Arama

Kepler'in Gezegensel Hareket Yasaları

Güncelleme: 22 Ağustos 2012 Gösterim: 12.979 Cevap: 2
HipHopRocK - avatarı
HipHopRocK
Ziyaretçi
11 Mart 2009       Mesaj #1
HipHopRocK - avatarı
Ziyaretçi
Kepler'in Gezegensel Hareket Yasaları

Sponsorlu Bağlantılar

Kepler'in gezegensel hareket yasaları, Güneş Sisteminde bulunan gezegenlerin hareketlerini açıklayan üç matematiksel yasadır. Alman matematikçisi ve astronomu Johannes Kepler (1572-1630) tarafından keşfedilmişlerdir.
Kepler, Tycho Brahe tarafından yapılan gözlemler sonucu elde edilen verileri inceleyerek, Brahe'in gezegenlerin konumları ile tutmuş olduğu kayıtların üç adet görece basit matematiksel yasa ile gösterilebileceğini bulmuştur.

300px Kepler yasalarC4B1

Şekil 1: İki gezegensel yörünge ile Kepler'in üç yasasının gösterimi (1) Yörüngeler, birinci gezegen için odak noktaları ƒ1 ve ƒ2, ikinci gezegen için odak noktaları ƒ1 ve ƒ3 olmak üzere elips şeklindedir. (2) A1 ve A2 gölgeli alanları eşit yüzey alanlarına sahiptir ve 1.gezegenin A1 alanını taraması için geçen süre, A2 alanını taraması için geçen süreye eşittir. (3) 1. ve 2. gezegenin yörüngeleri dolanmaları için geçen sürelerin birbirine oranı a13/2 : a23/2 değerine eşittir.

1. Yasa
Her gezegen, güneşin merkezlerinden birinde bulunduğu bir elips üzerinde hareket eder.

2. Yasa

Bir gezegeni güneşe bağlayan çizgi eşit zaman aralıklarında eşit alanlar tarar.

3. Yasa

Bir gezegenin yörüngesel periyodunun karesi, dolandığı elipsin ana eksen uzunluğunun küpü ile doğru orantılıdır. Kepler yasaları, Aristocu ve Batlamyusçu astronomi ve fiziğe meydan okumuştur. Batlamyus modelinden tamamen farklı olarak, gezegenlerin değişken hızlarının, tüm gezegenlerin güneş çevresindeki eliptik yörüngelerde dolandığını iddia ederek doğrulukla açıklanabileceğini söylemiş, astronomi ve fiziği kökten değiştirmiştir. Hemen hemen bir asır sonra Isaac Newton, kendi hareket yasalarından ve yine kendi bulduğu evrensel çekim yasasından yola çıkıp, Öklid geometisini kullanılarak Kepler yasalarının ortaya çıkarılabileceğini göstermiştir.
Günümüzde Kepler yasaları yapay uyduların ve Kepler'in bile habersiz olduğu güneş yörüngesinde dolanan kimi cisimlerin (uzak gezegenler ve küçük astroidler gibi) yaklaşık yörüngelerini hesaplamakta kullanılmaktadır. Bu yasalar, atmosfer sürtünmesi, görelilik ve diğer cisimlerin etkisi göz önünde bulundurulmadığında, göreli olarak küçük cisimlerin daha büyük ve daha kütleli cisimler etrafında yaptığı hareketleri açıklamada oldukça kullanışlıdır.

Kepler'in Yasaları

Birinci yasa

180px Kepler birinci yasa


Şekil 2: Kepler'in birinci yasası, güneşi eliptik yörüngenin merkezlerinden birine koyar

"Her gezegen, güneşin merkezlerinden birinde bulunduğu bir elips üzerinde hareket eder." Zamanında bu çok çarpıcı bir iddia idi; önceki inanışa göre yörüngeler mükemmel çemberler üzerinde bulunmalıydı. Bu gözlem evrenin Kopernikçi görüşünü desteklemekteydi. Bu durum, yasanın modern bağlamda ilişkisini yitirdiği anlamına gelmez. Teknik olarak elips çemberden farklı olmasına rağmen, küçük dışmerkezliliğe sahip bir yörüngede dolanan bir gezegenin yörüngesi kabaca bir çember olarak düşünülebilir. Bu nedenle gezegenlerin yörüngeleri kabaca gözlenerek, yörüngelerin gerçekten de eliptik olduğunu görebilmek kolay değildir. Buna rağmen Kepler'in hesaplamaları yörüngelerin eliptik olduğunu göstermiş, Güneş'e çok daha uzak göksel cisimlerin yörüngelerinin de büyük dışmerkezliliğe sahip eliptik yörüngeler olacağını öngörmüştür (bu iki yanından çekilip uzatılmış bir çembere benzer). Kepler'den sonra birçok göksel cisim astronomlar tarafından kuyruklu yıldız veya asteroid olarak adlandırıldı. Cüce gezegen Plüton 1930'ların sonlarına doğru keşfedildi. Keşfin bu denli gecikmesinin nedeni, Plüton'un boyutlarının diğer gezegenlere kıyasla çok daha küçük olması, ve dışmerkezliliğinin çok büyük olmasıdır.

İkinci yasa

180px Kepler second lawsvg

Şekil 3: Gezegen Güneş'in yakınında daha hızlı hareket eder, böylece uzakta bulunup yavaş hareket ettiği durumlarda taradığı alan ile aynı miktarda alan taranmış olur.

"Bir gezegeni güneşe bağlayan çizgi eşit zaman aralıklarında eşit alanlar tarar." Bu eşit alanlar yasası olarak ta bilinir. Bu yasayı anlayabilmek için, gezegenin bir A noktasından B noktasına bir günde gittiğini varsayalım. Güneş'ten A ve B noktalarına çizilen çizgiler ve gezegenin A noktasından B noktasına hareket ederken izlediği eğrinin içinde kalan bölge bir alan (kabaca bir üçgen) tanımlar. İkinci yasa der ki gezegen, yörüngesinin hangi konumunda olursa olsun, gezegenin bir günlük hareketi boyunca bu aynı alan kaplanacaktır. Birinci yasa bir gezegenin yörüngesinin eliptik olduğunu söylediğine göre, gezegen, yörüngenin farklı konumlarında Güneş'e farklı uzaklıklarda bulunacaktır. Bu durum, gezegenin güneşe yakın olduğu durumda, uzak olduğu durumdaki ile aynı alanı taraması için daha hızlı gitmesi gerektiği sonucunun çıkmasını gerektirir.
Kepler'in ikinci yasası, birinci yasasının üzerine eklenen bir gerçeği daha ifade etmektedir. İkinci yasa, birinci yasaya göre eliptik yörüngede dolanan gezegene etkiyen net teğet kuvvetin sıfır olması gerektiğini söylemektedir. 'Alansal hız' adı verilen nicelik açısal momentum ile çok yakından ilişkilidir ve bu sebepten ötürü Kepler'in ikinci yasası açısal momentumun korunumunun da bir ifadesidir.

Üçüncü yasa

Güneşten uzak gezegenler, daha yakın olanlara kıyasla daha uzun yörüngesel periyotlara sahiptir. Kepler'in üçüncü yasası bu gerçeği niceliksel olarak açıklar.
"Bir gezegenin yörüngesel periyodunun karesi, dolandığı elipsin ana eksen uzunluğunun küpü ile doğru orantılıdır." Sembolik olarak:
65f08b32175c264212cd24fa6f0ce6a4 P gezegenin yörüngesel periyodu ve a yörüngenin ana eksenidir.
Orantı sabiti güneş çevresinde dolanan tüm gezegenler için aynıdır.

d84caeba3dbea4de83969160d8d470a5 C sabitinin değeri en son ölçümlere göre MKS sisteminde şu

şekilde bulunmuştur:

28f1fd236829fc41f4258b7fb3fb4668

Örneğin, bir A gezegeninin güneşe olan uzaklığının B gezegeninin güneşe olan uzaklığından dört kat daha büyük olduğunu düşünelim. Bu durumda A gezegeni B her turda, B gezegeninden 4 kat daha fazla yol katedecektir ve dahası A gezegeni B gezegeninin yarısı kadar bir hızla hareket edecektir. Yasaya göre, toplamda A gezegeninin yörüngeyi tamamıyla dolanması için geçen süre, B gezegeninin yörüngeyi dolanması için geçen süreden 4×2=8 kat daha büyük olacaktır (82=43).

Kepler döneminde uzay cisimleri hakkında bilinenler

Bütün ilk ve ortaçağ boyunca, Dünya’nın evrenin merkezi olduğu varsayıldı. Buna karşı çıkan ilk isim görüşlerini ölüm döşeğinde yayınlatmayı başaran Polonyalı papaz ve bilim adamı Nicolaus Copernicıus (1473-1543) oldu (Mikolaj Kopernik). 17.yüzyıla gelindiğinde bilim adamları ikiye ayrılmıştı. Bir bölümü din ve ilk çağ Yunan filozoflarının etkisi altında hala Dünya merkezli evreni, bir kısmı da Güneş merkezli evreni savunuyordu. Kepler ikinciler arasındaydı. Ne var ki, Güneş merkezli evreni savunanlar o tarihte bilinen altı gezegenin (Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter ve Satürn) hareketlerindeki bazı düzensizlikleri açıklayamıyorlardı.

Feynman’ın kayıp dersi

Kepler’in ikinci yasasının o günkü matematiksel imkanlarla nasıl üretildiği daima merak konusu olmuş ve Nobel ödüllü Amerikalı fizikçi Richard Feynman (1918-1988) bu konuyu bir ders konusu haline getirmiştir. 13.3.1964 tarihinde Kaliforniya Teknik Üniversitesi’nde Feynman’ın tamamen geometri kullanarak verdiği dersin notları sonradan David L.Goodstein ve Judith R.Goodstein tarafından toparlanarak yayınlanmıştır. Bu kitap Zekeriya Aydın tarafından çevrilmiş ve 2003 yılında ülkemizde de Feynman'ın Kayıp Dersi: Gezegenlerin Güneş Çevresindeki Hareketi adı altında Tübitak tarafından yayınlanmıştır.



BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Tasdelen - avatarı
Tasdelen
Ziyaretçi
31 Mart 2011       Mesaj #2
Tasdelen - avatarı
Ziyaretçi
Özet
Şimdi size Gezegenlerin Güneş etrafındaki hareketleri hakkında 400 yıldan beri yanlışa inandırılmışız, doğrusu benim anlatacağım dır desem, eğer bu deyişimi şüphe ile karşılıyorsanız, siz doğru yolda bir düşünceye sahipsiniz demektir. Pekiyi, öyleyse Kepler'in uzay cisimleri güneş etrafında eliptik bir yörüngede dönerler yasasını şüphe ile karşılamamanızın sebebi nedir?
Sponsorlu Bağlantılar
Sebeb gayet basit: ilmine inanmak durumunda olduğumuz bilim adamları bizlerin beynine öylesine sapık, yanlış bilgiler aşılamışlar ki, onların dediğinden başkasını derseniz aforoz edilirsiniz. 2 kere 2 eder 7 mi demişler, sıkıysa siz eder 4 deyin,cemiyetten kovulursunuz.Talebeyseniz matematikten sıfır alırsınız. Çünkü, mademki ilim adamları öyle demiş siz onların kuralına karşı gelirseniz, sizi yok sayarlar, kendi alemlerini başkalarına öğretmeye devam ederek hayatiyetlerini sürdürürler. Ne zavallı bir hayatiyet bu! Biz kendi aklımızla bir doğru arayamayacak kadar koyun gibi mi görülüyoruz? Bizler için ne büyük bir utanç! Şüphe edin, doğruyu bulun.Tartışın.

Giriş:
Kepler yaptığı gözlemler sonunda demiş ki: Gezegenler Güneş etrafında eliptik bir yörüngede dolanırlar,Güneş elipsin bir odağındadır,gezegeni Güneşe bağlayan ışın eşit zamanda eşit alanlar tarar.Bilfarz dünya güneşe bir yaklaşır bir uzaklaşır,bir yaklaşır bir uzaklaşır.Yok böyle bir mantık.Bugün bu tamamen uydurmadır.Ama bundan 400 yıl evvel,bu o kadar büyük bir deyiş ti ki,hıristiyan akidesine aykırı olmakla beraber, bu deyişi ilmi görmekten başka çare yoktu.O zamanlar elips de pek o kadar bilinmiyordu.Zamanın bilim adamları Keplerin bu keşfini matematiksel yönden açıklayabilmek için Newton'un gelişini tam 50 yıl beklediler.Sonra da Newton'un matematiğini orasından burasından çekiştire çekiştire Kepler yörüngeleri yasasını ispat ettiler. Yalan,yalan. Yok öyle bir ispat. Newton kanunları Kepleri ispat ve teyit etmez. Hatta tersini söyler.
Nereden mi biliyorum?
Kepler bu yasaları 1609 da bildirdi. 1618 tarihinde de peryodlar kanunu bildirdi.Daha Newton'un gelmesine 50 sene var.Peryodlar kanununu matematiksel olarak Kepler değil,Newton ifade etti.Diyor ki Newton: düzgün,ivmesiz dairesel bir harekette peryod vardır,hesabı şu şu şudur.Kepler bunu keşfetti. Hesaplamadı.Keşfetti.Keşfettiği zaman şaşırdı.
Niye şaşırdı?
Çünkü o, yörüngelere bundan 9 sene önce elips demişti, oysa peryodlar kanunu elips gibi ivmeli, düzgün olmayan yörüngelere uyarlanamazdı. Nasıl oluyor da peryodlar kanunu var oluyordu ? Yoksa yörüngeler elips değil de başka bir şekilde mi idi de peryodlar kanunu var oluyordu. Gerçekte peryodlar kanunu da yoktu, ama beş aşağı beş yukarı doğruya yakın bir hesap veriyordu. 50 yıl sonra Newton bunun kaskatı matematiğini verdi: peryod sadece ve sadece düzgün dairesel harekette vardır. İvmeli, dairesel olmayan harekette peryod yoktur. Elipste peryod olmaz. Bizler kendimizi peryod diye aldatırız. Aldanırız, çünkü gerçekte hareket dairesel gibidir.
Nasıl yani?
Yörüngeler biri diğerinin üzerine sarılmış dairelerdir.Sarılmış dediğimize göre daire değildir.Çapı hep artan ,bir tepe noktasına vardıktan sonrada çapı hep azalan bir sarmal söz konusudur.Newton kanunları böyle diyor.Önce alanlar kanunu yoktur diyor, sonrada yörüngelerin sarmal olduğunu söylüyor. Şimdi bunun matematiğine girip konuyu sulandırmak istemiyorum. Şunu derim: Newton matematiğini hiç kendiniz çözmeğe kalkıştınız mı? Kalkışmayıp da size öğretilenle mi kaldınız? Kabul mü ettiniz? Hiç mi şüphe etmediniz. Nerede kaldı sizin özgür mantığınız? Dostlar, gerek matematikte gerekse fizikte insanlara yutturulan bir sürü sapıklık vardır. Tabii her kişi her konunun kompetanı olmayabilir. Hocalara inanmak durumundayız. Acaba hocalar doğruyu mu biliyorlar, diye şüphe etmek hakkınızı kullanmanız gerekir. Bu benim anlattıklarımı bile şüphecilik filtrenizden geçirmeden sakın kabullenmeyin.

Newton matematiğinin özü:
F*dt=m*dv denkleminden Güneşi Gezegene bağlayan ışını düşündüğünüzde, bu ışına dik yöndeki Gezegenin Vp hızının sabit olduğu bulunur. Oysa Kepler matematikçileri ışının uzunluğu çarpı Vp sabit derler, yani r*Vp=Sabit derler. Bu alanlar kanunu demektir. Newton Vp=Sabit der, Keplerçiler r*Vp sabit der. Newton'a göre alanlar kanunu olamaz. Newton Kepleri teyit etmez.Ama matematik düzenbazlıklarıyla Newton da Kepleri teyit eder diye bizlere 400 yıldan beri zehir verilmiştir.

Enerji sakınımı kanunundan da r=-a*t*(t-T)+F(t) diye bir denklem bulunur.Bu denklem bir sarmal denklemidir.Burada (r=Gezegenin Güneşe mesafesi; T=Gezegenin yaratılıştan yok oluşuna kadar geçen zaman,ömür; t=yaratılıştan beri geçen zaman; F(t)=zamana tabi bir fonksyon) demek oluyor.Lise fizik derslerinden hatırlayacaksınız.Eğik atışlar denklemi h=-1/2*g*t^2+V*t+h0 vardı.İşte o denklemle (r) denklemi aynı denklemdir.Hiç siz yukarıya doğru bir taş attığınızda o taşın uçuş yolunun bir elips olduğunu duydunuz mu? Bir parabol olduğunu öğrendiniz. Şimdi bu parabolü milyarlarca sarım halinde düşünün.İşte sarmalları bulmuş olursunuz.(r=) denklemi bunu söylüyor. Diyor ki: bir tek tepe noktası vardır.Öyle milyarlarca tekrarlanan tepe ve çukur noktaları yoktur.Tepe ve çukur derken,dünya güneşe bir yaklaşıyor,bir uzaklaşıyor tekrar bir yaklaşıyor,bir uzaklaşıyor, ve bunu milyarlarca senedir yapıyor deniyor. Olmaz öyle sapık düşünce. Yani elips yoktur. Güneş bir odakta değil,sarmalın merkezindedir. Peryod da yoktur.Peryod tekrarlayan hesapta olur. Tekrarlayan hiçbir yörünge hesabı yok uzayda.

Mantığınızı kullanın:
Kendi kendinize sorun, o gezegen o yörüngeye nereden geldi.O yerde mi yaratıldı? Hep orada kalsın, değişmeyen eliptik bir yörüngede yüzsün diye ilahi bir kanun mu var? Elips demek,değişmemek demektir.
Oysa sarmallar yaratılışı izah eder,t=0 da neler oldu anlatır.Bugün takvim 2011 i gösterirken t= kaçtır?
Buna benzer sorular sorun kendinize.Şüphe etmekle günaha girmezsiniz.Doğruyu arama sevabı kazanırsınız.

Yukardaki konularda daha açık hesapları benden isteyebilirsiniz.Makalelerim İngilizce yayınlanmıştır.
O makalelerde,ışık yılı mesafesinin de saçma olduğu,şu kadar milyon ışık yılı uzaklıktaki bir galaksiden bahsetmenin yanlışlıkları da anlatılmaktadır.necattasdelen@ttmail.com
buz perisi - avatarı
buz perisi
VIP Lethe
22 Ağustos 2012       Mesaj #3
buz perisi - avatarı
VIP Lethe
Kepler Yasaları
MsXLabs.org & MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi

Kepler'in gezegenlerin hareketine ilişkin üç yasası:
1) Gezegenler, odaklarından birini Güneş'in oluşturduğu, elips biçiminde bir yörüngeye sahiptirler;
2) Güneş'i gezegene birleştiren yarıçap vektörü, eşit zaman aralıklarında eşit alanlar süpürür;
3) Bir gezegenin yörüngesini bir kez dolanması için geçen zamanın karesi, Güneş'e olan ortalama uzaklığının (büyük ekseninin yarısının) küpüyle orantılıdır ya da bir başka deyişle iki gezegenin dolanım sürelerinin karelerinin oranı, yörüngelerinin büyük eksenlerinin yarısının küpleri oranına eşittir.
In science we trust.

Benzer Konular

6 Aralık 2018 / Misafir Bilim ww
24 Nisan 2016 / ThinkerBeLL Tıp Bilimleri
15 Mayıs 2012 / ThinkerBeLL Kimya