TELESKOP a. (fr tblescope; lat. telespo- pium). Gökbil. ve Opt. Objektifi bir aynadan oluşan ve gökbilimsel gözlemler yapmada kullanılan aygıt. (Bk. ansikl. böl.)
—ANSİKL. Teleskopun gök dürbününden farkı objektifinin bir mercek (ya da mercekler topluluğu) yerine bir aynadan oluşmasıdır. Bu gökbilim aygıtını önce N Zucchi, sonra Mersenne tasarladı. Daha sonra Gregory, Oplica promota adlı yapıtında (1663) bir teleskopun tanımını yaptı, ancak Londra’da bu aygıtı yaptırabilecek yeterince usta bir optikçi bulamadı, ilk teleskopu gerçekleştirenin Newton olduğu söylenebilir (1671). Nevvton’un yaptığı tipteki teleskoplar, bir ucu açık bir borunun dibine yerleştirilmiş küresel içbükey bir aynağan meydana gelir. Cismin gerçek ve ters görüntüsü odak düzleminde oluşur. 45°'lik bir eğimle ışınların yörüngesi üzerine konulan bir m aynası, bu ışınları yanal olarak yansıtır. Bu gerçek görüntü, kaydırılarak ayarlanan bir boruya takılmış bir gözmerceğiyle gözlemlenir; bu gözmerceği bir büyüteç görevi görür.
Çok daha büyük bir odak uzaklığı sağlayan Cassegrain teleskopu ’nda, birincil aynanın ortasında bir delik bulunur ve dışbükey küçük bir ayna, görüntüyü bu açıklığa yansıtır. Dirsekli teleskop’ta, objektifin topladığı ışık demeti, bir ayna takımıyla kutupsal eksen" boyunca iletilir; bu da, görüntünün, sabit bir mevkiden ve tayfçekerler gibi ağır ve çok yer kaplayan aygıtların bulunduğu ayrı bir laboratuvardan gözlemlenmesini sağlar.
Aynı teleskop çoğunlukla ya bir New- ton teleskopu ya bir Cassegrain teleskopu ya da bir dirsekli teleskop olarak kullanılabilir.
XIX. yy.'ın ilk yarısında VVİlliam ve John Herschel ünlü teleskoplarını gerçekleştirdiler; bu teleskopların en büyüğü, 1,47 m çapında bir aynadan oluşuyordu ve odak uzaklığı 12 m’ydi. William Parsons (lord Rosse) bu boyutları da aştı.
XIX. yy.’ın ortasında, Foucault küresel metal aynalar yerine gümüş kaplı parabolik cam aynalar kullanarak önemli bir gelişme sağladı. Parabolik ayna, eksene koşut ışınları kendi odak noktasında toplayarak küresel sapıncı önler. Bir teleskopun başlıca ayırtedici özellikleri şunlardır: açıklık, yani objektifin D çapı (D ne kadar büyük olursa, teleskop o oranda zayıf gökcisimlerine ulaşmayı sağlar) ve objektifin F odak uzaklığının D çapına eşit olan bağıl açıklık. F/D oranı ne kadar küçük olursa, bulutsular gibi yayılım alanı zayıf olan cisimlerin fotoğrafını çekmek için gerekli poz süreleri de o oranda kısa olur.
Schmidt teleskopu' nda (ya da Schmidt odası) ayna küreseldir ve küresel sapınç, profili dikkatle hesaplanmış bir lam yardımıyla düzeltilmiştir. Böylece, 12° ile 15° arasında değişen kare biçimindeki geniş alanların fotoğrafı çekilebilir; oysa bir parabolik aynanın faydalı alanı on dakikayı geçmez.
Işık toplayıcısı olan teleskoplar, profesyonel gökbilimciler tarafından görsel gözlemlerde gitgide daha seyrek olarak kullanılmaktadır. Bu teleskoplara, fotoğraf levhası, elektronik kamera ya da gökcisminden gelen fotonları elektronlara dönüştüren ışılçoğaltıcılar gibi çeşitli alıcılar eklenir. Teleskoplarla birlikte kullanılan çözümleyiciler de çok çeşitlidir: tayfçekerler, ışıl- elektrik ışıkölçerler, vb.
• Uzay teleskopları. Yer atmosferi, gökbilimsel gözlemler için önemli bir engel oluşturur; uzayda ve Yer çevresi yörüngesinde kullanılan teleskoplar yardımıyla bu engel aşılmıştır. (UYDU.) Avrupa ülkelerinin % 15 katkısıyla NASA'nın sorumluluğu altında gerçekleştirilen ve bu güne dek yapılanların en büyüğü olan bir uzay teleskopu Evren'in tanınması açısından yeni bir çağ başlatmıştır. Uzunluğu 13 m, yaklaşık kütlesi 11 t olan ve 2,40 m çapında bir birincil ayna taşıyan bu aygıt, uzaya, amerikan Dicovery uzay mekiğinin ambarında taşınmış ve teleskopik bir kol yardımıyla 610 km yüksekliğindeki dairesel yörüngesine 1990 yılı nisan ayında yerleştirilmiştir. Bu teleskop, yeryüzündekilere oranla 1 000 kez daha geniş bir dalga boyu dizisinde, uzak morötesinden uzak kızılaltına dek gözlemler yapmaya olanak verir. Atmosferin olumsuz etkilerinden kurtulmuş olması bu teleskopa, 0,11ik bir çözme gücü sağlar; bu da, yeryüzündeki en mükemmel aygıtların çözme gücünden 10 kez daha iyidir. Böylece, çapı dünyada kullanılan en büyük teleskoplarınkinden kesinlikle küçük olmasına rağmen bu uzay teleskopu, günümüzde bilinen gökcisimlerinden 50 kez daha sönük ve 7 kez daha uzak gökcisimlerini ortaya çıkararak, bugünkünden 350 kez daha geniş bir Evren hacmini gözlemlemeyi sağlamaktadır. Genellikle yeryüzünden uzaktan kumanda edilen iletişimler uydu kanalıyla aktarıldığından bu teleskopa, bakım ve onarım ya da kimi yardımcı aygıtları yenilemek için astronotların gitmesi mümkündür. 15 yıllık bir hizmet için düzenlenen bu aygıtın, her 5 yılda bir uzay mekiğiyle Yer'e getirilmesi ve gerekli düzeltmeler yapıldıktan sonra yeniden yörüngeye oturtulması planlanmıştır.
Kaynak: Büyük Larousse