Arama

Dömeke Savaşı

Güncelleme: 1 Kasım 2012 Gösterim: 4.811 Cevap: 3
KafKasKarTaLi - avatarı
KafKasKarTaLi
Ziyaretçi
29 Mayıs 2006       Mesaj #1
KafKasKarTaLi - avatarı
Ziyaretçi


Sponsorlu Bağlantılar
Dömeke Savaşı

Osmanlı-Yunan savaşı.

Berlin Antlaşması'na dayanarak, Türk yağmasından Teselya ile Arta kazasını ele geçiren Yunanistan, bu sefer de Yanya vilâyetiyle Girit’e göz dikmişti. Bu bölgede halkın üçte ikisini meydana getiren Rumlar, daimî olarak Yunanlılar tarafından Osmanlılar'a karşı kışkırtılmaktaydılar. Çıkan ayaklanmaların Türkler tarafından bastırılması, Yunanlıların daha çok hoşuna gidiyor ve bu kez de Avrupa devletlerini, Rumlar eziliyor bahanesiyle tahrik ediyorlardı.

Nitekim 3 Şubat 1897’de Girit’te Hıristiyanların soykırıma tâbi tutulduğu iddiasıyla, Avrupalı devletler, Girit sularına zırhlılar göndermişlerdi. Bu zırhlılar, aynı zamanda Türk-Yunan çatışmasına engel olacaklardı. Ne yazık ki Albay Vassos komutasındaki Yunan filosu, Girit’e çıkarma yaparken, bunlar sadece seyrettiler. Ancak, son derece tedbirli hareket ederek Avrupa devletlerini yanına çekmeyi başaran Sultan İkinci Abdülhamid Han, onlara ortak abluka teklifi yaptı ve kabul edildi.

Girit’in elden çıkmasına sinirlenen Yunanlılar, Teselya ve Makedonya’daki Osmanlılara saldırmaya başladılar. Nihayet Osmanlı hükümeti de 17 Nisan 1897’de Yunanistan’a harp ilan etti. İki taraf kuvvetleri arasında, esaslı bir fark yoktu. Ancak, Yunanlıların bilhassa arızalı bölgelerde Osmanlı ordusunu uğraştıracağına ve bilhassa Dömeke mevkiinde ağır kayıplar verdireceğine ihtimal verilmekteydi. Osmanlı kuvvetleri, Müşir Edhem Paşa komutasında 45.000 kişilik Osmanlı askerine karşılık, Kralın kardeşi Konstantin’in kumanda ettiği Yunan ordusu ise 40.000 kişilik bir kuvvetten meydana geliyordu.

18 Nisanda Milano mevkiindeki savaşı, Osmanlılar kazandılar. Ancak, savaşın ağır cereyan etmesi üzerine, büyük devletlerden her an gelebilecek bir müdahaleye fırsat vermemek için Sultan İkinci Abdülhamid Han, yıldırım harbi istediğini Edhem Paşaya bildirdi. Bu durum üzerine, 25 Nisan’da Yenişehir, 26 Nisan’da Tırhala zaptedildi. Asıl vuruşmanın Dömeke’de olacağı ve bu savaş sonunda, galip tarafın ortaya çıkacağı belli olmuştu. Çünkü Yunanlılar, bu müstahkem mevkie çok güvendikleri gibi, çok fazla yığınak da yapmışlardı. Savunma savaşı yapacak olan Yunanlılar, Türkleri püskürteceklerine kesin inanıyorlardı. 17 Mayıs günü, çok şiddetli geçen muharebe sonunda Osmanlılar, parlak bir zafer daha kazandı. Yunan ordusu tamamen dağıldı. Yunan başkomutanı, gece karanlığından yararlanarak, canını zor kurtarabildi.

Artık, Osmanlı ordusunun Yunan başkentine girmesine engel olacak, ciddî bir mukavemet beklenemezdi. Lâkin Yunanlıların imdadına, burada da, Avrupa’nın büyük devletleri yetişti ve 20 Mayıs 1897’de, Türk ordusunun fethettiği yerler, elinde kalmak şartıyla, mütareke imzalandı. Türk-Yunan Harbi, Sultan İkinci Abdülhamid Hanın, dünya politikasında ve iç politikada itibarını artırmış ve Osmanlı toplumunun maneviyatı yükselmiştir.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen GusinapsE; 30 Mayıs 2006 15:59
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
26 Ocak 2007       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Dömeke Savaşı

Sponsorlu Bağlantılar
Osmanlı-Yunan savaşı.
Berlin Antlaşması'na dayanarak, Türk yağmasından Teselya ile Arta kazasını ele geçiren Yunanistan, bu sefer de Yanya vilâyetiyle Girit’e göz dikmişti. Bu bölgede halkın üçte ikisini meydana getiren Rumlar, daimî olarak Yunanlılar tarafından Osmanlılar'a karşı kışkırtılmaktaydılar. Çıkan ayaklanmaların Türkler tarafından bastırılması, Yunanlıların daha çok hoşuna gidiyor ve bu kez de Avrupa devletlerini, Rumlar eziliyor bahanesiyle tahrik ediyorlardı.

Nitekim 3 Şubat 1897’de Girit’te Hıristiyanların soykırıma tâbi tutulduğu iddiasıyla, Avrupalı devletler, Girit sularına zırhlılar göndermişlerdi. Bu zırhlılar, aynı zamanda Türk-Yunan çatışmasına engel olacaklardı. Ne yazık ki Albay Vassos komutasındaki Yunan filosu, Girit’e çıkarma yaparken, bunlar sadece seyrettiler. Ancak, son derece tedbirli hareket ederek Avrupa devletlerini yanına çekmeyi başaran Sultan İkinci Abdülhamid Han, onlara ortak abluka teklifi yaptı ve kabul edildi.
Girit’in elden çıkmasına sinirlenen Yunanlılar, Teselya ve Makedonya’daki Osmanlılara saldırmaya başladılar. Nihayet Osmanlı hükümeti de 17 Nisan 1897’de Yunanistan’a harp ilan etti. İki taraf kuvvetleri arasında, esaslı bir fark yoktu. Ancak, Yunanlıların bilhassa arızalı bölgelerde Osmanlı ordusunu uğraştıracağına ve bilhassa Dömeke mevkiinde ağır kayıplar verdireceğine ihtimal verilmekteydi. Osmanlı kuvvetleri, Müşir Edhem Paşa komutasında 45.000 kişilik Osmanlı askerine karşılık, Kralın kardeşi Konstantin’in kumanda ettiği Yunan ordusu ise 40.000 kişilik bir kuvvetten meydana geliyordu.
18 Nisanda Milano mevkiindeki savaşı, Osmanlılar kazandılar. Ancak, savaşın ağır cereyan etmesi üzerine, büyük devletlerden her an gelebilecek bir müdahaleye fırsat vermemek için Sultan İkinci Abdülhamid Han, yıldırım harbi istediğini Edhem Paşaya bildirdi. Bu durum üzerine, 25 Nisan’da Yenişehir, 26 Nisan’da Tırhala zaptedildi. Asıl vuruşmanın Dömeke’de olacağı ve bu savaş sonunda, galip tarafın ortaya çıkacağı belli olmuştu. Çünkü Yunanlılar, bu müstahkem mevkie çok güvendikleri gibi, çok fazla yığınak da yapmışlardı. Savunma savaşı yapacak olan Yunanlılar, Türkleri püskürteceklerine kesin inanıyorlardı. 17 Mayıs günü, çok şiddetli geçen muharebe sonunda Osmanlılar, parlak bir zafer daha kazandı. Yunan ordusu tamamen dağıldı. Yunan başkomutanı, gece karanlığından yararlanarak, canını zor kurtarabildi.
Artık, Osmanlı ordusunun Yunan başkentine girmesine engel olacak, ciddî bir mukavemet beklenemezdi. Lâkin Yunanlıların imdadına, burada da, Avrupa’nın büyük devletleri yetişti ve 20 Mayıs 1897’de, Türk ordusunun fethettiği yerler, elinde kalmak şartıyla, mütareke imzalandı. Türk-Yunan Harbi, Sultan İkinci Abdülhamid Hanın, dünya politikasında ve iç politikada itibarını artırmış ve Osmanlı toplumunun maneviyatı yükselmiştir.
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
25 Haziran 2011       Mesaj #3
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

Dömeke Savaşı

1897 Osmanlı-Yunan Savaşı sırasında, Osmanlı ordusunun Yunan ordusuna karşı kazandığı meydan savaşı.

6 Nisan 1897'de başlayan Osmanlı-Yunan Savaşı'nda Yunan ordusu devamlı yenilmiş, son bir savunma hattı olarak bütün Yunan kuvvetleri Dömeke'ye çekilmişti. Dömeke Savaşı 13 Mayıs 1897'de Yunanlıların Osmanlı hatlarına ani bir saldırısıyla başladı. 17 Mayıs'ta Dömeke kasabasının Osmanlı kuvvetlerinin eline geçmesiyle sonuçlandı. Bu yenilgiden sonra savaşlara devam gücünü bulamayan Yunanistan 17 Mayıs'ta Avrupa'nın büyük devletlerinden ateşkes için aracı olmalarını istedi. Osmanlı Devleti 20 Mayıs'ta ateşkesi kabul etti.

MsXLabs.org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
bekirr - avatarı
bekirr
VIP VIP Üye
1 Kasım 2012       Mesaj #4
bekirr - avatarı
VIP VIP Üye
Dömeke Neresi bunuda bilmek lazım;
Dömeke Yunanistan Teselya'da bulunan bir bölgenin adıdır. Girit'teki Rum isyanından dolayı 1897 yılında Osmanlı ordusu ile Yunan kuvvetleri arasında bu bölgede yapılan savaş Dömeke Meydan Savaşı olarak anılmaktadır.

Benzer Konular

21 Nisan 2017 / Misafir Tarih
25 Ağustos 2013 / sevda4 Soru-Cevap
19 Temmuz 2009 / MaTTo Tarih
13 Nisan 2010 / ThinkerBeLL Tarih
1 Temmuz 2012 / Mira Tarih