Arama

Saat Nedir?

Güncelleme: 19 Şubat 2016 Gösterim: 875 Cevap: 2
Baturalp - avatarı
Baturalp
Ziyaretçi
18 Şubat 2016       Mesaj #1
Baturalp - avatarı
Ziyaretçi
SAAT
MsXLabs.org & TDK, Türk Dil Kurumu
Sponsorlu Bağlantılar

1. Bir günlük sürenin yirmi dörtte birine eşit, altmış dakikalık zaman dilimi, zaman parçası: “
“Beş altı mil ötedeki karşı kıyıya bir saatte varabilirdik ancak.” -A. Erhat.
2. Vakit, zaman: “
Oyuncular meyus olmayarak gene saati geldiği vakit perdelerini açtılar.” -M. Ş. Esendal.
3. Bir işin yapıldığı belli bir zaman:
Yemek saati. Kahvaltı saati. Uyku saati. Çalışma saati.
4. Günün hangi anı olduğunu gösteren alet:
Kolundaki krom saate göz attı.” -R. H. Karay.
5. Sayaç: Elektrik saati. Su saati.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Baturalp - avatarı
Baturalp
Ziyaretçi
18 Şubat 2016       Mesaj #2
Baturalp - avatarı
Ziyaretçi
SAAT
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Sponsorlu Bağlantılar

Saat, zamanı ölçmeye yarayan alettir. İki farklı zaman arasındaki farkı insanlar tarafından oluşturulan ölçüler dahilinde ölçmeyi sağlar.Saatin rakamları arasındaki açılar 30 derecedir

Tarihi

Saat, ilk defa MÖ 4000'lerde Mısır'da kullanılmaya başlanmıştır. Mısırlılar, Güneş'in her gün belirli bir düzende doğup battığını keşfetmişti. Bundan yararlanarak güneş saatini icat etmeyi başardılar. Bu saat çeşidinde dik duran bir cismin güneşin geliş açısına göre oluşturduğu gölge boyuna bakılarak saat hesaplanıyordu. Ancak güneş saatinin bir eksikliği vardı. Geceleri güneş olmadığından dolayı çalışamıyordu. Bunun üzerine Antik Mısırlılar kum saati ve su saatini icat ettiler.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
19 Şubat 2016       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
saat ingilizcesi

1. hour.
2. time; time of day.
3. clock; watch; timepiece.
4. (electricity, gas, or water) meter; taximeter; speedometer.
5. an hour´s walk; the distance that can be traveled in an hour.
– ayarý time signal (used to regulate timepieces).

–i ayarlamak
1. to set a watch or clock in accordance with the correct time.
2. to adjust a watch or clock (so that it doesn´t go too fast or too slow).

– baþý
1. on the hour.
2. constantly, every whipstitch.

– baþý galiba! Why is everybody so quiet? (said jocularly when there is a general lull in the conversation).
– be saat from hour to hour, hourly, with every passing hour.
– bu saat. colloq. The time to do it is right now!
– çemberi/dairesi astr. hour circle.
– gibi like a clock, like clockwork, in a very smooth and orderly way.
– kaç? What time is it?
– kaçta? At what time?/When?
– kösteði watch chain.
– kulesi clock tower.
–i kurmak to wind a clock or watch.
– on bir buçuðu çalmak to be nearing the end of one´s life, for time to run out on one.
– on birde very late in life, very late in the day.
–i saatine on time, punctually.
–i saatine uymamak (for someone) to be very capricious, be very unpredictable.
– tutmak to time something or someone.
– vurmak for a clock to strike the hour.
SİLENTİUM EST AURUM

Benzer Konular

21 Aralık 2011 / Misafir Cevaplanmış
1 Kasım 2009 / Tiglon Coğrafya
8 Aralık 2011 / Misafir Soru-Cevap
27 Temmuz 2014 / Misafir Cevaplanmış
14 Temmuz 2009 / reyan Genel Mesajlar