Türk Tarihi Araştırmaları
Ziyaretçi
Türk Tarihi Araştırmaları - Türk Tarihi Araştırmaları Nedir -Türk Tarihi Araştırmaları Hakkında
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Türk tarihi hakkında birbirinden farklı görüşler yaygındır. Türk tarihi araştırmaları yapan bağımsız araştırmacıların ve Türkiye ve Türkiye dışındaki Türk tarihi araştırması yapan enstitülerin tezleri birbirinden farklılıklar gösterir.
Burada, uzak ve yakın Türk tarihi araştırmaları yapan kurumlar ve araştırmacıların çalışmaları ve kısaca içerikleri konudur. Türk tarihi konularında yapılan araştırmaları göstermeyi amaçlar.
Kurumsal Araştırmalar
Türk tarihi araştırmaları yerli ya da yabancı, resmi ya da gayri resmi enstitüler, vakıflar, üniversiteler ya da stratejik araştırma merkezlari tarafından kurumsal olarak yapılmaktadır.
Kurumlar
Türk Tarih Kurumu'nun araştırmaları, Türk dünyası uzak ve yakın tarihi, Türkiye'nin sosyal ve kültürel tarihi ve Türkler tarafından tarih boyunca ortaya konan eserlerin tespiti konularını esas alır.
Türk Tarih Tezi, Osmanlı tarihyazımının mirası olan İslam merkezli tarih yorumlarına ve Avrupa merkezli tarih yorumlarına karşı alternatif bir ulusçu yorum geliştirilmesi amacıyla 1930'larda ortaya atılmıştır. Türk Tarih Tezi'nin iki temel amacından söz edilebilir:
Türk ulusunu odak alarak Türk tarihini araştırmak, bu şekilde Cumhuriyet'in temel amacı olan ulus-devlet yaratma sürecine tarihsel bir referans oluşturmak.
Türklerin dünya uygarlıklarının gelişiminde önemli bir yere sahip olduğu tezini kanıtlayarak Türkiye Cumhuriyeti'nin meşruiyetinin tarihsel olgularca doğrulandığını göstermek.
Kısa adı ATASE olan Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüd Başkanlığı tarih araştırmaları genel olarak askeri açıdan türk uzak ve yakın tarihi konularını ele alır.
Bunlara birlikte, üniversitelere bağlı olarak kurulan Türk tarihi araştırma enstitüleri mevcuttur; Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü, Harran Üniversitesi Türk Dünyası ve Stratejik Araştırma Merkezi vs.
Türk tarihi araştırmaları yapan vakıflardan biri Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı'dır. Bu vakıf türk tarihi araştırmaları yapıp yayınlayarak türkçe konuşan ülkeler arasında işbirliği geliştirmek amacını güder.
Bağımsız Araştırmalar
Bu görüşlerin bazılarına göre, türkler göçebe yaşam sürerler ve bu nedenle kazı alanları geniş yayılım gösterir[dn 1]. Yine bu görüşlerin bir kısmına göre türklerin alfabetik yazıya geçişlerinin Göktürk dönemine dayandığı iddia edilir.
Osmanlı tarihyazımına göre Türkler Nuh peygamberin bir torunu olan Türk adlı peygamberden türemiştir. Osmanlı İmparatorluğunun kurucusu olan Osman Bey'in soyağacı ise bu peygambere dayanmaktadır.
Bunların yanında yurtdışında Türklere karşı düşmancıl duygular besleyen kültürlerin tarihyazımında Türkler büyük medeniyetleri yıkan barbarlar olarak gösterilmiştir
Tezler ve İçerik
Yurt içinde ve yurt dışında tarihyazımı hala kısmen eski edebiyata dayalı olduğundan dolayı Türklerin tarihini tarafsız bir şekilde tarif etmeyi başaran tarihçilerin sayısı azdır[kaynak belirtilmeli]. Türk tarihinde özellikle Jean-Paul Roux ve Rene Grousset kitapları ve çalışmaları tarafsız kaynak olarak gösterilmektedir.
Kazım Mirşan'ın tezlerine göre Türklerin alfabetik yazı kullandıklarını gösteren en temel kanıt 1970 yılında, Kazakistan'ın başkenti Alma-Ata'da bulunan Altın elbiseli adam adıyla bilinen anıt mezardaki kanıtlardır. Bu anıt mezar Alma-Ata'nın 50 km kadar kuzeyindeki Esik kasabasında bulunur. Altın elbiseli adamın yanında kendisiyle birlikte mezara konulan gümüş kapın üzerindeki iki satırlık yazı Türkçe olarak Kazım Mirşan tarafından okunmuştur. Kazak Tarihçi Prof. Dr. Olcas Süleymanof da aynı şekilde okumuştur. Bu buluntu ışığında yapılan Sovyet ve Kazak araştırmaları sonucu altın elbiseli adamın M.Ö.500 yılından daha eski dönemde yaşamış olduğu sanılmaktadır. Altın elbiseli adamla birlikte bulunan gümüş kaptaki yazı Ön-Türk alfabesi ile yazıldığı iddia edilir. Öte yandan Kazım Mirşan gibi bazı araştırmacılar farklı bir Türk tarihyazımını ileri sürerler.
Türk yakın tarihi alanında şu anda Türkiye sınırları dışında bulunan ülkelerde yaşayan türklerin tarihi hakkında çalışmalar yapan tarihçilerden biri Necip Hablemitoğlu'dur. Necip Hablemitoğlu'nun Türk tarihi ile ilgili araştırmaları yakın Türk tarihinde Kırım türklerini ve İsmail Gaspıralı'yı esas alan çalışmaları içerir.
Sponsorlu Bağlantılar
Türk tarihi hakkında birbirinden farklı görüşler yaygındır. Türk tarihi araştırmaları yapan bağımsız araştırmacıların ve Türkiye ve Türkiye dışındaki Türk tarihi araştırması yapan enstitülerin tezleri birbirinden farklılıklar gösterir.
Burada, uzak ve yakın Türk tarihi araştırmaları yapan kurumlar ve araştırmacıların çalışmaları ve kısaca içerikleri konudur. Türk tarihi konularında yapılan araştırmaları göstermeyi amaçlar.
Kurumsal Araştırmalar
Türk tarihi araştırmaları yerli ya da yabancı, resmi ya da gayri resmi enstitüler, vakıflar, üniversiteler ya da stratejik araştırma merkezlari tarafından kurumsal olarak yapılmaktadır.
Kurumlar
Türk Tarih Kurumu'nun araştırmaları, Türk dünyası uzak ve yakın tarihi, Türkiye'nin sosyal ve kültürel tarihi ve Türkler tarafından tarih boyunca ortaya konan eserlerin tespiti konularını esas alır.
Türk Tarih Tezi, Osmanlı tarihyazımının mirası olan İslam merkezli tarih yorumlarına ve Avrupa merkezli tarih yorumlarına karşı alternatif bir ulusçu yorum geliştirilmesi amacıyla 1930'larda ortaya atılmıştır. Türk Tarih Tezi'nin iki temel amacından söz edilebilir:
Türk ulusunu odak alarak Türk tarihini araştırmak, bu şekilde Cumhuriyet'in temel amacı olan ulus-devlet yaratma sürecine tarihsel bir referans oluşturmak.
Türklerin dünya uygarlıklarının gelişiminde önemli bir yere sahip olduğu tezini kanıtlayarak Türkiye Cumhuriyeti'nin meşruiyetinin tarihsel olgularca doğrulandığını göstermek.
Kısa adı ATASE olan Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüd Başkanlığı tarih araştırmaları genel olarak askeri açıdan türk uzak ve yakın tarihi konularını ele alır.
Bunlara birlikte, üniversitelere bağlı olarak kurulan Türk tarihi araştırma enstitüleri mevcuttur; Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü, Harran Üniversitesi Türk Dünyası ve Stratejik Araştırma Merkezi vs.
Türk tarihi araştırmaları yapan vakıflardan biri Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı'dır. Bu vakıf türk tarihi araştırmaları yapıp yayınlayarak türkçe konuşan ülkeler arasında işbirliği geliştirmek amacını güder.
Bağımsız Araştırmalar
Bu görüşlerin bazılarına göre, türkler göçebe yaşam sürerler ve bu nedenle kazı alanları geniş yayılım gösterir[dn 1]. Yine bu görüşlerin bir kısmına göre türklerin alfabetik yazıya geçişlerinin Göktürk dönemine dayandığı iddia edilir.
Osmanlı tarihyazımına göre Türkler Nuh peygamberin bir torunu olan Türk adlı peygamberden türemiştir. Osmanlı İmparatorluğunun kurucusu olan Osman Bey'in soyağacı ise bu peygambere dayanmaktadır.
Bunların yanında yurtdışında Türklere karşı düşmancıl duygular besleyen kültürlerin tarihyazımında Türkler büyük medeniyetleri yıkan barbarlar olarak gösterilmiştir
Tezler ve İçerik
Yurt içinde ve yurt dışında tarihyazımı hala kısmen eski edebiyata dayalı olduğundan dolayı Türklerin tarihini tarafsız bir şekilde tarif etmeyi başaran tarihçilerin sayısı azdır[kaynak belirtilmeli]. Türk tarihinde özellikle Jean-Paul Roux ve Rene Grousset kitapları ve çalışmaları tarafsız kaynak olarak gösterilmektedir.
Kazım Mirşan'ın tezlerine göre Türklerin alfabetik yazı kullandıklarını gösteren en temel kanıt 1970 yılında, Kazakistan'ın başkenti Alma-Ata'da bulunan Altın elbiseli adam adıyla bilinen anıt mezardaki kanıtlardır. Bu anıt mezar Alma-Ata'nın 50 km kadar kuzeyindeki Esik kasabasında bulunur. Altın elbiseli adamın yanında kendisiyle birlikte mezara konulan gümüş kapın üzerindeki iki satırlık yazı Türkçe olarak Kazım Mirşan tarafından okunmuştur. Kazak Tarihçi Prof. Dr. Olcas Süleymanof da aynı şekilde okumuştur. Bu buluntu ışığında yapılan Sovyet ve Kazak araştırmaları sonucu altın elbiseli adamın M.Ö.500 yılından daha eski dönemde yaşamış olduğu sanılmaktadır. Altın elbiseli adamla birlikte bulunan gümüş kaptaki yazı Ön-Türk alfabesi ile yazıldığı iddia edilir. Öte yandan Kazım Mirşan gibi bazı araştırmacılar farklı bir Türk tarihyazımını ileri sürerler.
Türk yakın tarihi alanında şu anda Türkiye sınırları dışında bulunan ülkelerde yaşayan türklerin tarihi hakkında çalışmalar yapan tarihçilerden biri Necip Hablemitoğlu'dur. Necip Hablemitoğlu'nun Türk tarihi ile ilgili araştırmaları yakın Türk tarihinde Kırım türklerini ve İsmail Gaspıralı'yı esas alan çalışmaları içerir.
