Arama

Ürdün ve Ürdün Tarihi

Güncelleme: 13 Ağustos 2011 Gösterim: 15.791 Cevap: 3
kompetankedi - avatarı
kompetankedi
VIP Bir Dünyalı
5 Ekim 2006       Mesaj #1
kompetankedi - avatarı
VIP Bir Dünyalı
Ürdün'ün tarihi çok eski devirlere dayanır. Bölgede kurulan ilk devletler arasında Gilead, Amman, Moab ve Edom yer alır. M.Ö. 13. asırda bölgeye İsrailoğulları hakim oldu. Bu hakimiyete M.Ö. 721'de Asurlular tarafından son verildi. Asur egemenliği Medlerin M.Ö. 612'de devleti yıkmasıyla sona erdi. M.Ö. 587'de bölge Babil hakimiyeti altına girdi. M.Ö. 332'de Büyük İskender bölgeyi ele geçirdi. Daha sonra bölge sırasıyla Ptolemaios ve Selevkosların hakimiyeti altına girdi.

Sponsorlu Bağlantılar
M.Ö. 64-63 yılları arasında ise Romalılar bölgeyi ele geçirdi. Roma'nın ikiye ayrılmasından sonra bölge Bizans'ın elinde kaldı. Bugünkü Ürdün toprakları Hazret-i Ömer zamanında Müslümanlar tarafından fethedildi ve halkın çoğu İslam dinine girdi. Sırasıyla Emevi, Abbasi, Selçuklu, Eyyubi ve Memluk hakimiyetine girdi. Ürdün, Yavuz Sultan Selim Han (1512-1520) zamanında Osmanlı Devletinin bir parçası oldu (1516).

Birinci Cihan savaşı sonunda, 400 seneden beri Osmanlı adaleti altında yaşayan Ürdün, 1920'de İngiltere'nin manda yönetimi altına girdi. 1921'deEmir Şerif Abdullah, Ürdün Nehrinin doğu tarafındaki topraklarda yarı bağımsız bir emirlik kurdu. Bu topraklar Filistin'in üçte ikisini ihtiva ediyordu. İngiltere 1946'daLondra Antlaşması kararları gereğince Ürdün'ün bağımsızlığını tanıdı. Siyonistler ve Araplar o zamanlar İngiliz mandası altında olan Filistin üzerinde hak iddia ediyorlardı.

İngiltere, Filistin'i paylaştırma planını BM'ye götürdü. Plan Arap Devletleri ve Filistinliler tarafından reddedildi. Mayıs 1948'de manda rejimi sona erdiğinde, Ürdün ordusu İsrail Devletiyle Arap devletleri arasındaki savaşta Filistinlilerin yardımına geldi. Ürdün, Kudüs şehrini ve Ürdün Nehrinin batı tarafındaki toprakları işgal etti. Melik Abdullah, işgal edilmiş toprakları 1950'de Emirliğine resmen ilhak etti. Fakat 20 Temmuz 1951'de Emir Abdullah Kudüs'te İngilizlerin kiralık katilleri tarafından şehit edildi. Yerine oğlu Talal geçti. Fakat Talal hasta olduğundan tahtını ve tacını oğlu Hüseyin'e terk etti.

Emir Hüseyin Mayıs 1953'te göreve başladı. Ürdün, 1967 Arap-İsrail savaşında, 1948'de kazandığı toprakların hepsini kaybetti. 6000 kişi kayıp verdi. Savaşın sonunda Ürdün ekonomisi çöküntüye girdi. Bu arada 1964'te kurulan Filistin Kurtuluş Teşkilatı (FKT), İsrail'e karşı yaptığı operasyonlarda Ürdün'ü ana üs seçmişti ve devlet içinde devlet olma tehlikesi gösteriyordu. FKT'nin İsrail'e yaptığı saldırılar, İsrail'in Ürdün'ü büyük zararlara sokan misillemeler yapmasına sebep oldu.

1971'de Emir Hüseyin Arap ülkelerinin kınamalarına rağmen FKT'nı ülkeden çıkardı. Ürdün 1973-1974 Arap-İsrail savaşına katılmadı. Fakat 1978'de Mısır-İsrail Kamp David Antlaşmasını reddetmede Arap ülkelerinin çoğuyla birleşti. Ürdün Mart 1979'da Mısır ile diplomatik ilişkileri kesen ilk Arap ülkesi oldu. Bu politikasını 1984'ten sonra değiştirdi. 1980'de başlayan İran-Irak savaşı sırasında Ürdün, Irak'ın başlıca silah kaynağı oldu. 1989'da Irak'ın Kuveyt'i işgaline karşı çıkan Ürdün, Amerika'nın Irak'a karşı harekette bulunması üzerine Irak'ı destekledi.

*
Son düzenleyen kompetankedi; 17 Mart 2007 18:18
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
6 Ekim 2006       Mesaj #2
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Dil: Arapça.
Din: Resmi din Islam'dir. Halkin % 95'i Sünni Müslüman, % 5'i hiristiyandir. Ancak parlamentoda hiristiyanlara % 10 oraninda kontenjan taninmaktadir.
Sponsorlu Bağlantılar
Cografi durumu: Bir Ortadogu ülkesi olan Ürdün, kuzeyden Suriye, dogudan Irak, güneyden Suudi Arabistan, güneybatidan Kizildeniz, batidan da Filistin ve Lut Gölü ile çevrilidir.
Yönetim sekli: Ürdün parlamenter sisteme dayali krallik rejimiyle yönetilmektedir. 1992'de çikarilan bir kanunla siyasi partilerin kurulmasina izin verildi. Üyeleri dört yilda bir gerçeklestirilen seçimlerle belirlenen 80 üyeli bir parlamentosu, 40 kisilik de bir senatosu (üst meclisi) var. Seçimler daha önce nispî temsil sistemine göre yapiliyordu. Ancak ülkede Islami hareketin güçlenmesi üzerine bu hareketin parlamentoda çogunlugu elde etmesine karsi bir tedbir olarak seçim kanunu degistirildi.

urd3

Tarihi: Bugünkü Ürdün topraklari Hz. Ömer (r.a.) döneminde Islam devletine katildi. 12. yüzyilda bir süre Haçlilarin isgali altina girdi. 1187'de Haçlilardan kurtarildiktan sonra sirasiyla Eyyubilerin, Fatimilerin ve Memlüklerin elinde kaldi. Memlüklerden sonra 1517'de Osmanli Sultani Yavuz Sultan Selim tarafindan alinarak Osmanli topraklarina katildi. 1831 - 1840 yillari arasinda Misir'da Osmanliya baskaldiran Mehmet Ali Pasa'nin hakimiyetine geçti. Bu ara dönem disinda Ürdün topraklari 1917 Ingiliz isgaline kadar Osmanlilarin elinde kaldi. Ingilizlerin Filistin ve Ürdün topraklarini isgal etmesine, kendisine Arap yarimadasinin kralliginin verilecegi vaadlerine kapilan Serif Hüseyin de yardimci oldu. Ingilizler, 1921'de Serif Hüseyin'in oglu Serif Abdullah'a Ürdün Nehri'nin dogu tarafindaki topraklarda yari bagimsiz bir emirlik kurdurdular. Bu emirlik Ingiltere'nin kontrolü altindaydi. Ingiltere 1946 Londra anlasmasi geregince Ürdün'ün bagimsizligini tanidi. Ingilizlerin Ürdün üzerindeki çikarlarini koruma görevini üstlenmis olan Abdullah'a da Ürdün kralligi payesi verildi. Kral Abdullah, 1951'de yine Ingilizler tarafindan öldürtüldü. Yerine oglu Talal geçti. Fakat daha sonra akli dengesi yerinde olmadigi gerekçesiyle Talal'dan, kralligi birakmasi istendi. O da 1952'de makamini oglu Hüseyin'e devretmek zorunda kaldi.
urd1


Kral Hüseyin ülkede bir denge politikasi uygulamaya çalisti. Baslangiçta parlamenter sisteme dayali bir krallik rejimi kurmak istedi. Fakat kendi yetkilerinden taviz vermek istemediginden ilk seçimlerden sonra olusturulan parlamentolar sembolik bir demokratik kurumdan ibaret kaldi. Kral 1967 Arap - Israil savasinin hemen ardindan parlamentoyu kapatti. Bu parlamento ancak 9 Ocak 1984'te bir araya gelebildi. Genel seçimler ise ancak 8 Kasim 1989'da yapilabildi. Ürdün kralini böyle bir seçim yapmaya da 18 Nisan 1989'da patlak veren olaylar zorladi. Ürdün yönetiminin Nisan 1989'da, IMF ve Dünya Bankasi'nin istekleri dogrultusunda parasini % 50 oraninda devalüe etmesi bir hafta süren genis çapli bir halk ayaklanmasina yol açti. Kral halkini ancak bazi vaadlerle yatistirabildi. Bu vaadlerin arasinda serbest seçim yapilmasi da vardi. Bu dogrultuda 8 Kasim 1989'da gerçeklestirilen genel seçimlerde 80 kisilik parlamentoya, Islami hareketten 18'i Müslüman Kardesler'den olmak üzere 33 kisi girebildi. Islami hareketin sonraki yillarda daha da güçlenmesi üzerine yönetim seçim sistemini degistirdi.

ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
18 Mayıs 2009       Mesaj #3
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Ürdün (Ürdün Haşimi Krallığı)
MsXLabs.org & Temel Britannica
Amblem
c39crdc3bcnarma
Başkent: Amman
31°57′N 35°56′E
Önemli kentler: Amman, ez-Zerka, irbid, Akabe (israil işgali altındaki Batı Şeria'da), Doğu Kudüs, Nablus, Hebron, Cenin
Resmi dil: Arapça
Yönetim
- Kral II. Abdullah Bin Al Hussein
- Başbakan Monarşi Nader Al Dahabi
Bağımsızlık
- Birleşik Krallık'tan 25 Mayıs 1946
Yüzölçümü
- Toplam 92.300 km²(111.)
- Su(%) %0.35
Nüfus
- Toplam 5,906,760 (104.)
- Yoğunluk 62/km²
GSMH
- Toplam 26,8 milyar dolar (102.)
- Kişi Başına 4,700 dolar (136.)
Para birimi: Ürdün Dinarı
Saat dilimi: UTC+2
İnternet Alan Adı: .jo
Telefon kodu: +962
Doğal yapı: Ürdün'ün büyük bölümü yüksekliği 900 metreye varan ve doğuya doğru eğimli olarak inen bir yayladır. Batıda Şeria Irmağı'nın vadisine inen dik bir eğim yer alır. Ülkenin güneyinde dağlar ve kumtaşı vadileri vardır. Güneyde Akabe Körfezi'ne bakan kısa bir kıyı şeridi bulunur
Başlıca ürünler: Fosfat, buğday, sebze, meyve, zeytinyağı
Doğal kaynakları: Fosfat, potas olup petrol yönünden zengin değildir.
Eğitim: 6-14 yaşları arasında zorunludur; ama çok sayıda insan okuma yazma bilmez.
Bayrak
600pxflagofjordansvg

Ürdün (Arapça:المملكة الأردنية الهاشمية el Memleket'ül Ürdüniyyet'ül Haşimiyye) ya da resmi adıyla Ürdün Haşimi Krallığı Ortadoğu'da bir Arap ülkesidir. Kuzeyinde Suriye, kuzey doğusunda Irak, güneyinde ve doğusunda Suudi Arabistan, batısında İsrail ve Batı Şeria ile sınır komşusudur. Başkenti Amman olan Ürdün'ün temel dini İslam ve ana dili Arapçadır.
Ürdün İslamiyet yayılınca Arap-İslam Devleti'nin sınırları altındaydı. Bir dönem sonra; önce Memluk, sonra Osmanlı egemenliğine giren Ürdün, I. Dünya Savaşı sonunda Türk egemenliğinden çıktı. 1921 yılında İngiliz mandası olarak Mavera-i Ürdün Emirliği adını aldı ve başına da Şerif Hüseyin'in oğlu I. Abdullah geçti.
I. Abdullah, İngilizlerden bağımsız hareket etmek isteyince öldürüdü ve yerine oğlu Tallal geçti. Akli dengesini yitiren Tallal tedavi olmak için İstanbul'a geldi ve yerine oğlu Hüseyin geçti. Hüseyin'in vefatından sonra ise yerini Kral Abdullah aldı.
Ürdün, II. Dünya Savaşı'nın ardından bağımsız bir krallık oldu.

Coğrafya
jomap

Orta Doğu, Suudi Arabistan'ın kuzeybatısında bir ülke olan Ürdün'ün;
Coğrafi konumu: 31 00 Kuzey enlemi, 36 00 Doğu boylamıdır.
Yüzölçümü: 92,300 km²
Sınır komşuları: Irak 181 km, İsrail 238 km, Suudi Arabistan 728 km, Suriye 375 km, Batı Şeria 97 km'dir.
İklimi: Kuru çöl iklimidir. Batı kısımlarda Kasım - Nisan ayları arasında yağmur mevsimi yaşanır.
Batı kesiminde çıplak Yahuda ve Samaria tepeleri bulunur. Daha sonra güneye doğru akarak Lût Gölü'ne dökülen Şeria Irmağı'nın doğusundaki Moab Dağları Lût Gölü'nden sonra güneydeki Petra kentine kadar uzanır. Kuzeydeki bereketli yüksek yayla doğudaki çöle doğru gidildikçe alçalır. Ormanların yüzyıllardan beri sürekli olarak kesilmesi sonucu Ürdün neredeyse tümüyle ağaçsız kalmış bir ülkedir. Ülkenin seyrek doğal bitki örtüsünün büyük bölümü­nü çalımsı bitkiler oluşturur. Güneydeki dağ­larda kurt, çakal ve dağkeçisi yaygındır. Yüksek kesimlerde yazlar sıcak, kışlar ise soğuk ve yağışlı geçer. Şeria vadisinde yaz ayları dayanılmaz ölçüde sıcaktır, kışın sık sık su baskınları görülür. Çöl bölgelerinde ise çok az yağmur yağar. Şeria Irmağı'nın batısında kalan Batı Şeria bölgesi 1967'deki Üçüncü Arap-İsrail Savaşı'ndan bu yana İsrail'in işgali altındadır.
Ürdün'ün nüfusunun büyük bölümü Arap ve Müslüman'dır. Yalnızca yüzde 5'lik bir kesim Rum Ortodoks Kilisesi'ne bağlıdır. Ülkede resmi dil Arapça'dır. Ürdün'de nüfu­sun yarısından biraz daha az bölümü, çiftçilik­le geçinir. Başlıca ürünler buğday ve arpadır; vadilerde sebze, meyve, üzüm ve zeytin de yetiştirilir. Keçi, koyun, sığır ve deve yetiştiri­ciliği yapılmasına karşın otlakların sayısı çok azdır. Sanayinin gelişmekte olduğu ülkede, gübre yapımında kullanılan fosfat dışında demir, fosfor, manganez ve bakır gibi mine­raller çıkarılır. Lût Gölü'nün çok tuzlu olan suyundan da bazı kimyasal maddeler elde edilir. Ürdün'ün en büyük gelir kaynakların­dan biri de turizmdir. Her yıl birçok turist, ilk Hıristiyanlar'ın kurduğu yerleşim merkezleri­nin de bulunduğu tarihsel bölgeleri görmeye gelir.
Ürdün'ün başkenti ve en büyük kenti Am­man'dır. Öbür altı büyük kent­ten Doğu Kudüs, Nablus, Hebron ve Cenin Batı Şeria'dadır. Gene Batı Şeria'da bulunan tarihsel Beytlehem ve Ceriko (Eriha) kentleri ise köyden biraz daha büyüktür. Hicaz Demiryolu'nun güney ucu yakı­nındaki eski Petra kentinde kayalara oyulmuş ev, tapınak ve mezar kalıntıları bulunur. Hicaz Demiryolu'nun güney ucundan başla­yan bir karayolu Kızıldeniz'in bir kolu olan Akabe Körfezi üzerindeki Akabe limanına bağlanır. Başkent Amman'ın Kudüs'le ve Suriye'nin başkenti Şam'la karayolu bağlantı­ları vardır.

Tarih
Ürdün, çok eski bir yerleşim yeri üzerine kurulmuş bir 20. yüzyıl ülkesidir. Ürdün vadisi tarihteki en eski yerleşim bölgelerindendir. Ülke, özellikle Hıristiyanlık'ın doğup geliştiği yer olması açısından büyük önem taşır. Ürdün İsrailoğulları, Asurlular, Medler ve Persler gibi değişik krallıkların egemenlik­lerinden sonra İÖ 1. yüzyılda Roma İmpara­torluğu'nun bir parçası oldu. İS 7. yüzyılda Araplar'ın eline geçen Ürdün, 16. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nun yönetimine girdi. I. Dünya Savaşı'nın sonuna kadar da Osmanlı İmparatorluğu'nun bir parçası olarak kaldı. Osmanlılar 20. yüzyılın başlarında ülkede denetimlerini artırmak amacıyla Hicaz Demiryolu'nu yaptılar. 1916'da Araplar, İngiliz subayı Thomas Edward Lawrence'in kışkırt­maları ile Osmanlılar'a karşı ayaklandılar. I. Dünya Savaşı sonrasında Filistin İngiltere'nin manda yöne­timine verildi. Şeria Irmağı'nın doğusundaki Maveraü'l-Ürdün devrik Suriye Kralı I. Fay-sal'ın kardeşi Abdullah'ın işgaline uğradı. İngilizler Abdullah'ı Maveraü'l-Ürdün'ün ba­şına geçirdiler. Başlangıçta İngilizler'in yön­lendirdiği Maveraü'l-Ürdün 1946'da Haşimi Ürdün Krallığı adını aldı. Abdullah da Ürdün kralı olarak taç giydi.
1948'de Arap devletleri ile Filistin'deki Yahudiler arasında savaş başlayınca Arap Lejyonu olarak bilinen Ürdün ordusu Eski Kudüs ile Yahuda ve Samaria tepelerini ele geçirdi. İsrail'den kaçan Araplar Ürdün'e yerleştiler ve iki ülke arasında sınır çatışmala­rı baş gösterdi. 1953'te Kral Hüseyin babası­nın yerine yönetime geçti. 1958'de Ürdün ve Irak federal birlik kurmak için çalışmalara başladılar. Ama, Irak'ta krallık devrilip cum­huriyet ilan edilince bu çalışmalar yarım kaldı. Ürdün'de de krallığın devrilmesi İngil­tere'nin yardımıyla engellenebildi. Ürdün
1967'de, Mısır ve Suriye ile birlikte İsrail'e karşı savaşa girdi. Özellikle Kudüs'te yoğun­laşan şiddetli çarpışmalardan sonra Ürdün ordusu yenildi ve İsrail Batı Şeria bölgesinin tamamını ele geçirdi. İsrail'in işgal ettiği Batı Şeria bölgesi Ürdün'ün topraklarının yüzde 6'sını, tarım alanlarının yarısını kapsar. Bu topraklarda yaşayan insanlar da Ürdün nüfu­sunun üçte birini oluşturur.
Ürdün hükümeti daha sonraları Ürdün'ü İsrail'e karşı bir üs olarak kullanan Filistinli gerillalara karşı çok sıkı önlemler aldı; hatta 1971'de ülkedeki bütün Filistin üslerini kal­dırdı. 1972'de Kral Hüseyin Filistinliler'in yaşadığı toprakları da kapsayan "Birleşik Arap Krallığı" planını ortaya attı. Gördüğü tepki üzerine bu plandan vazgeçerek Mısır ve Suriye'yle ilişkilerini düzeltmeye çalıştı. 1973'teki Dördüncü Arap-İsrail Savaşı'na bir ölçüde katıldı. Daha sonra Filistin Kurtuluş Örgütü'nü (FKÖ) Filistinliler'in tek temsilcisi olarak kabul etti. 1988'de de Batı Şeria üzerindeki bütün haklarını FKÖ'ye bıraktı. Şubat 1989'da Ürdün, Irak, Mısır ve Yemen Arap Cumhuriyeti bir araya gelerek Arap İşbirliği Konseyi'ni oluşturdular. Aynı yılın kasım ayında ise 1967'den bu yana ilk parla­mento seçimleri yapıldı.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
13 Ağustos 2011       Mesaj #4
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
ÜRDÜN (Fr.: Jordanie, İng.: Jordan),

Arap Orta Doğusu'nda devlet.

Kuzeyde Suriye, kuzeydoğuda Irak, doğu ve güneyde Suudi Arabistan ve batıda İsrail ile sınırlanır. Güneyde Akabe Körfezi'nde 40 km. kıyısı vardır. Lut Gölü'nün bir bölümü de Ürdün'e aittir. Şeria Irmağı'nın batısında kalan ve 1967 Savaşı'ndan beri İsrail işgalinde bulunan eski Filistin toprakları dahil, yüzölçümü 88.946 km2, nüfusu 4.596.000 (1997), başkenti Amman; öteki önemli kentleri Ma'an, Mafrak, Zarga, İrbid ve işgal altındaki topraklarda kalan Hebron, Kudüs, Nablus'tur.

Arazisinin % 80'i çöl olan ve nüfusunun 200.000'e yakın bölümü göçebe ve yarı göçebe hayat süren Ürdün, ekonomi bakımından Arap Ortadoğusu'nun en geri kalmış ülkesidir. Tahıl, çeşitli sebze ve meyveler, mercimek, zeytin, tütün gibi ürünler yetiştirir. Fakat üretimler azdır. Yeraltı kaynakları içinde fosfat önemlidir. Endüstri hemen hemen yoktur. Küçük, kaynakları çok sınırlı bir ülke olmasına karşın, turizm bakımından iyi örgütlenmiştir.

I. Dünya Savaşı'ndan sonra Türk egemenliğinden çıkan bugünkü Ürdün, 1923'te Emir Abdullah bin Hüseyin yönetiminde yarı bağımsız bir devlet hâline geldi. İngiliz manda yönetimi, 1946'ya kadar sürdü ve Ürdün kesin bağımsızlığa bu tarihte kavuştu. 1946-1949'da Arap-İsrail Savaşı'na katıldı ve 1949'da kabul edilen mütareke sonunda, Şeria Irmağı'nın batısında kalan bir bölüm Filistin toprağı da Ürdün'e geçti, böylece hem yüzölçümü hem de nüfusu fazlalaştı. Bu tarihe kadar devletin adı "Mavera-i Ürdün" iken "Ürdün" şeklinde değiştirildi.

Filistinli Müslüman Arap mültecilerinin büyük bir bölümünün Ürdün'e yerleşmeleri nüfusun artmasına yol açtı. Fakat bu olay ekonomik koşulları zaten elverişsiz olan Ürdün için olumlu bir sonuç yaratmadı. Haşimi hanedanından Hicaz Emiri Şerif Hüseyin'in oğlu olan Kral Abdullah, 1951'de Kudüs'te öldürüldü. Oğlu Tallal'ın krallığı, hastalığı nedeniyle kısa sürdü ve yerine Tallal'ın oğlu, Kral Hüseyin geçti. Hüseyin, Arap Orta Doğusu'nda yüzyıldan beri önemli rol oynamış bir aile olan Haşimilerdendir.

1967 Arap-İsrail Savaşı, Ürdün sınırlarında yeni ve önemli bir değişikliğe yol açtı. Ürdün'ün Batı Şeria toprakları İsrail işgali altına girdi. 1980'lerdeki İran-Irak Savaşı sırasında Ürdün, Irak'ı destekledi. 1988 yılında Kral Hüseyin, Ürdün'ün Batı Şeria üzerindeki hakkından vazgeçtiğini açıkladı. Batı Şeria temsilcileri Ürdün Meclis'inde yer alamayacaklardı. Kral Hüseyin yeni seçim yasasıyla oluşacak Meclis'in toplanmasına kadar Meclis'i dağıttığını açıkladı (30 Temmuz 1988). 1989'un Kasım ayında yeni seçimler yapıldı.

Aralık ayında Kral Hüseyin, Mudar Badran'ı başbakan atadı. Ülkede istikrarı sağladı. 1990'da Körfez Krizi'ne bir "Arap çözümü" arayan Kral Hüseyin, 1991'de bir barış süreci başlatmak için İsrail'le doğrudan temasa geçti. Bununla birlikte bir ulusal birlik hükümeti kurdu ve Müslüman Kardeşler'i hükümete aldı. 1999'da ölen kral Hüseyin'in yerine, 1994'te veliaht adadığı oğlu Abdullah geçti.


MsXLabs.org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.

Benzer Konular

29 Eylül 2014 / Misafir Soru-Cevap
6 Ekim 2012 / Ziyaretçi Soru-Cevap
9 Eylül 2012 / ThinkerBeLL Coğrafya
10 Ağustos 2017 / ThinkerBeLL Ekonomi
7 Mayıs 2014 / _EKSELANS_ Mimarlık