Arama

Astrofizik

Güncelleme: 2 Mart 2016 Gösterim: 2.781 Cevap: 3
virtuecat - avatarı
virtuecat
Ziyaretçi
22 Şubat 2007       Mesaj #1
virtuecat - avatarı
Ziyaretçi
Gök cisimlerinin fiziksel yapısını, oluşumunu ve evrimini inceleyen gökbilim dalıdır. Evrende görülen fiziksel koşullar çok çeşitlidir ve fiziksel parametreler laboratuar deneylerinde gerçekleştirilemeyen aşırı değerlere ulaşabilir. Örneğin yıldızlar arası ortamda madde, laboratuarda gerçekleştirilebilen en yüksek vakumda elde edilenden daha seyreltik olabilir; nitekim bu ortamda bir santimetre küpte yalnızca bir atom bulunur; bu olgu laboratuarda gözlenemeyen, ''yasak tayf çizgileri'' nin oluşumuna yol açar. Öte yandan, uzayda maddenin özgül kütlesi çok büyük değerlere ulaşır; örneğin beyaz cücelerde cm3 başına birkaç tonu, nötron yıldızlarında cm3 başına birkaç milyar tonu bulabilir; dolayısıyla bu alanda kuantum etkileri baskın bir nitelik kazanır. Ayrıca, evrendeki kütleler dev boyutlar gösterir. Güneş'in kütlesi Yer'in kütlesinin yaklaşık 300 000 katını, bir gökadanın kütlesi ise, Güneş'in kütlesinin 100 milyar katını bulur; bu olgu, evrende genel çekim etkileşiminin temel nedenidir, ama Yer'de günlük yaşamımızda yalnızca yerçekimi biçiminde duyulur. Dolayısıyla astrofizik, fizik yasalarının ayrıcalıklı bir uygulama alanını oluşturur; nitekim bu yasaların aşırı koşullarda geçerliliğini ve evrenselliğini inceler; böylece onları geliştirmeye ve kimi kez değiştirmeye çalışır.

Sponsorlu Bağlantılar

Astrofiziğin başlıca araştırma yöntemi ise gökcisimlerinden gelen ışınımları incelemektir.Bu amaçla ışınımların yoğunluk ve değişimleri belirlenir; dalga boyunun bütün bölgelerindeki ışınlara tayfgözlemsel çözümleme uygulanır. Örneğin görünür ve radyoelektrik ışınımlar Yer' den algılanarak; kızıl ötesi, mor ötesi, X ve gama ışınları, ise uzay gözlemlerinden yararlanılarak çözümlenir. Astrofizik çoğunlukla yüksek enerji ve alçak enerji astrofiziği biçiminde ikiye ayrılır. Yüksek enerji astrofiziği gök cisimlerinin gama, X ve morötesi ışınlarıyla ilgilenir; alçak enerji astrofiziği de, gökcisimlerinin görünür, kızıl ötesi ve radyoelektrik ışınlarını inceler. Kuramsal astrofizik, gözlemlerini fizik yasaları yardımıyla yorumlayarak gök cisimlerinin fiziksel parametrelerini (örneğin, sıcaklık, yoğunluk, kimyasal bileşim, boyut, hareket) ve bu parametrelerin zaman içindeki gelişimlerini saptamaya yarayan modeller oluşturur. Bu modellerin geçerliliği, kuramsal tahminlerle gözlem verileri karşılaştırılarak denenir. Aynı yöntem evrenin yapısını, evrimini bir bütün olarak incelemek için de uygulanır ve bu inceleme astrofiziğin, evrenbilim adı verilen dalını oluşturur.


Astrofiziğin Buluşları



Astrofizik, gökcisimlerinin görünür ışınımını incelemede uygulanan tayfgözlemin ve fotoğrafçılığın bulunuşuyla XIX. yy. ortalarında doğdu.1945'ten sonra, gökcisimlerinin radyoelektrik ışınımını çözümleyen radyoastronominin ortaya çıkışıyla gelişti. Son yıllarda yapılan uzay gözlemleri astrofiziğin, kızıl ötesi, mor ötesi, X-ışını ve -ışını bölgelerine el atmasını sağladı. Bu tür dalga boylarının tayfına başvurularak yapılan gökbilim gözlemi temel araştırma yöntemini oluşturdu. Bu gözlem yeni gökcisimlerinin bulunmasını ve yalnız görünür ışığın ilettiği bilgi şifresini çözerek elde edilemeyen gizli kalmış fiziksel olayların açığa çıkmasını sağladı. Nitekim, radyoastronomi gözlemleri, yıldızlararası moleküllerin, pulsarların bulunmasına ve gökadamızın sarmal yapısının saptanmasına olanak verdi. Kızılaltı gökbilimi yıldızlararası ortamda oluşum halindeki yıldızları görmemizi ve tozların önemini belirlememizi sağladı. Gökadamızın merkezindeki yıldızlar ancak kızılaltı tayfıyla görülebildi. Çok sıcak yıldızlar, temel ışınım olarak morötesi ışınları yayar; dolayısıyla morötesi tayfıyla yapılan gözlemler yıldız rüzgarı olaylarını, sıcak yıldızlarla yıldızlararası ortam arasındaki kütle alışverişlerini ortaya koydu. Zayıf duyarlık eşiklerine ulaşmak için gerçekleştirilen atılımlar, morötesi alanda, çok uzak gök cisimlerinin tayfını ölçme olanağı verdi. X-ışınımı biçiminde gözlenen yüksek enerji bölgesinde de birçok bulgu elde edildi. Yıldızların kuramsal olarak betimlenmiş çok ileri evrim hallerinin gözlemi, ancak nötron yıldızlarının ve kara deliklerin yaydıkları X-ışını tayfıyla sağlandı. Gökada kümelerinden gelen X-ışını yayımı, gökadalar arasında, bir olasılıkla evrimleri sırasında saldıkları sıcak bir gazın bulunduğunu gösterir. Gama ışınımı ise özellikle, kozmik ışınımın yıldızlararası madde ile etkileşiminden kaynaklanır ve dolayısıyla bu olayın izleyicisi biçiminde ele alınabilir; ayrıca bu ışınlar evrende karşıt madde bulunduğunun belirtisi olarak evrenbilim bakımından çok ilgi çekici bir ışınımdır.




Astronomi ve Astrofizik



Astronomi ve Astrofizik, üzerinde yaşadığımız gezegenden galaksi dışı uzayın en uzak noktalarına kadar gözlenebilen tüm evrenle ilgili verilerin toplandığı, aralarında ilişkiler kurulduğu ve yorumlandığı birer bilim dalıdır. Astronominin temeli gözleme, Astrofiziğin temeli ise laboratuar fiziğinin astronomik olaylara uygulanmasına dayanır. Bazen astrofizik, henüz gözlenmemiş olayları önceden tahmin ederek, astronomiden önce davranır. Örneğin astrofizikçiler nötron yıldızlarının modelini, astronomların bu cisimleri gözlemsel olarak tespit etmelerinden çok önce kurmuşlardır.


Özetleyecek olursak, astronomi gözlemlerden itibaren yoruma gitmek, astrofizik ise fiziğe dayanan modellerden itibaren gözlemlere gitmek şeklinde çalışır.

Son düzenleyen Blue Blood; 8 Temmuz 2008 21:44 Sebep: Kaynak: Vikipedi, özgür ansiklopedi
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
7 Eylül 2011       Mesaj #2
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

Gök Fiziği

Sponsorlu Bağlantılar

Gökbilimin, gökcisimlerini daha çok fiziksel yöntemlere dayanarak inceleyen dalı.

Yıldızlar ve yıldızları oluşturan gaz kütlelerinde ışınım ve ışıldama olaylarını ele alır. Uzaydan gelen radyo dalgalarıyla, uzayda bulunan elementlerle ve çeşitli galaksilerin hareketleriyle ilgilenir. Elektronların atom ya da molekül olarak geçişiyle oluşan tayf çizgilerinin incelenmesiyle, gönderen merkezin gaz türü, yoğunluk ve sıcaklığını ortaya çıkarır. Tayfları, doğrudan ya da fotoğrafını çekerek inceleyen spektreskop ve spektrograf aygıtlarının dev teleskoplarla güçlendirilmesiyle gökfiziği, son yıllarda gökcisimlerinin incelenmesinde büyük gelişme gösterdi.

MsXLabs.org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi

buz perisi - avatarı
buz perisi
VIP Lethe
2 Şubat 2012       Mesaj #3
buz perisi - avatarı
VIP Lethe
ASTROFİZİK

Astrofizik
gök cisimlerinin ve olaylarının fiziksel ve


kimyasal özelliklerini , yapılarını inceleyen

astronomi dalı. Bu incelemeler için tek bilgi kaynağı gök cisimlerinden yayılan ışık ve diğer elektromanyetik dalgalardır. Bu dalgaları tesbit eden aletler vasıtasıyla toplanan bilgiler fizik ve kimya bilimlerinde elde edilen sonuçlarla karşılaştırılarak değerlendirilir ve yorumlanır.

Gök cisimlerinin fiziksel yapısını, oluşumunu ve


evrimini inceleyen gökbilim dalıdır.

Evrende görülen fiziksel koşullar çok çeşitlidir ve fiziksel parametreler

laboratuar deneylerinde gerçekleştirilemeyen aşırı değerlere ulaşabilir. Örneğin yıldızlar arası ortamda madde, laboratuarda gerçekleştirilebilen en yüksek vakumda elde edilenden daha seyreltik olabilir; nitekim bu ortamda bir santimetre küpte yalnızca bir atom bulunur; bu olgu laboratuarda gözlenemeyen, yasak tayf çizgileri nin oluşumuna yol açar. Öte yandan, uzayda maddenin özgül kütlesi çok büyük değerlere ulaşır; örneğin beyaz cücelerde cm3 başına birkaç tonu, nötron yıldızlarında cm3 başına birkaç milyar tonu bulabilir; dolayısıyla bu alanda kuantum etkileri baskın bir nitelik kazanır. Ayrıca, evrendeki kütleler dev boyutlar gösterir.

Güneş'in kütlesi

Yer'in kütlesinin yaklaşık 300 000 katını, bir gökadanın kütlesi ise, Güneş'in kütlesinin 100 milyar katını bulur; bu olgu, evrende genel çekim etkileşiminin temel nedenidir, ama Yer'de günlük yaşamımızda yalnızca yerçekimi biçiminde duyulur. Dolayısıyla astrofizik, fizik yasalarının ayrıcalıklı bir uygulama alanını oluşturur; nitekim bu yasaların aşırı koşullarda geçerliliğini ve evrenselliğini inceler; böylece onları geliştirmeye ve kimi kez değiştirmeye çalışır.

Astrofiziğin başlıca araştırma yöntemi ise gökcisimlerinden gelen ışınımları incelemektir.Bu amaçla ışınımların yoğunluk ve değişimleri belirlenir; dalga boyunun bütün bölgelerindeki ışınlara tayfgözlemsel çözümleme uygulanır. Örneğin görünür ve radyoelektrik ışınımlar Yer' den algılanarak; kızıl ötesi, mor ötesi, X ve


gama ışınları, ise uzay gözlemlerinden yararlanılarak çözümlenir. Astrofizik çoğunlukla yüksek enerji ve alçak enerji astrofiziği biçiminde ikiye ayrılır. Yüksek

enerji astrofiziği gök cisimlerinin gama, X ve morötesi ışınlarıyla ilgilenir; alçak enerji astrofiziği de, gökcisimlerinin görünür, kızıl ötesi ve radyoelektrik ışınlarını inceler. Kuramsal astrofizik, gözlemlerini fizik yasaları yardımıyla yorumlayarak gök cisimlerinin fiziksel parametrelerini (örneğin, sıcaklık, yoğunluk, kimyasal bileşim, boyut, hareket) ve bu parametrelerin zaman içindeki gelişimlerini saptamaya yarayan modeller oluşturur. Bu modellerin geçerliliği, kuramsal tahminlerle gözlem verileri karşılaştırılarak denenir. Aynı yöntem evrenin yapısını, evrimini bir bütün olarak incelemek için de uygulanır ve bu inceleme astrofiziğin, evrenbilim adı verilen dalını oluşturur.

Astrofiziğin Buluşları

Astrofizik, gökcisimlerinin görünür ışınımını incelemede uygulanan tayfgözlemin ve fotoğrafçılığın bulunuşuyla XIX. yy. ortalarında doğdu.1945'ten sonra, gökcisimlerinin radyoelektrik ışınımını çözümleyen radyoastronominin ortaya çıkışıyla gelişti. Son yıllarda yapılan uzay gözlemleri astrofiziğin, kızıl ötesi, mor ötesi,

X-ışını ve -ışını bölgelerine el atmasını sağladı. Bu tür dalga boylarının tayfına başvurularak yapılan gökbilim gözlemi temel araştırma yöntemini oluşturdu. Bu gözlem yeni gökcisimlerinin bulunmasını ve yalnız görünür ışığın ilettiği bilgi şifresini çözerek elde edilemeyen gizli kalmış fiziksel olayların açığa çıkmasını sağladı. Nitekim, radyoastronomi gözlemleri, yıldızlararası moleküllerin, pulsarların bulunmasına ve gökadamızın sarmal yapısının saptanmasına olanak verdi. Kızılaltı

gökbilimi yıldızlararası ortamda oluşum halindeki yıldızları görmemizi ve tozların önemini belirlememizi sağladı. Gökadamızın merkezindeki yıldızlar ancak kızılaltı tayfıyla görülebildi. Çok sıcak yıldızlar, temel ışınım olarak morötesi ışınları yayar; dolayısıyla morötesi tayfıyla yapılan gözlemler yıldız rüzgarı olaylarını, sıcak yıldızlarla yıldızlararası ortam arasındaki kütle alışverişlerini ortaya koydu. Zayıf duyarlık eşiklerine ulaşmak için gerçekleştirilen atılımlar, morötesi alanda, çok uzak gök cisimlerinin tayfını ölçme olanağı verdi. X-ışınımı biçiminde gözlenen yüksek enerji bölgesinde de birçok bulgu elde edildi. Yıldızların kuramsal olarak betimlenmiş çok ileri evrim hallerinin gözlemi, ancak nötron yıldızlarının ve kara deliklerin yaydıkları X-ışını tayfıyla sağlandı. Gökada kümelerinden gelen X-ışını yayımı, gökadalar arasında, bir olasılıkla evrimleri sırasında saldıkları sıcak bir gazın bulunduğunu gösterir. Gama ışınımı ise özellikle, kozmik ışınımın yıldızlararası madde ile etkileşiminden kaynaklanır ve dolayısıyla bu olayın izleyicisi biçiminde ele alınabilir; ayrıca bu ışınlar evrende karşıt madde bulunduğunun belirtisi olarak evrenbilim bakımından çok ilgi çekici bir ışınımdır.

Astronomi ve Astrofizik


Astronomi ve Astrofizik, üzerinde yaşadığımız gezegenden galaksi dışı uzayın en uzak noktalarına kadar gözlenebilen tüm evrenle ilgili verilerin toplandığı, aralarında ilişkiler kurulduğu ve yorumlandığı birer bilim dalıdır.

Astronominin temeli gözleme, Astrofiziğin temeli ise laboratuar fiziğinin astronomik olaylara uygulanmasına dayanır. Bazen astrofizik, henüz gözlenmemiş olayları önceden tahmin ederek, astronomiden önce davranır. Örneğin astrofizikçiler nötron yıldızlarının modelini, astronomların bu cisimleri gözlemsel olarak tespit etmelerinden çok önce kurmuşlardır.

Özetleyecek olursak, astronomi gözlemlerden itibaren yoruma gitmek, astrofizik ise fiziğe dayanan modellerden itibaren gözlemlere gitmek şeklinde çalışır.

KAYNAK Astrofizik hakkında ansiklopedik bilgi
In science we trust.
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
2 Mart 2016       Mesaj #4
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Astrofizik Nedir?
MsXLabs.org

İnsanlık tarihi var olduğundan beri, bilim ve teknoloji sürekli ilerleme çabası içinde olmuştur. İhtiyaçlardan doğan bu ilerlemeler, bilimin farklı alanlarında kendisini göstermiştir. Uzay bilimi yani astronomi de sürekli ilerleme çabası içerisinde olan bilim türleri arasında gösterilmektedir. Bunun nedeni ise uzay boşluğunun, sürekli merak içermesidir. Bu nedenle tarihin hemen hemen her döneminde astronomi bilimi ile ilgili araştırmalar yapılmıştır. Günümüzde bu çalışmalar, astronomi biliminin bir dalı olan astrofizik alanında, oldukça bilimsel süreçler içerisinde yürütülmektedir. Astrofiziğin kelime anlamına bakıldığında ise, karşımıza yıldız fizik kavramı çıkmaktadır.

Uzay boşluğunda milyarlarca gök cismi bulunmaktadır. Bu gök cisimleri, gerek yapı gerek de şekil bakımından birbirinden farklı özellikler göstermektedir. Astrofizik, uzay boşluğunda bulunan gök cisimlerini, bu gök cisimlerinin içerisinde bulunduğu olaylarının kimyasal ve fiziksel yapılarını ve de özelliklerini inceleyen bir bilim dalıdır. Astrofizik alanında yapılan bu inceleme ve araştırmaların ise sadece tek bir kaynağı bulunmaktadır. Bu kaynağın ne olduğuna bakıldığında ise karşımıza, gök cisimlerinden yayılan ışıklar ve elektromanyetik dalgalar çıkmaktadır. Uzayda yer alan her gök cisminin, bir çekim ve etki alanı bulunmaktadır. Aynı zamanda bu cisimler, elektromanyetik dalgalar yaymaktadır. Bu elektromanyetik dalgaların ölçümü, son derece teknolojik aletler sayesinde yapılmaktadır. Ölçümlerin ardından elde edilen bilgiler, fizik ve kimya bilimindeki bilgilerle karşılaştırılır ve ardından değerlendirme sürecine geçilir.

Astrofizik bilim dalında, uzayda yer alan gök cisimlerinden yayılan dalgalar oldukça büyük anlamlar ifade etmektedir. Bu bilim dalının ortaya çıkışı incelendiğinde, gök cisimlerinden yayılan ışığın etkisi çok büyüktür. Geçmişe doğru gidildiğinde, insanlar uzaydaki bazı cisimlerin ışık yaydıklarını fakat hareket etmedikleri görmüştür. Bazı gök cisimlerinin ise yaydığı ışığın konumuna ve şiddetine göre yer değiştirdiklerini insanlar fark etmiştir. Bu gözlemler sonucunda gezegenler ve yıldızlar arasında çeşitli farklılıklar olduğu anlaşılmıştır. Böylece astrofizik biliminin temelleri atılmıştır. Astrofizikten önce, astronomik fotometri bilimi doğmuştur. Bu bilim dalında, gök cisimleri görülen parlaklık seviyelerine göre sınıflandırılmıştır. Gök cisimlerinden çevreye yayılan ışık bolometrik yöntemlerle ölçülmüştür. Bu ölçme, sıcaklığı belirleme esasına dayanmaktadır. Bu sayede, astronomik fotometri bilim dalında gök cisimlerinin sahip olduğu sıcaklıklar belirlenmiştir. Yine bu bilim dalında yıldızların yaydığı toplam enerji de hesaplanmıştır. Fakat bu hesaplamanın gerçekleşmesi için bir ön koşul gereklidir. Bu ön koşul ise, yıldızların dünyaya olan uzaklığının bilinmesidir. Bir gök cisminin parlaklığı zamanla değişirse, bu yıldızın nasıl meydana geldiği ve yapısı hakkında bilgilere ulaşılabilmektedir.

Astrofizik bilim dalı, gelişen son teknolojiyle birlikte oldukça büyük ilerlemeler göstermektedir. Gök cisimlerinden gelen ışık, son teknoloji uzay cihazları sayesinde tespit edilir. Bu cihazlar sayesinde, gök cisimlerinden yayılan ışınlar, herhangi bir değişime uğramadan tespit edilirken, araştırmalar son derece bilimsel bir şekilde yürütülür. Bu gök cisimlerinin yaydığı elektromanyetik dalgalar ve radyasyonlar, uzay araçları ve istasyonlarca belirlenmektedir. Astrofizik alanında yapılan bu tür gözlemlere, spektroskopik yani tayf gözlemler adı verilmektedir. Yapılan araştırmalarla, cisimlerin belli dalga boyutlarında elektromanyetik dalgalar yaydıkları ve de bu cisimlerin bu dalga boylarındaki radyasyonu yuttukları belirlenmiştir.

Astrofizik biliminde yapılan tayf gözlemler sayesinde, hem bu yutulan radyasyon hem de elektromanyetik dalgalar hesaplanmaktadır. Bu hesaplamalar sayesinde, gök cisimlerinin ve olaylarının hem fiziksel hem de kimyasal yapısı ortaya çıkarılmaktadır.


"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.