TİP a. (fr. type; lat. typus, yun. typos, kalıp, model, örnek'ten).
1. Bir türün temel özelliklerini kendinde toplayan kalıplaşmış örnek: Cimri tipi. Bu romancı çok başarılı bir aydın tipi çizmiş.
2. Varlıkları ya da nesneleri sınıflandırmada, benzer varlıklardan ya da nesnelerden ayırmakta ölçüt olarak kullanılan kategori, tür, cins, çeşit: Üç tip cümle ayırt etmek. Bu tip erkekleri sevmem. Daha önce de bu tip bir film görmüştüm. Eski tip bir araba.
3. İnsan gruplarını ayırt eden ya da ayırt ettiği düşünülen fiziksel ve karakter özelliklerinin tümü: Slav tipi. Akdeniz tipi.
4. Dış görünüş: Karakterini bilmem ama kızın tipi bir harika.
5. Tkz. Kişi, insan: Hoş bir tip Anlaşılması güç bir tip.
—Biyol. Sistematik bir birimdeki (tür, cins vb.) değişimlerin pek de uzaklaşamadığı, bu birimlere özgü değişmez özelliklerden oluşturulan genel biçim. (Eşanl TİPİK Bl ÇİM ) || Taksinomide, bir sınıflandırma biriminin (tür, cins vb.) tanımında temel alınan ve uluslararası alanda da esas tutulan özgün gereç (örnek, çizim ya da kimi zaman tanım). [Pek çok hayvan, bitki ve kaya tipi birkaç büyük bilimsel kuruluşta saklanmaktadır: Ingiltere'de British Museum ve Kew herbariumu, Fransa'da Museum national d'hıstoire naturelle vb.] (Bk. ansikl. böl.) || Bir tür ya da çeşide özgü karakterleri en yüksek oranda taşıyan hayvan ya da bitki.
—Bot. Biyolojik tip, bitkileri duruşlarına ya da genel yapılarına, özellikle elverişsiz mevsim boyunca canlı kalmalarını sağlayan organların ve tomurcukların yerine ve konumuna bakarak sınıflandırmayı sağlayan karakterlerin tümü. (Biyolojik tip kavramını Christen Raunkiaer ortaya atmıştır. Fanerofıt’ler tropikal bölgelerde yaygındır; terofitler ve geofitler karşıt iklimli bölgelerde önemlidir; kamefitler ve hemikriptofitler soğuk bölgelerde ve yüksek dağlarda çok olur.) || Çiçek tipi, çiçeklerin parça sayılarıyla bağlantılı olan genel düzenlenme planı. (Birçeneklilerin çiçekleri genellikle üçlü tiptedir [üç çanakyaprak, üç taçyaprak, üç ya da altı erkekorgan, üç meyveyaprak].)
—Dilbil. Cümle tipi, cümlenin (bildirme, soru, emir ve ünlem cümleleri ve olumsuz ve tumturaklı biçimlerin karışımı) alabileceği biçimlerden her biri
—Dy. Bir lokomotifin sınıflandırma kategorisi (Bu sınıflandırma, dingillerin sayısına ve dağılımına dayanır: taşıyıcı ön dingiller, devindirler dingiller, taşıyıcı arka dingiller.)
—Ed. Kimliği ve kendine özgü kişisel nitelikleri yerine sadece benzerleriyle ortak olan özellikleri canlandırılmış roman, öykü vb, kişisi (Örn. Ahmet Mithat'ın Felatun Bey ile Rakım Elendi romanında batı uygarlığını dış görünüşüyle taklit eden züppe tipi Felatun Bey)
— Mant Russell'a göre, ımlem alanı (Bk ansikl böl.) || Birkaç değişken tipli diller, örneğin skalerler ve vektörlerle karşılaşılan vektör uzayları kuramı ve öğelerle altkümelerin eşzamanlı olarak incelendikleri topolojik uzaylar kuramı gibi birkaç tür nesnenin yer aldığı bir kuramı biçimselleştirmek istendiği zaman yönelmek zorunda kalınan biçimsel diller, || Tipleri at lama teoremi, tıkızlık teoreminin tip olarak adlandırılan bazı yüklem sınıflarına yaygınlaştırılması. |! Tipler kuramları, yalın (belitsel olmayan) Cantor kümeleri kuramının gelişiminde ortaya çıkan çatışkıları ortadan kaldırmak amacıyla Russell (mantık sal tipler kuramı) ve Zermola (tiplerin birikimli kademeleri kuramı) tarafından birbirlerinden bağımsız olarak ortaya konan kuramlar. (Bk ansikl. böl.)
—Ruhbıl Aralarında belli bir uygunluk gösteren bedensel ve / ya da ruhbilımsel özellikler toplamı (Bağıntıları tıpleme'ler aracılığıyla kurulur.)
—Topbıl. İdeal tip. toplumsal bir olayın betimsel olarak zihinsel kuruluşu. (İdeal tıp, kendi deneysel gerçekliği içinde ele alı nan toplumsal olayın tek. belirgin ve tu tarlı bir model biçiminde eklemlenen bazı belirtici öğelerine dayanarak kurulur Max VVeber'ın ortaya koyduğu toplumbilimsel bir çözümleme yönteminin temelindeki ideal tıp, deneysel gerçekliğin bir yansıması değildir: daha çok çeşitli deneysel belirtileriyle ele alınan toplumsal olayın incelenmesi için başvuru noktası ve tarihsel olayların nedensel açıklamasına yönelik varsayımlar hazırlanması için kaynak olarak kullanılır)
♦ sil ve a. Farklı, ilginç ya da tuhaf bir kimse için kullanılır: Ne tıp adam. Tipe bak. nasıl giyinmişi.
♦ sıt. Muhs, Tıp bilançolar, tekdüze ola rak belirli bir tipe göre hazırlanan bilançolar (Banka ve sigorta şirketlerinin bilançoları gibi tıp bilançolar da ilgili bakanlıklarca hazırlanarak tebliğ edilir)
—ANSİKL Bıyol. Tanım, tek, yetişkin ve bıreşeylı bir örneğe göre yapılmışsa buna tam tıp, bu takdirde karşıt cinsiyetle ta nımlanmış ilk örneğe karşıt tıp, aynı serinin. tamamlaması ilk yapılan örneklere ve aynı yerden gelen ve birincilere bakılarak tanımlanan bütün diğer tiplere benzer tip, tanımı özellikle herhangi bir örnek belirtilmeden. bütün topluluğa göre yapılan her örneğe ortak tıp denir.
—Mant. Russellcı tipler kuramı 1908'de ortaya kondu (RusselITn "tipler kuramına dayalı olarak matematik mantık'' başlıklı yazısı) ve Prıncıpıa mathematica'da sistemli bir biçimde geliştirildi. Russell'a göre tıp. bir ımlem alanı olarak, yanı belli bir önerme fonksiyonuna bir değer kazandıran kanıtlar öbeği olarak tanımlanabilir. Önerme fonksiyonlarının kendileri de kanıt olarak kabul ettikleri nesnelere göre tipler halinde sınıflandırılabilirler Böylece insanlar tıp O'dan birer bireydir; bilgelik (ya da ”x bilgedir" önerme fonksiyonu) tıp 1'den (çünkü "Sokrales bilgedir" önermesinin bir doğruluk değeri vardır), erdem (ya da "x bir erdemdir" önermesi) tıp 2'dendır (çünkü "bilgelik bir erdemdir" önermesinin bir doğruluk değeri vardır) vb Yüklemler, anlamlı bir önermede ken dilerine bu nitelikler yüklenen kendiliklerden daha yüksek bir mantık tipini simgelerler Bu kuram, Cantor çatışkısı olanağını
ortadan kaldırır: çünkü x^x fonksiyonu tipler teorisine uymaz (Russell bir sınıfın, bir fonksiyonun yayılmasından başka bir şey olmadığını ileri sürerek ve İkinciler yararına birincileri ortadan kaldırarak, no -class-theory kuramını ortaya koyar). Berry paradoksu ya da yalancı paradoksu gibi öteki paradoksları (anlambilimsel paradokslar) ortadan kaldırmak amacıyla, Russell tipler içindeki basamakları ayırarak kuramı karmaşık bir duruma getirir (dallanmış tipler kuramı). Örneğin tıp 1'den bir fonksiyon (yanı bireyleri kanıt olarak alan bir önerme fonksiyonu), eğer bi reylerin tipinden üstün bir tipin değişkenlerine göre nıcelemesız tanımlanabilirse, bu fonksiyonun basamak 1'den olduğu söylenecektir. Böylece "x Sokrates i sevi yor", "x herkesi (yanı tüm insan bireylerini) seviyor” fonksiyonlarının birinci basa maktan fonksiyonlar olmalarına karşın, bı reyin niteliklerine göre, dolayısıyla tıp 2 nın değişkenlerine göre bir nicelemeye yönelen “x büyük bir generalin tüm nitelikleri ne sahiptir” fonksiyonu birinci basamak tan bir fonksiyon değildir. Buna göre bir F, fonksiyonuna, eğer kanıtlarının tipiyle bağdaşan minimal basamaktan bir fonk sıyonsa, yüklemsel fonksiyon denir ve F'x olarak yazılır Bu dallanmış kuram, yalın kuramda varlıklarını sürdüren paradoksla rı ortadan kaldırma olanağını sağlamak la birlikte, matematik dile çok katı sınırla malar getirir (çözümlemenin büyük bir bölümü bu çerçeve içinde betimlenemez) Bundan ötürü Russell, indirgenebildik be litine yönelir Bu belite göre her fonksiyon için, birinciyle kaplamdas yüklemsel bir fonksiyon vardır (biçimsel olarak: (/).(3/?)(xH/x«‘fi Ix)).
Ancak bu belit bir artefakt gibi görünür ve her ne olursa olsun, matematiğin lojı sıst bir yemden kuruluşu çerçevesinde haklı olarak beklenebileceği gibi, sezgi sel bir doğruluk da taşımaz. Dallanmış tipler kuramı, 1925'te Ramsey'nin önemli bir yazısından sonra bırakıldı ve yalın ("ram seyleştırılmış") kuram benimsendi Ram sey bu yazısında mantık ve matematik açısından gerçekten kaygı verici olan pa radoksları çözmek için yalın kuramın yeterli olduğunu ortaya koyuyordu (bir ba kıma. Ramsey’nin "anlambilimsel" para dokslar olarak adlandırdığı öteki para doksların ancak Tarskı'nın anlambılımıyle gerçekten çözülebildikleri söylenebilir) Zermelo'nun kuramıysa, belıtsel Zermelo -Fraenkel kümeler kuramına yol açtı.
Kaynak: Büyük Larousse