Strese ballı çözüm Strese ballı çözüm
Edirne'nin Lalapaşa ilçesinde faaliyet gösteren Bal Üreticileri Birliği Başkanı Cavit Göçmen, arı balının stresin en iyi ilacı olduğunu belirtti.
Göçmen, günümüzde ağır ve stresli şartlarda sağlıklı beslenmenin en iyi yollarından birisinin gerçek arı balı
tüketmekten geçtiğini söyledi.
Stresten koruma ve enerji verme özelliğiyle arı balının içerisinde, vitaminler, mineraller, enzimler, aminoasitler ve pek çok elementler bulunduğunu ifade eden Göçmen, gerçek balı şekerli besinlerden ayıran ön önemli özelliğinin
arının bir gram bal toplaması için çok sayıda çiçeği dolaşması olduğunu belirtti.
Antioksidan ve antibakteriyel olan balın vücudun direncini arttırdığını bildiren Göçmen, ''100 gram balda 325 kalori bulunmaktadır. Bal stresin de en iyi ilacıdır'' dedi.
Gerçek balın bozulmadığını, zamanla kristalize olduğunu hatırlatan Göçmen, donan balın gerçek bal olduğunu ve kristalize olmuş balın besin değerini kaybetmediğini bildirdi.
Göçmen, sağlıklı bal tüketmenin yolunun güvenilir ve markalı süzme bal almaktan geçtiğini kaydetti.
aroma terapi ve masaj Aroma Terapi Eski Çin, Mısır ve Hint uygarlıklarından beri uygulanan bu yöntem bitkilerin saf aroma yağları ile yapılmaktadır. Bu yağlar bitkilerin kök, reçine, yaprak ve çiçek kısımlarından elde edilir. Hem zihinsel hem de fiziksel yararları bulunmaktadır. Alternatif bir tıp yöntemi de diyebiliriz. Özellikle son zamanlarda insanoğlu yeniden en büyük zenginliğin doğada olduğunun farkına varmış ve özellikle de bitkilere yönelmiştir. Etkileri nedir? Bilindiği bitkilerden elde edilen bu uçucu öz yağların vücut açısından çok olumlu etkileri vardır. Sakinleştirici, canlandırıcı, toksin atıcı, ağrı giderici, hücre yenileyici, uyarıcı, kas gevşetici, uykusuzluk giderici gibi konularda kesin etkileri vardır. Aroma terapinin uygulama şekilleri masaj, banyo, krem ve çeşitli vücut bakımları şekillerinde sıralanabilir. Bitkisel yağlarla yapılan aroma terapi masajı, kan dolaşımını hızlandırarak metabolizmanın hızlı çalışmasını ve böylece daha kolay kilo verilmesini sağlar. Bu tip uygulamalar ve bakımlar periyodik aralıklarla uygulandığında vücut direncini artırır. Çeşitli cilt problemlerinin düzelmesine yardımcı olmakla birlikte çok canlı bir cilt yapısına kavuşmanızı sağlar. Bitkisel yağlar doğal içerikli oldukları için genelde yan etkileri yoktur. Fakat yine de bir uzman kontrolünde gerçekleştirilmelidir. Uygulandıktan kısa bir süre sonra hem ter hem de idrar yoluyla vücuttan atılır. Nasıl yapılıyor? Bitkisel sularla vücut temizlendikten sonra deniz tuzu ile vücut peeling'i yapılır. Bu uygulama ciltteki gözenekleri açarak uygulanacak olan bitkisel aroma yağlarının daha iyi emilimini sağlar. Gazlı bezle vücut sarıldıktan sonra termo (ısıtıcılı) battaniyede ya da buhar kabininde ½ saate yakın beklenilir. Daha sonra yumuşayan cilde uygun bitkisel yağlarla komple vücut masajı uygulanır. Bittiğinde kendinizi çok canlı ve rahatlamış olarak hissedersiniz. Ayva şifa dağıtıyor Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Turan Karadeniz, ayva yemenin büyük yararları olduğunu söyledi.
Meyvesinde pektin, tanen, şeker, organik asit, A ve C vitamini ve mineral tuzlardan bol miktarda bulunduğunu, tohumlarında ise yüzde 14-18 oranında tutkal maddeler, yüzde 16-20 oranında yağ, tanen, renkli maddeler ve yüksek oranda protein, az miktarda amygdalin ve emülsin olduğunu belirten Prof. Dr. Karadeniz, ayvanın kalp, akciğer, boğaz, mide, böbrek, göz, bağırsak, ağız rahatsızlıkları ve adet kanamalarına oldukça faydalı olduğunu dile getirdi.
Prof.Dr. Karadeniz, ayvanın yararlarını şöyle açıkladı:
"Meyvelerinden hazırlanan şurup ve kompostolar çocuk ishallerine karşı çok etkilidir. Ayva meyveleri kalbe kuvvet verir ve rahatlatır. Kalpteki sıkıntıyı, çarpıntıyı ve ağız kokusunu giderir. Harareti ve ishali keser. Hazımsızlığı giderir, mideyi ve bağırsağı kuvvetlendirir, ince bağırsak iltihabını giderir. Vücudun gelişmesine yardım eder. Ayva damar sertliğine, karaciğer tembelliğine iyi gelir, tansiyonu düşürür, safrayı düzene sokar. Yapraklarının çayı kalp ağrılarına iyi gelmekte, sakinleştirici özelliği bulunmaktadır.
Meyvesinden yapılan reçel, sindirim sistemi rahatsızlıklarında tedavi edici olarak görev üstlenmekte, cinsel arzuyu kuvvetlendirmektedir. Tereyağında pişirilen ayva; nefes yolu hastalıklarına, müzmin öksürüğe, bronşite ve tüberküloz hastalığına iyi gelmektedir. Ayva çiçeği bal ile macun yapılıp yutulursa, baş ağrısını keser. Ayva çiçeği kaynatılıp içilirse, kalp çarpıntısını keser, kalbi kuvvetlendirir, annenin sütünü artırır. Ayva kokusu kalp ve dimağı kuvvetlendirir. Ayva hoşafı yaşlıların ayaklarının tutukluk yapmasını giderir. Ayva varise karşı iyidir, yorgunluğu, bitkinliği giderir."
"GRİP VE NEZLEYE BİRE BİR"
Ayva hoşafının ağız yaralarına, akciğer veremine iyi geldiğini, gece uyurken ağızdan salya gelmesini önlediğini de belirten Prof.Dr. Karadeniz, şöyle devam etti:
"Yaprağı kaynatılıp içilirse ishali keser. Ayva yaprağı kaynatılır, suyu ile gargara yapılıp, pişmiş yaprakları ile de lapa yapılıp boğaza konursa boğaz ağrısını ve şişliğini giderir. Burun kanamasını önlemek için buruna ayva suyu çekilmelidir. Ayva suyu aşırı adet kanamasını önler, bağırsak kanamalarını keser, dizanteriye karşı çok faydalıdır. Doğumu kolaylaştırmak için ayva suyu ve ayva çekirdeği kaynatılıp içilmelidir. Ayva kabuğu veya ayva çekirdeği kaynatılıp içilirse, idrar yolu iltihaplarına iyi gelir. Ayva suyu iştah açar, böbrek ve sidik torbası iltihaplarını iyileştirir.
Grip ve nezle olanlar bol bol yemelidirler. Ayva suyu vücudu terletmek için çok etkilidir. Ayva böbrek zafiyetine, karaciğer zafiyetine, mide bulantısına, deniz tutmasına, mide gevşemesi ve mide düşmesine, midenin kuvvetlenmesine çok faydalıdır. Pişirilmiş ayva mide zafiyetine iyi gelir. Ayva suyu vesveseye ve mide ülserine iyi gelmekte, dimağı kuvvetlendirmektedir. Göz beyazı, göz kapak ve kirpiklerinin iltihaplanmasında ayva yaprağı kaynatılıp soğutulduktan sonra gözler günde birkaç kez yıkanır. Ayva meyvesi üzerindeki tüyler kanayan yere konursa kanamayı durdurur. Beyaz akıntıya karşı ayva yaprağı kaynatılıp aç karnına içilmeli ve haricen yıkanılmalıdır. Ağız içi yaraları ve boğaz iltihapları için kurutulmuş ayvanın suda bekletilmesi ile elde edilen şurup gargara olarak kullanılırsa şifalı gelir" Bitkisel ve Aromatik Yağlar ACI BADEM YAĞI
Öksürük kesici idrar arttırıcı, kurt düşürücü ve şeker hastalığı için kullanılır. Kuru ve çatlak cilt bakımında etkilidir. Stres ve yorgunluk için masaj yağı olarak kullanılır.
İÇİNDEKİLER:
Protein, Şeker ve amigdalin içerir.
KULLANILIŞI:
Bir çay bardağı suya 2 damla damlatılarak günde 3 defa alınır. bilhassa bebeklerin kabızlıklarında badem yağı eşit miktarlarda bal ve pekmez ile karıştırılıp 4-5 saatte bir çay kaşığı verilir
UYARI: Yüksek miktarlarda alınması zararlıdır
SAKLAMA:
Serin, ışıktan uzak ve ağzı sıkıca kapalı olarak, çocukların ulaşamayacağı bir yerde saklanmalıdır.
ADAÇAYI YAĞI
Bebeklerde gaz giderici, mide gazı giderici,ter kesici ve idrar arttırıcı etkileri vardır. astım ve bayanlarda adet düzensizliklerinde hormon dengelenmesinde kullanılır. Cilt bakım ve temizliğinde kullanılır. On iki parmak bağırsağındaki yaralara da faydalıdır.
İÇİNDEKİLER:
Tuyon, sincol, barneol ve piren maddelerini içerir.
KULLANILIŞI:
Bir çay bardağı suya 3 damla damlatılarak günde 1 defa içilir. Yara üzerine direkt tatbik edilebilir.
UYARI: Günde 3 damladan fazla içilmez. Fazla kullanımı epilepsi ve krampa yol açabilir.
ANASON YAĞI
Bebeklerde gaz giderici, mide gazı giderici,ter kesici ve idrar arttırıcı etkileri vardır. astım ve bayanlarda adet düzensizliklerinde hormon dengelenmesinde kullanılır. Cilt bakım ve temizliğinde kullanılır. On iki parmak bağırsağındaki yaralara da faydalıdır.
İÇİNDEKİLER:
Tuyon, sincol, barneol ve piren maddelerini içerir.
KULLANILIŞI:
2-10 Damla bir şeker parçası üzerine damlatılarak veya bir fincan suya 4-5 damla damlatılarak günde 3 defa kullanılır.
UYARI: Daha yüksek miktarda alındığı zaman hafif bir sarhoşluk sonra uyku meydana getirir.
ARDIÇ YAĞI
Kalp yetmezliği soğuk algınlığı ve romatizmal hastalıklarda kullanılır. burkulma ve çarpma gibi kazalarda ağrı kesici ve hareket kabiliyetini arttırıcı özelliği vardır. Astım hastalarında ve idrar tutamayan çocuklarda faydalıdır.
İÇİNDEKİLER:
Organik asitler, glikoz, sakkaroz, juniperin, reçineli bileşikler ve acı madde içerir.
KULLANILIŞI :
Bir çay bardağı suya 5 damla damlatılarak alınır.
Hamilelikte kullanılmamalıdır. Fazla alındığı taktirde böbrekleri tahriş eder ve idrar yollarında kanamaya sebep olur.
ARDIÇ KATRAN YAĞI
Ardıçın özel türünden elde edilen ardıç katranı yağı tüm mantar hastalıklarında cilt kaşıntılarında sedef ve egzamada varis ve ağrılarında uyuz ve benzeri tüm cilt problemlerinde kullanılır.
İÇİNDEKİLER:
Organik asitler, glikoz, sakkaroz, juniperin, reçineli bileşikler ve acı madde içerir.
KULLANILIŞI:
Kullanılacak doku defne sabunu ile yıkanır. İnce tabaka halinde cilde sürülür.
BERGAMUT ESANSI
Stres ve yorgunluğu giderici ve bağışıklık sistemin! kuvvetlendiricidir. Egzama tedavisinde de kullanılır. İştah arttırıcı ve safra söktürücü etkisi vardır. Ayrıca çayda lezzet ve koku verici olarak da kullanılır.
Kullanılışı
Dahilen; bir fincan suya 2-3 damla damlatılarak, günde 2 defa kullanılır. Haricen; cilde masaj yapılarak stres ve yorgunluğu giderici olarak kullanılır.
BİBERİYE YAĞI
İdrar söktürür gaz giderir, kan dolaşımını arttırır, bronşite ve sinüzite, sarılık ve karaciğer yetmezliğinde de kullanılır. Uykusuzluğu ve sinir sistemini düzenler. Kolestrolü denetler.
İÇİNDEKİLER:
Kamfer, terpen, tanen, reçine, acı maddeler, saponin, cholin, glikozit, organik asitler, kafur.
KULLANILIŞI:
Bir fincan suya 2-3 damla damlatılır veya şekere damlatılarak günde 3 defa kullanılabilir. Sinüzite romatizmal ağrılara sivilceler üzerine sürülerek kullanılır.
BUĞDAY YAĞI
Hücre yenileyici, selülit için; yanık yara ve diğer cilt problemlerinde kırışıklıklarda etkili olarak kullanılır. Ayrıca hassas ve yıpranmış saçlar için faydalıdır. Cilt lekeleri güneş lekeleri ve doğum lekelerini giderir.
İÇİNDEKİLER:
B vitaminleri ve mineraller içerir.
KULLANILIŞI:
Dahilen; günlük bir çay kaşığı kulllanılır. Haricen; Saç için friksiyon cilt için masaj şeklinde uygulanır.
CEVİZ YAĞI
Kuru ciltlerde yumuşatıcı ve besleyici etkiye sahiptir. Doğal nemlendiricidir. Saç diplerini ve saçları besler. Ayrıca romatizmaya iyi gelir. Güneşte bronzlaştırıcı olarak kullanılır.
İÇİNDEKİLER:
%70 civarında yağ taşıdığı saptanmıştır.
KULLANILIŞI:
Haricen cilde masaj şeklinde uygulanır.
ÇÖREK OTU YAĞI
İdrar ve süt arttırıcı iştah açıcı, adet söktürücü etkilere sahiptir. Ayrıca astımı şeker, romatizma tedavisinde ve grip döneminde bağışıklık sistemini güçlendirerek vücudun dirençli tutulmasını sağlar. Hemoroide faydalıdır. Saçı besler dökülmesini önler.
İÇİNDEKİLER:
Tanen, saponinler, alkaloidler, nigellin ve connigellin içerir.
KULLANILIŞI:
Günde 3 defa 1 fincan suya 4-5 damla damlatılarak içilir.. Ayrıca saç dökülmesi ve kepeğe karşı saç diplerine friksiyon şeklinde kullanılır.Sinüzit için sabah akşam buruna 1-2 damla damlatılır .
DEFNE YAPRAĞI YAĞI
Yemeklerde güzel koku vermek için kullanılır gargara yolu ile alındığında bademcik iltihaplarında soğuk algınlığına ve gribal enfeksiyonlara iyi gelir. Terletici ve Antiseptik özelliklere sahiptir. Saç ve kafa derisi tedavilerinde kullanılır. Saç büyümesine etki eder. Ayrıca gaz giderici ve kan gevşeticidir.
İÇİNDEKİLER:
Cineol, evgenol, graniol ve pinenler içerir.
KULLANILIŞI:
Bir fincan suya 4-5 damla damlatılarak. Günde 2 defa içilir. Parmak uçlarıyla friksiyon şeklinde kullanılır.
Gebelikte kullanılmamalıdır. Kızdırıcı özelliği nedeni ile cilt üzerinde kullanılırken dikkat edilmelidir.
DEFNE UÇUCU YAĞI
Yemeklerde güzel koku vermek için kullanılır. Gargara yolu ile alındığında bademcik iltihaplarında soğuk algınlığına ve gribal enfeksiyonlara iyi gelir. Terletici ve antiseptik özelliklere sahiptir. Saç ve kafa derisi tedavilerinde kullanılır. Saç büyümesine etki eder. Ayrıca gaz giderici ve kan gevşeticidir.
Kullanılışı
Dahilen; bir fincan suya 4-5 damla damlatılarak günde 2 defa içilir. Haricen; parmak uçlarıyla friksiyon şeklinde kullanılır. (Gebelikte kullanılmamalıdır. Kızdırıcı özelliği nedeniyle cilt üzerinde kullanılırken dikkat edilmelidir.)
FINDIK YAĞI
Kuru ve yıpranmış ciltlere rahatlıkla uygulanır varis ve saçkıran hastalığı içinde faydalıdır. Doğum öncesi, Doğum sonrası cildin esnekliğini sağlamak ve cilt çatlağını önlemek amacıyla masaj yapılarak kullanılır.
İÇİNDEKİLER:
Sabit yağ, fosfor kalsiyum, protein ve şeker içerir.
KULLANILIŞI:
Masaj olarak kullanılır. Saç diplerine parmak uçlarıyla friksiyon yapılır.
GÜL YAĞI
Ağrı kesici, keyif verici, uyutucu, öksürük kesici etkileri vardır.Kabızlık ve tansiyon düşmesinde etkilidir. Ayrıca saç uzatıcı ve besleyici etkiye sahiptir.
İÇİNDEKİLER:
Papaverin, kodein tebain, narsoin ve morfin içerir.
KULLANILIŞI:
Haricen cilde masaj şeklinde uygulanır. Bir çay bardağı suya 10-15 damla damlatılarak gargara yapılır.
HAŞHAŞ YAĞI
Ağrı kesici, keyif verici, uyutucu, öksürük kesici etkileri vardır.Kabızlık ve tansiyon düşmesinde etkilidir. Ayrıca saç uzatıcı ve besleyici etkiye sahiptir.
İÇİNDEKİLER:
Papaverin, kodein tebain, narsoin ve morfin içerir.
KULLANILIŞI:
Günde 2-3 damla bir şeker parçası üzerine damlatılarak veya yarım çay bardağı suya 2-3 damla damlatılarak alınır.Saça friksiyon şeklinde uygulanır.
HAVUÇ YAĞI
Ultraviole (UV) ışınına karşı vücut bağışıklığını arttırır . Cildin bozulmasını önler. Güneş yanıklarının iyileşmesine yardımcı olur. Hücre yenileyici İdrar arttırıcı kan temizleyici kan yapıcı ve kollestrolü düzenleyici etkileri sahip olduğu bilinmektedir.Ayrıca ses tellerine faydalıdır. güneş yağları da bronzlaştırmayı kolaylaştırır.
İÇİNDEKİLER:
Uçucu yağ, sabit yağ, şeker, A vitamini, karotin ve rezin içerir
KULLANILIŞI:
Günde 2-3 damla bir şeker parçası üzerine damlatılarak veya yarım çay bardağı suya 2-3 damla damlatılarak alınır.
HİNDİSTAN CEVİZİ YAĞI
Hazım kolaylaştırıcı bulantı ve kusmayı giderici etkiye sahiptir.İltihaplanmaya karşı etkili olması nedeni ile haricen eklem ve kas ağrılarına romatizmaya karşı kullanılır. Fiziksel yorgunluğu giderici etkiye sahiptir. Saç dökülmesinde etkilidir. Ayrıca pastalarda esans olarak kullanılır.
İÇİNDEKİLER:
Myristicin içerir.
KULLANILIŞI:
2-3 Damla bir fincan suya damlatarak kullanılır. Uygulanacak yere defne sabunu ile temizlenir. Bol miktarda yedirilerek tatbik edilir. Ayakta oluşan mantar hastalıklarında da sürülerek kaşıntı önlenir. Masaj yapılarak cilt altında toplanan yağ ve toksit maddelerin terleme yolu ile dışarı atılmasını sağlar. tedavi
UYARI: Gebelikte kullanılmaz.
ISIRGAN TOHUM YAĞI
Saç dökülmesinde romatizma hücre yenileyici kan temizleyici, miyom küçültücü olarak kullanılır.
İÇİNDEKİLER:
Potasyum tuzları, organik asitler, histamin ve asetilkolin içerir.
KULLANILIŞI:
Dahilen bir fincan suya 5 damla damlatılarak günde 2 defa kullanılır. Haricen cilde masaj yapılarak kullanılır. Saç diplerine friksiyon yapılır.
JOJOBA YAĞI
Cildi yumuşatır. Çizgileri ve kırışıklıkları azaltmak için kullanılır.Kuru ciltleri nemlendirir. Akneleri giderir. kuru ve kırık saçları besler parlaklık verir. Saç şekillendirici olarak kullanılır.
İÇİNDEKİLER:
Tohumlarında %50 oranında yağ içermektedir.
KULLANILIŞI:
Saçlara friksiyon yöntemi ile cilde masaj yapılarak kullanılabilir.
KANTARON YAĞI
Hazmı kolaylaştırıcı ve iştah açıcı özelliklere sahiptir. Ateş düşürücü etkisi vardır. Ülser ve gastritte iyileşmeyi hızlandırır. Bağırsak spazmlarını çözer. Bağırsak solucanlarını düşürür. Hemoroide faydalıdır. Yara ve yanıkları iz bırakmadan iyileştirir.
İÇİNDEKİLER:
Uçucu yağ, rezin, acı maddeler (glikozitler), reçine, pektin ve kolin içerir.
KULLANIIŞI:
Günde 2 defa öğle ve akşam yemeklerinden önce 5-6 damla alınmalıdır. Hemoroide dıştan sürülür.
KARABAŞ YAĞI
Kalbi kuvvetlendirir. Damar sertliğine kollestrol ve şekere faydalıdır. uykusuzluğu giderir. balgam söker zindelik verir egzama yaralarına iyi gelir. Sivrisinek kovucudur.
İÇİNDEKİLER:
Kafur, fenkon, borneol ve sineol içerir.
KULLANILIŞI:
Günde 2 şer damla sabah akşam yarım fincan suya damlatılarak kullanılır. Cilde sürülür.
KARANFİL YAĞI
Ağız ve mide kokularını giderir. Sinirleri uyuşturur antiseptik ve ağrı kesici olarak kullanılır. Diş ağrılarında etkilidir. Dişeti çekilmesi ve iltihaplarında faydalıdır. Haşere kovucudur.
İÇİNDEKİLER:
Uçucu yağ, sabit yağ ve tanen içerir.
KULLANILIŞI:
Dahilen 1 fincan suya 2 damla damlatılarak içilir.Diş ağrılarında pamuk üzerine damlatılarak diş üzerine tatbik edilir.
Karanfil yağı cilde sürülmemelidir.
KAYISI YAĞI
Yüz temizliğinde kullanılır. Akneleri temizler. Cilde canlılık verir. Yaşlanma ile ortaya çıkan kırışıklıkları giderir. Nemlendirici özelliğe sahiptir. Parazit problemlerinde kullanılır. Pastalarda esans olarak kullanılır.
İÇİNDEKİLER:
Tanen, zamk, şekerler, organik asitler, saponin ve anonin içerir.
KULLANILIŞI:
Haricen cilde pamukla tatbik edilir. dahilen, bir fincan suya 3 damla damlatılarak kullanılır.
KEKİK YAĞI
Bronşit, nezle, grip, solunum yolu rahatsızlıklarına dişe eti iltihaplarına iyi gelir. kurt düşürücüdür. Alyuvar oluşumunu arttırır. Şeker hastalığına iyi gelir. Yara ve yanıklara antiseptik olarak kullanılır. Romatizmaya iyi gelir.Gastrit gibi mide rahatsızlıklarına yardımcı olur
İÇİNDEKİLER:
Carvacrol, p-cymene, terphinene, caryophyllene, myrcene, linalool, thymol, terphinen-4-ol, thujene, pinene, camphene, borneol ve humulene içerir.
KULLANILIŞI:
2-3 damla yarım fincan suya katılarak veya şeker üzerine damlatılarak kullanılır. parmak uçlarıyla masaj şeklinde tatbik edilir.
Fazla miktarda dahilen kullanımı sakıncalıdır.
KETEN YAĞI
Menapoz sıkıntılarını giderir. Mide ağrılarını ve kabızlığı giderir. Hazmı kolaylaştırır. Sindirim sistemi iltihaplarında etkilidir. Zihin açıcıdır.
İÇİNDEKİLER:
Müsilaj, linamarin, doymamış yağ asitleri ve protein içerir.
KULLANILIŞI:
Bir fincan suya 5 damla damlatılarak içilir.
LAVANTA YAĞI
İdrar arttırıcı ve romatizma ağrıları dindirici etkileri vardır. Baş ağrısı stres ve kas ağrıları için iyi gelir ayrıca güve ve sivrisinekleri uzaklaştırmak için kullanılır. Hassas ve yağlı ciltler için tavsiye edilir. akneleri ve vücuttaki kötü kokuları giderir. cilde sürüldüğünde ateşi düşürür. saçtaki sirkeleri gidericidir. Kozmetik amaçlı esans ve banyo yağı olarak kullanılır.
İÇİNDEKİLER:
Pinen, cineol, borneol ve organik asitler içerir.
KULLANILIŞI:
Bir çay bardağı suya veya bir şeker parçası üzerine 3-4 damla damlatılarak alınır. ayrıca cilde masaj yapılarak kullanılır.
KAKAO YAĞIİdrarı söktürür.Vücuttaki zehirli maddeleri dışarı atar.Böbrek iltihabını giderir. Besleyici,uyarıcı,iştah açıcı ve kuvvet vericidir.Haricen basur memelerini,kadınların göğüslerindeki yara ve çatlakları yumuşatmak için kullanılır.
İçindekiler
abit yağ,tanen,nişasta ,şekerler,alkoitler(teobromin,kafein)
taşımaktadır.
KULLANILIŞI:
Günde 2-3 damla bir şeker parçası üzerine damlatılarak veya
yarım çay bardağı suya 2-3 damla damlatılarak alınır.
LİMON YAĞI
Ferahlık verir. Grip ve soğuk algınlığına karşı korur. Hafızayı güçlendirir. Boğaz ağrısı mide yanması kan temizleme ve böbrek taşında , bağdokusu hastalığında kas kuvvetlendirir. Diş etini kuvvetlendirir. Sivilceleri giderir. Cildi güzelleştirir. Vücuttaki istenmeyen yağların atılmasını sağlar.Tonik olarak kullanılır. mikrop öldürücüdür.. Böcek ve sinek ısırmalarında kaşıntı ve şişmeleri önler pastalara esans olarak kullanılır.
İÇİNDEKİLER:
Hesperidin, şekerler, C vitamini, müsilaj, malik ve sitrik asitler içerir.
KULLANILIŞI:
Balla tatlandırılmış suya 2 şer damla damlatılarak günde 3 defa gargara yapılıp yutularak kullanılır. Tonik olarak kullanımda bolca masaj yapılarak sürülür.
MELİSSA YAĞI
Yatıştırıcı, midevi gaz söktürücü terletici ve antiseptik etkilere sahiptir. Baş ağrısı ve migrende soğuk algınlığında , kas ağrılarında faydalıdır. Mide ülserine iyi gelir. Beyin damarlarını açar cilt temizliğinde cildi güzelleştirir.
İÇİNDEKİLER:
Tanen, sitral, sitronellal ve linolal içerir
KULLANILIŞI:
Günde 2-3 damla bir şeker parçası üzerine damlatılarak veya yarım çay bardağı suya 2-3 damla damlatılarak alınır.
MERSİN YAĞI
Yağlı tahriş olmuş ve iltihaplı ciltler için kullanılır. Hemoroid tedavisinde ve şeker hastalığına karşın etkilidir. Nefes açıcı özelliğe sahiptir. Gerginliğe ve uykusuzluğa iyi gelir. Adale kuvvetlendirici ve spor sakatlıklarında masaj için çok uygundur Astımlı hastalarda haricen infizyon şeklinde faydalıdır.
İÇİNDEKİLER:
Tanen, şekerler, strik ve maınik asit gibi organik asitler içerir.
KULLANILIŞI:
Dahilen günde 1 fincan suya 5 damla damlatılarak içilir. Haricen cilde masaj şeklinde kullanılır.
NANE YAĞI
Mide bulantısını keser. Hazmı kolaylaştırır. Gaz söktürücüdür. Sinirleri güçlendirir baş ağrılarına iyi gelir. Selülit tedavisinde kullanılır. Anne sütünü arttırır. Bağırsak solucanlarını temizler.
İÇİNDEKİLER:
Mentol, mentor, cadinen, pinenler, terpenler ve cineol içerir.
KULLANILIŞI:
Dahilen günde 3 defa bir şeker parçası üzerine 2-3 damla damlatılarak veya 1 fincan suya 2-3 damla damlatılarak içilir. Haricen cilde masaj yapılarak sürülür.
Fazla miktarda kullanılması sakıncalıdır.
OKALİPTÜS YAĞI
Kabızlık, öksürük, sinüzit, şeker hastalığı, romatizma ve selülite etkilidir.
Kullanılışı
Dahilen; bir fincan suya 5 damla damlatılarak balla tatlandırılıp içilir. Haricen; masaj şeklinde ve sinüzit için buğu şeklinde antiseptik olarak kullanılır.
PAPATYA YAĞI
Duyarlı ve problemli ciltler için yaraları iyileştirici ve cildi besleyen özelliğe sahiptir. Bademcik ve diş iltihabında kullanılır.
İÇİNDEKİLER:
Tanen, flavon glikozitleri, bisabolol, arzulen, terepen ve salisilik asit içerir.
KULLANILIŞI:
Bir fincan suya 4-5 damla damlatılarak gargara yapılır. Cilde masaj şeklinde tatbik edilir.
İçilmesi sakıncalıdır.
PORTAKAL YAĞI
Mide rahatsızlıklarını geçirir. Hazmı kolaylaştırır. Ateş düşürücüdür. Romatizmada faydalıdır. Cildin güzel olmasını sağlar. Yara ve yanıkların tedavisinde kullanılır. Cildi sıkılaştırır. Sivilce ve akneleri kurutur. Tonik olarak kullanılır. Pastalara esans olarak kullanılır. Kan dolaşımını düzenleyicidir. Sinir yatıştırıcıdır.
İÇİNDEKİLER:
Şekerler, müsilaj, uçucu yağ ve bol miktarda C vitamini içerir.
KULLANILIŞI:
Dahilen yarım fincan suya 3 damla damlatılarak. Günde 3 defa kullanılır. haricen cilde masaj yapılarak sürülür.
REZENE YAĞI
Midevi şişkinlik, hazımsızlık rahatsızlıklarını giderir. Gaz söktürücü ve anne sütünü arttırıcı etkisi vardır.Yara iyileştirici özelliğe sahiptir. Cildi besler ve pürüzleri giderir.
İÇİNDEKİLER:
Anethol ve astragol gibi maddeler içerir.
KULLANILIŞI:
Dahilen bir fincan suya 5 damla damlatılarak içilir. Haricen yara üzerine sürülerek kullanılır.
SARIMSAK YAĞI
Mikrop öldürücüdür. Yüksek tansiyonu düşürür. İştah açar hazmı kolaylaştırır. Kabızlığı giderir. Kanı temizler. Kalp adalesini kuvvetlendirir. Siyatik varis romatizma, mafsal iltihabında faydalıdır. ayrıca saç uzamasını sağlar, dökülmesini önler, saçkıran hastalığına iyi gelir.
İÇİNDEKİLER:
Karbonhidratlar (sakkaroz, glikoz) vitaminler (A, B ve C), allicin ve sarımsağa özel koku veren kükürtlü yağ içermektedir.
KULLANILIŞI:
Bir fincan suya, 4-5 damla damlatılarak günde 3 defa içilir. Cilde masaj şeklinde uygulanır.
TATLI BADEM YAĞI
Kuru ve çatlak ciltleri çok olumlu etkiler ve pürüzlerini giderir. Ayrıca saç besleyici olup dökülmesini önler. Kabızlık giderici özelliğe sahiptir.
İÇİNDEKİLER:
Protein ve şeker içerir.
KULLANILIŞI:
Saç diplerine parmak uçlarıyla friksiyon yapılır. Kabızlık için günde 1 çay kaşığı içilir.
SUSAM YAĞI
Dahilen müshil, haricen ise özellikle kuru ciltlere kirpik, kaş ve saçlara rahatlıkla kullanılır. Şeker hastalığında da kullanılmaktadır. yanıklarda iyileştirme özelliği vardır.
İÇİNDEKİLER:
Oleik, palmitik, linoleik, stearik ve miristik asit içerir.
KULLANILIŞI:
Her sabah aç karnına bir çay kaşığı içilir. Müshil olarak ta bir çay kaşığı alınır. Cilde ve saça masaj şeklinde uygulanır.
ÇAM TEREBENTİN YAĞI
Solunum bel soğukluğunda ve idrar yolu hastalığında kullanılan etkili bir antiseptiktir. saçı besler. dökülmeyi önler kepeği gideriri. ve saçı kuvvetlendirir. Saç diplerinde mikro organizmaların oluşumunu engeller.
İÇİNDEKİLER:
Reçine asiti, kolofan ve pinen içerir.
KULLANILIŞI:
Günde 1-2 damla bir şeker parçası üzerine damlatılarak alınır. saç diplere masaj yaparak kullanılır. 200 gr lık şampuana 20 damla damlatılarak kullanılır.
Böbrekte tahriş yaptığından böbrek rahatsızlığı olanlar içmemelidir.
MENEKŞE YAĞI
Cilt hastalıkları, egzama, dermatit ve uyuzda kullanılır.Mikrop kırıcıdır. saç dökülmesine karşı etkilidir. Kuru saçları nemlendirir. Parlaklık ve canlılık verir. Kozmetik endüstrisinde kullanılmaktadır.
İÇİNDEKİLER:
Tanen, saponinler, flavon glikozitleri, vialamin ve emetin içerir.
KULLANILIŞI:
Cilde masaj yapılarak saça friksiyon şeklinde kullanılır.
YASEMİN YAĞI
Romatizma ağrılarında, cilt besleyici temizleyici ve selülit giderici olarak kullanılır.
Kullanılışı
Haricen; cilde masaj şeklinde uygulanır.
Banyo İçin Bitkisel Esanslar
Defne uçucu yağı
Okaliptüs yağı
Ardıç yağı
Limon yağı
Rezene yağı
Bergamut yağı
Melissa yağı
Lavanta yağı
Gül yağı
Adaçayı yağı
Biberiye yağıBanyo suyuna beş damla karıştırılır. Bu su ile masaj yapıp yıkanır.
Saç Bakımı - Kuru ve Cansız Saçlar İçin Badem yağı
Susam yağı
Defne gar yağı
Çörekotu yağı
Menekşe yağı
Zeytin yağı
Kekik yağı
Ceviz yağı
Hindistan Cevizi yağı
Karıştırılıp saç diplerine ve saça yedirilir. İstenildiği kadar bekletilip yıkanır. Haftada 2 defa yapılır.
Saç Bakımı - Yağlı ve Cansız Saçlar İçin
Portakal yağı
Çam Terebentin es.
Defne uçucu yağı
Biberiye yağı
Mersin yağı
Papatya yağı
Karıştırılıp saç diplerine ve saça yedirilir. İstenildiği kadar bekletilip yıkanır. Haftada 2 defa yapılır.
Bronzlaşma
Ceviz yağı
Kakao yağı
Kayısı yağı
Havuç yağı
Fındık yağı
Badem yağı
Birbirine karıştırılır, bütün vücuda sürülür. Güneşte bekletilir.
Cilt Bakımı İçin Portakal yağı
Limon yağı
Kayısı yağı
Gül yağı
Buğday yağı
Papatya yağı
Havuç yağı
Jojoba yağı
Yasemin yağı
Islatılmış pamuğa 1 çay kaşığı dökülür. Losyon şeklinde cilde sürülür. 30 dakika sonra ılık su ile yıkanır.
Selülit Tedavisi
Zambak yağı
Keten yağı
Ardıç yağı
Portakal yağı
Buğday yağı
Nane yağı
Susam yağı
Yasemin yağı
Anason yağı
Rezene yağı
Lavanta yağı
Limon yağı
Biberiye yağı
Jojoba yağı
Yosunlu sabun
Selülitli bölgeye iyi bir masaj yapılarak sürülür. 2 günde bir yapılmalıdır. 1-2 saat sonra yıkanır.Hassas ciltler daha kısa bekletebilir. (Yosunlu sabunla yıkanır.)
Cilt Çatlakları
Kakao yağı
Gliserin yağı
Keten yağı
Badem yağı
Saf Zeytin yağı
Çörekotu yağı
Kantaron yağı
Kayısı yağı
Melissa yağı
Çatlayan kuruyan bölgeye masaj yapılarak yedirilir.
Masaj Yağları
Susam yağı
Alabalık yağı
Kekik yağı
Lavanta yağı
Nane yağı
Gliserin yağı
Ardıç yağı
Jojoba yağı
Biberiye yağı
Vücuda masaj yapmada kullanılır. Bütün vücut bu yağlarla ovulur.
Romatizma ve Ağrı Giderici Yağlar
Kekik yağı
Defne gar yağı
Alabalık yağı
Karanfil yağı
Pelesenk yağı
Susam yağı
Sarımsak yağı
Portakal yağı
Gliserin yağı
Çam Terebentin es.
Biberiye yağı
Okaliptüs yağı
Ağrıyan bölge önce kolonyalı mendil ile silinir. Sonra ağrı yağları iyice yedirilerek sürülür. Sıcak havlu ile sarılır. 2-3 saat sonra yıkanabilir.
Sinirsel Başağrısı (Migren)
Nane yağı
Pelesenk yağı
Papatya yağı
Kekik yağı
Lavanta yağıŞakaklara ve alın bölgesine yağlar su ile yada ıslak pamuğa dökülerek (seyreltilerek) masaj yapılır. Stresin en iyi ilacı siyah çay İngiltere'de bulunan University College London'da yapılan araştırma sonuçlarına göre, günlük bir bardak siyah çayın, stresle başa çıkmak için birebir olduğu belirlendi.
Bilim adamlarının son yaptığı araştırmaya göre siyah çay, vücuttaki stres hormonları seviyesinde doğrudan etki yapıyor. Psychopharmacology isimli sağlık dergisinde yayınlanan sonuçlar, siyah çay içenlerin stresten çok daha çabuk arınabildiğini ortaya koydu.
İngiltere'de bulunan University College London'da yapılan araştırmalar sonucu, siyah çayın insanlar üzerinde anti-stres etkisi bulunduğu bildirildi. Bilim adamlarının yaptığı incelemelere göre siyah çay, vücuttaki stres hormonlarının seviyesi üzerinde doğrudan etki gösteriyor. Araştırmaya katılanlar içinde, 6 hafta boyunca günde 4 kez çay içenlerin kanlarında bulunan cortisol isimli stres hormonu seviyelerinin, stresli geçen etkinliklerin ardından ölçüldüğü ve oldukça stres hormonunun beklenenin daha altında olduğu görüldü.
Araştırmanın uygulandığı deneklerin normal yaşamlarında düzenli olarak çay içme alışkanlığı bulunanlar arasından seçildi. İlk aşamada bütün denekler çay içme alışkanlıklarına bir süre ara verdi. Araştırma kapsamında denekler iki gruba ayrılarak, bir gruba normal siyah çay verilmeye devam edilirken, diğer gruba siyah renkli olan, tadı da çay ile benzer olan ancak siyah çaydan farklı bir bitki çayı verildi. Her iki grubun da, stresli oldukları durumlardaki, cortisol, kalp atışı ve kan basıncı değerleri ölçüldü. Daha sonra deneklere 3 farklı sorun meydana getirilerek, her bir denek kamera karşısında, içinde bulundukları durum nedeni ile tartıştı. Yaşanılan sorun sonucunda, stres hormonu, tansiyon ve kalp atışı değerleri yeniden ölçüldü. Her iki grubun stres seviyeleri benzer çıkmasına rağmen, 50 dakika sonunda, normal çay içen grubun stres seviyesi yüzde 47 oranında düşerken, sahte çay verilen grubun stres seviyesi en fazla yüzde 27 oranında düşebildi. Çay içenlerin, yaşadıkları sorunların ardından daha hızlı ve kolayca rahatlayabildikleri ortaya çıktı.
ÇAY İÇENLERDE KALP KRİZİ RİSKİ DAHA AZ
Araştırmanın bir diğer sonucuna göre ise, çay içenler, içmeyenlere göre daha az kan pıhtılaşmasına bağlı gelişen kalp krizi geçirme riski taşıyor. University College London Halk sağlığı ve Salgınlar bölümü Profesörü Andrew Steptoe, halk arasında, çay içmenin, günlük yaşamdaki stresli durumlarda rahatlatıcı olduğuna inanıldığını, ancak şimdiye dek ilk kez bunun bilimsel bir araştırma ile test edildiğini söyledi. Deneklerin hiç birinin içtikleri çayın gerçek çay olup olmadığını bilmediklerini de söyleyen Profesör Steptoe, çayın içindeki hangi maddenin rahatlamaya ve stresi yenmeye neden olduğunun bilinmediğini sözlerine ekledi.
Andrew Steptoe, ayrıca, çayın içinde birçok farklı maddenin bulunduğu ve bu maddelerden catechin, polyphenol, flavonoid ve amino asitlerin beyindeki vericileri etkilediğinin daha önceki araştırma sonuçlarından ortaya çıktığını, ancak bu araştırma ile bu farklılığın nedenlerine ilişkin bir şey söylenemeyeceğini belirtti.
"Bizim araştırmamız, siyah çay içmenin, günlük yaşamdaki stresten kurtulmak ve çok daha hızlı rahatlamakta etken olduğunu ortaya çıkardı, bununla birlikte, çay içmek, stres hormonunu normale indirirken çok etkili." diyen Steptoe, bu araştırma sonuçlarının sağlık için çok büyük bir bilgi olduğunu, stres seviyesinin yavaş yavaş normale dönmesinin kronik rahatsızlıklara ve koroner kalp hastalıklarına yolaçtığını söyledi. Araştırma, University College London'daki bilimadamları, Andrew Steptoe, Leigh Gibson, Raisa Vounonvirta, Emily Williams, Mark Hammer, Jorge Erusalimsky ve Jane Wardle tarafından yönetildi. University College of London (UCL) 1826'da kuruldu. Oxford ve Cambridge'den sonraki ilk İngiliz üniversitelerinden biri olan UCL'de Hukuk, Mimarlık ve Tıp alanında eğitim veriliyor Ceviz damarları açıyor Ceviz damarları açıyor
İspanyol uzmanlar tarafından yapılan araştırmaya göre, öğünler sonunda yenen belli miktarda ceviz, yağlı besinlerin damarlara verdiği zararı önlüyor.
Amerikan Kardiyoloji Üniversitesi’nin dergisinde yayımlanan araştırmada, 24 kişiye bir hafta boyunca yağ oranı yüksek salam ve peynir içeren öğünler verildi.
Araştırmaya katılanların yarısına öğün sonlarında 5 çay kaşığı zeytinyağı, diğerlerineyse 8 adet ceviz verildi. Yapılan testler, hem zeytinyağı hem de cevizin yağlı besinlerin damara verdiği zararı azalttığını gösterdi.
Araştırma ayrıca cevizin damarların esnekliğini de koruduğunu ortaya koydu. Cevizin bu özelliğiyle, damar sağlığı için zeytinyağından da faydalı olduğu vurgulandı.
Yağlı besinlerin yol açtığı damar sertliği, felç ve kalp hastalıklarının temel nedenleri arasında gösteriliyor.
Bazı Meyvelerin Yararları ŞEFTALİ
* C vitamini
* Potasyum
* A vitamini
* B3 vitamini
* Folik Asit
* Kalp rahatsızlıkları ve kansere karşı korur,
* Sindirim sistemini çalıştırır hazmı kolaylaştırır,
* Böbreklerin ve safra kesesinin düzenli çalışmasını sağlar,
* İdrar sökücüdür.
KAYISI
* A vitamini
* Potasyum
* B3 vitamini
* Betakaroten
* Betakaroten, kanserin,özellikle akciğer kanserinin, kalp hastalıklarının ve kataraktın önlenmesine yardımcıdır,
* İçerdiği kalsiyum ve magnezyum sayesinde kemik erimesinin önlenmesine faydalıdır,
* Kan yapıcı,cildi ve saçı canlı tutma özelliği vardır,
* Lifli bir meyve olduğundan bağırsakları korur ve pekliğe iyi gelir,
* Kansızlığa iyi gelir,
* Sinirleri gevşetip uyku verir.
VİŞNE
* Karbonhidrat
* A vitamini
* Potasyum
* Şeker oranı kirazınkinden düşük olduğu için daha az kalori içerir,
* Diyareyi keser,idrar söktürücü özelliği vardır,
* Ateş düşürür,susuzluğu giderir.
PORTAKAL
* C vitamini
* Karbonhidrat
* Potasyum
* Folik Asit
* Bioflavin
* Soğuk algınlığı, grip, incinme, kalp hastalıkları ve felçten korur,
* Portakal suyundaki bir antioksidan olan bioflavin damarları ve kılcal damarları güçlendirerek kalbin zarar görmesini engeller,
* Ezik ve çürüklerin daha çabuk iyileşmesini sağlar,
* İçerdiği C vitamini ve folik asit sayesinde öksürüğü azaltır,
* Kanın pıhtılaşmasını,mide ve pankreas kanserini önleyici etkisi vardır,
* İçerdiği yüksek potasyum tansiyonun dengelenmesine yardımcı olur.Aynı zaman da potasyum cildin kuruyup kırışıklıkların oluşması da önler,
* Bağırsak gazlarını söker,bağırsak parazitlerinin dökülmesini sağlar,
* Karaciğerin düzenli çalışmasını sağlar,
* Safra salgısını arttırır.
MUZ
* Karbonhidrat
* Potasyum
* A vitamini
* Folik asit
* Kalbe ve kas sistemine yararlı,
* Yorgunluğu ve ishali giderici özelliği vardır,
* Yüksek tansiyonu önleyici özelliğe sahiptir,
* Uykuyu düzene sokar,
* Ülseri önler ve ülser yaralarının tedavisine yardımcı olur,
* Kolesterolü düşürücüdür ve migren ağrısına faydalıdır,
* Böbrek ve eklemlerdeki iltihaplanmalarda tedavi edici özelliğe sahiptir.
GREYFURT
* Karbonhidrat
* Potasyum
* A vitamini
* Folik asit
* C vitamini
* Sindirimi uyarır,
* Diş etlerinin kanamasını azaltır,
* Soğuk algınlığına iyi gelir,
* Kolesterolü düşürür,
* Kılcal damarlardaki kan dolaşımını hızlandırır,
* Mide ve pankreas kanserlerine yakalanma riskini azaltır,
* Tansiyonu dengeler,
* İdrar sökücü özelliği vardır.
ELMA
* Karbonhidrat
* Lif
* Potasyum
* B3 vitamini
* Pektin
* Böbreklerin temizlenmesine yarar,
* Baş ağrısına iyi gelir,
* Kolesterolü düşürür,
* Yüksek tansiyonu düşürür,
* Kan şekerini kontrol altında tutar,
* Romatizma ve gut hastalığına iyi gelir,
* Uykusuzluğa iyi gelir,
* Bağırsaklardaki parazitlerin dökülmesini sağlar,
* Elma + kereviz/maydanoz yorgunluğa iyi gelir,
* Elma+kızılcık suyu veya elma+ananas+üzüm suyu gribe iyi gelir,
* Elma+armut suyu kabızlığa iyi gelir.
ÇİLEK
* Karbonhidrat
* Lif
* Demir
* Potasyum
* B3 vitamini
* Folik asit
* C vitamini
* Sigara dumanının etkilerini azaltır,
* Çocuk felci ve ağız-deri yaralarına yol açan virüsleri öldürücü etkisi vardır,
* Kansere yakalanma riskini azaltır,
* Mide ve bağırsak zayıflıklarını giderir,
* Sakinleştirici etkisi vardır,
* Safra kesesi hastalıklarına iyi gelir,
* Yüksek ateşi düşürür,
* Suyuyla gargara yapılırsa diş taşlarının oluşmasını engeller,
* Cilde canlılık kazandırır.
ANANAS
* Potasyum
* A vitamini
* C vitamini
* Kalsiyum
* Magnezyum
* Fosfor
* Bakteri ve parazitlerle savaşmaya yarar,
* Sindirimi kolaylaştırır,
* İltihaplanma riskini azaltmada ve yaraların hızla iyileşmesini sağlamada etkilidir.
MANGO
* A vitamini
* C vitamini
* E vitamini
* Demir
* Böbreklere faydalıdır,
* Kanı temizler,
* Sindirimi hızlandırır,
* Asitli yiyecekleri nötralize eder.
PAPAYA
* A vitamini
* C vitamini
* Sindirimi kolaylaştırır,
* Vücutta parazitlere karşı savaşır,
* Kansere karşı koruyucu etkisi vardır,
* Bağırsaklarda oluşan gazı alarak genel anlamda bağırsakları temizler.
* Belirtilen vitamin ve mineraller, seçilen meyvelerde yoğun şekilde bulunmaktadır. Bu meyveler birçok farklı vitamin ve mineral içerseler de, bunların yoğunluğu ikinci planda kaldığından, burada hepsine yer verilmemiştir.
Domates yiyin güzelleşin Yaz aylarının en lezzetli sebzelerinden domatesin, aynı zamanda güzellik kaynağı da olduğu bildirildi. AA muhabirine konuyla ilgili açıklama yapan Beslenme ve Diyet Uzmanı Erkan Erdal, domateste bulunan ve kırmızı rengi veren likopen maddesinin, bilinen en iyi antioksidan olduğunu belirterek, ılık domates maskesinin cildi gergin tuttuğunu söyledi. Erdal, domatesin cilt sağlığı açısından çok önemli olduğunu ifade ederek, ''Domatesin içindeki likopen, yağ ve ısıyla etkisini artırır.
Sabahları kahvaltıda soyulmuş ve zeytinyağı dökülmüş domates sağlık açısından çok faydalıdır'' diye konuştu. Erdal şunları söyledi: ''Likopen bilinen en etkili antioksidandır ve en fazla domateste bulunur. Salça ve ketçap da bol miktarda likopen içerir. Greyfurt, kuru kayısı ve karpuzda da likopen vardır ama içerdiği madde domates kadar yoğun değildir.'' Ketçabın yararlı olduğunu, bol bol domates suyu içilmesi gerektiğini belirten Erdal, makarnanın da bol ketçapla yenmesini önerdi.
Erdal, ciltlerinin güzelliğiyle ünlü Macar kadınlarıyla ilgili yapılan bir araştırma sonucunda bu kadınların yüzlerine ılık domates maskesi sürdüklerinin ortaya çıktığını ifade ederek, domatesin güneşin altında gergin kalabilmesinin nedeninin likopen olduğunu ve yüze sürülen likopenin de cildi gergin tutacağını, kırışmayı önleyeceğini dile getirdi. Likopenin, vücutta kansere neden olan serbest radikallerin dolaşımına engel olduğuna da dikkati çeken Erdal, Alzheimer, osteoporoz ve deri hastalıklarını önlemede de likopenin önemli olduğunu söyledi. Keçi boynuzunun faydaları
Bir çok insan tanıdım, alerjik nefes darlığı çeken.Bu insanlar yılın belli mevsimlerinde kortizon tedavisinden başka çare bulamayanlardı.
Öksürük krizlerinin nedenli şiddetli olduğunu anlatıyorlardı.
Keçiboynuzunu önerdiğim bu insanların çoğu daha hemen ertesi gün rahatlamaya başladıklarını anlatıyorlardı.
Guatr rahatsızlığından dolayı nefes darlığı çekenler de olumlu sonuçlar aldıklarını belirtmişlerdir.
Keçiboynuzunda bulunan bazı etkin maddeler aşağıdaki tabloda belirtilmiştir.
KEÇİBOYNUZU NEDİR?
Anadolu'da bazı yörelerde harnup olarak da bilinir.
Yeryüzünün en eski bitkilerinden olup anavatanı olarak
Güney Anadolu, Suriye, Kıbrıs, Yunanistan, İspanya, Fas, Tunus, Cezayir, Filistin ve Libya olup
memleketimizde, Antalya, Mersin, Silifke, Datça dolaylarında yaklaşık 1500 km2lik sahil şeridinde doğal olarak yetişmektedir. Keçiboynuzu, yetişmeye başladığı ilk 15 yıl meyve vermeyen bir bitkidir.
Meyveleri ilk başlarda yeşil olup, olgunlaştıkça kahverengileşen ve tam olgunlaşınca parlak kahverengi renk alır.
Keçiboynuzunun en büyük özelliği nefes darlığına karşı oldukça etkili olmasıdır.
Keçiboynuzunun nefes darlığına karşı etkili olan etkin maddesi hemen hemen başka hiçbir bitkide bulunmamaktadır.
Bu etkin madde aynı zamanda bazı alerjik astım rahatsızlıklarında öylesine etkilidir ki;
derhal sonuç almak mümkün olabilmektedir.
Ayrıca alerjinin neden olduğu nefes darlığı problemlerinde büyük bir başarıyla uygulanabilir .
Keçiboynuzunun içerdiği gallik asit insan sağlığı üzerinde öylesine çok yönlü özellikleri olan bir maddedir ki,
bu özelliklerinden bazıları aşağıdaki tabloda belirtilmiştir.
Analgesic Ağrı kesici
Antiallergenic Alerjiye karşı
Antiasthmatic Astıma karşı
Antibacterial Bakteri yok edici
Antibronchitic Bronşite karşı
Anticancer Kansere karşı
Antihepatotoxic Karaciğeri toksinden arındırıcı
Antioksidant Serbest radikalleri yok edici
Immunostimulant Bağışıklık sistemini güçlendirici
Antiviral Mikroplara karşı
Antiseptic Antiseptik
Cancer-preventive Kansere karşı koruyucu
Antinitrosaminic Nitrozamin yok edici
Bronchodilator Bronş genişletici
Antipolio Çocuk felçine karşı
Yukarıdaki tabloda görüldüğü gibi gallik asit çok yönlü bir maddedir.
Bu maddenin belirtilen bu özelliklerini artıran ve takviye eden keçiboynuzunda bulunan promotor maddelerdir.
Akciğer ödemine karşı keçiboynuzunun desteği bulunmaz bir imkan.
Balgam söktürücü gücü ve astım a karşı olan tedavi edici gücü çok fazladır.
Sigara içenler keçiboynuzuna başladıktan bir iki gün sonra nasıl balgam çıkardıklarını hayretle gözleyeceklerdir.
Keçiboynuzu, insanlığın korkulu rüyası akciğer kanserini %90 oranında önleme gücüne sahiptir.
Özellikle sigara içen insanlarda akciğer kanserine yakalanma riskinin ne kadar yüksek olduğu,
bu konuyla ilgili hemen her klinik deneyde ortaya konmaktadır.
Değerli okuyucu, bir insanın kendi kendine (sağlığı açısından) verebileceği en büyük zarar; sigara içmesidir.
Unutmayınız ki, sigara içmek sadece akciğer kanserine yakalanma riskini artırmıyor,
genel olarak insan sağlığını olumsuz etkileyen zararlı bir alışkanlıktır.
Keçiboynuzu akciğer kanserini önleyen mükemmel bir meyvedir.
Ancak, akciğer kanserine yakalanmış olanlar için tedavi etme gücü çok zayıftır.
Ancak bir bitkinin hastalığı önleyici özelliği ile hastalığı tedavi etme özellikleri birbirlerinden farklı şeylerdir.
İşte keçiboynuzunun akciğer kanserini tedavi etmekteki gücünü artırıcı farklı etkin maddeler içeren ikinci bir bitkiye ihtiyaç vardır.
Bu ikinci takviye bitki kırmızı turptur.
Keçiboynuzunda kolestrol bulunmaması ayrı bir avantajdır.
Kaffein ve theobromine içermediği içinde tansiyon problemi olanların rahatlıkla kullanabilecekleri bir bitkidir.
Fosfor ve kalsiyum bakımından zengindir.
Bu nedenle osteoporoz rahatsızlığı olanlara kalsiyum ihtiyaçlarının karşılanmasında çok iyi bir destekleyicidir.
---------------------------------------------------------------------------
KEÇİBOYNUZU (HARNUP) PEKMEZİ
Faydaları:
* Kalsiyum bakımından çok zengindir (sütün 3 katı)
* İçindeki E vitamini sayesinde; öksürüğe, gribe, kemik erimesine ve kansızlığa iyi gelir
* Balgam söktürür,göğsü yumuşatır,bronşları açar, sigara tiryakileri için faydalıdır ve nefes darlığına oldukça etkilidir.
(Alerjik nefes darlığı çekenlere ısrarla keçiboynuzu pekmezi tavsiye edilir.)
* Yüksek ham selüloz etkisi ile bağırsak rahatsızlıklarına ve gastrite etkilidir.
Mide ve bağırsak gazlarını dışarı atarak mide şişkinliğini giderir .
Bağırsak kurdu, tenya, solucan gibi bağırsak parazitlerini temizler.
Mideye kuvvet verir.
* Yüksek mineral ve vitamin içeriği ile de diş ve diş etleri üzerinde çok olumlu etkileri vardır.
* Yüksek doğal şekerler , zengin mineraller (özellikle çinko) ve vitaminler (A , B , B2, B3, D) içeriği dolayısıyla doğal güç ve besin kaynağıdır.
* Yüksek sodyum ve potasyum içeriği sayesinde tansiyon, karaciğer ve akciğer üzerine çok yaralı etkileri bulunmaktadır.
Kanın zehirli maddelerini temizler.
*İnsanlığın korkulu rüyası akciğer kanserini %90 oranında önleme gücüne sahiptir.
*Kalbe faydalıdır, kalp çarpıntısını önler
*İnsan vücuduna giren radyasyonu dışarı atar
Sağlık ve güzelliğe böğürtlen
Sağlık ve güzelliğe böğürtlen
Hafıza kaybından, ishale kadar bir çok rahatsızlığa iyi geldiği belirtilen böğürtlene olan ilginin, her geçen gün arttığı bildirildi.
Uzmanlar tarafından, çiçekleri ve taze meyvesinin bir çok hastalığa iyi geldiği belirtilen böğürtlen, iklim özellikleri nedeniyle en çok Mersin ve Bursa yörelerinde yetiştiriliyor. Kozmetik sanayisi ise böğürtlen aroması bulunan duş jeli ve güzellik losyonları üretmeye başladı. Böğürtlenin sıkılarak elde edilen suyunun ishal rahatsızlıklarına, taze veya kurutulmuş 20 gram böğürtlen yaprağından yapılan çayın ise, ağız yaralarına iyi geldiğini belirten uzmanlar, antioksidanlar açısından zengin olduğunu belirttikleri meyvesinin ise yaşlılıktan kaynaklanan hafıza kayıplarına, diyabete ve böbrek taşlarına karşı kullanıldığını söylediler. Böğürtlen bu özelliklerinin yanı sıra, son günlerde değişik kozmetik firmaları tarafından da doğal bitkilerden üretilen ürünlerin hammaddesini de oluşturduğu belirtildi.
Firmaların vücut güzellik losyonları ve duş jeli gibi doğal bitkilerden imal ettikleri ürünlerinde böğürtlen çiçeği ve meyve aromasını kullandıkları kaydedildi.
TALEP ARTTI
Mersin'in Silifke İlçesi Böğürtlen Üreticileri Birliği Başkanı Ekrem Doğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, anavatanı Bursa olmasına karşın Türkiye'de en erkenci bögürtlen meyvesinin Silifke'de yetiştirildiğini söyledi. Silifke Ovası'nda bu yıl toplam 180 dekar alanda ekim yaptıklarını ve yaklaşık 330 ton rekolte beklediklerini belirten Doğan, artan talep karşısında ekim alanlarının her geçen yıl arttığını ifade etti. Böğürtlenin taze olarak tüketilmesinin yanı sıra reçel, marmelat gibi bir çok kullanım alanının bulunduğunu anlatan Doğan, uzmanlar tarafından bir çok hastalığa iyi geldiğinin de bilimsel olarak kanıtlandığını sözlerine ekledi
Üzüm Çekirdeğinin büyüsü..
Üzüm Çekirdeği Avrupa'da ilaç niyetine satılıyor. Mucizevî çekirdek ödemden,nezleye kadar bir çok hastalığın tedavisinde
kullanılıyor. Üzümün çok faydalı olduğu bilinir. Özelliklede zihin açıcı yönü ile sınavlardan önce kuru üzüm tavsiye edilir. Ama
birçoğumuz üzümü yerken çekirdeğinden muzdarip oluruz. Onu tüketmez, atarız Hatta marketlerde en çok çekirdeksiz üzümler rağbet görür. Halbuki üzümün çekirdeği bugün birçok Avrupa ülkesinde ilaç niyetine, tabletler halinde satılıyor. Yavaş yavaş Türkiye'de de yaygınlaşmaya başlayan üzüm çekirdeği, yakında bütün eczanelerdeki yerini alacak gibi. Bu çekirdeğin en önemli faydası kan damarı onarıcısı olması. Kan damarları insan için hayati önem taşıyor.Başınızdan ayak uçlarınıza kadar her doku kanla beslenir.
İncecik kılcal damarlardan, geniş atardamarlara kadar, karmaşık kan damarları ağı sizin yaşam hattımızdır. Eğer kan damarları
yaşlanır, hastalanır, zayıflar, incelir ve kan sızdırırsa, sağlığınız tehlikede demektir. Eğer oksijeni taşıyan kan düzgün bir
biçimde akmıyorsa kalp kasınız hasar görebilir. İşte üzüm çekirdeği, zayıflamışkan damarlarını güçlendirip normal sağlıklarına döndürebilen, dolaşım bozukluklarının düzeltebilen ve önleyebilen bir yapıya sahip. Özelliği ise tamamen doğal olması...
Çekirdek,damar hastalıklarını tedavi ediyor. Zayıflamış kan damarlarının yapısını güçlendiriyor.
Ayrıca üzüm çekirdeği bilinen en güçlü antioksidan... Yapılan bazı testlerde, E vitamininden 50 kat daha güçlü olduğu ortaya
çıkmış. İlk Fransa'da keşfedildi Üzüm çekirdeği 40 yıldır Avrupa'da, özellikle üzüm bağlarının çokluğu ile bilinen Fransa'da
etkili bir biçimde kullanılıyor.
Üzüm çekirdeği 1947 yılında Bordeaux Üniversitesi'nden emekli tıp profesörü Fransız Kimyacı Jack Masquelier tarafından keşfedilmiş.
Çekirdek ilk olarak hamileliğinden dolayı aşırı ödemi olan fakültenin dekanının eşine, dekan tarafından verilmiş.
Masquelier o günü şöyle anlatıyor;"Kadın, şişmiş bacakları ile o kadar yorgun görünüyordu ki, güçlükle
yürüyebiliyordu. Yüzünden, çektiği acıları okumak mümkündü.Ne yapabilirim de bu kadının acılarını dindirebilirim diye düşündüm.
Sonra dekanın eşine çekirdek verdiğini gördüm.Dekanın eşi 48 saat içinde iyileşti. O halde, ben üzüm çekirdeğinde özel bir
şeyler olabileceğini düşündüm."
1950'de üzüm çekirdeği Resivit olarak bilinen ve Fransa'da satılan ilk damar koruyucu ilaç olmuş.
Doktor Masquelier ve meslektaşları, üzüm çekirdeğinin varis üzerindeki etkisini doğrulayan dokuz deney yapmışlar. Bununla birlikte çekirdek, göz kamaşması, gece körlüğü, maküler dejenerasyon gibi göz sorunlarının, arterit, saman nezlesi, alerji ve burun kanamalarını tedavisinde de kullanılmış.
"Eğer düzenli olarak üzüm çekirdeği alırsanız, damar duvarlarınız
güçlenecektir." diyor Dr. Masquelier.
Diş eti kanayanlar kullanmalı. Peki üzüm çekirdeğine ihtiyacınız olup olmadığını nasıl
öğreneceksiniz? Doktor Masquelier'in konu ile ilgili görüşleri şu şekilde:
"Sabahleyin dişlerinizi fırçalarsınız ve diş etlerinizin kanadığını görürsünüz.
Ya da göz korneasında bir kan lekesi fark edersiniz. Veya geceleri kendinizi yorgun hissedersiniz, baldırlarınız şişer,
ödem olduğunu fark edersiniz. Bu durumda damar zayıflığından muzdaripsinizdir ve üzüm çekirdeği tüm bu patolojik mekanizmalarla
mücadele eder.
"1995 yılında İtalya'da yapılan bir araştırmada 150 miligramlık üzüm çekirdeğinin ağrıyı, yanma karıncalanma hissini ve
atardamarların şişme derecesini azaltmada, yaygın olarak kullanılan bir eczacılık ilacından daha hızlı ve üzün sureli etkili
olduğu bulunmuş. 1985 yılında da Fransa'da 92 hasta üzerinde yapılan kontrollü deney, 28 gün boyunca 300 miligram üzüm
çekirdeği almanın, ağrıyı, karıncalanma geceleyin giren bacak kramplarını ve şişkinliği yüzde 50'den daha fazla azalttığını
göstermiş. Üzüm çekirdeğini diğer bir faydası ise gözlere... Gece görüşünde önemli olan parlak ısıların neden olduğu göz
kamaşmasını geçirmeye yardımcı oluyor.
Yine Fransa'da 100 denek üzerinde yapılan iki ayrı araştırmada 5 hafta boyunca günde 200 miligram üzüm çekirdeği almanın parlak ısılara maruz kaldıktan sonra görme keskinliğine yeniden kavuşma durumunu
artırdığı ortaya çıkmış.
Ayrıca testlerde üzüm çekirdeği ürünün bir bilgisayar ekrani karşısında çalışmanın neden olduğu göz gerilimini
geçirdiği ve miyop kişilerde retinanın işlevini ve duyarlılığını düzelttiği görülmüş.
Üzüm çekirdeğinin tansiyonu ve onun sonuçlarını düzenlemeye yardımcı olabileceği de belirtiliyor. Araştırmaların gösterdiğine
göre, yüksek tansiyonlu insanlar genellikle çok geçirgen olan, zayıf kılcal damarlara sahipler. Bu da onların kılcal damar
kanaması geçirme ve göz retinasındaki kan damarlarının yırtılma olasılıklarını artırıyor.
Dr. Miklos Gabor'un yaptığı araştırmada üzüm çekirdeği yüksek tansiyonlu deneklerde kılcal damarları güçlendirmiş.
Anti-Aging etkisi Üzüm çekirdeği damarları yenilediği için ayrıca anti-aging etkisine sahip. Yenilenen damarlar yaşlılığı
geciktiriyor. Böylelikle cildinizdeki yaşlanma belirtileri azalıyor.
Uluslararası sertifikalı Organik Üzüm Çekirdeği Ekstraktinin
içerdiği Proantosiyanidin, bilinen en güçlü etkisi antioksidant. Üzüm çekirdeğinin antioksidant etkisi vitamin E'den 50, vitamin C'den 20 kat daha fazla.Antioksidantlar, vucudumuzdaki kimyasal reaksiyonlar sonucu oluşan veya dışarıdan sigara, alkol, kirli hava v.s. ile alınan zararlı maddeleri etkisiz hale getiriyor.
Uzmanlara göre vücudun antioksidant üretimi 25 yaşından sonra yavaşlamaktadır. Bu yavaşlamanın yol açtığı deformasyonları yok etmek için bilinen en kuvvetli antioksidant ise organik üzüm çekirdeği ekstraktıdı olduğu belirtiliyor.
Çekirdek, bağ dokularını güçlendirerek cilt sarkmasına engel oluyor. Cildin elastik, yumuşak ve düzgün olmasını sağlıyor.
Üzüm çekirdeğinde tavsiye edilen miktar günde 150 ile 300 miligram.
Damar sağlığını korumak için gerekli doz ise günde 5-10 gram. Üzüm çekirdeğinin insanlar üzerinde her hangi bir yan etkisi görülmemiş.
Prof. Peter Rohdewald tarafından laboratuar fareleri, kobaylar ve köpekler üzerinde yapılan araştırmada doğal çekirdeğin, toksik, mutajenik, karsinojenik olmadığı tespit edilmiş.
Kimler kullanmalı? * Kan damarlarının yardıma ihtiyaç duyduğunu düşünenler.
* Cildindeki kırışıklıklar günden güne fazlalaşanlar
* Cildi cansız ve solgun görünenler
* Cinsel yaşantısında kendini yetersiz hissedenler
* Kalple ilgili sorunları olanlar
* Ani kalp krizi riski olanlar
* Görme gücünde yaşlanmaya bağlı bozulma olanlar
* Şişlikler ve ödem alerjilerinde
* Yüksek tansiyonda
* Kolayca kanama ve morarma eğilimi olanlar
* Daha önce kanamaya bağlı felç geçirenler
* Şeker hastalığı olanlar
* Varis ve hemoroit gibi sorunları olanlar... Sunu belirtmek gerekiyor ki; yukarıda bahsettiğimiz faydaların birçoğu çekirdeğin damarları onarıcı özelliğinden kaynaklanıyor.
Çünkü damarlar, insan bedenini ayakta tutan ana mekanizmalar. Onların bozukluğu insan bünyesinde birçok hastalığa neden oluyor.
Damarları onaran çekirdek, böylelikle diğer hastalıkların iyileşmesinde de önemli bir etkiye sahip oluyor. kaynak:http://www.celebiyiz.biz