Arama

Francis Bacon

Güncelleme: 17 Mayıs 2012 Gösterim: 38.057 Cevap: 4
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Kasım 2006       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Francis Bacon (1909-1992)

Sponsorlu Bağlantılar
II. Dünya Savaşı'nın bitimi soyut sanatın Amerika ve Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde yeniden canlanması sonucunu doğurmuştur. Kazanan ve kaybedenler için savaşın olumsuz etkileri gerçek anlamda ortaya çıkmıştır. İnsanların savaşı sorguladıkları bu dönem bireyselleşmeyi de beraberinde getirdi. Hiçlik diyebileceğimiz bu ortamda 1945 Nisan' ında Bacon, "Three Studies for Figures at the Base of Crucifixion (Çarmıha Gerilme Kaidesinde Figürler için Üç Çalışma) adlı resmini, Londra Lefvre Gallery'de sergilemiştir.
Resimdeki insanla hayvan arasındaki acı, dehşet ve korkuyla çığlık atan, kıvranan bu figürler toplama kamplarından henüz çıkmış insanlar için tam bir şok etkisi yaratmıştır ve Bacon sarsarak da olsa bu insanların dikkatini çekmeyi başarmıştır.

Yaşamı
28 Ekim 1909'da Dublin'de doğmuştur. Babası at üreticisi olduğu için çocukluğu Dublin'e yakın bir çiftlikte geçmiştir. I.Dünya Savaşı'nın başlamasıyla birlikte ailece İngiltere içinde sürekli yer değiştirmek zorunda kalmışlardır. Astımlı olduğu için okula gidememiş, evde ders alarak eğitimini tamamlamıştır. Bu nedenle İrlanda'daki anneannesinin yanına yerleşmiştir. Sanatçı için babasının sert ve katı tutumundan uzak bu yıllar çok önemlidir. Resimle ilk tanışıklığı Pre-Rafaelitleri örnek alarak resim yapan teyzesinin eşi sayesinde olmuştur. Bacon'ın çocukluk ve gençlik yılları savaşın doğurduğu düzensiz hayat, babasının katı disiplini, yanlarında sık sık kaldığı anne tarafının sorumsuz hayatı ve içkici komşularla geçen bir karmaşa biçiminde genellenebilir. Onun gözlemci kişiliği bu insanların tuhaflıklarını analiz etmesini sağlamıştır.
1926 yılında annesinin iç çamaşırları ile yakalanınca evden kovulmuş ve erken yaşta çalışmaya başlamıştır. Kısa süre sonra Londra'dan ayrılıp Berlin'e gitmiş ve burada Dix ve Beckmann gibi sanatçılarla karşılaşmıştır. İlk kez Paul Rossenberg Galerisi'nde gördüğü Picasso sergisinden etkilenerek resim yapmaya başlar. 1929'da desinatör ve iç dekoratör olarak Londra'da ünlenmiştir. 1930 yılında ise resim yapmaya başlamış ve İngiltere'de gerçeküstücü ressamlarla sergilere katılmıştır.
1933 yılında resim hayatının ilk başarısını "Çarmıha Gerilme-1933" adlı çalışmayla elde eder. 1934'te ise Curzan'daki evinin bodrum katında sergi organize eder. 1936'da resimleriyle gerçeküstücülerin sergisine katılmak istese de resimleri yeterince gerçeküstü bulunmadığı için iade edilmiş ve bundan sonra 1945 yılına kadar sergilenmemiştir. Resmin, özgürlüğünü elinden alacağını düşündüğü için buna zaman ayırmamıştır. Sonunda Hampshire'da bir kulübeye taşınarak burada 1929-1944 yılları arası yaptığı bütün resimlerini tahrip etmiştir. Bu tarihten sonra ise yoğunlaşarak ve korkularından vazgeçip sürekli resim üretmeye başlamıştır. 1945'ten sonra ise çok sayıda ve farklı ülkelerde kişisel sergiler açmış, yapıtları büyük ve ünlü müzeler ve koleksiyonerler tarafından satın alınmış, çok sayıda ödüller almıştır.

Sanatı
Bacon, sıradışı sanatıyla özel yaşamında da olduğu kadar marjinal bir tavır sergilemiştir. Daima yalnızlığı seçen sanatçı, Van Gogh'un ve Munch'un resimlerindeki anlamları 20.yy'a taşımıştır. Bu sanatçıların resimlerinde figür ve onun iç dünyasının dışavurumu önemlidir ve özellikle Munch ifadeyi vermek için figürü deforme etmiştir. Tıpkı Van Gogh gibi Bacon'ın da resimleri psikolojik boyuttadır ve sanatçı herhangi bir toplumsal ve resimsel soruna eğilmez. Bacon için resim iç dünyasıyla hesaplaştığı ve kendini tanımaya çalıştığı bir alandır. Sanatçı Van Gogh'a olan ilgisini onun resimlerini yorumlayarak bize sunmuştur. Resimleri bize acı, şiddet, korku ve yalnızlığı hissettirir. Bu kavramlar kimi zaman sakat bir vücut, kan ve yarayla, kimi zaman korkunç bir çığlıkla belirir. Çığlık, hem içten gelen bir eylem olduğu için hem de ağız resmetmeye olan saplantısından dolayı ön plana çıkar. Ama onun resmettiği ağızlar daha önce Munch'un da yapmış olduğu gibi deformasyona uğramıştır.
Bacon, seriler biçiminde resimlerini sergilemiştir. Çığlık temasını ise en çok "Papalar, İş Adamları, Başlar" gibi serilerinde ele almıştır. Ayrıca, Eisenstein'ın "Potemkin Zırhlısı" adlı filminde çığlık atan, yüzü kan içinde kalmış, gözünden vurulmuş çığlık atan kadını da resimlerine katmıştır. Özellikle "Papalar" serilerinde Velasquez'e saplantısı fazlaca hissedilir. Eşcinselliği resimlerine konu almıştır. Çok sayıda insanın ve kendisinin portresini resmetmesine karşın Bacon, canlı model yerine fotoğraftan çalışmayı yeğlemiştir. Çünkü her zaman portresini yaptığı insana karşı korku beslemiştir ve bu da çalışmalarını engellemiştir. Bu nedenle fotoğrafın sanatında özel bir yeri vardır. Hatta bu alandaki çalışmalarını yoğunlaştırıp, sinematografinin öncülerinden sayılan Muybridge'in albümlerini inceleyip, çeşitli resimler yapmıştır.
Resimlerinde figürü çerçeveleyen küp ve geometrik şekiller Bacon'ın tasarım ve dekoratör yönünü göstermekle beraber, boşluk ve derinlik etkisi de yaratmaktadır. Bacon ise bunu insanların dikkatlerini resimlerinden arındırmak için yaptığını söyler. Resimlerinin genellikle kapalı mekanlarda geçmesinin nedeni ise yine iç dekoratör bakış açısını bunun yanı sıra kapalı ve yalnız bir yaşamı tercih etmesinin yansımalarıdır. Bacon resimlerinin mekanını kurgularken, her zaman figürü resmin merkezine yerleştirmiştir.
Sanatçı 1957'deki Van Gogh serisinden sonra figüre yoğunlaşmayı zorlaştıran canlı sarı, kırmızı ve mavi renkleri kullanmıştır. 1980'li yıllardan sonra ise çalışmalarında yeni arayışlara girmiş ve hareket etkisini vermeye yönelik figürsüz çalışmalar yapmıştır. (Musluktan Akan Su ve Kum Fırtınası resimleri gibi) Giderek resimlerinde figürler artık birer et parçasına dönüşmüşlerdir.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Biyografi Konusu: Francis Bacon nereli hayatı kimdir.
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
9 Nisan 2011       Mesaj #2
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
(1561 Londra-1626 Highgate/Londra), İngiliz devlet adamı, düşünür ve yazarı. Londra'da hukuk öğrenimi gördükten sonra parlamento üyeliğine seçildi (1584). Krallık başyargıcı (1613), krallık mühürdarı (1617) ve adliye bakanı (1618) oldu. Yolsuzluk yaptığı ve rüşvet aldığı savıyla mahkemeye verildi. Bütün suçlamaları kabul etti. Kral tarafından bağışlandı, ancak tüm görevleri elinden alınarak saray ve parlamentodan uzaklaştırıldı. Yaşamının kalan yıllarını bilim, felsefe ve edebiyata ayırdı. Güçlü soğuğun, hayvan dokularının çürümesini önleyip önleyemeyeceğini öğrenmek amacıyla bir tavuğun içine kar doldururken kaptığı soğukalgınlığı sonucu öldü. Bacon, İngiliz Rönesans felsefesinin öncüsü, deneycilik (ampirizm) ve yararcılığın (ütilitarizm) kurucusu diye kabul edilir. Onun felsefesi, insanın doğaya egemen olmasına yönelikti. Orta Çağ'da bilim ve felsefe alanında kargaşaya yol açan boş inançları ve saplantıları ortadan kaldırmayı denemiştir. En önemli bilimsel yapıtı sayılan "Novum Organum"da (Yeni Araç, 1620) modern deneysel bilimlerin çekirdeğini oluşturan tümevarımcı yöntemler üzerinde durmuştur. Bacon, yazarlık ününü dünya edebiyatında yer etmiş denemelerine borçludur. "The Essays or Counsels Civil and Moral" (Denemeler) adını taşıyan bu yapıt, onun devlet, toplum, felsefe, ahlâk ve yaşama ilişkin gözlemlerini dile getiren bir bilgelik ürünüdür. Bütün felsefesi gibi denemeleri de, olayların gerçekçi ve yan tutmaz gözlemine dayanır. Yeryüzünde önemli olan şeyin yaşam olduğunu söyleyen Bacon, her türlü çabanın, bu yaşamın niteliğini yükseltmeyi hedef almasını istemiştir. Başlıca yapıtları: "The Essays or Counsels Civil and Moral" (Denemeler, 1597, 1625, Türkçeye "Denemeler", "Bütün Denemeler" adıyla çevrildi), "De-Dignitate et Augmentis Scientarium" (Bilimlerin Saygınlığı ve Büyümesi Üzerine, 1623), "New Atlantis" (Yeni Atlantis, 1627).

Sponsorlu Bağlantılar
Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi & MsXLabs

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 3 üye beğendi.
Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
AndThe_BlackSky - avatarı
AndThe_BlackSky
Ziyaretçi
25 Nisan 2011       Mesaj #3
AndThe_BlackSky - avatarı
Ziyaretçi
Francis Bacon (d. 28 Ekim 1909 – ö. 28 Nisan 1992), ekspresyonist ressam.
1909 yılında Dublin'de (İrlanda), İngiliz bir anne-babanın çocuğu olarak doğdu. 1925 yılında Londra'ya taşındı ve oradan Berlin'e, daha sonra ise Paris'e taşındı.1928/29 yılında Londra'ya temelli taşınarak mobilya tasarımcısı ve iç mimar olarak kendini kabul ettirdi. 1930'da akademik bir resim eğitimi olmaksızın, resim yapmaya başladı. İlk başta fazla başarı kazanamadı ve ilk kişisel sergisinden sonra resme ara verdi. 1940'larda yeniden resim yapmaya başladı. 1944 yılında yarattığı 'Çarmıha Gerili Figürler Üzerine Üç Çalışma/Three Studies for Figures at the Crucifixion' adlı eserle kendini resim dünyasına kabul ettirdi.
20. yüzyılın en büyük İngiliz ressamı olarak kabul edilir. Dünya sanatında figüratif ekspresyonizm akımının en önemli isimlerindendir. Eserleri, varoluşçuluk düşünce sisteminin derin izlerini taşır; çok nadir istisnalar haricinde, varolmanın ısdırabını, ümitsizliği ve 'insanoğlunun kötü ruhluluğu'nu resmeder. Bacon, bir röportajda insanoğlunu 'doğası henüz gelişememiş hayvan' olarak nitelemiştir.
Eserlerinde genelde bir figür, kapatılmış/kafeslenmiş olarak bir iç mekanda resmedilir. İnsan tenini derisi soyulmuş, kasap penceresinde asılı hayvan eti ile ilişkilendirerek betimler. Figürler çarpılmış, güçlü bir devinim içinde hapsolmuş, bir girdaba ya da fırtınaya kapılmış gibilerdir. Tuvaller, genelde dini konuları resmeden ortaçağ resimleri gibi triptik olarak tasarlanır ancak işlenen konu olarak insanoğlunun yozluğu, kötülüğü ve karanlığı mevcuttur.
Konularda, Eadweard Muybridge 'in zaman içindeki hareketleri inceleyen fotoğraflarından, Rembrandt, Velazquez, Goya, Van Gogh gibi ressamların eserlerinden etkilenmiştir. Papayı resmeden eserleri hala kilise çevrelerinde olaylar çıkarılmasına sebep olmaktadır.
Konu açısından olduğu kadar teknik olarak da perfeksiyon ile rastlantısallığı birleştirmedeki üstünlüğü ile tanınan ressam, 1992 yılında Madrid'de öldü.


480px Bacon by Gray 257
Francis Bacon'ın Reginald Gray tarafından yapılan bir portresi, Londra 1960.


KAYNAK >> Vikipedia
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
pesimist - avatarı
pesimist
Ziyaretçi
14 Mayıs 2011       Mesaj #4
pesimist - avatarı
Ziyaretçi
Francis Bacon (1561 - 1626)


Francis Bacon

22 Ocak 1561 yılında Londra’da dünyaya geldi. Babası Kraliçe I. Elizabeth’in baş mühürdarlığını yapıyordu. 1573’te Cambridge’de felsefe ve hukuk öğrenimine başladı; 1576’da Pariste diplomat olarak görev yaptı. 1578’de ise babası ölünce mecburen Avukatlık mesleğine başladı. Büyük Yenilenmenin ilk düşünceleri burada gelişti. 1593’te Avam Kamarası’na seçildi. 1597’de Denemeler’i yayınladı.

Bu dönemde Bacon’un başından trajik bir olay geçer. Avam Kamarası’na girdiği dönemde tanıştığı ve kendisine himayesine alan Kraliçe Elizabeth’in gözdesi olan Esex’in karıştığı büyük bir olay, onu da zor durumda bırakmıştı. Bacon da velinimetine komuoyu önünde suçlamak zorunda kaldı. Bu hamleyle kendisinin saraydaki konumunu güçlendirmeye çalıştı. Bu hamle birkaç yıl sonra ürününü verdi. Kraliçe Elizabeth’in 1603’te ölümü ve I. James’in hükümdarlığı Bacon’a başarının yollarını açtı.

1613’te başsavcı, 1616’da kralın özel danışmanı, 1617’de başmühürdar, 1618’de başyargıç oldu. Aynı yıl Verulam baronu, 1621’de de Saint Albans vikontu payelerini aldı. Bütün bunlar olurken felsefi çalışmalarını da sürdürüyordu. 1609’da Eskilerin Bilgeliği, Yeni Organonu yazdı. Buckingam sarayı’nın ve kralın gözdeki olan Bacon, göreviyle bağlı dürüstlük ilkelerini dilediğince uyguladı. Çaşitli davalarda pazarlıklara giriştiği ve servetini yolsuzlukla elde ettiği yolunda kuşkular doğdu. Bütün bunlar Bacon’un tekrar başladığı yere dönmesini sağlayacaktı. 1621’de bütün resmi görevlerinden uzaklaştırma ve sarayı terk etme cezasına çarptırıldı ve hapse girmekten sadece kralın iyilikseverliği sayesinde kurtuldu.

Bacon bütün bunlardan sonra köşesine çekilme kararı aldı. Artık fazla zorlamayacaktı. Ve Bacon’un felsefi üretkenliği doruk noktasına ulaştı. 1621’de Büyük Yenilenme önsözünü kaleme aldı ve ertesi yıl VII. Henry’nin tarihini anlatan bir kitabı tamamladı. Fakat Bacon’un ömrü Büyük Yenilenme’yi tamamlamaya yetmedi ve 9 Nisan 1626’da öldü.

Kaynak: Büyük Ansiklopedi
GüNeSss - avatarı
GüNeSss
Ziyaretçi
17 Mayıs 2012       Mesaj #5
GüNeSss - avatarı
Ziyaretçi
Francis Bacon (Francis Bacon Kimdir? - Francis Bacon Hakkında)

Babası Kraliçe I. Elizabeth’in baş mühürdarlığını yapıyordu. 1573’te Cambridge’de felsefe ve hukuk öğrenimine başladı; 1576’da Pariste diplomat olarak görev yaptı. 1578’de ise babası ölünce mecburen Avukatlık mesleğine başladı.

Büyük Yenilenmenin ilk düşünceleri burada gelişti. 1593’te Avam Kamarası’na seçildi. 1597’de Denemeler’i yayınladı.

Bu dönemde Bacon’un başından trajik bir olay geçer. Avam Kamarası’na girdiği dönemde tanıştığı ve kendisine himayesine alan Kraliçe Elizabeth’in gözdesi olan Esex’in karıştığı büyük bir olay, onu da zor durumda bırakmıştı.

Bacon da velinimetine komuoyu önünde suçlamak zorunda kaldı. Bu hamleyle kendisinin saraydaki konumunu güçlendirmeye çalıştı. Bu hamle birkaç yıl sonra ürününü verdi. Kraliçe Elizabeth’in 1603’te ölümü ve I. James’in hükümdarlığı Bacon’a başarının yollarını açtı.

1613’te başsavcı, 1616’da kralın özel danışmanı, 1617’de başmühürdar, 1618’de başyargıç oldu. Aynı yıl Verulam baronu, 1621’de de Saint Albans vikontu payelerini aldı. Bütün bunlar olurken felsefi çalışmalarını da sürdürüyordu.

1609’da Eskilerin Bilgeliği, Yeni Organonu yazdı. Buckingam sarayı’nın ve kralın gözdeki olan Bacon, göreviyle bağlı dürüstlük ilkelerini dilediğince uyguladı. Çaşitli davalarda pazarlıklara giriştiği ve servetini yolsuzlukla elde ettiği yolunda kuşkular doğdu. Bütün bunlar Bacon’un tekrar başladığı yere dönmesini sağlayacaktı.

1621’de bütün resmi görevlerinden uzaklaştırma ve sarayı terk etme cezasına çarptırıldı ve hapse girmekten sadece kralın iyilikseverliği sayesinde kurtuldu.
Bacon bütün bunlardan sonra köşesine çekilme kararı aldı. Artık fazla zorlamayacaktı.

Ve Bacon’un felsefi üretkenliği doruk noktasına ulaştı. 1621’de Büyük Yenilenme önsözünü kaleme aldı ve ertesi yıl VII. Henry’nin tarihini anlatan bir kitabı tamamladı. Fakat Bacon’un ömrü Büyük Yenilenme’yi tamamlamaya yetmedi ve 9 Nisan 1626’da öldü.

kaynak:

Benzer Konular

19 Temmuz 2012 / ThinkerBeLL Felsefe ww
28 Temmuz 2016 / careless_WhispeR Sinema ww
15 Ekim 2015 / virtuecat Bilim ww
18 Ekim 2009 / KisukE UraharA Bilim ww