Arama

Leonardo da Vinci - Tek Mesaj #1

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Ağustos 2006       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Leonardo DA VİNCİ

Ad:  Leonardo da Vinci1.jpg
Gösterim: 7249
Boyut:  79.8 KB

(d. 1452, Vinci, Floransa Cumhuriyeti - ö. 2 Mayıs 1519, Cloux, Fransa)
dehasıyla Rönesans hümanizminin simgelerinden biri olmuş İtalyan ressam, heykelci, mimar ve mühendis.

“Son Akşam Yemeği” (1495-97, Sta. Maria delle Grazie Manastın, Milano) ve “Mona Lisa” (1503-06, Louvre Müzesi, Paris) adlı
yapıtları Rönesansm en tanınmış ve etkili resimleridir. Tuttuğu defterler bilimsel araştıncılığım, buluşları da çağından yüzyıllarca ileri olan düşünce yapısını ortaya koyar.

Gençliği ve yetişmesi.


İlk Floransa dönemi.


Leonardo, Floransalı bir noter ve toprak sahibi olan Ser Piero’nun evlilik dışı çocuğuydu. Köylü bir kadın olan annesi Caterina onun doğumundan sonra o yöredeki bir sanatçıyla evlenmişti. Ser Piero birkaç kez evlenmesine karşın bir çocuk sahibi olamamıştı. O nedenle Leonardo babasının evinde, onun meşru çocuğuymuş gibi büyüdü, o çağa özgü temel eğitimi aldı; yani okuma ve yazma, biraz da aritmetik öğrendi. Latinceyi ise çok daha ileride, çalışmaları için kendisine gerektiğinde öğreninceye değin ciddiye bile almamıştı. Daha yüksek düzeydeki matematik ve geometri ile de ancak 30 yaşma gelince ilgilenecekti.

Leonardo’nun sanatçı eğilimleri daha erken yaşlarda ortaya çıkmış olmalıdır. On beş yaşındayken babası onu Andrea del Verrocchio’nun yanma verdi. Bu sanatçının atölyesinde çok yönlü bir eğitim gördü, yalnız resim ve heykel konusunda değil, araç yapımı gibi teknik ve mekanik sanatlarda da bilgi edindi. Aynı zamanda komşu atölyenin sahibi Antonio Pollaiuolo’nun yanında da çalıştı. Büyük bir olasılıkla onu buraya bu sanatçının yaptığı anatomi incelemeleri çekmişti. 1472’de Floransa Ressamlar Loncası’na alınmasına karşın öğretmeninin atölyesinde beş yıl daha çalıştığı anlaşılmaktadır. Bundan sonra da 1481’e değin bağımsız olarak gene Floransa’da çalıştı. Yeteneğinin bu dönemde kendini göstermeye başladığı söylenebilir. Özellikle keskin gözlemciliği ve yaratıcı zekâsıyla öne çıkıyordu. Ustalığı Verrocchio’nun bazı resimlerine yaptığı katkılarda görülür. Bu dönemde az sayıdaki yağlıboya resimlerinin yanı sıra kurşunkalem ve mürekkeple de pek çok çizim yapmıştı. Bunların arasında pompalar, silahlar, bazı mekanik araçlar vardı. Bu yetkin çizimler onun bu konulardaki ilgi ve bilgisini ortaya koyuyordu.

Birinci Milano dönemi (1482-99).


Leonardo 1482’de Milano dükü Ludovico Sforza’ nın hizmetine girdi. Bu onun için biraz beklenmedik bir gelişmeydi, çünkü henüz 30 yaşındaydı. Ayrıca kendi yurdu olan Floransa’da da ustasının atölyesinde başlamış olduğu bazı yapıtları bitirmek için siparişler almıştı. Büyük bir olasılıkla, Milano’da bulmayı umduğu daha serbest çalışma ortamı bu kararını önemli ölçüde etkilemişti.

Leonardo, Ludovico Sforza’nın yönetimi yitirdiği 1499’a değin Milano’da kaldı. Kayıtlarda adı pictor et ingeniarius ducalis (dükün ressam ve mühendisi) olarak geçiyordu. Burada ressam, heykelci ve saray eğlenceleri için tasarımcı olarak çalıştı. Ayrıca mimarlık, savunma yapıları ve askerlik konularında danışmanlık yapıyor, su yapılarıyla ilgili mühendislik işlerini de görüyordu. Yaşamının bu döneminde dehasının doruğuna ulaştığı söylenebilir. Ama kendi kendine koyduğu amaçlann sınırsızlığına bakıldığında, onun yaşamını bir bitmemiş senfoni olarak nitelendirmek de olanaklıdır.

Leonardo, Milano’da bulunduğu 17 yıl içinde yalnız altı resim bitirdi. Bunlar Cecilia Gallerani ile bir müzikçinin portreleri, iki çeşitleme olarak yaptığı “Kayalıklar Madonnası” (y. 1483-85, Louvre Müzesi, Paris; 1494-1508, Ulusal Galeri, Londra) adlı altar resmi, Sta. Maria delle Grazie Manastırındaki “Son Akşam Yemeği” adlı anıtsal duvar resmi ile Sforzesco Şatosu’nun Asse Salonu’ndaki tavan resmidir. Bunların dışında yaptığı söylenen üç resim ise ortada yoktur. Bunlar ya kaybolmuş ya da hiç başlanmamıştır.

Leonardo’nun bitmemiş yapıtları arasında heykeller de vardı. Sforza soyunun kurucusu olan Francesco Sforza’yı at üstünde gösteren anıtsal heykel bunlardan biriydi. Leonardo, bu yapıt üzerinde aralıklarla tam 12 yıl çalışmıştı. Heykelle ilgili pek çok taslak çizmiş, bunların en etkileyici olanları 20. yüzyılda, not defterlerinden birinin Madrid’de bulunmasıyla ortaya çıkmıştı. 1493’te heykelin kilden yapılmış modeli halka gösterildi. Verrocchio’nun yaptığı atlı Bartolomeo Colleoni heykelinin yaklaşık iki katı, yani 5 m yüksekliğinde olacak bu yapıtın tunçtan dökülmesine başlanmadan savaş çıkması üzerine eldeki malzeme top yapımında kullanıldı. Dükün yönetiminin sona ermesiyle de tasarı tümüyle bırakıldı; kil model ise savaştan sonra parçalandı.
Leonardo Milano’dayken bilimsel çalışmalarla da uğraştı. Bunları düzenli ve neredeyse zamanının tümünü alacak biçimde sürdürüyordu. Gözlemlerini ve deneylerini yazmak isteği, sanat târihinde bir benzeri bulunmayan not defterlerini ortaya çıkardı. Büyük bir olasılıkla o çağlarda sanat konularını ele alan yapıtların yayımlanması onun bu davranışı üstünde etkili olmuştu.

Leon Battista Alberti’nin De re aedificatoria (Mimarlık Üzerine) adlı yapıtı 1485’te basılmış, Francesco di Giorgio ise mimarlığa ilişkin yapıtının ilk baskısını Leonardo’ya armağan olarak vermişti. Piero della Francesca’nın De prospeetiva pingendi (Resimde Perspektif Üzerine) adlı yapıtı, derinlik çizimini konu alan örnek bir kitaptı. Leonardo’nun arkadaşı olan matematikçi Lucas Pacioli 1494’ü izleyen yıllarda iki kitap çıkarmış, bunlardan Divina Proportione'nin (İlahi Oran Üzerine) çizimlerini de Leonardo hazırlamıştı.

Bütün bunlar Leonardo’da düşüncelerini dile getiren bir yapıt yazma isteğini uyandırmış olmalıdır. Amacı “resim bilimi” üstüne bir kitap yazmaktı. Biri derinlik çizimini, öteki de oranları konu alan Alberti ile Piero della Francesca’nın yapıtları, bu yoldaki ilk adımlar olmuştu. Ama Leonardo bunu daha da ileri götürmek istiyordu. Ona göre duyuların en önemlisi görsel algılamaydı. Çevresinde gözlenebilecek ne varsa onları gözlemeye, gözlemlerini de en ince ayrıntılarına kadar yazmaya başladı. 1490-95 arasında onu yaşamının sonuna değin uğraştıracak konular belirlenmişti. Kitaplarından biri resim, biri de mimarlık üstüne olacaktı. Üçüncü konu mekanikti, dördüncüde ise anatomiyi ele alacaktı. Jeofizik, botanik, hidrolik ve havacılık konulan üstündeki araştırmalarını da bu dönemde yaptı. Kitaplardan edindiği bilgilere kendi gözlemleriyle öğrendiklerini de katıyordu.
Pek çok çizimle desteklenmiş bu bilgileri sık bir yazıyla not defterlerine işledi. Her biri tek tek yapraklar üstüne yazılı bu notlar binlerce sayfa tutuyordu. Bunlara Leonardo’nun başka yapıtlardan çıkardığı bilgileri, yapacağı resimlere ilişkin taslakları, dinsel ya da sivil mimarlıkla ilgili notlarını da eklemek gerekir. Otuz bir tanesi günümüze ulaşan bu not defterleri çeşitli ülkelerin müzelerinde saklanmaktadır.

Leonardo’nun notlarında iki özellik kendini gösterir. Bunlardan biri yazıyı tersten yazması, öteki de yazılı sözle çizili resim arasında ilişki kurmasıdır. Ters yazı, solak olan Leonardo’ya zor gelmemiş olmalıdır. Onun amacı kimsenin okuyamayacağı gizli bir yazı kullanmak değildi, çünkü bunları okumak isteyen birinin, karşısına bir ayna tutarak yazdıklarını açık ve seçik olarak okuma olanağı vardı. Oysa o, taslaklarını bile böyle yazıyordu.

Leonardo’nun notlarındaki ikinci özellik yazının yanında çizime verdiği ağırlıktı. Açık, ama gene de etkileyici bir anlatım sağlamaya özen gösteriyordu. Canlı ve zengin sözcük dağarcığı, Italyan bilim dilinin gelişmesine önemli bir katkıdır. Gene de Leonardo’nun not defterlerinde ağırlık çizimlerdeydi; öyle ki, çizimi yazılanı açıklayacak biçimde kullanacağı yerde, yazıyı çizimi tamamlayacak biçimde kullanıyordu. Böylece bilimsel çizimin de öncüsü oldu.

İkinci Floransa dönemi (1500-06).


Fransızların Milano’yu işgal etmesi üzerine Leonardo 1499 sonu ya da en geç 1500 başında Lucas Pacioli ile birlikte bu kenti terk etti. Önce Mantova’da kaldı, orada kendilerini ağırlayan Düşes Isabella d’Este’nin bir portresini yaptı. Oradan Venedik’e gitti. Kısa bir süre sonra Floransa’ya geçti ve büyük bir coşkuyla karşılandı. Bir manastır için yapması istenen “Meryem ve Çocuk Isa Azize Anna ile Birlikte” (1501-12, Louvre Müzesi, Paris) adlı yapıtının taslakları (1499, Ulusal Galeri, Londra) üstünde çalışmaya başladı. “Madonna ve Yün Eğiren” (1501, Buccleuch Dükü Koleksiyonu, Boughton, Kettering) adlı resmi de bu dönemde yaptı. Büyük bir olasılıkla bitirilmemiş olan bu yapıtın yalnız kopyalan günümüze gelmiştir.

1502’de Floransa’dan ayrılan Leonardo askeri mimar ve mühendis olarak Papa VI. Alexander’m oğlu Cesare Borgia’nın hizmetine girdi. O sıralarda 27 yaşında olan Cesare Borgia büyük bir hırsla, papaya bağlı bölgelerde egemenlik kurma mücadelesindeydi. Gücünün doruğunda ve çağının en korkulan kişisiydi. Leonardo, Borgia’nm yanmdayken çeşitli yerleri dolaştı, gördüğü kentlerin planlarını, çevrelerindeki arazinin de haritalarını yaptı. Bu çalışmaları da çağdaş haritacılığın öncüsü oldu.

1503’te Floransa’daki Vecchio Sarayı’nm Beş Yüzler Salonu için bir duvar resmi siparişi alan Leonardo üç yıl bu anıtsal yapıt üstünde çalıştı. “Anghiari Savaşı” (1503-06) adlı 7 m x 17 m boyutlarındaki bu resim “Son Akşam Yemeği”nden neredeyse iki kat daha büyüktü, ama o da Michelangelo’nun “Cascina Savaşı” gibi bitirilemedi. Leonardo “Mona Lisa” (“La Gioconda”) adlı portresi ile “Leda” (1503, Borghese Galerisi, Roma) adlı resmini de bu yıllarda oluşturdu. Bitirilemeyen bu sonuncunun da günümüze ancak kopyalan ulaşmıştır.

Leonardo Floransa’da da bilimsel araştırmalarını sürdürdü. Sta. Maria Nuova Hastanesinde insan anatomisi üstündeki çalışmalarını derinleştirdi. Aynca sistemli bir biçimde kuşların uçuşunu gözlüyordu. “Suyun doğası ve devinimi” konulu çalışmasında bu sıvının özelliklerini, akıntılann bağlı olduğu kuralları araştırıyor, bunlan hava akımlarıyla karşılaştırıyordu.

İkinci Milano dönemi (1506-13).


1506’da Fransa kralı adına Milano’da valilik yapan Charles d’Amboise, Leonardo’nun bir süre Milano’ya gelmesi için Floransa Yürütme Konseyi’nden (Signoria) izin istedi. Kısa olacağı düşünülen bu gidiş, politik nedenlerle, beklenenden uzun sürdü. Leonardo’nun öneriyi hemen kabul etmesi “Anghiari Savaşı”nın yarıda kalmasına yol açtı. Ama bunun gerçek nedeni, Leonardo’nun boyalar üstünde yaptığı başarısız deneylerden sonra bu resme ilgisini yitirmesi olmalıdır; yoksa hem tasarı hem de uygulama açısından büyük bir yapıtı yarıda bırakmasını açıklamak zordur.

Leonardo Milano’da altı yıl kaldı. Yalnız bir kez, 1507-08 yıllarında altı aylık bir süre için Floransa’ya gidebildi. Bu sırada da heykelci Giovanni Francesco Rustici’ye, Floransa Vaftizhanesi heykellerinin tunç döküm işinde yardım etti. Milano’da Fransa kralı XII. Louis ile vali Charles d’Amboise’ m saygı ve sevgisini kazanmıştı. Kendisine 400 dukalık bir yıllık bağlanmıştı, bunun karşılığında, özellikle mimarlık konularında düşüncelerine başvuruluyordu. Leonardo bu arada Milano ile Como Gölünü birbirine bağlayacak Adda Kanalı tasarımı üstünde de çalışıyordu. Milano’da kaldığı sürede çok fazla resim üretmedi. Fransa kralına söz verdiği iki Madonna’ya başlamadı bile. “Meryem ve Çocuk İsa Azize Anna ile Birlikte” ve “Leda” üzerinde çalışmayı sürdürdü. Çevresine gene öğrenciler toplanmıştı. Bunlardan Ambrogio de Predis ile “Kayalıklar Madonnası”nın İkincisini bitirdi. Eski öğrencileri olan Bernardino de’ Conti ile Salai de atölyedeki yerlerini almışlardı. Bunlara Cesare da Sesto, Giampetri- no, Bernardino Luini gibi yeniler katıldı. Ölümüne değin Leonardo’nun dostu ve yoldaşı olarak kalan Francesco Melzi adlı genç bir soylu da Leonardo’nun çevresindekiler arasındaydı.

Leonardo bu arada önemli bir heykel siparişi aldı. Ludovico Sforza’nın düşmanı olan Gian Giacomo Trivulzio, kenti alan Fransız ordusuyla birlikte Milano’ya dönmüştü; mezarı için bir heykel istiyordu. Komutanı ata binmiş olarak gösterecek yapıt S. Nazaro Maggiore Kilisesi’ne konacaktı. Leonardo’nun bununla ilgili olarak hazırladığı çizimlerin bir bölümü günümüze kalmıştır. Ama yıllar süren hazırlıklardan sonra Trivulzio kendisini daha alçakgönüllü bir anıtın temsil etmesine karar verdi. Böylece Leonardo’nun almış olduğu bu ikinci önemli heykel siparişi de gerçekleştirilemeden kaldı.
Ad:  anat1.jpg
Gösterim: 1532
Boyut:  39.0 KB

Buna karşılık bilimsel çalışmaları ilerliyordu. Pavialı Marcantonio della Torre ile işbirliği yapması, anatomi çalışmalarına yeni bir boyut kazandırmış, genel bir anatomi kitabının çatısını kurmuştu. Yapıt, insan gövdesi ile çeşitli organlarının ayrıntılı çi- zimlerinin yanı sıra, karşılaştırmalı anatomi, hatta fizyoloji alanının tümünü kapsayan bilgiler de içerecekti. Leonardo anatomi bölümünü 1510-11 kışında bitireceğini düşünüyordu. Bunların ötesinde matematik, optik, mekanik, jeoloji ve botanik konularında sayısız araştırma ile dolan not defterlerinin sayısı artıyordu. Bütün bunlar onun “algısal evreni” için birer veri niteliğindeydi. Kuvvet ve hareketin, temel mekanik etkenler olarak canlı ve cansız doğada görülen bütün biçimleri yarattığına inanıyor, ayrıca bu güçlerin düzenli, uyumlu yasalara bağlı olarak işlediğini kabul ediyordu.

Son yılları (1513-19).


1513’te Fransızların geçici olarak Milano’dan çıkartılması gibi siyasal olaylar yüzünden 60 yaşındaki Leonardo gene yollara düştü. Öğrencileri Melzi ve Salai ile birlikte Roma’ya gitti. Orada eski işverenlerinden biri olan Papa X. Leo’nun kardeşi Giuliano de’ Medici aracılığıyla iş bulacağını düşünüyordu. Giuliano onu çok iyi karşıladı, ona sarayında bir oda ayırdı; yüklüce bir aylık bağladı. Ama Leonardo’nun beklediği siparişler gelmedi.

Bu kentte üç yıl neredeyse bir köşeye atılmış olarak yaşadı. Oysa burada canlı bir çalışma ortamı vardı, bir yandan Donato Bramante San Pietro Bazilikasfnı yapıyor, öte yandan Raffaello papanın yeni sarayının duvar resimleri üstünde çalışıyordu. Michelangelo da Papa Julius’un mezannı bitirmeye uğraşıyordu. Ayrıca Peruzzi, Timoteo Viti ve Sodoma gibi daha genç sanatçılar da oradaydılar. Gönderilmemiş mektup taslakları, ya atölyesinde matematik üstünde çalışmakla ya da kenti dolaşıp eski yapıtları incelemekle zaman geçiren bu yaşlı ustanın düş kırıklığını yansıtır. Yalnız 1514’ten kalan usta işi bir harita, onun Giuliano de’ Medici tarafından Pontino Bataklıklarını kurutma projesinde görevlendirildiğini gösterir.

Leonardo’nun arkadaşlık ettiği Bramante de 1514’te ölmüştü. Bunun dışında Roma’ da bulunduğu sırada başka sanatçılarla yakınlık kurduğuna ilişkin bir kayıt yoktur. Bütün bunlar onun, 65 yaşında olmasına karşın, birdenbire genç Fransa kralı I. François’nm önerisini kabul edip hizmetine girmesini açıklar. 1516 sonunda kendisine en bağlı öğrencisi Francesco Melzi ile birlikte İtalya’dan ayrıldı. Yaşamının son üç yılını François’nın Loire Irmağı kıyısında, Amboise’daki yazlık sarayının bulunduğu küçük bir kent olan Cloux’da (sonradan Clos-Luce) geçirdi. “Kralın birinci ressamı, mimarı ve makine mühendisi” gibi şatafatlı bir unvanı vardı, ama genç kral onu istediğini yapması için tümüyle serbest bırakmıştı. Artık resim yapmıyor, yalnızca elindeki, Aragon kardinalinin portresi olduğu bilinen “Vaftizci Yahya” (Louvre Müzesi, Paris) adlı resmi bitirmeye çalışıyordu.

Fransa kralı için Romorantin’de yapılacak bir saray tasarlamıştı. Fransız ve İtalyan yapı geleneklerinin özenli bir bireşimi olan bu tasarım da bölgede sıtma salgını çıkması üzerine uygulanamadı. Saraydaki eğlenceler için de bazı taslaklar yapıyordu, ama kral ona saygın bir konuk gibi davranmaktaydı. Kral yıllar sonra Benvenuto Cellini ile konuşurken bile, ona karşı duyduğu hayranlığı dile getirecekti. Leonardo ise zamanının çoğunu araştırmalarını düzene sokmakla geçiriyordu. Resim bilimine ilişkin çalışmasının son bölümü ile anatomi kitabının birkaç sayfası ortaya çıkmıştı. Ama Leonardo bunlar da tamamlanamadan öldü ve sarayın kilisesi Saint Florentin’e gömüldü. Burası daha sonra, Fransız Devrimi sırasında hasara uğradı, 19. yüzyılın başında da yıktırıldı. Bu nedenle bugün Leonardo’nun mezarının yeri bilinmemektedir. Yapıtları ve bilimsel çalışmaları Francesco Melzi’ye kalmıştır.

Değerlendirme.


Leonardo’nun resimlerinin sayısı çok değildir. Onun olduğu kesin olarak bilinen yalnız 17 yapıt günümüze kalmıştır; bunların bir bölümü de bitmemiştir. “Anghiari Savaşı” ile “Leda” adlı iki önemli yapıtın ise yalnız kopyaları vardır. Gene de bunlar, onun ressam olarak büyüklüğüne tanıklık edecek kadar yetkindir. Leonardo temelde bir ressamdır; geniş renk bilgisi, perspektif, anatomi, mekanik gibi bütün öteki konulardaki araştırmalarının tek amacı, daha iyi resim yapabilmektir. Onun için anlatım önde gelmiş, her zaman daha iyi bir anlatıma ulaşmak için çalışmıştır. Yapıtları taslak durumunda bile olgunluklarıyla, erişmiş oldukları plastik anlatım gücüyle, yetkin düzenlemeleriyle dikkati çeker.

Leonardo en ünlü yapıtlarından biri olan “Mona Lisa”yı Floransa’da bulunduğu 1500-06 arasında yapmıştır. Bir tüccarın
karısının portresi olan bu resim, gerek yumuşak çizgilerle sağladığı üçboyutluluk duygusu, gerekse arka plandaki renklerin maviye kaçarak uyandırdığı derinlik duygusuyla Leonardo’nun bilim alanındaki bilgilerini de kullandığı bir başyapıt olmuştur. Mona Lisa’nın yüzündeki gizemli gülümseme ise yüzyıllar boyunca sanatçılar kadar bilim adamlarının da ilgisini çekmiş, bu anın nasıl yakalandığını açıklamaya çalışan kuramların ortaya atılmasına neden olmuştur. Resim, üstünde çalışıldığı sırada bile hayranlıkla izlenmiş, daha sonra da ideal bir portre için örnek sayılmıştır. Leonardo bu yapıt üstünde çalışırken Raffaello’nun onu izlediği, kendisi için taslaklar çizdiği, bunları da daha sonra “Maddalena Doni Portresinde (y. 1505, Pitti Sarayı, Floransa) kullandığı bilinmektedir.

Leonardo resmin yanı sıra heykelcilikle de uğraşmış, ama iki önemli yapıtı da uygulanmadan taslak halinde kalmıştır. Francesco Sforza ile Mareşal Trivulzio’yu canlandıracak bu heykeller için çizdiği taslaklar günümüze ulaşmıştır. Bunlar Leonardo’nun ne denli iyi bir gözlemci olduğunu, canlı bir atm oranlarından duruşuna, kaslarının gerginliğine kadar nasıl en küçük ayrıntıları bile kaçırmadığını gösterir. İki yapıt da anıtsal boyutlarda olmak üzere tasarlanmıştır. Leonardo’nun bunları, düşündüğü gibi bir seferde, tek parça olarak dökebilmesi, çağının teknik olanakları düşünülürse biraz kuşkulu gibi gözükmektedir. Böyle bir girişimi göze almış olması bile onun bu tür sorunlara ne kadar yürekli yaklaşabildiğini gösterir.
Ludovico Sforza’ya iş için başvurduğu mektubunda Leonardo kendini deneyimli bir mimar, askeri mühendis ve su yapılan mühendisi olarak tanıtmaktadır. Gerçekten de mimarlık konularıyla yaşamının sonuna değin ilgilenmiştir. Ama bu alandaki etkinliği çoğu kez danışmanlık düzeyinde kalmıştır.

Çeşitli yapılar için hazırladığı taslak çizimleri vardır. Bir de Milano Katedrali’ nin kubbesi için bir maket hazırlamış, ama önerisi benimsenmemiştir. Fransa’da yapılacağını düşündüğü Romorantin Sarayı ile bahçesine ilişkin tasarımları onun bu konuyu hem estetik, hem de teknik sorunları başarıyla çözecek düzeyde bildiğinin en iyi kanıtıdır. Daha sonra bulunan not defterlerinden, savunma yapıları ile su yapıları alanında da başarılı tasarımlarının bulunduğu, bunların bir bölümünün de uygulandığı anlaşılmaktadır.

Leonardo’nun bilimsel araştırmalarının odağı resim bilgisi üstündeki çalışmalarıdır. Ayrıca not defterlerine yaptığı çizimler resimleme alanında da büyük bir usta olduğunu ortaya koyar. Dünya görüşünü en iyi yansıtan çalışmalarını ise anatomi alanında yapmıştır. Anatomi başlangıçta onun için daha iyi resim yapma amacına yönelik bir çalışmayken, kısa zamanda kendi başına bir araştırma konusu olup çıkmıştır. Leonardo gördüklerini en ince ayrıntısına kadar çizmiş, göremediklerini de doğruluk oranı çok yüksek kestirimlerle tamamlamıştır. Hazırladığı insan gövdesine ilişkin kesit çizimlerini, arka arkaya konduklarında birbirini tamamlayan saydamlar gibi düzenleyerek, insan vücudunun nasıl çalıştığını anlamak istemiştir. Kendisinin de kadavralar üstünde çalıştığı, Milano’daki Sta. Maria Nuova Hastanesi’nde 30 kadar otopsi yaptığı bilinmektedir.
Ad:  Leonardo da Vinci5.jpg
Gösterim: 2809
Boyut:  41.9 KB

Leonardo mekanik konusunda da incelemeler yapmış, pek çok makine tasarlamıştır. 1490’ların sonunda Milano’da yayımlamış olduğu küçük bir kitapçık bu konudaki kuramsal çalışmalarını yansıtır. Makinelerin çalışması hep ilgisini çekmiş, bununla insan gövdesinin çalışması arasında ilişkiler kurmaya çalışmış, sonunda da doğadaki en önemli öğenin hareketi sağlayan güç olduğu düşüncesine varmıştır. Bu konulardaki çalışmaları için de sorunları en açık biçimde anlatan yetkin çizimleri vardır.
15. yüzyıl sona ererken skolastik öğreti gerilemeye, yerini hümanist düşünceye bırakmaya başlamıştı. Leonardo ise çağdaş denebilecek üçüncü bir yaklaşımın temsilcisiydi. Bu yaklaşımda, duyularıyla edindikleri izlenim ve deneyimleri başkalarına aktaran sanatçılar önemli bir rol oynarlar. Leonardo da sanatçı gözüyle doğaya bakmış, onun gizlerini ortaya çıkarmaya çalışmıştır. Her alanda ansiklopedik bilgi sahibi olunabileceğini düşünmesi, onun hâlâ skolastiğin etkisinde olduğunu gösterir. Ama araştırmalarını deneye dayandırması yeni, bilimsel bir çağın açılmasına katkıda bulunan en önemli etkinliklerden biri olmuştur.

Leonardo belki kendi kendine dil öğrenen, doğa bilimlerini, düşün konularını, tarihi kavramak için notlar tutan ampirik bir gözlemcidir. Ama tam bu noktada ona özgü “bilgi kuramı” ortaya çıkar. Bu, bilimle sanatı birbiriyle kaynaştıran bir yaklaşımdır. Onun yaratıcı dehasına bu gözle bakılınca, kaç yapıtını bitirip kaçını bitirmediği önemsiz kalır. Önemli olan onun içindeki akılcı yaratma gücüdür. İşte bu güç onun yapıtlarında yaşamış, varlığını da günümüze değin sürdürmüştür.

ÖBÜR ÖNEMLİ YAPITLARI.


Resim. “Meryem’e Müjde” (1472-77, Uffizi Galerisi, Floransa), “Meryem’e Müjde” (y. 1472-77, Louvre Müzesi, Paris), “Karanfilli Madonna” (y. 1474, Eski Pinakotek, Münih), “Ginevra de’ Benci’nin Portresi” (y. 1475- 78, Ulusal Sanat Galerisi, Washington, D.C.), “Madonna Benois” (1478-1500’den sonra, Ermitaj, Leningrad), “Aziz Hieronymus” (y. 1480, Vatikan Müzeleri, Roma), “Müneccim Kralların Tapınması” (1481, Uffizi Galerisi, Floransa), “Müzikçi” (y. 1490, Ambrosius Resim Galerisi, Milano), “Erminli Kadın” (“Cecilia Gallerani”, y. 1490, Ulusal Müze, Kraköw, Polonya).
Çizim ve not defterleri. Fransız Enstitüsü, Paris; British Museum, Londra; Uffizi Galerisi, Floransa; Ambrosius Kütüphanesi, Milano; Venedik Akademisi; Kraliyet Kütüphanesi, Windsor Şatosu; Kraliyet Kütüphanesi, Torino; Ulusal Kütüphane, Madrid; Victoria ve Albert Müzesi, Londra.

Son düzenleyen Safi; 20 Ağustos 2016 20:01