Arama


Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
23 Temmuz 2016       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
TANSİYON KONTROLÜNDE TUZUN AZALTILMASI ÇOK ÖNEMLİDİR
47457d1460822077 tansiyon nedir tansiyon5

Tansiyon konusunda en çok konuşulan mineral sodyum yani sofra tuzunun esasıdır. Hem tansiyonu yüksek birinde tansiyonun düşmesi, hem de tansiyonu normal birinin daha düşük değerlere sahip olması ya da tansiyonunun yükselmemesi için tuzun kısıtlanması gerektiği çok eskiden beri bilinmektedir. Buna rağmen toplumlar, ihtiyaçlarının çok çok üstünde, 5-10 kat daha fazla tuz tüketmektedir. Buna biraz da, eskiden yalnızca yüksek tansiyonluların az tuz yemeleri gerektiği ama normal tansiyonluların dikkat etmelerine gerek olmadığı inancı katkıda bulunuyordu. Ama şimdi, bunun herkes için gerekliliği kabul edilmeye başlandı.
Bir araştırmada daha sonra söz edeceğimiz DASH diyeti yapıp, tuzun kısıtlanmasıyla, yüksek tansiyonlularda 12, tansiyonu normal olanlarda 7 mmHg kan basıncı düşüşü sağlandı. Oysa aynı diyeti yapıp tuzda kısıtlamaya gitmeyenlerinki yalnızca 2-3 mmHg düştü.

Bu yüzden, günde 2.4 g'dan daha az sodyum yani 6 gr'dan daha az sofra tuzu tüketilmesi salık verilmektedir. Bu da yaklaşık bir çay kaşığı kadar tuz demektir. Ama kalp yetmezliği varsa, bu yarı yarıya azaltılır.

Tuzu azaltmak için, tabii ki, en başta yapmamız gereken şey, yemeklerin daha az tuzla yapılması ve sofrada yemeklere tuz eklemekten kaçınılmasıdır.
  • Bazı hekimler, yemeğin tuzsuz yapılıp, sofrada tuz eklemenin daha az tuz almaya yardım edeceği kanısındadır. Özellikle sıcak yenen tahıllarda (pilav, makarna...) bu çok işe yarayabilir.
  • Tuzluğun deliğinin küçük olması da yardımcıdır.
  • Tuz yerine, tatlandırıcı olarak baharat, limon, sirke, yoğurt kullanılabilir.
  • Hazır yiyeceklerde sodyumu (tuzu) azaltılmış veya tuzsuz ürünler tercih edilebilir.
  • Et olarak konserve ve tütsülenmiş (füme) ürün tüketiminden kaçınmalı; tazeler yeğlenmelidir.
  • Tuzlanarak hazırlanan salam, jambon gibi besinler, konserveler, hazır çorbalar, hazır karışımlar, salamuralar (turşu, zeytin vb), hardal, ketçap gibi çeşnilerden olabildiğince uzak durmalıdır.
Ancak herkes tuz kısıtlamasına aynı ölçüde yanıt vermemektedir. Tuz kısıtlamasına yeterince yanıt vermeyenler hayli fazladır. Bu durum, “tuza direnç” olarak adlandırılır. Tuza direnç, yüksek tansiyonluların %30-50'sinde, normal tansiyonu olanların %15-25'inde görülmektedir. Üstelik bunlarda tuzu artırmak da tansiyonda yükselme yapmamaktadır.

Tablo: Çeşitli besinlerdeki sodyum (tuz) miktarı

BESİN GRUBU - SODYUM (mg)
Tahıllar ve tahıl ürünleri
  • ½ su bardağı tuzsuz pişmiş tahıl, pilav, makarna - 0-5
  • 1 su bardağı hazır tahıl gevreği - 100-360
  • 1 dilim ekmek - 110-175
Sebzeler
  • ½ su bardağı taze veya dondurulmuş, tuzsuz pişirilmiş - 1-70
  • ½ su bardağı soslu konserve ya da dondurulmuş - 140-460
  • ¾ su bardağı konserve domates suyu - 820
TANSİYONU OLANLAR ALKOLLÜ İÇKİLERİ DE AZALTMALIDIR.
Az miktarda alkol almanın etkisi konusunda, tıp dünyasında farklı görüşler vardır. Kimileri diğer her şey aynı olduğunda, az alkol almanın, daha az kalp hastalığına yol açtığını söyler. Bu, genelde kabul edilen bir düşüncedir. Tansiyonda da benzer düşünceler varsa da kalpte olduğu kadar taraftar bulmamaktadır. Ama ortak kanı, bu görüşler doğru bile olsa, başka zararları nedeniyle, içmeyen birine, daha az kalp hastası olacağı düşüncesiyle, alkol almasını teşvik etmenin doğru olmadığıdır.
Buna karşılık hem tansiyon, hem de kalp için, kadınlarda 1-2, erkeklerde 2-3 kadehin üstündeki alkolün, zararlı olduğu ve miktar arttıkça bu zararın da giderek arttığı, herkes tarafından kabul edilmektedir.


TANSİYONA ETKİLERİ TARTIŞILAN DİĞER ŞEYLER
Tansiyona etkisi en fazla tartışılan şeylerin başında bazı minrealler gelmektedir. Üstünde en çok durulanlar potasyum, kalsiyum ve magnezyumdur. Ama tuzdan yani sodyum mineralinden farklı olarak, bu minerallerin azaltılması değil, arttırılması tavsiye edilmektedir.
Bunlardan potasyum, daha iyi bir tansiyon için, daha fazla alınması gerektiği konusunda, herkesin üstünde anlaştığı bir maddedir. Günde 3.5 gramın üstüne çıkılması önerilmektedir. Sodyum ne kadar düşük, potasyum ne kadar fazlaysa, tansiyon o kadar iyi olmaktadır. Gerçekten de, bir çalışmada, potasyum alımını yalnızca yarım gr kadar artırmanın, felç riskini %40 azalttığı gösterilmiştir. Ama, bunu potasyumlu tuzlar alarak başarmak tavsiye edilmemektedir. Doğru olan şey potasyumdan zengin besinlerle bunu başarmaktır. Bunun içinse, bol sebze-meyve tavsiye edilmektedir. Özellikle, 100 gr'daki potasyum açısından, kahve, kuru baklagiller, fındık, marul, maydanoz, ıspanak, patates, enginar, muz, havuç başta gelen besinler olarak sayılabilir.


Kalsiyum için tavsiye edilen miktar günde 800-1200 mg, magnezyum için 280-350 mg'dır. Bu minerallerin en yoğun olduğu besinlerse süt ve süt ürünleridir. Ayrıca kalsiyum için pekmez, susam, fındık, fıstık, yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller ve kurutulmuş meyveler; magnezyum için ıspanak, kuru baklagil, ekmek, badem, fıstık sayılabilir.

Daha az yağ ve daha çok lif tüketmenin, kilo vermenin ötesinde, tansiyona yarar sağladığı iddia edilmektedir. Gerçekten de, yalnızca bitkisel besinlerle beslenenlerde (vegan), her türlü besinle beslenenlere (omnivor) göre, - tuz tüketimleri anlamlı farklı olmasa bile- daha az tansiyon yüksekliği görüldüğü bildirilmiştir. Buna karşılık bir çalışmada günde 3,7 gr balık yağının yaşlılarda, hafif bir tansiyon düşmesi sağladığı yayımlanmıştır. Kimileri kahve gibi, kafeinli içecekleri de az tüketmeyi önermektedir.


YÜKSEK TANSİYON İÇİN TANIMLANMIŞ KAPSAMLI BİR DİYET: DASH DİYETİ
Tıp çevrelerinde tansiyona yönelik diyetlerden en bilineni DASH diyetidir. Adı, “yüksek tansiyonu durdurmaya yönelik beslenme yaklaşımı” karşılığı, İngilizce “Dietary Approaches to Stop Hypertension” kelimelerinin kısaltımından gelmektedir.

DASH diyeti, şu ana kadar saydıklarımızın bir toplamı gibidir.
  • Doymuş yağlar ve kolesterol başta olmak üzere yağların azaltıldığı,
  • Tuzca fakir,
  • Potasyum, magnezyum ve kalsiyumdan zengin bir diyettir.
Bu amaçla,
  • Hayvansal yağlar ve kırmızı et azaltılır,
  • Azalan kalori, -posadan zengin- taneli tahıl ve karbonhidratlarla telafi edilir,
  • Potasyum, magnezyum ve posa kaynağı olarak bol sebze ve meyve tüketilir,
  • Protein ve kalsiyum, potasyum, magnezyum kaynağı olarak az yağlı veya yağsız süt ve süt ürünleri tüketimi artırılır,
  • Protein, posa, potasyum, magnezyum kaynağı olarak yağlı tohumlar ve kuruyemiş ile baklagiller arttırılır.
DEVAMI Tansiyon Nedir?
SİLENTİUM EST AURUM