Arama

Atatürk zengin Türk tarihinin araştırılmasına neden önem vermiştir? - Sayfa 13

En İyi Cevap Var Güncelleme: 17 Aralık 2013 Gösterim: 59.758 Cevap: 150
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
18 Kasım 2013       Mesaj #121
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
FİKRİYLE ZİHNİYLE MEDENİ OLDUGUNU İSPAT ETMEK VE GÖSTERMEK MECBURİYETİNDEDİR
Sponsorlu Bağlantılar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
18 Kasım 2013       Mesaj #122
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
yardım edin atatürkün zengin türk tarihine neden onem vermistir acil yardım lazım!!!!!!!!
Sponsorlu Bağlantılar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
18 Kasım 2013       Mesaj #123
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
lütfennnnn çok acil ödewim warrrrrrrrr
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
19 Kasım 2013       Mesaj #124
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Atatürk Türk tarihinin araştırılması
Atatürkün Türk tarihinin araştırılmasına verdiği önem

ataturk18mediumoo8

Atatürk’ün Türk Tarihi üzerinde durmasının nedeni, kuşkusuz tarihin, milli bilincin kuvvetlendirmedeki gerçeklere dayanan rolüdür. Türk Tarihi zengin bir tarihtir. Genç nesillere her konuda en iyi ilham verecek, güç verecek olaylarla doludur. Atatürk; “Türk kabiliyet ve kudretinin tarihteki başarıları meydana çıktıkça, bütün Türk çocukları kendileri için lazım olan atılım kaynağını tarihte bulabileceklerdir. Türk çocukları bu tarihten bağımsızlık fikrini kazanacaklar, o büyük başarıları düşünecekler, harikalar yaratan adamları öğrenecekler, kendilerinin aynı kandan olduklarını düşünecekler ve bu kabiliyetle kimseye boyun eğmeyeceklerdir.” sözleri ile, Türk Tarihi’nin parlak yönlerini karartmaya ve başarılarını küçümsemeye varan düşmanca tutumlara karşı çıkıyordu. Oysa Türk Milleti, büyük ve parlak uygarlıklar yaratmıştır. Yeterince incelenmemiş bu uygarlıkları ortaya çıkarmak, onlara, tarihte hak ettikleri yeri vermek, yeni nesillerin de uygar olduklarını göstermek gerekir. Türk Milleti’nin tarihteki güçlü yerini bilmesi ve bununla öğünmesi gerektiğine inanan Atatürk “Büyük Devletler kuran atalarımız, büyük ve kapsamlı medeniyetlere de sahip olmuştur. Bunu aramak, incelemek, Türklüğe ve dünyaya bildirmek bizler için bir borçtur.” diyerek bu konudaki sorumluluklarımızı belirtmiştir.

Tarih çalışmalarında Atatürkçülük, savaşlardan, toprak kazançlarından ve kayıplardan çok, kültür gelişmesi ve uygarlık eserleri üzerinde durur. Tarihin büyüklüğü, insan toplulukları arasındaki bitmez tükenmez çekişmeler değil, fakat devlet yönetimi, fikir ve sanat eserleri, bilim ve teknoloji, ekonomik faaliyetlerin işleyişi ve düzenlenmesi gibi, insanlığın refah ve mutluluğuna yönelik katkılara dayanmaktadır. Atatürkçü tarih görüşü, insanlığı geniş bir aile olarak kabul edip, insanları ayıran ve bölen savaşlar ile çatışmalar yerine dikkati, insanlığın ortak malı olan kültür değişmelerine ve uygarlık eserlerine çekerek, birleştirici yönüyle değer taşır.

“Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türk halkı, medenidir. Tarihte de medenidir, hakikatte de medenidir. Türkiye Cumhuriyeti halkı, fikriyle, zihniyetiyle medeni olduğunu ispat etmek ve göstermek mecburiyetindedir. Medeniyim diyen Türkiye Cumhuriyeti halkı, aile hayatıyla yaşayış şekliyle medeni olduğunu göstermek zorundadır.” sözleriyle Atatürk, Türk tarihini, Türk halkının uygar olduğunun delili olarak göstermiş ve Türk Milleti’nden, uygar yeteneklerini her yönüyle göstermesini istemiştir.

“Birçok zaferler kazandım. Fakat, bunların en büyüğünden sonra bile her akşam, savaş alanlarında ölen bütün askerleri düşünerek içimde derin bir keder duyuyorum“

Alıntı
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

atatür türk tarihinin üzerinde durmasının sebebi tarihin, milli bilincin kuvvetlendirmedeki gerçeklere dayanan rolüdür

benden bu kada rçünkü aynı ödevi öğretmende bize verdii

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
20 Kasım 2013       Mesaj #125
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
bana acil atatürkün zengin türk tarihinin araştırılmasına önem verdiği örneklerle açıklayacaksınız neler konuşacağınızı yapacağınız etkinlikleri soracağınız soruları kullanacağınız örnekleri açıklayarak yazınız
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
20 Kasım 2013       Mesaj #126
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
tarihimizin ne kadar önemli olduğunu bize ne kadar yararlı olduğu ve atalarımızın ve gazilerimizin değerini bilip onları önemsemek tir eğer tersini yaparsak biz türk olamayız
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
20 Kasım 2013       Mesaj #127
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Atatürk’ün tüm mal varlığını ölümünden evvel kaleme aldığı vasiyetle Türk Tarih Kurumu ve Türk Dil Kurumuna bağışlaması, onun Türk tarihinin ve dilinin yaşatılması konusunda verdiği ciddi önemi göstermektedir. Günümüzde dahi bahsi geçen kurumların harcamaları Atatürk’ün mirasından yapılmaktadır.
Bir insanın milli duygulara sahip olması; geçmişini tanımasından geçer. Geçmişte bu ülke için nasıl mücadele edilmiş, bu uğurda bir çok şehit verilmiş, ülke toprakları şehit kanlarıyla sulanmış gibi bilgileri öğrenen kişiler vatanına milletine daha çok sahip çıkar.
Türk Milleti’nin yüce kişiliğinin sonsuz gücünün tüm Türklerin idrak etmesi gerektiğini vurgulayan Atatürk; “Büyük devletler kuran atalarımız büyük ve geniş uygarlıklara da sahip olmuştur. Bunu aramak, gerçekleştirmek Türklüğe ve dünyaya bildirmek bizler için bir borçtur.” demiştir. Aynı zamanda şu sözüyle Geçmişimizi öğrenmemizin ne denli önemli olduğunu vurgulamıştır. “Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.” (Afet İnan, Atatürk hakkında Hatıralar ve Belgeler, 1968, s. 311)
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
20 Kasım 2013       Mesaj #128
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
beyler ben bu konuyu arıorummm ama daha bulamadım ltfn yardım edin sınavda çıkacak bu soruu yardım edin beyler bnm bulduğum şey neden önem werdiği atatürktürk tarih ve türk dil konularındaneden önem werdiğiölümünden kısa bir süre önce vsiyetinde mal varlığının türk dik kurumu ile türk tarih kurumuna bırakmış olmasından anlaşılırbu konumun iki kurumun bütçesinde atatürkün mirasından karşılanmaktadır beyler size yardımıc olduysam ne mutlu bana
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
24 Kasım 2013       Mesaj #129
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Atatürk'ün Türk Tarihinin Araştırılmasına Verdiği Önem
Atatürk’ün Tarih Görüşü ve Türk Tarihi
Tarihimiz, insanlık tarihi kadar eski olmasına rağmen, Atatürk’e kadar gerektiği gibi araştırılıp ortaya konulamamıştır. Osmanlı döneminde diğer birçok sosyal ilimlerde olduğu gibi tarihte de yeterli gelişme olmamıştır. Tarihimiz gerektiği gibi araştırılıp, öğretilemediği için insanımıza tarih şuuru da verilememiştir. Bu ise hızla ilerleyen ve bu gelişmeyi geri kalmış toplumları ezmek için kullanan Batılı toplumlar karşısında bir eziklik, kendisine güvensizlik yaratmıştır. Oysa Batı dünyası aynı dönemlerde Türk devletini, milletini ve ülkesini hedef alan yoğun bir karalama kampanyasına girişmiştir.

Batılılara göre; Türkler medenî kabiliyete sahip değillerdir. Medenî olamadıkları gibi medeniyet düşmanıdırlar. Sarı ırka mensup olan Türkler, fethettikleri yerlerdeki medeniyetleri yıkmışlardır. Ayrıca, Türklerin yaşadıkları topraklar kendilerine ait değildir.

Batının önyargılarla ileri sürdüğü bu iddiaların bir kısmı ülkemizde de tesirini göstermiştir. “Türkiye’de tarih araştırmaları gelişmiş bulunmadığı ve tarih yazarlarımızdan büyük bir kısmı Avrupa tarihlerinden tercümeler yaparak, Tarih kitabı yazdıkları için, Türklerin ikinci nevi bir insan tipi olduğu yolundaki yanlış bilgiler memleketimizi de istila etmiş bulunuyordu.” Bu önyargılı iddialara cevap verebilmek, söz konusu görüşlerin yarattığı olumsuzlukları ortadan kaldırabilmek için tarihimizin en ince ayrıntılarına kadar araştırılması ve öğretilmesi lâzımdır.

Tabii ki Atatürk, millî tarihimizin araştırılıp öğretilmesine sadece söz konusu iddialara cevap vermek amacıyla önem vermiş değildir. Millî heyecanın ancak millî tarih şuuru ile kuvvetlenebileceğini bilen Atatürk, “iktisadî ve siyasî istiklâle kavuşturduğu milletini manevî istiklâle de kavuşturmak için bu memlekette tarih araştırmalarının gelişmesine büyük önem” vermiştir.

Atatürk, son yüzyıllarda Türk milletinin geçirdiği badireler sonucunda oluşan kendine güvensizlik duygusunu ortadan kaldırmanın yegane yolu olarak millî tarih şuurunun canlandırılması gerektiğini, “Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.”

“Türk kabiliyet ve kudretinin tarihteki başarıları meydana çıktıkça, büsbütün Türk çocukları kendileri için lâzım gelen hamle kaynağını o tarihte bulabileceklerdir. Bu tarihten Türk çocukları, istiklâl fikrini kazanacaklar, o büyük başarıları düşünecekler, harikalar yaratan adamları öğrenecekler, kendilerinin aynı kandan olduklarını düşünecekler ve bu kabiliyetle kimseye boyun eğmeyeceklerdir.” sözleriyle ortaya koymuştur.

Atatürk, ilmî esaslara göre Türk Tarihinin araştırılması ve ortaya çıkan sonuçların öğretilmesi çalışmalarını bizzat başlatmıştır. “Atatürk’ün bu çalışmaları üç noktaya yönelmiştir. Birincisi, Türk ve Dünya tarihini eski, yanlış, ideolojik yaklaşımlardan kurtarmak. İkincisi, dünya medeniyetine Türk medeniyetinin yapmış olduğu katkıları ortaya çıkarmak. Üçüncüsü ise, Türk tarihini ilmî metotlarla modern, orijinal bir tarih haline getirmektir.” Araştırma yapılırken gerçeklere riayet edilmesi gerektiğini; “Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat insanı şaşırtacak bir mahiyet alır” sözleriyle belirtmiştir.

Atatürk’ün Türk Tarihi’nde araştırılmasını işaret ettiği hususlar şunlardır :

1. Türkler, brakisefal ve beyaz ırktandır. Beyaz ırkın anayurdu ise Orta Asya’dır.
Orta Asya medeniyetin beşiğidir. Medeniyet ilk olarak Orta Asya’da ortaya çıkmış ve dünyayı etkilemiştir. “Büyük Devletler kuran ecdadımız büyük ve şumüllü medeniyetlere de sahip olmuştur. Bunu aramak, tetkik etmek, Türklüğe ve cihana bildirmek bizler için bir borçtur.”
2. Türkiye’nin en eski halkı kimlerdir ? Burada ilk medeniyet kimler tarafından kurulmuştur ?
3. Türklerin İslâm Tarihi ve Medeniyetine katkıları nelerdir ?
4. Osmanlı Devleti’nin kuruluşu ile ilgili iddialar araştırılıp, hakikat ortaya çıkarılmalıdır.

Bu konularda ilmî metotlarla araştırma yapmak, araştırmaları organize etmek üzere Türk Tarihini Tetkik Cemiyeti kurulmuştur. Atatürk, Türk Tarihi’nin araştırılması ve yazılmasının bir müessese tarafından yürütülmesini istediği için 23 Nisan 1930 tarihinde toplanan Türk Ocakları’nın 6. Kurultayında Ocak kanununa , “Türk tarih ve medeniyetini ilmî bir surette tetkik ve tetebbu eylemek vazifesiyle mükellef olmak üzere bir Türk Tarih Heyeti teşkil eder” ifadesini ekletmiştir. 15 Nisan 1931 tarihinde ise 3 Ekim 1935’te Türk Tarih Kurumu adını alacak olan Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti kurulmuştur. Cemiyete, Atatürk’ün Türk Tarih aaainde işaret ettiği konuları araştırma görevi verilmiştir.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
25 Kasım 2013       Mesaj #130
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Atatürk Türk tarihinin araştırılması
Atatürkün Türk tarihinin araştırılmasına verdiği önem



Atatürk’ün Türk Tarihi üzerinde durmasının nedeni, kuşkusuz tarihin, milli bilincin kuvvetlendirmedeki gerçeklere dayanan rolüdür. Türk Tarihi zengin bir tarihtir. Genç nesillere her konuda en iyi ilham verecek, güç verecek olaylarla doludur. Atatürk; “Türk kabiliyet ve kudretinin tarihteki başarıları meydana çıktıkça, bütün Türk çocukları kendileri için lazım olan atılım kaynağını tarihte bulabileceklerdir. Türk çocukları bu tarihten bağımsızlık fikrini kazanacaklar, o büyük başarıları düşünecekler, harikalar yaratan adamları öğrenecekler, kendilerinin aynı kandan olduklarını düşünecekler ve bu kabiliyetle kimseye boyun eğmeyeceklerdir.” sözleri ile, Türk Tarihi’nin parlak yönlerini karartmaya ve başarılarını küçümsemeye varan düşmanca tutumlara karşı çıkıyordu. Oysa Türk Milleti, büyük ve parlak uygarlıklar yaratmıştır. Yeterince incelenmemiş bu uygarlıkları ortaya çıkarmak, onlara, tarihte hak ettikleri yeri vermek, yeni nesillerin de uygar olduklarını göstermek gerekir. Türk Milleti’nin tarihteki güçlü yerini bilmesi ve bununla öğünmesi gerektiğine inanan Atatürk “Büyük Devletler kuran atalarımız, büyük ve kapsamlı medeniyetlere de sahip olmuştur. Bunu aramak, incelemek, Türklüğe ve dünyaya bildirmek bizler için bir borçtur.” diyerek bu konudaki sorumluluklarımızı belirtmiştir.

Tarih çalışmalarında Atatürkçülük, savaşlardan, toprak kazançlarından ve kayıplardan çok, kültür gelişmesi ve uygarlık eserleri üzerinde durur. Tarihin büyüklüğü, insan toplulukları arasındaki bitmez tükenmez çekişmeler değil, fakat devlet yönetimi, fikir ve sanat eserleri, bilim ve teknoloji, ekonomik faaliyetlerin işleyişi ve düzenlenmesi gibi, insanlığın refah ve mutluluğuna yönelik katkılara dayanmaktadır. Atatürkçü tarih görüşü, insanlığı geniş bir aile olarak kabul edip, insanları ayıran ve bölen savaşlar ile çatışmalar yerine dikkati, insanlığın ortak malı olan kültür değişmelerine ve uygarlık eserlerine çekerek, birleştirici yönüyle değer taşır.

“Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türk halkı, medenidir. Tarihte de medenidir, hakikatte de medenidir. Türkiye Cumhuriyeti halkı, fikriyle, zihniyetiyle medeni olduğunu ispat etmek ve göstermek mecburiyetindedir. Medeniyim diyen Türkiye Cumhuriyeti halkı, aile hayatıyla yaşayış şekliyle medeni olduğunu göstermek zorundadır.” sözleriyle Atatürk, Türk tarihini, Türk halkının uygar olduğunun delili olarak göstermiş ve Türk Milleti’nden, uygar yeteneklerini her yönüyle göstermesini istemiştir.

“Birçok zaferler kazandım. Fakat, bunların en büyüğünden sonra bile her akşam, savaş alanlarında ölen bütün askerleri düşünerek içimde derin bir keder duyuyorum“

Msn Happy

Benzer Konular

4 Kasım 2015 / Misafir Cevaplanmış
22 Ekim 2013 / Misafir Soru-Cevap
8 Aralık 2013 / Misafir Soru-Cevap
27 Mart 2011 / Misafir Soru-Cevap