Arama

Masa Nedir?

Güncelleme: 7 Ocak 2016 Gösterim: 8.598 Cevap: 2
nünü - avatarı
nünü
Ziyaretçi
26 Ağustos 2009       Mesaj #1
nünü - avatarı
Ziyaretçi
masa Rum.
a. 1. Ayaklar veya bir destek üzerine oturtulmuş tabladan oluşan mobilya: “Çoğunlukla akşam yemeğinden sonra, sofra kaldırılınca yemek masasında yazardım o öyküleri.” -N. Cumalı. 2. Bu mobilya etrafında oturanların tümü.
Sponsorlu Bağlantılar
3. Dairelerde, kurumlarda belli konularla ilgili işlerin görüldüğü bölüm: Kaçakçılık masası. Kıbrıs masası.
4. coğ. Düz duruşlu yer, düzlek yapı.
5. sp. İç içe geçme ayaklarıyla yüksekliği ayarlanabilen masa biçiminde atlama aracı.
Güncel Türkçe Sözlük

masa
Erkeğin erkeklik organı.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

masa
Üvendire.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

masa
(< İt. mensa) masa
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

masa Rum.mesá
1. Ayaklar veya bir destek üzerine oturtulmuş tabladan oluşan mobilya:
§“Yanan avuçlarını masanın mermerine dayadı.” -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Bir Sürgün, 5. § “Bir küçük masa üzerinde dikiş filan edevatı görülürdü.” -Ahmet Midhat Efendi, Felatun Beyle Rakım Efendi, 154.
§ “Burada geniş orta masası, küçük içki dolabı, büyük bir sedir vardı.” -Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur, 70.
§ “Güneşli kahve terasındaki masalar masif ağaçtandı.” -Adalet Ağaoğlu, Dar Zamanlar-3 Hayır, 14.
§ “Odadaki dumanlar arasında biraz düşünceli ve sessiz kaldıktan sonra elinin iki parmağını küçük bir sigara masasına dayanmış tutarak.” -Ruşen Eşref Ünaydın, Hatıralar III, 92.
§ “Tuvalet masası Japonez bir paravana ile yatak odasından ayrılmıştı.” -Peyami Safa, Sözde Kızlar, 35.
§ “Buraya bir sandalye ile bir kanepe ve iki masa koydum.” -Ziya Gökalp, Ziya Gökalp’ın Mektupları, 113.
§ “Bu anda size masa başında mektup yazarken.” -Ziya Gökalp‘ın Neşredilmemiş Yedi Eseri ve Aile Mektupları, 20.
§ “Kirli duvarlardan kaldırılmış tablolar çekilen masalar geride isle çerçevelenmiş dörtgen aklıklar bırakmıştı.” -Adalet Ağaoğlu, Üç Beş Kişi, 11.
§ “Usta hâlâ yemek masasının başında oturuyor.” -Nazım Hikmet Ran, Kan Konuşmaz, 55.
§ “ Eve geldiğimde yazı masasının üstünde bir mektup buldum.” -Ahmet Rasim, Ramazan Sohbetleri, 253.
§ “Aynı yemek masasını birlikte kaydettiğimiz...” -Yavuz Bülent Bakiler, Üsküp’ten Kosova’ya, 3.
§ “Her tarafa serpilmiş koltuklar, iskemleler, sigara masaları vesaire.” -Necip Fazıl Kısakürek, Bir Adam Yaratmak, 38.
§ “… masama oturup yeni bir çay…” -Elif Şafak, Mahrem, 26.
§ “Birkaç ahşap masa, ahşap iskemle…” -Buket Uzuner, Şairler Şehri, 14.
§ “Yemek masasının üzerine yerleştirilen tabureye oturmuş berbere saçlarını kestiriyordu.” -Orhan Pamuk, Kara Kitap, 12.
Tinlerin (ruhların) yolu yordamıyla çağrılınca tirge (masa) başına seğirtecek üşüştüklerine varıncaya dek türlü nenlere (şeylere) inanır, yırlarında (şiirlerinde) olsun, düzeyitlerinde (nesirlerinde) olsun, yazağından (kaleminden) ne çıkmışsa hepsinde ölmez derin derin...” -Nurullah Ataç, Diyelim, 100.
§ “Batılı alacaklılarımız bizi Paris’te ameliyat masasına yatırmışlar.-Attila İlhan, Batının Deli Gömleği, 18.
2. Aynı masada oturanların tümü.
3. Dairelerde, kurumlarda belli konularla ilgili işlerin görüldüğü bölüm:
§ “Bu yaklaşmanın mutlaka yeşil bir akademi masası başında olması şart değildir.” -Peyami Safa, Osmanlıca-Türkçe-Uydurmaca,, 17.
4. İç içe geçme ayaklarıyla yüksekliği ayarlanabilen masa biçiminde atlama aracı.
5. Düz duruşlu yer, düzlek yapı.
Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü

masa İng. desk

BSTS / Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu

masa İng. table
İç içe geçme ayaklarıyla yüksekliği ayarlanabilen masa biçiminde atlama aracı.
BSTS / Jimnastik Terimleri Sözlüğü

masa İng. Mensa, Men.
Bir takımyıldızın adı.
BSTS / Gökbilim Terimleri Sözlüğü 1969

masa İng. table
Üzerinde masatopu oynamağa yarayan, uzunluğu 274 cm., genişliği 152,5 cm., yerden yüksekliği 76 cm. olan, üstü koyu donuk boyalı, kenarlarına oyun alanını belirten 2 cm. kalınlığında beyaz çizgiler çekilmiş masa.
BSTS / Masatopu Terimleri Sözlüğü

Masa Fr. Mont de la Table
(astronomi)
BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu 1963
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
7 Kasım 2009       Mesaj #2
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Masa, ayaklar veya bir destek üzerine oturtulmuş tabladan oluşan bir mobilyadır. En yaygın masa türü dört ayak üzerine yerleştirilmiş, dikdörtgen tahta bir yüzeyden oluşanıdır. Yemek yemek, çalışmak gibi bireysel amaçların yanısıra, farklı kişileri toplamak, eşyaları belli bir yükseklikte tutmak gibi amaçlar için de kullanılır.

Sponsorlu Bağlantılar
270px Table pliante

Masa çeşitleri

* Bilgisayar masası
* Çalışma masası
* Çizim masası
* Piknik masası
* Satranç masası
* Yemek masası

Tarihçe

Bilinen ilk masalar Mısırlılar tarafından imal edilmiş ve kullanılmıştır. Eşyaları yerden yüksekte tutmak amaçlı olarak metal veya taş satıhlardan yapılmışlardır. Yunanlılar ve Romalılar masayı özellikle yemek yemek için kullanmışlardır.Yunanlıların masaları kullanım sonrasında yatakların altına sürüyor olmaları ilginçtir. Sehpa havasında, bronz veya gümüş karışımlı, mermer, tahta ya da metal masalar geliştirmişlerdir. Daha sonraki zamanlarda, ayrı parçalardan oluşmuş daha büyük dikdörtgen ve yuvarlak masalar Romalılar tarafından kullanılmaya başlanmıştır. Doğu Roma İmparatorluğu zamanında, masalar genelde metal ya da ahşaptan imal edilirdi ve dört ayağı X şeklinde iplerle tutturulurdu. Yemek masaları daha geniş ve yuvarlaktı. Batı Avrupa'da yoğun savaşlar ve işgaller bilgi kaybına yolaçmış ve hızlı yer değiştirme zorunluluğunda kalan toplumlarda masalar daha çok derme çatma bir hal almıştır. Ahşap işciliği küçük yuvarlak masalar 15.yüzyıldan itibaren günlük yaşama girmişlerdir. Gotik dönemde, sandık kullanımı yaygınlaşmış ve bu eşya çoğunlukla masa olarak da kullanılmıştır. Yemek masaları ise ilk kez 16.yüzyılda kullanılmaya başlanmıştır. Yerde oturmaya ve yemeğe alışık Türk toplumunda ise masa kullanımı ilk kez 19.yüzyıla denk gelir.

Ünlü masalar

* Yuvarlak Masa : İ.S. 454-470 yılları arasında hüküm sürmüş olduğu varsayılan Britanya Kralı Arthur'un ve şövalyelerinin etrafında toplandıkları ileri sürülen masa
* Beyaz Masa : İstanbul belediyelerinin geliştirmiş olduğu bir " Halkla İlişkiler " hizmetidir.

Deyim ve tamlamalar

* Masaya oturmak : Yemek yemek amaciyla masa etrafinda yerini almak
* Masa başı: Dikdörtgen masalarda kısa kenara verilen ad; genelde grubun liderinin/büyüğünün yeri olarak bilinir.
* Ameliyat masası : Hastaların ameliyat edilmek üzere yatırıldıkları yatay düzlem
* Bilardo masası : Üzerinde bilardo oynu oynanan dikdörtgen şeklinde, çuha kaplı, derinliği olan mobilya
* İçki masası : Yemek eşliğinde içki alınan, muhabbetin yemekten daha önemsendiği sofra
* Ütü masası : Ütü yapmak için kullanılan, yüksekliği ayarlanabilen, sol kenarı gömlek ütülemeyi kolaylaştırmak için sivriltilmiş, sağ kenarında sıcak ütünün buharını dışarıya vermesine izin verecek şekilde dizayn edilmiş metal kol bulunan, üstü kauçuk örtü ile kaplı ev eşyası
* Masa tenisi masası : Oyun alanı olarak tanımlanan masanın üst yüzeyi 2.74 m uzunluğunda, 1.525 m genişliğinde ve yerden yüksekliği 76 cm olmalıdır. Oyun alanının yüzeyi 30 cm yüksekten bırakılan nizami bir pinpon topunu her yerinde 23 cm zıplatan herhangi bir malzemeden olabilir. Oyun alanının yüzeyi her yerinde koyu renkli ve mat olmalı, kenarlarında 2 cm genişliğinde beyaz çizgi çizilmelidir. Tek parça dikey bir net, masayı enlemesine iki eşit parçaya böler. Çift maçları için oyun alanı diklemesine tam ortadan 3 mm genişliğinde beyaz bir çizgi ile iki eşit parçaya bölünmesi gerekir.Bu beyaz çizgi her iki oyun alanında sağ bölümün bir parçası olarak kabul edilecektir.
* Masaüstü : Bilgisayar alaninda kullanılan terim. Ekranda bütün programların altında kalan alandır; duvar kâğıtları fonunu oluşturur.
* Masa saati : Masa üzerinde yeralan, değişik boyut ve şekildeki dijital ya da analog saat. Çoğunlukla alarm olarak kullanılır.
* Masa takvimi : Genellikle işyerlerinde, büro üzerinde kullanılan blok takvim. Herbir sayfa bir çalışma gününe denk gelir. Güncel ve bir sonraki yıla ait takvim, güncel ve bir sonraki ay takvimleri, vergi, prim ve fon ödeme ve beyanname verme tarihleri, resmi tatiller, 31, 61, 91, 121, 151 ve 181 gün sonraki tarihler, hafta sayısı, geçen ve kalan gün sayısına ait bilgiler de içerir.

* Masa oyunları :

o Dama
o Domino
o Go
o Kızma birader
o Mikado
o Monopoly
o Okey
o Satranç
o Tavla
o Senet

Genel


Yemek masası düzeni

Yemek masası ya da sofradaki oturma düzeni, modern zamanların genel kültür kuralları arasına girmiştir. Bir çift konuk için sofrada ayrılan onur yerleri daima ev sahibi ve sahibesinin sağ taraflarıdır. Onur konuklarının yakınlarındaki diğer sandalyeler de onur konuklarından sonra gelen mevki ve yakınlıklarına göre bir bay, bir bayan kuralına göre dizilirler. Ev sahibi ile onur konuğunun eşi yan yana ve ev sahibesi ile onur konuğu yan yana otururlar.
Vikipedi

Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
7 Ocak 2016       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
MASA a. (lat. mensa’dan).
1. Bir ya da birden çok ayak ya da destek üzerine oturtulmuş bir tabladan oluşan mobilya. (Bk. ansikl. böl. Mobc.).
2. Üzerinde yemek yemek için yapılmış ayaklı mobilya.
3. Bir tamlayanla kullanıldığında, bir destek üzerine oturtulmuş ve çeşitli etkinliklere, oyunlara, uygulamalı işlere yarayan tabla: Ping-pong masası. Bilardo masası.
4. Kullanım bildiren bir tamlayanla, düz bir yüzeyi olan ayaklı mobilya: Tuvalet masası. Ütü masası.
5. Yemek yemek için, özellikle de bir restoranda düzenlenmiş masa: Ev sahibi mükemmel bir masa hazırlamıştı. Restoranda dört kişilik bir masa ayırtmak.
6. Aynı masada birlikte yemek yiyenlerin oluşturduğu topluluk: Kalabalık ve neşeli bir masa.
7. Kimi resmi dairelerle iş yerlerinde bir hizmetin yürütüldüğü yetkili makam: Cinayet masası. Uzakdoğu masası.
8. Masa düzeni, misafirlerden her birinin yerini belirleme biçimi. || Masadan kalkmak, masayı terk etmek, yemeğini bitirdikten sonra ya da bitirmeden masadan kalkıp gitmek. || Masaya, sofraya oturmak, yemek yemek için bir masanın çevresinde toplanmak. || Yuvarlak masa - YUVARLAK.

—Cerr. Ameliyat masası, hastanın yatırılmasına yarayan ve ameliyat sırasında bile kullanılması kolay bir kumanda mekanizması sayesinde, nasıl hasta olursa olsun istenen konuma getirmeyi sağlayan eklemli masa.

—Cev. hazl. Pnûmatik masa, kuru olarak çalışan ve gözenekli tablaları, kütleyi akışkanlaştıran ve hava içinde tortulaşmaya eşit bir hızla ayırmayı kolaylaştıran bir hava akımının geçmesine olanak veren sarsıntılı zenginleştirme masası. || Sarsıntılı masalar, masanın geniş yüzeyine yayılmış ince bir su tabakası içindeki tortulaşma ilkesinden yararlanan, ince cevherleri yıkama aygıtı. || Yatar masa, koşut olarak işleyen ust üste yerleştirilmiş bir dizi tabladan oluşan ve belli aralıklarla çalışarak çok ince parçacıkların gravimetri zenginleştirmesinde kullanılan aygıt. (Eğimli tablalar üst taraflarından beslenir ve cevherler, bu tablaların yüzeyi boyunca, azalan yoğunluklanna göre yerleştirilir. Hafif ürün alt bölümden kaçar. Belli bir süre sonunda, tablalar yatırılır ve üzerleri kazınarak ağır ürün elde edilir.) || Zenginleştirme masası, sabit ya da hareketli tablalardan oluşan ve gravimetri zenginleştirmesinde kullanılan aygıt; bu tablalar üzerinde, ayrılacak cevher taneleri, bir su ya da hava akımı içinde yoğunluklarına ve biçimlerine göre dağılır. (Çalışma sürekli [sarsıntılı masalar, pnömatik masalar] ya da süreksiz [yatar masalar] olabilir.)

—Denize. Yalpalıklı masa, yalpa etkisiyle kaymalarını önlemek için üzerine tabak çanağın tutturulabildiği (pimlerle) masa.

—Dy. Kilitleme masası, bir makas postasındaki kumanda levyeleri arasındaki kilitlemeleri gerçekleştiren mekanik düzeneklerin tümü.

—Elektroakust. ve Radyotekn. Karıştırma masası, HARMANLAMA' KONSOLU'nun eşanlamlısı.

—Gökbil. EJtvatoral masa, üzerine çeşitli gözlem araçları ya da ölçüm aygıtları yerleştirilebilen, ekvatoral çerçeveli düz taşıyıcı.

—ikt. Masa operasyonu, bir mali işlemi istedikleri sonuca ulaştırmak, bir şirketin hisse senedi ve tahvillerinin tümünü ya da bir bölümünü ele geçirmek vb. amaçlarla bir araya gelen bir grup iştirakçi ya da hisse senedi sahibi için kullanılan deyim.

—Kâğ. san. Elek masası, formasyon masası, DÜZ TABLA"nın eşanlamlısı.

—Mobc. Başucu masası, dar ve yüksek, bir ya da birkaç bölmeli, yatağın yanında bulunan ve içine geceleyin gereksinim duyulabilecek şeylerin konduğu küçük mobilya. || Tekerlekli masa, teke.ıekler üzerine oturtulmuş çift tablalı masa. || Yazı masası, üzerinde yazı yazmak için bir tablası ve değişik biçimde düzenlenmiş bölmeleri olan mobilya.

—Oy. Bilardo masası, üzerinde bilardo oynanan, çuhayla kaplı arduvaz masa. I| Oyun masası, üzerinde oyun oynanan masa.

—Parapsikol. Döner masa, bazı koşullar altında yaptığı hareketler şifreli cevaplar olarak yorumlanan ve ispirtizmacılar tarafından ruhları sorgulamakta kullanılan masa. (Bk. ansikl. böl.)

—Res. Çizim masası, yüksekliği ve eğikliği ayarlanabilen ve bir ağırlıkla dengelenen düz masa; sanayi çizimleri için kullanılır ve üzerine bir çizim aygıtı yerleştirilir.

—Tekst. Apre ya da buharlama masası, bezle kaplanmış bir keçenin arasından buhar yayan bir tabladan oluşan ve triko parçalarını ya da konfeksiyon mallarını aprelemede kullanılan masa. || Kontrol masası ya da sehpası, üzerinden kumaşların sürekli olarak geçtiği düşey bir tabla ile bu kumaşların sarıldığı bir silindirden oluşan ve kumaşları kontrol etmede kullanılan makine. (Tezgâhlardan çıkışta, dokuma işlemindeki eksiklikleri ortaya çıkarmayı ve terbiye işleminden sonra parçaların leke ve boyama ya da baskı hataları içerip içermediğini denetlemeyi sağlar.) || Kumaş kesim masası, hazırlanacak malları çeşitli öğeler halinde kesmek için, kumaş katlarının üst üste konularak yayıldığı büyük boyutlu masa. (Kumaş katları üst üste, elle ya da az çok karmaşık bir makineyle yerleştirilir.)

—Tiyat. Masa başı çalışması, bir temsilde rol alanların tümünün kendi bölümlerini okumak ve oynanacak metin üzerinde ortak bir görüş geliştirmek üzere bir araya geldikleri hazırlık aşaması. || Aydınlatma masası, kumanda tabloları ve cihazlarının yer aldığı masa. Sahneleme için gerekli olan tüm aydınlatmalar bu masadan yönetilir. (Elle çalıştırılan, elektrikli ve bilgisayarlı aydınlatma masaları vardır.)

—ANSİKL. Mobc. Romalılar ağaç, mermer ya da tunçtan çok çeşitli masalar kullanıyorlardı (tablası sfenks, hayvan başları, ejderhalarla süslü iki destek üzerine oturmuş gösterişli dörtköşe bir masa olan car- tibulum; masif bir ayak üzerine oturmuş bir tabladan meydana gelen monopodi- um; üç ayaklı masalar; o dönemde bile görülen, açılıp kapanır ya da geçmeli masalar). Ortaçağ’da, hareketli ve sökülüp takılabilir olan masa, sıpalar üzerine oturtulmuş ve halıyla kaplı bir tabladan oluşuyordu. Rönesans döneminde, Romalı- lar’ın cartibulum’undan esinlenildi; bazen bir bağlama kuşağıyla yan destekleri birleştiriliyor ve tabla bir kemerle destekleniyordu. XVI. yy.'ın sonlarına doğru, geçmeli uzatma tahtaları olan.altı, sekiz, hatta dokuz ayaklı masalar yapıldı.

Yazı masası. Sanayinin gelişmesi, ağaç ve maden kullanımını birleştiren, ancak her şeyden önce kullanışlılığı göz önüne alan pek çok yazı masasının ortaya çıkmasını sağladı, iki çekmece bloku üzerine oturmuş bir tabladan oluşan modern yazı masası, pek çok düzenleme düzeneğiyle donatıldı. Özelleştirilmiş pek çok yazı masası modeli vardır: normalden daha alçak olan daktilo masası; mobilyanın gövdesine giren yazı makinesi desteğiyle sekreter yazı masası; çizim masasını tamamlayan desinatör yazı masası vb.

—Parapsikol. Döner masa. Birkaç kişi, hafif bir masanın çevresinde oturarak ellerini, bastırmadan ve bazen serçeparmaklarıyla birbirlerine dokunacak biçimde, onun kenarına koyarlar. Bir süre sonra, masa kımıldamaya başlar; o zaman, masaya sorular sorulur ve o da bu sorulara, belli bir koda göre ayaklarını yere vurarak cevap verir. Masanın, ölülerin ruhları tarafından hareket ettirildiğini ileri süren ispirtizmacıların bu iddiası bir yana bırakılırsa, kolayca tekrarlanabilen bu olayın açıklaması henüz tartışmalıdır. Aslında, masanın hareketlerinin, hazır bulunanların bilinçdışı kas hareketlerinden doğduğu; masanın, bu kas hareketleri nedeniyle kımıldadığı halde kendi kendine kımıldar gibi göründüğü kabul edilir Ancak bu açıklama iki bakımdan yetersiz kalmaktadır: bazı durumlarda, alınan cevaplar, başka kehanet yöntemlerinde olduğu gibi, katılanlarca bilinmeyen bilgileri içerir görünmekte ve kişilerin bilinçdışı kas hareketlerinde dile gelen, tam anlamıyla duyumötesi algı olaylarının sözkonusu olup olmadığı sorusunu akla getirmektedir; başka bazı durumlarda ise, masanın hareketleri sanki görünür bir temas olmadan gerçekleşmekte ve olayın, hile dışında, psikokinetik bir nedeni olup olmadığı sorusuna yolaçmaktadır.

Kaynak: Büyük Larousse

Benzer Konular

10 Aralık 2016 / CrasHofCinneT Spor
2 Nisan 2012 / bendim o bendim Soru-Cevap
21 Mart 2010 / Misafir X-Sözlük