Arama

Türkiye'deki Volkanik Dağlar ve Dağılışları

Güncelleme: 18 Kasım 2012 Gösterim: 20.179 Cevap: 1
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
11 Aralık 2009       Mesaj #1
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Türkiye'deki Volkanik Dağlar ve Dağılışları

Sponsorlu Bağlantılar
Yanardağlar, yeraltındaki ergimiş kayaların ,kaya parçalarının ve gazların yerkabuğundaki açıklıklardan püskürdüğü oluşumlardır.Art arda olan püskürmeler sonucunda maddelerin üst üste yığılmasıyla ortaya çıkan yükseltiler de aynı biçimde adlandırılır.Yüzeye çıkan ergimiş durumdaki maddeler zamanla katılaşarak volkanik kayaları oluşturur .Depremler gibi yanardağların da çoğu levha sınırlarına yakın yerlerde bulunur.Öte yandan, nasıl ki, levha sınırlarına uzak yerlerde de zaman zaman deprem olursa, bazı yanardağlar da levhaların iç bölümlerinde bulunur.

Yayılma Sırtları: Okyanus dibinde. İki levhanın birbirinden uzaklaşmakta olduğu sınırda ,okyanus ortası sırtları ya da yayılma sırtları adı verilen yanardağlardan oluşan sıra dağlar vardır.Levha birbirinden ayrıldıklarında astenosfer üzerindeki basınç azalır.Bunun sonucunda, levha sınırının altında bulunan katı durumdaki minareler tanecikleri ergiyerek magmaya dönüşür.Yükselmeye başlayan yeni magmanın çoğu levha kenarlarında katılaşıp kalır, yüzeye ulaşan bölümü ise okyanus tabanında yanardağlar oluşturur.

Plastik Kayalar:
Bilim adamları, astenosferi genellikle “plastik” olarak tanımlarlar.Bunun nedeni, astenosferin büyük bir bölümün yumuşsak olmasına karşın , sıvıdan çok küçük miktarlarda magma bulunan katı mineral taneciklerinden oluştuğunu düşünüyorlar.Astenosferdeki sıcaklığın , minerallerin çoğunu ergitmeye yetecek kadar yüksek olmasına karşın ,üsteki litosfer katmanın neden olduğu yoğun basınç bunu engeller.

Dalma-Batma Bölgesi Yanardağları: Yanardağlar, iki levhanın çarpışması sonucu birinin diğeri altına daldığı levha sınırlarında oluşur.Dalan levha, 100-200 km derinlikte bulunan ve dalma-batma bölgesi adı verilen bölgede ergimeye başlar ve magmaya dönüşür.Bu magma, levhanın üzerinde biriken tortullar ve ergimiş durumdaki okyanusal litosferden oluşur.Magma ,tortullarla birlikte yerin derinliklerine çekilen su içerir.Oluşan yeni magma ,çatlaklardan geçerek yüzeye püskürür ve üstteki levhanın üzerinde yanardağların oluşuma yol açar.Bu çatlaklar ,levhaların hareketi sonucunda oluşur.Üstteki levhanın okyanusal litosfer levhası olması durumunda ,yanardağların su yüzeyinin üzerinde kalan bölümleri bir dizi volkanik ada oluşturur.

Magma: Magma, ergimiş durumdaki değişik mineraller ve bazı mineral kristallerinde oluşan lapa benzeri, yoğun bir sıvıdır.Kıvamı, su ve buz kristalleri içeren yarı erimiş durumdaki kar gibidir.Bilim adamları ,magmanın büyük çoğunluğunun astenosferde bulunmakla birlikte bir bölümünün de alt mantonun bazı bölgelerinde geldiğini düşünüyorlar.

Sıcak Noktalar:
Birçok yanardağın oluşumunun levha sınırlarındaki hareketle bağlantılı olmasına karşın bazıları bu sınırlara uzak yerlerde ortaya çıkabilir.Bu yanardağların ”sıcak noktalar” olarak adlandırılan olağanüstü sıcak bölgelerin varlığı sonucunda oluştukları düşünülüyor. Bilim adamları, sıcak noktaların astenosfer ve alt mantoda bulunduğu varsayılıyor.Sıcak noktalarda, ısı akımlarının mantonun içinden geçerek yükseldiği tahmin ediliyor.Bu olağanüstü ısının basıncın etkisini ortadan kaldırılması sonucunda da magma oluşur.Yüzeye doğru çıkan magma, litosferden geçiş sırasında, yolunun üzerindeki kaya kütlelerini ergiterek kendisine yol açar.Magmanın yüzeye çıktığı yerlerde zamanla yanardağlar oluşur.

YANARDAĞ PÜSKÜRMELERİ: Magmanın yerkabuğundan yükselerek yüzeye çıkmasına yanardağ püskürmesi adı verilir.Yanardağ bir kez oluştuktan sonra yeraltından magma geldiği sürece püskürmeler devam eder.İki püskürme arasında onlarca, yüzlerce, hatta binlerce yıl geçbilir.

Magma Yükselişi: Astenosferdeki magma, ancak yeterince büyük bir “kabarcık”oluşturacak biçimde biriktiği zaman litosfere doğru yükselir.Magmanın yükselmesine yol açan süreç, bozuk bir musluktan suyun damlamasına(ancak ters yönde) benzer.Bozuk bir muslukta su sürekli biçimde musluğun ağzında birikir fakat damla halinde düşmesi ancak yeterli ağırlığa ulaşması ile gerçekleşir.Magma da yeraltında yeterli derecede biriktiğinde ve yoğunluğu çevresindeki kaya kütlelerinden daha düşük olduğunda yukarı doğru çıkmaya başlar.Çoğu yanardağın altında (yerkabuğunun içinde ya da altında) magmanın biriktiği bir magma odası vardır. Yanardağın Altı: Magma odası il yanardağın yüzeyi arasında kanal ya da baca olarak adlandırılan genişlemiş çatlaklar bulunur.Bunlar bir önceki patlamalardan arta kalan katılaşmış magma ile doludur.


* Marmara Bölgesi : Uludağ
* Güneydoğu Anadolu Bölgesi : Karacadağ
* Karadeniz Bölgesi : Köroğlu Dağları
* Akdeniz Bölgesi : Hassa Bölgesi (Hatay)
* Ege Bölgesi : Kula Tepeleri (En genç)
* Doğu Anadolu Bölgesi : Ağrı ,Tendürek, Nemrut, Süphan Dağları
* İç Anadolu Bölgesi : Erciyes, Melendiz, Hasandağ, Karadağ, Karacadağ.

Vikipedi

Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
18 Kasım 2012       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Volkanlar jeolojik zaman içinde, hiç beklenmedik zamanlarda aktif hale geçerek yeryuvarındaki yaşamın şekillenmesinde önemli roller oynuyor. Yeryuvarının ilkel atmosferinin oluşmasında ve yağmurların yağarak kabuğun soğumasına neden olan ilk su birikintilerinin ve denizlerin oluşmasında volkanların çok büyük bir payı var. Günümüzden yaklaşık 700 milyon yıl önce, tamamen buzlarla kaplı olan yeryuvarının tekrar mavi bir gezegene dönüşmesine de volkanların kalın buz örtüsünü delerek püskürmeye başlaması neden oldu. Volkanik aktiviteler yeryuvarını iç enerjisinden kaynaklanıyor. Bu nedenle volkanik aktivitelerin tamamen sona ermesi iyi değil kötü bir haber aslında. Böyle bir durum çekirdekte enerjinin bittiğini dolayısıyla yeryuvarının yaşamının da sona ereceği anlamına geliyor. Yani volkanlar var oldukça yeryuvarının da var olacağını unutmamak gerek.
Günümüzde depremler kadar volkanlar da bir insan için büyük bir tehdit oluşturuyor. İzlanda’da bulunan Eyjafjallajokull volkanı da şöyle bir tehdit edip geçti. Bilmediğimiz etkileri ne zaman ortaya çıkar bilinmez. Başkent Rejkavic’in 125 km doğusunda bulunan ve yaklaşık 200 yıldır suskun olan Eyjafjallajokull aslında İzlandanın 6. büyük buzulu. Buzul Skogar’ın kuzeyinde ve büyük Myrdalsjokull buzulunun batısında yer alıyor. Volkan adını altında bulunduğu bu buzuldan almış. Volkanın en son 1821 de aktif hale geçtiği ve bu aktivitenin tam 2 yıl sürdüğü biliniyor. Yüksekliği 1666 m kraterinin çapı ise 2.5 km olan volkan bu yılkı aktivitesinin dışında 920 ve 1612 yıllarında da aktivite göstermiş.
Sponsorlu Bağlantılar
Eyjafjallajokull volkanı insanın doğayla mücadele edemeyeceğinin en güzel örneğini verdi bir ay boyunca. Bunca teknolojiye rağmen, yüz milyonlarca insan 1666 metre rakımlı bu küçük (!) tepeye teslim oldu. Volkan harekete geçtiğinde biz daha çok ismiyle ilgilendik. Ne olacak ki ? İzlanda’da bir volkan harekete geçmişti işte. . Sonra volkandan çıkan küller tüm dünyayı etkilemeye başlayınca gördük ki bu küçük bir aktivite bile yaşamımızı alt üst etmeye yetti. Küller yüzünden uçak seferleri felç oldu, yüz binlerce insan yollarda kaldı ve milyar doları geçen büyük bir zarar meydana geldi. Küller bu satırlar yazıldığı dakikalarda da yaşamı yer yer felç etmeye devam ediyor. Uzayı fethetmeye çalışan koca dünya yüksekliği 1600 metre çapı da 2.5 km olan bir volkana yenildi işte. İşin özeti budur.
Peki ülkemiz açısından durum nedir ? Yani bizde aktif volkan var mı acaba ? Şöyle bir bakalım. Ağrıda en son aktivitenin 1840 yılında olduğunu yazıyor bazı kaynaklar. Tendürek ile ilgili net bir bilgi olmamakla beraber M.Ö 2500 yılında bir faaliyet göstermiş. Zaten şu anda dağdan yer yer gaz çıkışları oluyor. Yani Tendürek, tıpkı Nemrut gibi aktif volkan sınıfında. Evet Nemrut da aktif.
Dağ 1402, 1441- 1443 1592 yıllarında faaliyete geçmiş. En son aktivite ise 1692 yılında gerçekleşmiş. Eyjafjallajokull ise en son 200 yıl önce aktivite göstermiş. Yani arada çok da büyük fark yok. Kaldı ki jeolojide birkaç yüz veya birkaç bin yıl kayda bile alınmayacak kadar çok küçük değerlerdir. Gün olur da yolunuz Tatvan’a düşerse mutlaka Nemrut’a gidin. Kraterin içinde girdiğinizde elinde battaniye olan insanların bazı deliklerin başında sıra beklediğini görebilirsiniz. Dağdan çıkan gazların özellikle bel fıtığına iyi geldiğini söylüyor yöredekiler. Battaniyeyi ise çukurun ağzına seriyorlar. Gaz sıcak olduğu için battaniye ara katman görevi görüyor.
Süphan’ın 10.000 yıl önce aktif olduğu ileri sürülüyor ama ben daha dağı iyi bilen biri olarak daha da erkem dönemlerde aktivite gösterdiğine inanıyorum.
Hasan Dağındaki aktiviteyi yörede yaşayan insanların yaptığı resimlerden anlayabiliyoruz . Yaklaşık 6000 yıl öncesine denk geliyor bu patlama. Bu dönemlerde muhtemelen Erciyes de aktifti. Batı Anadolu’da antik dönemde adı yanık ülke olan Kula yer alıyor. Kula civarındaki 63 volkan bölgeyi bir ateş çemberi haline getirmişti . Bölgedeki en yüksek volkanı olan Divlit tepeden baktığınızda, lavların Kula’ya doğru sanki dün akmış gibi durduklarını görebilirsiniz. Bölgede 10.000 yıl önce meydana gelen aktivite sonrasında telaşla kaçmaya çalışan bir kabilenin ayak izleri ise volkan külleri üzerinde tarih olmuş. Sayıları 100 den fazla olan ayak izlerinden sadece birkaç tane kalmıştı. Onlar da şimdi duruyor mudur bilmiyorum. Bir kısmı MTA’da, büyük bir kısmı ise ne yazık ki çalındı.
Özet olarak ülkemiz öyle söylendiği gibi sönmüş volkanların bulunduğu bir ülke değil. Bu saydığım volkanların çoğu uluslararası literatürde aktif olarak geçiyor. Peki bu volkanlardan biri patlasa ne olur ? Hiç de fena olmaz. Çünkü volkanların, bulundukları ülkelere milyar dolarlara varan büyük turizm katkısı oluyor. İtalya Vezüv’ün yok ettiği Herkülenium ve Pompei’nin kalıntılarından ciddi paralar kazanıyor. Eolien adaları, Etna ve Vezüv’ün getirisi İtalya turizm gelirlerinin en önemli bir kısmını oluşturuyor. Bu üç bölge adeta banka gibi çalışıyorlar. Etna’nın 2002 deki patlamasında oradaydım. Lavların sınırına dayandığı Nicolosi kasabası ile Catania’da yer bulmak mümkün değildi.Yani volkanlar, bulundukları bölge eğer ulaşılır bir durumda ise ciddi ekonomik getirileri de olan bir doğa olayı. Şu İzlanda’daki patlama ülkeyi bir iki yılda ekonomik krizden kurtarırsa şaşmayın.


Benzer Konular

12 Şubat 2015 / Ziyaretsebebim Soru-Cevap
27 Kasım 2013 / Misafir Soru-Cevap
12 Mart 2016 / Misafir Cevaplanmış
11 Nisan 2012 / Misafir Soru-Cevap