Ziyaretçi
HAYATIMIN İNSANINA...
Michael seninle çocukluğum geçti, seninle büyüdüm, seninle çoştum, seninle ağladım... 21 yılımın her gününde sen vardın...
İlk aşkımdın, seninle evlenecektim, benimkiler sana damat diyordu evet özelliklede annem damat lafını ağzına dolamıştı, ne güzel günlerdi...
Hayatımın her gününde içinde olan, bana yaşama hırsı, sevinci veren hayatımın iki insanından birisin. Biri Ulu ATATÜRK diğeri de sensin... ATATÜRK ile aynı zamanda yaşama şansım olmadı ama senle ne mutlu ki aynı zamanda yaşadım, yaşıyorum.
Cuma sabahı saat 6,45 de başımda bir ağrı ile uyandım. Elim hiç istemeden telefonuma gitti, bir mesaj gelmişti, baktım ve nedense okumak istememiştim ama yinede elim mesajı açtı. 'Michael JACKSON kaldırıldığı hastanede kalp krizi geçirip vefat etmiş' yazıyordu. Hiç inanmadım hatta yataktan kalkmak bile istemedim ama dayanamadım. Hemen gidip kanallara baktım ama hiçbir şey söylenmiyordu, rahatlamıştım. Sonra CNN'i açtım ve o felaket haberi gördüm, hastane resmi açıklama yapmıştı ve öldüğü kesinleşmişti. Bir an için inanamadım, o ölümsüzdü, hem ben ondan önce gidecektim, neden bu acele
Bütün aile yasa boğulduk ama en çokta ben, hala inanamıyordum ki halada inanmıyorum gittiğine...
Günlerdir kendimde değilim, suyla hayattayım, ne bir şey yiyip, içesim ne de uyuyasım var. Sensiz hiçbir şey yapmak istemiyorum... Dört günde tam iki kere dışarı çıkmak zorunda kaldım ki bunları da toplasan yarım saat ancak dışarıda kalmışımdır. Ağlıyorum, bağırıp, çağırıyorum ama olmuyor yine de rahatlayamıyorum. Nefesim daralıyor, kalbim duracak gibi oluyor... Sevdiklerimin kalbini kırıyorum, onları yokmuş gibi görüyorum...
Hala gittiğine inanamıyorum. Sen o kadar kusursuz bir insandın ki, seni sevmemek elde değildi PETER PAN...
İnsan, doğa, hayvan sevgileriyle dolu, ırkçı olmayan, 300 milyon dolarla hala yardım rekorun kırılamamış, dünya sorunlarına dikkat çeken bir insansın... Nasıl sevilmezsin ki
Kısaca bir meleksin... Evet belki kanatların yoktu ama senin bir melek olduğunda kuşkusuzdu...
Bu dünyaya gönderilme sebebin insanlara doğru şeyleri aşılamaktı ama en önemlisi de sen bu dünyaya çocuklar için gönderilmiştin. Buna da hemen herkes inanıyor da zaten...
Senin öldüğüne inanıyor değilim hala... Sen bir yerlerde o kusursuz gülüşmeyişinle bizleri gözetliyorsun, buna bütün kalbimle inanıyorum.
Yeryüzünden yok olması gereken o kadar çok insan varken senin aniden gitmen...
ÖLDÜ MÜ, ÖLDÜRÜLDÜ MÜ?
Bütün gariplikler onun öldürüldüğü yönünde. Yapılacak ikinci otopside de eğer herhangi bir gariplik bulunmazsa hiç şaşırmam. İlla yara, bere olması gerekmez artık o kadar akıl almaz yöntemlerle insanları öldürüp, eceliyle öldü süsü veriliyor ki...
Avukatı, o kadar ilaç kullanıyordu ki bu kadar yaşaması bile mucize, bu son kaçınılmazdı gibi bir şeyler söylemişti. E madem bu kadar kötüydü her şey neden daha önce konuşmadın ya da neden önlemini almadın
Doktoruna gelince, bu kadar ilaç üst üste alındığında ölümcül olduğunu hiç mi bilmiyordu
Madem ilaçsız duramıyordu, zararlı ilaçlar vereceğine vitamin verseydin...
Hastalığın ilaçsız tedavisi varmış... Peki neden bu yöntem kullanılmadı da, ona acı veren ve uzunca bir süre kullanılması gereken bu ilaçlarla tedaviyi kullandılar
ESTETİK Mİ, AMELİYAT MI ?
Çok konuşuldu, yazıldı çizildi ama MJ hiçbir şey söylemedi. Belgesel çektiği muhabir ona dış görünüşünün neden böyle olduğunu soranlara, cevabın ne olur dediğinde; ‘Gidip Tanrıya sorsunlar...’ demişti.
Estetik oldu evet ama biri iyi nefes almak için burnundan diğeri de hastalığı sebebiyle çenesinde oluşan yaralar yüzünden çenesinden olmak üzere sadece iki kere.
Gençlik yıllarında yakalandığı Vitiligo yüzünden cildi beyazladı. Önceleri vücudunun küçük bir bölgesinin rengi açılırken, seneler geçtikce tüm vücudu beyazladı.
Güzellik uğruna dediler, beyazlara özendi o yüzden tenini açtırdı dediler ama hiç kimse gerçeği bilmiyordu.
MÜSLÜMAN OLDU MU ?
Bu kimi ilgilendirir ki... MICHAEL JACKSON gitmiş, siz onun dinini tartışıyorsunuz....
Müslüman, Budist, Hristiyan, Ateist olsun ne olur yani Michael’in dini değil, kişiliği, insanlığı önemli...
Mekanın cennet olsun demiyorum çünkü orası olacak bunu biliyorum. Bu dünyada da bulamadığın huzuru ve mutluluğu Cennette bul PETER PAN’im...
YAŞIYOR MU ?
Bütün kalbim bu doğrultuda ve nedense kalbim onun öldüğüne değil, yaşadığına inanıyor. Bir yerlere gizlenmiş, o kusursuz gülüşüyle bizleri gözetliyor gibi...
Bazı haberlere göre hastanenin arka kapısından bir rahibe kılığında çıkıp, gittiği. İlk önce doğduğu şehre uğrayıp daha sonrada Grönland’e gittiği söyleniyor.
Keşke böyle olsa keşke...
Ama hiçbir haberin doğruluğu yok gibi...
BASIN...
Türk basınında hakkettiği değeri gördüğünü sanmıyorum. Filipinler, Tayland gibi yerlerde bile akıl almaz şeyler yaparlarken, bizim basınımız yalan yanlış haberler yapıp durdu. Bununla da kalmayıp bazı haberlerde hiç göstermezken diğer haber bültenlerinde de çok az bir zaman gösterildi. Ama neyse ki birkaç haber kanalı artık daha da üstüne düşüyor.
Müzik kanallarına gelince buradan yine tüm MJ hayranları adına N1 ve MTV’ye sonsuz teşekkürler... Dream TV ise bizi çok öfkelendirdi. Diğer kanallar günlerce durmaksızın MJ ile ilgili yayın yaparken, onlar sustu...
Okan Bayülgen hesapta programında MJ'i anacaktı ama anmak dışında her şeyi yaptılar.
Dalga geçip durdular ama yinede MJTURKFAN'a sonsuz teşekküler...
İclal Aydın yazısında, bir paçavra gibi öldü, yaptıklarının karşılığını bu ölümle ödedi, dedi ama şunu bilsin ki; O ölmüş olabilir ama milyonlarca insan onu çok sevdi, seviyor ve sevecekte. Ama kendi öldüğünde ne onun binde biri gibi bir miras bırakacak ne de insanlar onu konuşucak. Yazık olmuş, talihsiz bir yazıydı...
Aydın da o gece çok dalga geçti ama Aydın bizde seninle aynı evde kalmıyoruz, senin nasıl bir kişilik olduğunu biz nerden bileceğiz
BAD, BEAT IT, THRILLER gibi şartkılarıya çoştuk, dans ettik...
HEAL THE WORLD, EARTH SONG, WILL YOU BE THERE ile ağladık, üzüldük...
İşte MJ böyle bir insandı herkesde azda olsa bir parçası olduğuna inanıyorum. Zamanımızda kim, Filipinlerde, Taylandda hala sevilip dinleniyor
Kimse onu ne rekorlarına kırabilir ne de onun kadar sevilebilir...
PETER PAN’i sevmeyen yoktur heralde... İşte tek gerçek PETER PAN, MICHAEL JACKSON...
Sen kanatsız bir melektin ve artık kanatlarına kavuştun Little Michael...
Sana olan sevgim o kadar inanılmaz ve aşılmaz ki senin öldüğünü bir türlü kabullenemiyorum... Ölüm ve Michael JACKSON... Bu iki kelime de birbirine hiç ama hiç yakışmıyorlar...
Seni sonsuz sevgimle hep anıcağım...
Seni çok seviyorum Little MICHAEL...
Şunu da söylemek istiyorum ki; her çıkan habere inanmayın ve sitelere taşımayın lütfen...
Etraf yalan haberlerle kaynayıp duruyor.
Sponsorlu Bağlantılar
İlk aşkımdın, seninle evlenecektim, benimkiler sana damat diyordu evet özelliklede annem damat lafını ağzına dolamıştı, ne güzel günlerdi...
Hayatımın her gününde içinde olan, bana yaşama hırsı, sevinci veren hayatımın iki insanından birisin. Biri Ulu ATATÜRK diğeri de sensin... ATATÜRK ile aynı zamanda yaşama şansım olmadı ama senle ne mutlu ki aynı zamanda yaşadım, yaşıyorum.
Cuma sabahı saat 6,45 de başımda bir ağrı ile uyandım. Elim hiç istemeden telefonuma gitti, bir mesaj gelmişti, baktım ve nedense okumak istememiştim ama yinede elim mesajı açtı. 'Michael JACKSON kaldırıldığı hastanede kalp krizi geçirip vefat etmiş' yazıyordu. Hiç inanmadım hatta yataktan kalkmak bile istemedim ama dayanamadım. Hemen gidip kanallara baktım ama hiçbir şey söylenmiyordu, rahatlamıştım. Sonra CNN'i açtım ve o felaket haberi gördüm, hastane resmi açıklama yapmıştı ve öldüğü kesinleşmişti. Bir an için inanamadım, o ölümsüzdü, hem ben ondan önce gidecektim, neden bu acele
Bütün aile yasa boğulduk ama en çokta ben, hala inanamıyordum ki halada inanmıyorum gittiğine...
Günlerdir kendimde değilim, suyla hayattayım, ne bir şey yiyip, içesim ne de uyuyasım var. Sensiz hiçbir şey yapmak istemiyorum... Dört günde tam iki kere dışarı çıkmak zorunda kaldım ki bunları da toplasan yarım saat ancak dışarıda kalmışımdır. Ağlıyorum, bağırıp, çağırıyorum ama olmuyor yine de rahatlayamıyorum. Nefesim daralıyor, kalbim duracak gibi oluyor... Sevdiklerimin kalbini kırıyorum, onları yokmuş gibi görüyorum...
Hala gittiğine inanamıyorum. Sen o kadar kusursuz bir insandın ki, seni sevmemek elde değildi PETER PAN...
İnsan, doğa, hayvan sevgileriyle dolu, ırkçı olmayan, 300 milyon dolarla hala yardım rekorun kırılamamış, dünya sorunlarına dikkat çeken bir insansın... Nasıl sevilmezsin ki
Kısaca bir meleksin... Evet belki kanatların yoktu ama senin bir melek olduğunda kuşkusuzdu...
Bu dünyaya gönderilme sebebin insanlara doğru şeyleri aşılamaktı ama en önemlisi de sen bu dünyaya çocuklar için gönderilmiştin. Buna da hemen herkes inanıyor da zaten...
Senin öldüğüne inanıyor değilim hala... Sen bir yerlerde o kusursuz gülüşmeyişinle bizleri gözetliyorsun, buna bütün kalbimle inanıyorum.
Yeryüzünden yok olması gereken o kadar çok insan varken senin aniden gitmen...
ÖLDÜ MÜ, ÖLDÜRÜLDÜ MÜ?
Bütün gariplikler onun öldürüldüğü yönünde. Yapılacak ikinci otopside de eğer herhangi bir gariplik bulunmazsa hiç şaşırmam. İlla yara, bere olması gerekmez artık o kadar akıl almaz yöntemlerle insanları öldürüp, eceliyle öldü süsü veriliyor ki...
Avukatı, o kadar ilaç kullanıyordu ki bu kadar yaşaması bile mucize, bu son kaçınılmazdı gibi bir şeyler söylemişti. E madem bu kadar kötüydü her şey neden daha önce konuşmadın ya da neden önlemini almadın
Doktoruna gelince, bu kadar ilaç üst üste alındığında ölümcül olduğunu hiç mi bilmiyordu
Madem ilaçsız duramıyordu, zararlı ilaçlar vereceğine vitamin verseydin...
Hastalığın ilaçsız tedavisi varmış... Peki neden bu yöntem kullanılmadı da, ona acı veren ve uzunca bir süre kullanılması gereken bu ilaçlarla tedaviyi kullandılar
ESTETİK Mİ, AMELİYAT MI ?
Çok konuşuldu, yazıldı çizildi ama MJ hiçbir şey söylemedi. Belgesel çektiği muhabir ona dış görünüşünün neden böyle olduğunu soranlara, cevabın ne olur dediğinde; ‘Gidip Tanrıya sorsunlar...’ demişti.
Estetik oldu evet ama biri iyi nefes almak için burnundan diğeri de hastalığı sebebiyle çenesinde oluşan yaralar yüzünden çenesinden olmak üzere sadece iki kere.
Gençlik yıllarında yakalandığı Vitiligo yüzünden cildi beyazladı. Önceleri vücudunun küçük bir bölgesinin rengi açılırken, seneler geçtikce tüm vücudu beyazladı.
Güzellik uğruna dediler, beyazlara özendi o yüzden tenini açtırdı dediler ama hiç kimse gerçeği bilmiyordu.
MÜSLÜMAN OLDU MU ?
Bu kimi ilgilendirir ki... MICHAEL JACKSON gitmiş, siz onun dinini tartışıyorsunuz....
Müslüman, Budist, Hristiyan, Ateist olsun ne olur yani Michael’in dini değil, kişiliği, insanlığı önemli...
Mekanın cennet olsun demiyorum çünkü orası olacak bunu biliyorum. Bu dünyada da bulamadığın huzuru ve mutluluğu Cennette bul PETER PAN’im...
YAŞIYOR MU ?
Bütün kalbim bu doğrultuda ve nedense kalbim onun öldüğüne değil, yaşadığına inanıyor. Bir yerlere gizlenmiş, o kusursuz gülüşüyle bizleri gözetliyor gibi...
Bazı haberlere göre hastanenin arka kapısından bir rahibe kılığında çıkıp, gittiği. İlk önce doğduğu şehre uğrayıp daha sonrada Grönland’e gittiği söyleniyor.
Keşke böyle olsa keşke...
Ama hiçbir haberin doğruluğu yok gibi...
BASIN...
Türk basınında hakkettiği değeri gördüğünü sanmıyorum. Filipinler, Tayland gibi yerlerde bile akıl almaz şeyler yaparlarken, bizim basınımız yalan yanlış haberler yapıp durdu. Bununla da kalmayıp bazı haberlerde hiç göstermezken diğer haber bültenlerinde de çok az bir zaman gösterildi. Ama neyse ki birkaç haber kanalı artık daha da üstüne düşüyor.
Müzik kanallarına gelince buradan yine tüm MJ hayranları adına N1 ve MTV’ye sonsuz teşekkürler... Dream TV ise bizi çok öfkelendirdi. Diğer kanallar günlerce durmaksızın MJ ile ilgili yayın yaparken, onlar sustu...
Okan Bayülgen hesapta programında MJ'i anacaktı ama anmak dışında her şeyi yaptılar.
Dalga geçip durdular ama yinede MJTURKFAN'a sonsuz teşekküler...
İclal Aydın yazısında, bir paçavra gibi öldü, yaptıklarının karşılığını bu ölümle ödedi, dedi ama şunu bilsin ki; O ölmüş olabilir ama milyonlarca insan onu çok sevdi, seviyor ve sevecekte. Ama kendi öldüğünde ne onun binde biri gibi bir miras bırakacak ne de insanlar onu konuşucak. Yazık olmuş, talihsiz bir yazıydı...
Aydın da o gece çok dalga geçti ama Aydın bizde seninle aynı evde kalmıyoruz, senin nasıl bir kişilik olduğunu biz nerden bileceğiz
BAD, BEAT IT, THRILLER gibi şartkılarıya çoştuk, dans ettik...
HEAL THE WORLD, EARTH SONG, WILL YOU BE THERE ile ağladık, üzüldük...
İşte MJ böyle bir insandı herkesde azda olsa bir parçası olduğuna inanıyorum. Zamanımızda kim, Filipinlerde, Taylandda hala sevilip dinleniyor
Kimse onu ne rekorlarına kırabilir ne de onun kadar sevilebilir...
PETER PAN’i sevmeyen yoktur heralde... İşte tek gerçek PETER PAN, MICHAEL JACKSON...
Sen kanatsız bir melektin ve artık kanatlarına kavuştun Little Michael...
Sana olan sevgim o kadar inanılmaz ve aşılmaz ki senin öldüğünü bir türlü kabullenemiyorum... Ölüm ve Michael JACKSON... Bu iki kelime de birbirine hiç ama hiç yakışmıyorlar...
Seni sonsuz sevgimle hep anıcağım...
Seni çok seviyorum Little MICHAEL...
Şunu da söylemek istiyorum ki; her çıkan habere inanmayın ve sitelere taşımayın lütfen...
Etraf yalan haberlerle kaynayıp duruyor.
Son düzenleyen Daisy-BT; 28 Ağustos 2010 16:19
Sebep: İfadeler silindi.