Arama

İstanbul'daki doğal güzellikler nelerdir?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 15 Aralık 2012 Gösterim: 46.039 Cevap: 30
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
Ziyaretçi
29 Aralık 2008       Mesaj #1
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
istanbuldaki doğal güzellikler
EN İYİ CEVABI fadedliver verdi
Bu ada uzaktan bakıldığında bir heybe biçimindedir. İstanbul’un Prens Adalarının en yeşil adasıdır. Heybeliada’nın eski ismi Rumca bakır demek olan “Halki” dir.
Coğrafi olarak en yüksek tepesi 140 mt. civarındadır ve adada toplam olarak 4 tane tepe bulunmaktadır. Adadaki iskeleye vapur ile yaklaştığınızda sizi Deniz Lisesi, eski adı ile Bahriye Mektebi’nin karşıladığını görürsünüz…
Büyükada’ya nazaran daha az gürültülü ve sakin bir yer olduğunu anlayabiliyorsunuz. İskeleye geldiğinizde sağ tarafta kahvehaneler ile çarşıyı göreceksiniz. Buradan geçip Çam Limanı taraflarına, şuan ki faaliyeti bulunmayan Sanatoryum’a ulaşabilirsiniz. Burada Bizans tarafından yapılmış olan Kamariotissa kilisesinin en son imparatoriçe olan Maria Komnena tarafınca yaptırıldığı zannedilmektedir ve şuanda askeri bölge içinde yer alıyor. Dört yapraklı yonca şeklinde olan bu kilisenin bir benzeri de İstanbul Fener Aya Maria’dır. Bu kıyı şeridin de ise Aya Yorgi Manastırı bulunurken, Çam Limanı tarafının batı kesimlerinde ise Tarik-i Dünya Manastırı yer almaktadır.
Adada bulunan İsmet İnönü’nün evi şu an müze olarak hizmete sunulmuş. Birçok edebiyatçıya ev sahipliği yapmış olan adada yaşayanlar arasındaki isimlerinden Ahmet Rasim ve Hüseyin Rahmi Gürpınar, Orhan Pamuk gibi isimleri sayabiliriz.
I. Elizabeth’in İngiliz büyükelçisi elçisi, Edward Barton’a ait olan mezar taşı da ilginizi çekebilecek türden… Bu taşın üzerinde Latince yazılmış bir kitabe ile Barton ailesine ait bir de arması bulunuyor. Kendisinin bir müddet Tophane’de kaldığını, ancak çevrenin cümbüşlerinden rahatsız olmasından dolayı gürültü sebebinden uzaklaştırıldığını bilmekteyiz.
Adanın en yüksek tepesinden birisi olan Ümit tepesinde Ruhban Okulunu ziyaret listesine eklemelisiniz. Bu mekanın bahçesinden göreceğiniz manzara ise son derece etkileyicidir ve sizi büyülüyecekdir. Ancak burayı gezmek için özel izin almanız gerekmekte…Yine adada bulunan Halki Palas’da diğer bir tarihi eser yangından sonra tekrardan eski tasarımına göre inşaa edilmiş.
Diğer tepede ise Ayia Trias Manastırı bulunmaktadır. Burada yine Rum Ortodoks Ruhban Okulu da bulunuyordu. Burada 1940 senelerinde yapılmış olan Beth Yaakov Sinangogu da bulunuyordu. Adanın kuzeyinde ise Hidiv ailesinden Sait Halim’in kardeşi olan Abbas Halim Paşa konağı bulunuyor. Burası Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın yaşadığı mekandır.
Heybeliada’da birçok yerden denize girebilirsiniz. Sadık Bey plajı da bu yerlerden birisidir. Bu plajda denize girenler ise karşısında Burgazada ve Kaşıkadası’nın manzarasını buluyor. Bu plajın yukarı kısmında Değirmen Burnu piknik alanı mevcut. Yukarıda ki çamlıklı tepeden ister yürüyüş yaparak, isterseniz de faytonla keşifler yapabilirsiniz.
Adaya geldiğinizde ise her türlü et, balık ve deniz ürünleri, karidesli börekler ve iskorpit salatası gibi menüleri bulabileceğiniz restorantlar mevcutdur.
Heybeliada ziyaretin en çok olduğu ikinci adadır. Heybeliada’ya gelmek için Sirkeci, Bostancı ve Kabataş iskelelerinden vapurlar yada deniz otobüsleri ile ulaşmanız mümkün. Direkt Bostancı’dan adaya yarım saat gibi bir süre zarfında gelebilirsiniz

kaynak
fadedliver - avatarı
fadedliver
Ziyaretçi
29 Aralık 2008       Mesaj #2
fadedliver - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Bu ada uzaktan bakıldığında bir heybe biçimindedir. İstanbul’un Prens Adalarının en yeşil adasıdır. Heybeliada’nın eski ismi Rumca bakır demek olan “Halki” dir.
Coğrafi olarak en yüksek tepesi 140 mt. civarındadır ve adada toplam olarak 4 tane tepe bulunmaktadır. Adadaki iskeleye vapur ile yaklaştığınızda sizi Deniz Lisesi, eski adı ile Bahriye Mektebi’nin karşıladığını görürsünüz…
Büyükada’ya nazaran daha az gürültülü ve sakin bir yer olduğunu anlayabiliyorsunuz. İskeleye geldiğinizde sağ tarafta kahvehaneler ile çarşıyı göreceksiniz. Buradan geçip Çam Limanı taraflarına, şuan ki faaliyeti bulunmayan Sanatoryum’a ulaşabilirsiniz. Burada Bizans tarafından yapılmış olan Kamariotissa kilisesinin en son imparatoriçe olan Maria Komnena tarafınca yaptırıldığı zannedilmektedir ve şuanda askeri bölge içinde yer alıyor. Dört yapraklı yonca şeklinde olan bu kilisenin bir benzeri de İstanbul Fener Aya Maria’dır. Bu kıyı şeridin de ise Aya Yorgi Manastırı bulunurken, Çam Limanı tarafının batı kesimlerinde ise Tarik-i Dünya Manastırı yer almaktadır.
Adada bulunan İsmet İnönü’nün evi şu an müze olarak hizmete sunulmuş. Birçok edebiyatçıya ev sahipliği yapmış olan adada yaşayanlar arasındaki isimlerinden Ahmet Rasim ve Hüseyin Rahmi Gürpınar, Orhan Pamuk gibi isimleri sayabiliriz.
I. Elizabeth’in İngiliz büyükelçisi elçisi, Edward Barton’a ait olan mezar taşı da ilginizi çekebilecek türden… Bu taşın üzerinde Latince yazılmış bir kitabe ile Barton ailesine ait bir de arması bulunuyor. Kendisinin bir müddet Tophane’de kaldığını, ancak çevrenin cümbüşlerinden rahatsız olmasından dolayı gürültü sebebinden uzaklaştırıldığını bilmekteyiz.
Adanın en yüksek tepesinden birisi olan Ümit tepesinde Ruhban Okulunu ziyaret listesine eklemelisiniz. Bu mekanın bahçesinden göreceğiniz manzara ise son derece etkileyicidir ve sizi büyülüyecekdir. Ancak burayı gezmek için özel izin almanız gerekmekte…Yine adada bulunan Halki Palas’da diğer bir tarihi eser yangından sonra tekrardan eski tasarımına göre inşaa edilmiş.
Diğer tepede ise Ayia Trias Manastırı bulunmaktadır. Burada yine Rum Ortodoks Ruhban Okulu da bulunuyordu. Burada 1940 senelerinde yapılmış olan Beth Yaakov Sinangogu da bulunuyordu. Adanın kuzeyinde ise Hidiv ailesinden Sait Halim’in kardeşi olan Abbas Halim Paşa konağı bulunuyor. Burası Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın yaşadığı mekandır.
Heybeliada’da birçok yerden denize girebilirsiniz. Sadık Bey plajı da bu yerlerden birisidir. Bu plajda denize girenler ise karşısında Burgazada ve Kaşıkadası’nın manzarasını buluyor. Bu plajın yukarı kısmında Değirmen Burnu piknik alanı mevcut. Yukarıda ki çamlıklı tepeden ister yürüyüş yaparak, isterseniz de faytonla keşifler yapabilirsiniz.
Adaya geldiğinizde ise her türlü et, balık ve deniz ürünleri, karidesli börekler ve iskorpit salatası gibi menüleri bulabileceğiniz restorantlar mevcutdur.
Heybeliada ziyaretin en çok olduğu ikinci adadır. Heybeliada’ya gelmek için Sirkeci, Bostancı ve Kabataş iskelelerinden vapurlar yada deniz otobüsleri ile ulaşmanız mümkün. Direkt Bostancı’dan adaya yarım saat gibi bir süre zarfında gelebilirsiniz

kaynak
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Ekim 2010       Mesaj #3
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
istanbul da bulunan doğal varlıklar nelerdir?
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Kasım 2010       Mesaj #4
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
İstanbuldaki doğal varlıklar öğretmen ödev verdi Msn Sad please help
batuta - avatarı
batuta
Ziyaretçi
9 Kasım 2010       Mesaj #5
batuta - avatarı
Ziyaretçi
Doğal varlıklar arasına insana ait her türlü pisliği ve İstanbul'un çöplüklerini de koyabilirsin. Çünkü bunlar insana aittir. İnsan da doğanın bir parçasıdır.
Çöplükler çok önemli yerlerdir. Çöplükler olmasa ne olurdu? Napoli'nin durumumuna bakın. İstanbul artık çöpünü atacak yer bulamadığından çevre illere tecavüz çabasında.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
1 Aralık 2010       Mesaj #6
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
istiyarum
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
5 Aralık 2010       Mesaj #7
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
güzellikler hakkında öğretmen ödev verdi
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
8 Aralık 2010       Mesaj #8
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
acillll istanbuldaki doğal varlıklar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Ocak 2011       Mesaj #9
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
BOĞAZİÇİ
"Bu asrın ilk yıllarında Boğaziçi en çok hatıra getirdiği eski Venedik gibi sanki bir göl tarzında kendi üstüne kapanmış ve kendine mahsus adetleri ve zevkleri olan büsbütün hususi bir alemdi. Barındırdığı bir çok an'aneler kendine has tabiatının hususiyetlerine katılarak ona, bazı kısımlarıyle eş bulunduğu İstanbul medeniyetinden bile aynlan, hususi bir medeniyet kurmuş oluyordu.
Her sene, zamanı gelince, İstanbul'un birçok semtlerinden Boğaz'ın mahallelerine göçler başlardı. Boğaziçi'nin kenarlarına yapılmış ve hala kısmen olsun eski erkan sedirleri, kerevetler üstünde şilteler ve halılar üstünde yer minderleri gibi eski eşyalarla döşenmiş geniş gönüllü yalılara taşınılırdı.
Boğaziçi'nde bilhassa sularla ışıkların oyunları esrarlı bir canlılıktadır. Yalıların Boğaz'ı seyretmeye ayrılmış ön odalarında sulara çarpan ışıkların içeriye sıçramış akisleriyle birdenbire oda duvarının bir parçası bir vücudun derisi gibi ürpermeğe ve başınızın üstünde, tavanın bir parçası, bir nehrin altın sulariyle akmağa başlar. Karada temelleri üstünde sabit duran yalılar sularda, baş aşağı,temelleri havada, yüzmeğe koyulurlar. Yosun kokulu kayıkhaneler denizin mırıldanan sularını yalının, bir zemin kat odasının ta altına getirirler.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Mart 2011       Mesaj #10
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
acil istanbuldaki doğal varlıkların listesi lazım please yazarmısınız lütfenn

Benzer Konular

2 Ocak 2014 / Misafir Soru-Cevap
26 Kasım 2012 / Misafir Cevaplanmış
23 Aralık 2014 / Misafir Soru-Cevap
16 Ekim 2014 / Misafir Cevaplanmış
25 Aralık 2011 / Misafir Soru-Cevap