Arama

Göktürk Devleti'nin kurucusu, başkenti ve alfabesi hakkında bilgi verir misiniz? - Sayfa 20

En İyi Cevap Var Güncelleme: 15 Şubat 2014 Gösterim: 88.921 Cevap: 202
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Mart 2011       Mesaj #191
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
göktürklrn başkenti ötüken dir
Sponsorlu Bağlantılar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
17 Nisan 2011       Mesaj #192
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
yah bana kuruluş yıkılış tarihi lazımüfffffff
Sponsorlu Bağlantılar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
15 Mayıs 2011       Mesaj #193
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
büyük timur devletinin başkenti ve kurucusu ne olur cok acil
Gece Prensesi - avatarı
Gece Prensesi
Ziyaretçi
15 Mayıs 2011       Mesaj #194
Gece Prensesi - avatarı
Ziyaretçi
TİMURLULAR DEVLETİ

14. yüzyılın en önemli devletlerinden biri ise Timurlular Devleti'dir (1370-1507). Timurlular Devleti, Çağatay hanlıklarından birinin başında bey olan Timur tarafından kuruldu. Devletin sınırları Volga nehrinden Ganj nehrine, Tanrı dağlarından İzmir ve Şam'a kadar uzanıyordu.

Sert bir mizaca sahip olan Timur, seferleriyle büyük yıkım yaptı. Otuz beş yıl gibi kısa bir sürede imparatorluk haline gelen Devlet, onun ölümünden sonra kurulduğu gibi süratle parçalandı; torunlarından Muhammed Semerkand'da, diğer torunu Pir Muhammed ile İskender İran'da, oğlu Miranşah Bağdat ve Azerbaycan'da ve küçük oğlu Şahruh da Horasan'da devlet kurdu. Bunlardan Devletin sınırlarını genişleterek birlik sağlamaya çalışan Şahruh zamanında parlak bir kültür hayatı başladı. Oğlu Uluğ Bey ise tanınmış bir astronom olarak tahta çıktı. Timurlular'dan sadece Hüseyin Baykara Horasan'da tutunabildi, başkent Herat Türk tarihinin sayılı kültür merkezlerinden biri haline geldi. Türk şairi ve devlet adamı Ali Şir Nevai burada yetişti. Baykara'dan sonra Herat, Özbeklerin eline geçecek ve Timurlular ortadan kalkacaktı.


KARA KOYUN DEVLETİ



Timurlular Devleti kurulduğu sıralarda, Erbil-Nahçıvan arasında yurt tutan Karakoyunlu Türkmen grubu merkezi Tebriz olan bir Devlet oluşturdu. Oğuzlar'ın Yıva, Yazır, Döğer, Avşar boylarından oluşan bu devlete Karakoyunlu Devleti (1380-1469) denildi. Karakoyunlular Timur'la mücadele ettiler. Karakoyunlu hükümdarı Kara Yusuf, Timur'un baskısı karşısında Osmanlı hükümdarı Yıldırım Beyazıt'a sığınmak zorunda kaldı.

Bu durum Timur'la Osmanlıların arasını açtı ve Ankara Savaşı'nın (1402) nedenlerinden sayıldı. Ankara Savaşı'ndan sonra yeniden toparlanan Kara Yusuf, 1406'dan sonra eski Devletini yeniden kuracak ve Mardin, Erzincan, Bağdat, Azerbaycan, Tebriz, Kazvin ve Sultaniye'yi alacaktı. Kara Yusuf'un ölümünden sonra ülkede karışıklıklar çıktı. Cihan-şah devleti yeniden birleştirmeyi başardıysa da Akkoyunlu Uzun Hasan'a karşı Mardin'de yenilgiye uğradı ve ülke Akkoyunlular'ın egemenliğine girdi.

AKKOYUNLU DEVLETİ

Diyarbakır bölgesinde yurt tutan Türkmen boylarına dayanan Akkoyunlu Devleti (1350-1502), Tur Ali Bey'in liderliğinde bir birlik olarak ortaya çıkmıştı. Bu dönemde Kuzey'de Trabzon Rum İmparatorluğu ile mücadele eden devletin asıl kurucusu ise Kara Yülük Osman Bey olarak bilinir. Akkoyunlu Devleti'nin en güçlü dönemi Uzun Hasan devridir. Onun zamanında Devletin sınırları Hazar Denizi'nden Suriye'ye, Azerbaycan'dan Bağdat'a kadar uzandı. Bu nedenle Uzun Hasan kendini Türk birliğini kuracak kişi olarak görmüş ve Timur'a benzetmiş, Osmanlı Devleti ile Mısır Sultanlığı'nı ortadan kaldırma planları yapmıştı.

Bu amaçla ateşli silahlar temin etmek için Avrupa devletleri ile siyasi ilişkiler kurmuştu. Fakat Osmanlı hükümdarı Fatih Sultan Mehmet ile yaptığı Otlukbeli Savaşı'nı kaybetmesi (1473) Uzun Hasan için ağır bir darbe oldu. Bu yenilgi Akkoyunlu Devleti'nin yıkılmasına ve dini bir heyecanla Ustaçlı, Rumlu, Musullu, Tekeli, Bayburtlu, Karadağlı, Dulkadırlı, Karamanlı, Varsak ve Avşar gibi Türkmenleri yanına alan Şah İsmail'in Safevi Devleti'ni (1501-1736) kurmasına yardımcı oldu. Şah İsmail'in İranda Türk siyasi birliğini kurduğu dönemlerde, Hindistan yarımadasının büyük bir kısmı Türk idaresi altında birleştirilmiş, Anadolu'nun hemen hemen tamamını hakimiyeti altına alan Osmanlı Devleti doğu ve batı sınırlarını genişletmeye başlamıştı.

İran'da siyasi birliği kuran Şah İsmail, katı bir şiilik heyecanıyla, ülkenin sınırlarını genişletti, ancak Anadolu'daki faaliyetleri ve Anadolu'yu kendi topraklarına katma düşüncesi, Osmanlı hükümdarı Yavuz Sultan Selim'in tepkisini çekti. Nitekim, Çaldıran'da (1514) yapılan savaşta Şah İsmail büyük bir yenilgiye uğradı. Yerine geçen başta Şah Tahmasp olmak üzere bütün Safevi hükümdarları Osmanlılar ile mücadele ettiler. Fakat yapılan hemen her savaşı da kaybettiler. Hanedandan III. Abbas'dan sonra iktidarı Avşar boyuna mensup Nadir Şah ele geçirdi ve Safeviler dönemi sona erdi.
Safeviler devri tarihte önemli bir yere sahip oldu. Şah İsmail ve diğer hanedan mensupları sanatsever olarak tanındı. Bu dönemde İran'da edebiyat, mimari ve çinicilik, çömlekçilik, dokumacılık gibi el sanatları gelişti, bilhassa ciltçilik süslemesi ile hat sanatında büyük ilerlemeler oldu.

BABÜR DEVLETİ


Timur hanedanından olan ve Türkçe yazdığı "Vekayi Babürname" eseriyle ün salan Zahirüddin Babür, Hindistan'a giderek Türk-Hint (Babür) İmparatorluğu'nu (1526-1858) kurdu. Onun ölümünden sonra hükümdar olan oğulları Humayun ve Ekber zamanlarında Devlet daha da gelişti ve Hindistan yarımadasının büyük bir kısmı tek idare altında birleştirildi.

Şah-cihan adıyla hükümdar olan Hürrem devrinde,siyaset ve sanat alanlarında en parlak devir yaşandı. Agra'da dünyanın en güzel mimari eseri sayılan ünlü Tac Mahal inşa edildi. Osmanlı Devleti'nden de eserin inşası için mimarlar gönderildi. Osmanlı Devleti ile kurulan bu iyi münasebetler, yerine geçen oğlu I. Alemgir zamanında da devam etti.

Hint sularında ve Basra Körfezi'nde Portekizliler ile mücadele eden Osmanlıların Basra valilerine sığınma hakkı tanındı. I. Alemgir'in ölümünden sonra başlayan iç karışıklıklar II. Bahadır Şah zamanına kadar sürdü. 1857'de çıkan bir isyanı bastıran İngilizler, Hindistan'ı İngiltere'ye bağladılar ve Kraliçe Victoria Hindistan İmparatoriçesi ilan edildi.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
8 Aralık 2011       Mesaj #195
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
arkadslar 1. göktürk devletının Merkezi,kurucusu,en güçlü döenmi ve yıkılışı lazım
2.göktürk devletininde Merkezi,kurucusu,en güçlü dönemi ve yıkılışı lazım

acill cvp atarmsnnız
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Aralık 2011       Mesaj #196
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
kaan hakan ve han ünvanları verilir
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Aralık 2011       Mesaj #197
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
arkadaşlar nolur bana göktürkün kurulduğu yeri soyleyin
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
14 Aralık 2011       Mesaj #198
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
allahaşkına göktürk devletinin alfabesini verin
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
19 Aralık 2011       Mesaj #199
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Göktürkler veya Kök-Türkler

Orta Asya ve Çin'de yaşamış Türk toplumu. Göktürkler inanç ve düşünce yapılarına göre Göktanrı (Tanrı veya Tengri) tarafından devlet kurma görevinin kendilerine verildiğine inanır ve bu doğrultuda hareket ederlerdi. Bu yüzden kendilerini Göktürk olarak tanımlamışlardır.Gök rengi yani Mavi kutsaldı.Yine ibadetler göğe en yakın yerlerde,yükseklerde yapılırdı. Bugün halen Anadoludaki Türkmenler belli kutlamalar için (hıdırellez vs) yüksek dağlara,tepelere çıkmaktadırlar..Türk adı ilk kez Göktürkler dönemine ait Orhun Yazıtları'nda geçmektedir.
"Türk" adını siyasi olarak kullanan ilk Türk devletidir. Devletin ilk önderi Bumin Kağan'dır. Bumin Kağan'ın kardeşi İstemi Kağan ülkenin batı kanadını yönetirdi. Göktürkler komşuları olan Çin, Sasani (İran) ve Bizans İmparatorluğu ile askeri, siyasi ve ekonomik ilişkiler kurdular. Doğu Göktürk Kağanlığı 630 yılında, Batı Göktürk Kağanlığı ise 659 yılında Çin yönetimi altına girdiler.


Kaynak: Göktürk Devleti'nin kurucusu, başkenti ve alfabesi hakkında bilgi verir misiniz?
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Aralık 2011       Mesaj #200
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
lütfen başkenti neresi sölermisinizz ??????

Benzer Konular

9 Aralık 2012 / sx_sx Soru-Cevap
19 Aralık 2013 / yok Soru-Cevap
14 Nisan 2011 / 0yqmr0 Soru-Cevap
11 Kasım 2012 / Misafir Soru-Cevap
26 Aralık 2011 / Misafir Soru-Cevap