Omuzluk Nedir?
SMD MiSiM
OMUZLUK a.
1. Genellikle süs amacıyla omza takılan şey; apolet.
2. Omza alınarak iki ucunda yük taşınan kalın sırık; çiğindirik.
3. Denize. Borda kaplamalarının, baş ve kıç bodoslamalarıyla birleşmek için kavis yaptığı noktalar ile bodoslamalar arasında kalan bölümü.
4. Sin. Omuzda çekim sırasında kameranın sallantısını en aza indirgemek için kameraya takılan ve omza yerleştirilen özel kol ya da ayak.
—Ask. Teçhizatı taşıyabilmek için palaskayı omza bağlayan yardımcı kayış. (Omuz kayışı da denir.)
—Âsk. denize. Omuzluk nizamı, yelkenli gemiler zamanında, bir filoyu oluşturan savaş gemilerinin taktik düzeni. (Bk. ansikl. böl.).
—Günümüzde, savaş gemilerinin ya da konvoy halinde seyreden ticaret gemilerinin birbirlerini omuzlukta görerek, belli aralıklarla aynı rotada ve aynı hızla seyretmek için oluşturduğu nizam.
—Cerr. Ameliyat masasında hastanın omzunu kavrayarak istenen durumda tutmaya yarayan bölüm.
—Denize. Omuzluk palamarı, gemilerin, yanaştıkları kıyı ya da iskelelere baş ve kıç omuzluklardan verdiği palamar. || Baş omuzluk, borda kaplamalarının baş bodoslamasına doğru kavislenmeye başladığı yer ile baş bodoslaması arasında kalan bölüm. || Kıç omuzluğu - KIÇ.
—Sil. Zırhın, omzu ve göğüs bölgesini koruyan bölümü. (Bk. ansikl. böl.) || Atış isabetini artırmak için kimi ateşli silahların dipçiğine takılan ve nişancının omzuna dayanan küçük metal levha.
—ANSİkl. Ask. denize. Bu nizamda gemiler, sıra numaralarına göre, rehber geminin sancak ya da iskele kıç omuzluğuna (kemereden 45°’lik bir açıyla kıça doğru) standart mesafelerde dizilerek seyreder. Gemiler, rehber geminin sancak kıç omuzluk hattına sıralanmışlarsa, sancağa omuzluk nizamı, tersi durumda ise iskeleye omuzluk nizamı denir. Gemilere manevra serbestliği sağladığından, açık denizde güvenli bir seyir nizamıdır.
—Sil. Omuzluk, ilmekli zırh gömleği güçlendirmek için XIII. yy.'da ortaya çıktı ve XVII. yy.'a kadar koltukaltını korumak için bir rondela taşıdı. Omuzluğun göğsü ve kürekkemiğini kaplayan kanatlarının gelişmesi tam bir koruma ve hareket kolaylığı sağladı. Süvarilerin zırhları bakışımsızdı, sağ omuzluk her zaman daha küçüktü ve mızrak kabzasının geçmesi için üzerinde V biçiminde bir oyuk vardı.
1. Genellikle süs amacıyla omza takılan şey; apolet.
Sponsorlu Bağlantılar
3. Denize. Borda kaplamalarının, baş ve kıç bodoslamalarıyla birleşmek için kavis yaptığı noktalar ile bodoslamalar arasında kalan bölümü.
4. Sin. Omuzda çekim sırasında kameranın sallantısını en aza indirgemek için kameraya takılan ve omza yerleştirilen özel kol ya da ayak.
—Ask. Teçhizatı taşıyabilmek için palaskayı omza bağlayan yardımcı kayış. (Omuz kayışı da denir.)
—Âsk. denize. Omuzluk nizamı, yelkenli gemiler zamanında, bir filoyu oluşturan savaş gemilerinin taktik düzeni. (Bk. ansikl. böl.).
—Günümüzde, savaş gemilerinin ya da konvoy halinde seyreden ticaret gemilerinin birbirlerini omuzlukta görerek, belli aralıklarla aynı rotada ve aynı hızla seyretmek için oluşturduğu nizam.
—Cerr. Ameliyat masasında hastanın omzunu kavrayarak istenen durumda tutmaya yarayan bölüm.
—Denize. Omuzluk palamarı, gemilerin, yanaştıkları kıyı ya da iskelelere baş ve kıç omuzluklardan verdiği palamar. || Baş omuzluk, borda kaplamalarının baş bodoslamasına doğru kavislenmeye başladığı yer ile baş bodoslaması arasında kalan bölüm. || Kıç omuzluğu - KIÇ.
—Sil. Zırhın, omzu ve göğüs bölgesini koruyan bölümü. (Bk. ansikl. böl.) || Atış isabetini artırmak için kimi ateşli silahların dipçiğine takılan ve nişancının omzuna dayanan küçük metal levha.
—ANSİkl. Ask. denize. Bu nizamda gemiler, sıra numaralarına göre, rehber geminin sancak ya da iskele kıç omuzluğuna (kemereden 45°’lik bir açıyla kıça doğru) standart mesafelerde dizilerek seyreder. Gemiler, rehber geminin sancak kıç omuzluk hattına sıralanmışlarsa, sancağa omuzluk nizamı, tersi durumda ise iskeleye omuzluk nizamı denir. Gemilere manevra serbestliği sağladığından, açık denizde güvenli bir seyir nizamıdır.
—Sil. Omuzluk, ilmekli zırh gömleği güçlendirmek için XIII. yy.'da ortaya çıktı ve XVII. yy.'a kadar koltukaltını korumak için bir rondela taşıdı. Omuzluğun göğsü ve kürekkemiğini kaplayan kanatlarının gelişmesi tam bir koruma ve hareket kolaylığı sağladı. Süvarilerin zırhları bakışımsızdı, sağ omuzluk her zaman daha küçüktü ve mızrak kabzasının geçmesi için üzerinde V biçiminde bir oyuk vardı.
Kaynak: Büyük Larousse
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
