Arama

Yalın Nedir?

Güncelleme: 31 Ocak 2016 Gösterim: 3.003 Cevap: 2
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
10 Aralık 2009       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
yalın (ı)
isim, halk ağzında
Alev.
Sponsorlu Bağlantılar
yalın (II)
sıfat
1 . Gösterişsiz, süssüz, sade (söz, yazı).
2 . halk ağzında Çıplak, kınından çıkmış:
"Dışarıdan içeriye ellerinde yalın kasaturalarla polisler daldı."- E. E. Talu.

Birleşik Sözler
yalın ad yalın ayak yalın cümle yalın durum yalıngöz yalın hâl yalın isim yalın kat yalın kelimeyalın kılıç yalın sıfat yalın tümce yalın üslup yalın yapıldak yalın zaman yalın zarf

Kaynak:TDK

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
15 Haziran 2015       Mesaj #2
Safi - avatarı
SMD MiSiM
YALIN sıf.
1. Süsü, fazlalığı olmayan, yapmacıksız, özentisiz olan, öze indirgenmiş bir şey için kullanlır; sade: Yalın bir sinema dili. Yalın bir anlatım. Yalın bir şiirsellik.
Sponsorlu Bağlantılar
2. Esk. Çıplak: "irü duttular bağladılar elin / Tonun soyduler eylediler yalın." (Süheyl ü Nevbahar XIV. yy.).

—Akust. Yalın yankı, sesi yalnız bir kez yineleyen yankı.

—Bot. Yalın çiçek, taçyaprak sayısı türdeki normal sayıya uygun olan çiçek. || Yalın yaprak, az ya da çok bölünmüş olsa bile bir tek ayası olan yaprak. (BİLEŞİK* YAPRAK karşıtı.) || Yalın meyve, tek yumurtalıktan olan meyve.

—Ceb. Yalın grup (e) ye indirgenmeyen ve seçkin altgruplar olarak yalnızca (e) yi ve kendini kabul eden grup. (Her n ^ 5 doğal sayısı için, [1,n] aralığının almaşık gruplan yalın altgruplardır, bunlar tarihsel bir rol oynamıştır, çünkü 5. dereceden bir denklemin köklerle çözüm olanağının tanıtlanması, bunların bulunuşuna dayanır.)
Yalın kök, katillik basamağı 1 olan kök. Yalın kutup, katillik basamağı 1 olan kutup.

—Dilbil. Bükünlü dillerde öznenin dilbilgisel işlevini belirten durum. (Sözlüklerde ki madde girişlerinde genellikle yalın biçim kullanılır) || Yalın cümle karmaşık cümlenin tersine, bir tek tümce içeren cümle. || Yalın sözcük, türevlerin ya da bileşik sözcüklerin tersine, bir kökü oluşturan DiçımDirım. || raiın zaman, çekimde yardımcı fiil kullanılmayan fiil biçimi (karşıtı: BİLEŞİK* ZAMAN).

—Eczc. Yalın ilaç bir tek maddeden ya da bir tek etkin madde ile sıvağından oluşan ilaç.

—Fels. ve Mant. Olumlama ya da olum- suzlamanın doğru olmakla birlikte zorunlu olmadığı bir önermeye denir. (Bk. an- sikl. böl.)

—Fizs. kim. Yalın bağ, bir bileşikte elektron ortaklaşmasından doğan ve bir çizgiyle (—) gösterilen iki atomun oluşturduğu bağ. (C—H bağı yalın bir bağdır.) || Yalın madde yalnız bir elementin atomlarından oluşan madde (BİLEŞİK* CİSİM’in karşıtı.) [Eşanl. BASİT.]

—Geom. Parametrelenmiş bir yayın bir görüntü eğrisinin, parametrenin ancak bir tek değeri için erişilen bir noktası için kullanılır. (Nokta yalın değilse katlıdır.) || Görüntü eğrinin bütün noktalarının yalın olduğu bir (t,t) parametrelenmiş yayı için kullanılır, yani (birebir olacak biçimdedir.

—Krist. Yalın biçim, bir kristalin, ilkel gözün biçimini andıran basit biçimi. (Bu biçimden, gerek köşeler gerekse ayrıtlar üzerinde meydana gelen aşınmalarla, diğer bütün biçimler oluşabilir.)

—Mant. Hangi yasa ve kurallara göre hazırlandığı açıklanmayan bir kuram, bir önerme ve bir varsayım için kullanılır.

—Metalürj. Yalın karbon çeliği, bileşiminde karbondan başka alaşım elementi bulunmayan çelik.

—Topol. Yalın tıkız, sonlu sayıda ikişer ikişer |i-ayrık temel tıkızlardan oluşan bağlantılı birleşim.

—ANSİKL. Fels. Kant'a göre yargı kiplikleri, sorunsal yargılar, yalın önerme yargıları ve zorunlu önerme yargıları olarak üçe ayrılır. Kant şöyle der: “Olumlama ve olumsuzlama gerçek (hakiki) olarak kabul edildikleri zaman yargılar yalın önerme yargılarıdır" (Salt aklın eleştirisi [Kritik der reinen Vernunft], 1,1,1) "İnsan doğuştan akıllıdır” dediğim zaman bir yalın önerme yargısı, "Her dairenin bir merkezi vardır" dediğim zaman bir zorunlu önerme yargısı ileri sürmüş olurum (çünkü özne ve öznitelik arasındaki ilişki zorunlu bir ilişkidir).
Hegel bir başka sınıflama yapar. Yalın önerme yargısı olarak adlandırdığı yargıda öznitelik, öznenin olması gereken şeyi açıklayan bir belirlenimi, yani onun kavramının belirlenimini dile getirir; zihin orada onu kendi biçimi durumuna getiren bir etkinlik gösterir (örneğin, "Bu eylem iyi”, "Bu ev iyi [ya da kötü] yapılmış" gibi). Özne, özniteliğin zorunlu olarak özneye upuygun olmasını gerektiren ya da zorunlu olarak upuygun olması anlamına gelen bir özlükle birlikte bulunursa, yalın önerme yargısı zorunlu önerme yargısı durumuna dönüşür.

Kaynak: Büyük Larousse

Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
31 Ocak 2016       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
yalın ingilizcesi
  • bald, bare, naked, nominative, plain, severe, simple, simplex, simplificative, unvarnished, vivid
  • bare, stripped; austere; plain, modest, chaste;

Benzer Konular

 Yalın
25 Nisan 2011 / Kral_Aslan Müzik tr
7 Haziran 2009 / ThinkerBeLL X-Sözlük
3 Şubat 2014 / Misafir Cevaplanmış
18 Ağustos 2015 / Safi Tiyatro tr
1 Kasım 2013 / Misafir Cevaplanmış