Arama

Güneşin ne gibi zararlı etkileri vardır?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 28 Haziran 2015 Gösterim: 2.103 Cevap: 4
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
Ziyaretçi
1 Aralık 2008       Mesaj #1
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
Güneşin insan vücuduna ne gibi etkileri vardır , zararları nelerdir , güneş yanıklarına karşı neler yapılmalıdır , güneşten nasıl korunabiliriz?

Güneşin ne gibi zararlı etkileri vardır?
EN İYİ CEVABI _AERYU_ verdi
Güneşin zararları nelerdir ?

Sponsorlu Bağlantılar
Pırıl pırıl bir güneş altında kumsalda vakit geçirmek ve cildimizin bronzlaşması kendimizi iyi hissettirir. Vücudumuzda D vitamini oluşumunu sağladığı için güneş ışınlarına gereksinim vardır. Ancak güneş ışınlarının zararlı etkilerinin de olduğu bilinmelidir. Cilt rengi koyu olanlar güneşe daha az duyarlı olsalar da herkes ve özellikle bebek ve çocuklar güneşin yakan ışınlarından korunmalıdır. Çoğu güneş hasarı çocuklukta olur, yıllar geçtikçe eklenerek artar ve deri hücrelerinin hasarı ile başlayıp, erken yaşta kırışıklıklar, deri lekeleri ve en sonunda cilt kanseri meydana gelebilir.

Güneşin zararları etkileri şunlardır:

1.Güneş yanığı: Cildinizin uzun süre güneş altında kalması nedeniyle güneşin ultraviyole A ve B ışınlarının deri hücrelerini yakması ve hasara uğratması olarak tanımlanabilir. Güneş yanığının ne kadar sürede meydana geleceği cildinizin tipine, güneş ışınlarının şiddetine ve ne kadar süreyle güneş ışığına maruz kalındığına bağlıdır. Açık cilt rengine sahip kişilerin, örneğin sarışınların cildi esmerlere göre daha hassastır ve daha çabuk etkilenir.şiddetine göre derecelere ayrılır: Birinci derecede güneş yanığında, derinin “epidermis” adı verilen en üst tabakasının önce kızarmasına sonra acımaya başlamasına neden olur. Kızarıklık, güneşe maruziyetten kısa bir süre sonra görülür ve bir süre sonra da acıma başlar. Ağrı kesiciler kullanılarak ve nemlendirici losyonlar sürülerek rahatsızlık giderilmeye çalışılabilir. İkinci derece güneş yanığında ise; derinin daha derin tabakaları ve sinir uçları etkilenerek daha ağrılı ve iyileşmesi uzun süren lezyonlar meydana gelir. Deri kızarır ve kabarır, deri üzerinde içi sıvı dolu kabarcıklar meydana gelir. Bu kabarcıklar deriyi korudukları gibi nem de sağladıkları için patlatılmamalıdır. Patlatılan kabarcıklar enfeksiyona da sebep olabilirler.

2.Kırışıklıklar: Güneş ışınları derinizin zamanından önce yaşlanmasına sebep olur. Deri kırışıklıklarının %80’inden fazlası özellikle gençlik döneminde uzun süre güneş ışığına maruz kalan cildin yıpranması sebebiyle olur. Güneş ışığı, deri katmanlarında bulunan “elastin” adı verilen cilde esneklik kazandıran liflerin zarar görmesine ve cildin sarkmasına sebep olur.

3. Cilt lekeleri: Güneş ciltte lekelenmeye, bazı yerlerin daha koyu, bazı yerlerin daha açık görünmesine yol açar. Ayrıca, küçük kan damarları da güneşten etkilenir ve cilt kızarık görünür. Daha küçük, kahverengi veya gri lekeler de güneşe maruz kalan cilt bölgelerinde görülebilir. Bunlara “yaşlılık lekeleri” dense de aslında bunlar da güneş ışığı nedeniyle oluşmuş lekelerdir.

4. Çillenme: Güneş ışığına maruz kalan cilt bölgelerinde, düz, kabarık olmayan, “çil” adı verilen lekeler oluşabilir. Özellikle açık cilt ve saç rengine sahip olanlarda çiller daha fazla görülebilir. Bunların sağlık açısından bir zararı yoktur. Ancak, bazı cilt kanserlerinin başlangıç dönemi çillerin görüntüsüne benzediğinden, kötü huylu bir cilt kanserinin başlangıçta fark edilmesini engelleyebilir.

5.Solar keratoz: Aşırı güneş ışığına maruz kalma sebebiyle, cilt yüzeyinde, genellikle baş, boyun ve ellerde görülen, küçük, kızarık veya kahverengi pullu veya kabuklanmış deri lezyonlarıdır. Açık cilt rengine sahip olan sarışın ve kızıllarda, mavi ve yeşil göz rengine sahip olanlarda risk fazladır. Deri kanserine dönüşme riski olan bu lezyonlara erken dönemde müdahale edilmelidir.

6.Çiftçi dudağı: Aşırı güneş ışığına maruz kalan alt dudakta “solar keratoz” benzeri lezyonlar oluşur. Dudaklarda kuruluk, çatlama ve kabuklanmış lezyonlar en belirgin belirtileri olup deri kanserine dönüşebileceğinden tehlikelidir.

7.Katarakt: Güneş ışığından şapka veya güneş gözlükleri ile korunulmaması durumunda gözün lensinde katarakt gelişebilir. Bu durumda görme problemleri meydana gelir. Hava bulutlu bile olsa, gözleri korumak için güneş gözlüğü veya şapka kullanılmalıdır.

8.Skuamoz hücre kanseri: Kanayan veya kabuk oluşturan kırmızı bir nodül halindedir. En sık olarak; burun, alın, kulaklar, göz çevresi, alt dudak ve eller olmak üzere en çok güneş gören yerlerde meydana gelir. Erken dönemde fark edilirse tedavi edilebilen bir kanserdir.

9.Melanom: Diğer cilt kanserleri kadar sık görülmese de en ciddi ve en öldürücü deri kanseridir. Deri üzerinde koyu renkli bir ben oluşumu veya var olan küçük bir benin sınırlarının genişlemesi durumlarında mutlaka bir cildiye uzmanına danışılmalıdır.

Güneş yanığında neler yapılmalıdır ?

Hafif güneş yanıklarında cildin kızarıklığı ve acısının giderilmesine çalışılır. Bunun için;
  • Güneş yanığı olan yerlere soğuk kompres yapılabileceği gibi serin bir duş da alınabilir. Böylece derinin sıcaklığı azaltılarak rahatlanabilir.
  • Cildi besleyici ve nemlendirici kremler sürülebilir. Bu kremlerin sürmeden önce buzdolabında bir süre bekletilmesi daha da rahatlatıcı olabilir.
  • Ağrı kesici ve iltihabı önleyici ilaçlar güneş yanığı olan yerlerin şişmesini engeller ve acısını alır.
  • Bol miktarda su içilmeli, susuz kalınmamalıdır.
  • Güneş yanıkları tam olarak iyileşene kadar güneşten uzak durulmalıdır.

Yukarıdaki önlemlerle güneş yanıkları genellikle iyileşir. Ancak; vücudunuzun %20’sinden fazla bir alanda sıvı dolu kabarcıklar oluşursa ve susuz kaldığınızın işaretleri olan kuru ağız, susama hissi, idrar miktarının azalması ve hatta baş dönmesi ve bitkinlik gibi belirtiler de ortaya çıkarsa bir sağlık kuruluşuna başvurmanız gerekir.

Güneşin zararlarından korunmak için neler yapılmalıdır ?
  1. Güneşten uzak durulmalıdır. Özellikle güneş ışınlarının en kuvvetli olduğu saatler olan 10-16 arasında mümkünse güneşe çıkılmamalıdır.
  2. Güneşe çıkılacaksa, en az 30 dakika öncesinde, 30 faktör ve üzeri koruma düzeyine sahip, ultraviyole A ve B ışınlarını geçirmeyen bir güneş kremi kullanılmalıdır. Krem sürülürken dudaklar ve kulaklar unutulmamalıdır.
  3. Güneş kremi 2 saatte bir yeniden sürülmelidir. Eğer çok fazla terleniyorsa veya denize veya havuza girilip çıkılıyorsa daha sık aralıklarla uygulanmalıdır.
  4. Ultraviyole ışınları bulutlardan geçebildiği için bulutlu günlerde de güneş yakıcıdır. Bu sebeple, bulutlu günlerde de, güneşli günler gibi koruyucu önlemler alınmalıdır.
  5. Güneş kremi sürülse de, geniş kenarlı şapka ve güneş gözlüğü takılmalıdır.

Kaynak:

Son düzenleyen _AERYU_; 28 Haziran 2015 00:39 Sebep: İç başlık ve soru düzeni
HerHangiBiri - avatarı
HerHangiBiri
Ziyaretçi
1 Aralık 2008       Mesaj #2
HerHangiBiri - avatarı
Ziyaretçi
Yeryüzüne ulaşan güneş ışınları görünen ve görünmeyen ışınlar olarak ikiye ayrılır. Görünmeyen ışın spekturumu UV spekturumu olarak bilinir. Yeryüzüne ulaşan solar radyasyonun % 5’ni UV ışınları oluşturur.Hem UVA hem de UVB güneş yanıkları, bronzlaşma ve deride güneş hasarı oluşturur. UVA yeryüzüne ulaşan güneş ışınlarının içinde 1000 kat daha fazla bulunur. UVA buluttan, camdan geçebilir deri içinde daha derinlere doğru emilerek pigment artışlarına ve bronzlaşmaya ve kronik güneş hasarlarına neden olur. UVB kronik zararlar oluşturabilmekle beraber daha çok güneşin akut etkilerinden sorumlu tutulur. Güneşin zararlı etkileri rüzgar, su, kum, kar yansımaları ile artar.

Sponsorlu Bağlantılar
Deriye ulaşan güneş ışınlarının bir kısmı yansır bir kısmı da deri tarafından emilir ve depolanır. Depolanan güneş ışınları akut ve kronik zararlar oluşturur.

Akut etkiler, güneş yanıkları ve güneş allerjileridir. Güneş allerjileri güneşe maruz kaldıktan birkaç saat ile birkaç gün içinde ortaya çıkan kızarıklık, ödem, ağrı, içi su toplayan kabarcıklar ve soyulma ile karakterizedir. Şiddetli güneş yanıklarının olduğu bölgelerde yaşamın ileri dönemlerinde özellikle melanom türü cilt kanserlerinin oluşma riski yüksektir.Güneşin kısa ve uzun vadeli pek çok olumsuz etkisi bulunmaktadır. Kısa vadeli etkiler arasında güneş yanıkları, bronzlaşma ve çiller sayılabilir. Uzun vadeli etkiler arasında kırışıklık ve lekeler gibi foto yaşlanma belirtileri ve deri kanseridir. Her beş deri kanseri olgusundan dördünde neden, güneşin ultraviyole ışınlarıdır. Sadece birkaç dakika içinde; UVA ışınları da, UVB ışınları gibi ciltte ciddi zararlara yol açabilir.

UVB ışınları, yüksek enerji taşıyıp, güneş yanıklarına neden olurken, UVA ışınları güneş yanığına yol açmayan ancak derinin derin tabakalarına ulaşıp, deride ciddi zararlar meydana getiren ışınlardır.

Güneşin UV ışınlarına fazlaca maruziyet yaşla ilintili katarakt,pterygium, fotokeratit ve korneada dejeneratif değişiklikler gibi bir takım göz sorunlarına sebebiyet verebiliyor.
runeşya - avatarı
runeşya
Ziyaretçi
25 Haziran 2015       Mesaj #3
runeşya - avatarı
Ziyaretçi
Şu günlerde yeniden yüzünü göstermesiyle üzerinde tekrar düşünmeye gerek duyduğumuz bir konu güneş ışınları ve sağlıkla olan ilişkileri. Baharın gelmesiyle, soğuk havaların etkisinden kurtulup kendimizi sokaklara atarken en çok dikkat etmemiz gereken konulardan bir tanesi.



Yaşamla olan ilişkisi nedeniyle varlığına muhtaç olduğumuzu ancak maruziyetinin muhtemel zararları nedeniyle korunmanında öneminin arttığını hepimiz biliyoruz. Peki nasıl?


Güneşten yayılan ışınlar ve bu ışınlarla taşınan ısı enerjisinin % 50’si yeryüzüne ulaşır. Güneşten yayılan ultraviyole (UV) ışınlar 3’e ayrılır ve herbirinin farklı etkileri vardır:
UV Işınlar


Ultraviyole C



Tamamına yakını ozon tabakası tarafından tutulan en zararlı ışın türüdür. Ameliyathaneler de sterilizasyon amaçlı kullanılır.

UVB

Yeni melaninin yapımını uyarır ve cilde salınımını sağlar.
DNA bantlarına ciddi hasar verir.
Ben oluşmasına ve bazı cilt kanseri tiplerine (melenoma hariç) neden olur.
Cildin yaşlanmasına neden olur (UVA'den çok daha az olmak üzere).
D Vitamininin oluşumunu uyararak, hastalıklara ve ironik olarak cilt ve diğer kanserlere karşı korur.
UVA'dan daha kolay güneş yanığına yol açar, ancak ölçülü dozu sağlıklı olabilir.
Hemen hemen tüm güneş koruyucuları (Güneşten Koruyucuların Kullanımı için tıklayın) ile engellenir.
UVA

Melanositlerde daha önceden üretilmiş olan melaninin salınımını sağlar.
Cildin hızlı yaşlanmasına neden olur.
UVB'ye kıyasla daha az kansere neden olduğu düşünülmekle birlikte diğer cilt kanserlerinden daha tehlikeli olan melanoma neden olur.
Birçok güneş koruyucu tarafından engellenememektedir ancak giysi ile bir miktar engellenebilir.
UVB'ye kıyasla sezon ve gün boyu daha istikrarlı bir seviyede bulunur.
Güneş Işınlarının Sağlığa Zararlı Etkileri Nelerdir?


UV ışınlar insan sağlığı üzerine olan zararlı etkilerini daha çok deri hücrelerini ve göz dokusunu etkileyerek gösterirler. Deri üzerine olan etkilerini cildin alt katmanlarına dek nüfuz ederek gösterirler. Kök hücreleri etkilerler ki, bu zararlı cilt yapısının oluşmasına neden olur ve cildin genetik yapısına (DNA) zarar verir. Bu süreçte, vücuttaki kollajen proteini azalmakta ve cilt daha ince güçsüz, pürüzlü ve kırışıklıklarla dolu olmaya başlamaktadır. Aşırı güneş ışığında sadece birkaç dakika kalmak bile kollajen üretimini zarara uğratmaktadır.

Cilt rengi de güneş kaynaklı hastalıklar için bir faktör olarak kabul edilebilir. Çünkü cilt rengine göre güneşten etkilenme oranı değişmektedir. Cildin güneşten ten rengine göre etkilenmesine ‘’fototip’’ denir. Açık tenlilerin cilt kanserine yakalanma ihtimalleri daha yüksektir.

Güneşin UV ışınlarına fazlaca maruziyet yaşla ilintili katarakt, pterygium (iyi huylu konjunktiva büyümesi), fotokeratit ve korneada yıkıcı değişiklikler gibi bir takım göz sorunlarına sebebiyet verebilir.

Bu sorunlar bulanık görmeye, gözde tahrişe, kızarıklığa, yaşarmaya, geçici görme kaybına ve bazı vakalarda körlüğe yol açabilir.

Amerikan Optometrik Birliği kısa adıyla AOA’da komisyon üyesi olan Dr. Gregory Good’a göre:

“UV radyasyonuyla derinin yanması gibi, gözler de bu ışınlardan zarar görebilirler. Özellikle genç insanların gözlerini korumaya ihtiyaçları var. Kenarlı bir şapka giymek, UV radyasyonunu absorbe eden bir güneş gözlüğü takmak gibi basit, güvenli ve pahalı olmayan yöntemlerle bu korunma sağlanabilir.”

Cilt ayrıca mevcut benlerde görülen değişikliklerde cilt kanseri habercisi olabilir. Ben sayısı fazla (50’den yüksek) olan kişilerin de cilt kanserine yakalanma ihtimalinin yüksek olduğu bilinmektedir.



Bende görülen değişikliklere örnek olarak bende asimetri olması, dış kenarlarının girintili çıkıntılı şekil alması, renginin kısmen veya tamamen siyah, kahverengi, mavi, kırmızıya dönüşmesi veya etrafında beyaz renk değişiklikleri göstermesi, en uzun çapının 6 milimetreden daha fazla olması veya büyümesi, normal cilt seviyesinden kabarması veya yükselmesi, üzerinde yara açılması ve zaman zaman kanaması verilebilir.

Güneş ışınları melanin pigmenti birikimine neden olarak çil oluşumuna da yol açabilir.
julyet - avatarı
julyet
Ziyaretçi
25 Haziran 2015       Mesaj #4
julyet - avatarı
Ziyaretçi
Güneşten yayılan ışınlar ve bu ışınlarla taşınan ısı enerjisinin % 50’si yeryüzüne ulaşır. Güneşten yayılan ultraviyole (UV) ışınlar 3’e ayrılır ve herbirinin farklı etkileri vardır:

UV Işınlar
 

Ultraviyole C

 

Tamamına yakını ozon tabakası tarafından tutulan en zararlı ışın türüdür. Ameliyathaneler de sterilizasyon amaçlı kullanılır.

UVB

Yeni melaninin yapımını uyarır ve cilde salınımını sağlar.
DNA bantlarına ciddi hasar verir.
Ben oluşmasına ve bazı cilt kanseri tiplerine (melenoma hariç) neden olur.
Cildin yaşlanmasına neden olur (UVA'den çok daha az olmak üzere). 
D Vitamininin oluşumunu uyararak, hastalıklara ve ironik olarak cilt ve diğer kanserlere karşı korur. 
UVA'dan daha kolay güneş yanığına yol açar, ancak ölçülü dozu sağlıklı olabilir.
UVA

Melanositlerde daha önceden üretilmiş olan melaninin salınımını sağlar.
Cildin hızlı yaşlanmasına neden olur.
UVB'ye kıyasla daha az kansere neden olduğu düşünülmekle birlikte diğer cilt kanserlerinden daha tehlikeli olan melanoma neden olur.
Birçok güneş koruyucu tarafından engellenememektedir ancak giysi ile bir miktar engellenebilir.
UVB'ye kıyasla sezon ve gün boyu daha istikrarlı bir seviyede bulunur.

Güneş Işınlarının Sağlığa Etkileri
UV ışınlar insan sağlığı üzerine olan zararlı etkilerini daha çok deri hücrelerini ve göz dokusunu etkileyerek gösterirler. Deri üzerine olan etkilerini cildin alt katmanlarına dek nüfuz ederek gösterirler. Kök hücreleri etkilerler ki, bu zararlı cilt yapısının oluşmasına neden olur ve cildin genetik yapısına (DNA) zarar verir. Bu süreçte, vücuttaki kollajen proteini azalmakta ve cilt daha ince güçsüz, pürüzlü ve kırışıklıklarla dolu olmaya başlamaktadır. Aşırı güneş ışığında sadece birkaç dakika kalmak bile kollajen üretimini zarara uğratmaktadır.

Cilt rengi de güneş kaynaklı hastalıklar için bir faktör olarak kabul edilebilir. Çünkü cilt rengine göre güneşten etkilenme oranı değişmektedir. Cildin güneşten ten rengine göre etkilenmesine ‘’fototip’’ denir. Açık tenlilerin cilt kanserine yakalanma ihtimalleri daha yüksektir.

Güneşin UV ışınlarına fazlaca maruziyet yaşla ilintili katarakt, pterygium (iyi huylu konjunktiva büyümesi), fotokeratit ve korneada yıkıcı değişiklikler gibi bir takım göz sorunlarına sebebiyet verebilir.

Bu sorunlar bulanık görmeye, gözde tahrişe, kızarıklığa, yaşarmaya, geçici görme kaybına ve bazı vakalarda körlüğe yol açabilir.

Amerikan Optometrik Birliği kısa adıyla AOA’da komisyon üyesi olan Dr. Gregory Good’a göre:

“UV radyasyonuyla derinin yanması gibi, gözler de bu ışınlardan zarar görebilirler. Özellikle genç insanların gözlerini korumaya ihtiyaçları var. Kenarlı bir şapka giymek, UV radyasyonunu absorbe eden bir güneş gözlüğü takmak gibi basit, güvenli ve pahalı olmayan yöntemlerle bu korunma sağlanabilir.”

Cilt ayrıca mevcut benlerde görülen değişikliklerde cilt kanseri habercisi olabilir. Ben sayısı fazla (50’den yüksek) olan kişilerin de cilt kanserine yakalanma ihtimalinin yüksek olduğu bilinmektedir.



Bende görülen değişikliklere örnek olarak bende asimetri olması, dış kenarlarının girintili çıkıntılı şekil alması, renginin kısmen veya tamamen siyah, kahverengi, mavi, kırmızıya dönüşmesi veya etrafında beyaz renk değişiklikleri göstermesi, en uzun çapının 6 milimetreden daha fazla olması veya büyümesi, normal cilt seviyesinden kabarması veya yükselmesi, üzerinde yara açılması ve zaman zaman kanaması verilebilir.

Güneş ışınları melanin pigmenti birikimine neden olarak çil oluşumuna da yol açabilir.



Ayrıca güneş ışınları cildin kendini yenileme sisteminin çalışmasına zarar vermekte ve böylece deri kanseri oluşumu riskini arttırmaktadırlar.
_AERYU_ - avatarı
_AERYU_
Ziyaretçi
28 Haziran 2015       Mesaj #5
_AERYU_ - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Güneşin zararları nelerdir ?

Pırıl pırıl bir güneş altında kumsalda vakit geçirmek ve cildimizin bronzlaşması kendimizi iyi hissettirir. Vücudumuzda D vitamini oluşumunu sağladığı için güneş ışınlarına gereksinim vardır. Ancak güneş ışınlarının zararlı etkilerinin de olduğu bilinmelidir. Cilt rengi koyu olanlar güneşe daha az duyarlı olsalar da herkes ve özellikle bebek ve çocuklar güneşin yakan ışınlarından korunmalıdır. Çoğu güneş hasarı çocuklukta olur, yıllar geçtikçe eklenerek artar ve deri hücrelerinin hasarı ile başlayıp, erken yaşta kırışıklıklar, deri lekeleri ve en sonunda cilt kanseri meydana gelebilir.

Güneşin zararları etkileri şunlardır:

1.Güneş yanığı: Cildinizin uzun süre güneş altında kalması nedeniyle güneşin ultraviyole A ve B ışınlarının deri hücrelerini yakması ve hasara uğratması olarak tanımlanabilir. Güneş yanığının ne kadar sürede meydana geleceği cildinizin tipine, güneş ışınlarının şiddetine ve ne kadar süreyle güneş ışığına maruz kalındığına bağlıdır. Açık cilt rengine sahip kişilerin, örneğin sarışınların cildi esmerlere göre daha hassastır ve daha çabuk etkilenir.şiddetine göre derecelere ayrılır: Birinci derecede güneş yanığında, derinin “epidermis” adı verilen en üst tabakasının önce kızarmasına sonra acımaya başlamasına neden olur. Kızarıklık, güneşe maruziyetten kısa bir süre sonra görülür ve bir süre sonra da acıma başlar. Ağrı kesiciler kullanılarak ve nemlendirici losyonlar sürülerek rahatsızlık giderilmeye çalışılabilir. İkinci derece güneş yanığında ise; derinin daha derin tabakaları ve sinir uçları etkilenerek daha ağrılı ve iyileşmesi uzun süren lezyonlar meydana gelir. Deri kızarır ve kabarır, deri üzerinde içi sıvı dolu kabarcıklar meydana gelir. Bu kabarcıklar deriyi korudukları gibi nem de sağladıkları için patlatılmamalıdır. Patlatılan kabarcıklar enfeksiyona da sebep olabilirler.

2.Kırışıklıklar: Güneş ışınları derinizin zamanından önce yaşlanmasına sebep olur. Deri kırışıklıklarının %80’inden fazlası özellikle gençlik döneminde uzun süre güneş ışığına maruz kalan cildin yıpranması sebebiyle olur. Güneş ışığı, deri katmanlarında bulunan “elastin” adı verilen cilde esneklik kazandıran liflerin zarar görmesine ve cildin sarkmasına sebep olur.

3. Cilt lekeleri: Güneş ciltte lekelenmeye, bazı yerlerin daha koyu, bazı yerlerin daha açık görünmesine yol açar. Ayrıca, küçük kan damarları da güneşten etkilenir ve cilt kızarık görünür. Daha küçük, kahverengi veya gri lekeler de güneşe maruz kalan cilt bölgelerinde görülebilir. Bunlara “yaşlılık lekeleri” dense de aslında bunlar da güneş ışığı nedeniyle oluşmuş lekelerdir.

4. Çillenme: Güneş ışığına maruz kalan cilt bölgelerinde, düz, kabarık olmayan, “çil” adı verilen lekeler oluşabilir. Özellikle açık cilt ve saç rengine sahip olanlarda çiller daha fazla görülebilir. Bunların sağlık açısından bir zararı yoktur. Ancak, bazı cilt kanserlerinin başlangıç dönemi çillerin görüntüsüne benzediğinden, kötü huylu bir cilt kanserinin başlangıçta fark edilmesini engelleyebilir.

5.Solar keratoz: Aşırı güneş ışığına maruz kalma sebebiyle, cilt yüzeyinde, genellikle baş, boyun ve ellerde görülen, küçük, kızarık veya kahverengi pullu veya kabuklanmış deri lezyonlarıdır. Açık cilt rengine sahip olan sarışın ve kızıllarda, mavi ve yeşil göz rengine sahip olanlarda risk fazladır. Deri kanserine dönüşme riski olan bu lezyonlara erken dönemde müdahale edilmelidir.

6.Çiftçi dudağı: Aşırı güneş ışığına maruz kalan alt dudakta “solar keratoz” benzeri lezyonlar oluşur. Dudaklarda kuruluk, çatlama ve kabuklanmış lezyonlar en belirgin belirtileri olup deri kanserine dönüşebileceğinden tehlikelidir.

7.Katarakt: Güneş ışığından şapka veya güneş gözlükleri ile korunulmaması durumunda gözün lensinde katarakt gelişebilir. Bu durumda görme problemleri meydana gelir. Hava bulutlu bile olsa, gözleri korumak için güneş gözlüğü veya şapka kullanılmalıdır.

8.Skuamoz hücre kanseri: Kanayan veya kabuk oluşturan kırmızı bir nodül halindedir. En sık olarak; burun, alın, kulaklar, göz çevresi, alt dudak ve eller olmak üzere en çok güneş gören yerlerde meydana gelir. Erken dönemde fark edilirse tedavi edilebilen bir kanserdir.

9.Melanom: Diğer cilt kanserleri kadar sık görülmese de en ciddi ve en öldürücü deri kanseridir. Deri üzerinde koyu renkli bir ben oluşumu veya var olan küçük bir benin sınırlarının genişlemesi durumlarında mutlaka bir cildiye uzmanına danışılmalıdır.

Güneş yanığında neler yapılmalıdır ?

Hafif güneş yanıklarında cildin kızarıklığı ve acısının giderilmesine çalışılır. Bunun için;
  • Güneş yanığı olan yerlere soğuk kompres yapılabileceği gibi serin bir duş da alınabilir. Böylece derinin sıcaklığı azaltılarak rahatlanabilir.
  • Cildi besleyici ve nemlendirici kremler sürülebilir. Bu kremlerin sürmeden önce buzdolabında bir süre bekletilmesi daha da rahatlatıcı olabilir.
  • Ağrı kesici ve iltihabı önleyici ilaçlar güneş yanığı olan yerlerin şişmesini engeller ve acısını alır.
  • Bol miktarda su içilmeli, susuz kalınmamalıdır.
  • Güneş yanıkları tam olarak iyileşene kadar güneşten uzak durulmalıdır.

Yukarıdaki önlemlerle güneş yanıkları genellikle iyileşir. Ancak; vücudunuzun %20’sinden fazla bir alanda sıvı dolu kabarcıklar oluşursa ve susuz kaldığınızın işaretleri olan kuru ağız, susama hissi, idrar miktarının azalması ve hatta baş dönmesi ve bitkinlik gibi belirtiler de ortaya çıkarsa bir sağlık kuruluşuna başvurmanız gerekir.

Güneşin zararlarından korunmak için neler yapılmalıdır ?
  1. Güneşten uzak durulmalıdır. Özellikle güneş ışınlarının en kuvvetli olduğu saatler olan 10-16 arasında mümkünse güneşe çıkılmamalıdır.
  2. Güneşe çıkılacaksa, en az 30 dakika öncesinde, 30 faktör ve üzeri koruma düzeyine sahip, ultraviyole A ve B ışınlarını geçirmeyen bir güneş kremi kullanılmalıdır. Krem sürülürken dudaklar ve kulaklar unutulmamalıdır.
  3. Güneş kremi 2 saatte bir yeniden sürülmelidir. Eğer çok fazla terleniyorsa veya denize veya havuza girilip çıkılıyorsa daha sık aralıklarla uygulanmalıdır.
  4. Ultraviyole ışınları bulutlardan geçebildiği için bulutlu günlerde de güneş yakıcıdır. Bu sebeple, bulutlu günlerde de, güneşli günler gibi koruyucu önlemler alınmalıdır.
  5. Güneş kremi sürülse de, geniş kenarlı şapka ve güneş gözlüğü takılmalıdır.

Kaynak:

Benzer Konular

22 Mart 2018 / son kraliçe Cevaplanmış
18 Ekim 2015 / Misafir Soru-Cevap
22 Temmuz 2014 / Misafir Cevaplanmış