Arama

Fenerbahçe Cumhuriyeti / 34 FB 1907 - Sayfa 37

Güncelleme: 10 Nisan 2020 Gösterim: 390.681 Cevap: 451
LazkopaTS - avatarı
LazkopaTS
Ziyaretçi
26 Haziran 2008       Mesaj #361
LazkopaTS - avatarı
Ziyaretçi
Aragones Fener'de

Sponsorlu Bağlantılar
Sarı-Lacivertliler, resmi internet sitesinden İspanyol teknik adamla 2 yıllık ön protokol yaptığını duyurdu.
26.6.2008



Ve beklenen gün geldi. Teknik direktör arayışlarını uzun süredir sürdüren Fenerbahçe Kulübü’nün resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, önümüzdeki sezon İspanya Milli Takımı’nın 70 yaşındaki hocası Luis Aragones’le 2 yıllık ön protokol imzalandığı belirtildi. Açıklamada, “Aragones, ekibi ile birlikte gelecek. Bu ekip, antrenör, kondisyoner, izleme ve istatistik antrenörü ile kaleci antrenörü olmak üzere 4 kişiden oluşmakta. Nihai sözleşme ve diğer bürokratik işlemler Avrupa Şampiyonası’nın sona ermesinin ardından yapılacak” denildi. Deneyimli teknik adamın, Sarı-Lacivertliler’e yıllık maliyetinin 3.2 milyon Euro olduğu kaydedildi.


Aragones: Kimseyle anlaşmadım

Fenerbahçe tarafında bu gelişmeler yaşanırken, Viyana’dan kafa karıştıran bir açıklama geldi. Aragones, Avusturya’da haberlere çok şaşırdığını belirtip, “Ben hiç kimseyle bir sözleşme imzalamadım” dedi. Ancak ünlü çalıştırıcının yarı final öncesi takımının motivasyonunu bozmamak için böyle konuştuğu iddia edildi.

Guiza ve Burak tamam

Başkan Aziz Yıldırım'ın, alınacağının müjdesini verdiği yabancı ünlü golcü de kesinleşti; Daniel Guiza...
26.6.2008



Başkan Aziz Yıldırım’ın, alınacağının müjdesini verdiği yabancı ünlü golcü de kesinleşti; Daniel Guiza... İspanyol La Liga’da geçen sezon ‘penaltısız’ 27 golle krallığını elde eden 28 yaşındaki yıldız futbolcuya, daha önce imza attırıldığı belirlendi. Yine Başkan Aziz Yıldırım’ın sözünü ettiği yerli isimler de netleşti. Milli futbolcumuz Emre Belözoğlu’nun ardından, bir dönem Beşiktaş formasını da giyen Manisasporlu Burak Yılmaz’ın transferi de gerçekleşti.


Eren ve kaleci sırada

Yönetimin hedefinde şimdi, Euro 2008’de İsviçre Milli Takımı’nın formasını giyen Türk asıllı forvet
Eren Derdiyok bulunuyor. Genç futbolcu, daha önce Fenerbahçe’de oynama isteğini dile getirmişti. Görüşmelerin halen sürdüğü, ancak gerek kulübü Basel’in fazla para koparmaya çalışması, gerekse Newcastle United’ın da devreye girmesi nedeniyle transferin henüz kesinlik kazanmadığı belirtildi. Bu arada Fenerli Yöneticiler, bir yerli kaleci alınması için de çalışmalarını titizlikle sürdürüyor.

'Guiza'yı Arsenal de istiyor'

İspanyol ve İngiliz gazeteleri, Fenerbahçe'nin transfer etmek istediği Mallorca takımında oynayan Dani Güiza'ya İngiltere'nin Arsenal kulübünün de teklifte bulunduğunu yazdı.
25.6.2008



Fenerbahçe’nin Güiza için sezon başına 3 milyon Avro’dan 4 yıllık sözleşme teklifi getirdiği ve transferin gerçekleşmek üzere olduğuiddiası yinelenirken, "İspanyol futbolcunun fikrini sadece güçlü bir kulüp olan Arsenal değiştirebilir" denildi. Arsenal’in fiyat yükselterek Güiza’ya toplamda 15 milyon Avro’dan fazla önerdiği ileri sürüldü.

Luis Aragones kimdir?

Fenerbahçe'yle anlaştığı açıklanan İspanyol teknik adam Aragones, kariyerininin en parlak dönemini Atletico Madrid'te yaşadı...
25.6.2008



Asıl adı Jose Luis Aragones olan İspanyol teknik adam, 28 Temmuz 1938'de Madrid'te dünyaya geldi. Futbolcu olarak Real Betis, Real Oviedo ve Huelva takımlarında forma giyen Aragones, Atletico Madrid'teki çıkışıyla adından çok söz ettirdi. 'Zapatones' lakabıyla ün salan Aragones, 1964-1974 yılları arasında Madrid fornması alında 265 lig maçında 123 gole de imzasını attı. Futbolculuk kariyerinde Atletico Madrid'le 4 lig şampiyonluğu yaşayan deneyimli teknik adam, 11 kez de İspanya Milli Takımı formasını giydi. Teknik direktörlük kariyerine 1974 yılında A.Madrid'te başlayan Aragones, Real Betis, Barcelona, Espanyol, Sevilla, Valencia, Oviedo, Mallorca gibi kulüplerde görev yaptı.
Teknik direktör olarak en büyük başarısını 1977'de Atletico Madrid'i La Liga Şampiyonu yaparak kazanan Aragones, 1976, 1985 ve 1992'de İspanya Kral Kupası'nı, 1974'te Kıtalararası Kupa'yı 1985'te ise İspanya Süper Kupası'nı kazandı. Aragones Barcelona'yla 1988 yılında Kral Kupası'nı kazanırken, EURO 2004 finallerinden sonra Inaki Saez'den devraldığı görevle İspanya Milli Takımı'nın başına geçti.


Luis Aragones'in teknik direktörlük kariyeri:
1974-1980 A. Madrid
1981-1982 Real Betis
1982-1987 A. Madrid
1987-1988 Barcelona
1990-1991 Espanyol
1991-1993 A. Madrid
1993-1995 Sevilla
1995-1997 Valencia
1997-1998 Real Betis
1999-2000 R. Oviedo
2000-2001 Mallorca
2002-2003 A. Madrid
2003-2004 Mallorca
2004-2008 İspanya Milli Takımı



Fanatik

LazkopaTS - avatarı
LazkopaTS
Ziyaretçi
27 Haziran 2008       Mesaj #362
LazkopaTS - avatarı
Ziyaretçi
Disiplin

Sponsorlu Bağlantılar
Aziz Yıldırım'ın Luis Aragones'i getirmesinin en önemli nedeni... Geçen sezon kaçan şampiyonluğu disiplinsizliğe bağlayan Yıldırım'ın, İspanyol'u bu nedenle seçtiği belirtiliyor. Marca gazetesine göre Luis Aragones'in Fenerbahçe'yi tercih etmesinin nedeni ise 2 yılda alacağı 12 milyon Euro.
27.6.2008



Eksiklik hissediliyordu

Sarı-Lacivertli ekibin 2 yıllık ön protokol yaptığı yeni hocası Luis Aragones hakkındaki tartışmalar sürerken, Başkan Aziz Yıldırım’ın İspanyol çalıştırıcıyı disiplinel yapısı nedeniyle göreve getirdiği belirtildi. Özellikle son dönemde takım içinde disiplin eksikliğinin büyük ölçüde hissedilmesinden rahatsızlık duyan Yıldırım’ın bu olumsuzluğu ortadan kaldırmak nedeniyle böyle bir karar aldığı bildirildi. Başkanın, Aragones ile Samandıra’da tekrar disiplini ön plana çıkarmayı amaçladığı kaydedildi.


‘10 yılda kazanamazdı’

Bu arada Avrupa Şampiyonası yarı finalinde dün Rusya ile karşılaşan İspanya’da bu tarihi maçın yanı sıra Luis Aragones’in Fenerbahçe’ye transferi gündemin ilk sıralarında yer alıyor. 70 yaşındaki teknik adamın, Sarı-Lacivertli ekibin başına geçeceğini ilk duyuran gazete olan Marca, Aragones’in İstanbul’da çok para kazanacağını yazdı. Haberde, “Luis, Fenerbahçe’de 2 yıl için toplam 12 milyon Euro olacak. Bu kadar parayı İspanya Milli Takımı’nı 10 yıl daha çalıştırsaydı kazanamazdı” ifadesini kullandı.


FANATİK yazarları diyor ki:
Her şey yönetime bağlı

Kimi beğendik ki! Futbol adına dünyaya pek çok yenilik, pek çok teknik adam ve futbolcu armağan eden bizler kolay beğenebilir miyiz? Rausch kupa kazanmış bir takım hocası olarak gelmişti. Hiddink de... Rıdvan’ın muazzam yorumlarına bayılıyoruz, ama o teknik adamlığa Fenerbahçe’de yalnızca 5 hafta dayanmadı mı? ‘2 Şampiyonlar Ligi Şampiyonluğu’ apoletine rağmen sezon bitmeden kovulan ‘Yeniköy kasabı’ Bosque Aragones’in veliahtı değil mi? ‘İspanya Milli Takımı’nın teknik direktörü Fenerbahçe’de başarılı olabilir mi?’ sorusunun cevabı elbette evet... Ancak koşulları var! Yönetim hocaya ne kadar alan bırakacak? Orada Raul’ü oynatmayan, burada pekala Alex’i kesebilir. O zaman ne olacak? Futbol felsefesinden ziyade disiplini ve tersliği, ‘sertliği’ ile anılan bir teknik adamın ‘ülkemizde’ başarılı olması yönetimin duruşuna bağlıdır... Dilerim Aragones de, Del Bosque gibi 6 ayda 9 milyon Euro kazanmaz!
Hakan CAN


İstikrar huzurevinde

Scolari, Lüxemburgo, Hidding, Laudrup, Daum, Löw gibi isimler konuşulurken aradan Aragones’in çıkması camiada şok etkisi yaptı. Yöneticiler dünya kulübü olmayı vurguluyor. Büyük hedefleri ve 26 bin kombinenin hocası Aragones olamaz. Dünya futbolunda herkesin saygı duyduğu Zico’dan sonra hiç olmaz. Fenerbahçe, 70’lik Aragones ile istikrarı ancak huzurevinde yakalar. İspanyol başarılı da olsa farketmez, yönetim teknik direktör sınavında sınıfta kalmıştır.
Yalçın TÜRK


Samandıra’da yeni dönem

Kariyerinden çok, yaşı ve ağzından kaçırdığı ırkçı sözle yargılanacak bir isim. Zico gibi, insani yönü yöneticiliğinden daha ağır basan bir kişilikten sonra, yöneticilik yönü insani yönünden daha ağır basan bir karakter. Futbolcular bu değişime uyum sağlamakta zorlanacak. Yönetim, Samandıra’da mutlak bir hakimiyet kuracağı ve asla suiistimal edilemeyecek bir disiplin getireceği konusunda hemfikir. Bütün kuşkular, keşkeler ve sorular lig başladıktan sonra yanıtını bulacak.
Hasan Ali ATASOY


Dikkat! Ters tepebilir

Oyuncular idmanlarda aşırı yüklenme ve yanlış antrenman yaptıkları zaman sürantrene olurlar. Yıldırım, Zico’nun ‘hoşgörü’ takımı güleryüzlü Fenerbahçe’yi ‘despotluğuyla’ bilinen bir teknik adama emanet ediyor. Aragones, kişisel yapısının etkisiyle aşırı disiplin yüklemesi yapacaktır. Belli kaidelere uyarak, sistemli çalışmak profesyonel yaşamın gereğidir. Ancak bu disiplin yüklemesinin ayarı kaçarsa büyük zarar verebilir. Çünkü Fenerbahçe, Latin kökenli ve ağırlıklı olarak da Brezilyalı oyunculardan kurulu. Aragones, yaşının verdiği babacanlıkta biri değil. Zico’nun oluşturduğu huzur ortamına alışan futbolcular, geçimsizliği ve kendiyle kavga eden yapısıyla tanınan Aragones’le ne yapar, bilinmez.
Kaan BORA


Eski başkanlar diyor ki:
Ali Şen: Zico gitsin dedim de...


Ali Şen, Aragones’in doğru seçim olmadığını söyledi. Şen, “Zico iyi bir insan, ama büyük antrenör değildi. Gönderilmesini istiyordum. Ama ‘Zico gitsin, Aragones gelsin’ demedim. Aragones, Yılmaz Vural’ın yaşlısı. Bugüne kadar 22 takım çalıştırmış, sadece birini başarıya ulaştırmış. Fenerbahçe taraftarı Zico’yu çok seviyordu. Taraftarın benimsemediği bir hocayı takımın başına getirmek çok riskli. Hiç olmazsa, Real Sociedad’da altyapı antrenörlüğü yapan Tayfun Korkut yardımcı hoca olarak alınsın” dedi.


Sazak: Yaşı büyük handikap

Eski başkanlardan Güven Sazak, İspanyol hocanın yaşının handikap olduğunu belirtti. Sazak, “Bu andan itibaren ‘Hayırlı olsun’ deyip, bekleyeceğiz. Ama Luxemburgo daha genç ve dinamikti. Üstelik takımdaki Brezilyalı futbolcuların çokluğu nedeniyle de tercih edilmeliydi” ifadesini kullandı. Eski yöneticilerden Şevket Yılmaz da, “65 yaşından sonra dünyanın her yerinde insanlardan heyet raporu isterler. Umarım Fenerbahçe de bu belgeyi Aragones’ten istemiştir” sözleriyle İspanyol’un yaşına gönderme yaptı.


Taraftar istemiyor

Anketler de, taraftarların teknik adam seçiminden memnun olmadığını gösteriyor. Antu.com’da taraftarlara ‘Aragones’in teknik direktörümüz olmasını ister misiniz?’ sorusu yöneltildi. Cevap veren 39 bin 886 kişinin 29 bin 990’nı (yüzde 75.22) ‘hayır’ yanıtını verirken, ‘evet’ diyenlerin sayısı 9 bin 876’da (yüzde 24.77) kaldı.

Cisse sürprizi

Yabancı santrfor arayışını sürdüren Fenerbahçe'nin, Marsilya'nın 26 yaşındaki Fransız golcüsünün transferini bitirmek üzere olduğu bildirildi.
27.6.2008



Teminat verildi

Teknik direktör Aragones ile anlaşan Fenerbahçe yabancı oyuncu transferine hız verdi. Bu doğrultuda çalışmalarını sürdüren Sarı-Lacivertli ekibin O. Marsilya’nın 26 yaşındaki golcüsü Cisse’yi almasının an meselesi olduğu bildirildi. Ukrayna’nın Shakhtar Donetsk takımının istediği Kezman’ın yerine düşünülen Cisse için Sarı-Lacivertli ekibin Fransa’ya bir de teminat mektubu gönderdiği öğrenildi. 10 milyon Euro’luk teminat mektubu veren Fenerbahçe’nin transferde ne kadar ciddi olduğunu gösterdiği ve bonservis bedelinde indirim yapılmasını istediği kaydedildi.

Güçlü ve hızlı
2012 yılına kadar Marsilya ile sözleşmesi olan Cisse’ye verilecek ücret açıklanmazken, Şampiyonlar Ligi’nde mücadele edecek olması nedeniyle Fransız oyuncunun Fenerbahçe’ye sıcak baktığı belirtildi. Daha önce yine Fransa’da Auxerre ve İngiltere’nin Liverpool takımlarında top koşturan Cisse özellikle üstün fiziği ve hızlı sürati ile dikkat çekiyor. Bu arada Sarı-Lacivertli ekibin İspanyol golcü Guiza’da çıkabilecek bir son dakika pürüzü halinde bu futbolcunun yerine Cisse’yi kadroya katma hesapları da yaptığı bildirildi.

Djibril Cisse
kimdir?

Ülkesi: Fransa
Yaşı: 26
Boyu: 1.82 cm
Kilosu: 78
Takımı: Marsilya
Milli Takım:
37 maçta 9 gol
Oynadığı kulüpler:
Auxerre, Liverpool.

Fanatik

Kral_Aslan - avatarı
Kral_Aslan
VIP MsXTeam
1 Temmuz 2008       Mesaj #363
Kral_Aslan - avatarı
VIP MsXTeam
İşte F.Bahçe'nin rakibi!


Fenerbahçe'nin Avrupa Şampiyonlar Ligi 2.ön eleme turundaki muhtemel rakibi belli oldu. İsviçre'nin Nyon kentindeki UEFA merkezinde yapılan kura çekimine geçen sezon Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek finale çıkan Fenerbahçe seri başı olarak katıldı.



Şampiyonlar Ligi 1.ve 2. ön eleme turlarındaki eşleşmelerin belli olduğu kura çekiminde Fenerbahçe MTK Budapeşte ile eşleşti! Kura çekiminde Fenerbahçe'yi, Asbaşkan Şekip Mosturoğlu ile Dış İlişkiler Müdürü Turgut Acar temsil ederken Şampiyonlar Ligi 1. ön eleme turu maçları 15-16 ve 22-23 Temmuz, Fenerbahçe'nin de dahil olacağı 2. ön eleme turu maçları ise 29-30 Temmuz ile 5-6 Ağustos tarihlerinde oynanacak.
Hayatın ne anlamı var.. Yanımda sen olmayınca....
MaXsdesigN - avatarı
MaXsdesigN
Ziyaretçi
13 Temmuz 2008       Mesaj #364
MaXsdesigN - avatarı
Ziyaretçi
Son aday Maniche
fotomac

Marco Aurelio'nun boşluğunu daha büyük bir isimle doldurmak isteyen Fenerbahçe, listeye aldığı Senna ve Alonso'nun maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle yön değiştirdi. Sarı-lacivertliler eski gözdeleri Maniche için yeniden devreye girdi

İKİSİ DE BEKLEMEDE
Mehmet Aurelio'yu Real Betis'e kaptırarak büyük darbe yiyen Fenerbahçe, bu oyuncunun yerini daha iyisiyle doldurmak için hummalı bir çalışma içinde. Gündeme önce Aragones'in İspanya Milli Takımı'ndan öğrencisi olan Villarreal'li Senna geldi. Ancak İspanyol kulübü, uçuk rakamlar isteyince bu transfer donduruldu. Liverpool'un İspanyol yıldızı Xabi Alonso da yine aynı gerekçeyle beklemeye alındı. Bunun üzerine daha ucuz bir ismin peşine düşen yönetim, geçen sezonun ikinci yarısını İnter'de kiralık geçiren Atletico Madrid'in Portekizli yıldızı Maniche'yi yeniden listeye aldı.

FİYATI DAHA UYGUN
Fenerbahçe, Zico'nun çok istediği Maniche'ye geçen mayısta da teklifte bulunmuş ancak 30 yaşındaki futbolcu, Fransa ya da İngiltere'ye gitmek istediği için teklifi reddetmişti. Maniche, Atletico Madrid'te kalmak istemiyor. İspanyol ekibi de 8 milyon euro fiyat biçtiği oyuncusuna "Kulüp bul" dedi. Ancak Maniche'ye bu fiyata alıcı çıkmadı. İştahı kabaran Fenerbahçe, ünlü oyuncuya bir kez daha 'Bize gel' dedi. Maniche, Aragones faktörü nedeniyle Fener'in teklifine bu kez sıcak bakıyor. Üstelik fiyatı da 4 milyon euro seviyelerine düştü. Sarı-lacivertliler, Madrid ile tekrar pazarlığa oturdu.

MANİCHE KiMDiR?
* Tam adı: Nuno Ricardo Oliveira Ribeiro (Maniche)
* Doğum Tarihi: 11 Kasım 1977
* Doğum Yeri: Lizbon-Portekiz
* Ülkesi: Portekiz
* Boy: 1.73
* Kilo: 69
* Mevki: Orta saha
* Forma numarası: 28
* Sözleşmesi: 30 Haziran 2009'da bitiyor.
* İlk milli maçı: 2003 Mart-Brezilya
* Milli takım kariyeri: 47 maçta 7 gol, 2006 Dünya Kupası 4.'lüğü

OYNADIĞI TAKIMLAR:
SEZON KULÜP MAÇ GOL 2007-08 İnter 8 1
2007-08 A. Madrid 15 2
2006-07 A. Madrid 28 4
2005-06 Chelsea 8 0
2005-05 D. Moskova 12 2
2004-05 Porto 20 3
2003-04 Porto 31 7
2002-03 Porto 29 7
2001-02 Benfica 0 0
2000-01 Benfica 26 1
1999-00 Benfica 28 10
1998-99 Alverca 26 3
1997-98 Alverca 29 5
1996-97 Alverca 23 2

KULÜP BAŞARILARI:
2003 UEFA Kupası şampiyonluğu, 2004 Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu, 2004 İntercontinental Kupası şampiyonluğu, 2003, 2004 Portekiz Ligi şampiyonluğu, 2004 Portekiz Süper Kupa şampiyonluğu, 2006 İngiltere Premier Ligi şampiyonluğu, 2008 İtalya Ligi şampiyonluğu.
DreamLiKe - avatarı
DreamLiKe
Ziyaretçi
13 Temmuz 2008       Mesaj #365
DreamLiKe - avatarı
Ziyaretçi
“Bir an önce sezon başlasın istiyoruz”

2008 07 11 cesarmendiondo446
Fenerbahçe Profesyonel Futbol Takımımızın Avusturya Kampı tüm hızıyla devam ediyor. Teknik direktörümüz Luis Aragones'in yardımcılarından Cesar Mendiondo Kamp Günlüğü programının konuğu oldu.
Mendiondo, takımımızın yeni sezona nasıl hazırlandığını, hedeflerini ve kamp sürecini anlattı.

Cesar Mendiondo takımın geride kalan kamp süresince durumunu şöyle anlattı: "Şu anda ilk haftayı tamamladık. Şu an için takımı izliyoruz ve tüm oyuncularımızın hepsini gözlemleyip analizlerini yapıyoruz. Buna göre de bir envanter hazırlıyoruz."

Fenerbahçe'yi geçtiğimiz yıl Şampiyonlar Ligi'nden takip ettiklerini dile getiren İspanyol teknik adam, "Geçen yıl Şampiyonlar Ligi'nden takip ediyorduk. Belli düşüncelerimiz ve görüşlerimiz vardı ama önemli olan onlarla birlikte olup burada çalışmak. Bu sayede her oyuncuyu yakından tek tek tanıyoruz. Öncedeki görüşlerimizden daha iyi bir ekiple çalıştığımızı düşünüyorum. Fizik ve kondisyon olarak daha iyi olduklarını gördüm. Fiziksel olarak daha iyiyi elde etmek için daha da iyi yerlere gelmek için çalışacağız" diye konuştu.

Kampın ilk günlerinde yağmur yağmasının çalışmalara etkisi konusunda ise antrenörümüz "Yağmur çalışmalarımızı etkiledi. Çünkü programımızı yağmuru da hesaba katarak planlamak durumunda kaldık. Bu tip yerlerde kamp yaptığınızda böyle şeyler olabiliyor ama çalışma açısından bizi kötü etkilediğini söyleyemem" dedi.

Deivid'in durumu ile ilgili olarak ise Cesar Mendiondo, "Deivid'in durumu için çok üzgünüz. Diğer taraftan da şükretmemiz gerekir ki iyi bir takımımız var. Onun yerine düşünebileceğimiz ve yerine monte edebileceğimiz oyuncularımız var. Gönül isterdi ki Deivid bu sakatlığı geçirmesin ama biz yine de onun telafisini bulacağız" diye konuştu.

Futbol ve antrenörlük kariyeriyle ilgili bir soruya İspanyol teknik adam, "Atletico Madrid'in altyapısında futbolcu olarak yetiştim. Luis Aragones tarafından yetiştirildim, o dönemin oyuncusuyum. Atletico Madrid'in A takımına kadar yükseldim. Sonrasında 7 yıl boyunca Katalan takımı olan Espanyol takımında oynadım, sonrasında da Medina takımında futbol hayatımı sona erdirdim. Antrenörlük hayatıma da Medina takımında ikinci antrenör olarak başladım. Atletico Madrid takımında sahadan sorumlu kişi olarak görev yaptım. Son olarak Luis Aragones beni Milli Takım için çağırdı. Antrenörlük kariyerimi de böyle tanımlayabiliriz" yanıtını verdi.

Luis Aragones ile Fenerbahçe'ye gelmeye karar vermesinin nedenleriyle ilgili olarak ise Mendiondo, "İnsanın kariyerinde çok önemli kararlar vermesi gerekiyor. Ben Milli Takım'da çalışırken durumumdan mutluydum. Luis Aragones gibi sizi yetiştiren size değer veren bir hoca 'Seni istiyorum' dediğinde hocanıza hayır cevabını veremezsiniz. Ben de onu geri çevirmedim" dedi.

Fenerbahçe'ye gelmekten dolayı çok mutlu olduğunu söyleyen teknik adam "Sadece ben değil, tüm ekip arkadaşlarım çok mutlu. Geldiğimiz andan itibaren bize gösterilen ilgiden ve davranışlardan çok mutlu olduk. Herkese teşekkür ediyoruz. Buradaki olanaklar ve kulübün, takımın durumundan da gayet mutluyuz. Hepimiz biran önce Türkiye ve Avrupa Ligi'nin başlamasını bekliyoruz. Bu güzel kulüpte çalışma zamanımızı sürdürmek istiyoruz" dedi.

Luis Aragones'e El master denmesinin nedenini ise Mendiondo şöyle açıkladı: "El master dememizin nedeni İspanya'da kullanılan bir ifade. İngiltere'de coach denilmesi gibi bir terim. Tabii ki daha önce söylediğimiz gibi onu maestro olarak görüyoruz. Senelerdir bu işi yaptığı için ve başarılı bir teknik adam olduğu için İspanya'da da teknik adamların saygısını kazanmış birisidir ve bunun örneğini en son Avrupa Şampiyonası'nda yaşadık. Ne kadar başarılı ve saygın bir hoca olduğunu bir kez daha kanıtladığını düşünüyorum. Tabi ki en önemlisi bir kez daha söylemek istiyorum Luis Aragones'in bizlerle çalışmak istemesi ve ekibine bizleri kabul etmesi."

Mendiondo, "İspanya'dan arkadaşlarınız arayıp Fenerbahçe'yi soruyorlar mı, siz neler anlatıyorsunuz" sorusuna "Tabi ki arkadaşlarımız arıyor ve merak ediyor. Biz buraya gelmeden önce belki İspanya'da Türk futbolu daha az merak ediliyordu, daha az takip ediliyordu. Açıkça söyleyebilirim ki; bizler burada olduktan sonra bütün İspanya'nın ilgisini çekeceğimizi düşünüyorum. Bizim burada olmamızın Türk futboluna iyi etki edeceğini düşünüyorum ve bu kadar büyük ve köklü bir tarihe sahip kulüpte yer almamız tabi ki İspanya'da ki futbolseverlerin ilgisini çekecektir" yanıtını verdi.

"Fenerbahçe'yi İspanya'da hangi kulübe benzetiyorsunuz" sorusuna ise Mendiondo "Fenerbahçe için Barcelona ve Real Madrid örneğini verebilirim. Çünkü burada Fenerbahçe'nin büyüklüğünden bahsediyoruz. Onlarda Fenerbahçe gibi büyük hedeflere sahip olan her zaman her kupayı kazanmak isteyen takımlardır. Bu iki kulüple karşılaştırabilirim" şeklinde yanıtladı.

Takımımızın idmanlara topla çalışmaya hemen başlamasının nedeni ve yararları ile ilgili bir soruya İspanyol teknik adam, "Aslında bu İspanya'da her zaman için yaptığımız bir çalışmadır. Kamp çalışmalarda topu hiçbir zaman elinizden bırakmazsınız. Carlos Cassalana'nın da bir çalışma düzenidir topla çalışma. Her zaman yüksek tempo ile çalışmayı sever ve böyle bir fizik kondisyoner ile çalışıyorsak bu şekilde bir çalışma kaçınılmazdır. Tabi ki bundan sonrada taktik çalışmalarımız başlayacak fakat taktik çalışmalar başlayana kadar fizik kondisyonu belirli bir seviye getirmek çok önemlidir. Futbolcuları iyi hazırlamamız gerekiyor ki taktik antrenmanlarında herhangi bir problemle ve zorlukla karşılaşmamak için" yanıtını verdi.

Teknik adam, takımımızın yeni transferi Güiza ile ilgili olarak ise "Çok büyük bir oyuncu. Çok büyük bir golcü ve geçen bunu İspanya liginde bir kez daha kanıtladı, İspanya Ligi'nin gol kralı oldu. Fenerbahçe içinde çok yararlı olabileceğini düşünüyorum. Zaten bir golcü için en önemli şey istatistikler ve sayılardır, zaten Güiza'da bunu ispat etmiş ve kanıtlamış bir golcü" diye konuştu.

Yasir Kaya'nın "Fenerbahçe tek santraforla mı oynayacak? Oyun felsefeleri ve sistemleri nelerdir?" sorusuna ise Mediondo, "Bunu şimdiden yanıtlamak güç olur. Fakat şunu söyleyebilirim ki; Luis Aragones'in aklında hiçbir zaman tek bir oyuncu stili yoktur, her zaman aklında alternatifler vardır. İlk önce futbolcuları tanımamız gerekiyor, futbolcuların bizlere neler verebileceğini görmemiz gerekiyor. Bunları gördükten sonra Fenerbahçe'ye en uygun oyun stilini uygulamaya çalışacağız. Önümüzde hazırlık maçları var ve bu maçlarda oyuncuları daha iyi tanıdıktan sonra oyun stilimizin gelişeceğine inanıyorum" yanıtını verdi.

Şampiyonlar Ligi'nde oynayacağımız MTK maçıyla ilgili İspanyol teknik adam, "MTK takımıyla ilgili çalışmalarımız devam ediyor, tanımaya ve gözlemlemeye çalışıyoruz. Onlarında hazırlık maçları var ve takip ediyoruz. Bir hazırlık karşılaşmalarında bir Romen ekibine karşı oynadılar ve yenildiler. Bundan sonrada çalışmalarımız devam edecek" dedi.

Özel hayatıyla ilgili olarak ise Mendiondo, "Özel hayatımla ilgili şunları söyleyebilirim. İlk önce ailem İstanbul'da benimle birlikte yaşayacak. Onlarla birlikte yeni bir şehirde yeni bir yaşama adapte olacağız. Çalışmalarım dışında onlarla birlikte vakit geçirmek benim için keyif verici" dedi.
Cesar Mendiondo, taraftarlarımızla ilgili ise "Taraftarımızla henüz buluşma ve tanışma imkanımız olmadı fakat daha önceden TV'den ve gazetelerden takip ettiğimiz kadarıyla Fenerbahçe'nin çok ateşli bir taraftarı var. Öncelikle onlara şunu söylemek istiyorum. Bizler buraya çalışmaya geldik. Birinci hedefimiz çalışmak ve takımı en ileri seviyelere götürmek ve alabildiğimiz kadar kupa almak" diye konuştu.
DreamLiKe - avatarı
DreamLiKe
Ziyaretçi
22 Temmuz 2008       Mesaj #366
DreamLiKe - avatarı
Ziyaretçi
Heyecan verici Fener geliyor!


Her şey bir antrenörün kulüp başkanına ‘Eyfel Kulesi’ duruşuyla başlamıştı. Ama Aziz Yıldırım’dı o başkan ve yeter ki devirecek birşeyler gösterile kendisine. Tam bir bowling üstadı! Zico barbut oldu gitti. Ve sebep, kendi kanından olan yardımcılarıydı...
“Bilmediğini okuyup öğrenen, bildiğini de ‘okuyup’ öğreten” Aziz Yıldırım, kulüp tarihinin en kariyerli hocasını getirdi. Allah yardımcısı oldu ki, İspanya yarı finalde elenmedi. Yoksa büyük yazarlar Aziz Yıldırım’a ‘üç kulhüvallah bir elham’ okuyup üstüne bir de üflerlerdi. Aragones de dualarla Valencia’ya kaçardı istavroz çıkara çıkara.
“Dede” geldi. Huzurevlerinde yaşıtları ölümü beklerken O dünyanın en büyük futbolcularıyla koşularda aşık atmaya çalıştı, ‘Ortada sıçan’da ortaya geçmeye kalktı. Carlos’un 90’a attığı frikikte baraja geçti. Atıştan sonra da fırçayı bastı. Alex’in koltuk altından tutup itekledi. Can Arat’a markaj yaptı, yol gösterdi. Bir tek kaleye geçerken görmedim. Korkudan birkaç kez gözlerimi kapatmadım desem yeridir. Tabii ki birşey olacağı yoktu ama alışmışım bizim dedelere ninelere!... Basına kapalı kisvesi altında çoğu idmanı izledik. Artık İstanbul’dakiler problem olacaktır. Ve bu açık antrenmanlarda takıma çalıştırdığı taktik şablonu çıkardım. Çok enteresan kurallar getirdi. Alex’in korner atarken yapacağı işaretler, özelikle serbest atışlardaki bazı cinlikler vb... Ama o kadar da değil. Onları ifşa edersek Fenerbahçe’nin çalışmalarına haksızlık etmiş oluruz. Eğer sistemi oturursa gözlere bayram var.
Geçeyim dedeyle geçen 15 kara güne. Kara derken yanlış anlamayın havadan bahsediyorum. 15 günün 2 gününü güneşli geçirince otomatik olarak insanın içi kararıyor da! Her kampta gençler olur ve onların değerlendirmesini iki satırla geçeriz. Öyle bir takım oldu ki Fenerbahçe, geçiştirecek iki isim var genç olarak, onlar da kaleci. Gerisi taş gibi futbolcular... Rıdvan Dilmen Ağabey kızmazsa bir cümlem var: Belki sakatlar moral bozuyor ama Fenerbahçe gerçekten heyecan veriyor.
İşte kampın A’sı Z’si...


Volkan Demirel: 7

“Susarım, işimi yaparım” moduna girmiş. Kesinlikle büyüdü. Bakışları bile daha profesyonel. Artık öyle sağa sola laf yetiştirmeyle birşey olmayacağını anlamış. Sadece çalışıyor ve kalitesini ortaya koyuyor. Daha ne istenir ki bir profesyonelden. Haa, bir de Aragones, Volkan diyemiyor. Demirel aşağı Demirel yukarı. Hayır Süleyman diyebilse daha net olacak. Kafamız karışmayacak. Alışamadık.
Volkan Babacan: 5
Daha çok genç. Güzel kurtarışları var ama Fenerbahçe kalesi O’nun için Babil Kulesi... Şampiyonlar Ligi maçında O’nu kalede düşünemiyorum. Zamana ve deneyime ihtiyacı var. Swindon Town maçında öyle bir hata yaptı ki, topu çıkarmamak için, aldı rakibin ayağına verdi. Pırasa gibi doğrarlar Volkan seni aman ha!
Mert: ?
Bu gençler için buraya ne yazsak üzeceğiz biliyorum ama gelecekleri var. İyi niyetliler. Deneyimlerini artırsınlar yeter.
Önder: 6
</STRONG>‘Moskovalı Önder nereden döner’ dedik. Gitmeden döndü. Gökhan Gönül’ü kessin diye bakıyor herkes. Ama öyle birşey yok. İkisi o kulvarın ağası. Bu senesi farklı olacak belli ki. Ayrıca Aragones’in beğendiği futbolcu tiplerinden olması avantajı. Hazırlık ve idman maçlarında kramponlarını az ve öz eskitti.
Gökhan Gönül: 6
Hep yazıyorum futbola gönüllü bu Gökhan. Kulvarında top rahat salınamıyor. Kim geçse karşısında Gökhan’ı görüyor. Başlarda biraz Aragones’i takmaz havası vardı ama Carlos gibi o da durumun vehametini anladı. Buram buram kalite kokuyor.
Can Arat: 7
İşte bu sene gerçek futbolcu oldu. Duruşu bile değişti. Şimdi kafaya oynar. Takıma girmek için fırsat kollayacak ve bence aldığı zaman da formayı bırakmayacak. Bilinçli vuruyor toplara. Edu ve Lugano kadar ofansa katılıyor, yerine çabuk dönüyor.
Edu: 7
Aragones’in vazgeçilmezlerinden. Yerine oturmuş bir futbolcu. Eksiği yok fazlası var. Bence tüm eleştiriler boşa. Zaten çok taktığını da zannetmiyorum. Kendi havasında.
Yasin: 6
Kendine güveni var. İyi çalışıyor. O da Can Arat gibi bulduğu şansı değerlendirir. Haddini biliyor. Kalitesinin farkında ve fırsat kollayacak. İyi bir kamp dönemi geçirdi.
Lugano: 9
Dünyanın en profesyonel, en iyi çalışan futbolcularından olduğu kesin. Profesyonelliği, beyefendiliğiyle takıma örnek oluyor. Açıkçası bir gün Fenerbahçe’den giderse en üzüleceğim oyuncuların başında geliyor. Defansta müthiş bir güvence ve hücumda kafa adam!
Gürhan: 9
Baştan beri inandığım bir futbolcu. Kampın en çalışkan ismiydi. Ceske Budejovice maçındaki performansı ve özellikle Guiza’nın golüne ortası ayakta alkışlanır. Semih gibi bir gün hakettiği yere gelecek.
Carlos: 7
Uçmuş... Hayat dolu. İdmanlarda oturup sadece onu izleyip güldüm. Aragones’ten öyle fırçalar yedi ki görmeliydiniz. Bir yandan bozuluyor bir yandan durumu kurtarıyor. Argoyla geçiştireyim, tam bir fırlama. Büyük futbolcu böyle olur.
Burak Yılmaz: 5
Hâlâ Beşiktaş’ta oynuyor. İstekli ama ne yaptığını bilmiyor. İsabetsiz pas şampiyonu. Maç sırasında hocası ne yap dediyse yapamıyor. Ya anlamıyor ya da dinlemek istemiyor. Aragones’le yontulursa benliğine kavuşur ve kendini gösterebilir. Yoksa Fenerbahçe’den ikinci sınıf bir takımın yolunu tutar. Çok çalışmalı, yeteneğini pozitif kullanmalı.
Colin Kazım: 7
Varyeteci, iyi de kıvırıyor ama futbolunu beğenmeme rağmen kendisinin çocukça hareketleri beni itiyor. Dünyaca ünlü bir futbolcu olursa çekilmez bu adam. Fenerbahçe’nin 1 numarası da olsa böyle davranmaya devam ederse bu formayı giymemeli.
Deniz: 6
Swindon Town maçında çok iyi değildi. Çok top kaybetti. Onsuz geçen Zicolu maçlar kendini çok aratmıştı. Daha iyi olabileceğini biliyor ve Deniz, Aragones’in baş adamlarından birisi olabilir. Fakat sakatlıktan yeni çıkmış olması zorluyor.
Selçuk: 8
Bu sezon Selçuk’un yılı olacaktır. Kendine güveni üst düzeye çıktı. Kendisini anlayan bir hocayla çalıştığını düşünüyor. Aragones’in istediği tüm özellikler onda var. Sakatlık yaşamazsa 11’in değişmez elemanıdır. Çok iyi bir çalışma dönemi geçirdi. Yüzü gülüyor.
Maldonado: 5
Hazırlık maçlarında iyi değildi. İdmanlardaki çift kale maçlarda da garanti paslar yapmasına rağmen Aragones ondan artı şeyler istiyor. Performansı çok da içaçıcı değil. Toparlaması çok önemli çünkü mevkisi kritik.
Vederson: ?
Fenerbahçe’nin doktorları bir garip. Bir tek ‘verem’ demediler bu adam için. Hafif sakatlıktan bahsederken bir anda ameliyat oldu. 1.5 ay yokken şimdi 3-4 aylardan bahsediliyor. ‘Gong’un sesini duydunuz, süre başladı. Bakalım ne kadar sürede geri gelecek.
Ali Bilgin: 6
Sessiz sakin çalışıyor. Formayı istiyor. Hazırlık maçlarında da hata oranı düşüktü. Pres konusunda kondisyon eksikliği neden olsa gerek hocasının isteklerini diğer arkadaşları gibi yerine getiremiyor. İstanbul’daki rahatlama dönemiyle MTK maçında hazır olacaktır. Bu yoğun tempoya hiçbir kas, hiçbir hücre dayanmaz o kesin.
Uğur Boral: 7
Milli takım moralli. Genelde asık suratlıdır ama bu kampta güldü eğlendi. Bir futbolcunun egosunu tatmin etmesi kadar büyük doping yoktur. O da kendini ispat ettiğine inanıyor ama yolundan da kendini alıkoymuyor. As takımda yeri hazır. Diğer milliler gibi geç katılsa da kampa, hemen toparladı.
Tümer: ?
Milli takımdan sakat geldi. Nasıl geldi, niye sakatlandı belli değil. Basın mensuplarına, taraftarlara, çevresine tavrı hiç hoş değil. Ağabeylik yapması lazım. İçeride iyi gözüküyor olabilir ama futbolcu olmak için önce dünyayla barışık olmak lazım. Carlos’tan ders alsın, eline su dökemez.
Alex: 8
10 numara yakıştı. O’ndan görmediğimiz espriler, hareketler, sesler... Takım kaptanı olarak hocayla futbolcuların bağını kuruyor. İdmanlardaki ara pasları insanın rüyasına giriyor. Ustalık dönemini yaşıyor ve bunu herkese yaşatacak. Türkiye’de mutlu bir Brezilyalı.
İlhan: 6
Ceske Budejovice maçında orta sahada görev yaptı Kezman ile birlikte. Forvette tüm isteğine ve becerisine rağmen son vuruşları yapamıyor. Yapabileceğini biliyor ama olmuyor. Galiba Semih’in eski hali gibi biraz stres yapıyor. İnançlı.
Deivid: ?
Neredeyse ayağına değen ilk topta ayağı kırıldı. Aurelio’nun gidişinden sonraki en ağır durum Deivid’in olmayışıdır. Annesinin ölüm haberiyle ikinci kez yıkıldı. Kısa sürede toparlamaya çalışacak.
Kezman: 5
Bir depar atıyor gereksiz, sonra 5 dakika nefesini toparlamaya çalışıyor. Ne yapmaya çalışıyor anlamıyorum. Futbolu unutmuş gibi. Swindon Town maçında attığı gole rağmen kendisinden eser yoktu. Bir süre sonra problem çıkarmaya başlayabilir. Çünkü Guiza’yı geçmesi zor.
Semih: 8
Alex gibi o da ustalığını konuşturuyor artık. Kafa golleri bir DVD’de toplanır güzellikte. Baktığınız zaman oyun karakterini bir adım ileriye götürdüğünü açık olarak görebiliyorsunuz. Sorumluluk almaya başladı. Kendini aşıyor. Avrupa’nın en önemli golcülerinden birisi Semih’tir.
Guiza: 7
Tek maçta izledik ve birkaç idman hareketi. Basına kapalı antrenmanlarda bundan sonra da pek görme şansımız olmayabilir. İspanyollar onun için ‘Killer’ yani öldürücü diyorlar. Hava toplarını kesinlikle bırakmıyor. Yetenekleriyle dalga geçilmesinden hoşlanmıyor. Carlos ve Alex’in kendisiyle dalga geçmesine son idmanda çok sinirlendi. Gollük pası verin atsın. O kadar. Yenilgiyi kabullenecek bir tip değil. Aranan adam.

Kaynak: Fanatik
DreamLiKe - avatarı
DreamLiKe
Ziyaretçi
24 Temmuz 2008       Mesaj #367
DreamLiKe - avatarı
Ziyaretçi
Maldonado'nun Gözyaşları...!

maldonado aragones gozyasi
Aurelio'nun ayrılmasıyla oluşan açığı kapatmak için arayışlarını sürdüren Fenerbahçe’de yabancı kontenjan dolu olduğu için kadrodaki futbolculardan birinin gönderilmesi gerekiyor.


Birinci sıradaki isimse Maldonado. Avusturya kampı sırasında yaşanan bir olay, bu konuyu iyice netleştirdi. Teknik direktör Aragones’in, Şilili oyuncuyu odasına çağırıp, 15 dakika başbaşa görüştüğü, Maldonado’nu toplantı bitiminde odadan, gözyaşları içinde ayrıldığı belirlendi.


Arayışlar hızlandı
Geçen sezon devre arasında büyük umutlarla alınmasına karşın, bekleneni veremeyen Şilili’nin, teknik direktör Aragones’in kendisini kadroda düşünmediğini söylediği için ağladığı iddia edildi. Bu olay sonrası Maldonado’nun menacerinin perşembe ya da cuma günü İstanbul’a geleceği öğrenildi. Bu arada İspanyol hocanın, ön liberoda elinde bir tek Selçuk olduğunu ifade edip, mutlaka takviye yapılması gerektiğini söylemesi üzerine yönetimin çalışmaları hızlandırdığı kaydedildi.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
25 Temmuz 2008       Mesaj #368
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Kraliyet ailesi

İspanya gol kralı Güiza transfer edildiğinde soru işaretleri vardı. F.Bahçe'nin aradığı golcü müydü? Bu konuda mesafeli yorumlar yapılıyordu. Ancak ona boşuna "okçu" dememişlerdi. Önce Ceske, ardından Shakhtar'a iki akıl dolu gol attı. Herkes derin bir 'ohh' çekti. İkinci en çok merak edilen ise İspanyol boğası ile Süper Lig'in kralı Semih'in yan yana viewads?d2hhdD16b25lOjI1NyZhbXA7bj1hZjU3ODQ1NA
oynayıp oynamayacağıydı. Aragones, bu merakı da giderdi. İkili, Ukrayna şampiyonu karşısında art arda golleri sıralayıp büyük işler yaptı.

40 YILLIK FENERLİ GİBİ

İki krala, bir diğer kral Alex eşlik etti. Kaptan, bu kez bambaşka bir göreve soyunmuştu. Fizik olarak güçlenmiş, rakibe pres bile koyar olmuştu! Semih de orta sahaya kadar gelip, Alex'in pas trafiğini yönlendirişine yardımcı oldu. Güiza ise 40 yıllık Fenerli gibiydi. Semih'le iyi anlaşması, onsekiz içinde kendini unutturması, öldürücü gol vuruşları ve fırsatçılığıyla 'yatırımları boşa çıkarmayacağını' gösterdi. Otoriteler, dünyanın sayılı hücum hatlarından biri olan üçlü için "En az 60 gol atarlar" diyor.
Bombaxi - avatarı
Bombaxi
Ziyaretçi
28 Temmuz 2008       Mesaj #369
Bombaxi - avatarı
Ziyaretçi
Yıldırım: "İki transfer daha yapabiliriz"

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, 2008-2009 sezonu için yaptıkları transfer çalışmalarında 50 milyon Avro'luk bir harcama yaptıklarını belirterek, ''Parayı sokağa atmadık. Alınan verilen hepsi birer değerdir. Fenerbahçe'ye katkı yapacaklardır'' dedi.

982870452nw5

Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesisleri'nde yapılan Yüksek Divan Kurulu Toplantısı'nın son bölümünde konuşma yapan Aziz Yıldırım, bazı eleştirilere yanıt verdi. Transferler için yüksek bedeller ödendiği yönündeki eleştirilere verdiği yanıtta Yıldırım, ''50 milyonluk, 60 milyonluk transferler yapıldı deniliyor. Fenerbahçe büyüyor diyoruz. 250 milyon dolar bütçelere geldik. Parayı saklayacak halimiz yok, yetkiyi sizden aldık. 50 milyon Avro harcandı, evet harcadık. Emre'nin 4,5 milyon Avro bonservisine verdik. Güiza'nın bonservisine 14 milyon Avro verdik. Aragones ve ekibine 3,5 milyon Avro veriyoruz. Bunların anlaşmaları 3-4 yıl. Parayı sokağa atmadık. Alınan verilen hepsi birer değerdir, kulübümüze katkı yapacak'' diye konuştu.

Mehmet Aurelio'yu takımda tutamadıkları yönündeki eleştirilere de Yıldırım, ''Marko gitti, kıymete bindi. Eskiden bu kadar kıymetli değildi. Gidenin yeri dolmaz diye bir şey yok, biz doldururuz'' dedi. Gerekirse 1 veya 2 transfer daha yapacaklarını ifade eden Aziz Yıldırım, ''İstediğiniz zaman istediğiniz parayı verebilirseniz transfer yaparsınız. Bizim o gücümüz var'' diye konuştu.

Başkan Yıldırım, kaleci transferi yapmayacak olmaları nedeniyle yapılan eleştirileri de yanıtladı. ''Kaleci sorunumuz yok. Gazetelerin yazdıklarıyla devam edersek bu işleri yapamayız. 20 yaşında kaleci, 1988 doğumlu Volkan Babacan. Ümit Milli Takım'ın kalecisi. Niye korkuyoruz kaleye geçmesinden. Real Madrid'deki Casillas örneği... Barcelona 20 yaşında vatandaşını koydu kaleye, Rüştü gitti oynayamadı. Niye korkuyoruz? Korkmayın. Biz korkmuyoruz, siz niye korkuyorsunuz? Sonra hesabı ben vereceğim, arkadaşlarımız verecek. Gazetelerin yazdıklarına fazla itimat etmeyin.''

Ezeli rakiplerinin stat projeleriyle ilgili karşılaştırmaların kendisini üzdüğünü ifade eden Aziz Yıldırım, şunları kaydetti: ''Statla ilgili karşılaştırma yapılması beni üzer. Biz Fenerbahçeliler'in gücüyle stadı yaptık. Türkiye'de bir çivi çakılmadığı zaman yaptık. Süsleme kısmını bundan sonra biz yaparız. Bizim stadımız, kim gelirse gelsin çok muhteşem olduğunu söylüyor. Bizim stat gerçek kullanımlığı olan bir stattır.'' Amatör şubelere daha çok yatırım yapacaklarını anlatan Yıldırım, futbol takımından beklentilerin büyük olduğunu ifade ederek, ''Şampiyonluktan başka bir şey düşünmediğimizi bilmenizi isterim. 10 yıldır, şahsım için söylüyorum, izin yapmadım. Fenerbahçe için hepimiz çalışıyoruz, müsterih olun'' diye konuştu.

1 milyon üye projesiyle ilgili olarak da gerekli çalışmaların yapıldığını anlatan Yıldırım, bugün bunun mümkün olmadığını, hukuki altyapısının hazırlanması gerektiğini anlatarak, ''Bunun için Sayın Bakan'la görüşme yaptık. Yeni bir spor yasası hazırlanıyor. Biz de çıkacak yasaya göre tüzüğümüzde ne yapacağımızı gelip genel kurulda anlatacağız. Genel kurul kabul ederse gerekli çalışmaları yapacağız'' diye konuştu.

Yüksek Divan Kurulu Üyesi Ali Vatan'ın, formaların 9 misli fazlasıyla satıldığı iddiasına tepki gösteren kulüp başkanı Aziz Yıldırım, bunun doğru olmadığını söyledi. Yıldırım, forma fiyatlarının ''Üç Büyük'' kulüpte de aynı düzeyde olduğunu (75-80 YTL) ifade ederek, ''Adidas ile bir anlaşmanız var. Her yıl belli şartlarda fiyatlara ilaveler yapılır. 9 misli denilir mi?'' dedi.

Fenerbahçe Sportif A.Ş.'nin 2 milyar dolar değerini aştığını kaydeden Yıldırım, bununla gurur duyduklarını ifade etti. Aziz Yıldırım, Ataşehir'de yapılması planlanan spor salonu ve tesisler için imar konusunun tamamlandığını, stadın arkasındaki Kenan Evren Lisesi'nin, lisenin başka bir yere yapılmak üzere arazisinin alınarak iş merkezi yapılması projesinde sorunların giderildiğini, yakın zamanda temel atacaklarını ifade etti.

Yönetim Kurulu faaliyet raporunu okuyan Genel Sekreter Vedat Olcay, sözlerine vefat eden Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Doğan'ı anarak başladı. Spor camiası ve Doğan'ın kederli ailesine başsağlığı dileyen Olcay, daha sonra şubelerdeki faaliyetlerle ilgili bilgiler verdi. Amatör şubelerde elde edilen şampiyonluklar, kupalar ve madalyalarla ilgili Yüksek Divan Kurulu üyelerini bilgilendiren Olcay, Pekin'de yapılacak Olimpiyat Oyunları'na katılacak milli takım kafilesinde 17 Fenerbahçeli sporcunun bulunacak olmasının kendileri için büyük bir gurur olduğunu kaydetti.

Yüksek Divan Kurulu üyelerinin görüş ve temennileri bölümünde konuşan Ziya Bayatlı, kulübün kaleci transferi yapmama kararını eleştirdi. Sarı-lacivertli ekibin zorlu 3 kulvarda mücadele edeceğini hatırlatan Bayatlı, ''Kaleci konusunda başkan ve yönetim kurulunun acilen tedbir alması gerekiyor. Yoksa bir sakatlık durumunda sıkıntılı bir dönem yaşayabiliriz'' dedi.

Konuşmacılardan Ali Vatan da konuşmasının bir bölümünde forma fiyatlarının yüksekliğini dile getirip, maliyetin 9 katı karla satıldığı iddiası üzerine kulüp başkanı Aziz Yıldırım ile kısa süreli tartışmaya girdi.
Bombaxi - avatarı
Bombaxi
Ziyaretçi
28 Temmuz 2008       Mesaj #370
Bombaxi - avatarı
Ziyaretçi
Fenerbahçe'de borç bitti bitecek

Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu'nda kulübün mali durumu açıklandı.

azzki2

Divan Kurulu başkanı, borcun 11 milyon 70 bin dolar azaldığını ve kulüp gelirlerinin de arttığını duyurdu.
Toplam borcun 84 milyon 693 bin dolara düştüğü, kulüp gelirlernin de 550 bin ytl artışla 78 milyon 290 bin ytl'den 123 milyon 840 bin ytl'ye çıktığı belirtildi.
Günay, bu tablonunu oluşmasında emeği geçen herkese teşekkür ettiklerini ve Fenerbahçe'yi aydınlık yarınların beklediğini açıklayarak, günden güne kulübün mali durumunun iyiye gittiğini ve Fenerbahçe'nin yakın bir gelecekte de dünya devleri arasına gireceğini söyledi.
Öte yandan geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz Futbol Federasyonu başkanı Hasan Doğan da unutulmadı. Spor camiası ve Doğan'ın kederli ailesine başsağlığı dileyen genel sekreter Vedat Olcay, Hasan Doğan'ı anan bir konuşma yaptı.

Benzer Konular

31 Temmuz 2013 / PiSiK0PATR Tarih
19 Mayıs 2011 / Kral_Aslan Tarih
30 Nisan 2011 / thedoctor_611 Tarih
25 Haziran 2011 / Misafir Tarih
2 Ocak 2013 / _Yağmur_ Taslak Konular