Arama

Zaman ve Takvim

Güncelleme: 22 Kasım 2011 Gösterim: 24.232 Cevap: 2
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
11 Kasım 2009       Mesaj #1
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Zaman ve Takvim

Sponsorlu Bağlantılar
Zaman, tanımlanması en zor olan kavramlardan biridir. Tekrarlanan olaylar, özellikle; gece-gündüz, yaz-kış, doğma-batma, yeniay-dolunay gibi dönemli olaylar zaman kavramını doğurmuşlardır. Bütün olaylardan bağımsız olarak akıp giden ve bu nedenle bir boyutlu olarak tasarlanan zamanı ölçmek kolay değildir. Zamanın belirlenmesi ve ölçülmesi eskiden beri bu tür olaylarla yapılagelmiştir. Bir gün denilince akla, güneşin ardardına iki doğuşu arasındaki zaman aralığı gelir. Bir ay denilince, yeniaydan yeniaya geçen zaman anlaşılır. Görüldüğü gibi zaman ölçümü de temelde dönemli gök olaylarına dayanmaktadır. Olay ne kadar düzgün değişirse, zaman ölçümü de o kadar duyarlı yapılabilir. Zaman ölçümünde hangi dönemsel olay kullanılırsa zaman da ona göre adlandırılır. Üzerinde yaşadığımız Yer'in ekseni etrafındaki dönüşü zaman ölçümü için uygun bir olaydır. Dönme düzgün ve tekrarlama sabit sayılabilecek niteliktedir. Yer, ekseni etrafında batıdan doğuya doğru döndüğü için, biz günlük harekette gök cisimlerini doğudan batıya doğru hareket eder görürüz. Bu harekete gök cisimlerinin günlük hareketi denir. Eğer yıldızları gök küresi üzerinde sabit kabul edersek, onların günlük dönme hareketini bir zaman ölçme aracı olarak kullanabiliriz.

Yıldız Günü ve Yıldız Zamanı

Saat koordinat sisteminde bir yıldızın H saat açısının ölçülmesi bize yıldız zamanını belirleme olanağını verir. H saat açısı, yıldızın her meridyen geçişinden sonra 0° den 360° ye kadar düzgün olarak artar. Ardı ardına iki meridyen geçişi arasındaki zaman aralığına bir yıldız günü, H saat açısının belirlediği zamana yıldız zamanı denir. Bir yıldız günü 24 yıldız saati, bir yıldız saati 60 yıldız dakikası, bir yıldız dakikası 60 yıldız saniyesidir. Bir yıldızın H saat açısı, zamana ve yıldızın gök küresi üzerindeki yerine bağlı olarak değişir. Herhangi bir yıldız meridyende iken bir başkası doğma veya batma durumunda olabilir. Yıldız zamanı tanımında herhangi bir yıldız yerine, gök küresi üzerinde bir yıldız gibi hareket eden ve özellikleri çok iyi bilinen İlkbahar (Koç) noktası alınır. Böylece yıldız zamanı ilkbahar (γ) noktasının saat açısı ile ölçülür. Bellli bir gözlemciye göre yıldız günü, γ noktası bu gözlemcinin meridyeninde olduğu an başlar. Diğer bir deyişle: γ noktasının saat açısı sıfır olduğu zaman yerel yıldız zamanı sıfır ve herhangi bir anda bu noktanın saat açısı o yerin yıldız zamanıdır. Böylece bir yıldız günü, γ noktasının gözlemcinin meridyeninden ardardına iki geçişi arasındaki zaman aralığı olarak alınır. Bu noktanın hareketine paralel olarak çalışan saate, yıldız saati ve onun gösterdiği zamana, yıldız zamanı denir. Bir yerde herhangi bir andaki yıldız zamanı T, gözlenen yıldızın sağaçıklığı α olmak üzere bu ikisi arasında,

T= H + α

bağıntısı vardır. Herhangi bir yıldız, gözlemcinin meridyeninde iken H= 0s dir. Buna göre T = α olur. O hâlde yıldız, gözlemcinin meridyenine geldiğinde onun (α) sağaçıklığı o andaki yerel yıldız zamanını verir. Bu özellikten yararlanarak gözlem evlerinde kullanılan yıldız saatleri ayarlanır. Ya da ayarlı bir yıldız saati kullanılarak, yıldız meridyene geldiği anda, o saatin gösterdiği zaman, yıldızın sağaçıklığını verir. Böylece yıldızın sağaçıklığı yaklaşık olarak bulunabilir veya var olan değerinin doğruluğu kontrol edilebilir. γ noktası gök yüzünde sabit değildir. Ekliptik boyunca batıya doğru çok yavaş bir hareketi vardır. Bunun sonucu olarak: Bir yıldız gününün uzunluğu, herhangi bir yıldızın gözlemcinin meridyeninden ardı ardına iki geçisi arasındaki zamandan ortalama olarak 1/120 saniye kadar daha kısadır. γ noktasının batıya doğru olan bu kayma hareketi düzgün olmadığından bir yıldız gününün gerçek uzunluğu sabit olmayıp çok küçük bir değişim gösterir.

Güneş Zamanları


Günlük yaşantımızda kullandığımız; sabah, öğle, akşam tanımları Güneş'e göre yapılmıştır. Yıldız saati Güneş'in hareketine ayak uyduramaz ve bu nedenle yıldız zamanı günlük yaşantımız için kullanışlı değildir. Günlük yaşantımızda zaman ölçümü için Güneşin hareketini kullanmak daha uygun olur. Ancak Güneş'in görünürdeki hareketi düzgün olmadığı için bir kaç farklı zaman tanımı yapmak zorunlu hâle gelir. Görünen Güneş diskinin merkezinin H; saat açısı ile belirlenen zamana, gerçek güneş zamanı denir. Görünen güneş diskinin merkezi, gözlemcinin meridyeni üzerinde bulunduğu zaman, bu gözlemci için yerel gerçek güneş zamanı sıfır saat, yani öğle zamanıdır. Bu durumda da yıldız zamanı ile gerçek güneş zamanı arasında,

T= α; + H;

bağıntısı yazılabilir. Yıldız zamanı düzgün ilerler ve ona göre çalışan bir mekanik veya elektronik saati yapmak kolaydır.

Eskiler, bir çubuk gölgesinden yararlanarak yaptıkları güneş saatleri ile, yerel gerçek güneş zamanını tayin ediyorlardı. Ancak, bu oldukça kaba bir zaman tayinidir. H; in akışına ayak uyduracak bir mekanik saat yapmak oldukça zordur. Çünkü Güneş, görünen hareketinde Yer etrafında eliptik bir yörüngede hareket eder. Bu hareketin hızı günden güne değişir, ve ocak ayında, haziran ayındakine göre daha hızlıdır (Şekil 1.5). Bu durum, güneş günü uzunluğunun mevsimden mevsime değiştiği anlamına gelir. 23 Aralık'ta, Eylül'de olduğundan 51 saniye daha uzundur. Gerçek güneşin doğma-batma zamanları ile gerçek güneş günü uzunluğunun aydan aya olan bu değişiminin iki nedeni vardır. Birincisi, Güneş ekliptik dairesi boyunca hareket ederken, zaman ölçümü ekvator dairesi boyunca yapılmaktadır. Güneş'in ekliptik dairesindeki hızı düzgün bile olsa onun ekvator üzerindeki iz düşümü düzgün hareket etmez. İkincisi, Güneş'in görünen hareketinin eliptik yörünge hareketi nedeniyle düzgün olmamasıdır.

Gerçek güneş zamanının düzgün akmaması nedeniyle bir ortalama güneş kavramı geliştirilmiş ve ortalama güneşin hareketine dayalı ortalama güneş zamanının kullanılması öngörülmüştür. Ortalama güneş için şu koşulların sağlanması istenir:

1. Ekvatorda hareket etsin.

2. Hareketi düzgün dairesel olsun.

3. Yıllık dolanımını gerçek güneşle aynı anda tamamlasın.

4. Kısa zaman aralıkları için γ nın yeri sabit kabul edilsin.

Bu koşulları sağlayan ortalama güneşin Hm saat açısının belirttiği zamana, ortalama güneş zamanı denir. Bundan böyle ortalama güneş günü yerine sadece gün diyeceğiz. Gün, ortalama güneşin meridyenden ardı ardına iki geçişi arasındaki zaman olarak tanımlanır. Ortalama güneşin hızı, gerçek Güneş'in bir yıl boyunca ekliptik düzlemindeki açısal hareketinin ortalamasıdır. Bir yıl boyunca ortalama güneş gerçek güneşin gerisinde kaldığı gibi önüne de geçer. Gerçek güneşin γ noktasından Mart ayında geçtikten sonraki hareketini izlersek, Haziran ayına kadar ortalama güneşe göre geride kalır; sonra, üç ay öne geçer, tekrar geri kalır ve tekrar öne geçer (Şekil 1.29). Ortalama güneş zamanı günlük hayatta işlerimizi düzenlemek için kullandığımız zamandır. Bütün ortalama güneş günlerinin uzunlukları birbirine eşittir ve bir yıldaki gerçek güneş günlerinin ortalama uzunluğu kadardır. Her hangi bir t zamanı için, gerçek güneş zamanı ile ortalama güneş zamanı arasındaki farka, zaman denklemi denir. Zamanlar saat açısı ile belirlendiğine göre zaman denklemi,


sekil1299248842

Şekil 1.29: Zaman denkleminin yıllık değişimi

E ( t ) = H; - Hm

olarak ifade edilir. Zaman denklemi bir yıl boyunca -14.2 dakika ile +16.4 dakika arasında değişir. 1925 yılına kadar iki çeşit başlangıç tanımı kullanıldı: Biri, güneşin üst geçisini sıfır saat (0s); diğeri 12 saat kabul ediyordu. Birincisine astronomi zamanı, diğerine sivil zamanı denilir. 1925'ten sonra, pratikte sivil zaman kabul edildi ve başlangıç alt geçiş alındı. Buna göre gerçek zaman (GZ) = H; +12s ve ortalama zaman, (OZ) = Hm +12s dir.

Zaman denkleminin yıllık değişim grafiği Şekil 1.29'da görülmektedir. Bir yıl için çizilen böyle bir eğri, bir kaç yıl kullanılabilir.

Bölge Zamanı

Güneş zamanının diğer önemli bir özelliği gözlemcinin bulunduğu meridyen için geçerli olmasıdır. Her meridyen için zaman farklıdır. Farklı meridyenlerde farklı zamanların kullanılması günlük hayatta önemli güçlükler doğurur. Bu güçlükleri ortadan kaldırmak için belirli bölgelerde aynı saatın kullanılması uluslararası anlayış gördü. Greenwich'ten geçen meridyen, başlangıç (sıfır) meridyeni olarak seçildi. Bu meridyenin 7°.5 doğusu ve 7°.5 batısından geçen iki meridyen arasında kalan tüm noktalarda, Greenwich yerel zamanı kullanılır. Bu zamana; batı Avrupa zamanı, Greewich zamanı, evrensel zaman ya da genel zaman denir. Greenwich başlangıç meridyeninden itibaren, eşit aralıklı, 24 tane standart meridyen ve bunlar yardımı ile de 24 tane saat dilimi tanımlandı. Buna göre komşu iki standart meridyen arasındaki açı 15° dir. Bir standart meridyenin 7.°5 sağından ve solundan geçen meridyenlerle sınırlanan bölgeye, o standart bölgeye ilişkin saat dilimi denir. Aynı saat diliminde bulunan yerler aynı ortalama güneş zamanını kullanır. Bu zamana, bölge zamanı denir. l80° boylam çemberini izleyen +l2s lik meridyene gün değişimi çizgisi denir. Bu çizginin doğusundan batısına geçişte bir gün ileriye atlanmış olur. Bir ülkenin siyasi sınırlarını aşan kısmı da aynı ülkenin bölge zamanını kullanır. Batı Avrupa ülkeleri 0s lik standart meridyeni ve batı Avrupa saatini; orta Avrupa ülkeleri, -1s lik standart meridyeni ve orta Avrupa saatini kullanırlar. Türkiye, -2s lik İzmit yakınlarından geçen (30° lik doğu) standart meridyeni ve doğu Avrupa saatini kullanır. 45° lik doğu standart meridyeni Erzurum yakınlarından geçer. Türkiye'den iki standart meridyen geçmesine karşın İzmit yakınlarından geçen standart meridyen Türkiye'de kullanılan bölge zamanını belirler. Yaz aylarında ülkeler, güneş ışınlarından daha fazla yararlanmak amacıyla bölge zamanlarından bir saat ileri olan yaz saatini kullanırlar. Yaz saatine 21 Mart'ı izleyen pazar günü gece yarısı geçilir ve 23 Eylül'ü izleyen Pazar günü gece yarısı bölge zamanına geri dönülür. Türkiye yaz saati, Greenwich zamanından üç saat ileridir. Buraya kadar tanımladığımız zaman kavramları, Yer'in ekseni etrafındaki dönüşüne dayanmaktadır.

Yerin ekseni etrafındaki dönüşüne dayanmayan atom zamanından bir kaç söz edelim.

Atom Zamanı


Atom saatleri ile ölçülen zamandır. Bu saatler arasındaki fark 3000 yılda 3 saniyeden küçüktür. Uluslararası atom zamanı, bu saatlerden oluşan bir sistem üzerine kurulmuştur.

Atom saatleri atomların veya moleküllerin belirli rezonans frekanslarından yararlanarak zamanı çok büyük duyarlılıkla ölçen âletlerdir. Çoğu kez bu saatlerde Sezyum (Cs 133) atomu kullanılır. 1967'de toplanan Uluslararası Ağırlıklar ve Ölçüler Genel Konferansı'nda saniye, sezyum 133 atomunun temel enerji düzeyinde, iki çok ince düzey arasındaki geçiş süresinin 9192651770 katına karşılık gelen zaman aralığı olarak tanımlanmıştır.
Atom zamanı, Yer'in ekseni etrafındaki dönme hızının azalmakta olduğunu göstermektedir. Yer'in Güneş çevresinde bir kez dolanması için geçen süre olarak tanımlanan bir yıl içindeki ortalama güneş saniyelerinin sayısı azalmaktadır. Atom saniyelerinin sayısı ise değişmemektedir. Atom saniyesi tanımlanırken bu iki tür saniye sayısı 1900 yılında birbirine eşit alınmış, 1980'e gelindiğinde bir yıldaki ortalama güneş saniyesi sayısının bir birim azaldığı görülmüştür.

Julien Tarihi (Julien Günü)

Gök bilimciler tarafından kullanılan özel bir gün sayımıdır. Her bir gün tam bir sayı ile, günün herhangi bir saati, günün kesri olarak bu tam sayıya eklenerek ifade edilir. M.Ö. 4713 yılı 1 Ocak başlangıç olarak seçilmiş ve ondan sonra gelen günler ardı ardına sayılarak bu sayıya eklenmiştir. Birim olarak ortalama gün, gün başlangıcı olarak gece yarısı değil gün ortası (öğle vakti) seçilmiştir. Yıllar, aylar, günlere göre bu sayılar çizelgeler hâlinde astronomi yıllıklarında verilir. Bu sayılarla belirlenen tarihe, “Julien tarihi„ (JT) denir. İstenen bir tarih için Julien tarihi Astronomi yıllıkları kullanılarak bulunabileceği gibi, basit bir formül yardımı ile de kolayca hesaplanabilir:

JT = 2415020 + 365 x ( yıl - 1900 ) + N + L - 0.5

Bu ifade, 1900 yılından itibaren herhangi bir tarihe karşılık gelen ve evrensel zaman EZ=0 iken Julien tarihini verir. Burada N, yılbaşından sonra geçen gün sayısı, L ise 1901 yılı ile hesaplanması istenen tarih arasındaki artık yıl sayısıdır. 2415020, 1 Ocak 1900 yılına karşılık gelen Julien günü, 0.5 miktarı ise Julien gününün gün ortasından başlatılmasından ileri gelen yarım günün ondalık karşılığıdır (Ortalama güneş günü için başlangıç gece yarısıdır.). N sayısı

N=<275M/9>-2<(M+9)/12>+I-30

formülüyle bulunabilir. Burada M ay sayısı, I ayın günüdür. <> parantezi içindeki sayının tam kısmının alınacağını ifade eder. Artık yıl için 2. terimdeki 2 çarpanı kaldırılır.

Örnek 1: 18 Nisan 1983 tarihine karşılık gelen Julien tarihini bulunuz.

Önce, 1983 yılı 1 Ocak'tan sonra geçen N gün sayısı, N=31+28+31+18=108 bulunur. 1901 ile 1983 yılları arasındaki artık yıl sayısı <82 /4>=20 dir. Bu değerler formülde yerlerine konularak Julien tarihi,

JT =2415020 +365 x ( 1983-1900 ) +108 + 20 - 0.5

=2445442.5

olarak bulunur.

Örnek 2: 18 Nisan 1984 saat 13s 45d iken Julien tarihini bulunuz.

1984 artık yıldır. Bir önceki örnekte izlenen yol izlenerek, N = 109, 13s 45d = 13.75/24 = 0.5729 gün ve JT = 2415020 + 365 x 84 + 109 + 20 - 0.5 + 0.5729 = 2445809.0729 bulunur.

Güneş Merkezli Zaman

Duyarlı zaman gerektiren gök olayları, yıl boyunca bir kaç kez gözlenecekse, Yer'in yörünge hareketi nedeniyle gözlemci-kaynak arasındaki uzaklığın ve ışığın bu uzaklığı katetme zamanının değiştiği dikkate alınmalıdır . Bir gök cisminden gelen ışık ışınları, geldiği doğrultuya bağlı olarak Yer'e, Yer'in yörüngesi üzerinde bulunabileceği bir başka noktaya göre en fazla 8 dakika daha erken veya geç ulaşır. Bu durum Şekil 1.30'da görülmektedir. Bir gök olayı, örneğin; örten bir çift yıldızın örtme olayı; Yer, yörüngesi üzerinde B de ise A da olmasından daha önce görülür. Bu durumu düzeltmek için gözlem zamanları, Güneş'te olduğu var sayılan bir gözlemciye indirgenerek verilir.

sekil1308986358


Zaman Dönüşümleri

Programlanabilen küçük hesap makinası veya bir bilgisayar kullanarak, tanımlarını yaptığımız zamanlar arasında dönüşüm yapılabilir. Örneğin yıldız zamanını hesaplamak için şu formül kullanılabilir :

GYZ = G + 0.0657098232 x N + 1.0027379093 x EZ

Burada G, her yılın başında değiştirilmesi gereken bir sabittir ve yılın sıfırıncı günü (doğal olarak biten yılın son günü), EZ = 0 iken GYZ (Greenwich'in yıldız zamanı) dir. N, yılbaşından itibaren istenen tarihe kadar geçen gün sayısı, EZ saat cinsinden evrensel zamandır. Eğer hesaplama sonucu 24 saatten daha büyük bir sayı bulunursa, bundan 24 çıkarılır ve tarih olarak bir sonraki tarih alınır. G 'nin değeri her yılın başında almanaktan alınarak formülde yerine konur ve yıl boyunca kullanılır.

Zaman dönüşümleri ile ilgili örnekler:

Örnek 1: Türkiye Bölge Ortalama Zamanı 10sa45dk30sn iken, boylamı

λ=-2sa11dk29sn.4 olan Ankara'da yerel ortalama zamanı nedir?

Çözüm 1: Türkiye bölge boylamı λo= -2sa olduğuna göre,

Ankaranın yerel boylamı λ = -2sa11dk29sn.4

- Bölge boylamı λo= -2sa

Boylam farkı Δλ = λ-λo = -0sa11dk29sn.4

Yerel O.Z.= Bölge O.Z. + Δλ olduğundan,

B.O.Z.= 10sa45dk30sn.0

+ Δλ = - 0sa11dk29sn.4

Y.O.Z.= 10sa34dk00sn.6

olarak bulunur.

Örnek 2: Ankara'daki Y.O.Z.=10sa34dk00sn iken Türkiye Bölge Ortalama Zamanını bulmak istersek,

Çözüm 2: B.O.Z.= Y.O.Z. - Δλ bağıntısına göre,

Y.O.Z.= 10sa34dk00sn.0

- Δλ = ±0sa11dk29sn.4

B.O.Z.= 10sa45dk29sn.4

olarak bulunur.

Örnek 3: Türkiye Bölge Ortalama Zamanı 10sa45dk iken Greenwich'deki ortalama zaman (Evrensel Zaman) nedir?

Çözüm 3: Evrensel Zaman= Bölge Zamanı + Bölge Boylamı

E.O.Z.= B.O.Z. + λo

B.O.Z.= 10sa45dk00sn.0

+ λo = -2sa

E.O.Z.= 8sa45dk00sn

olarak bulunur.

Örnek 4: Evrensel Ortalama Zamanı 14sa25dk00sn iken Ankara'daki Yerel Ortalama Zamanı nedir?

Çözüm 4: İlk önce Türkiye Bölge Ortalama Zamanını bulmalıyız.

B.O.Z.= E.O.Z. - λo

E.O.Z.= 14sa25dk00sn.0

- λo = ±2sa

___

B.O.Z.= 16sa25dk00sn

B.O.Z.= 16sa25dk00sn.0

+ Δλ = - 0sa11dk29sn.4

_____ ___

Y.O.Z.= 16sa13dk30sn.6
olarak bulunur.

Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
11 Kasım 2009       Mesaj #2
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Takvim, zamanın gün, ay ya da yıl gibi uzun süreli dönemlere bölünmesi ve bu bölümlerin belirli bir düzen içinde sıralanmasına yönelik düzenlemelere denir. Takvimlerin doğuşu çok eskilere dayanır. Takvim, yaşamın her alanında büyük önem taşır. Tarımla uğraşan insanların Güneş'in yıllık hareketine ilişkin Güneş takvimleri kullandıklarını görüyoruz. Hemen tüm takvimlerin zaman birimi gündür. Gün doğal olarak bir zaman bölümüdür. Ancak yılın 7'şer günlük haftalara günün 24 saate bölünmesi yapaydır. Dönencel yıl kavuşum ayı süresinin tam katı değildir. On iki kavuşum ayı 354.36706 günde gerçekleşir. Bu süre dönencel yıldan yaklaşık 11 gün eksiktir. Öte yandan ne dönencel yıl ne de kavuşum ayı tam olarak (kalansız) günlere bölünebilir. Onun için takvimin Ay'ın evreleriyle ve mevsimlerle düzenli uyum içinde olabilmesi için belirli aralıklarla düzeltme uygulanmalıdır. Her dört yılda bir Şubat ayına bir gün eklenmesi gibi.

Sponsorlu Bağlantılar
Ay takvimleri yanında ay-güneş takvimleri de kullanılagelmiştir. Eski Romalılar bir yılı 12 kavuşum ayı olarak, yani 354 gün almışlar. Ayrıca yılı mevsimlere bölmüşlerdir. İki yılda bir on ikinci ayın sonuna bir ay ekleyerek takvimlerine bir düzeltme uygulamışlardır. Çin'liler, Hint'liler, Eski Yunanlılar ve İbraniler de bu türden takvimler kullanmışlardır.

Bir takvimin bilimsel bir nitelik taşıması için onun kullandığı yılın uzunluğu, başlangıcı, alt bölümleri ve gün sayım düzeni bilinmelidir. Ortalama güneş gününden sonra ikinci derecede önemli zaman birimleri, ay ve yıldır. Ay ve yıl süreleri, Ay ve Güneş'in bir başlangıç noktasından art arda iki geçişleri arasındaki süredir. Seçilen başlangıç noktalarının da farklı hareketler yapması nedeniyle ay ve yıl süreleri seçilen başlangıç noktasına göre farklılık gösterir. Bu nedenle farklı adlandırılan aylar ve yıllar vardır (Çizelge 1.2).

Türkler düzeltilmiş İslâm takvimini, daha sonra 1926 yılına kadar "Osmanlı takvimi" olarak isimlendirdiğimiz Rumî takvimi kullanmışlardır. 1926 yılından bu yana Türkiye'de Milâdî takvim kullanılmaktadır.

Çizelge 1.2: Farklı yıl ve ay tanımları

takvimler



En Çok Kullanılan Takvimler

I. Julien Takvimi

M.Ö. 45 yılında İmparator Juliüs Caesar (Jül Sezar) mevsimlere uygun düşen iyi bir takvimi İskenderiyeli gök bilimci "Sosigenes" e hazırlattı. Sosigenes, ay takvimini bırakarak yerine 365.25 gün uzunluğundaki güneş yılını temel aldı, ve aşağıdaki özellikleri sağlayan bir takvim ortaya çıktı:

1. Bir yıl P = 365.25 gündür (Julien yılı)

2. 4 ile bölünebilen yıllar 366 gün (artık yıl), bölünemeyenler (normal yıl) 365 gündür.

3. Artık yıllardaki fazla gün Şubat ayına eklenir.

4. Yılbaşı Mart yerine 1 Ocak'ta başlar. Yıl yine 12 aydır ve ayların süreleri Ocaktan başlayarak; 31, 29, 31, 30... gündür. Bu takvime Julien takvimi denmiştir.

II. Greguar Takvimi (Milâdi Takvim)

Julien takviminin de hatalı olduğu ilk bakışta görülmektedir. Çünkü dönencel yılın süresi 365.2422 gün iken Jülien yılı 365.25 gün alınmıştır. Bu fark Julien takviminin yılda ΔP=-0.0078 gün kadar gerilemesine neden olur. Bu fark, kısa zaman aralıkları için önemsenmeyebilir; ancak, uzun zaman aralığında hesaba katılmalıdır. Örneğin bu fark 400 yılda 3.12 gün eder. Bu hata 4 yılda bir eklenen 1 gün ile büyütülmüştür. Caesar'ın koyduğu kurallara göre 400 yılda 100 artık yıl vardır. Artık yıl sayısı 3 eksik alınırsa Julien takvimi 3 gün ileri götürülmüş olur ve hata da olduça küçülmüş yani 400 yılda 0.12 güne düşmüş olur.

Böyle bir düzeltme, 1582 yılında Papa XIII. Greguar tarafından yapıldı. Hırıstiyanların kutsal günü olan Paskalya'nın belirlenmesinde güçlükler vardı. M.S. 325 yılında İznik'te toplanan Hırıstiyan ruhani meclisi paskalya günü olarak 21 Mart gününü seçmişti. O günden 1582 ye kadar 1257 yıl geçmişti. Bu süre sonunda Julien takvimi 1257 x ΔP = -9.8046 gün ≅10 gün geri kalmıştır. Belirlenen düzeltme şu şekilde tüm Hırıstiyan dünyasına duyuruldu:

1. 4 Ekim 1582 den sonra gelen gün 15 Ekim 1582 olarak alınacak,

2. Son iki rakamı (00) olan yıllardan ancak 400 ile bölünebilenler artık yıl olarak alınacak.

3. Takvimin başlangıç yılı olarak İsa'nın doğum günü alınacak.

Bu düzeltmelerde belirtilen tarihe biz, “Milâdî tarih„ diyoruz. İsa'nın gerçek doğum günü ile burada verilen arasında yaklaşık dört yıllık bir fark olduğu söylenmektedir. Ancak burada önemli olan bu takvim için bir başlangıç zamanı seçilmiş olmasıdır.

Bu takvim de hatasız değildir. 400 yılda 3.12 günlük gerileme yerine 3 günlük gerileme için düzeltmeler yapılmış, 400 yılda -0.12 günlük gerileme hesaba katılmamıştır. Bu, 4000 yılda 1.2 gün eder. 4000 yılını artık yıl yerine 365 günlük normal yıl olarak alırsak bu sapma da giderilmiş olur: Greguar takvimi gönümüzde dünya ölçeğinde kullanılmakla birlikte her yerde kolayca kabul görmedi. Roma Katolik devletlerinin büyük bir bölümü bu sistemi 1587 de kabul etti. Öbür ülkeler daha sonraları bu takvime geçtiler: Almanya 1700 İngiltere 1750, Japonya 1873, Rusya 1918, Yunanistan 1923, Türkiye 1926. Günümüzde Greguar takviminin dışında kullanılan bir kaç başka takvim daha vardır. Arap ülkelerinin önemli bir bölümünde halen Hicri takvim kullanılmaktadır. Geleneksel Hint ve Yahudi takvimleri de dini amaçlarla kullanılmaktadır.

III. İslâm Takvimi (Hicrî Takvim)

Ay'ın evrelerini esas alan bir takvim olduğu için buna ay takvimi de denir. Ay yılı da günün tam katları değildir. Yıl uzunluğu bu takvimde 354 gün olarak alınmıştır. Buna "1 Istilahî yıl " denir. Bir yılda 12 ay vardır. Ay süreleri ardardına 30 ve 29 günlük uzunluklara bölünmüştür. Bu takvim için başlangıç tarihi Hazreti Muhammed'in Mekke'den Medine'ye göçtüğü gün (Hicret) M.S. 622 yılı 15 Temmuz alınmıştır. Onun için bu takvime Hicri takvim ve buna göre belirlenen tarihlere de " Hicrî tarih " denir. Hicret'ten önce (H.Ö.), Hicret'ten sonra (H.S.) deyimleri kullanılır. Ay takvimi, geçmişte günlük faaliyetlerin gece yapıldığı, Ay evrelerinin kolay izlenebildiği sıcak ülkelerde kullanılmıştır. Bugün birçok islâm ülkesinde hâlâ kullanılmaktadır.

Bu takvimde ayın günleri Ay'ın gösterdiği evrelere göre belirlenir: Ay çok ince bir hilâl hâlinde görüldüğü zaman ay başıdır. Yüksek tepelerde bekleyen gözcüler Ay'ın çok ince bir hilâl oluşunu gözleyerek ay başı gününü halka duyururlardı. Ondan sonra gelen günler ise ardardına sayılırdı.

Hicri takvimin de düzeltilmesi gerektiği açıktır, çünkü ıstılahî yıl gerçek ay yılına göre yılda ΔP = +0.3671 gün daha uzundur. O halde Hicri takvim gerçek ay takvimine göre 30 yılda yaklaşık 11 gün ileri gider. Bunu düzeltmek için zamanın takvim yapımcıları ardardına gelen her bir 30 yıllık dönemlerin; 2, 5, 7, 10, 13, 15, 18, 21, 24, 26 ve 29 ncu yıllarını artık yıl olarak 355 gün almışlardır. Bu takvim, düzeltilmiş islâm takvimi olarak bilinir.

İslâm takviminin mevsimlerle hiç bir ilgisi olmadığı açıktır. Herhangi bir ay başı bir önceki yıla göre 11 gün (365-354) ya da 12 gün (366-354) ya da 10 gün (365 -355) geriye kayabilir.

IV. Osmanlı Takvimi (Rumi Takvim)

Julien takviminde yapılan birkaç ufak değişiklik ile oluşturulan bir takvimdir. M.S.1840 (=H.S.1256) yılında İslâm takvimi yerine bu takvim kullanılmaya başlanmıştır. Rum ülkelerinden alınma bir takvim olduğu için bununla belirlenen tarihe Rumi tarih denmiştir. Bu takvimde yıl uzunluğu 365 veya 366 gün alınarak yıl yine 12 aya bölünmüş, ay süreleri Greguar takvimdeki gibi alınmıştır. Başlangıç olarak Rumi 0 yılı Mart 0 = Milâdi 584 Mart 13 alınmıştır. Milâdi tarihten 13 gün geri olması ΔP =-0.0078 gün/yıl- dan ileri gelmektedir.

Takvimler Arası Dönüşümler

Herhangi bir günün bir takvimdeki tarihinin başka bir takvimdeki karşıtını bulmak oldukça zordur. Değişik takvim yıllarını birbirine dönüştürmek için aşağıdaki basit ve yaklaşık formüller kullanılır.

H = M - 622 + ( M - 622 )/33

= R - 38 + ( R - 38 )/33

M = H + 622 - H/33

R = M - 584, M = R + 584

= H + 38 - H/33

Burada H Hicri, M Milâdi ve R de Rumi yılı göstermektedir. Bu yaklaşık formüllerle yapılan dönüşümler en fazla bir yıl hatalı olabilmektedir. Bu formüllere göre örnek olarak Rumi 1330 doğumlu biri, Milâdi 1914 ve Hicri 1331 doğumludur ve Milâdi 1994 yılında, yine Milâdi takvime göre 80 yaşındadır. Yıl süresi farklı olduğu için aynı kişi 1994 yılında Hicri takvime göre 82 yaşında olur.

Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
22 Kasım 2011       Mesaj #3
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
TAKVİM

Zamanı yıllara, aylara ve günlere ayırma yöntemi. Takvim, zamanı belirlemek için insanlar tarafından oluşturulmuş yapay bir sistemdir.

Takvimlerin düzenlenmesinde genellikle ölçüt olarak astronomik olaylar alınmıştır. İnsanlar takvim kullanmaya çok eski dönemlerde başladılar. Hemen bütün İlk Çağ kavimlerinin birer takvimi vardı. İlk takvimler büyük olasılıkla dinî ve tarımsal amaçlar için oluşturuldu. Bugünse toplum yaşamını düzenleyen genel ve uluslararası zaman tablosu işlevini görür. İlk takvimler Güneş'in devrini de hesaba katmakla birlikte daha çok Ay'ın Dünya etrafındaki dolanımına dayanıyordu.

Her ulusun dilindeki "ay" sözcüğünün kaynağı da budur. Her ayın ilk günü, gökte Yeni Ay'ın göründüğü ilk gün olurdu. Ay 12 kez görünüp kaybolduğunda bir yılın geçtiği kabul edilirdi. Ay, Dünya etrafındaki bir turunu 29,5 günde tamamladığından Ay yılı, Güneş yılından 11 gün kısaydı. Bu da mevsimlerin yıldan yıla kayması sonucunu doğurmaktaydı. Bu fark çeşitli takvimlerde artık yıllara fazladan günler eklenerek önlenmeye çalışılmıştır. İlk takvimlerin en doğrularından biri Mısır takvimidir.

Mısırlılar bir yılı 30 günlük 12 ay olarak kabul ettiler ve her yılın sonuna fazladan 5 gün eklediler. Böylece mevsimlerle yılın aylarını bir düzeyde tutmaya çalıştılar. Ancak Dünya, Güneş etrafında bir turunu yaklaşık olarak 365,25 günde tamamladığından Mısır takvimi de her dört yılda mevsimlerden bir gün geri kalıyordu.

Eski uygarlıklara ait takvimlerin en kısası Mayaların ve Azteklerin kullandığı 260 günlük dinî takvimdi. Mayalar yıllarını, aylarını ve günlerini çok karmaşık bir sistemle adlandırdılar. Eski Türkler, İslâmlığı kabul etmeden önce güneş yılına dayanan, 12 aylı ve yılları hayvan adlarıyla anılan bir takvim kullandılar.

Müslümanlar ve Musevîlerin takvimleriyse Ay takvimiydi. Müslümanların "hicrî takvim" de denen takvimleri başlangıç olarak Hicret'i kabul eden (İ.S. 622) ve her biri 29 ya da 30 gün olan 354 günlük Ay takvimidir. Bu takvim birçok İslâm ülkesince ve 1740'a kadar da Osmanlılarca kullanıldı. Osmanlılar bu tarihte başlangıç yılı yine Hicret yılı olan yılbaşı mart ayından başlayan ancak Güneş yılı esasına dayanan "rumî takvim"i kullanmaya başladılar.

Günümüzde en yayın olarak kullanılan takvim, Romalıların takviminin geliştirilmesiyle ortaya çıkmış Gregorien (Gregoryen) takvimidir. Romalılar mart ayıyla başlayan 10 aylık bir takvim kullanıyorlardı. Daha sonra mevsimlerle yılı birbirine uydurmak için bu takvime 2 ay daha eklendi İ.Ö. 46'da Sezar bunu yeniden düzenleyerek yılbaşını ocak ayıyla başlattı. Ayrıca her 4 yılda bir şubat ayına bir artık gün eklendi. Bu sistem Julien takvimi adıyla 1582'ye kadar kullanıldı.

Papa 13 Gregorius aldığı bir kararla 4 Ekim 1582'yi izleyen günü 15 Ekim olarak kabul etti. Böylece o tarihe kadar mevsimlerle yıl arasında oluşmuş 10 günlük fark yok edildi. Ayrıca her yüzyılda bir yıla bir artık gün eklenerek takvimin 4.000 yılda bir gün farkla doğru bir şekilde Dünya'nın Güneş etrafındaki hareketine uyması sağlandı. Ay uzunluklarının eşit olmaması vb. çeşitli nedenlerden dolayı Gregorien takvimi de bazı sakıncalar taşımaktadır.

Bu sakıncaların giderilmesi için zaman zaman çalışmalar yapılmaktadır. Bunlardan biri 1954 yılında Birleşmiş Milletler'e sunulan bir "uluslararası takvim"dir. Ancak Birleşmiş Milletler'de alınan bir kararla bu takvimin uygulanması süresiz olarak ertelenmiştir. Bu takvimin amacı ayları ve yılın dört mevsimine düşen gün sayısını mümkün olduğu kadar birbirine eşitlemekti.

Türkiye Cumhuriyeti'nde 26 Aralık 1925'te kabul edilen bir kanunla Gregorien takvimi kullanılmaktadır. Günümüzde dünyada Gregorien takvimin kullanımı gün geçtikçe yaygınlaşmakta, çeşitli ulusların kendi takvimleriyse daha çok dinî vb. amaçlarla kullanılmaya devam etmektedir.

MsXLabs.org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.

Benzer Konular

13 Nisan 2016 / Misafir Cevaplanmış
1 Mart 2009 / hentbolll Cevaplanmış
15 Nisan 2016 / nünü Osmanlı İmparatorluğu
30 Eylül 2016 / ThinkerBeLL Coğrafya