Arama

Sepet Nedir?

Güncelleme: 17 Ekim 2015 Gösterim: 3.764 Cevap: 2
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
16 Haziran 2009       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Sepet
TDK, Türk Dil Kurumu
Sponsorlu Bağlantılar

isim Farsça seped
1 .
Saz, kamış veya ince dallardan örülerek yapılan, genellikle sapı olan, yiyecek ve eşya taşımak için kullanılan kap.

2 .
(sıfat) Bu kabın aldığı ölçüde:
"Bir sepet elma."- .
3 . (sıfat) Bu kap biçiminde örülerek yapılmış:
"Sepet sandık. Sepet araba."- .
4 . (denizcilik) Sazdan örülmüş balık kapanı.
5 .
Motosikletin yan tarafında bulunan, tek yolcu taşımak üzere hazırlanmış ayrı bölüm.

6 .
(spor) Basketbolda sayı kazanmak için, içine top atılmaya çalışılan demir çembere geçirilmiş altı açık ağ.


Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
  • sepet havası çalmak
  • sepette pamuğu olmamak
Birleşik Sözler
  • sepet kafalı
  • sepetkulpu
  • sepet sandık
  • sepet topu
  • sandık sepet
  • senet sepet
  • sürü sepet
  • çamaşır sepeti
  • çöp sepeti
  • dalyan sepeti
  • Karamürsel sepeti

X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
_EKSELANS_ - avatarı
_EKSELANS_
Kayıtlı Üye
9 Mayıs 2014       Mesaj #2
_EKSELANS_ - avatarı
Kayıtlı Üye
Sepet
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Sponsorlu Bağlantılar

200px Baskets four styles
Çeşitli örgü sepetler.

Sepet, genellikle saz, kamış veya buna benzer ince dallardan örülerek yapılan; yiyecek, eşya ve bazen de canlı taşımakta kullanılan kap. Zamanla sepet kavramının anlamı genişlemiş, benzer işlerde kullanıldığı halde; ucuzluk, pratiklik ya da dayanıklılık gibi gerekçelerle farklı malzemelerden üretilen araç-gereçler için de sepet ismi kullanılmaya devam edilmiştir. Buna örnek olarak plastik çamaşır sepetleri ya da alüminyumdan yapılmış sıcak hava balonu sepetleri örnek verilebilir.
Sepet sözcüğü Türkçeye Farsçadan (seped) geçmiştir.

Tarihçe

Örmeciliğin tarihi antik çağlara dayanır. Örneğin Babil mitolojisinde tanrı Marduk yeryüzünü yaratırken önce denizler üzerine sazlardan ördüğü bir hasırı sermiş, bunun üzerine toprağı serpiştirmiştir. Batı Afrika'daki Dogon halkı tanrının ilk insana ağzı yuvarlak, tabanı dikdörtgen bir sepet verdiğine inanırlar.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
17 Ekim 2015       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
SEPET a. (fars. seped).
1. Sazdan, kamıştan, ince dallardan vb. esnek şeylerden ya da başka bir maddeden (plastikten, metalden vb.) yapılan, değişik nesneler koymaya, taşımaya ya da toplamaya yarayan saplı ya da kulplu kap (genellikle kullanılma amacını belirten bir tamlayanla kullanılır): Çamaşır sepeti. Yumurta sepeti. Elişi sepeti. Ekmek sepeti.
2. Say. sıf. + sepet, bir sepetin alabileceği miktar: Bir sepet incir toplamak, yemek.
3. (Bir kimseye) sepet havası çalmak, bir kimsenin işine son vermek; sepetlemek, yol vermek (arg.). || Sepette pamuğu olmamak, bilgi dağarcığı boş olmak. || Senet sepet -SENET. || Karamursal, karamürsel sepeti, önemsiz, değersiz bir şey ya da bir kimse.

—Aktar. Genellikle yüksekte bakım çalışmaları yapan bir operatörü korumaya ve istenilen düzeye çıkarmaya yarayan, hava direnci azaltılmış, tekne biçiminde kaldırma aygıtı. (Bu aygıt hidrolik devrelerle düşen ve yatay düzlemde hareket eden bir kolun ucuna tespit edilir ya da yapıların cephesi boyunca kablolara asılır.) || Aktarma sepeti, genellikle kıvrılabilir tutamaklarla donatılmış, kafesli metalden aktarma gereci. (Kimi zaman çeşitli parçaların süzülmesinde ya da daldırılmasında kullanılan bu gereç çoğu kez tutamaklarından havai bir konveyöre asılır.) || Tekerlekli sepet, süpermarketlerde malları koymaya ve taşımaya yarayan tekerlekli el arabası.

—Arıc. Ekin saplarından ya da sazdan örülmüş arı kovanı.

—Balıkç. Sorgun dalı, saz, galvanizli demir tel ya da plastik maddeden yapılmış, balık yakalamaya yarayan aygıt. (Eşanl. KİRTİL.) [Bk. ansikl. böl.] || Yengeç, böcek, vb. gibi iri kabukluların avlanmasında kullanılan, sorgun dalı, kestane dalı, plastik madde ya da madensel kafeslerden yapılan aygıt. (Bazıları kubbe biçimindedir ve üst bölümünde bir giriş bulunur; bazılarıysa boru biçimindedir ve her iki ucunda bir giriş hunisi bulunur.)

—Bayınd. İçine kum ya da çakıl doldurulan, metal iskeletli kasa. (Birbirlerine bağlanmış sepetlerin yüzeyi, bir akarsuyun şevlerini korumak için kusursuz bir kaplama oluşturduğu gibi, hidrolik bir tesisin yapımı sırasında sızdırmaz bir kılıf yaratmak için bir batardo öğesi işlevini de görebilir.) [Bk. ansikl. böl. Su işler.]

—Bisikç. Tek bir tekerlek üstüne monte edilmiş, oturma yeri olan ve bir motorsiklete eklenen karoserli araç.

—Bür. ger. Evrak sepeti, işlem görmek üzere bekleyen mektup ve belgelerin, bir çalışma masası üzerinde düzenli bir biçimde yerleştirilebilmeleri için kullanılan ve metal, tahta ya da plastikten yapılmış kenarları alçak sepet çeşidi. || Kâğıt sepeti, eski kâğıtların, ambalajların vb. içine atıldığı tahta, metal, plastik ya da deriden kap.

—Esk. giy. Eteklerin kalçalar üzerinde kabarık durmasını sağlayan ve balina ya da kamış çemberlerle donatılmış içetek. ( SEPETLİ' ELBİSE.)

—Ev eşy. Bir bulaşık makinesinde, bulaşıkların konduğu plastik kaplı metal telden, sürülebilen bölme. || Kızartma sepeti, kalaylanmış telden yapılmış ve yiyecek maddelerini kızgın yağa daldırmaya yarayan, kulplu ya da saplı kap.

—Flavc. Bir balonun altına asılan ve baloncuları, motoru, safrayı ve donanımları taşıyan, genişliği yüksekliğinden fazla kor- kuluklu platform. (Güdümlü balonlarda sepet profillendirilmiş kapalı bir kabin biçimindedir.)

—ikt. Alışveriş sepeti, bir evin temel harcamaları ve bakımı için ayrılan ve geçim bedelinin hesaplanmasında kullanılan birim.

—ikt. tar. Sepet tımarı, OsmanlI devletinde, sahibinin mirasçı bırakmadan ölümüyle sahipsiz kalmış tımar. (Bu tımarlara âit kâğıtlar, tevcih yapılıncaya kadar bir sepet içinde bulundurulduğu için bu adla anılırdı.)

—Karş. anat. Solungaç sepeti, kuyruksuz amfibyumların iribaşlarında, boyun deri kıvrımından oluşan, dış solungaçları saran ve spirakulumla dışarıya açılan boşluk.

—Mim. Sepetkulpu kemer - SEPETKULPU. || Başlık sepeti, sütun başlığının, bilezikle abak arasında yer alan başlıca bölümü. (Eşanl. KALATHOS.) [Başlık sepeti terimi, özellikle korinthos sütun başlığı ve XIII. yy. gotik mimarlığının yaprak ve dallardan oluşan başlıkları için kullanılır.)

—Mim. ve Süslem. sant. İçinde çiçekler ya da meyveler bulunan yüksek ve dar bir külah biçimindeki bezeme. (XVIII. yy.’ın ayırtedici motiflerinden biridir.)

—Oy. Bazı şans oyunlarında daha önce kullanılmış kâğıtlann atıldığı delik (şimendifer, otuz ve kırk, banka).

—Spor. Basketbolda çembere geçirilmiş altı açık ağ.

—Süslem. sant. Louis XVI tarzında dekoratif öğe. || Sepet işi, sorgun dalı örgüsüne benzeyen süsleme biçimi.

—Tar. Sepet ardından gelme, yeniçerilikle ilişkileri bulunmadığı halde bir yolunu bularak ocağa girmiş olanlar için kullanılan deyim. ( SAPLAMA.) || Sepet kültürü, Anasazi* amerind kültürünün bir evresi; basket makers kültürü de denir.

sıf.
1. Sepet gibi örülerek yapılmış: Sepet beşik.
2. Sepet kafalı, akılsız, beyinsiz. || Sepet sandık, ince dallardan örülerek yapılan, genellikle meşinle kaplı bir tür sandık.

—El sant. Sepet örgü, eşit sayıda İlmek gruplarını birbiri arasından geçirerek yapılan sepet görünümlü örgü.

—Mim. Sepet başlık, yarım küre ya da yarım küreye yakın kesitte, hasır benzeri bezemeyle süslü bizans sütun başlığı.

—Nöroanat. Sepet hücre, beyincik kodeksinde bulunan çokkutuplu hücre (Bu hücreler Purkinje hücrelerinin hemen üzerindeki tabakada yer alır.)

—ANSİKL. Sepet kamış, saz, ince söğüt dalı vb.'den örülür. Başlıca bölümleri dip, kollar, simit adı verilen dip takviyesi, kenar denen üst kısım takviyesi ve dilim denen ara kısımdır. Örgü malzemesi dip dibe bitişik olarak örülmüşse dolgulu, aralıklıysa delikli sepet adını alır. Genellikle alttan başlayarak örülür. Kullanılacağı yere göre yayvan, ince uzun, kulplu, kapaklı vb. türleri vardır.

—Balıkç. Balık avlama sepetinin giriş kesiminde, iç bölümü huni gibi sivrileşerek son bulan bir ağız vardır. Balık akıntı yönünde gelerek bir kez sepete girdimi artık dışarı çıkabilmesi olanaksızdır. Yakalanan balıkların çıkarılabilmesi için sepetlerde özel bir kapak bulunur.

—Su işler. Rıhtımların ve yanaşma ya da bağlama kulelerinin yapımında büyük sepetler kullanılması, günümüzde yaygın bir uygulamadır. Kesintisiz rıhtımlar gerçekleştirmek için, toprağın uyguladığı itkilere ve palamarların çekmesine dayanabilecek, uygun boyutlarda bitişik sepetler kullanılır.Her sepetin silindirsel bir kılıfı bulunur. Bu kılıf, çoğunlukla, birbirlerine kenetlenmiş yassı, metal palplanşlardan oluşur. Palplanşlar, yapının bulunduğu yerin zeminine çakma yoluyla gömülür. Böyle- ce oluşturulan hücreler, çeşitli gereçlerle (özellikle kum) doldurulur ve üstleri genel bir döşeme plağıyla örtülür.
Bu yöntem, yassı palplanşları haddeleme ve kenetleme tekniklerinde gösterilen ilerleme sayesinde gelişmiştir, çünkü sepete doldurulan gereçlerin uyguladığı itki nedeniyle palplanşlar çok önemli çekme kuvvetlerinin (derzin her metre tulu için 400 torı-kuvveti bulur) etkisi altındadır.
Ayrık kuleler sözkonusu olduğunda, sac ya da betonarme Sızdırmaz tabanlı silindirler karada yapılarak, bunlar yüzdürme yoluyla kullanım yerine götürülebilir ve burada batırılabilir.

Kaynak: Büyük Larousse

Benzer Konular

12 Nisan 2010 / Daisy-BT Mimarlık
17 Ekim 2011 / _VICTORY_ Taslak Konular