Arama

Anlayana - Sayfa 177

Güncelleme: 26 Kasım 2018 Gösterim: 626.215 Cevap: 3.995
jöly - avatarı
jöly
Ziyaretçi
18 Ekim 2008       Mesaj #1761
jöly - avatarı
Ziyaretçi
Ne Kadar Basitsiniz

Sponsorlu Bağlantılar
Şımarık bir gülüş kadar
özgür müsünüz?
karnınız tok mu
açlıktan anlayananız yok mu aranızda
tertemiz nasırsız ellerinizle mi dokunuyorsunuz kocalarınıza
gözleriniz güzel bayan
görmüyor musunuz
bağdat caddesinde yoktur elbet
ama Filistinde bir çocuğun kanıyor gözleri
biliyor musunuz
yaşamak ne güzel
Afrikada gözleri en az sizin
kadar güzel bir kadın
kucağında karnı şişik ölü bir bebekle
görüyor dünyayı
bir diyeceğim yok size
dağ sıçanı kadar değersizsiniz
ama yapmayın kuzum ne kadar basitsiniz

Göker Kandil

SiyahLALE - avatarı
SiyahLALE
Ziyaretçi
18 Ekim 2008       Mesaj #1762
SiyahLALE - avatarı
Ziyaretçi
HASRETLE BOYALI AŞKLAR....

Sponsorlu Bağlantılar
Nedir hasret?
Bir çağrı mıdır?
Bir hüzün çiceği midir hasret?
Yoksa hasret denize akan bir ırmağın çağıldaması mıdır?
Hasret bir sevgi bestesi midir?
Bir ağacın tomurcuklanması hasret, meyvesi vuslat mıdır?
Hasret vuslatın şafağıdır da;
sabırsızlığından dolayı onu karanlık bir ümitsizlik gibi gören biz miyiz?
Hasret sevgilinin burcuna dikilen bayraktır belki de.
Hasrete boyanan aşklar solmazmış.
Bu yüzden Allah aşıklara mutlaka hasret yaşatırmış.
Hasret kalpteki sevgiyi öldürücü darbelerden koruyan kalkandır.
Bu yüzden hasretle söylenen her söz kutsal..

Alıntı

B.L.A.C.K - avatarı
B.L.A.C.K
Ziyaretçi
18 Ekim 2008       Mesaj #1763
B.L.A.C.K - avatarı
Ziyaretçi
en güzel şiirlerimi sana yazacağım
uçsuz buçaksız isyanlarımı oku diye
kahrolursun belki yokluğumda
bir gün bir kez daha öl diye avunacağım
ben denizi çok severim
senin adın deniz...bilirim
geride kalan mekanlar
tarihi anlatır sorsan sana
bir yarım yol bir eksik kadın
kadınlığından utanırcasına
sevgi tutsağı kollarında
bir meyhane; başında sevdalı bir şarkı
masada korkak bir aşk mezesi
sorsan anlatır sana sevda yı
kaybetmişlikleri ,sonsuz bekleyişi
senin adın can...bilirim
çok uzun zamanlar geçti bu sevdadan
artık üzülmüyorum da
yokluğunda mutluyum
defalarca kez aşık olabilirim
derin derin nefes alıyorum
çoktan kapattım o defterleri
oysa şimdi senden habersiz
bakire bir güne uyanıyorum

anonim
SiyahLALE - avatarı
SiyahLALE
Ziyaretçi
19 Ekim 2008       Mesaj #1764
SiyahLALE - avatarı
Ziyaretçi
Sevdim işte ötesi yokk..

Ben Seni Kocaman Bir Yürekle Sevdim. Gözlerim Değil, Yüreğimdi Seni Gören.
sen Damarlarımdaki Kana Karışıp, Geldin Oturdun Yüreğime. Bir Başka Yerde
olamazdın Zaten. Sen, Benim En Değerli Yerimde, Yüreğimde Olmalıydın,
orada Kalmalıydın. Çok Aşka Ev Sahipliği Yapan Bu Yürek, İlk Kez Bu Kadar
kolay Kabullendi Seni. Herhangi Bir Konuk Değildin Artık. Bu Yüzden Ne
ağırlama Faslı Vardı, Ne De Uğurlama. O Yüreğin Gerçek Sahibiydin.
----------------
şimdi Sonbahar, Kışa Giriyoruz Ya... Ben Dört Mevsim Baharı Yaşadım
seninle. Çiçek Çiçek Açtın Yüreğimde. Gökkuşağı Zayıf Kaldı, Senin
renklerin Karşısında. Taze Bir Yaprak Gibi Yeşildin. Açelya İdin
pembeliğinle. Üzerine Çiğ Taneleri Düşmüş Sarı Güldün. Kırmızıydın Bir
ateş Gibi. Ve Maviydin... En Çok Bu Renkle Anmayı Sevdim Seni. Denize
tutkundum, Denizi Sensiz, Seni De Denizsiz Düşünemedim.
---------------
seni Severken Dünyayı Da Sevdim Ben, İnsanları Da... Kendime Bile Dar
gelirken, İçinde Herkese Yer Olan Bir Hayatın Sahibiydim Artık. En Kızgın,
en Tahammülsüz Olduğum Anlarda Bile, Seni Düşünmek Yetti Bana. İçimdeki
sevinç Yüzüme Yansıdı, Güldüm. Beni Öylesine Güldüren Senin Sevgindi Ve
ben Kaygısız, İçten Gülüşün Ne Demek Olduğunu, Nasıl Güzel Bir Şey
olduğunu Anladım Seninle...
-------------
her Şeye Rağmen Sevdim Seni. Güçlüydüm Ve Aşamayacağım Hiçbir Zorluk
yoktu. Koca Bir Kente, Koca Bir Ülkeye Kafa Tutabilirdim. Sen Elimden
tuttuğunda, Patlamaya Hazır Bir Volkan Gibi Hissederdim Kendimi. Menzil
sendin Ve Ben O Menzile Ulaşmak İçin Önüme Çıkan Her Şeyi Yok Edebilirdim.
sana Ulaşmamı Engelleyecek Her Şeyi Eritirdim, Kül Ederdim. Sana
ulaştığımdaysa Sakin Bir Göle Dönüşürdüm. Ve O Göle Bir Tek Sen
girebilirdin.
---------------
sevdim Ve Hayrandım Da... Her Halin Çekti Beni. Duruşunu, Uyumanı,
gülmeni, Kızmanı, Şaşkınlığını, Saflığını, Kurnazlığını, Çocukluğunu,
olgunluğunu Sevdim. Sesini De Sevdim Suskunluğunu Da.
küçük Oyunlarını, Kaprislerini, Sitemlerini, Korkularını Sevdim. Seni Ve O
doyumsuz Sevdanı, Uçarı Sevdanı Anlatacak Kelime Bulamadım Çoğu Zaman.
sığmadın Cümlelere Ve Hiçbir Cümle Seni
yeterince Tarif Edecek Kadar Derin Olmadı.
----------------
seni Severken Yorulmadım.
Çünkü Sen Yaşam Kaynağıydın.
Her Gün Yenilendim.
seninle Çoğaldım, Büyüdüm.
Eksîk Kalan Neyim Varsa Tamamladın.
ölmeyecektim Çünkü Sen Ölmezliğin Ta Kendisiydin.
Sevdim işte ötesi yokk..

Alıntı
Sedef 21 - avatarı
Sedef 21
Ziyaretçi
19 Ekim 2008       Mesaj #1765
Sedef 21 - avatarı
Ziyaretçi
Hayatın Yükünü Taşıyanlar



gördüm hayatın ezdiği çok yüzleri
samimi bir ifade vardır ezilmişliğin inadına
koca mekanda tutanacak dalı olmayan
ve umutsuz gibi görünselerde
aslında hiç bir zaman umutlarının tükenmediği insanlar

otuzunda daha kırışıklıkların esir aldığı bir hükümlü
her umudun tükendiğinde bir çizgi daha
bitmez çizgilerle kaplı ovalar
ellerinin düzlükleri görünmeksizin nasırlı
içinde sevgi dolu kelimeler geçmese bile
söylenen her olumlu cümleyle mutlu
ve yaz sıcağının kış soğuğunun yalnız dostları



Can Mehmet Coşkun
SiyahLALE - avatarı
SiyahLALE
Ziyaretçi
19 Ekim 2008       Mesaj #1766
SiyahLALE - avatarı
Ziyaretçi
SEVDA SIR GÖZLERİNDE KELEBEK

İstasyondan sana uzanan yolda
Öylesi sürüklendi ayaklarım
Ne denizin kokusu sardı benliğimi
Ne martıların ekmeğe uzanan kanat çırpışları

Yürüdüm
Sanki karşımda sehpa
Sanki umudum musalla taşında
Soğuk…

Öylesi yalnız serçe
Öylesi ürkemiş kumru
Öylesi puslu bir ikindi…

Betondan bir bankta hüzün
Iraya dalmış gözlerde anlar var…

Soluk soluğa bir merhaba diyebildi yüreğim
İçimde suslarım ruhumda sessiz haykırımlar

Dokundum omzuna sevgilinin
Dokundum bensizleşmeye yönelik yüreğine
Titredi irkildi nedensiz!
Nedensiz iki damla yaş oturdu gözlerine yumuk yumuk
Nedensiz süzülemedi yanaklarından veda

Yürüdük usulca sahil boyu
Ne bir ses çıktı haylaz tekirden
Ne de dolandı ayaklarımıza sosyete terrier

Çok istedim nefesim olmanı
Çok istedim sözlerin olmayı…

Hani dokunsa elime rüzgarın
Ya da düşse gönlüme gölgen
Kokunda ölecek hallerdeyim

Niyeydi gönül ardı eden o bakış!

Sustu deniz
Küstü sahil sohbetlerine
Durakaldı bulut
Koyverdi aşkın gözyaşlarını
Koyverdi senle beni
Koyverdi de sürdü dostu izdivacından
Yarın dolu yeminlerimizi…

Sevda sır gözlerinde kelebek
Gün kıssadan hisse haziran

Utana kaldı düşler gönü
sözler düştü dün biti gözlerinde

Alıntı
Sedef 21 - avatarı
Sedef 21
Ziyaretçi
19 Ekim 2008       Mesaj #1767
Sedef 21 - avatarı
Ziyaretçi
YARIM KADEH


Onca yakaladığım
balık
Olmak isterdim
Çekilirken
zorluğu
hayatın


Alınan
zevk mi !


Ucunda değişiyor
Her şey, sivri
zokanın


Takılıp gidiyorsun işte
Ölüyorsun aldığın nefeste


Hem buluta yakın
Hem özgür
derinde …



Öncel İpekçi
SiyahLALE - avatarı
SiyahLALE
Ziyaretçi
19 Ekim 2008       Mesaj #1768
SiyahLALE - avatarı
Ziyaretçi
ŞEHİT YAVRUMM

Davul zurna ile yolcu etmiştik
Beraber oynayıp halay çekmiştik
Biz seni vatana asker etmiştik
Son kez öpeyim seni ŞEHİT yavrum

Vatan sana canım feda diyordun
Vatanı canından çok seviyordun
Dileğin kabul oldu Şehit oldun
Son kez öpeyim seni ŞEHİT yavrum

Ağlamam diye sana söz vermiştim
Şehit anası ağlamaz demiştim
Bir düşman kurşunuyla Şehit düştün
Son kez öpeyim seni ŞEHİT yavrum

Tabutunun üstünde bir al bayrak
Tabutuna sarıldım ağlayarak
Kaderimmiş şehit anası olmak
Son kez öpeyim seni ŞEHİT yavrum

Kurşun adres sormazmış ne yapayım
Sen yoksun bağrıma neyi basayım
Gururluyum ben Şehit anasıyım
Son kez öpeyim seni ŞEHİT yavrum

Ana yüreği dayanmıyor işte
Benim gözüm yok sarayda köşkte
Bir ana ne ister evladından başka
Son kez öpeyim seni ŞEHİT yavrum

Gözlerimden yaş değil kan akıyor
Evlat acısı bağrımı yakıyor
Yavrum tabutundan kanlar akıyor
Son kez öpeyim seni ŞEHİT yavrum

Kardeşlerin baş ucunda duruyor
Bacın,Eşin saçlarını yoluyor
Baban evlat acısıyla yanıyor
Son kez öpeyim seni ŞEHİT yavrum

Yavrum Şehit oldun gençlik çağında
Yetim yavrun Eşinin kucağında
Sanki bayram var ana ocağında
Son kez öpeyim seni ŞEHİT yavrum

Haberi duyanlar koşup geliyor
Herkes Allah rahmet eylesin diyor
Oğul senin acın bana yetiyor
Son kez öpeyim seni ŞEHİT yavrum

Cenaze namazını kılıyorlar
Sinemi bölük bölük bölüyorlar
Artık seni benden ayırıyorlar
Son kez öpeyim seni ŞEHİT yavrum

Bir yavruyu anasından ayırmak
Olur mu hiç bu acıya dayanmak
Tek tesellim Şehit anası olmak
Son kez öpeyim seni ŞEHİT yavrum

Oğul,oğul beni duyuyormusun
Tabutunda rahat uyuyormusun
Mekanın cennet,uğurlar olsun
Son kez öpeyim seni ŞEHİT yavrum

Bir Mehmet ölür bin Mehmet’cik doğar
Ey evladı Şehit düşen analar
Anlarsa beni bir tek onlar anlar
Son kez öpeyim seni ŞEHİT yavrum

Salim bey; Vatan sahipsiz değildir
Benim yavrum ölü değil ŞEHİTTİR
Şehitler ölmez Allahım ŞAHİTTİR
Son kez öpeyim seni ŞEHİT yavrum
25 –Mayıs-2008

Alıntı
SiyahLALE - avatarı
SiyahLALE
Ziyaretçi
19 Ekim 2008       Mesaj #1769
SiyahLALE - avatarı
Ziyaretçi
KIVRANACAKSIN

Kopkoyu bir sis içinde bir akşam
Hatırına düşeceğim belki
Bir an ıslayacak yağmur yüzünü
Birden o tatlı demleri hatırlayacaksın
Sonra sıcak yatağında uzun uzun
Ağlayacaksın Ağlayacak.!

Boğazında bir şeyler düğümlenecek
Ah yanımda olsaydı diyeceksin
Tüm yıldızlar gülecek haline Ay'da göz kırpacak
İliklerine işleyecek bensizlik
Kahrolacaksın...!

Bir sigara tüttüreceksin ihtimal
Ufku seyredeceksin saatlerce
Bir rüzgar kopçalayacak yüzünü
Sonra hayalim gelecek karşına
Bir şiirimi mırıldanacaksın
Hıçkıracaksın..!

Gönlünden atamadığın gibi kafandan da
Silemeyeceksin beni düşlerine gireceğim her gece
İnce bir hüzün bürüyecek yüzünü
Ve çırılçıplak gerçekleri o zaman
Anlayacaksın..!

Sonra bir şeyler yazmak isteyeceksin
Kafan gibi kaleminde işlemeyecek
Unutmak isteyeceksin her şeyi
Ama unutamayacaksın hiç bir şeyi
Kıvranacaksın.!
Alıntı

AeraCura - avatarı
AeraCura
Ziyaretçi
19 Ekim 2008       Mesaj #1770
AeraCura - avatarı
Ziyaretçi
HAYAT GÜL KOKULU BİR SAĞANAK
503bar

gözlerimin önünde ıslak dağların kabaran yalnızlığı
ne varsa uçurumlar eşiğinde
hüzünlerle yalpalayan ne varsa
gözlerimin önünde

ve hayat gül kokulu bir sağanak yine
birşeyler anlatmak istiyor hayat
ve alıp götürmek bir şeyleri kurt sofralarına
gün batıyor
gün batıyor bukağısı paslı bir sevinç oluyor yalnızlığım

unutuyorum sevgilim suretini
durgunluğun "niçin" di unutuyorum

gün batıyor ürkek yıldızlar dolanıyor yalnızlığıma
umurumda değil ne yağmur ne ayaz
ne de kerpiç kokusu havada
unutuyorum/sabaha/kadar/ gün batıyor
sonra bir akasyayı okşuyor gözlerim
geciken sabahlara koşuyor kuşlar
gözlerimin önünde
ve hayat gül kokulu bir sağanak yine

yılmaz odabaşı