Arama

Aşılar - Sayfa 2

Güncelleme: 21 Ağustos 2018 Gösterim: 41.801 Cevap: 13
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
6 Haziran 2016       Mesaj #11
Safi - avatarı
SMD MiSiM

Difteri Aşısı

Ad:  aşı2.JPG
Gösterim: 897
Boyut:  35.2 KB

Difteri mikrobunun toksininin, toksoid hale getirilmesiyle hazırlanan ve organizmada, difteri hastalığına karşı koruyucu olan antitoksin antikorlarının sentezini sağlayan bir aşıdır. 6 yaş altında uygulanan pediatrik şekil ve bir de dozu daha düşük olan erişkin şekli vardır. Genellikle 6 yaş altındaki çocuklara difteri toksoidi + tetanoz toksoidi + boğmaca (DBT) karma aşı şeklinde uygulanır. Erişkinlere ise difteri + tetanoz şeklinde uygulanır. Her iki şekilde de koruyuculuk değeri %95'dir. Koruyuculuk süresi 10 yıldır. Difteri hastalığını geçirenlerde bağışıklık oluşmadığı için daha sonra primovaksinasyon uygulanmalıdır. Aşı kas içine (IM) uygulanır. Bilinen yan etkileri sıklıkla, hafif lokal reaksiyon ve hafif ateş, nadiren de aşırı duyarlılık ve nörolojik reaksiyonlardır.
Sponsorlu Bağlantılar

Tetanoz Aşısı


Tetanoz mikrobunun toksininin, toksoid hale getirilmesiyle hazırlanan ve organizmada tetanoz hastalığına karşı koruyucu olan antitoksin antikorların sentezini sağlayan bir aşıdır. Tetanoz mikrobu çevremizde, her yerde bol olarak bulunabilen bir mikroptur. Bu nedenle tüm insanların her yaşta aşılı olmaları gerekir. Tetanoz toksoid aşısı oldukça güçlü bir bağışıklık oluşturur. Koruyuculuk değeri %95'in üzerindedir. Koruyuculuk süresi 10 yıldır. 10 yılda bir tekrar edilmesi gerekir. 6 yaş altında DBT şeklinde, erişkinlerde ise difteri + tetanoz şeklinde veya sadece tetanoz toksoidi olarak uygulanabilir. Yeni doğan tetanozunu önlemek için riskli bölgelerde aşılı olmayan gebelere 4. ayda, 4 hafta ara ile 2 doz aşı uygulanması önerilir. Tetanoz hastalığını geçirenlerde bağışıklık oluşmadığı için daha sonra primovaksinasyon uygulanmalıdır. Aşı kas içine (IM) uygulanır.

Boğmaca Aşısı


Ölü bakteri aşısıdır. DBT şeklinde uygulanır. 6 yaşından sonra, boğmaca hastalığının çok az görülmesi ve aşı reaksiyonlarının artması nedeniyle uygulanmaz. Koruyuculuk değeri %70 kadardır. Bilinen yan etkileri lokal reaksiyon, ateş, bulantı, kusma gibi hafif sistemik reaksiyonlar, nadiren de uzun süren ağlamalar, konvülziyon ve ensefalopatidir. Aşı kas içine (IM) uygulanır. Son yıllarda, içinde sadece bakteriye ait antijenik maddeleri içeren hüc- resiz (aselüler) boğmaca aşısı hazırlanmıştır. İlk aşıya göre koruyuculuğu aynı, fakat yan etkileri daha azdır.

BCG (Tüberküloz) Aşısı


Ülkemiz açısından önemi nedeniyle bu aşı hakkında daha geniş bilgi verilecektir. BCG; canlı (atenüe) bakteri aşısıdır. Aşı, sığır tipi tüberküloz (tbc) mikrobunun, çok sayıda kültür pasajıyla zayıflatılması (= virülansının azaltılması) ile elde edilen atenüe bakteriden hazırlanır (Aşıyı elde eden araştırmacılardan dolayı bu atenüe aşıya Bacille-Calmette-Guerin = BCG adı verilmiştir. Calmette ve Guerin, 1906'da kültür pasajlarına başlamış ve 3 haftada 1 kez pasaj yaparak, 13 yılda 231 defa pasajla, aşı için uygun atenüe bakteriyi elde etmişlerdir). Aşının koruyuculuk değeri %80 civarındadır. Koruyuculuk süresi ortalama 5-10 yıl kadardır. Aşının etkili olduğunu söyleyebilmek için PPD deri testini pozitifleştirmesi gerekir.
BCG'nın Uygulanışı :
BCG doğumda 0.05 ml. deri içi, sol üst kola yapılır. Okula giderken 0.1 ml ikinci doz uygulanır (20 yaşına kadar ise her 5 yılda bir uygulanmalıdır). Daha sonra PPD deri testi kontrolları ile 10 yılda bir tekrarlanması gerekir. Aşı her yaşta ve PPD'si (-) olan herkese uygulanabilir. BCG aşısı, genellikle sol omuz başına, deltoid bölgeye deri içi (= intradermal = ID) olarak 0,1 ml (=0,1 mgr) uygulanır. Uygulamadan 2-6 hafta sonra önce küçük bir şişlik, sonra içi sıvı dolu bir şişlik (vezikül) ve nihayet içi cerahat dolu bir şişlik oluşur. Dışarı açılabilir ve ülserleşebilir. 2 ayda kabuklanıp nedbe (iz) bırakarak iyileşir. Koltuk altı lenf bezlerinde hafif şişme görülebilir. BCG aşısından 4-8 hafta sonra PPD (tüberkülin) deri testinin pozitifleşmesi gerekir. Genelde aşı yapılan çocuğun yaşı ne kadar küçükse PPD'nin pozitifleşme oranı da o kadar düşük olmaktadır. Doğumdan hemen sonra aşılanan bebeklerin %20'sinde (beşte birinde) PPD'nin hiç pozitifleşmediği, çoğunda da 1 yıl içinde PPD'nin pozitiften, negatife döndüğü saptanmıştır. Bu nedenle BCG aşısı yapılan bebeklerin PPD deri testi mutlaka kontrol edilmelidir.
PPD (tüberkülin) Deri Testi :
Kolun dirseğe yakın kısmına yine deri içi (ID) ve 0,1 ml (2 ünite) olarak yapılır. 72 saat sonra injeksiyon yerindeki sertliğin çap büyüklüğü değerlendirilir. Bu deri testi bir kişinin tüberküloz mikrobu ile karşılaşıp, karşılaşmadığını ve bu hastalığa karşı bağışık olup, olmadığını gösterir. Deri testi yerindeki sertliğin (endürasyo- nun) çapı 10 mm ve üzerinde ise PPD pozitif kabul edilir. BCG aşısı yapılanlarda 3-5 mm'lik sertlik olumlu kabul edilir.
BCG aşısının kompikasyonları :
Tüm aşılar içinde en güvenilir olanlardan biridir. Komplikasyonları daha çok aşının dozu, aşılama yeri, derinliği ve aşılanan kişinin yaşı ve immünite durumu ile yakından ilgilidir. En sık görülen komplikasyonları
  • Koltuk altı veya boyunda lenf bezi şişliği
  • Aşı yerinde büyük yara veya diğer bakterilerle sekonder infeksiyon
  • Osteomyelit
  • Yaygın BCG infeksiyonu (immün yetmezlik olgularında).
BCG aşısının saklanması :
BCG kuru veya sıvı şekilde hazırlanır. Kuru aşı 2-8°C de 1 yıl saklanabilir. Sulandırıldıktan sonra 24 saat içinde kullanılması gerekir. Sulandırılmış halde iken güneş ışığına maruz kalmamalıdır. Aksi halde 5 dakikada basiller inaktive olurlar. Sıvı aşı 2-8°C de 3 hafta saklanabilir.

Tifo Aşısı (= TAB)


Ölü bakteri aşısıdır. İçinde Salmonella typhi, Salmonella paratyphi-A ve Salmonella paraty- phi-B olmak üzere üç ayrı tür bakteri bulunan karma aşıdır ve kısaca TAB olarak adlandırıl ır. Gerekli olduğu hallerde 2 ile 40 yaş arasında ve risk altındaki kişilere uygulanır. 6-8 hafta ara ile 2 doz aşı, 1 yıl sonra rapel yapılır. Daha sonra 3-4 yılda bir rapel yapmak yeterlidir. (Komplikasyonları nedeniyle 2 yaşından küçük ve 40 yaşından büyüklere TAB aşısı yapılmaz.) Tifo aşısı deri altı ve 1 ml olarak uygulanır. Aşının hafif lokal ve sistemik yan etkileri olabilir. Koruyuculuk değeri %70'dir.

Kolera Aşısı


Ölü bakteri aşısıdır. 6-24 aylık çocuklara 0,5 ml, daha büyüklere 1 ml uygulanır. Deri altı veya kas içi aşı yapılır. Gerekli olduğu zaman 4-6 hafta ara ile 2 doz aşılama yapılır. Koruyuculuk süresi 6 aydır. İstenirse 6 ayda bir rapel aşı ile koruyuculuk sürdürülebilir. Koruyuculuk değeri % 50'dir. Bu değer çok düşük olduğu için artık pek önerilmiyor.

Çocuk Felci Aşısı (= Polio Aşısı)


İki tiptir.
  • Salk tipi Polio aşısı: İnaktive virus aşısıdır. Parenteral verilir.
  • Sabin tipi Polio aşısı: Canlı (atenüe) virüs aşısıdır. Ağızdan verilir.
Her ikisi de güçlü bir bağışıklık oluşturuyorsa da gönümüzde Sabin tipi Polio aşısı daha yaygın olarak kullanılmaktadır. Koruyuculuk değeri %95 kadardır. Yan etkisi yoktur. Aşı içinde, Polio virusunun her üç tipi de mevcuttur. (Tip I, II, III = Trivalan aşı veya Polivalan aşı). (Aşılama programı için Tablo 1'e bakınız).
Son yıllarda inaktive polio aşısı uygulamaları artmıştır. Çünkü canlı a şıya bağlı paralitik polio olguları bildirilmiştir.

Kızamık Aşısı


Canlı, atenüe virüs aşısıdır. Tek başına veya kızamıkçık ve kabakulak aşıları ile birlikte (MMR=KKK olarak) tek doz deri altına uygulanır. Kızamık aşısı tüm sağlıklı çocuklara 15 aylıkken yapılır. Ancak kızamık riskinin yüksek olduğu toplumlarda 6 - 15 aylık arası yapılabilir. Ama 15 aydan sonra bir doz daha yapılmalıdır. Koruyuculuk değeri % 100'e yakındır. Koruyuculuk süresi ömür boyudur.

Kızamıkçık Aşısı


Canlı, atenüe virus aşısıdır. Tek başına veya MMR şeklinde tek doz, deri altı uygulanır. 12 aylıktan itibaren herkese uygulanabilir. Koruyuculuk değeri % 95'tir. Koruyuculuk süresi ömür boyudur.

Kabakulak Aşısı


Canlı, atenüe virus aşısıdır. Tek başına veya MMR şeklinde tek doz, deri altı uygulanır. 12 aylıktan itibaren uygulanır. % 95 koruyucudur. Koruyuculuk süresi en az 10 yıl kadardır.

Kuduz Aşısı:


Kuduz veya kuduz şüpheli hayvan tarafından ısırılmalarda, kuduz hastalığını önlemek amacıyla kullanılır. Cansız, inaktive virüs aşısıdır. Kuduz aşısının çeşidi çoktur. Bunlardan, halen ençok uygulanan ikisi hakkında bilgi verilecektir.
Semple tipi kuduz aşısı:
Virusun deney hayvanlarının (örneğin koyunun) beyninde üretilip, daha sonra inaktive edilmesiyle hazırlanan bir aşıdır. Halen ülkemizde kuduzdan korunmada bu aşı üretilmekte ve uygulanmaktadır. Semple tipi kuduz aşısı, aşılanacak kişinin, yaranın ve de ı sıran hayvanın özelliklerine göre 14 veya 21 dozluk program şeklinde uygulanır. Aşı hergün bir doz olmak üzere karın bölgesine, deri altı uygulanır. Koruyuculuk değeri yüksek, ancak yan etkileri fazla olan bir aşıdır. Koruyuculuk süresi 6 aydır.
HDCV Kuduz aşısı:
İnsan hücre kültürlerinde virusun üretilmesi ve daha sonra inaktive edilmesiyle hazırlanır. Antijenik gücü yüksek, yan etkileri çok az olan ve tercih edilen bir aşıdır. HDCV aşısı, kuduz veya şüpheli hayvan ile temastan sonra 0. , 3. , 7. , 14. , 28. ve 90. günlerde 6 doz ve 1 ml olarak kas içine uygulanır.

Hepatit-B Aşısı


Hepatit-B virusunun bir parçacığı olan HBs Ag (Hepatitis-B surface (yüzey) Antigen)'den hazırlanan bir aşıdır. Yeni doğan döneminden itibaren risk altındaki herkese uygulanmalıdır. Koruyuculuk değeri %95, koruma süresi 5 yıl kadardır. 10 yaşa kadar 0,5 ml, daha büyüklere 1 ml ve kas içi yapılır. Bir ay ara ile 2 doz, 6 ay sonra bir pekiştirme dozu olmak üzere 3 doz uygulanır. Aşılananlar, anti-HBs antikoru varlığı yönünden test edilerek, bağışıklıkları kontrol edilmelidir.
Hepatit B aşısı halen 73 ülkede tüm yenidoğanlara rutin uygulanmaya başlanmıştır. Dünyada çok yaygın olan bu infeksiyonun aşı ile tamamen yok edilmesi hedeflenmektedir.
Sağlık personeli ve kan ürünlerini almak zorunda olan hasta grupları risk altında olduğundan aşılanmaları gerekir.
Şüpheli temas sonrası hepatit B profilaksisi: HBsAg(+) anneden doğan bebeklere ilk 12 saat içinde 0,5 ml (10 gr) aşı ve 0,5 ml antiserum IM olarak verilir. Deri yoluyla bulaşmada ilk 24 saat 5 ml antiserum, 7 gün içinde de 1 ml (20 gr) aşı IM yapılır. Daha sonra aşı dozları tamamlanır.

Meningokok Aşısı


Neisseria meningitidis isimli bakterinin sebep olduğu, daha çok salgın şeklinde seyreden menenjitlerden korumak amacıyla uygulanan bir aşıdır. Aşı, bu bakterinin saflaştırılmış hücre duvarı polisakkaritinden hazırlanır. Koruyuculuk değeri %90, koruyuculuk süresi ortalama 3 yıldır. İnfeksiyon riski devam ediyorsa 3 yıl sonra 1 doz tekrar edilebilir. Aşı deri altına 0,5 ml olarak uygulanır.

Pnömokok Aşısı


Streptococcus pneumonia isimli bakterinin kapsülündeki polisakkaritten hazırlanan bir aşıdır. Aşı deri altı veya kas içi, 0,5 ml olarak tek doz uygulanır. Genellikle 5 yıl süreli ve %80 oranında bir koruma sağlar. Pnömokok infeksiyonlarının sık görüldüğü çocukluk yaş grubuna, 60 yaşın üzerine ve bazı immünitesi düşük kişilere uygulanması önerilmektedir.

Haemophilus influenza Aşısı


Bu bakterinin kapsül polisakkaritinden hazırlanır. Ençok kapsül tipi b (= Hib) olandan aşı uygulanır. Risk altındaki çocuk ve diğer kişilere uygulanması önerilir. Tek doz, kas içi uygulama, ortalama 3 yıl koruma sağlar.

Grip Aşısı


Grip etkeni olan influenza viruslarından hazırlanan inaktive aşıdır. Bu virus sık sık antijeni- tesini değiştirdiğinden, aşı son salgınlardaki yeni tiplerden hazırlanan taze aşılar olmalıdır. Risk altındaki kişilere her yıl sonbaharda uygulanır.
SİLENTİUM EST AURUM
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
17 Eylül 2017       Mesaj #12
Avatarı yok
Yasaklı

Tek İğne ile Tüm Aşıların Enjekte Edildiği Bir Yöntem Geliştirildi!


Massachusetts Institute of Technology (MIT) çalışanları tarafından tek bir iğnenin enjekte ettiği aşıların vücutta zaman ayarlı birer kapsül içerisinde tutulmasını ve zamanı geldiğinde de vücuda karışmasını sağlayabilecek bir yöntem geliştirildi. Özellikle çocukların hepatit, çiçek, kızamık gibi çok sayıda aşı olması gerektiğini belirten araştırmacılar, ilgili yöntemin insanlara uygulanması halinde çocukların, doktorların ve ebeveynlerin bu bağlamda önemli ölçüde rahatlayacaklarını belirtiyor.
Sponsorlu Bağlantılar
Ad:  _97801933_mit-3dmicropart-01-press-2.jpg
Gösterim: 310
Boyut:  28.6 KB
Aşıların yer aldığı mikro parçacıklar!
Farelerde denenen ve başarılı bir sonuç veren yöntemde aşılar, minyatür birer kahve bardağı benzeri yapıların içerisinde vücuda enjekte ediliyor, bilim insanları söz konusu yapıların istedikleri zaman vücutta çözünebilmesini ve içeriğindeki aşıların dolaşım sistemine karışmasını sağlayabiliyor. İlgili araştırma deneylerinde uygulanan 3 ayrı aşının 9, 20 ve 41 gün sonra farelerin dolaşım sistemlerine karıştığı gözlendi. Aynı zamanda yapılan araştırma ile günler sonra çözünebilen nitelikteki yapıların geliştirilmesi de mümkün hale geldi.

Kaynak: BBC Bilim / MIT (17 Eylül 2017)

Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
15 Mart 2018       Mesaj #13
Avatarı yok
Yasaklı

Aşı ve Aşı Zamanları!


Bilim adamlarının buluşları sayesinde bugün itibariyle insan organizması, son derece tehlikeli hastalıklara karşı koyacak ve hatta bu mikropları zararsız hale getirebilecek yetkinliktedir. Bu dayanıklılığı elde etmek için kullanılan yöntem ise aşıdır. Türkiye'de yeni doğan çocuklara 1. yaş içerisinde karma aşı yapılması zorunludur. Karma aşı 8 yaşında iken bir kez daha tekrarlanır.

En sık rastlanan mikrobik hastalıklardan biri olan tifoyu önlemeye yarayan tifo aşısı ise kalabalık yerlerde (okullarda vb.) bulunanlar için geçerlidir.

Son zamanlarda bir aşı türü daha bulunmuştur. Salk aşısı adı verilen bu aşı, korkunç bir hastalıkla savaşır. Söz konusu hastalık ise çocuk felci hastalığıdır. Salk aşısı için en uygun yaş 6. ay ile 6. yaş arasındadır. Ortalama üç veya 4 aşı yapılır.

Kaynak: AnaBritannica
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
21 Ağustos 2018       Mesaj #14
Avatarı yok
Yasaklı

Türkiye'de Geliştirilen Aşı Teknolojisi Patent Aldı!


Boğaziçi Üniversitesi'nde geliştirilen "Dayanıklı Aşı Taşıyıcı Protein Mikrokürecik Teknolojisi" Japonya ve ABD'nin ardından bir patent de Avrupa Patent Ofisi'nden aldı. 2009'dan bu yana sürdürülen proje kapsamında geliştirilen "ASC zerrecik/mikrokürecik aşı taşıyıcı" olarak nitelenen ve "Triadic patent" adını alan buluş, soğuk zincir standartlarından bağımsız olarak dünyanın her yerine aşıların bozulmadan gönderilmesini olanaklı hale getiriyor.

Türkiye'nin ilk ve tek biyoteknoloji patenti olarak ifade edilen aşı taşıyıcı, kuş gribi ve domuz gribi gibi hastalıkların yanı sıra, zika benzeri dünyayı sarsan yeni virüslere karşı da etkili olarak kabul ediliyor. İlgili buluşun, uluslararası yatırımcıların dikkatini çekmesi bekleniyor.

Yeni aşı taşıma protein mikrokürecik teknolojisinde bundan sonraki kritik adımların Faz I ve Faz II klinik çalışmaları olacağını aktaran araştırmacılar, "Boğaziçi Üniversitesi'nde geliştirilen bu sistem dünyada henüz mevcut değil. Elimizdeki ASC zerrecik sistemi ile kompozit aşılar üretilebilir, zika gibi yeni virüslere yönelik veya anti-tümör çalışmalarında tamamen yeni aşılar veya var olan aşıların geliştirilebilmesi için yeni teknolojiler denenebilir. Günümüzde aşı teknolojisinde kullanılan lipozom veya nano-parçacık odaklı farklı taşıyıcı sistemler var ancak bizim geliştirdiğimiz mikro kürecik sistemi yepyeni bir teknoloji. Bu sistem, ASC proteininin meydana getirdiği iplik yapılarının birbiri üzerinde katlanarak yumak gibi tanımlanabilecek sağlam bir yapı oluşturmasından kaynaklanıyor. Bu yapıları içeren aşıların da 2-8 derecede ve sabit koşullarda saklanmaları gerekiyor. Dünyada ilk kez ASC zerrecikleri üzerinde başka moleküller (antijenlerin) taşınabileceğini ve bunların makrofaj hücreleri tarafından sindirilebileceğini bulup bu sayede aşı teknolojisi geliştirdik. Dışarıdan bir virüs ya da mikroorganizma hücre içine ya da vücut içine geldiğinde tetiklenen bu mekanizma, enfeksiyon bölgesindeki mikroorganizmanın yok edilmesinde etkili oldu. Buluşumuz olan ASC zerrecik taşıyıcısı, üzerine yüklenen antijenleri/uyaranları 30 gün boyunca oda sıcaklığında ya da donma/çözülme döngülerine dirençli bir şekilde koruyor. Bu teknoloji ile geliştirilecek tüm aşılar, bugün ihtiyaç duyulan sabit koşullar yerine normal ısı koşullarında dünyanın her yerine gönderilebilecek." şeklinde açıklamada bulundu.

Kaynak: Science Daily (20 Ağustos 2018)