Arama

Babam - Sayfa 25

Güncelleme: 19 Mart 2012 Gösterim: 130.752 Cevap: 756
HayLaZ61 - avatarı
HayLaZ61
VIP BuGS_BuNNY
16 Mart 2007       Mesaj #241
HayLaZ61 - avatarı
VIP BuGS_BuNNY
Babama

Sponsorlu Bağlantılar


Sen çocukluğumun baş kahramanı
Sarsılmaz dağ gibi kuvvetli
Öğrendim senden ilk duayı
Öğrettin bana hem de en zor şeyi
Sabrı, iyi kalabilmeyi.
Dinliyorum sözlerini
Tüm kasırgalara karşı sığınıyorum
Öğrettiğin dualara ve ALLAH'a
Olmuyor yine de baba
Senin sesini, gülen yüzünü görmeden
Sensiz güne başlamak,seni görememek
Sabırla kavuşacağım günü beklemek
Ağırıma gidiyor
Yine de isyan etmem
Edemem
Bana düşmez ölüme karşı koymak
Başkaldırmak,
Tek duam dilimde, yüreğimde
Mekanın cennet olsun diye.
Hep aynı sebeptir düşlerime
Sensin baba!
Sen gelemesen de,
Beni getirir ölüm kuşu
Zamanı gelince.

Pirana Kovalayan Çılgın Hamsi...
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
16 Mart 2007       Mesaj #242
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Baba neydi? nasıl birşeydi? nerdeydi
Kendimce bir baba aradım kendime
Sponsorlu Bağlantılar
İlk önce Anneme dedim!annem ağladı,
Sokaktan geçen birine seslendim:
Bir tokat yedim.
Kafamı kaldırdım göğe güneşi gördüm
Sıcaktı babam sandım seslendim
Yaktı tenimi.
Ağaçların üstündeki çiçekleri kıskandım
Tırmandım kolarına meyva olayım dedim
Tutmadı kolları, düştüm! kırıldı kolum.
Sonunda sormayı denedim anneme:
Anne Anne çocuklar baba diyor
Çok güzel birşeymidir baba
Anne Anne benim babam nerede?
Titreyen elleriyle
Koynundan bir resim çıkardı Annem
İşte dedi işte yavrum senin baban
Baktım baktım gözleri çok sıcaktı
Baba dedim baba dedim
Babamın resmini yüreğimin üstüne bastım
Bir sıcaklık sardı içimi
Anladım
Baba sevgisi SICAKTI.



isa karakaş
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
16 Mart 2007       Mesaj #243
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Hayatta ben en çok babamı sevdim

Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpı bacaklarıyla-- ha düştü ha düşecek --
Nasıl koşarsa ardından bir devin,
O çapkın babamı ben öyle sevdim

Bilmezdi ki oturduğumuz semti,
Geldi mi de gidici - - hep, hepp acele işi! --
Çağın en güzel gözlü maarif müfettişi.
Atlastan bakardım nereye gitti,
Öyle öyle ezber ettim gurbeti.

Sevinçten uçardım hasta oldum mu,
40'ı geçerse ateş çağ'rırlar İstanbul'a
bi helallaşmak ister elbet, diğ'mi oğluyla!
Tifoyken başardım bu aşk oy'nunu,
Ohh dedim, göğsüne gömdüm burnumu.

En son teftişine çıkana değin,
Koştururken ardından o uçmaktaki devin,
Daha başka tür aşklar, geniş sevdalar için
Açıldı nefesim, fikrim, canevim.
Hayatta ben en çok babamı sevdim

(Bir Siyasinin Şiirleri)

Can Yücel
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Mart 2007       Mesaj #244
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Sığmazsın bilirim bir kaç mısraya,
Anlatmak isterim seni dünyaya,
Acelen neydiki uçtun semaya,
Mezar,ının başında ağlarım baba,

Gururu sevgiyi senden öğrendim,
Mis gibi kokunu özledim baba,
Bu kadar genç yaşda ölmemeliydin,
Hasretin ciğerimi deliyor baba,

Bu kadar acıya nasıl dayandın,
Sabırlı olmayı öğrettin baba,
Bu koca dünyaya neden sığmadın,
Geride bıraktın bizleri baba,

Hastane yolları kaderin oldu,
Yanında biz varız üzülme baba,
O kanser illeti ecelin oldu,
Mevladan ümitler kesilmez baba,

Sen gittin kimsemiz kalmadı şimdi,
Bizi terketmeye hakkın yok baba,
Dostum dediklerin düşmandır şimdi,
İyiki namerdi görmedin baba,

Ağlarım gizlice sensiz günlerde,
Faydasız bilirim ağlamak baba,
Yaşamak isterdin sende bizlerle,
Sensizken mutsuzuz inanki baba,

Siğaran elinde kaşların çatık,
Nasılda sevdiğini gizlerdin baba,
Bir dilim ekmeğe soğanı katık,
Çayıda çok fazla severdin baba,
Şenol Mersin
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
17 Mart 2007       Mesaj #245
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
gul2
Babam,
Ben geldim...

kocaman kızın !
-İyi yaptın be kızım-
Diyemedin bana
Kahvenin önünden geçtim
Her zaman oturduğun sandalyen boştu
Karşılamaya da çıkamamıştın
Eve gittim,
Kapıyı açmadın
Babam ben geldim
Kocaman kızın !
N'olur,
Bırak sarılayım boynuna
Kokunu özledim
Peynirle karışık lehim kokunu
Gözlerini özledim
Yeşil yeşil
Ellerini özledim,

Babam ,
Ben geldim
Kocaman kızın
Sana selam getiremedim kimseden
Gizlice kaçtım geldim
Anam iyi
Merak etme
Kardeşimle kalıyor
Özlem işe başladı
Onur okulda
Ben bildiğin gibi
Kafam bu aralar biraz karışık

Babam ,
Ben geldim
Başıma yıkıldı sanki kasaba
Yoksun...
Dün,
Yine bir adamın peşinden koştum
İki elinde iki poşet
Başında kasket
Sana çok benziyordu babam
Yolunu kestim
Sen değildin babam
Acayip acayip yüzüme baktı
Anlamadı babam
Anlayamadı
Anlatamadım...

Boşuna çaldı telefonlar
Kapı zilleri boşuna
Biliyor musun
Kuru ekmekleri ıslattım dün
Hastanede olduğu gibi
Sonra balkona koydum
Kuşlar seni sordular babam
Çoktandır görünmüyor dediler
Nasıl söylerim babam
Nasıl...

Bakkaldan bir torba yem aldım
Çınar altında kumrulara döktüm
Güvercinlere
Önce çekindiler
İnemediler
Sonra,
Tek tek süzüldüler
Hiçbir şey sormadılar
Galiba anladılar

Çocuklar geçti kapının önünden
Hafif aralayıp bahçe kapısını
Bir şeyler fısıldaşıp
Birbirlerine baktılar
Sonra, biri
Ürkek adımlarla girdi içeri
Şeker kutusunu açtı
Önce kendi aldı
Sonra arkadaşları
Gülümsediler yüzüme bakıp
Seni sordular...

Babam ,
Ben geldim...
Asmada üzüm yok bu sene
Çiçekler kurumuş
Boncuk ta yok ortalarda
Çağırdım gelmedi
Belki senin oralardadır
Kimbilir !

Babam,
Ben geldim...
Erik ağacının altındayım
Burası çok kalabalık be babam
Bir o kadar da sessiz
Yaban otlarını ayıkladım
Güller çiçek açmamış
Belki zamanı değil
Biraz su döktüm
Mezar taşını okşadım Babam
Adını bile yanlış yazmışlar
Biliyor musun
7/12/1999 tarih doğru

Biliyor musun ?
Ben seni çok özledim be babam !
Babam benim !
Canım babam.....

Nurten Altınok
15-12-2000

gul2
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
17 Mart 2007       Mesaj #246
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Baba

-Babamın rahmete kavuştuğu gün-

Ne sağımda baba ne solumda ana yar
Hepsi terk etti inan diyar diyar
Kardeş dersen sorma hepsi hiyankar
Bir sen kalmıştın içimde ey baba bahtiyar

Ne öyle yakından ne de diz dize oldum
Başımı koyupta sıcak göğsünün üstüne
Yaslanıpta uyumak isterim dizlerinde
Ömrüm senin hasretinle geçti hep böyle

Neydi bilmedim sana karşı benim kusurum
Ben rüyalarda bile seni düşler dururum
Bu soğukluk neydi,neydi sendeki pişmanlık
Şimdi taşlar bağladım baba sevgin yerine

Bu dünyadan hiçmi zevk almadım
Çok gezdim o dost için ama bulamadım
Baba kokusu başka derlerdi her zaman
Ama ben bu kokuyu sıcak sevgini tatmadım

Şimdi toprak olsada senin bedenin
Hep karşımda düşlerimde senin hayalin
Gündüz hayallerimde gece rüyalarımda
Doymadım sana doymadım, ey baba

Bir baba diyenin sesini duysam ah çekerim
Yokluğun çöreklenir üstüme hüzünlenirim
Mezarıyı başında duyduğum o ses için
Kefene sarılıpta üstüne gelmek isterim baba

Ne sağımda baba ne solumda ana yar
Ne benle kaldım hepsi dağıldı diyar diyar
Bağımda yaprak dökümü baba, mevsim sonbahar


Bir sen kalmıştın içimde ey baba bahtiyar

Yunus Aslan


Allah Korusun
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
20 Mart 2007       Mesaj #247
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Sorry, your browser doesn't support Java(tm).

BABALAR VE KIZLARI

0 yaşında
Baba : Ne kadar da güzel. Şimdi bu küçücük şey
benim kızım mı? Gözleri de bana ne kadar çok benziyor.

Kızı : Bu gözlerini benden hiç ayırmayan adam
babam olsa gerek.


5 yaşında
Baba : Prensesim benim, güzel kızım.
Söyle bakalım baban sana ne alsın?

Kızı : En çok babamı seviyorum.
Babam, niye annemle uyuyor?
Hep benimle uyusun, başkasını sevmesin.


10 yaşında
Baba : Gittikçe yaramaz oluyor, kime çekti bu kız?
Kızı : Ben babama aşığım. Büyüyünce
babam gibi erkekle evleneceğim.
Babam bu ay harçlığımı arttırır mı?


15 yaşında

Baba : Ne kadar da çabuk büyüdü. Eve de gittikçe
geç kalmaya başladı, bu gidişle başına kötü
bir şey gelecek. Sanırım daha sert konuşmalıyım.

Kızı : Babam yüzünden arkadaşlarımla istediğim
kadar vakit geçiremiyorum. Bana baskı uygulamasından
nefret ediyorum. Ne zaman özgür olacağım?

20 yaşında

Baba : Artık sözümü dinlemiyor. Benden
giderek uzaklaşıyor. Kendi parasını da kazanmaya
başladı ya, bana ihtiyacı kalmadı tabii. Uzun
zamandır tatlı bir-iki laf geçmedi aramızda zaten. Evi de
sürekli erkekler arıyor. Galiba kızım elden gidiyor.

Kızı : Her dediğime alınıyor, beni bir türlü anlamıyor.
Hele geçen gün giydiğim mini eteğe karışmasına
ne demeli? Evden ayrılıp, kendi hayatımı kurmalıyım.
Çocuk muamelesi görmekten bıktım artık!


25 yaşında

Baba : Bir gün bunun olacağını biliyordum.
İşte evleniyor. Zaten aramız eskisi gibi değildi.
Şimdi bir de kocası var. Prensesim beni terkediyor.

Kızı : Böyle bir günde bile o mutsuz ifadeyi
takınmasının ne lüzumu var ki? Biliyorum, onu
bir türlü içine sindiremedi. Bu yüzden yapıyor.
Kendi hayalindeki damat değil ya!
Sanki birlikte yaşayacak olan o.

30 yaşında

Baba : Çok az görüşüyoruz. Daha sık
biraraya gelsek ne iyi olur. Hem torunlarımı
da özlüyorum. Kendi arkadaş çevrelerinden
fırsat bulup da bize gelemiyorlar ki...

Kızı : Babamları da çok ihmal ediyorum galiba.
Yine telefonda çok üzgün geldi sesi.
Haftasonu onlara süpriz yapmak en iyisi.


40 yaşında

Baba : Kızım, benim entellektüel düzeyimi
yeterli bulmuyor. Ona göre çağın gerisinde
düşünüyormuşum. Oysa küçükken derslerine
hep ben yardım ederdim. Anlayamadığı
bütün problemleri bana sorardı.
Şimdi beni beğenmiyor. Bir daha onunla
asla politik tartışmalara girmeyeceğim.

Kızı : Babam giderek daha da çocuk gibi davranıyor.
Sürekli bir şeylerden yakınıyor. Gerçi
son zamanlarda sağlığı da iyi değil ama.
Ya ona bir şey olursa? Zaten hiçbir zaman
dilediği gibi bir evlat da olamadım.


45 yaşında
Baba : Kızımın mutlu bir yuvası olması ne güzel.
Gözüm arkada gitmeyeceğim. Her şeyi
kendi başardı. Onunla gurur duyuyorum.

Kızı : Babam için çok endişeleniyorum. Onu
kaybetmeye hazır değilim. İlaçlarını da hep
ihmal ediyor zaten. Allah'ım onu benden alma!


50 yaşında

Baba : Dünyada mutlu kal kızım !
Kızı : Seni çok özleyeceğim ve arayacağım babacığım.
Şimdi ben kime danışacağım, kim yardım
edecek bana? Ne olur gittiğin yerde çok mutlu ol.
Ve hep yanımda olduğunu hissettir, ne bileyim ben,
arada sırada işaretler yolla mesela.
Ah babacığım! Sensiz nasıl yaşayacağım?

55 yaşında

Kadın : Sen gideli, seni daha iyi anlıyorum babacığım.
Keşke seni hiç üzmeseydim demeyeceğim, çünkü
"keşke"lerin hiçbir şeyi değiştiremeyeceğini biliyorum.
Yine de beni duyuyorsan, lütfen seni üzdüğüm
her gün için çok ama çok pişman olduğumu bil olur mu?

Binlerce gözüyle, boşluktaki adam uzanır, düşsel bir
incelikten onu kendi gecesine alır...

dagarcik10017 cbk
HayLaZ61 - avatarı
HayLaZ61
VIP BuGS_BuNNY
20 Mart 2007       Mesaj #248
HayLaZ61 - avatarı
VIP BuGS_BuNNY
Baba yoksunluğu nelere yol açar?Babam Babanın dünyasında çocuk sahibi olma, erkekliğini tamamlamadır, güçlü olmadır, neslinin devamıdır. Geçmişin, babasıyla ilişkilerinin çocuğuyla tekrarlanmasıdır bir nevi… Çocuğun küçücük dünyasında ise babası güçtür, otoritedir, özgüvendir.

Sevgi dolu, ilgili bir baba, erkek çocuğunun hayattaki başarısını, kız çocuğunun ise kişisel uyumunu etkiler. Kızınızın mutlu bir evlilik gerçekleştirmesini, sağlıklı ilişkiler kurmasını istiyorsanız evdeki ilişkilerinizde ona bunu verebilmelisiniz. Oğlunuzun cinsiyet özelliklerini benimsemesi, erkek gibi davranabilmesi için de babasıyla sıkı ilişkiler kurması yüzde yüz gereklidir. Erkek çocuklar babalarından, erkeklerin ilgilerini, faaliyetlerini ve sosyal davranış şekillerini öğrenirler. Anne ile ilişkileri çok güçlü, fakat hayatında baba figürü olmayan erkek çocuklarda cinsel sapmalar, iradesizlik, toplumla bozuk ilişki kurma, kimliğini oluşturamama daha sık görülmektedir. Kız olsun, erkek olsun her iki cinste de, kendine güven ve sosyal ortamda kendini rahatça ifade edebilme gücü, baba ile kurulan güzel bir ilişkide yatar. Babasız büyüyen çocuklarda özellikle maddi yoksunluklar da varsa suç işleme oranı, uyuşturucu ve madde bağımlılığı da artmaktadır. Çocuk, babasının varlığında yokluk yaşıyorsa bu babanın suçudur. Çocukla arkadaşmışçasına güzel bir ilişki kurmak gereklidir.
Baba yoksunluğunun çocuk üzerinde olumsuz etkilere neden olacağı görünen bir gerçektir. Çocuklar baba ölümünde, boşanmalarda, hatta işten geç gelmelerinde babalarını çok fazla özler ve ararlar. Küçük çocuklarda boşanma ölüm etkisi oluşturabilir ve çocuğu yasa sürükleyebilir. Cennet annelerin ayakları altındadır, ama baba da cennetin orta kapısıdır. Baba yokluğunda davranış problemleri daha sık ortaya çıkmakta, matematik ve fen gibi problem çözmeyi gerektiren derslerde başarı oranı düşmektedir. Özellikle matematik dersi hayattaki problemleri çözmekle de ilintilidir. Akademik başarının düşmesi ya da davranış problemlerinin ortaya çıkmasını istemiyorsak çocuğun babasıyla olan ilişkisinin kopmamasına özen göstermemiz iyi olacaktır.


Eşinizden boşandıysanız bile çocuğunuzdan ömür boyu boşanmanız ya da onu göz ardı etmeniz doğru olmayacaktır. Erkek çocuğun hayatında babanın olmayışı cinsel kimlik sapmalarına neden olabilir. Çocuğunuzda böyle problemlerin oluşmasını istemiyorsanız onun örnek alınabilecek yakın bir erkek akrabayla özdeşleşmesini sağlamalısınız. Çocuğu yaşına göre sosyal faaliyetlere sokarak ya da erkek kahramanların olduğu romanlar okutarak, filmler izleterek de yardımcı olabilirsiniz.

Baba ölünce çocuğun hayatında fırtınalar kopar. Güvendiği, zor durumlarda destek aldığı, gücün sembolü, adeta evinin kalesi olan babasının artık hayatında olmayışı çocuğu derinden sarsıcı bir durumdur. Çocuk bocalar ve şoka uğrar. Özellikle babasının ölümünü sakinlikle karşılayabilecek çocuk yoktur. Baba gidince çocuk kanatsız bir kuş gibi kalır, çaresizdir. Bu dönemde onun duygularına tercüman olacak kişi annesidir. Çocuğun duygularını, yasını yaşamasına onu konuşturarak yardımcı olunabilir. Bazı çocuklar bunu kabullenmek istemezler. Sanki umursamıyormuş gibi davranabilirler. Yalnız kaldıklarında ağlarlar, babalarının öldüğünü sınıf arkadaşlarıyla dahi paylaşmak istemezler. Kendilerine acınacağından korkarlar. Zamanla, sabırla ve sevgiyle bu durumu aşarlar, ama yetimliğin acısını ömür boyu içlerinde taşırlar. Baba yokluğu aslında öyle sarsıcı bir durumdur ki, kaç yaşında olursa olsun tüm evlatları derinden etkiler. Altmış yaşındayken bile…
Pirana Kovalayan Çılgın Hamsi...
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
21 Mart 2007       Mesaj #249
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Yetmiş üç yaşındaydın
Bende otuz dört
İkimizin baba evlat hukuku
Otuz dört yılını kutlarken
Senin hep gülen yüzün bana dönükken
Benimse hep sırtım
Sen yaklaştıkça
bende gayri iradi bir kaçış
Sen sevdikçe
Ben
Mecbur dedim
Sen beni büyüttükçe
Ben seni senin başlatmadığın bir hayatın
Sonuna yaklaştırıyordum
İkimizde bi haber
İkimizde de üzerimize düşeni layıkıyla yapmanın mağrurluğu
Ne çok bilinmeyenli bir denklem
Formüle edilmemiş ne zor bir problem
Benim doğduğuma sevinirken
Ne uzun gelmişti sana bu birliktelik
Oysa
Babandan aldığın bayrağı usulce
Bana devrediyordun üzülerek
Vay be baba
Sana da
Bana da
Uzun gelen bu yaşam
Meğerki bir nefesten ibaret
Şimdi senden bana kalan
Bir fotoğraf
Bir tebessüm
Gözümde iki damla yaş
Anlamsız bir dünya
Ve...
Kocaman bir özlem...
Şimdi
Burada
Sen yokken
Kendimde seni
Oğlumda kendimi
Yaşatmaktan başka ne çarem kaldı
Seni seviyorum ve özlüyorum derken
Oğlumdan duymak istediklerimi söyledim aslında...
Tıpkı senin anana ve babana dediğin gibi
Oysa şimdi ne sen burdasın ne annen nede baban
Hepiniz bizim bilmediğimiz bir yerde
Oysa biz buradayız
Sizler yokken sizinle
Dön gel baba
Dön ne olur
Sen gelmesen ben yaşlanırım
Sen dönmesen ben büyürüm
Büyüyüp yaşlanmak istemiyorum baba
Ama gelemiyorsan
Ne diyeyim
Güle güle
Be baba
Güle...güle...


tacettin karagöz
HayLaZ61 - avatarı
HayLaZ61
VIP BuGS_BuNNY
22 Mart 2007       Mesaj #250
HayLaZ61 - avatarı
VIP BuGS_BuNNY
Bebekler olene aglayamaz ki
Gitme baba diye yalvaramaz ki
Cocuklar babayi unutamaz ki
Donulmez gidisin boyle mi baba...

Bir mezarin tasina iste baban dediler
Agladim elime hep resmini verdiler
Sordum caresini donmez artik dediler
Donulmez gidisin boyle mi baba...

Seslensem sesimi duyamazsin ki
Ay gecer yil gecer uyanmazsin ki
Muhtacim elimi tutamazsin ki
Donulmez gidisin boyle mi baba

Yasadim cocukken hasretlerini
Annemle doldurdum ozlemlerimi
Hep ona soyledim hayallerimi
Donulmez gidisin boyle mi baba...
Pirana Kovalayan Çılgın Hamsi...

Benzer Konular

8 Ocak 2018 / Misafir Cevaplanmış
26 Ekim 2016 / Misafir Soru-Cevap