Arama

Türlerine Göre Bina ve Yapılar - Tünel

Güncelleme: 11 Ocak 2013 Gösterim: 6.123 Cevap: 1
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
7 Mayıs 2009       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Tünel
MsXLabs.org & Temel Britannica
Sponsorlu Bağlantılar

Yatay ya da az eğimli yapay yeraltı geçitlerine tünel denir. Düşey olarak açılan yeraltı geçitlerine de kuyu adı verilir. Tünel­ler içinden karayolu, demiryolu ve kanallar geçmesi için yapılabileceği gibi, çoğu zaman içinden su, atık su ve enerji hatları geçmesi için de yapılır. Maden ocaklarında da tünel­lerden yararlanılır.
Bilinen en eski tünellerden biri İÖ 2000'lerde Babil'de yapılmıştır. Fırat Irmağı'nın altından geçerek sarayı ırmağın karşı kıyısındaki tapınağa bağlayan bu tuğladan örülmüş tünelin yüksekliği 3,6 metre, genişli­ği 4,5 metredir. Eskiçağlarda yapılmış olan öbür tüneller genellikle su dağıtımı ya da akaçlama amacıyla yapılmıştır.
Eskiçağlarda tüneller kazma kürekle kazı­lırdı. Eski Romalılar İtalya'daki bir gölün suyunu boşaltmak için binlerce işçiyi 11 yıldan fazla bir süre çalıştırarak 5,6 km uzunluğunda bir tünel kazdılar. Tünel yapımında kayaya rastladıklarında önce kazılacak yüzeyi ateşle ısıtıyorlar, sonra sıcak kayayı üzerine soğuk su dökerek çatlatıyorlardı. Barutun bulunup kayaları parçalamak için kullanılmasıyla tünel yapımı büyük hız kazandı. Barut ilk kez 17. yüzyılda maden ocaklarında kullanılmaya başlandı. Daha sonra basınçlı hava ya da hidrolik güçle çalışan matkaplar geliştirildi. Bu matkaplarla kayanın yüzeyinde belirli yerlere oyuklar açılır ve bu oyuklara patlayıcı maddeler yerleştirilir. Bu patlayıcılar belirli bir sırayla, genellikle merkezdekilerden dışa-rıdakilere doğru, bir saniyenin kesirleri kadar küçük aralıklarla ateşlenir.
Çok sert kayalarda açılanlar dışında, tünel­lerin içine bir kaplama yapılması gerekir. Eğer tünel yuvarlak olursa bu kaplama sağ­lam ve ince olur. Eskiden tünel kaplamaları taş ya da tuğladan yapılırdı. Günümüzde ise kaplamalar genellikle dökme demir ya da beton bloklarla yapılır.
Yumuşak ya da kolayca ufalanan (gevşek) topraklarda tünel açılırken, tünelin iç kapla­ması yapılmadan önce tünel duvarlarının ve tavanın çökmesini önlemek için önlem al­mak gerekir. Bu amaçla mühendis Marc Isam­bard (1769–1849) Brunel bir tünel açma kalkanı geliştirmiştir. Brunel bu kalkanı ilk kez Londra'da Thames Irmağı'mn altından geçen bir tünelin yapımında kullanmıştır. 1843'te yalnızca yayalar için kullanıma açılan bu tünel günümüzde metro tüneli olarak kullanılmaktadır.
İngiliz mühendis James Henry Greathead'in (1844–96) Brunel'in tünel açma kalkanın­dan geliştirdiği modern bir tünel açma kalkanı Londra metrosunun tünellerinin yapımın­da kullanılmıştır. Greathead'in bu kalkanı, uzunluğu hemen hemen çapına eşit olan çelik bir silindir biçimindeydi. Silindirin bir ucunda kenarlar keskin bir ağız biçimindeydi. Güçlü hidrolik krikoların ileri doğru ittiği silindirin bu keskin kenarları toprağa gömülüyor, silin­dirin içinde çalışan işçiler de ön taraftaki toprağı kazıp çıkartıyorlardı.
Tünel yapılırken bazen açılacak olan tünel boyunca kuyular kazılarak çalışma birkaç yerde aynı anda yürütülebilir. Daha sonra bu kuyulardan tünelin havalandırılmasında da yararlanılır. Metro tünelleri ile ırmakların altından geçen uzun karayolu tünellerinin büyük vantilatörler kullanılarak havalandırıl­ması gerekir.
Çok sulu topraklarda tünel açılırken, tüne­le su dolmasını önlemek için tünelin içine basınçlı hava pompalanır. Bu durumda tüne­lin kazıldığı alana hava geçirmez özel bir bölmeden geçilerek girilir. İki kapılı olan bu bölmeye girerken basınçlı havanın dışarı kaç­maması için iki kapı aynı anda açık bulundu­rulmaz; geçilen kapı kapandıktan sonra öbür kapı açılır. Böyle basınçlı tünellerde çalışmak zor ve tehlikelidir. Bu nedenle günümüzde tünellerin yalnızca kazı yapılan ağız bölümü­ne basınç uygulanır ve hava geçirmeyen bu bölümdeki kazı işlemi döner bıçaklı otomatik kazıcılarla yapılır.

Ünlü Tüneller
En uzun demiryolu tünellerinden biri Alp Dağları'nın altından geçerek İsviçre ve İtalya'yı birbirine bağlayan Simplon Tüneli'dir. 20 km uzunluğunda olan bu tünel, birincisi 1905'te, ikincisi de 1921'de tamamlanmış olan bir çift tünelden oluşur. Tünelin toprak yüze­yinden en aşağıda olan bölümü 2.102 metre derinliktedir. Londra metrosunda da çok uzun tüneller vardır. Bunlardan en uzunu East Finchley ile Morden arasındaki 27,8 km uzunluğundaki tüneldir. Dünyadaki en uzun metro tüneli ise Moskova'da, Belyaevo ile Medvedkovo istasyonları arasındaki 30,7 ki­lometrelik tüneldir.
Dünyadaki en uzun karayolu tüneli İsviçre' de, Göschenen ile Airolo arasında, Alp Dağ­ları'nın altından geçen St. Gotthard Tüneli' dir. 1980'de açılan tünelin uzunluğu 16 kilomet­redir.
Dünyanın en geniş tüneli Belçika'da, Schelde Irmağı'nın altındadır. Bu tünelden demir­yolunun yanı sıra, Stockholm'ü Lizbon'a bağ­layan Avrupa E-3 Otoyolu'nun bir bölümü de geçer. 57 metre genişliğinde ve 10 metre yüksekliğindeki tünel Anvers'te, 480 metre genişliğindeki Schelde Irmağı'nın altından geçmektedir. Tünelin sualtındaki bölümleri, çok büyük kuru havuzlarda yapılan ve yüzdü­rülerek yerine getirildikten sonra batırılan, her biri 47.000 tonluk beş kesondan oluşmuş­tur. Tünelde altı şeritli bir karayolu, iki demiryolu ve bisikletlerle motosikletler için ayrı bir yol vardır.
Manş Denizi'nin altından geçecek bir tünel­le İngiltere ile Fransa'yı birbirine bağlamak düşüncesi 1800'lerden beri birçok kez günde­me gelmiş ve bu konuda zaman zaman, yanm kalan girişimlerde bulunulmuştur. 1960'larda İngiltere ve Fransa'nın ortak çalışmasıyla tünel yapımı başlamış ve çeşitli nedenlerle zaman zaman durdurulan çalışmalar 1990 sonlarında ileri bir aşamaya gelmiştir. İki uçtan açılan tünellerin ortada buluşmasıyla tünelin ana yapısı tamamlanmıştır.
Birçok tünelden yolların yanı sıra kanallar, su dağıtım ve sulama sistemlerinin boruları ya da enerji iletim hatları geçer. Örneğin New York kentine verilen suyun bir bölümünü sağlayan Delaware Suyolu, Catskill Dağları'ndan dairesel bir tünelle getirilen suyu taşır. 168 km uzunluğundaki bu tünel bazı yerlerde toprağın 750 metre altımdan geçer. Tünel 1937-53 arasında yapılmış ve 1965'e kadar birkaç kez ek yapılarak uzatılmıştır; en geniş yeri 5,8 metredir. Türkiye'de yapımı sür­mekte olan Urfa Tünelleri sulama amaçlıdır; Atatürk Barajı'nın rezervuarından alınacak su bu tüneller aracılığıyla Harran Ovası'na ulaştırılacaktır. Her birinin uzunluğu 26,4 km olan bu tüneller tamamlandıklarında, sula­ma amaçlı tüneller arasında dünyada ilk sıralar­da yer alacaktır.
Antalya - Alanya arasındaki çevre yolunda bulunan tünellerden birisi
800pxantalyaalanayaaras

Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
11 Ocak 2013       Mesaj #2
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
TÜNEL
MsXLabs.org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi
Sponsorlu Bağlantılar

Bir yandan öbür yana geçebilmek için dağ, yer, su vb. altlarından yapılan yol. Genellikle dağ, kent içi ve sualtı olmak üzere üç gruba ayrılır. Dağı delerek yapılan tünel, demiryolu, karayolu ve suyolu geçişini sağlar. Kent içi tüneli, kent içinde yayalar ve taşıtların kolaylıkla hareket etmesini sağlamak amacıyla yapılan tüneldir. Sualtı tüneli de deniz, göl ve ırmaklarda önceden hazırlanan tünel bölümlerinin sualtına çeşitli yöntemlerle oturtulmasıyla yapılır. Tünel inşaatında günümüzde daha çok Alman, İngiliz, Belçika ve İtalyan yöntemleri kullanılır. Arazinin jeolojik yapısı da büyük bir rol oynar. İtalyan yöntemi, daha çok killi arazilerde kullanılır. Tünelin ışıklandırılması ve havalandırılması da büyük bir önem taşır.
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.

Benzer Konular

31 Ağustos 2012 / Daisy-BT Mimarlık