Arama

Sanatın ülke gelişimindeki rolü hakkında bilgi verir misiniz?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 31 Aralık 2011 Gösterim: 6.719 Cevap: 2
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
26 Aralık 2010       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
sanatın ülke gelişimin de olumsuz yönleri
EN İYİ CEVABI CeLebRindaL verdi
KIRMIZI RENG E AYIRACAGIM PRAGRAFLARI NOT ALIN..

Sponsorlu Bağlantılar
SANAT BİLİNCİ
• 22/12/2006 - SANAT VE TOPLUM


Sanat, sanatçının iç dünyasını dışa yansıtan ayna olduğu gibi, toplumun da aynasıdır. Toplum ile sanat arasında öyle yakın bir münâsebet vardır ki, bir toplumun bütün özelliklerini sanatından çıkarmak mümkün olur. Sanatçı, içinde bulunduğu toplumu etkilediği gibi, toplumdan da büyük ölçüde etkilenir.

Toplumun değerlerini ve estetik anlayışını dikkate almak zorunda olan sanatçının, içinden çıktığı topluma karşı birtakım sorumlulukları vardır
. Evrensel değerlere ulaşabilmek, genelin kapılarını yoklayabilmek için, sanatçının kendi toplumunun çağdaş problemleriyle hesaplaşması gerekir. Sanatçı, istese de istemese de kendi toplumundan başlayarak insanlığa yönelmiş bir mesajın sahibidir. Ya toplumunu veya toplum düzeninin kutsar ya da bu toplum ve düzeni değiştirme çabasında olur sanatçı. Sanatı sanat için bile kabul etse, uğraşısı bu iki seçenekten biriyle sonuçlanır. Kendini anlatan bir sanatçı, kendisi belli bir düzen ve toplum içinde şekillendiğinden, bir ölçüde çevresini yansıtmış olur. tekil olma özelliğini fildişi kulesine çekilse bile sürdüremez. En çok "ben" olduğu yerde bile "biz"den kurtulamaz. Toplumun onunla ilgilenmesi için, o toplumla ilgilenmek zorundadır. Bu noktada toplumun anlayışı, beğenisi, yargısı tek ölçü kabul edilirse toplum putlaştırılmış olur. Muhâfazakârlık ve milliyetçiliğin uç noktasıdır bu. Yok, toplum önemsenmezse -ki bu, aslında mümkün değildir- sanatçı, boşlukta yaşıyor veya hiç yaşamıyor demektir. Toplumun önemsenmesi, dikkate alınması, topluma karşı sorumluluğun yüklenilmesi anlamına gelir.

Sanatçı, ancak kendisini anlayabilecek dereceye gelmiş bir toplum üzerinde etkili olabilir. Sanatçı, gerektiğinde toplumun değişmesine öncülük etmelidir elbette. Ama bu, toplumla bağlarını koparmak değil; güzel bağlar oluşturma çabasıdır aslında. Her peygamber, kendi toplumunun içinden çıkmıştır. Toplumun içinden biridir o. Kendi kavminin kardeşlerinden birisidir peygamber. İthal malı kurtarıcı olmaz; bu nedenle toplumunu iyi tanımalıdır lider ve sanatçı. Toplum da onları.
VİKİPEDİ

Gerçi hepsini kırmızı ya almak zorunda kaldım siz kıssadan şöyle düşünün iyi bir sanatçı iyi bir toplum dur. kötü bir sanatçı kötü bir toplumu simgeler bu konuda kendınızı bır ıyı bır de kötu sanat çı yerıne koyun ve kendınızı eleştirin olumlu yonlerınızı ve olumsuz yonlerinizi ayırın : ))
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
31 Aralık 2011       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ahh bende bulmaya çalışıyorum o sorunun cevabını lütfen biri cevap yazsın Msn Happy
Sponsorlu Bağlantılar
CeLebRindaL - avatarı
CeLebRindaL
VIP why did you go why
31 Aralık 2011       Mesaj #3
CeLebRindaL - avatarı
VIP why did you go why
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
KIRMIZI RENG E AYIRACAGIM PRAGRAFLARI NOT ALIN..

SANAT BİLİNCİ
• 22/12/2006 - SANAT VE TOPLUM


Sanat, sanatçının iç dünyasını dışa yansıtan ayna olduğu gibi, toplumun da aynasıdır. Toplum ile sanat arasında öyle yakın bir münâsebet vardır ki, bir toplumun bütün özelliklerini sanatından çıkarmak mümkün olur. Sanatçı, içinde bulunduğu toplumu etkilediği gibi, toplumdan da büyük ölçüde etkilenir.

Toplumun değerlerini ve estetik anlayışını dikkate almak zorunda olan sanatçının, içinden çıktığı topluma karşı birtakım sorumlulukları vardır
. Evrensel değerlere ulaşabilmek, genelin kapılarını yoklayabilmek için, sanatçının kendi toplumunun çağdaş problemleriyle hesaplaşması gerekir. Sanatçı, istese de istemese de kendi toplumundan başlayarak insanlığa yönelmiş bir mesajın sahibidir. Ya toplumunu veya toplum düzeninin kutsar ya da bu toplum ve düzeni değiştirme çabasında olur sanatçı. Sanatı sanat için bile kabul etse, uğraşısı bu iki seçenekten biriyle sonuçlanır. Kendini anlatan bir sanatçı, kendisi belli bir düzen ve toplum içinde şekillendiğinden, bir ölçüde çevresini yansıtmış olur. tekil olma özelliğini fildişi kulesine çekilse bile sürdüremez. En çok "ben" olduğu yerde bile "biz"den kurtulamaz. Toplumun onunla ilgilenmesi için, o toplumla ilgilenmek zorundadır. Bu noktada toplumun anlayışı, beğenisi, yargısı tek ölçü kabul edilirse toplum putlaştırılmış olur. Muhâfazakârlık ve milliyetçiliğin uç noktasıdır bu. Yok, toplum önemsenmezse -ki bu, aslında mümkün değildir- sanatçı, boşlukta yaşıyor veya hiç yaşamıyor demektir. Toplumun önemsenmesi, dikkate alınması, topluma karşı sorumluluğun yüklenilmesi anlamına gelir.

Sanatçı, ancak kendisini anlayabilecek dereceye gelmiş bir toplum üzerinde etkili olabilir. Sanatçı, gerektiğinde toplumun değişmesine öncülük etmelidir elbette. Ama bu, toplumla bağlarını koparmak değil; güzel bağlar oluşturma çabasıdır aslında. Her peygamber, kendi toplumunun içinden çıkmıştır. Toplumun içinden biridir o. Kendi kavminin kardeşlerinden birisidir peygamber. İthal malı kurtarıcı olmaz; bu nedenle toplumunu iyi tanımalıdır lider ve sanatçı. Toplum da onları.
VİKİPEDİ

Gerçi hepsini kırmızı ya almak zorunda kaldım siz kıssadan şöyle düşünün iyi bir sanatçı iyi bir toplum dur. kötü bir sanatçı kötü bir toplumu simgeler bu konuda kendınızı bır ıyı bır de kötu sanat çı yerıne koyun ve kendınızı eleştirin olumlu yonlerınızı ve olumsuz yonlerinizi ayırın : ))
O Kadar Kalabalik ki Yalnizligim..

Benzer Konular

11 Mart 2012 / Ziyaretçi Soru-Cevap
28 Mayıs 2015 / Hayvansvr_aziz Cevaplanmış
15 Kasım 2015 / Misafir Soru-Cevap
3 Mart 2015 / Misafir Cevaplanmış