Arama

Sigara Risalesi

Güncelleme: 21 Ağustos 2009 Gösterim: 4.280 Cevap: 1
MeLL - avatarı
MeLL
Ziyaretçi
7 Ekim 2008       Mesaj #1
MeLL - avatarı
Ziyaretçi
SİGARA RİSALESİ

Sponsorlu Bağlantılar
İÇİNDEKİLER

Mugaddime
Sigaranın Kısa Tarihçesi
Tütünün Mahiyeti
Sigara Ve İnsan Sağlığı
Sigara Ve Akciğer Kanseri
Pasif Sigara İçenler
Sigara Ülser ve Damar Hastalığı
Bazı Uzmanların Sigaranın Tehlikesini Bildiren sloganları
Dini Açıdan Sigara
Sigaranın İsraf Oluşu
Sigaranın Başkalarına Zarar vermesi
Sigaranın Uyuşturuculuğu
İslam Alimlerinin Sigara Ve Tütünle Alakalı Bazı Nakilleri
Ebul-Faruk Süleyman Hilmi Silistrevi (K.S
Ebu'l Hasan El-Mısri, El-Hanefi :
Eş-Şeyh Abdullah Bin Muhammed Bin Abdulvehhab :
Necmul'l-Guzzi Eş-Şafi'i:
Osman Pazari
Abdülaziz Ad-Derbağ
Kaynaklar



MUGADDİME

Biz kullarına hak yolu gösteren, sayısız faydalı nimetleri helal, zararlı şeyleri haram kılan ALLAH-Ü TEALA'ya hamd-ü senalar. İnsanları iyiliklere teşvik kötülüklerden men eden, kainata en büyük rahmet, en büyük peygamber MUHAMMED MUSTAFA (s.a.v.)'e O'nun eline, eshabına ve bütün ona tabi olanlara salat-ü selam olsun.

Devri saadette ve müctehidlerin zamanında sigara olmadığı için sigaranın bulunuşundan günümüze kadar muhtelif görüşler beyan edilmiştir.

Bu risalede okuyuculara faydalı olmak düşüncesiyle zamanımızda uzman kişiler tarafından yapılan ilmi ve tıbbi araştırmalardan istifade edilerek:
1.Sigaranın tarihçesi, Osmanlı devletine girişi ve yasaklanması
2.Tütünün mahiyeti
3.Sigaranın insan sağlığına yaptığı zararlar. Bilhassa sigaranın akciğer kanseri, ülser, damar hastalıkları ve öldürücü diğer hastalıklara sebep oluşu
4.Dini yapıdan sigaranın hükmü, sigarada İslam dininde haram olduğu bilinen israf, uyuşturucu ve başkasına eza vermek illetlerinin mevcut oluşu
5.İslam alimlerinin sigara ile alakalı görüşleri nakledilecektir.


SİGARANIN KISA TARİHÇESİ

Tütünün anayurdu Amerika'dır. Avrupa'ya Amerika'nın keşfi ile gelmiştir. Colombos ve arkadaşları 1511'de Tabaccos ismiyle İspanya ve Portekize soktular. 1560 senesinde Fransa büyük elçisi Jean Nicot Fransız sarayına ( Paris ) Tütün tohumlarını soktu. Tütün Fransa'dan Almanya'ya sonra da bütün dünyaya yayılmıştır. Nicot'un ününe izafeten tütün içindeki zehire Nikotin ismi verildi.

Birleşiminde nikotin ve dört bine yakın zehirli madde bulunan tütün bitkisinin kıyılmış, kurutulmuş ve kullanılmaya hazır duruma getirilmiş yaprağından sigara yapılır. Tohumu son derece küçük olduğu için önce fideliğe ekilen tütün sonra tarlaya aktarılır.

Tütün tohumu Osmanlı Devletine 1605-1606 senesinde yabancı gemilerle getirilerek ilk tütün ekimi Selânik Vilayetinin Yenice Vardar kasabasında yapıldı. 4. Murad zamanında tütün yasaklandı. Katip Çelebi Sultan Murad'ın mücadelesine şöyle anlatıyor.

"... Sonra Sultan Murad'ı rabi asrının sonlarında kötülüklerin kapısını kapamak için kahvehaneleri kapattığı gibi yangınlar çıktığı için tütüne de yasak getirmişti. Halk yasağı dinlemediğinden hünkar buyuruğuna aykırı gitmek suçundan içenleri cezalandırmak gerekti. Giderek kişi yasak nesnenin üzerine daha çok düşer dediklerince içmeye hırs ve rağbet artıp bu suçtan nice adem yokluk ülkesine gönderildi..."

O devrin cerrahlar Şeyhi Hekim İbrahim efendinin de tütüne karşı büyük bir mücadele başlattığını, umumi ve hususi meclislerde en çok fatih camiinde vaaz ve nasihatler verdiğini, tütün aleyhinde fetva suretlerini cami duvarlarına astırdığını Katip Çelebiden öğreniyoruz. 1562'de tütün yasaklandı. 1574'de yurtiçinde istihsali serbest bırakıldı. Son yıllarda Türkiye'de altı yüz bin civarında aile (2,5 milyon kişi geçimini tütün ekiminden karşılamaktadır.


TÜTÜNÜN MAHİYETİ

« ﻦﻴﺧﺪﺗ » Lügat manası : buhurlamak, duman çıkarmak, tütsülemek. " Tedhin" kelimesi mastar olarak kullanıldığı zaman sigara içen kimsenin yaptığı işe denir ki o kimse sigarasını yahut piposunu ateşler ağzından ve burnundan koyu beyaz bir duman çıkması için şiddetle üfler. İşte tedhin kelimesi bu manada "Sigara İçmek" demektir.

« ﻦﻴﺧﺪﺗ » "Tedhin" kelimesinin yerine Arap olsun olmasın bir çok beldelerde çok kullanılmasından dolayı "Sigara İçen kimsenin ağzından ve burnundan çıkan duman manasında olan "Duhan" kelimesi kullanılmıştır. Bunun dışında başka isimlerde kullanılmıştır. Mesala; "Tedhin" kelimesini kötü görüp onu kullanmayan beldeler haklarınca "Tütün" adı verilmiştir. Ama dünyada bir çok yerde duhan diye bilinen şeyin adı "et-tibgu" veya "ettebgu" kelimesidir ki bu kelime ona verilen isimlerin Arapça olarak en doğrusudur. Çünkü o, Meksika körfezindeki bir adanın ismi olan "Tebegu" kelimesinden alınmıştır. Bu bitki orada bulundu, oradan ispanyaya sonra Avrupa'ya nakl edildi. Daha sonra bütün Avrupa memleketlerine girdi. Avrupa'ya yayılan tütün daha sonrada haçlı savaşları ve onu taşıyan sömürgeciler vasıtasıyla Arap memleketlerine girdi. Sonraları ise Arap olsun olmasın bütün Müslüman memleketlerine yayıldı.

Tütünün ne olduğu hakkında bu kada bilgi kafi olmakla birlikte Muhammed Ferid Vecdi'nin "20. asırda DAİRAT'ÜL-MEARİF isimli eserinden sigaranın tarifi hakkındaki bilgileri aynen nakl ediyorum. 2. cilt 250. sahifede der ki;

Sigara, aslen Amerika'da yetişen bir bitkidir. Ama şimdi diğer avrupa memleketlerinde de etkilidir. Boyu 1-1,5 metreye varır. Ilıman iklimi olan her memlekette yetişir özellikle sıcak olan ülkelerde boyunun beş metreye vardığı da olur. Kurumuş yaprakları sigara olarak yahut çiğneyerek yahut nikotin ilaç gibi burna damlatarak içilir. Bu çok zaralı bir adettir. Araştırıcılar bu maddenin insanlığa verdiği zararların içkinin verdiği zararlara eşit olduğuna işaret etmişlerdir.


SİGARA VE İNSAN SAĞLIĞI

Uzman tabiblerin uzun araştırmaları neticesinde sigaranın insan sağlığına saymakla bitmeyecek kadar çok zararları olduğu tesbit edilmiştir. Mutehassıs doktorların hepsinin göüşlerini burada zikretmek mümkün olmadığından bazılarının tesbitlerini nakl edeceğiz.

Dr. YILDIRIM AKTUNA

Türkiye tabibler vakfının tertip etmiş olduğu sigara sempozyumunda konuşan Doktor Aktuna sigaranın zararlarını şöyle anlatıyor:
"Bir sigara içildiğinde, damar yoluyla verilen 1 mg. Nikotine müsavi miktarda nikotin alınmış olunur. 60 mg nikotinin damar yoluyla verilmesinden bir kaç dakika sonra insan ölür. ABD'deki Dünya Gözlem Enstitüsü'nün yayınlanan bir araştırmasında tütünün çevremizdeki yetişkinler arasında, diğer zararlı maddelerden daha fazla ölüm ve acılara yol açmakta olduğu bildirilmiştir. Dünya sağlık örgütünün (WHO) 1968 yılı sonlarında yaptığı açıklamaya göre, sigara ve tütün her yıl bir milyon insanın hayatına mal olmaktadır. Diğer bazı hesaplara göre bu sayı 2.5 milyona kadar yükselmektedir.

Dünya sağlık Örgütü yürütme kuruluna sunulan bir raporda sigaradan "erken ölümlerin ve hastalıkların önlenebilir en önemli sebebi" olarak söz edilmektedir. Akciğer kanseri vakalarının %90'nı, kronik bronşit ve azfizem vakalarının %75'i aşırı sigara içmenin neticesi olarak ortaya çıkmaktadır. Sadece ABD'de 1 yılda 320 bin insan saigaraya bağlı hastalıklar sebebiyle ölmüştür. ABD'nin 2. Dünya savaşında kaybettiği insan sayısına eşittir.

Yapılan araştırmalarda ölüm ile neticelenen kalp ve dolaşım hastalıkları ile üst solunum yolu kanserine (dudak, ağız boşluğu, dil boğaz ve gırtlak kanseri) sigaranın sebeb olduğu tesbit edilmiştir. Sigara içenler tütün dumanı ile doğrudan temas etmeyen organ kanserlerinde ortalamanın üzerinde bir sıklıkla yakalanırlar. Bunlar, böbrek kanseri, idrar yolları ve mesane kanseridir. Yine yapılan araştırma ve çalışmalarla ortaya konmuştur ki sigara kullanımı ve akciğer kanseri arasındaki bağlantı şüpheye yer verilmiyecek kadar kesindir. Sigara içmyene göre sigara içen tiryakinin bu hastalıktan ölme riski en az on misli fazladır.

Ayrıca bakteri, virüs veya kanser hücrelerine karşı vücudu korumak amacı ile onları zararsız hale getiren öldürücü hücrelerini tütün dumanı içindeki maddeler baskı altına almak suretiyle vücudun savunmasına, dolazısızle bu hastalıklara karşı direncini azaltır.

Gebelik sırasında sigara içen anneşerde düşük, erken doğum, doğum sonrası ölüm ve sakatlık nisbeti yüksek buunmuştur. Sigara içen annelerin bebekleri içmeyenlere nisbetle daha zayıf doğar. Bedeni ve ruhi gelişmeleri daha geç olur. ABD'de her yıl 4600 bebeğin anneleri sigara içtiği için hayatlarını kaybettikleri tesbit edilmiştir.



SİGARA VE AKCİĞER KANSERİ

Akciğer kanseri son yıllarda bütün dünyada sigara kullanımına paralel olarak artmaktadır.Akciğer kanseri 40 yaşından sonra ve özelliklerle 50 - 70 yaşları arasında görülmektedir.Sigara içenlerdeki akciğer kanseri riski içmeyenler nispetle 20 ile 40 kat fazladır.Sigaraya ne kadar erken yaşta başlanırsa akciğer kanseri riski o kadar fazla olmaktadır.Kendileri sigara içmedikleri halde duman altı olan kişilerde de akciğer kanseri riski artmaktadır.Akciğer kanseri teşbiz edildikten sonra tedavi şansı çok az olan ve ölümle sonuçlanan bir hatalıktır.

Dr.Hasmold 22 bin uzmanın yardımıyla hazırlandığı raporda sigara içmeyen 32851kişiden sonunda 4 kişide akciğer kanseri tesbit edildiğini buna karşılık 10.000 sigara tiryakisi arasında 265 kanserli olduğunu açıklanmıştır.

ABD de yapılan bir araştırmada 65 bin akciğer kanserine yakalanan hasta tesbit edilmiş ve bu hastaların 62 bininin aynı yıl içinde olduğu tesbit edilmiştir.bir yıl içinde ölüm nispeti %90 dır.


PASİF SİGARA İÇENLER

Pasif sigara içme dediğimiz yani sigara içmeyen kişilerin bulundukları mahalledeki sigara dumanlarını teneffüs etmeleri de sağlık yönünden büyük ekemniyet tanışmaktadır.

Amerikan çevre sağlığı örgütünün (EPA)bir istatistiğine göre A.B.D.de her yıl en az 500pasif tiryaki akciğer kanserinden ölmektedir.Amerikan kanser derneğinin yaptığı açıklamaya göre kocası evde 20 den fazla sigara içen bir kadının akciğer kanserine yakalansa ihtimalinin sigara içmeyen bir erkeğin eşine göre 2 misli fazladır.

San Diego` daki California üniversitesinde Dr.C.Garland 50-75yaşları arasındaki yaklaşık 700 evli kadın üzerinde yapıldığı 10 yılık bir çalışma sonunda.tiyakilerin eslerinin sigara içmeyenlerin eslerine göre 4 defa daha fazla kalp hastalığından ölme riskini taşıdıklarını göstermiştir.



SİGARA-ÜLSER VE DAMAR HASTA

Sigara ve ülser bağlantısı hekimlerce uyun bir zamandan beri bilinmektedir .Bundan sonra ehemmiyetlisi sigaranın etkili olduğu beyin ,kalp ve bacak gibi önemli organların tıkayıcı damar hastalıklarıdır.

Rocher 1954 de İskandinav ülkelerinde yapıldığı bir araştırmalarında (12 parmak bağırsağı ülkesi delinmelerinin) %57 sinde sigara hikayesi bulunmuştur.İngiltere de yapılan bir araştırmada ülser sebebi ile ameliyat edilen hastaların %50 inin tütün kullandıkları tespit edilmiştir. Ayrıca sigaranın solunuma olan menfi tesiri sebebi ile ameliyat riskini de arttırdığı bir gerçektir.Bacak damarlarının tıkanması sigara içenlerde sık görülür.Fasteott 'damar cerrahisi 'kitabında' bacakta kangren yapan damar tıkanıklığına sigara içmeyenlerde hiç rastlamadım' diye yazar

Lord ‚damar ameliyatı geçiren 100 hastadan ancak ikisinin sigara içmeyenler olduğunu tespit etmiştir.Biz EUTF Göğüs Kalp Damar Cerrahisi ana bilim dalında damar ameliyatı yapılmış 200 e yakın hastamızda %50 civarında sigara alışkanlığı tespit ettik.



BAZI UZMANLARIN SİGARANIN TEHLİKESİNİ BİLDİREN SLOGANLARI

"Akciğer kanserine yakalanan hastaların %94'ünün sigara tiryakisi olduğunu ciddi araştırmalar ortaya kovmaktadır."
Op.Dr. Edwards GRAHAM

"Londra' da yapılan 7. uluslar arası kanser kongresinde akciğer kanseri olan 10 kişiden 9'unun sigara tiryakisi olduğu açıklanmıştır."
YEŞİLAY ARŞİVİ

"Düşük nikotinli sigaralar en az ölckiler kadar zararlıdır."
llarward Univ .Araştırma Raporu

"Sigara içen annelerin çocukları,cenine kabı oksijen ulaşamaması sebebi ile geri zekalı olur."
Doç. Dr. K.AYDOĞMUŞ

"Günde 20 sigara içmek sureti ile 20 yılda vücutta 7 kg is ve katran birikir."
BÜRÜKSEL TÜBERKÜLOZ MÜC. KONF. RAP.

"Tütün dumanında 4000'den fazla zehirli madde bulunduğu unutulmamalıdır."

ABD. MİLLİ KANSER ENST.
"Bütün uyuşturucular arasında en fazla ölüme sebebi olan madde sigaradır."

Prof. Dr. Orhan ÖZER
"Sigaranın sebep olduğu ölüm miktarı umumi bir ifade ile trafik kazalarında meydana gelen rakamın 7 katıdır."
Doç. Dr. Ali TELLİ

"Sigaraya elveda, hayata merhaba."
Bülent AKARCALI

Dünya Sağlık Teşkilatı "sigarayı veya kendi sağlığımızı seçmek kendi elimizdedir." sloganıyla 9 Şubat'ı 'sigarasız hayat ve sigaraya karşı koyma günü' olarak ilan etmiştir.



DİNİ AÇIDAN SİGARA

Dini meseleleri incelemekte mahareti bulunan ilim erbabı, tütünün insan sağlığında yaptığı maddi ve manevi tahribatı,dikkate alarak haram olduğu neticesine varmışlardır. Devri Saadette ve müctehidlerin devrinde sigara yoktu. Bu sebeple sigara içmenin hükmünde farklılıklar yapmaktadır.İslam alimlerinin görüşlerinde ortaya çıkan değişik hükümler meselenin tetkikinde seçilen noktayı hareketin birbirinden farklı olmasında ileri gelişmiştir. Geçmişte fukaradan bir kısmının sigaranın mubah ya da mekruh olduğunu söyleyenlere gelince; bu konuda onları mazur görebiliriz. Çünkü o yıllarda tıbbi araştırmalar sigaranın zararları tespit edememiştir. Fukaha bu görüş ve hükmünü "Eşyada asıl olan ibahadır." kaidesine bağlıyor idi. Ama tıp bunun bedene olan zararlarına keşfedip ortaya koydurtan sonra artık aynı hükmü verenleri maruz göremeyiz. Uzmanların yaptığı ciddi araştırmayla sigaranın doruğa yükselen zararlarının ferdi ve cemiyeti menfi yönde tesir aldığı ortaya çıkınca artık sigaranın mekruh yada mubah olduğu hakkında bir tereddüde gerek ve yer kalmamıştır. Sigara içmenin haram olduğu bugün çok açık ortaya çıkmıştır. Onu itiyat etmenin günah olduğu tahakkuk etmiştir. Sigara kullanmakta İslam dininde haram olduğu bilinen israf başkasına zara verme uyuşturucu vardır.



SİGARANIN İSRAF OLUŞU

Malın israf edilmesi İslam Dininde haram kılınmıştır.İsrafın haram olduğu bildiren ayeti kerimelerin bazısını zikredelim.

"Yakınına,düşküne,yolcuya hakkını ver,elindekileri saçıp savurma"

"Onlar sarfettikleri zaman ne israf ederler ne de cimrilik:ikisi arasında orta bir yol tutarlar."

"Yiyiniz,içiniz israf etmeyiniz. ALLAH (C.C) israf edenleri sevmez."

"Muhakkak ki saçıp savuranlar şeytanın kardeşidir."

Peygamber Efendimiz (S.A.V.) de malın boş yere harcanmasını yasaklamıştır. İliç şüphe yoktur ki sigarada vücuda gıda veren hiç bir şey yoktur. İnsan sağlığına zararlı binlerce zehirden en tehlikelisi nikotindir.Nikotin bazı haşeratin itlafında, ilaç imalinde kullanılmakta ise de ağrıları dindiren, yaraları tedavi eden tek kelime ile şifa verici bir maddeyi içinde bulunduran ilaç imalatında kullanılmamaktadır. Sigara gıda değilse, şifa vermiyorsa ve hiçbir derde deva olmuyor ise bilakis insan sağlığına son derece zarar veriyorsa ona verilecek para elbette israftır.



SİGARANIN BAŞKALARINA ZARAR VERMESİ

Sigara onu kullanmayanlar içim tiksindirici kokusu ve rahatsız edici dumanı ile eziyet vericidir. Bundanda öte sigara dumanı çevresinde bulunan insanların sıhhatini menfi yönde etkilemekte, sağlığı zarar vermektedir. Son yıllarda yapılan araştırmalarda, kendisi doğrudan sigara içmemekle birlikte sigara içilen mahallerde bulunduğu için duman soluyan, pasif sigara içicilerinin de akciğer kanseri hususunda büzük bir risk altında bulundukları tesbit edilmiştir ki; bunların riski hiç sigara içmeyenlerden iki kat daha fazladır.

Hiç bir Müslüman diğer müslümana zarar vermez. Eziyet etmez. Sigara bilhassa cemaatle namaz kılınan yerlerde ve benzeri topluluklarda hem müslümanlara hemde vazifeli meleklere, ruhanilere eziyet verir. Namaz da sigara içmeyen çok kimsenin huşu ve huzurunun bozulmasına sebeb olur. Binanaleyh Efendimiz (S.A.V.) kendisinde soğan ve sarmısak kokusu bulunan bir adamı Cennetül baki kabristanlığından çıkarmış ve soğan ve sarmısak kokusu ile cemaate katılmamasını emir buyurmuştur. Peygamber Efendimiz (S.A.V.) soğan ve sarmısağı kasdederek "Kim bu çirkin kokulu bitkiyi yerse mescideimize yaklaşmasın. İnsanlara eziyet veren bu şey meleklere de eziyet vermektedir" buyurmuştur.

Yine bir hadisi şeriflerinde "Kim bu bitkiyi yerse mescidimize yaklaşmasın samısak kokusu ile bize eziyet etmesin", diğer bir rivayette de; "Bizimle birlikte namaz kılmasın" buyrulmaktadır.

Hadisi Şeriflere binaen Peygamber Efendimiz (S.A.V.) soğan ve sarmısak yiyen kimselerin başkalarına eziyet vermemesi için cemaate katılmamasını emretmiştir. Malumdur ki rahatsız etme bakımından sigaranın kokusu soğan ve sarmısağın kokusunda daha az değildir. Sigaranın kokusunun başkalarını rahatsız ettiği şüphesizdir. Hele hele sigara dumanının ictimai hayatta, otobüste, kapalı yerlerde rahatsız ediciliği ise daha da tiksindirici ve eziyet vericidir.

Cabir (R.Anh)'dan rivayet olunan şu Hadisi Şerifte İslamın başkasına eziyet etmeği açıkca yasakladığını gösteriri. "Kim bir müslümana eziyet ederse bana aziyet etmiş sayılır. Bana eziyet eden Allah (c.c.)'a eziyet etmiş sayılır." Bir başka hadisi şerifte de "Her eza veren cehennemdedir" buyuruluyor. Hadisi Şeriflerde görüldüğü gibi insanlara eziyet vermek haramdır. Dinimizde "zarar uğrama ve başkasına zarar verme yoktur" düsturu bunu ifade etmektedir.



SİGARANIN UYUŞTURUCULUĞU

Sarhoşluk ve uyuşturuculuk veren şeylerin haram olduğuna delil Şehr Bin Havşebe'nin Ümmü Seleme validemizden naklettiği "Resulüllah muskir ve müftir herşeyi yasakladı" hadisi şerifidir.

Hadisi Şerifin metnindeki muftir kelimesini ibni Kesir "İçildiği zaman vücuda hararet veren uzuvlarda kırıklık güç azalması, göz kapaklarında mahmurluk ve zayıflama meydana getiren şey" diye açıklamıştır.

Bilhassa tiryaki olmıyanların üzerinde tütünün tesiri incelendiği zaman vucüdda bir gerginlik, göz kapaklarında bir ağırlık ve mahmurluk hali gerilen uzuvlarda bir gevşeme hali olduğu açıkca anlaşılmaktadır. Günümüzde sigara her ne kadar yuşturucu maddeler arasında sayırmıyor ise de diğer uyuşturucu maddelere alışkanlık kazandırmada başlıca etkin olarak kabul edilmektedir. Baş dönmesi, bulantı, baygınlık, kaslarda gecşeme v.s. bunlar arasındadır.

İslam dini harama giden, insanı harama düşürecek bütün yolları kapamıştır. "İçki bütün kötülüklerin anasıdır" derken içkinin içilmesini yasaklamış. Dolaysıyla da diğer kötülüklerin işlenmesinede engel olmuştur.

Binaenaleyh, bazı yönleri ile uyuşturucu maddelere benzeyenuyuşturucu olması bile en azından onlara alışkanlık kazanılmasına sebep olan sigara da uyuşturucular sınıfına dahil edilmelidir. Tarihin bir döneminde basit bir alışkanlık göstererek ona göz yumanlar bugünün neslinin esrar, eroin, afyon gibi uyuşturucuların kucağına düşmesine sebeb olmuştur. Öyle ki bugün sadece Amerika'da 33.5 milyon uyuşturucu tutsağı vardır. Çocuk cesedleri ile uyuşturucu kaçakcılığı yapılmaktadır. Bütün bunların temelinde ise çok basit gibi görünen sigara alışkanlığı yatmaktadır. Bilhassa bugün esrar sigaranın içine konularak içilmektedir.

Plip Morris firmasının ürettiği Marlboro'ya bu sigaraya karşı alışkanlık yapan, kullanımı yasaklanmış bazı kimyasal maddelerin karıştırıldığı tesbit edilmiştir.

Malboro'da uyuşturucu madde bulunduğunu da iddia eden yüksek trajlı Alman dergilerinden "Der Spiegel" bu durumun sigaranın satışını önemli ölçüde etkilediğini yazdı. Bütün bu gerçekler karısında ihtiyatla hareket etmek, şüpheli şeylerden uzaklaşma inanan insanın vazgeçilmez ölçüsüdür.



İSLAM ALİMLERİNİN SİGARA VE TÜTÜNLE ALAKALI BAZI NAKİLLERİ

Büyük alim ve mutasavvıflardan İsmail Hakkı Bursevi (K.S.) Hazretleri Ruhu-l Beyan Tefsiri'nin 1. Cildinin sonunda teracimi ahvalini verirken Türkçe olarak şöyle yazıyor. Biraz sadeleştirerek aşağıda naklediyoruz:

Şam'da iken Şeyh Ekber (K.S.) bir kaç kere temessül (Bir şekil ve surete girerek gözükme) edip; öyle ki halk ona yaprak (tütün) der. O bizim yanımızda pis ve haramdır. buyurdu. ve şeyhimden de duydum ki; "Tütün içen nefsani ve şeytanidir."

Yine İsmail Hakkı Hazretleri hazzırladığı Hadisi Erbaiyn'in 6. Hadisi Şerifinin Şerhinde şöyle buyuruyor: "Bir şeyin zararı asli fıtrata ( yaratılışa) dokunuyorsa diğer zararlılardan daha çirkindir. Mesela tütün gibi ki bunun zararı doğrudan fıtrat-ı asliyedir. İbadetlere karşı bir ağırlık ve isteksizlik meydana getirir."

Ruhul Beyan'da Vakıa sursinin 43. ayet-i kerimesinin tefsirinde ise "Diğer tefsirlerde tarif edildiği gibi bu tütün haramdır." buruluyor.

" ﻮﻈﻞﱡ ﻣﻦﯾﺣﻣﻮﻢ " Ayetinin manası: "Ve bir de kapkara dumandan bir gölge içindedirler." Alacasız, düz siyah yani kapkara dumandan bir gölge var. "yahmum" dumandır. Kamusta olduğu gibi: "Humme" den müştak yef'ulün vezninde, her şeyden siyah manasınadır ki bu da kömürdür. Nitekim Arap, siyahlık şiddetli olduğu zaman; "eşyede yahmumun" der.

Dahhak buyudu ki:
"- Cehennem ve cehennem ehli simsiyahdırlar. Ve orada her şey simsiyahdır... Bundan dolayı, cennette vücuttaki ben, kirpiklerin bittiği yer ve kaşlardan başka siyahlık yoktur."

Fakir (İsmail Hakkı Bursevi Hz. k.s.) der ki: -Burada şu asrımızda yayılmış olan tütüne içmekten tahzir (sakındırma) vardır. Çünkü bu içildiğinde, dumanı yükselir ve içinin üzerinde gölge gibi olur. Bununla beraber içinde çokça gaileler yani sıkıntı verici şeyler meydana gelir.. Gerçi bunun burada anlatılmasının yeri değildir. Biz müptela olana Allah (c.c.)'tan afiyet dileriz. (Mevla o kişiyi ondan kurtarsın). Çünkü bu tab-ı Selimenin pis ve çirkin gördüğü bir şeydir ki diğer tefsirlerde de inceden inceye anlatıldığı gibi haramdır.

Büyük hadis alimlerinden Mahmud Muhammed Hattab Es-Subki, El-Menhelü'l-Azbü'l-Mevrud Şerhu Süneni'l-imam Ebi Davut isimli eserinde sigaranın zararlı ve aramlığı ile alakalı geniş izahlarda bulunur ve hulasa olarak şöyle der:

"Sigaranın haram olduğu bir gerçektir... Bunun haramlılığı, doktorların raporlarına göre, sıhhatte zararlı olduğundandır. Şüphesiz zararlı bir şey, alimlerin ittifakı ile haramdır. Sigara, yalnız içenlere değil, içmeyenlere de eza (sıkıntı) verir... Melekler de çok rahatsız olur..."

Son devrin büyük alim ve fazıllarından Mehmet Zihni Efendi merhum da Ni'met-i İslam isimli eserinde şöyle bahseder: "Öyle şeyler vardır ki, onlar vücuda faydalı olmak şöle dursun netice itibari ile bedeni harap ettiği halde fazlaca iştah ve istek duyulur. Bundan dolayıdır ki bu gibi şeyler oruçlu iken kullanılırsa hem kaza hemde keffaret lazım gelir. Mesela tütün gibi... Esrar içmek ve afyon yutmak da bu nev'i dendir... Ve hepsi haramdır. Müslümana yakışan ise, haram, mekruh ve şüphelilerden kaçınmaktır. Zira dinimide yasaklardan kaçınmak emirleri yerine getirmekten bile üstündür."

Şafii mezhebi alimlerinden Kalyubi bir din alimi olduğu kadar tabib idi. Bu muhterem zaat iki ilimdeki dirayeti ile tütün içmenin haramlığına hükmetmiş bulunmaktadır.




SON DEVRİN DİN ALİMLERİNDEN EBUL-FARUK SÜLEYMAN HİLMİ SİLİSTREVİ (K.S.) HAZRETLERİNİN BU MEVZUDAKİ BEYANLARI

Malum olsun ki; şeriatte izaai mal, kesreti sual haramdır. Bu makamda izaai'den murad, emvalin dünya ve ahirete faidesi olma***** sarf ve istihlakıdır. Bu kabil sarfiyat ve istihlakatı umumiye muharremdir.

Sigara istimalinde hürmeti mezküre tamami ile sabit ve mütehakkaktır. Çünkü sigara istimalinde menfaati dünyeviyye yoktur. Bilakis mazarrat hakimdir. Öyle mazarrat ki ondan bedene cismaniyyete hasıl olan ilel ve emrazının ref' ve izalesi bir zaman sonra daha elde edilmemesini muciptir.

Manevi mazarratı ise bağdat etmekle bitmez. Manii terakkidir. Rayihasından ervahı tayyibe muazzeb olurç Vesaiti rahmet olan ervahı mezkurenin temasını yani alakai ruhaniyyelerini men eder. Bu büyük bir musibettir.

Şu halde sigara içmek manen ve madden muzırdir, haramdır. Haram Allah (C.C.)'ın nehyettiği emirdir. Ona musır olanlar, emrine isyan ve muhalefet edenlerdir. İş bu neticeye müncer olur. Yevmiye 25-30 sigara içenler günde bu sebeble Allahu Tealaya 25-30 defa muhalefet ediyor haram irtigab eyliyor demektir.



EBU'L HASAN EL-MISRİ, EL-HANEFİ :

Sahih nakli hükümler, açık nakli deliller tütünün haramlığını ilan etmektedir. Tütünün ortaya çıkışı 1000 yıllarındadır. İlk çıktığı yer ise yahudi, mecusi ve hrıstiyan cemaatlerin yaşadığı yerlerdir. Tütünü ilk defa kendisinin hekim olduğunu iddia eden bir yahudi batıya getirmiş, insanlara tütünü kullanmalarını söylemiştir. Anadoluya tütünü getiren "Etkelin" adında bir hrıstiyandır. Sudan şehirlerinde ise tütünü ilk defa ortaya çıkaran bir macusidir.



EŞ-ŞEYH ABDULLAH BİN MUHAMMED BİN ABDULVEHHAB :

Hanbeli hukukçularındandır. Nargile üzerine kendisine tevcih edilen bir suale şöyle cevap vermiştir:
"Rasülullah'ın hadislerinden, ilim ehlinin eserlerinden öğrendimize göre, bu zamanda çok kullanılan tütünün haram olduğu açıktır. Bize göre anlatılanlarla ve müşahede ile, tütünün vücut üzerinde diğer uyuşturuculara benzer etkişleri vardır. Özellikle çok içildiğinde meydana gelen baş dönmesi ve baş ağrısı, mide bulantısı, halsizlik gibi durumlar sarhoşluğa yakın şeylerdir. Serhoşluk veren şeylerin haramlığı ise kesindir."



NECMUL'L-GUZZİ EŞ-ŞAFİ'İ:

Tütün sonradan ortaya çıktı. Onun ortaya çıkışı, Hicri 1015 senesidir. Tütün içen onun sarhoşluk vermediğini iddia etse bile o uyuşturucudur.

"Rasülullah (S.A.V.) her serhoşluk vereni ve uyuşturucu olanı kullanmayı yasakladı." Hadisi Şerifine göre tütün haramdır. Tütünü bir defa kullanmak büyük günah olmasa bile devamlı kullanmak büyük günahlardan sayılır.

Bazı alimler, küçük günahlar aşağıda sayacağımız beş şeyden biri ile büyük günah haline gelir, demektedirler.
1 - Küçük günahlar üzerinde ısrar edilirse onu büyük günah haline getirir.
2 - Küçük günahlara lakayd kalmak, ehemmiyet vermemek, hafife almak.
3 - Küçük günahı, büyük günaha kıyas ederek ferahlanmak sevinmek.
4 - İşlemiş olduğu küçük günahla insanlar arasında iftihar etmek.
5 - Küçük günahın bir alimden, kendisine uyulan bir rehber kimse tarafından işlenmesi de büyük günah olması gerektiren bir durumdur.



OSMAN PAZARİ

Pazari, sigara hakında "habis" tabirini kullanarak şu izahati yapmaktadır: Amma zamanımızda talebelerin çoğu tütün habisini içiyorlar. O tütün ki " (O peygamber) onlara pis şeyleri haram kılar." ayet-i celilesine dahildir.



ABDÜLAZİZ AD-DERBAĞ

Abdulaziz Debbağ tütünün zararlarını anlatarak haram olduğuna hükmeder. Allah (C.C.) zikirden insanları alıkoyduğunu, meşgul ettiğini ve kötü kokusuyla meleklere eziyet verdiğini ifade eder.

Kendisine soğan ve sarmısağın kerih görülen kokusundan sorulunca, cevaben: her şeyin insanoğlu için yaratıldığını söyleyerek, faydalı şeylerden istifade edilmesi gerektiğini, zararlı maddelerden de kaçınılması gerektiğini ifade etmiştir. Soğan ve sarmısağın bir çok faydaları olduğu faakt sigaranın vücuda çok zararlı olduğu, dolaysıyla ikisinin aynı kefeye konulmayacağın ifade etmiştir. Çok kimsenin ise "bırakmıyorum" demesi gibi basit mazeretlerle ölüme kucak açtığını teessüfle anlatmaktadır.

Daha sonra velilerin başından geçen şöyle bir hadise nakleder. Velilerden bir grup, çeşitli pisliklerden dolayı kötü kokan bir şehre girerler. Çok az bir zaman sonra ise adeta kaçar gibi o beldeyi terkederler. Zira kötü koku yüzünden melekler onlardan ayrılmış, o şehre girmemişlerdi. Bunu basiretleriyle sezen veliler ise kurtuluşu o meleksiz beldeden ayrılmakta görmüşlerdir.

Meleklerin bir mü'minden ayrılmasının ne kadar büyük bir tehlike olduğunu ancak akl-ı selim ve basiret sahipleri anlar diyen debbağ, böyle bir kimseyi silahsız silahsız olduğu bir anda ansızın düşmanıyla karşılaşan bir acize benzetir. Melaike-i Kiramın bir mü'minden ayrılmasının tehlikesini anlatırken haşyet verici ürpertici şu hakikatı da şöyle dile getirir.

Bir toplulukta herhangi bir günah işlenince melekler oradan uzaklaşır, ayrılır. Melekler gidince gidincede şeytan ordusuyla birlikte oraya gelir, konaklar. Günah işleyenlerin imanları o anda, rüzgarlı bir havada yanan her an sönmeye mahkum bir kandil gibidir. Binaenaleyh, her an iman nurunu söndürme ihtimali bulunan hak katında Mü'mini mes'ul duruma düşüren bütün kötülüklerden uzak durmamız gerekir. Çünkü her günah küfrün adeta bir postacısıdır. Her günahta insanı küfre götürecek bir yol, bir menfez vardır.


Hulasa; bir mes'ele hakkında helal ve haramlık hükümleri toplanacak olursa haramlık hükmünün galip olacağına dair kaide-i külliye dikkate alındığı zaman sigara içmekle alakalı değişik hükümler arasında haramlılığı tercih etmek ihtiyata muvafık bir davranış olacaktır. Muhtelif görüşlerin ortaya durum vardır; şüphe Hadisi Şerifte "Kim şüpheye düşecek olursa harama da düşer." buyrulmuştur. bunun gibi haramlık ve mübahlık hükmü bir mes'elede içtima ederse haramlık yönü tercih edilmelidir.

Sigara maddi ve manevi zararlarını açıkladıktan sonra risalemize zahiri ve batıni günahlardan bizi nehyeden ayeti Kerime ile nihayet veriyoruz. Cenabı Hakk buyuruzır ki: "Günahın zahiri de batınını da terk ediniz. Günah işleyen, işledikleri günahın karşılığını görecektir."

BEYKOZ
03.01.1992



[1] A’dan Z’ye Sigara S. 39
[2] Bilim ve Teknik Dergisi c. 15
[3] Bilim ve Teknik Dergisi C.15
[4] Kamus.u Osmani
[5] İlmi Tıbbi Açıdan Sigara S.12
[6] İlmi Tıbbi Açıdan Sigara S.12
[7] S
[8] Dr. Kunter PERİM – Sigara Sempozyumu 1988 İzmir
[9] Dr. Yıldırım AKTUNA – Sigara Sempozyumu 1988 İzmir
[10] Doç. Dr. Ali TELLİ
[11] İsra Suresi, Ayet:26
[12] Furkan Suresi, Ayet:67
[13] Araf Suresi, Ayet: 31
[14] İsra Suresi, Ayet:27
[15] Müslim 5/49
[16] Müslim 5/46
[17] Tebarani El.Evsad
[18] Fethul Kebir C.2 S.328
[19] İbni Abidin (Kenarı) C.5 Sh.406
[20] İbni Abidin (Kenarı) C.5 Sh.406
[21] En.Nihaye C.3 Sh. 408
[22] Gençlik Ve Zararlı Alışkanlıklar S. 13-14
[23] Hürriyet Gazetesi (1.10.1986)
[24] Zaman Gazetesi (8.6.1987)
[25] Ruhul Beyan C.9 Sh. 328
[26] Şerh-u Sünenil İman Ebi Davud C.8 Sh.269
[27] Nimeti İslam sh.934
[28] Rudud Alel Ebatıl sh.371
[29] Şürbüd Duhan, Muhammed Bin İbrahim
[30] A.g.e.
[31] İbni Abidin, C6 S.454
[32] Tarabişi Halebi A.g.e s.12
[33] Şerhul-Talim El Müteallim Osman Pazari S.122
[34] Tabarani El-Halebi a.g.e. Sh.26-27
[35] Fetvalar C.2 Sh. 361
[36] Surei En’am Ayet:120



Kaynak:ihya.org


Son düzenleyen nünü; 9 Ekim 2008 22:47
ord_prof - avatarı
ord_prof
Ziyaretçi
21 Ağustos 2009       Mesaj #2
ord_prof - avatarı
Ziyaretçi
İSLAM ALİMLERİNİN SİGARA VE TÜTÜNLE ALAKALI BAZI NAKİLLERİ
Büyük alim ve mutasavvıflardan İsmail Hakkı Bursevi (K.S.) Hazretleri Ruhu-l Beyan Tefsiri'nin 1. Cildinin sonunda teracimi ahvalini verirken Türkçe olarak şöyle yazıyor. Biraz sadeleştirerek aşağıda naklediyoruz:
Sponsorlu Bağlantılar

Şam'da iken Şeyh Ekber (K.S.) bir kaç kere temessül (Bir şekil ve surete girerek gözükme) edip; öyle ki halk ona yaprak (tütün) der. O bizim yanımızda pis ve haramdır. buyurdu. ve şeyhimden de duydum ki; "Tütün içen nefsani ve şeytanidir."

Yine İsmail Hakkı Hazretleri hazzırladığı Hadisi Erbaiyn'in 6. Hadisi Şerifinin Şerhinde şöyle buyuruyor: "Bir şeyin zararı asli fıtrata ( yaratılışa) dokunuyorsa diğer zararlılardan daha çirkindir. Mesela tütün gibi ki bunun zararı doğrudan fıtrat-ı asliyedir. İbadetlere karşı bir ağırlık ve isteksizlik meydana getirir."

Ruhul Beyan'da Vakıa sursinin 43. ayet-i kerimesinin tefsirinde ise "Diğer tefsirlerde tarif edildiği gibi bu tütün haramdır." buruluyor.

" ﻮﻈﻞﱡ ﻣﻦﯾﺣﻣﻮﻢ " Ayetinin manası: "Ve bir de kapkara dumandan bir gölge içindedirler." Alacasız, düz siyah yani kapkara dumandan bir gölge var. "yahmum" dumandır. Kamusta olduğu gibi: "Humme" den müştak yef'ulün vezninde, her şeyden siyah manasınadır ki bu da kömürdür. Nitekim Arap, siyahlık şiddetli olduğu zaman; "eşyede yahmumun" der.

Dahhak buyudu ki:
"- Cehennem ve cehennem ehli simsiyahdırlar. Ve orada her şey simsiyahdır... Bundan dolayı, cennette vücuttaki ben, kirpiklerin bittiği yer ve kaşlardan başka siyahlık yoktur."

Fakir (İsmail Hakkı Bursevi Hz. k.s.) der ki: -Burada şu asrımızda yayılmış olan tütüne içmekten tahzir (sakındırma) vardır. Çünkü bu içildiğinde, dumanı yükselir ve içinin üzerinde gölge gibi olur. Bununla beraber içinde çokça gaileler yani sıkıntı verici şeyler meydana gelir.. Gerçi bunun burada anlatılmasının yeri değildir. Biz müptela olana Allah (c.c.)'tan afiyet dileriz. (Mevla o kişiyi ondan kurtarsın). Çünkü bu tab-ı Selimenin pis ve çirkin gördüğü bir şeydir ki diğer tefsirlerde de inceden inceye anlatıldığı gibi haramdır.

Büyük hadis alimlerinden Mahmud Muhammed Hattab Es-Subki, El-Menhelü'l-Azbü'l-Mevrud Şerhu Süneni'l-imam Ebi Davut isimli eserinde sigaranın zararlı ve aramlığı ile alakalı geniş izahlarda bulunur ve hulasa olarak şöyle der:

"Sigaranın haram olduğu bir gerçektir... Bunun haramlılığı, doktorların raporlarına göre, sıhhatte zararlı olduğundandır. Şüphesiz zararlı bir şey, alimlerin ittifakı ile haramdır. Sigara, yalnız içenlere değil, içmeyenlere de eza (sıkıntı) verir... Melekler de çok rahatsız olur..."

Son devrin büyük alim ve fazıllarından Mehmet Zihni Efendi merhum da Ni'met-i İslam isimli eserinde şöyle bahseder: "Öyle şeyler vardır ki, onlar vücuda faydalı olmak şöle dursun netice itibari ile bedeni harap ettiği halde fazlaca iştah ve istek duyulur. Bundan dolayıdır ki bu gibi şeyler oruçlu iken kullanılırsa hem kaza hemde keffaret lazım gelir. Mesela tütün gibi... Esrar içmek ve afyon yutmak da bu nev'i dendir... Ve hepsi haramdır. Müslümana yakışan ise, haram, mekruh ve şüphelilerden kaçınmaktır. Zira dinimide yasaklardan kaçınmak emirleri yerine getirmekten bile üstündür."

Şafii mezhebi alimlerinden Kalyubi bir din alimi olduğu kadar tabib idi. Bu muhterem zaat iki ilimdeki dirayeti ile tütün içmenin haramlığına hükmetmiş bulunmaktadır.

--------------------------------------------------------------------------------

SON DEVRİN DİN ALİMLERİNDEN EBUL-FARUK SÜLEYMAN HİLMİ SİLİSTREVİ (K.S.) HAZRETLERİNİN BU MEVZUDAKİ BEYANLARI
Malum olsun ki; şeriatte izaai mal, kesreti sual haramdır. Bu makamda izaai'den murad, emvalin dünya ve ahirete faidesi olma***** sarf ve istihlakıdır. Bu kabil sarfiyat ve istihlakatı umumiye muharremdir.

Sigara istimalinde hürmeti mezküre tamami ile sabit ve mütehakkaktır. Çünkü sigara istimalinde menfaati dünyeviyye yoktur. Bilakis mazarrat hakimdir. Öyle mazarrat ki ondan bedene cismaniyyete hasıl olan ilel ve emrazının ref' ve izalesi bir zaman sonra daha elde edilmemesini muciptir.

Manevi mazarratı ise bağdat etmekle bitmez. Manii terakkidir. Rayihasından ervahı tayyibe muazzeb olurç Vesaiti rahmet olan ervahı mezkurenin temasını yani alakai ruhaniyyelerini men eder. Bu büyük bir musibettir.

Şu halde sigara içmek manen ve madden muzırdir, haramdır. Haram Allah (C.C.)'ın nehyettiği emirdir. Ona musır olanlar, emrine isyan ve muhalefet edenlerdir. İş bu neticeye müncer olur. Yevmiye 25-30 sigara içenler günde bu sebeble Allahu Tealaya 25-30 defa muhalefet ediyor haram irtigab eyliyor demektir.

--------------------------------------------------------------------------------

EBU'L HASAN EL-MISRİ, EL-HANEFİ :
Sahih nakli hükümler, açık nakli deliller tütünün haramlığını ilan etmektedir. Tütünün ortaya çıkışı 1000 yıllarındadır. İlk çıktığı yer ise yahudi, mecusi ve hrıstiyan cemaatlerin yaşadığı yerlerdir. Tütünü ilk defa kendisinin hekim olduğunu iddia eden bir yahudi batıya getirmiş, insanlara tütünü kullanmalarını söylemiştir. Anadoluya tütünü getiren "Etkelin" adında bir hrıstiyandır. Sudan şehirlerinde ise tütünü ilk defa ortaya çıkaran bir macusidir.

--------------------------------------------------------------------------------

EŞ-ŞEYH ABDULLAH BİN MUHAMMED BİN ABDULVEHHAB :
Hanbeli hukukçularındandır. Nargile üzerine kendisine tevcih edilen bir suale şöyle cevap vermiştir:
"Rasülullah'ın hadislerinden, ilim ehlinin eserlerinden öğrendimize göre, bu zamanda çok kullanılan tütünün haram olduğu açıktır. Bize göre anlatılanlarla ve müşahede ile, tütünün vücut üzerinde diğer uyuşturuculara benzer etkişleri vardır. Özellikle çok içildiğinde meydana gelen baş dönmesi ve baş ağrısı, mide bulantısı, halsizlik gibi durumlar sarhoşluğa yakın şeylerdir. Serhoşluk veren şeylerin haramlığı ise kesindir."

--------------------------------------------------------------------------------

NECMUL'L-GUZZİ EŞ-ŞAFİ'İ:
Tütün sonradan ortaya çıktı. Onun ortaya çıkışı, Hicri 1015 senesidir. Tütün içen onun sarhoşluk vermediğini iddia etse bile o uyuşturucudur.

"Rasülullah (S.A.V.) her serhoşluk vereni ve uyuşturucu olanı kullanmayı yasakladı." Hadisi Şerifine göre tütün haramdır. Tütünü bir defa kullanmak büyük günah olmasa bile devamlı kullanmak büyük günahlardan sayılır.

Bazı alimler, küçük günahlar aşağıda sayacağımız beş şeyden biri ile büyük günah haline gelir, demektedirler.
1 - Küçük günahlar üzerinde ısrar edilirse onu büyük günah haline getirir.
2 - Küçük günahlara lakayd kalmak, ehemmiyet vermemek, hafife almak.
3 - Küçük günahı, büyük günaha kıyas ederek ferahlanmak sevinmek.
4 - İşlemiş olduğu küçük günahla insanlar arasında iftihar etmek.
5 - Küçük günahın bir alimden, kendisine uyulan bir rehber kimse tarafından işlenmesi de büyük günah olması gerektiren bir durumdur.


--------------------------------------------------------------------------------

OSMAN PAZARİ
Pazari, sigara hakında "habis" tabirini kullanarak şu izahati yapmaktadır: Amma zamanımızda talebelerin çoğu tütün habisini içiyorlar. O tütün ki " (O peygamber) onlara pis şeyleri haram kılar." ayet-i celilesine dahildir.

--------------------------------------------------------------------------------

ABDÜLAZİZ AD-DERBAĞ
Abdulaziz Debbağ tütünün zararlarını anlatarak haram olduğuna hükmeder. Allah (C.C.) zikirden insanları alıkoyduğunu, meşgul ettiğini ve kötü kokusuyla meleklere eziyet verdiğini ifade eder.

Kendisine soğan ve sarmısağın kerih görülen kokusundan sorulunca, cevaben: her şeyin insanoğlu için yaratıldığını söyleyerek, faydalı şeylerden istifade edilmesi gerektiğini, zararlı maddelerden de kaçınılması gerektiğini ifade etmiştir. Soğan ve sarmısağın bir çok faydaları olduğu faakt sigaranın vücuda çok zararlı olduğu, dolaysıyla ikisinin aynı kefeye konulmayacağın ifade etmiştir. Çok kimsenin ise "bırakmıyorum" demesi gibi basit mazeretlerle ölüme kucak açtığını teessüfle anlatmaktadır.

Daha sonra velilerin başından geçen şöyle bir hadise nakleder. Velilerden bir grup, çeşitli pisliklerden dolayı kötü kokan bir şehre girerler. Çok az bir zaman sonra ise adeta kaçar gibi o beldeyi terkederler. Zira kötü koku yüzünden melekler onlardan ayrılmış, o şehre girmemişlerdi. Bunu basiretleriyle sezen veliler ise kurtuluşu o meleksiz beldeden ayrılmakta görmüşlerdir.

Meleklerin bir mü'minden ayrılmasının ne kadar büyük bir tehlike olduğunu ancak akl-ı selim ve basiret sahipleri anlar diyen debbağ, böyle bir kimseyi silahsız silahsız olduğu bir anda ansızın düşmanıyla karşılaşan bir acize benzetir. Melaike-i Kiramın bir mü'minden ayrılmasının tehlikesini anlatırken haşyet verici ürpertici şu hakikatı da şöyle dile getirir.

Bir toplulukta herhangi bir günah işlenince melekler oradan uzaklaşır, ayrılır. Melekler gidince gidincede şeytan ordusuyla birlikte oraya gelir, konaklar. Günah işleyenlerin imanları o anda, rüzgarlı bir havada yanan her an sönmeye mahkum bir kandil gibidir. Binaenaleyh, her an iman nurunu söndürme ihtimali bulunan hak katında Mü'mini mes'ul duruma düşüren bütün kötülüklerden uzak durmamız gerekir. Çünkü her günah küfrün adeta bir postacısıdır. Her günahta insanı küfre götürecek bir yol, bir menfez vardır.


Hulasa; bir mes'ele hakkında helal ve haramlık hükümleri toplanacak olursa haramlık hükmünün galip olacağına dair kaide-i külliye dikkate alındığı zaman sigara içmekle alakalı değişik hükümler arasında haramlılığı tercih etmek ihtiyata muvafık bir davranış olacaktır. Muhtelif görüşlerin ortaya durum vardır; şüphe Hadisi Şerifte "Kim şüpheye düşecek olursa harama da düşer." buyrulmuştur. bunun gibi haramlık ve mübahlık hükmü bir mes'elede içtima ederse haramlık yönü tercih edilmelidir.

Sigara maddi ve manevi zararlarını açıkladıktan sonra risalemize zahiri ve batıni günahlardan bizi nehyeden ayeti Kerime ile nihayet veriyoruz. Cenabı Hakk buyuruzır ki: "Günahın zahiri de batınını da terk ediniz. Günah işleyen, işledikleri günahın karşılığını görecektir."

DİN VE SAĞLIK AÇISINDAN SİGARININ SAKINCALARI

93 Mesaj -


Kayıt Tarihi: 20.02.2006
En Son On: 28.08.2006 - 10:06
Cinsiyeti: Erkek
Hamd, Alemlerin Rabbi Allah’a mahsustur. Salâtü Selâm, Resûlullah’ın, Ehlinin, Sahabesinin ve de kıyamete kadar, onları dost edinenlerin üzerine olsun.
Müslüman toplumlar maalesef bir çok hastalıklara maruz kalmış, sahih islam akidesinden uzaklaşmayla baş gösteren gevşeklik kendini haramların mubahlar gibi yayılmasında da etkisini göstermiştir. Bunlardan biri, belki de en önemlilerinden biri de genel olarak toplumu, özellikle de gençliği tehdit eden uyuşturucu ve sigara bağımlılığıdır. Uluslararası Yahûdi siyonizm ağı sinsi emelleri uğruna; inançtan yoksun bir toplum oluşturabilmek için, eline geçirdiği medya, eğitim ve siyaset kurumlarını kullanarak Müslüman gençliğin yıkımı için büyük yatırımlar yapmaktadırlar, ×Onlar yeryüzünde bozgunculuğa koşarlar; Allah da bozguncuları sevmezØ (Mâide, 64). Böylece Müslümanların izzet ve üstünlük namına bir şeye sahip olmamalarını tasarlamaktadırlar. Ancak onlar hain emellerini sinsice yayarlarken Allah’ın da bir tuzağı olduğunu hesaba katmıyorlar elbette,
×...Onlar tuzak kurarlarken, Allah da onlara tuzak kuruyordu. Çünkü Allah, tuzak kuranların en hayırlısıdırØ (Enfâl, 30).
İşte bu risalemizde artık çığırından çıkan ve bir mubah (!) haline gelen sigaranın; dini ve de sıhhi açıdan mahzurlarına değineceğiz inşâ’allah. Ümidimiz kardeşlerimizin bunu nasihat bâbından kabul edip önemsenmeyecek ölçüde bir problem haline gelen bu illete karşı gerekeni yapmalarıdır. Şüphesiz tevfik Allah’tandır.
*Kısaca, sigara;
4Yaklaşık m.1492 yılında bazı denizcilerin Amerika’yı keşfetmeleriyle bulunan tütünün, İslam topraklarındaki ilk varlığı da hicri onuncu asrın sonlarında muvafıktır. Nitekim bunun ilk ithalcileri de Hıristiyanlar olmuştur.
4Sigara başlıca; zehirli kurşun oksid (PbO3), kanser yapan maddeler, nikotin ve katran gibi haşereleri yok etmede kullanılan bazı maddeler, alkol vs. içermektedir.
4Bedene; kanser, ağız, dudak, dil ve bademcik hastalıkları, sindirim, solunum ve sinir sistemi, idrar yolları ve tenâsül sistemi üzerine olumsuz etkiler gibi birçok zararı olup değişik hastalıklara sebebiyet vermekle beraber ekonomik zararlara da hâizdir. Bazı zamanlar yangınlara yol açar, çevre kirliliği ve ümmetin zararına mâl olacak pek çok müsibete yol açmaktadır.
İslâm Açısından Sigaranın Tahrimi
Kitap ve Süıınet’terı Deliller
Sigara Resûlullah (S.A.V.) Zamanında yoktu. Ancak, kıyâmete kadar her zaman ve me’kâna hitap etmesi özelliği itibariyle İslamda birçok ayrıntıyı kapsayan genel kurallar vardır. Bu kurallar çerçevesinde dış müdahelelere karşı adeta bir kale konumunda olan me’sur ilim sahibi ulemâmız ise zamanla gündeme gelen ve gelişen olayları inceleyerek Müslümanları aydınlatmakta, böylece ümmetin felakete sürüklenmesine Allah’ın izni’yle engel olmaktadırlar. Bu genel kurallar kapsamında bulunan sigara için de geçerli olan budur ki, az sonra bir kısım delillerini zikrederek ulemânın “sigaranın tahrimi” hususundaki kıymetli tespitlerine yer vereceğiz inşâ’allah. Tevfik Allah’tandır.
• ×...(İşte O Peygamber onlara) temiz (ve güzel) şeyleri helal, pis (ve zararlı) şeyleri haram kılarØ (A’raf, 157).
Aklı selim sahibi hiçbir insan, sigaranın “temiz ve güzel” şeyler kapsamına girmediğinde şek, şüphe etmez. Şu halde sigaranın ayetteki ifadesiyle, “habis/ pis” şeyler sınıfından olduğu gayet açıktır. Habis’in; tad veya kokusunun tiksinti verdiği şey anlamına geldiği bilinmektedir. Bu da sigaranın vasıflarındandır. Gerek ulemâ gerek Tıp ehli, sigaranın “habis/ pis” şeyler kapsamına girdiği konusunda görüş birliği hasıldır.
• ×(Malını) gereksiz yere saçıp savurma. Zira, böylesine saçıp savuranlar, şetanların dostlarındandır. Şeytan Rabbine karşı çok nankördürØ (İsrâ, 26- 27)” ×...fakat israf etmeyin: Çünkü Allah, israf edenleri sevmezØ (En’**, 141)” ×Allah’ın geçiminize dayanak kıldığı mallarınızı aklı ermezlere vermeyin...Ø (Nisâ, 5).
Ayette zikri geçen aklı ermezlerden (süfehâ), malında gereği gibi tasarrufta bulunamayanlar anlaşılır. Resulullah (S.A.V.) “boş yere söz söylemek, (gereksiz) çok soru sormak ve malı zayi etmek size mekruh kılındı” buyurmuştur (Buhari, Müslim). Bir şeyin mekruh olması helalden ziyade, harama yakın olmasıdır.
Sigaranın malın zayii olduğunda da şüphe olmadığı gibi ×...gıda vermeyen, açlığı da gidermeyen...Ø (Ğıâşiye, 7) ayetindeki tabire de oldukça mutabıktır.
• ×...Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın...Ø (Bakara,195).
Sigara kişiyi kanser gibi öldürücü hastalıklara düşürmektedir.
• ×...Ve kendinizi öldürmeyin. Şüphesiz Allah sizi çok esirgeyicidirØ (Nisa, 29)
Sigara bağımlısı bir şahıs kendisini yok edecek nedenlere sarılmakta ve nefsini birçok hastalığa hedef kılmaktadır. Alimler zehir, toprak, cam, taş ve benzeri maddelerin yenilmesinin haram olduğunu belirtmişlerdir. Çünkü bunlar sağlığa zarar vermektedir.
Resûlullah (S.A.V.) “Her kim zehir içip kendini öldürürse, cehennem ateşinde ebediyen o zehiri içecektir” buyurmuştur (Buhari, Müslim). Sigara içmek, şahsın tedriciyen intihar etmesi demektir. Öldükten sonra ölüm sebebinin sigara olduğu anlaşılan bir kimse intihar etmiş sayılır (Allah korusun). İster doğrudan ister dolaylı yollardan hızlı veya yavaş kişinin ölümüne sebep olması haramdır. Netice birdir, sigara bağımlısı birinin, kendini ölüme sürüklediğinde şüphe yoktur.
Sigaranın, kişiyi ölüme götürmediğini farz etsek bile en azından kişiyi güç ve kuvvetten düşürecek çeşitli yıpratıcı hastalıklara müptela kılar.
• “Resûlullah (S.A.V.) tüm uyuşturucu ve gevşetici şeylerden nehyetti” (sahihtir, Ebü Davud- Ahmed). Hadiste geçen “müfettir/ gevşetici” vücutta gevşeme, uzuvlarda uyuşma oluşturan şey anlamındadır. Tiryakilerin böylesine etkilenmemesi, asıl itibariyle haramlığına halel getirmez.
Ayrıca sigarayı içkiye kıyas eden alimler olmuş “çoğu sarhoşluk veren şeyin azı da haramdır” diyerek sigaranın tahrimine bu delili de istişhâd etmişlerdir. İçkiye yeni başlayan birinin sarhoş olması için bir kaç damla yeterken alkolik birinin bazen bir kadeh dolusu içkiden etkilenmediği vakidir. Sigara da aynı şekilde özellikle yeni başlayanlar veya bir dönemden sonra tekrar başlayanlar, yemekten sonra içenler için sinirleri gevşetici, uyuşturucu bir özelliğe sahiptir.
• “Dinde; zarar vermek te, zarara zararla mukabele etmek te yoktur” (Müslim). Sigara tümüyle içine de, çevresindekilere de zarar vermektedir.
• ×...her ikisinde de (içki ve kumar) günahı faydasından büyüktürØ (Bakara, 219).
Sigaranın bazı faydalı yanları olduğunu farz etsek, tahmini faydalar ile bi’l-fiil gerçekleşen zararlarını mukayese edip hangisinin daha ağır bastığına (?!) bakmamız gerekir... Ancak hakka karşı gözlerini kapayan, hakkı aramayan ve nefsinin esiri olan, sigaranın tahriminde şüphe eder. Ama önemli olan kişinin neye inandığı değil, gerçeğin ne olduğudur..
• Resûlullah (S.A.V.) “kim Sarmısak veya soğan yerse bize ve mescidimize uzak durup evinde otursun” buyurmuştur (Müslim). Sigara tiksindirme ve rahatsız etmede soğan ve sarmısaktan daha kötü veya en azından onlardan geri kalır bir yanı yoktur diyebiliriz. Ayrıca Cuma namazlarında güzel koku sürmenin sünnet olduğu ve sigaranın da bu sünnete aykırı olduğu ortadadır.
• “İyi arkadaşla kötü arkadaşın misali misk taşıyan biriyle kor üfleyen birine benzer” (Buhari, Müsum). Yani kötü arkadaş ateşi ve dumanı (?!) üfler.
• “Müslüman, Müslümanların elinden ve dilinden selamette olduğu kimsedir” (Buhari). Müslümanlar acaba sigara için birinin zararından selamette mi olurlar?
• “Allah’a ve ahiret gününe inanan biri komşusuna eziyet etmesin” (Buhari). Sigara bağımlısı, sigarasıyla hem eşine, evlatlarına, komşusuna, hem de meleklere ve de mescidde namaz kılan diğer Müslümanlara eziyet vermektedir.
• “Günahları açıkça işleyenler hariç bütün ümmetim affolunacaktır” (Buhari, Müslim). Buna’göre sigara, bağışlanmayacak olan açık isyanlardan olur.
• “Bir kavme benzeyen onlardandır” (Sahihtir. Ebu Davud). Sigara sömürgecilerin aramızda bıraktıklarındandır. Bu anlamda sigara içmek ruhi bir çöküntünün ifadesi olup kafirlere benzemenin bir tezahürüdür.
Bu illeti islam topraklarına getîrip özellikle gençler arasında yaygınlaştıranlar sömürgecilerden başkası olmamıştır. Aynı zamanda sigara ağız ve burunlarından duman çıkaran cehennem ehlinin durumunu da andırmaktadır.
• “Kıyamet günü kişi, dört şeyden: Ömrünü nerelerde geçirdiğinden, vücudunu ne uğruna çürüttüğünden, malını neyde kazanıp nereye harcadığından ve ilmiyle amel edip etmediğinden sorulmadıkça yerinden kımıldamaz” (Sahihtir, Tirmizi). Ömrünü sigara içmekle geçiren; haram olduğunu bildiği halde içmekte ısrar eden; malını yararsız yere zayi edip vücuduna zarar veren; malını sigara ticaretinden kazanan; şeytanın pencerelerinden bir pencere olan sigara sayesinde vücudunu dilediği gibi oynaması ve gezmesi üzere şeytana açan bir sigara bağımlısı acaba kıyamet günü ne cevap verebilir (?). ,
• Sigara, kişiyi Allah’a zikir ve ibadet etmekten özellikle de oruç ibadetinden alıkoyan bir zarardır. Oruç, sigara müptelâlarına oldukça ağır gelen bir ibadettir. Sigara müptelâsı olanlar mescidde îtikâfa girmekten, uzun uzadıya Kur’an okumaktan, zikir (Kur’ân) meclislerine oturmaktan ve namaza erkenden hazır olmaktan hoşlanmazlar. Bunların geneli cemaat namazlarına gelmez, geldiğinde de sigarayı (ancak) caminin kapısında kuvvetli bir nefes çektikten sonra atıp içeri girerler. Halbuki sünnet gereği bir topluluğa gidildiğinde güzel koku sürünmek gerekir.
• Şeriatın temel kuralları sigarayı haram kılmaktadır. Binlerce hükmü kapsayan temel kurallara bazı örnekler verelim;
o Zarar vermek te, zarara zararla mukabele etmek te yoktur.
o Yararlı şeylerde asıl olan ibâha (mubahlık), zararlı şeylerde asıl olan da (haramlık) tahrimdir.
o Zararları bertaraf etmek, fayda ve kar kazanmaktan daha önce gelir.
o Bir konuda haramla helal müsâvi olsa haram galip gelir.
o Seddü’z- zerâ’î (harama götüren araçları ortadan kaldırmak) kaidesi.
Yukarıda zikredilen hiç bir delilin olmadığını farz etsek bu sefer sigaranın en azından, sakınmakla emrolunduğumuz şüpheli şeyler kapsamına girdiğini söyleyebiliriz. Buhari ve Müslim’in tahriç ettiği hadis-i şeriflerinde Resûlullah (S.A.V.) “Helal da, haram da açıktır. Bu ikisinin arasında insanların çoğunun bilmediği şüpheli, karışık şeyler vardır. Her kim bu şüpheli şeylerden sakınırsa muhakkak dinini ve ırzını korumuş olur. Ve her kim bu şüpheli alana düşerse harama girmiş olur...” buyurmaktadır.
Bilmeliyiz ki helal, temiz ve yararlı olan şeylerdir. Haram da pis, habis ve de zararlı olan şeylerdir.
Bütün bu delilleri nazarı itibara almayan nefsi hakkında Allah’tan korkmalı ve er geç tövbe etmelidir. Şüphesiz Allah tövbeleri kabul eden ve Rahmeti çok olandır.
Bilinmesi gereken bir başka husus ta şudur: Sigara ilk çıktığı zamanlar ilim ehlinden bir kısmı bunun mahiyetinden habersizdi ve uyuşturucu mu, gevşetici (rehavet verici) mi olduğunu, sağlığa zarar verip vermediğini kesin bilgilerle bilmiyorlardı. Bu nedenle alimler arasında bunun haram ve tahrimen mekruh olduğu şeklinde görüş ayrılıkları belirmişti. Bazıları, etkilenenlere haram, diğer etkilenmeyenlere mubah olduğunu söylemişlerdi. Şurası şüphe götürmeyen bir husustur ki, sigaranın mekruh olduğunu söyleyen bazı alimler bugün ortaya çıktığı şekliyle sigaranın gerçeğini bilselerdi, haramlığı konusunda asla tereddüt etmezlerdi. Zira onlar dinin genel prensiplerini ve şer’i kuralları gayet iyi biliyorlardı.
Bütün bunlardan sonra yine de sigaranın haramlığına kanaat getirmeyenlere bir de şunları sormak lazım: Sigara haram olmadığına göre neden onu mescidlerde, mübârek mekanlarda içmez de her türlü dolabın dönmesine uygun yerlerde içerler?!.. Normal bir şeyse neden her yerde rahatlıkla (su içer gibi) içemezler?!.. Veya çocuklar içince kızar büyükler içince susarlar. Güzel bir şeyse çocukların suçu ne ki, onları mahrum ederler? Ve acaba neden Allah’ın temiz nimetlerinde olduğu gibi sigaraya da besmeleyle başlayıp hamd ve şükürle bitirmezler?!.. Cenab-ı Hakkın bir nimeti müyesser kıldığında O’na şükürde bulundukları gibi ellerine bir sigara geçtiğinde de şükrediyorlar mı?!..
İnsan Allah’tan korkmalıdır. Çoğu kez bazılarının önünde sigara içmekten çekinir, ona bakarlarken sigara içmekten kaygı duyar da Allah’tan sakınmaz, hayâ etmez?!., ×...Eğer (gerçek) mü’minler iseniz, korkmanız gereken yalnızca Allah’tırØ (Tevbe,13).
Son olarak bir de şunu sorabiliriz; Acaba sigara kişinin iyilikler ve kötülükler kefesinden hangisine konulacaktır?...
Evet bütün bunlar karşısında ne gibi bir sonuca varılır?
àMüslüman hesap günü gelmeden evvel kendini hesaba çekmeli, Allah’tan bunu terk etmesi için yardım dilemelidir. Kim Allah için bir şeyi terk ederse Allah ona yardımını bağışlar ona daha hayırlısını nasip eder. Sabretmelidir, şüphesiz Allah sabredenlerle beraberdir. Kim sabretmeye gayret ederse Allah da onu sabırlı kılar.
àBu konuda özellikle üzerinde durulması gereken bir diğer husus ta sigara satmak suretiyle başkalarının haram işlemesine yardımcı olmaktır. Bu durumda kişinin kendisi sigara kullanmasa bile başkalarının bu haramı işlemesine yardım etmekte nafakasını haramdan temin etmektedir. Bu konuda ki ölçü ise gayet açıktır. İnsan bir iyiliğe vesile olduğunda nasıl sevap alıyorsa, kötülüğe vesile olduğunda da aynı günaha ortak olur. Sebep olduğu herkesin günahından nasibini alır! Gerekçesi ne olursa olsun bu kötü davranışı terk etmeli, Müslüman Allah’tan korkmalı ve hatasından dönmelidir. Şüphesiz, Allah günahları bağışlayandır.
àSigara müptelâları şu duayı çokça okumaya gayret etmelidir, “Allahım, bizi sigara belasından, cehennem azabından, eziyet ve helaktan kurtar. Cismimizi ve sıhhatimizi korumayı nasip eyle. Kalplerimizi ve ağızlarımızı temiz ve nezih kıl. Akıllarımıza ve anlayışımıza istikamet bağışla. Bizi en doğru olan ahlak ve âdetlere hidayet eyle. İmanı, güzel sözü, güzel kokuyu ve güzel ameli bize sevdir. Şüphesiz sen işiten ve icâbet edensin (Amin). Allah her şeyin en doğrusunu bilendir. Ve tevfik O’ndandır.
“Sallallahu alâ Muhammedin ve alâ âlihi ve Sahbihi ecmâîn”
VE’L-HAMDÜ LİLAHİ RABBİ’L ALEMİN


Sünnet-i Mutahhara, bizi her sarhoş edici ve uyuşukluk verici şeyden meneder. Yine bize rahmetinden ve lütfundan dolayı, gereksiz ve boş yere para harcamaktan bizi meneder.

Alimler; dini ve dünyevi, toplumsal ve sıhhi zararları nedeniyle sigara içmenin haramlığına hükmetmişlerdir. Bu zararlarından dolayı sigara, Kur’an’ın haram kıldığı pis şeylerden sayılır. Allah Teâlâ şöyle buyurur: ((Peygamber) onlara temiz şeyleri helal kılar, pis şeyleri haram kılar.) (7/el-A’râf/157)

Sigara, sadece sigara içenlere eziyet vermekle kalmaz, çevresindekilere de eziyet verir. Allah Subhanehu ve Teâlâ müslüman kardeşlerimize eziyet vermeyi bizlere yasaklamıştır. Şöyle buyurur: (Mümin erkeklere ve mümin kadınlara, yapmadıkları bir şeyden dolayı eziyet edenler, şüphesiz bir iftira ve apaçık bir günah yüklenmişlerdir.) (33/el-Ahzâb/58) Sigara içmek hattı zatında malı boşa harcamak, israf etmek ve saçıp savurmaktır. Allah ise, israf edenleri sevmez.

İnsanın malını heder etmesinden, bedenine ve sıhhatine zarar vermesinin yanında onu gözlerinin önünde yakmasından daha büyük bir israf ve malı boşa harcama olabilir mi!? Allah insana bilgi, akıl ve irade kuvveti vermiştir. Sigaranın zararlarını ve haramlığını öğrenince mutlaka onu bırakmaya karar vermek gerekir. Kim Allah için bir şeyi terkederse Allah da ona, ondan daha hayırlısını verir. Yapılan işin karşılığı daima kendi türünden olur. Ey müslüman! Sigaranın zararlarını öğrenince onu samimi bir şekilde bırakmaya, ondan uzak durmaya ve sigara içenlerle oturup-kalkmamaya karar vermelisin.

Hicri 1402 yılında Medine-i Münevvere’de toplanan İslam Konferansı’nın içki ve uyuşturucuyla savaş kapsamında aldığı kararlar; dini ve dünyevi, sıhhi ve toplumsal zararları dolayısıyle, her çeşit tütün içiminin, aynı şekilde alımının ve satımının haram olduğu yönünde alimlerin verdiği fetvayı destekler niteliktedir. Bu kararlar şu şekildedir:

-Sigara, ne besleyen, ne de açlığı gideren bir şeydir; sadece bir dumandır.

-Sigara sağlığa zarar vericidir.

-Uyuşturucudur ve uyuşukluk vericidir. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem her sarhoşluk veren şeyi yasaklamıştır.

-Sigara, Kur’an-ı Kerim’in ifadesi ile haram olan pis şeylerdendir. Allah Teâlâ, peygamberi Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’i tanımlarken şöyle buyurur: (Onlara temiz şeyleri helal kılar, pis şeyleri haram kılar.) (7/el-A’râf/157)

-Sigara kokusu, sigara içmeyen insanlara eziyet verir. Hatta meleklere de eziyet verir.

-Sigaraya para vermek israftır, malı boşa harcamaktır. Allah ise, israf edenleri sevmez. Allah Teâlâ şöyle buyurur: (Gereksiz yere saçıp savurma! Zira böylesine saçıp savuranlar şeytanların dostlarıdır. Şeytan ise Rabbine karşı çok nankördür.) (17/el-İsrâ/26-27)



Ağız insanın iç organlarına giden gümrük kapısıdır. İnsan yediğinin tadını orada duyar. Sindirim organının değirmeni 32 oradadır. Kirli ağızdan Kiramen Katibin denen melekler bile tiksinir.
Temiz sözler temiz ağızdan pınar gibi akar, temizlik bir dilin alfabesine benzer. O alfabenin iki harfini yok ederseniz yazma ve konuşma sanatını da yok edersiniz.
Günde bir paket sigara içen bir adamın elbisesi temiz olur mu?
- Cevap: Kokla koklaya bilirsen.
Üzerine insan ve hayvan pislemedikçe toprak temizdir. Temiz olan toprak, her türlü bitkiyi bitirmektedir. Bitkiler arasında tütünde vardır. Zira yaprağını insandan başka hiç bir hayvan yememektedir. Bu günküler yemiyorlarsa,dünküler yiyorlardı. Sigaranın kokusu dayanılacak cinsten değildir. Ama bu koku bazılarına hoş gelebilir. Sigara içilen bir odanın tahtaları perdeleri bu kokuya öylesine bulaşmıştır ki her tarafa sinmiştir. Aylarca odanın kokusu gitmez.
-Adam hocaya sormuş:
-Hocam sigaram tuvalete düştü, o pislendi mi? Onu alıp içebilirmiyim?
-Şair hoca: şiirle cevabı yapıştırmış:
Sen tütüne necis deme necis duyar ar eder.
Tütün düşse necise, necisi mundar eder.
Acaba günde iki paket sigara içen ev temizmidir? Külü izmariti ve bir türlü çıkmayan kokusuyla evi kirletmiştir. Sigara neslin atom bombasıdır. Sirkenin balı bozduğu gibi sigarada nesli bozar. Güneşin elbiseyi soldurduğu gibi. Sigara kitap sayfalarını da sarattığı kaçınılmaz bir vakıadır. Bu durum da sigara kitap düşmanıdır. Sigara ilim düşmanıdır. Bütün okullarda görülmüş ve tespit edilmiştir.
İnsan madde ve manadan mürekkeptir. İnsanların gördükleri pisliklere necaset denir. İnsanın maddesiyle cismiyle alakalıdır. İnsanın manasıyla alakalı pisliğe hades denir. Buna iç pisliği diye biliriz.
Rabbimiz dini akıllı bir varlık olan insana göndermiştir. İlim, İslâm da sadece kitap karıştırmak değildir. Bu okumanın adına cehli mürekkep denir. Namazsız bir Müslüman düşünülemez, çünkü namaz her iki temizliğin beraber icra edildiği bir ibadettir. Sigara içenlerin dişleri sapsarı akciğerleri kurum gibidir. Ne dışları temizdir,ne içleri. Hayvanları zararlı şeylerden sahipleri korur,insanları zararlardan din korur. Dinin zararlı gördüğünü akıl tasdik eder. Bu nedenle ki hayvanların dini yoktur.
Sigara içmek bir zevk değil bir azaptır, sigara nesli çürütmekte rolü büyüktür. Aynı zamanda hammallıktır. Gece gündüz çakmağı paketi, taşımak hammallıktır. Dahası var, gümrüklerden geçerken, sigarayı karton karton yüklenirler. Tiryakinin sabah işe giderken tek yokladıkları şey sigarasıdır, akşamleyin tek yokluğundan korktukları sigaradır. Düşün 20 sene sigara içen bir adam, Tokat gibi bir şehirde bir katın parasını yakmıştır. Hemde tumanına bakmıştır.
Müslümanlar yemeğin ilk lokmasında ve suyun ilk yudumunda ‘Bismillah’ derler.
Sigara ne yenir nede içilir. Araplar şürb mastarını değil de tedhin mastarını kullanırlar. Tedhin demek dumanlama demektir. Ancak Türk milleti bu işi içmek mastarıyla kulanıyor. Sigaraya içmeye başlarken bismillah diyen birini gördünüz mü? Neden besmele ile başlanmaz, çünkü nimet değildir. Nimet olması için faydası olması lazımdır.
İftar vakti yaklaşınca masum masum bakmalarına can mı dayanır. Usulen, bir yudum su bir lokma ekmek sonra çocuğun anasının memesine sarılışı gibi bir nefeslemeleri var ki..... gelde acıma. Şeytan sigara tiryakilerini ne kadarda kendine ümmet yapmıştır.
Ah tiryakiler! Demez misiniz? :
’Atın ölümü arpadan olsun’. Ne kadar korkunçtur. Sigara içenin arkasında bir belediye çöpçüsü gitse tiryakinin kirlettiklerini akşama kadar zor temizler.
Bir insan ne kadar çok yerse biraz kıvranır. Sodalı su içer hazım olur. Ama 20 sigarayı peşpeşe tüttürten, insanı ancak hastane kurtarır. Sigara içkinin ayrılmaz bir dostudur. Kumarın da can ciğer kardeşidir. En fena kokan pislik 2-3 metreden öteye gitmez. Ama bir puro kokusu 20 metreyi geride bırakır.
Sigara kibre ve gurura sebep olmaktadır. Firavunun helakıda bu yüzden olmuştur.
Kibir ve böbürlenmeyi doğuran ana sebep israftır. Şeytan kibirden dolayı kâfir olmuştur. Firavunda...
Bilirmisiniz? 800 DM. Yılda cıgaraya para ayıran, 25 yıl devam eden akıllı, 25 sene sonra sigarayla birlikte 45000 DM. Kül etmiştir. Yani bu adam iki dairesine ateş vermiş yakmıştır. Bu israfçı değilde nedir?
Bir düğünde Câmel sigarasını terlendirip kadınlara doğru dumanını savuran pala bıyığa bakınız. Kibir kokmuyor mu? 4000 DM. Çakmağı ile sigarayı ateşleyen adamın sakın ayağına basmayınız. Fena yıkılırsınız.
Her insan kendisinden sonra ki nesliyle yaşar. İnsan ölüm acısını tatsada. İnandığı davasının sonsuza kadar yaşamasını ister. Beden bir gemi gibidir. Nasıl olsa bir gün eskiyecektir. Dava yolcu gibidir. Gemi eskise de, yolcu eskiyeni yenileyecek ve yoluna devam edecek. Peygamber çocuklarına miras bırakmazlar. Bıraktıkları miras davâ ve ahlaktır.
İnsan hayatı üç perdelik drama benzer:
1. Perde: Ana rahminde cereyan eder,orada ki hareketler irade dışıdır.
2. Perde: Dünyadadır,kişi rolünü iyi oynamak zorundadır.
3. Perde. Ahirettedir, orası ücret ve ceza yeridir.
Ölmek üzere olan birisi, ömrü rezilliklerle geçmişse gideceği yer bellidir. Ruh bir türlü bedenden çıkmaz, çünkü ucunda Cehennem var. Adeta ceset Azrail ve Ruh’un savaş alanı haline gelecektir. Şayet bir insan dünyada güzelliklerle uğraşmışsa onun gönlü umutla doludur. Gideceği alem, terkettiği dünyadan daha hayırlıdır. Ruh Azrail’e kolay teslim olur. Hiç zorluk çıkarmaz. Yer değiştirir oda değiştirir gibi.
İnsan ölürken sıkça nefes alır. Sigara içenlerin akciğerleri ziftle dolu olması hasabiyle dehşetle hırlarlar. Gözlerin dışarıya doğru şişmesi ve cildin siyahlaşması, ölmek üzere olan insanı çok çirkinleştirir.
Daha beteri vardır ki,Sigara içen insanlar sigara içme esnasında çok tükürük yutarlar. Yutma esnasında bir miktarda hava yutarlar,bağırsaklara giren havayı vücut dışarı atmak için tiryaki bolca yellenmek zorundadır. Ölüm anında insanın kasları çok gerilir. Bu yüzden yellenme olmaz. Ölen insanın karnında hava kaldığı için ölü, hele ev azıcık sıcak ise şişmeye başlar. Bu defa ikinci rezillik çıkar...... Bağırsaklara dolan hava karında şişince mak’attan çıkmaya başlar. Bu arada ölünün altı pislik dolar. Bu meret,sağa da zararlı ölüye de zararlı.


Ali Kılıç Kakiz


Büyük hadis alimlerinden Mahmud Muhammed Hattab
Es-Subki, sigaranın zararlı ve haramlığı ile alakalı
geniş izahlarda bulunur ve hulasa olarak şöyle der :

"Sigaranın
haram olduğu bir gerçektir... Bunun haramlılığı,
doktorların raporlarına göre, sıhhatte zararlı olduğundandır.
Şüphesiz zararlı bir şey, alimlerin ittifakı ile haramdır.
Sigara, yalnız içenlere değil, içmeyenlere de eza (sıkıntı)
verir... Melekler de çok rahatsız olur..."



Sevgi Selam ve DUA ile...


FETHULLAH GÜLEN - Tedricî intihar olduğu için sigara haramdır

Sigaranın sebep olduğu çok çeşitli rahatsızlıklar var. Bu rahatsızlıkların yanısıra sebep olduğu ailevî, iktisadî ve içtimaî problemler var. Sigaraya verilen para tamamen israf olduğu için haramdır hem de çoluk çocuğun rızkından kesilerek verildiğinden, doğrudan kul hakkı ihlali söz konusudur. Sigara içilen kapalı mekânlarda, kahvelerde pasif içiciler dumanaltı oluyor, bundan çok olumsuz etkileniyor. Bu, hem içenler hem de pasif içiciler için tedricî bir intihardır. Sigarayı içen, zehirlediği insanın da hakkına girmektedir. Sayısını tahmin edemediğimiz binlerce gencecik insan bir hiç uğruna telef olup gidiyor. Bu gerekçeler göz önüne alındığında sigara haramdır. Selef ulemasının bu mevzuda net bir fetva vermemiş olması ihtimal o dönemde sigaranın zararlarının bu derece bilinmeyişindendir. Eğer onlar da sigaranın zararlarının bu derece olduğunu bilselerdi fetvaları daha farklı olurdu.

PROF. HAYRETTİN KARAMAN - Sigara, 3 sebepten dolayı dinen haramdır

Üç sebepten dolayı sigara tiryakiliği ve sigara dinen haramdır. Birinci olarak sağlığa zararlıdır. İkincisi çevreye ve insanlara zarar vermektedir. Şeran boşa para vermek israftır. Sigaraya verilen ise boşa verilmenin yanında sağlığa zarar veren bir şeye verilmesinden dolayı israftır. Bunlar tek başlarına bile haramken üçü bir arada olduğunda sigaraya ve tiryakiliğine haram hükmü verilir. Geçmişte İslam alimlerinin bir kısmı sigaraya mekruh veya mubah hükmünü vermeleri tamamen bilgisizlikten kaynaklanmaktadır. Tıbbi tahliller ortada yokken zararının bu kadar tehlikeli olduğu bilinmezken mubah veya mekruh hükmü verilmiştir.

Sigara haramdır. İşte deliller:
1- Sigara: Pistir, habistir. Öyle ise haramdır. ( Araf:157)
2- Sigara: Kişinin kendisini tehlikeye atmasıdır.Buda haramdır. (Bakara:195)
3- Sigara: Kendi kendini öldürmektir, intihardır. Buda haramdır.(Nisa:29)
4- Sigara: Günahı faidesinden büyüktür. (Bakara:219)
5- Sigara: İsraftır, savurganlıktır. ALLAH (c.c.) (c.c.) müsrifleri sevmez.( İsra:28)
6- Sigara: nın hiçbir faydası yok, karın doyurmaz. Aynen darıg gibi. (Gaşiye:6-7)
7- Sigara: hem içene ve hemde arkadaşa ve komşuya zarar verir.( İ.Ahmed)
8- Sigara: kazanılmış malı zayı etmektir. (Muttefekun aleyh)
9- Sigara: Bir suçu alenı işleyen muaf değildir. (Muttefekun aleyh)
10-Sigara: Zevceye, evlada, komşuya, meleklere ve camide
namaz kılanlara eziyet etmektir. Böyle bir kişide Allaha ve ahiret
gününe iman etmiş sayılmaz.
( Buhari)
11-Sigara: Gençliği, vucüd organlarını , malı ve zamanı
boş yere harcamaktır. Yarın gençliğini nerede geçirdin,
vucüd organlarını nerede ve nasıl harcadın, malını nerede
kazandın ve nerelerde ve nasıl harcadın, diye soracak ALLAH. (Tirmizi)
12-Sigara: Uyuşturur, alışkanlık yapar ve tıbben de sakıncalıdır.
Çoğu sarhoşluk veren herşeyin azıda haramdır. (İ.Ahmed )
Başka söze gerek yok......

Sigara haramdır” delilleri

Sigaranın mutlak haram olduğunu söyleyenler şu delilleri ileri sürüyorlar. (Sigaraya haram diyenler arasında şunları sayabiliriz: Surunbilali, Mesîri, ed-Dürrü'l-müntekâ sahibi; Salim es-Senhûrî, Ibrahim el-Lekkânî, Muhammed b. Abdülkerim, Halid b. Ahmed, Ibn Hamdûn; Necmeddin el-Gazî, Kalyûbî, Ibn Allân; Ahmed el-Behûtî (el-Mevsû'âtü'l fıkhıye, Kuveyt X/101 -102)

1. Hadis-i şerife soğan ve sarımsak için: "şu iki bitkiden yiyenler mescidimize yaklaşmasın, çünkü insanların rahatsız oldukları şeylerden melekler de rahatsız olurlar" buyurulmuştur. (Bu ve benzeri hadisler için bk. Müslim, mesâcid 68-78.)
Sigaranın kokusu soğan ve sarımsaktan daha az rahatsız edici değildir ve üstelik sürekli ve kalıcıdır. İnsanlarla devamlı beraber olmak zorunda olan melekler de vardır. Sigara içen insan kısa zamanda ağız kokusunu gideremez. Ağzı kokarken de camiye gelmesi yasaklanmıştır. Bu da onun sürekli camiye gelmemesini gerektirir. Böyle sonuçlara sebep olan bir şeyin haram olmaması düşünülemez.

2. Buna bağlı olarak her türlü canlıya ve öncelikle de insana eziyet vermek haramdır. Ayet-i Kerime'de : "Mümin erkekler ve Mümin kadınlara hak etmedikleri bir şeyle eziyet edenler şüphesiz açık bir buhtan ve günah yüklenmişlerdir" (K. Ahzâb (33) 58 ) buyurulmuştur. "Her eziyet veren ateştedir" denmiştir. Sigara içenler içmeyenler için küçümsenmeyecek bir eziyettir. Özellikle de sigara içen bir eş, içmeyen hayat arkadaşı için bitmez tükenmez bir eziyettir. Hatta açık havada yürürken dahi önde yürüyen birisinin dumanı dahi kişiyi boğuyor.

3. Eza veren şey aynı zaman da pisliktir. Pis olan bir şeyin hakkı ise haram kılınmaktır. Ayette "habis (murdar) şeylerin haram kılındığı bildirilmiştir. (K. A'râf (7) l57 ) Hz. Peygamber de soğan ve sarımsağa kokularının ağır olmasından ötürü "şu iki habis bitki" diye tabir etmiştir. (Bk. Müslim, Mesacıd 76) Rahatsız edici koku sigarada da fazlasıyla vardır.

4. Sigaranın teneffüs edilen kısmı dumandır, yani ateştir. Oysa bunların yenilmesi ve içilmesi haramdır. Ayette haksız yere yetim malı yiyenlerin karınlarıyle ateş yiyecekleri söylenirken, (K. Nisa (4) 10. ) ateşin bir ceza aracı olduğu anlatılıyor. Bu ise helâl bir nimet olamaz. Keza "Artık semanın açıkça bir duman getireceği günü gözle" (K. Duhân (44) l0.) denirken dumanın (duhân) yine bir ceza ve tenkit aracı olduğu anlatılır. Suçlulara ceza aracı olarak yaratılan şeyler insanlar için nimet olamazlar. Hz. Peygamber'de sıcak yemekten hoşlanmazlar ve "Allah bize ateş yedirmemiştir" derlerdi. (Benzer hadis için bk. el-Hindî, Kenz. VN/109)

5. Sigara hiçbir faydası bulunmayan safi bir israftır. Allah'ın insanların kıyamını (yaşayabilmelerini) sağlaması için bahsettiği "mal'ın (K. Nisâ (4) 5.) ziyanıdır. Bazen çoluk çocuğunun nafakasını kısmaktır. Oysa pek çok ayet ve hadislerle hem israf hem de malı ziyan etmek yasaklanmıştır. (Bk. K. En'âm l41; A'râf (7) 31; Hadis için bk. Buhari, zekât 18; Müslim, Akdiye 14.) yani haram kılınmıştır. Dolayısı ile bu durumda olan sigaranın da haram olması iktiza eder.

6. Sigara abesle iştigaldir. Allah ise insanları boş yere (abesle iştigal için) yaratmadığını bildirmiştir. (K. el-Mü'minûn (23) 115)

7. Sigara "bid'at" tır. Çünkü bid'atın bir göstergesi de, yapıldığında ona karşılık bir sünnetin kaybolmasıdır. Sigara için insanlarda önemli bir sünnet olan ağız temizliği kaybolmaktadır. "Her bid'at ise dalalettir. Her delalet de cehennemdedir". (Müslim, Cum'a 43; Ebu Davud, Sünnet 5.) Cehenneme müncer olan bir şeyin haram olması gerekir.

8. Sigara İslam Alemine Hıristiyan ve Yahudilerden geçmiştir ve onların bir uygulamasıdır. Oysa Müslümanlar başkalarına benzemekten men edilmişlerdir. Binaenaleyh, sigara bu açıdan da men edilmiş yani haram kılınmış olur.

9. Hepsinden önemlisi, sigara insan için zararlı bir şeydir. "Bütün zararlılar ise haramdır" Günümüzde artık sigaranın kimseye yarar sağlamadığı, aksine pek çok zararlarının olduğu tıp uzmanlarınca ortaya konmuştur. (Sigaranın zararları konusunda ISAV'da tertib edilen (26.10.199l ) sempozyuma sunulan tebliğlere ek olarak ayrıca bk. en-Nesîmî, age. I/343 vd.) Zararlılarda asıl olan hükmün "haram" olacağında ise Islâm alimleri arasında adeta ittifak vardır. Çünkü "zarar ve zarara mukabil zarar yoktur. (Mecelle md. l9 )Allah "Kendi kendinizi öldürmeyin" (K. Nisâ (4) 29 ) "Kendinizi kendi ellerinizle tehlikeye atmayın" (K.Bakara (2) 195 ) buyurmuştur.

10. Sigara bütün bütün sarhoş etmese dahi bir nevi gevşeme ve uyuşturma tesiri yapmaktadır. Bütün sarhoş ediciler haram olduğu gibi, uyuşturucu ve fütur verici şeyler de haramdır. Ne var ki, sigara içene, sarhoş edicilere verilen ceza verilemez.

11. Hadis-i şerifte "Helâlın da haramın da belli olduğu, aralarında şüpheli şeyler bulunduğu, onlardan sakınanın dinini ve ırzını koruduğu, onlara düşenin ise harama düşeceği..." bildirilmiştir. (Buharî, İman 39; Müslim, müsâkât 107.) Sigara ise en azından böyle bir durumdadır ve netice itibariyle harama götürür.

12. Sigara konusunda İslâm Halifesinin yasaklaması mevcuttur. Şeriata muhalif olmayan konularda veliyyu'1-emrin isdar edeceği buyruklara şer'an uyma zorunluluğu vardır, aksine hareket ise naslarla haram kılınmıştır. Binaenaleyh, sigaranın da haram olması gerekir.

13. Sigara insanı, Allah'ı zikretmekten ve O'na karşı kulluk görevlerini ifa etmekten alıkoyar. Sigara tiryakisi oruca çok zor tahammül eder. Bu yüzden pek çok kişi oruç tutmaz. İtikafa hiç cesaret edemez. Allah'ın zikrinden alıkoyan bir şey ise batıldır, haramdır.
Son düzenleyen asla_asla_deme; 21 Ağustos 2009 12:30 Sebep: Kaynak:ihya.org

Benzer Konular

1 Kasım 2015 / Kral_Aslan X-Sözlük
27 Eylül 2010 / Ziyaretçi Soru-Cevap
28 Ekim 2014 / Misafir Soru-Cevap
24 Aralık 2008 / Ziyaretçi Soru-Cevap