Ziyaretçi
Türkiye'nin nüfus yoğunluğu hakkında bilgi verir misiniz?
Ülkemizin Nüfus Yoğunluğu
MsXLabs.org
NÜFUS YOĞUNLUĞU
Nüfus Yoğunluğu; aritmetik, tarımsal ve fizyolojik nüfus olmak üzere üçe ayrılır.
1- ARİTMETİK NÜFUS YOĞUNLUĞU:
Bir ülkedeki ve bölgedeki nüfusun, o ülke veya bölgenin alanına bölünmesiyle elde edilen sayıdır. Km² ‘ye düşen insan sayısıdır. Türkiye’nin aritmetik yoğunluğu 81’dir.
Türkiye’de Nüfus Dağılışının Özellikleri:
a) Nüfusumuzun büyük bir bölümü, tarım yapılan kıyı bölgelerimizde ve G.D. Anadolu’da toplanmıştır.
b) Nüfus, tarımın ve sanayinin geliştiği yerlerde yoğun iken, yüksek ve engebeli alanlarda seyrektir.
c) Nüfusun yoğun olduğu yerler; İstanbul, İzmir, Ankara, G.Antep, Bursa, İzmit, Eskişehir gibi yerler.
Seyrek olduğu, Hakkâri yöresi, Yıldız Dağları Bölümü, Taşeli ve Teke yöreleri, Yukarı Kızılırmak bölümü.
d) Yükselti ile nüfus yoğunluğu arasında önemli bağlantı vardır.
2- TARIMSAL NÜFUS YOĞUNLUĞU:
Bir ülke veya herhangi bir alanda tarım ve hayvancılıkta uğraşan nüfusun tarım alanlarına bölünmesiyle elde edilir.
Tarımsal nüfus yoğunluğu en fazla olan bölgelerimiz Doğu Anadolu ve Karadeniz bölgesidir. En fazla yerler Urfa, Konya gibi yerlerdir.
3- FİZYOLOJİK NÜFUS YOĞUNLUĞU:
Toplam nüfusun, ekili-dikili alanlara bölünmesiyle ortaya çıkan yoğunluğa denir. Türkiye’de fizyolojik nüfus yoğunluğu 224’tür. Fizyolojik yoğunluk, tarım alanlarının ülke nüfusa yeterli olup olmadığını ortaya çıkarır. Ülkemizde fizyolojik nüfus yoğunluğunun en fazla olduğu bölgemiz İç Anadolu’dur.
KIR VE KENT NÜFUSUNUN ÖZELLİKLERİ:
1. Büyük şehirlerimizde önemli ölçüde nüfus artışı meydana gelmiştir.
2. Büyük kentlerimizin nüfusu hızlı artmaktadır.
3. Önemli ulaşım yolları üzerinde bulunan ve daha önce kasaba halindeki yerleşmeler, orta büyüklükte kent durumuna geçmiştir (Tarsus, Gebze).
* Ülkemizde kentleşme, bölgeler ve bölümler arasında farklılıklar gösterir. En fazla Marmara, İç Anadolu, Ege ve Akdeniz izler.
Sonuçlar:
1. Kent nüfusu, 1927–1997 yılları arasında on kat artmıştır.
2. Türkiye 1980’li yıllardan sonra kentleşme süresine girmiştir.
3. Kentleşmenin artması, Türkiye’de sosyal ve ekonomik yönden önemli değişen yol açmıştır.
4. Kentleşmenin artması iç göçlerle oldu undan kır nüfusu azalmaktadır.
MsXLabs.org
Sponsorlu Bağlantılar
NÜFUS YOĞUNLUĞU
Nüfus Yoğunluğu; aritmetik, tarımsal ve fizyolojik nüfus olmak üzere üçe ayrılır.
1- ARİTMETİK NÜFUS YOĞUNLUĞU:
Bir ülkedeki ve bölgedeki nüfusun, o ülke veya bölgenin alanına bölünmesiyle elde edilen sayıdır. Km² ‘ye düşen insan sayısıdır. Türkiye’nin aritmetik yoğunluğu 81’dir.
Türkiye’de Nüfus Dağılışının Özellikleri:
a) Nüfusumuzun büyük bir bölümü, tarım yapılan kıyı bölgelerimizde ve G.D. Anadolu’da toplanmıştır.
b) Nüfus, tarımın ve sanayinin geliştiği yerlerde yoğun iken, yüksek ve engebeli alanlarda seyrektir.
c) Nüfusun yoğun olduğu yerler; İstanbul, İzmir, Ankara, G.Antep, Bursa, İzmit, Eskişehir gibi yerler.
Seyrek olduğu, Hakkâri yöresi, Yıldız Dağları Bölümü, Taşeli ve Teke yöreleri, Yukarı Kızılırmak bölümü.
d) Yükselti ile nüfus yoğunluğu arasında önemli bağlantı vardır.
2- TARIMSAL NÜFUS YOĞUNLUĞU:
Bir ülke veya herhangi bir alanda tarım ve hayvancılıkta uğraşan nüfusun tarım alanlarına bölünmesiyle elde edilir.
Tarımsal nüfus yoğunluğu en fazla olan bölgelerimiz Doğu Anadolu ve Karadeniz bölgesidir. En fazla yerler Urfa, Konya gibi yerlerdir.
3- FİZYOLOJİK NÜFUS YOĞUNLUĞU:
Toplam nüfusun, ekili-dikili alanlara bölünmesiyle ortaya çıkan yoğunluğa denir. Türkiye’de fizyolojik nüfus yoğunluğu 224’tür. Fizyolojik yoğunluk, tarım alanlarının ülke nüfusa yeterli olup olmadığını ortaya çıkarır. Ülkemizde fizyolojik nüfus yoğunluğunun en fazla olduğu bölgemiz İç Anadolu’dur.
KIR VE KENT NÜFUSUNUN ÖZELLİKLERİ:
1. Büyük şehirlerimizde önemli ölçüde nüfus artışı meydana gelmiştir.
2. Büyük kentlerimizin nüfusu hızlı artmaktadır.
3. Önemli ulaşım yolları üzerinde bulunan ve daha önce kasaba halindeki yerleşmeler, orta büyüklükte kent durumuna geçmiştir (Tarsus, Gebze).
* Ülkemizde kentleşme, bölgeler ve bölümler arasında farklılıklar gösterir. En fazla Marmara, İç Anadolu, Ege ve Akdeniz izler.
Sonuçlar:
1. Kent nüfusu, 1927–1997 yılları arasında on kat artmıştır.
2. Türkiye 1980’li yıllardan sonra kentleşme süresine girmiştir.
3. Kentleşmenin artması, Türkiye’de sosyal ve ekonomik yönden önemli değişen yol açmıştır.
4. Kentleşmenin artması iç göçlerle oldu undan kır nüfusu azalmaktadır.