Arama

Günlük hayatta kullandığımız kanser yapıcı maddeler nelerdir?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 15 Nisan 2012 Gösterim: 18.360 Cevap: 1
soleda - avatarı
soleda
Ziyaretçi
31 Mart 2011       Mesaj #1
soleda - avatarı
Ziyaretçi
yarımcı olursanız sevinirim
EN İYİ CEVABI Misafir verdi
GÜNLÜK HAYATTA KULLANDIĞIMIZ KANSER YAPICI ORGANİK BİLEŞİKLER

Sponsorlu Bağlantılar



Günlük hayatta kullandığımız kanser yapıcı başlıca organik bileşikler, saç boyalarının ana bileşeni olan azo boyar maddeleri,cildi koruyucu kremler.klor içeren maddeler, deodorantlar,duş jelleri,diş macunları,losyonlar,krem türü pek çok ürün kanser yapıcı olduğunu ortaya koymuştur.


Formaldehitler ve formaldehit vericiler:Koruyucu olarak kullanılmaktadır. Mukozayı tahriş eder ve alerjilere neden olur. Cildi hızla yaşlandırır. Kansere neden olma riski yüksektir.

Halojenli organik bileşikler:Brom, iyot ve klor içeren binlerce maddenin oluşturduğu bir gruptur. Çoğu alerjiye, bazıları kansere neden olmaktadır. Bu maddelerin hepsi çevrede birikir ve toprağı, suyu kirletir.

Triclosan:Klorlu organik bileşiktir. Deodorantlarda, duş jellerinde, diş macunlarında, losyonlarda, kremlerde ve daha pek çok üründe kullanılmaktadır. Dioksin de içerebilmektedir. Dioksin vücutta birikmekte, az miktarı bile klor aknesi oluşumuna neden olabilmektedir. Kansere neden olma riski yüksektir.


Aromatik aminler:Azo boyalarının yapı taşlarıdır. Hayvanlar üzerinde yapılan testler, bazılarının kansere neden olduğunu ortaya koymuştur. Avrupa Birliği 22 aromatik aminin tekstil boyalarında kullanılmasını yasaklamıştır. Bazı saç boyalarında da aromatik aminler bulunduğu görülmektedir. Kimyasal boyalar yerine, doğal saç boyaları tercih edilmelidir.

Akrilamid: Nişasta içeren besinlerin kızartılması sırasında oluşan zehirli bir maddedir. Hayvanlar üzerinde yapılan testlerde, embriyoya zarar verdiği ve kansere neden olduğu kanıtlanmıştır. Güncel tahminlere göre, yetişkin bir insan kg. başına günde ortalama 0,5-1.0 mikrogram akrilamid almaktadır. Patates kızartmaları ve kızarmış ekmek önemli miktarda akrilamid içermektedir.



Dezenfeksiyon Yan Ürünleri

Yerel veya bölgesel su arıtma tesislerindeki dezenfeksiyon süreçleri sırasında, bir dezenfektan (tipik olarak klor veya kloramin) doğal olarak oluşan organik maddeyle etkileşim kurduğunda düşük seviyede yan ürün oluşabilir. Bu bileşiklere dezenfeksiyon yan ürünleri adı verilmektedir.
Bu bileşiklerden bazılarının kanserojen olduğundan şüphe edilmektedir ve denetleme kurumları için artan bir kaygı teşkil etmektedirler. Farklı dezenfektan yan ürünler aktif karbonla çeşitli başarı düzeylerinde azaltılabilir.

Kurşun suda nadiren doğal olarak bulunmaktadır ancak içme suyuna kurşun borulardan veya kurşun içeren kaynaklardan girebilir. Düşük seviyelerde bile kurşun zehirlenmesi -özellikle çocuklarda- zihinsel geriliklere, okuma ve öğrenme bozukluklarına, duyma zorluğu, düşük dikkat aralığı, hiperaktivite ve diğer davranış problemlerine neden olmaktadır. Kurşun pH'ye bağlı olarak suda farklı şekillerde bulunabilir. Civa, doğal birikmelerin erozyonundan, rafineriler ve fabrikalardan tahliyeden ve yer dolguları ile çiftliklerden çeşitli kaçaklardan çıkarak suya karışmaktadır. Böbrek hasarına neden olabilir.
Asbest suya doğal yığınlardan veya cam ya da elektronik fabrikalarının atıklarından çıkan sızıntılardan karışabilir. Kronik maruz kalma, ciltte hasar, dolaşım sistemi problemleri ve artan kanser riski oluşturmaktadır.


Böcek İlaçları ve Böcek İlacı Yan Ürünleri

Yer altı suları ve yüzey sularının böcek ilaçlarıyla kirlenmesi özellikle tarımsal bölgelerde artan bir kaygıdır. İçme suyunun böcek ilaçlarıyla kirlenmesi yaygın gözükmese de, araştırmalar bu tür kirlenmenin de meydana geldiğini göstermektedir.İçme suyunun kirlenme seviyesi ve düşük seviyelerde böcek ilacı tüketilmesinin sağlığa etkileri henüz bilinmemektedir.


Radyonüklidler: Radyonüklidler sağlığa zararlı radyoaktif kirletici maddelerdir. Radon tatsız, kokusuz veya renksiz doğal olarak meydana gelen radyoaktif bir gazdır. Radon uranyumun doğal bölünmesiyle oluşur ve uranyum, granit, killi sist, fosfat ve zift içeren topraklar ve kayalarda bulunur.

Pek çok radon toprak ve kayadan çıkmaktadır ve atmosfere zararsız bir şekilde yayılmaktadır. Ancak radon kuyular gibi yer altı kaynaklarında çözünebilir ve birikebilir. Radonla kirlenmiş içme suyu mide kanseri riskini arttırabilir.


Uçucu Organik Bileşikler (UOB'ler)

UOB'ler yer altı suyuna karışan ve kimyasal, plastik veya petrol tesislerinden, yer dolgularından, kuru temizlemecilerden veya benzin muhafaza depolarından atık su olarak göl ve ırmaklara tahliye edilen bir grup organik kimyasaldır. Karaciğer problemlerine, anemiye, böbrek ve dalak hasarına veya kanser riskinin artmasına neden olabilirler.

Benzen, Karbon Tetraklorid, p-Diklorobenzen, 1,2-Dikloroetan, 1,1-Dikloroetilen, Tetrakloroetilen, 1,1,1- Trikloroetan, Trikloroetilen, Vinil klorid ve ksilenler Vinil klorid içme suyu borularının yapımında sıklıkla kullanılan bir malzeme olan polivinil klorid (PVC) yapımında kullanılan bir gazdır. 1970'lerin ortalarında vinil kloridin kansere neden olabileceği belirlenmiştir. Bunun öncesinde, PVC borular içme suyunu kirletebilecek kadar yüksek seviyede vinil klorid kalıntıları bulunduruyordu. PVC boru imalat yöntemleri plastikteki vinil kloridi önemli ölçüde azaltacak şekilde değiştirilmiş olmasına karşın, eski borulardan hala kullanımda olanlar vardır ve içme suyunun vinil klorid kirlenmesi hala görülebilmektedir.


Partiküller

Partiküller suda asılı küçük parçacıklardır, görülebilir veya görülmeyen toz, pas veya diğer malzemeler olabilir. Bunlar suyun tat, koku veya berraklığını etkileyebilir ve kansere neden olabilirler.


Mikroorganizmalar

Mikroorganizmalar koli ve rotovirüs gibi insan sağlığına risk teşkil eden binlerce bakteri, protozoan ve virüsleri tanımlayan genel bir terimdir. Yirminci yüzyılın son çeyreğinde, bazı mikroorganizmaların kansere yol açtığı yönünde bazı güçlü bilimsel veriler ortaya çıkartılmıştır.

Mikroorganizma-Kanser ilişkisinde en sık gösterilmiş olanlar; HBV (Hepatit B Virüs) ile karaciğer kanseri (hepatosellüler kanser), henüz şüpheli de olsa Helicobacter Pylorides bakterisi ile mide kanseri, (Human Papilloma Virüs) ile serviks (cervix, rahim ağzı) kanseri arasındaki ilişkilerdir.
Günümüzde bir kanser türü (serviks) ile en kuvvetle ilişkilendirilen virüs ise HPV'dir.

(Bazı yazarlar HPV kısaltması yerine kısmen Türkçeleştirilmiş şekliyle İPV (İnsan Papilloma Virüs) 'yi kullanmaktadırlar. )
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
15 Nisan 2012       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
GÜNLÜK HAYATTA KULLANDIĞIMIZ KANSER YAPICI ORGANİK BİLEŞİKLER

Sponsorlu Bağlantılar



Günlük hayatta kullandığımız kanser yapıcı başlıca organik bileşikler, saç boyalarının ana bileşeni olan azo boyar maddeleri,cildi koruyucu kremler.klor içeren maddeler, deodorantlar,duş jelleri,diş macunları,losyonlar,krem türü pek çok ürün kanser yapıcı olduğunu ortaya koymuştur.


Formaldehitler ve formaldehit vericiler:Koruyucu olarak kullanılmaktadır. Mukozayı tahriş eder ve alerjilere neden olur. Cildi hızla yaşlandırır. Kansere neden olma riski yüksektir.

Halojenli organik bileşikler:Brom, iyot ve klor içeren binlerce maddenin oluşturduğu bir gruptur. Çoğu alerjiye, bazıları kansere neden olmaktadır. Bu maddelerin hepsi çevrede birikir ve toprağı, suyu kirletir.

Triclosan:Klorlu organik bileşiktir. Deodorantlarda, duş jellerinde, diş macunlarında, losyonlarda, kremlerde ve daha pek çok üründe kullanılmaktadır. Dioksin de içerebilmektedir. Dioksin vücutta birikmekte, az miktarı bile klor aknesi oluşumuna neden olabilmektedir. Kansere neden olma riski yüksektir.


Aromatik aminler:Azo boyalarının yapı taşlarıdır. Hayvanlar üzerinde yapılan testler, bazılarının kansere neden olduğunu ortaya koymuştur. Avrupa Birliği 22 aromatik aminin tekstil boyalarında kullanılmasını yasaklamıştır. Bazı saç boyalarında da aromatik aminler bulunduğu görülmektedir. Kimyasal boyalar yerine, doğal saç boyaları tercih edilmelidir.

Akrilamid: Nişasta içeren besinlerin kızartılması sırasında oluşan zehirli bir maddedir. Hayvanlar üzerinde yapılan testlerde, embriyoya zarar verdiği ve kansere neden olduğu kanıtlanmıştır. Güncel tahminlere göre, yetişkin bir insan kg. başına günde ortalama 0,5-1.0 mikrogram akrilamid almaktadır. Patates kızartmaları ve kızarmış ekmek önemli miktarda akrilamid içermektedir.



Dezenfeksiyon Yan Ürünleri

Yerel veya bölgesel su arıtma tesislerindeki dezenfeksiyon süreçleri sırasında, bir dezenfektan (tipik olarak klor veya kloramin) doğal olarak oluşan organik maddeyle etkileşim kurduğunda düşük seviyede yan ürün oluşabilir. Bu bileşiklere dezenfeksiyon yan ürünleri adı verilmektedir.
Bu bileşiklerden bazılarının kanserojen olduğundan şüphe edilmektedir ve denetleme kurumları için artan bir kaygı teşkil etmektedirler. Farklı dezenfektan yan ürünler aktif karbonla çeşitli başarı düzeylerinde azaltılabilir.

Kurşun suda nadiren doğal olarak bulunmaktadır ancak içme suyuna kurşun borulardan veya kurşun içeren kaynaklardan girebilir. Düşük seviyelerde bile kurşun zehirlenmesi -özellikle çocuklarda- zihinsel geriliklere, okuma ve öğrenme bozukluklarına, duyma zorluğu, düşük dikkat aralığı, hiperaktivite ve diğer davranış problemlerine neden olmaktadır. Kurşun pH'ye bağlı olarak suda farklı şekillerde bulunabilir. Civa, doğal birikmelerin erozyonundan, rafineriler ve fabrikalardan tahliyeden ve yer dolguları ile çiftliklerden çeşitli kaçaklardan çıkarak suya karışmaktadır. Böbrek hasarına neden olabilir.
Asbest suya doğal yığınlardan veya cam ya da elektronik fabrikalarının atıklarından çıkan sızıntılardan karışabilir. Kronik maruz kalma, ciltte hasar, dolaşım sistemi problemleri ve artan kanser riski oluşturmaktadır.


Böcek İlaçları ve Böcek İlacı Yan Ürünleri

Yer altı suları ve yüzey sularının böcek ilaçlarıyla kirlenmesi özellikle tarımsal bölgelerde artan bir kaygıdır. İçme suyunun böcek ilaçlarıyla kirlenmesi yaygın gözükmese de, araştırmalar bu tür kirlenmenin de meydana geldiğini göstermektedir.İçme suyunun kirlenme seviyesi ve düşük seviyelerde böcek ilacı tüketilmesinin sağlığa etkileri henüz bilinmemektedir.


Radyonüklidler: Radyonüklidler sağlığa zararlı radyoaktif kirletici maddelerdir. Radon tatsız, kokusuz veya renksiz doğal olarak meydana gelen radyoaktif bir gazdır. Radon uranyumun doğal bölünmesiyle oluşur ve uranyum, granit, killi sist, fosfat ve zift içeren topraklar ve kayalarda bulunur.

Pek çok radon toprak ve kayadan çıkmaktadır ve atmosfere zararsız bir şekilde yayılmaktadır. Ancak radon kuyular gibi yer altı kaynaklarında çözünebilir ve birikebilir. Radonla kirlenmiş içme suyu mide kanseri riskini arttırabilir.


Uçucu Organik Bileşikler (UOB'ler)

UOB'ler yer altı suyuna karışan ve kimyasal, plastik veya petrol tesislerinden, yer dolgularından, kuru temizlemecilerden veya benzin muhafaza depolarından atık su olarak göl ve ırmaklara tahliye edilen bir grup organik kimyasaldır. Karaciğer problemlerine, anemiye, böbrek ve dalak hasarına veya kanser riskinin artmasına neden olabilirler.

Benzen, Karbon Tetraklorid, p-Diklorobenzen, 1,2-Dikloroetan, 1,1-Dikloroetilen, Tetrakloroetilen, 1,1,1- Trikloroetan, Trikloroetilen, Vinil klorid ve ksilenler Vinil klorid içme suyu borularının yapımında sıklıkla kullanılan bir malzeme olan polivinil klorid (PVC) yapımında kullanılan bir gazdır. 1970'lerin ortalarında vinil kloridin kansere neden olabileceği belirlenmiştir. Bunun öncesinde, PVC borular içme suyunu kirletebilecek kadar yüksek seviyede vinil klorid kalıntıları bulunduruyordu. PVC boru imalat yöntemleri plastikteki vinil kloridi önemli ölçüde azaltacak şekilde değiştirilmiş olmasına karşın, eski borulardan hala kullanımda olanlar vardır ve içme suyunun vinil klorid kirlenmesi hala görülebilmektedir.


Partiküller

Partiküller suda asılı küçük parçacıklardır, görülebilir veya görülmeyen toz, pas veya diğer malzemeler olabilir. Bunlar suyun tat, koku veya berraklığını etkileyebilir ve kansere neden olabilirler.


Mikroorganizmalar

Mikroorganizmalar koli ve rotovirüs gibi insan sağlığına risk teşkil eden binlerce bakteri, protozoan ve virüsleri tanımlayan genel bir terimdir. Yirminci yüzyılın son çeyreğinde, bazı mikroorganizmaların kansere yol açtığı yönünde bazı güçlü bilimsel veriler ortaya çıkartılmıştır.

Mikroorganizma-Kanser ilişkisinde en sık gösterilmiş olanlar; HBV (Hepatit B Virüs) ile karaciğer kanseri (hepatosellüler kanser), henüz şüpheli de olsa Helicobacter Pylorides bakterisi ile mide kanseri, (Human Papilloma Virüs) ile serviks (cervix, rahim ağzı) kanseri arasındaki ilişkilerdir.
Günümüzde bir kanser türü (serviks) ile en kuvvetle ilişkilendirilen virüs ise HPV'dir.

(Bazı yazarlar HPV kısaltması yerine kısmen Türkçeleştirilmiş şekliyle İPV (İnsan Papilloma Virüs) 'yi kullanmaktadırlar. )

Benzer Konular

23 Ocak 2016 / mervenur245 Soru-Cevap
23 Ocak 2016 / NESLİHAN Cevaplanmış
28 Kasım 2014 / Misafir Cevaplanmış
24 Ocak 2016 / Misafir Soru-Cevap