PATIRTI a. (yansıma söze.).
1. Gürültü, özellikle de sert ayak vuruşlanndan çıkan gürültü: Sokaktan gelen patırtıları dinlemek.
2. Gürültülü kavga, kargamı: Herde patırtı görsen, hemen ordan uzaklaş.
3. Şamata, gürültü: Patırtıyı kes de televizyonu 'izleyelim.
4. Patırtı çıkarmak, kavga ya da kargaşaya yol açacak davranışlarda bulunmak. || Patırtı kopmak, kavga ve kargaşa çıkmak. || Patırtıya pabuç bırakmamak, önemsiz saydığı korkutmalara, yıldırmalara aldınş etmeden bildiğini yapmak, yolundan dönmemek; Biz öyle kunt patırtılara pabuç bırakacak kişilerden değiliz. || (Bir yen) patırtıya vermek, bir yerde telaş, kanşıklık doğmasına yol açmak, ortalığı ayağa kaldırmak.
—Isıl mot. Bir motorun, kuru bir patlamaya benzeyen olağandışı gürültüsü.
1. Gürültü, özellikle de sert ayak vuruşlanndan çıkan gürültü: Sokaktan gelen patırtıları dinlemek.
Sponsorlu Bağlantılar
3. Şamata, gürültü: Patırtıyı kes de televizyonu 'izleyelim.
4. Patırtı çıkarmak, kavga ya da kargaşaya yol açacak davranışlarda bulunmak. || Patırtı kopmak, kavga ve kargaşa çıkmak. || Patırtıya pabuç bırakmamak, önemsiz saydığı korkutmalara, yıldırmalara aldınş etmeden bildiğini yapmak, yolundan dönmemek; Biz öyle kunt patırtılara pabuç bırakacak kişilerden değiliz. || (Bir yen) patırtıya vermek, bir yerde telaş, kanşıklık doğmasına yol açmak, ortalığı ayağa kaldırmak.
—Isıl mot. Bir motorun, kuru bir patlamaya benzeyen olağandışı gürültüsü.
Kaynak: Büyük Larousse
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.