Arama

Beyindeki kan pıhtısı nasıl tedavi edilir? - Sayfa 2

En İyi Cevap Var Güncelleme: 16 Ekim 2015 Gösterim: 94.247 Cevap: 30
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
5 Ocak 2010       Mesaj #11
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Sadece bilgilendirmek amaçlı,muhakkak uzmana danışmalısınız.
Kafatasının içinde, beyin zarlarıyla örtülmüş, beyazımtırak ve yumuşakça bir kitle durumundaki sinir organı. Duyum ve bilinç merkezini oluşturan beyin, insanları hayvanlardan ayıran en önemli organdır. Bu bakımdan insan beyni hayvanlarda görülmeyen bilinç, konuşma, sevinç, üzüntü gibi olayları da bir merkezdir. Dış dünya ile olan maddi ve manevi bütün ilişkiler, duyular aracılığı ile beyne iletilir, orada değerlendirilir ve vücudun gerekli tepkiyi göstermesi ayarlanır. Gri ve beyaz hücrelerden oluşan beyin, kafatasının arkasında bulunan bir delikle omuriliğe bağlanır. Beyin ve omurilik, üç katlı koruyucu zarla (meninks) sarılıdır. Beyne en yakın olan iç zar ile orta zar arasında beyin sıvısı denilen bir sıvı bulunur. Anatomik yapıdan beyin, beyin yarıküreleri, orta beyin, beyincik ve beyin sapından oluşur. Beyin yarıküreleri de “lop” denilen dört kısma ayrılmıştır. Loplar, alın (frontal), yan (parietal), şakak(temporal) ve artkafa (oksipital) diye adlandırılır. Ayrıca loplar “girus” kıvrımlara ayrılır. Loplarda duyu organları aracılığıyla alınan duyuların yorumlanması (çiçek kokusu ile yemek kokusunun ayırt edilmesi gibi) ve kaslara hareket sağlayıcı uyarıcıların yapılması gerçekleşir (yazı yazmak için el ve parmaklara gerekli uyarıların verilmesi gibi). Beyin yarı kürelerinin üzerinde beyin kabuğu (korteks) denilen gri hücrelerden oluşmuş, kıvrımlı bir kısım vardır. Beyin kabuğunun iç tarafı beyaz sinir liflerinden oluşmuş, çok yoğun bir tabakayla kaplıdır. Sinir lifleri sinir hücreleriyle beyin hücreleri arasındaki bağlantıyı kurarlar. Beyin kabuğunda duyularla ilgili belirli görevleri üstlenmiş bölgeler vardır; sözgelimi görme merkezi artkafa lobunun kabuğundadır. Organlardan işlevleri fazla ve duyarlı olanlar için, beyin kabuğunda daha geniş bir bölge ayrılmıştır. Bu bakımdan beyin kabuğunda en geniş bölge el ve dudak hareketlerine uyaran bölgelerdir. Orta beyin, Varol köprüsüyle beyinciğin bağlantısını sağlar. Beyincik, vücudun dengesini, kasların gerilmesini ve kaslar arasında uyumun sağlanmasını denetler. Beyin sapı denen omurilik soğancığında (bulbus) beyinden gelen sinirler omuriliğe geçerken yön değiştirirler; sağ yarıküreden gelen sinirler vücudun sol tarafını, sol yarıküreden gelenler de sağ tarafını denetler. Soğancıkta omurilikten gelen uyarılar alınır, ayrıca sindirim, solunum, dolaşım sistemlerine komutlar verilerek denetleme yapılır. Beyinde, gelen uyarıların dağıtım merkezi olarak çalışan “talamus” ile, iç organların dış tepkilere göre çalışmasını ayarlayan, acıkma, susama duyularını harekete geçiren “hipotalamus” merkezleri vardır. Beynin çalışması, milyonlarca kablo görevi yapan sinir lifinin haber götürüp direktif taşıdığı, çok karmaşık bir telefon santralı gibidir. Bu kablolar arasında gerekli bağlantılar yine on binlerce küçük bağlantı merkezlerinde yapılır. Sinir lifleri arasında elektrik akımı aracılığı ile haberleşme sağlandığı ilk defa İtalyan hekimi L. Galvani tarafından bulunmuştur. Beynin oksijen ihtiyacı oldukça fazladır. Vücut ağırlığının %2’sini kaplayan beyin, vücuda giren oksijenin %25’ini kullanır. Bu bakımdan beyne kan götüren ve getiren damarlar, diğer organlardakine göre, sayı bakımından daha fazla ve daha geniştir. Normal boyutlardaki yetişkin bir insanın beyin ağırlığı 1.500-1.600 gr.’dır. vücut ağırlığına göre insan beyni 1/50 oranında iken, en gelişmiş memelilerde bu oran 1/100’ü bulur.
Sponsorlu Bağlantılar
Beyin Hastalıkları:
Beyinde görülen kanamalar,urlar, iltihaplanmalar vb. çeşitli hastalıklardır. En önemli organ olan beyinde görülen çeşitli hastalıkların vücudun başka bir yerinde önemli bozukluk yaratma olasılığı yüksektir. Kızamık, tifo, zatürree gibi hastalıklar sırasında, ya da göz, iltihaplanmalarında mikroplar beyne yayılarak beynin iltihaplanmasına yol açabilirler, buna beyin iltihabı (ansefalit) denir. Ansefalit, ölümle, psikolojik yetersizliklerle ya da felçlerle sonuçlanabilir. Kılcal damarların sertleşmesinden doğan beyin kanamaları daha çok yaşlılarda görülür. Şiddetli kanamalarda koma durumu, felç ya da ölüm görülebilir. Kan dolaşım sistemine katılan bir kan pıhtısı beyinde tıkanmaya neden olur, buna beyin ambolisi denir ve sonucunda felç görülür. Beyin damarlarının iç yüzeylerinin kanser vb. gibi hastalıklarla bozulmasından dolayı tıkanmalar da olabilir, buna beyin trombozu adı verilir. Çeşitli nedenlerle beyin dokusunda ya da beyin zarında urlar ortaya çıkarak, bulundukları yere ve neden oldukları rahatsızlıklara göre değişik belirtiler gösterirler. Hareketlerde görme, işitme gibi duyularda bozukluklar, baş ağrısı gibi belirtiler yapan urlar çoğunlukla ameliyatla alınır. Daha çok küçük yaşlarda beyine, beyin-omurilik suyunun birikmesinden ileri gelen “hidrosefali” görülür. Nedeni, beyin-omurilik sıvısının beyinden akmasını sağlayan yollardan birinin tıkanmasıdır. Düşme, çarpma, vurma gibi olaylar sonucu beyin sarsıntıları, ezilme, yaralanma ve beyin patlaması görülür. Kimi akıl hastalıkları doğrudan beynin yapısıyla ilgili değilse de, psikoz tipi hastalıklar beynin iyi çalışmaması sonucu ortaya çıkar. Bellek yitimi (amnezi) gibi hastalıklarsa beyin zedelenmesiyle ilgilidir. Bu bakımdan birçok akıl hastalığı son zamanlarda beyin cerrahisiyle iyileştirilmektedir.
Misafir adnan - avatarı
Misafir adnan
Ziyaretçi
18 Ocak 2010       Mesaj #12
Misafir adnan - avatarı
Ziyaretçi
slm benim babam 25 gün önce anjio oldu 2 günsonra sol tarafına felç indi biraz düzelir gibi oldu sonra daha kötüye gitti şimdi size soruyorum babamın felci düzelirmi yoksa dahamı kötü olur dr larda birşey söylemiyor hastanelerde perişan olduk ne yapıcağımızı şaşırdık sizden allah rızası için bir cevap istiyorum babam düzelirmi
Sponsorlu Bağlantılar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ocak 2010       Mesaj #13
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
merhaba benim babam 52yaşında 8sene önce kalp krizi geçirdi.tedavisini olup 10gün sonra hastaneden taburcu edildi.fakat babamın son 6aydır sağ eli ve ayağında uyuşukluk oluyodu.biz doktora gidelim dedikçe o yorgunluktan olduğunu söylüyodu ve gitmiyodu.22 aralık cuma günü akşam eve geldiğinde sol ayak ve eli uyuşmuş ve hiç birşeyi hatırlamadı.ben hemen hastaneye götürdüm gereken mudahale yapıldı ve gözlem altında tutuldu.fakat babam sabah kalktığında sağ ayağının üstüne basamadı ve doktorlar kısmi felç geçirdiğini belirtti.cumartesi sabahı hastaneye yatış yaptırıldı ve beynine kan pıhtısı gittiğini teşhisi konuldu.ama bir kaç gün içinde ayağa kalktı ve normale döndü vücud hareketleri.5gün sonra taburcu edildi.şuan hastaneden çıkalı 1ay olmasına rağmen konuşmasında ve bazı kelimeleri anımsamasında zorluk çekiyor.şuan nasıl bi tedavi görmesi gerekiyor.tekrar eski zihnine kavuşması için ne yapılması gerekiyor.(kullandığı ilaçlar var)cevabınızı bekliyorum.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
24 Şubat 2010       Mesaj #14
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
merhaba aynı hastalığı bir yakınım yaşamaktadır kendisi 80 yaşında ve şu an solunum cihazına bağlı durumda!!!!
diyerbakır tıp fakültesinde yatmakta!!!
eğer civarında önerebileceğinz daha donanımlı bir hastahane varsa sevinirim...
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
7 Nisan 2010       Mesaj #15
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
dünden beri konuşmada bozukluk emarsonuncuna göre beyin sag sol damarda pırtılaşma görüldü tedavisi nedir ltf bizi aydınlatırsanız seviniriz riskleri nelerdir
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
7 Nisan 2010       Mesaj #16
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
dünden beri konuşmada bozukluk emarsonuncuna göre beyin sag sol damarda pırtılaşma görüldü tedavisi nedir ltf bizi aydınlatırsanız seviniriz riskleri nelerdir
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
17 Aralık 2010       Mesaj #17
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
merhaba suan hollandada hastahanede yatiyorum,
rahatsizligimi bulamiyorlar,iki defa sol tarafim uyustu kolum goysum agridi,
sol yuzum yanmaya gozum sizlamaya ve bulanik gormeye badladi.
burda butun kontrollar yapildi beyin tomografisi, mr, kalp grafi, cekildi
ama hic bisey bulamiyorlar. sizce ne ola bilir bir bilginiz varmi?
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
15 Şubat 2011       Mesaj #18
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
tomo sonucu beynin sol tarafında kan pıhtısı var bu doğuştan mı yoksa sonradanmı ameliyat şartmı hem kalp hastası hemde epilepsi bunlarla alakalı olabilirmi
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Kasım 2011       Mesaj #19
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
meraba ben 19 yaşında anevrizma geçiren bir bayanım Dün kontrol amaçlı bi anjio oldum ve sonuç olarak kalem ucu kadar bı pıhtılaşma oldugunu bunun bana herhangı bı zarar vermıcegını ısın tedavısı ile gecıceği söylendi.Marmara üniversitesıne sevk ettıler. Ve nelerle karsılasacagımı ve nasıl bı tedavı oldugunu bılmıyorum. biraz yardım edebilirmısınız?Msn Confused
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Mart 2012       Mesaj #20
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
iy günlr bundan 5 gün önce kayınvalidem felç geçirdi konuşma yetenegini,bilincini kaybetti ve sağ tarafına felç geldi doktorlar bize yaılacak bir tedavi olmadıgını söluyor.Ayrıca bundan 2 ay önce göğsünden ameliyat oldu kanser nedeniyle bunla bi ilgisi olabilr mi? varsa tedavisi bilgi verebilirmisiniz

Benzer Konular

9 Aralık 2009 / Misafir Soru-Cevap
17 Nisan 2010 / ZÜREFA Tıp Bilimleri
7 Mart 2014 / Misafir Soru-Cevap
23 Şubat 2012 / Misafir Soru-Cevap
13 Mayıs 2013 / Misafir Soru-Cevap