başak başak, pusulara saldırırdı tebessümlerinin ordusu.

Biraz daha ılgıtlaşma telaşında eserken dil-i mecruhuma
Gece uykulara soyunup rüyalarla yatışım seni görmek için
Doğardın ansızın kabusların en karanlık derin uçurumuna
Hülya tünelinde kilitlenirdi yollarım sensizdim için için.


isimsiz kral
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
23 Ekim 2007       Mesaj #864
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
''dönmek'' ! mümkün mü artık dönmek ? onca yollardan sonra yeniden yollara düşmek... neresi sıla bize ?... neresi gurbet ? ...al bizi koynuna ipek yolları üstümüzden geçiyor gök kuşağı, sevdalı bulutlar uçan halılar uzak degil dünyanın kapıları... neresi sıla bize neresi gurbet yollar bize memleket... gitmek mümkün mü artık gitmek... onca yollardan sonra yeniden yollara düşmek, ... gitmek mümkün mü artık gitmek onca yollardan sonra yeniden yollara düşmek ? neresi sıla bize neresi gurbet... takılı akşamlar gün batımları... çocuk gibi aglar yaz sarhoşları... olmamış yaşamlar, eksik yarınlar... hatırlatır herşey eski aşkları...neresi sıla bize neresi gurbet yollar bize memleket..." ....
... özgür olsan bir martı kadar, dönmekte kolay gitmekte, köklerimiz olmadan bu kadar baglanabilmek nasıl mümkünse kanatlanmadan uçmakta o kadar mümkün... tekrar tekrar düşünmek... gidip kalamamak... giderken götürmek istediklerini yanında götürememek... yalan olsa herşey tüm yaşanmışlar ne çıkar... ne baglar o zaman.. uçmaya ne engel... ne çıkar zülum olsa her yanının gidebildikten sonra istedigin yere... ama hangisi daha zor gitmek mi kalmak mı ? bir gün gelir herşeyin bedeli ödenir, hatta yaşanmamış olanların bile... yalan olsa ne çıkar, yemin olsa ne çıkar... " sanmaki yaralı uçmaz bir daha " ... gitmek mi zor kalmak mı zor ?
nünü - avatarı
nünü
Ziyaretçi
23 Ekim 2007       Mesaj #865
nünü - avatarı
Ziyaretçi
Denizine küsmüş bir martı gibi
Dalgalar üstüme üstüme geliyor
Ahh pınar gözlüm
Suç ortağım
Bu yarayı taşıyamam
Sen gidersen yaşayamam

Bu senin yaptığın korsan bir eylem
Her şeyi dağınık bırakıp aniden çekip gitmek

Bu sabah cebimdeki bütün paraları
Mendil satan çocuklara dağıttım

Ah pınar gözlüm her şey ters duruyor bu evde
Yerdeki kilim
Odadaki halı
Pencereler kapalı
Hiçbir şeye dokunamıyorum

Dön dön sevgilim
Sensiz yapamıyorum
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
23 Ekim 2007       Mesaj #866
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Dön Artık Gülüm



Bir gün uyandığımda,
Sen yoktun gülüm yanımda,
Kalbim boşluklarla o gün dolmaya başladı.
Sensiz aldığım her nefes,
İnan gülüm haram olmaya başladı.
Yanımda olmadığında çekiyorum,
Bütün ayrılıkların acısını,
Artık bir kuş kadar özgürüm,
Fakat bir şahin kadar da yalnızım.
Göklerde uçuyorum seni görmenin arzusuyla,
Ama bir gün biliyorum ki yorulacağım,
Seni aramaktan değil seni sevmekten.
İşte o zaman daha çok anlayacağım yalnızlığı,
Sen olmadığında yanıyor yüreğim alev alev.
Duy sesimi,
Duy yüreğimin feryadını,
Dön artık gülüm ne olur dön…

isimsiz kral
nünü - avatarı
nünü
Ziyaretçi
24 Ekim 2007       Mesaj #867
nünü - avatarı
Ziyaretçi
Ben Susuyorum Sen Gidince

Ben susuyorum sen gidince
Sessizliğim giriyor devreye
Avaz avaz
Yorgunum
Parmak izleri boğazımda gecenin

Bir gül açıyor kan kırmızı
Bir gül bir gül daha gözlerimde
Umut takıyorum adını yarınların
Ben susuyorum sen gidince

Ben susuyorum sen gidince
Özlemlerim giriyor devreye
Yürek yürek
Vurgunum

Avuçlarımda zil takınmış bulutların sesi
Ağır geliyor sensizlik prangası
Büyüyor içimdeki yalnızlık
Ben susuyorum sen gidince...


Nurten Altınok
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
24 Ekim 2007       Mesaj #868
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Çığlık

Yalnızlık yüreğimden/ kalemime süzüldü
Selam verdim leylaya/ gözlerime büzüldü
Gözlerim her an akan/ bir bozuk musluk gibi;
Cinnet saatlerimin/ karşılıksız sahibi...
Sevgi merhametlerin/ gülleri diken saçan
Karşı kıyı uyurken/ ağlamaklı O insan
Gözlerine hab düşmüş/ bakışına kan düşmüş
Düşlerine amansız/ hatıralar üşüşmüş
Yaşananlar hep biraz/ tebessümlü efkardı
Bir gece salınarak/ içine düşen kardı
Ve kar, uykumu çalan/ bir sevinçtir bende ki
Düşerlerken düşüme/ anımsadığım şevki
Aşk olarak bilirim/ eriyişlerden gelen
En son göç eden martı/ en son ölüme gülen;
Bir mezar bekçisinin/ intiharı gibidir;
Yokluğun yüreğimin/ gömülüş sebebidir;
Dost diye bildiğin el/ aşka kefen dikmişse,
Beklenilen sevgili,/ umudun gecikmişse
Çılgın bir mumyadır/ aşkın peşinden koşan,

Bir mezarlık dibine/ kadar inmişse zaman...
Gelipte demirlerler/ saçlarını bu şehre
Say ki o muzlim gece/ gözlerinden bibehre
Yırtınır, yağmurlara/ yapışan aşkın sesi
Bir çığlık göğe koşar/ solunurken nefesi
Dizginleri koparıp/ gözü yumuk koşarken
Hatta kurşunlanmamış/ umutlar dahi varken
Bir ihanetle atıp/ aşkını bir köşeye...
Bir yıldız kaymasına/ sebep olacak her şeye
Bütün rüzgarlarımla/"son" derken hayatımdan
Kovamıyorum seni/ şiir denen rıhtımdan
Bazen bir yasak olup/ dikilirsin karşıma
Bazen mevsimlerde ki/ çözülecek muamma
Sen uzun kış gecesi,/ dumanlar çökmüş sahra
Nergis bahçeleriyle/ doldurulmuş Buhara
Ben meçhul varlığından/ yağmura yüzün çizen
Sonra sıkılıp her şeyden/ateşe hüzün çizen
Boşlukta geçen ömrüm/ ne yokluktu, ne sığlık
Onun bütün varlığı/ içine kaçan çığlık...


Ali Şen
nünü - avatarı
nünü
Ziyaretçi
24 Ekim 2007       Mesaj #869
nünü - avatarı
Ziyaretçi
Eğer
O kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler,
arkalarında doldurulması
mümkün olmayan boşluklar bırakilmasaydı eğer.

Dayanılmasi o kadar da zor degildir, büyük ayrılıklar bile,
en güzel yerde baslatılsaydi eger.

Utanılacak bir sey değildir ağlamak,
yürekten süzülüp geliyorsa gözyasi eğer

Yüz kızartıcıbir suç değildir hırsızlık,
çalınan birinin kalbiyse eger.

Korkulacak bir yani yoktur aşkların,
insan bütün derilerden soyunabilseydi eğer.

O kadar da yürek burkmazdı alısılmıs bir ses,
hiçbir zaman duyulmasaydı eğer.

Daha çabuk unuturdu belki su sızdırmayan sarılmalar,
kara sevdayla sarıp sarmalanmasalardı eger.

Belirsizlige yelken açardi iri ela gözler zamanla,
öylesine delice bakmasalardı eğer.

Çabuk unutulurdu ıslak bir öpücügün yakıcı tadı belki de
kalp, gögüs kafesine o kadar yüklenmeseydi eğer.

Yerini başka şeyler alabilirdi uzun gece sohbetlerinin,
son sigara yudum yudum paylaşılmasaydı eğer.

Düslere bile kar yağmazdı hiçbir zaman,
meydan savaslarında korkular, aşkı ağır yaralamasaydı eğer.

Su gibi akip geçerdi hiç geçmeyecekmis gibi duran zaman,
beklemeye degecek olan gelecekse sonunda eğer.

Rengi bile solardi düslerdeki saçlarin zamanla,
tanimsiz kokulari yastiklara yapisip kalmasaydi eğer.

O büyük, o görkemli son, ölüm bile anlamini yitirirdi,
yaşanilasi her şey yaşanmış olsaydi eğer.

O kadar da çekilmez olmazdi yalnızlıklar,
son umut iışığı da sönmemiş olsaydı eğer.

Bu kadar da ısıtmazdi belki de bahar güneşleri,
her kaybedişin ardindan hayat yeniden başlamasaydı eğer.

Kahvaltıdan da önce sigaraya sarilmak şart olmazdi belki de,
dev bir özlem dalgasi meydan okumasaydı eğer.

Anılarda kalırdı belki de zamanla ince bel,
namussuz çay bile ince belli bardaktan verilmeseydi eğer.

Uykusuzluklar yıkıp geçmezdi, kısacık kestirmelerin ardından,
dokunulasi ipek ten bir o kadar uzakta olmasaydi eğer.

Issiz bir yuva bile cennete dönüsebilirdi belki de,
sıcak bir gülüşle ısıtılsaydı eğer.

Yoksul düsmezdi yıllanmis şarap tadındaki şiirler böylesine,
kulağina okunacak biri olsaydi eğer.

Inanmak mümkün olmazdı her aşkın bağrında bir ayrılık gizlendigine belki de,
kartvizitinde 'onca ayrılığın birinci dereceden failidir' denmeseydi eğer.

Gerçekten boynunu bükmezdi papatyalar,
ihanetinden onlar da payını almasaydi eğer.

Issizliğa teslim olmazdi sahiller,
Kendi belirsiz sahillerinde amaçsiz gezintilerle avunmaya kalkmamış olsaydın eğer.

Sen gittikten sonra yalniz kalacağim.
Yalnız kalmaktan korkmuyorum da,
ya canim ellerini tutmak isterse...

Evet Sevgili,
Kim özlerdi avuç içlerinin ter kokusunu,
kim uzanmak isterdi ince parmaklarina,
mazilerinde görkemli bir yasanmısliğa tanıkllık etmis olmasalardi eğer! !
Can Yücel
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
24 Ekim 2007       Mesaj #870
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Sevmeyenler Bilmez Aşk Nedir



Belki de hiç söylenmemiştir
o şarkılar
anmamıştır dudaklarım
adını
dokunamadan ölmüştür
titreyen nefesim ellerinde
rüzgarlarında
kaybolurum bu yasak
sevişmelerin
sensizlik karalar giymiş
üstüme geliyor
haykırıyorum sana
beni sevemedin sevemedin
yaktın gemileri
şimdi sen sonsuzluğa
bırak küllerimi
sevemem seni
asla asla asla...

Svmeyenler bilmez aşk nedir.



isimsiz kr<al
</B>

Benzer Konular

2 Ekim 2008 / Sedef 21 Taslak Konular
10 Ekim 2012 / Misafir Soru-Cevap
14 Şubat 2016 / Safi X-Sözlük