YEDİRME a
1. Yedirmek eylemi.
2. Yağ, kireç ve kendirden yapılan ve su borularını birbirine tutturmaya yarayan bir macun.
—Grav. Madenin asitle aşındırılması. || Yedirme eriyiği, metal bir planşı etkilemeyi sağlayan aşındırıcı madde, özellikle de ofort tekniğiyle gerçekleştirilen gravürde kullanılan asit eriyikleri.
—Oy. Kâğıt yedirme, rakip oyuncuyu, elinde herhangi bir renkten kâğıt sakla- yamaması için kâğıt harcamaya zorlama.
—Süslem. sant. ve Mobil. Yedirme suyu, sonradan boyanacak olan tahtaların batırıldığı karışım.
— Yaldızcının altın yaprakları (ya da gümüş ya da öbür metaller) yapıştırmak için eşyaların üzerine sürdüğü vernik.
1. Yedirmek eylemi.
Sponsorlu Bağlantılar
—Grav. Madenin asitle aşındırılması. || Yedirme eriyiği, metal bir planşı etkilemeyi sağlayan aşındırıcı madde, özellikle de ofort tekniğiyle gerçekleştirilen gravürde kullanılan asit eriyikleri.
—Oy. Kâğıt yedirme, rakip oyuncuyu, elinde herhangi bir renkten kâğıt sakla- yamaması için kâğıt harcamaya zorlama.
—Süslem. sant. ve Mobil. Yedirme suyu, sonradan boyanacak olan tahtaların batırıldığı karışım.
— Yaldızcının altın yaprakları (ya da gümüş ya da öbür metaller) yapıştırmak için eşyaların üzerine sürdüğü vernik.
Kaynak: Büyük Larousse
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.