Arama

Brüksel Lahanası Yetiştiriciliği

Güncelleme: 24 Ocak 2013 Gösterim: 8.655 Cevap: 2
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
28 Aralık 2012       Mesaj #1
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Brüksel Lahanası Yetiştiriciliği
MsxLabs
Sponsorlu Bağlantılar

Brüksel lahanası ülkemizde yetiştiriciliği yaygın bir sebze türü değildir. Anavatanı Avrupa’dır. Ülkemizde çok az tanınır. Son yıllarda üretim ve tüketimi ülkemizde de yaygınlaşmaya başlamıştır.
Bütün dünyada özellikle Kuzey Yarım Kürede çok yaygın olarak yetiştirilen bir sebzedir. En fazla İngiltere ve Belçika çevresinde ayrıca Amerika Birleşik Devletleri’nde Kaliforniya bölgesinde yetiştiriciliği yapılmaktadır.

Ad:  Brüksel LAhanası.png
Gösterim: 3266
Boyut:  257.0 KB

Üretim alanından dekara 1-3 ton arasında ürün alınabilir. İlk yetiştiriciliğine başlandığında, özellikle büyük şehirlerde pazarlanması mümkün görüldüğünden İzmir,Yalova ve İstanbul çevresinde üretime alınmıştır. Büyük şehirlerin süper marketlerinde kg’lık kutular içinde ambalajlanmış olarak satılmaktadır. Ayrıca dondurulmuş ambalajları da bulunmaktadır.

Tanımı ve Önemi
Brüksel lahanası turpgillerden (Brassicaceae) küçük yumru şeklinde ve kalınca kat kat yaprakları olan bir sebze türüdür.
Brüksel lahanası birinci yılda sebze olarak değerlendirilen kısımlarını, ikinci yılda ise tohumlarını meydana getirir. Avrupa ülkelerinde yaygın olarak yetiştirilen ve sevilerek tüketilen bir sebzedir. Karadeniz Bölgesi gibi yağışı ve rutubeti yüksek bölgelerde rahat bir şekilde yetiştirilebilir.
Brüksel lahanasının bilimsel sınıflandırılması aşağıdaki gibidir

Bilimsel sınıflandırma
  • Âlem : Plantae
  • Bölüm : Magnoliophyta
  • Sınıf : Magnoliopsida
  • Takım : Brassicales
  • Familya : Brassicaceae
  • Cins : Brassica
  • Tür : B. oleracea
  • Kültür Grubu: Brassica oleracea var. gemmifera
Beslenme ve insan sağlığı bakımından diğer lahana grubu sebzeler kadar önemlidir.Brüksel lahanası taze olarak tüketildiği gibi dondurulmuş olarak da değerlendirilir.
C vitamini bakımından zengindir. 100 gram çiğ Brüksel lahanasının besin değerleri
şöyledir
Ad:  Brüksel LAhanası1.jpg
Gösterim: 1393
Boyut:  23.9 KB
Brüksel lahanası
Brüksel lahanasının insan sağlığına olan yararları şunlardır

  • Brüksel lahanasının kalorisi düşüktür. Buna karşılık potasyum ve demir gibimineraller ile A, C ve E vitaminlerini yüksek oranlarda içeren çok yararlı bir sebzedir. Bunların yanı sıra Turpgillerdeki tüm sebzeler gibi özellikle akciğer,mide ve kalınbağırsak (kolon) kanserlerine yakalanma riskini en aza indirir.
  • C, E ile A vitamini gibi antioksidan maddeleri yüksek oranda içerdiğinden kalp hastalıklarına yakalanma, kalp krizi geçirme ve katarak riskini düşürür.
  • Yüksek oranlarda demir minerali ile folik asit içerdiğinden kansızlığı en aza düşürür.
  • Yüksek oranda potasyum minerali içerdiğinden yüksek tansiyonu düşürür ve tansiyonu belli düzeyde tutar.
Brüksel lahanasının tüketilmesinde dikkat edilmesi gereken Brüksel lahanası vücudun iyot emilimini azaltır. Bu nedenle haftada 3-4 kereden daha sık Brüksel lahanası yiyen kişilerin bunun yanı sıra zengin iyotlu besinler ya da iyotlu tuz aldıklarından emin olmaları gerekmektedir. Özellikle içme suyunun az iyot içerdiği yörelerde durum böyledir.

Brüksel Lahanasının Morfolojik Özellikleri

Kök: Brüksel lahanasın kök yapısı lahanalara benzer. Şaşırtılmadan doğrudan tohum ekimi yöntemiyle yapılan yetiştiricilikte bitki bir ana kazık kök etrafında bol miktarda saçak kök oluşturur.Fide ile yapılan yetiştiricilikte ise söküm sırasında kazık kök koptuğundan kök
çatallanır ve bol miktarda saçak kök meydana getirir. Saçak kökler toprağın işlenen kısımlarında gelişir ve buradaki besin maddelerinden faydalanır.
Gövde: Gövde uzunluğu diğer lahanalardan daha fazladır. 1.5-2.0 m boyalabilir. Gövde lahanada olduğu gibi kalın ve dayanıklı bir yapıdadır. Üzerinde aşağıdan yukarıya doğru uzun saplı yaprakları ve küçükbaşları taşır,yapraklardan oluşan bir rozet ile son bulur.
Ad:  Brüksel LAhanası2.png
Gösterim: 3324
Boyut:  133.9 KB
Bitkinin gövde yapısı
Yaprak ve başlar: Bitki gövdesi, üzerinde uzun saplara sahip geniş ayalı yapraklar meydana getirir. Yaprak sapları oldukça uzun ve yaprak ayası yuvarlak kalp şeklindedir. Açık yeşil renkten koyu grimsi yeşile kadar varyasyon gösteren yaprakların yüzeyi ise mumsu yapıdadır. Gövdenin sonunda bol miktarda rozet şeklinde yapraklar oluşur.
Yaprak koltuklarından çıkan minyatür lahana başları sık ve seyrek olarak bulunurlar ve başların sıkı ve küçük olması istenir. Bitki üzerinde çeşit özelliğine bağlı olarak 30-50 adet minyatür lahana başı bulunabilir.
Bitki üzerinde oluşan minyatür lahana başları kademeli olarak ya da bir defada hasat edilebilir. Hasat bir defada yapılacak ise herhangi bir yaprak temizliği yapılmaz. Bitki toprak yüzeyine yakın yerden kesilir. Küçükbaşlar makine ile gövdeden kesilerek hasat edilirler.
Çiçek: Bitki çiçeklenmeye bırakılırsa aynen lahanalarda olduğu gibi çok dallanmayan ve dikine büyüyen çiçek sapları oluşturur. Çiçeklenme lahanalarda olduğu gibi aşağıdan yukarıya doğru olur. Bitki 1.5-2.0 m kadar boy yapabilir. Çiçek sürgünleri yaprak taşımazlar.Çiçeklerin şekil ve döllenme biyolojisi lahanalarda olduğu gibidir.
Meyve: Çiçeklerin döllenmesi sonucu oluşan baklalar mayıs-haziran ve temmuz ayları içinde olgunlaşırlar.Meyveler, lahana ve karnabahar grubu sebzelerin meyvelerine benzer. Olgunlaşan meyveler ince narin bir fasulyeyi andırır. Tohumlar bakla adı verilen bu meyve içerisinde yer alır.
Tohum: Brüksel lahanasında tohumlar, karnabahar grubunda olduğu gibi baklalar içinde oluşur. Çiçeklerin döllenmesi sonucu oluşan baklalar mayıshaziran ve temmuz ayları içerinde olgunlaşır.Brüksel lahanası tohumları karnabahar tohumlarına çok benzer. Bir gramda 200–250 adet tohum bulunur. Tohumlar yüksek oranda yağ içerir.Çimlenmelerini normal koşullarda 4–5 yıl muhafaza ederler. Tohumlar 70C’nin üzerindeki sıcaklıklarda 2–3 gün içerisinde çimlenir.

Ad:  Brüksel LAhanası3.png
Gösterim: 1456
Boyut:  164.0 KB
Brüksel lahanası tohumu
Ekolojik İstekleri

Serin iklim sebzesidir. Bu nedenle de kışlık sebze türü olarak kabul edilir.Yetiştirildiği bölgelerde kışı tarlada geçirebilir. Aynı zamanda orta şiddette kışa sahip bölgelerde de yetiştirilebilir. Uzun süre güneş gören rüzgârsız yerler bitkinin yetiştirilmesi için uygun olur.Optimum sıcaklığın 15–18 0C olduğu bölgeler Brüksel lahanası yetiştiriciliği için uygundur. En iyi gelişmeyi 21 0C’yi aşmayan sıcaklıklarda gösterir. Diğer lahanagillere göre düşük sıcaklıklara oldukça dayanıklıdır. Özellikle geççi çeşitleri daha dayanıklı olup -10 0Cderecedeki sıcaklıklara dayanabilir. Ancak düşük sıcaklıkta kalma süresi arttığında donarak zararlanabilir.En iyi başlar özellikle kış aylarında hafif donların olduğu güneşli günlerde oluşur. Çok sıcak havalarda baş oluşumu görülmez veya oluşan başlar gevşektir. 10 0C’nin altındaki sıcaklıklarda baş oluşumu durur. Baş oluşumu için en uygun sıcaklık 15 0C’dir. Bu nedenle ekonomik anlamda üretim yazları serin, kışları ılık geçen yerlerde yapılmaktadır.Brüksel lahanası tohumları toprak sıcaklığı 7 0C’yi bulduğunda çimlenir. Yetiştirme döneminde yüksek hava neminden hoşlanır. Brüksel lahanası her çeşit toprakta yetişebilir. Bununla birlikte erkenci çeşitler hafif,geççi çeşitlerde ise ağır topraklara daha iyi adapte olabilir. Çok verimli topraklarda başçıklarhızla geliştiklerinden gevşek yapılı olur. Brüksel lahanası çok çeşitli topraklarda yetiştirilebilirse de orta derecede ağır, yüksek organik madde içeren ve bünyesinde orta seviyede azot bulunduran topraklarda iyi gelişme gösterir. Erkenci çeşitler için hafif, geççi çeşitler için ağır topraklar tercih edilmelidir. Toprağa verilecek gübre miktarlarını saptamadan önce analiz edilmesi ve yapılacak olan tavsiyelere göre gübre verilmesi gerekir.Fosforlu ve potasyumlu gübrelerin tamamı ile azotlu gübrelerin üçte biri dikim sırasında, azotun geri kalan kısmının ise yetişme periyodu boyunca yetiştirilen çeşide bağlı olarak iki seferde verilmesi gerekir.Brüksel lahanası kışı tarlada geçirdiğinden toprağın drenajı iyi yapılmalıdır. Hafif topraklarda yaz sulaması ister. Brüksel lahanası yetiştirilecek toprağın derin işlenmiş olması gerekir. İyi işlenmiş topraklarda verim daha yüksektir.


Önemli Çeşitleri

Brüksel lahanası yetiştiriciliğinde standart çeşitler yanında hibrit çeşitler de yeralmaktadır. Gövde boylarına göre değişik tipleri bulunur.Hibrit çalışmalarında yüksek oranda üniform, kuvvetli gelişme, hastalıklaradayanıklılık gibi özelliklerin standart çeşitlerinden daha üstün olmasına çalışılmıştır. Buna karşılık bazı bölgelerde hâlâ açıkta tozlanan standart çeşitler kullanılmaktadır. Ülkemizde ticari anlamda Brillant F1, Nautıc F1, Oliver F1, Prince Marvel F1 çeşitleri kullanılmaktadır.
Nautıc F1: İri ve yuvarlak bir çeşittir. Çok sert homojen yeşil renge sahiptir.Orta erkencidir, yerde yetişir. İhracatta talep gören bir çeşittir. Tarlada yetiştiricilik için önerilir.
Oliver F1: Yuvarlak başlıdır. Orta erkenci bir çeşittir. Sofralık, sanayi tipidir.Tarlada yetiştiricilik için önerilir.
Prince Marvel F1: Yuvarlak, yeşil, sapa kalkmaya dirençli verimli bir çeşittir.Erkencidir, sofralık bir çeşittir. Tarlada yetiştiricilik için önerilir.
Brillant F1: Yeknesak meyveli, yüksek verimli ve uyumlu bir bitkidir. Orta erkencidir. Orta erkenci bir çeşittir. Açık tarla, tünel ve plastik seralarda erken ilkbahar ve sonbahar yetiştiriciliklerine uygundur. Sanayi tipidir. İhracatta talep gören bir çeşittir.

Ad:  Brüksel LAhanası5.png
Gösterim: 2765
Boyut:  185.1 KB
Brillant F1
Üretimi

Brüksel lahanası yetiştirilecek topraklarda münavebeye dikkat etmek ve en az 3 yıl boyunca aynı tarlada lahanagillerden bir sebzenin yetiştirilmemiş olmasını gerekir.Toprak yüzeyinin altında oluşan sıkıştırılmış sert tabakanın derin sürüm yapılarak 2–3 yılda bir kırılması gerekir.Brüksel lahanası yetiştirilecek topraklara mümkünse sonbaharda 2–3 ton ahır gübresiverilerek derin sürüm yapılır ve ilkbahara kadar tezekli bir şekilde bırakılır. İlkbahardayağmur ve karlarla dağılan kesekler daha yüzlek bir sürüm yapılarak dağıtılır. Bu sürümdenönce fosforlu gübre pulluk altına verilmelidir.Yetiştirme yerleri yaz dönemi içinde 25–30 cm derinlikte sürülür. Disk-Harrow altına 60 kg/dekar olacak şekilde 15:15:15 kompoze gübre atılır ve daha sonra dikim yerleri hazırlanır.Brüksel lahanası tohumla üretilir. Brüksel lahanası tohum ekimi çeşide ve bölgelere göre değişir. Aşağıdaki tabloda bu bilgiler verilmiştir:


Ad:  Brüksel LAhanası4.jpg
Gösterim: 1551
Boyut:  35.7 KB
Tohum ekim zamanları

Fide üretimi için tohumlar bölgelere göre nisan ortasından haziran ortasına kadar olandönemde soğuk yastıklara m2ye 3–4 g tohum gelecek şekilde serpme olarak ekilir. Tohumların üzeri 1–2 cm kalınlığında harçla kapatılır. Bu dönemde yabancı otlar temizlenmelidir. 15–20 gün sonra çıkan fideler 1 m2lik alanda 600–900 bitki kalacak şekilde seyreltilir.

Ad:  Brüksel LAhanası6.png
Gösterim: 1455
Boyut:  307.0 KB
Tohumların çimlenmesi

Bitkiler 20 cm boy aldıklarında esas yerlerine dikime hazırdırlar. Fideler, haziran ve temmuz aylarında tarladaki yerlerine dikilirler.Fideler kışı tarlada geçireceklerse dikim sırasında iyi gelişmiş fideler kullanılmalıdır.Kış sonu, ilkbahar başındaki devrede fide yetiştirmek üzere 6–13 hafta gereklidir. Ancak fideler sıcak yerlerde yetiştirilirse o zaman bu süre biraz daha azalır. Yastıklarda sık ekim yapılmışsa bunlar 5x5 cm aralıklarla seyreltilir. Tarlaya dikim sırasında 15–20 cm uzunluğunda ve kurşun kalem kalınlığında hastalıksız fideler çıkarılmalıdır.

Ad:  Brüksel LAhanası7.png
Gösterim: 1702
Boyut:  269.1 KB
Dikime hazır fideler

Bir gece önceden sulanan fideler, ertesi gün yerlerinden sökülür. Kök ve yaprak kısımlarının 1/3’i tıraşlanarak yerlerine dikilir. Dikim mesafesi çeşit ve kültürel yöntemlere göre değişir.Yaprakları geniş olan çeşitlerde aralıklar geniş olmalıdır. Dikim mesafesi genel olaraksıra arası 70-90 cm ve sıra üzeri 45-60 cm’dir.Fideler düze veya masuraların kenarlarına dikilir. Masuraya dikimlerde sıra arası ve üzeri mesafeler çeşidin büyüme özelliğine ve erkencilik durumuna göre değişir. Fideler 80- 50 cm sıra arası ve 80-50 cm sıra üzeri mesafede dikilirler.Dikim büyüklüğüne gelmiş olan fideler hava koşullarına bağlı olarak sökümün kolay olması için dikimden 1 veya 2 gün önce mutlaka sulanmalıdır.

Fide dikimi 3 farklı şekilde yapılır


Kuruya dikim: Dikim büyüklüğüne gelmiş fideler 70–100 cm aralıklarla açılan masuraların boyun noktasına, sıra üzeri 40-70 cm mesafelerle plantuvar, çepin ve çapa yardımıyla kuruya dikilerek daha sonra masuralara su verilir. Bu şekilde yapılan dikimlerde arazinin meyli az olmalıdır.
Elle çamura dikim: Masuralara su verilir ve su çekilmeden fidelerin büyüme uçları su seviyesinden yukarıda kalacak şekilde elle çamura dikim yapılır. Bu şekilde yapılan dikimlerde bitkilerin büyüme uçları su seviyesinden etkilenmediği için zarar görmez.
Tavlı toprağa dikim: Dikim yapılacak masuralara su verilir sulamadan birkaç gün sonra tavlı toprağa masuraların boyun noktalarına fidelerin büyüme ucu su seviyesinden yukarıda olacak şekilde fide dikim kazıkları ve çepinle dikim yapılır. Dikim sırasında cılız ve fazla boylanmış fideler dikilmemelidir. Dikim yaz aylarında akşam saatlerinde yapılmalıdır.
Fide dikimi makine ile de yapılır. Makineyle dikim geniş alanlarda yapılan yetiştiriciliklerde kullanılır Dikimden sonra sulama, ot alma ve zararlılarla mücadele işlemleri yapılır. Özellikle afitlere ve lahana kelebeğine karşı iyi mücadele yapılması gerekir.Dikim sonrası sulama işlemleri 4-6 gün arayla 2-3 kez tekrarlanmalıdır. Bundansonraki devrede ise 2 hafta arayla ilk yağmurların başladığı devreye kadar 8–10 sulama yapılmalıdır.

Megep


BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
28 Aralık 2012       Mesaj #2
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Sulama

Sponsorlu Bağlantılar
Brüksel lahanasının ihtiyaçları lahana ile benzerlik gösterir Brüksel lahanası suyu çok sevdiğinden yağışlar yeterli değilse sulama ihmal edilmemelidir. Yüksek kaliteli ve verimli bir üretim için yağış durumu dikkate alınarak belirli aralarla sulama yapılmalıdır.Sulama yöntemi olarak en uygun sulama şekli damla sulama olmakla birlikte karık sulama da kullanılabilir. Yağmurlama sulama ise mantari enfeksiyonları artırması nedeniyle önerilmemektedir.
Ekolojik koşulara bağlı olarak dikimden sonra ikinci su verilir. Bu sulamadan sonra toprak tava geldiğinde ot alma, bitki kök bölgesinin havalandırılması ve kaymak tabakasının kırılması amacıyla çapa yapılır. Yabancı ot temizliği, sulama ve tarımsal savaşım lahanalarda uygulanan şeklinde düzenli olarak sürdürülür.

İlaçlama

Lahana mildiyösü: Fidelerinin ve gelişmiş bitkilerin yapraklarının alt yüzlerinde grimsi küf tabakaları hâlinde kendini belli eder. Yaprakların üzerinde sarımsı lekeler oluşur, zamanla bu kısımlar kurur. Çevrede ilk hastalık belirtilerinin görülmesiyle kimyasal mücadeleye başlanır.
Haftada bir kez mücadele yapılır. Son ilaçlama ile hasat aralığına dikkat edilmelidir.

Lahana kök ur hastalığı: Fide ve tarla döneminde bitkilerin kök boğazında yumruk, saçak köklerde ise parmak gibi urlar görülür. Bu bitkiler solar ve baş bağlayamaz. Hastalığın şiddetine göre verimde azalma olur. Fide ekimi öncesi fide toprağına kireç uygulaması yapılır.

Sebze fidelerinde kök çürüklüğü (çökerten): Kök çürüklüğü fide devresindegörülen bir hastalıktır. Aynı zamanda çıkıştan önce de zarar meydana gelebilir. Fidelik devresinde fidelerin toprakla temas eden kök boğazlarından yattıklarıgörülür. Gerek çıkış öncesi, gerek çıkış sonrası meydana gelen ölümler sonucu fidelikte ocaklar hâlinde boşluklar meydana gelir. Hastalık yurdumuzda fide üretilen bütün alanlara yayılmış durumdadır.

Alınabilecek kültürel önlemler şunlardır;
  • Zarar görülen fideliklerin harç toprağı boşaltılıp içerisi
  • temizlendikten sonra yeniden fidelik toprağı hazırlanıp konmalı,
  • Tohum ekimi sık yapılmamalı,
  • Hastalıklı fideler ayıklanmalı,
  • Fideler uygun hava koşullarında açılıp sık sık havalandırılmalı,
  • Fazla sulamadan kaçınılmalı,
  • Gereksiz yere fazla azotlu gübre verilmemeli,
  • Erken ekim yapmaktan kaçınılmalı,
  • Fidelikler bol güneş alan soğuk rüzgârları tutmayan yerlerde kurulmalıdır.
Kimyasal mücadelede ise ilaçlamalar, tohum ilaçlaması, toprak ilaçlaması (ekimden önce, ekimden sonra) ve fidelerin toprak yüzüne çıkışından sonra yapılabilir.

Beyaz çürüklük hastalığı: Kök ve kök boğazında ıslak çürümeler ve gelişmiş bitkilerde yaprak ve sürgünlerinde solgunluk şeklinde kendini gösterir. Özellikle nemli ortamlar genç fidelerin tamamen çürümesine neden olur.
Gelişmiş bitkilerde belirtiler önce kök boğazı ve toprağa yakın olan alt yapraklarda ortaya çıkar.

Kültürel önlemler;
  • Hasattan sonra bitki artıkları yok edilmeli,
  • Çok bulaşık olan alanlarda en az 5 yıllık ekim nöbeti uygulanmalı,
  • Sık ekimden kaçınmalıdır.
Kimyasal mücadelede toprak ilaçlaması ekimden 5–6 gün önce nemli tarla toprağına serpilir ve tırmıkla karıştırılır. Yeşil aksam ilaçlamalarında ise fideler şaşırtıldıktan 20 gün sonra ilk ilaçlama yapılır ve 10 gün aralıklarla bir ilaçlama yapılır. Eğer hastalık görülmüyorsa ilaçlama durdurulmalıdır. Son ilaçlama ile hasat arasında l hafta olmalıdır. Toprak ilaçlaması ekimden 5–6 gün önce uygulanmalıdır. Yeşil aksam ilaçlamasına ise fidelerin şaşırtılmasından 20 gün sonra başlanır ve 10 gün arayla sürdürülmelidir.

Kurşuni küf hastalığı: Gövde ve meyve enfeksiyonları yapar. Önce toplu iğne başı kadar küçük olan lezyonlar, epidermis altında gelişerek genişler ve dokulara yayılır. Epidermis çatlar ve konukçunun su kaybına neden olur. Gövde ve meyve sapı lezyonları meyve dökümüne neden olabilir.

Kültürel önlemler;
  • Bitkiler arasında hava akımının olabilmesi için sık dikimden kaçınılmalı,
  • Hastalıktan zarar görmüş bitkiler sökülerek imha edilmeli,
  • Dengeli gübreleme ve iyi bakım yapılarak bitkilerin sağlıklı gelişmeleri sağlanmalı,
  • Hasattan sonra bütün bitki artıkları toplanarak yakılmalıdır.
Kimyasal mücadelede ilaçlamalar 10 gün arayla yapılmalı, son ilaçlama ile hasat
arasında 15 gün olmalıdır. Çevrede hastalığın ilk belirtileri görüldüğünde veya bitkiler
çiçeklenme devresinde iken başlanır.


Yaprak yanıklığı: Yapraklar üzerinde koyu kahverengi veya siyah lekeler ve gövde üzerinde halkalar şeklinde kendini gösterir. Nemli dönemlerde lekeler genellikle parlak bir küf tabakası ile kaplanır. Hastalık depolama ve taşımacılık esnasında daha şiddetli görüldüğünden bu dönemde daha dikkatli olunması gerekir.

Halkalı leke hastalığı: Hastalık belirtileri bitkinin toprak üstündeki tüm aksamlarda görülür. Başlangıçta hastalık, küçük etrafı sarı halka ile çevrilmiş tek tek kahverengi lekeler halindedir. Daha sonra birleşerek tüm bitkiyi etkiler.

Lahana siyah damar çürüklüğü: Bitkiler fide döneminde bu hastalığa yakalanırsa yapraklar esmerleşir ve kurur. Olgun dönemde yakalandıklarında ise hastalık belirtileri alt yapraklardan başlar. Yer yer sarımtırak lekeler meydana getirerek hastalıklı yaprakların damarları esmerleşir. Bu hastalık için en tipik belirti damarların siyahlaşıp çürümesidir.

Bakteriyel leke hastalığı: Yeşil yaprakların hem damarları hem de damararaları parankiması üzerinde oluşturduğu çok sayıda önceleri tek tek daha sonra birleşerek enfekteli alanlar meydana getiren kahverengimsi lekeler oluşur.Hastalıklı yapraklar 3–5 haftada dökülür.
Hastalıkla mücadelede hastalıksız tohum kullanılması, ekim nöbetinin uygulanması, fidelik toprağının dezenfeksiyonu sayılabilir. Kimyasal mücadelesi yoktur.


Külleme: Nadiren görülen bir hastalıktır. Hastalık belirtileri özellikle yaprakların üst yüzeylerinde beyaz tüye benzer alanlar şeklinde görülür.İlerleyen dönemlerde yapraklar tamamen grimsi beyaz iplikçiklerle kaplanır.Bitkinin kapsülleri gibi diğer kısımlarda da aynı belirtileri gösterir.


Lahana kelebeği: Zararlının larvaları yaprakların damar aralarını kemirip yiyerek ve pislikleriyle kirleterek zarar verir. Yılda 2–6 döl verir. Küçük alanlarda yaprak altlarındaki yumurta kümeleri toplanarak imha edilir. Büyükalanlarda ise kelebek uçuşlarının görülmesinden sonra bitkiler kontrol edilir. %10 bulaşma varsa mücadele yapılır.

Lahana tırtılı: Larvaları önce damar aralarında yüzeysel olarak beslenir. Daha sonraları bitkinin her tarafına dağılarak beslenir. Yaprakları tamamen yiyerek sadece kalın damarları bırakır.

Lahana göbek kurdu: Larvaları bitkinin gövde ve yaprak sapı içine girerek beslenir. En önemli zararını büyüme noktasında bulunduğu zaman meydana getirir. Bitkinin gelişmesini ve baş oluşumunu engelleyerek yan dallarda çatallanmaya neden olur.


Lahana sineği: Gövde ve köklerde tüneller açar. Açtığı tünellerde kahverengileşme ve yapışıklık meydana getirir. Fidelikte zarar yapabildiği gibi dikimden hemen sonra da zarar yapabilir. Özellikle serin ve nemli dönemlerde zararları daha fazladır.

Gübreleme
Brüksel lahanasının gübrelenmesinde çiftlik gübrelerinin yanında NPK gübreleri kullanılmaktadır. Bazı yetiştiricilere göre fazla azotlu gübreleme gevşek baş oluşumunu arttırır. Dekara 10–30 kg azotlu gübrelemeyle başlar. Azotun erkencilik üzerine etkisi azdır.Bununla beraber yokluğu veya noksanlığı hâlinde erkenciliği kaybolur. Azotlu gübreleme baş renginin koyu yeşil olmasını sağlar. Bu da kalite yönünden önemlidir. Azotlu gübrelerin 1/3’ünün dikim zamanı, 1/3’ünün bundan birkaç hafta sonra geri kalanının da ilk hasattan sonra verilmesi yararlıdır. Gübreleme serpme şeklinde sonbahar sonu ve ikinci hasattan sonra da verilebilir.
Batı Avrupa ülkelerinde genellikle 10–15 kg/dek P2O5 ve 20 kg/ K2O kullanılır.Potasyumun başlarda renk ve sıklıkları üzerinde olumlu etkili olmaktadır. Bazen hızlı gelişmeyi önlemek amacıyla fosforlu ve potasyumlu gübreler serpme olarak sonbaharda verilebilir.


Yabancı Otla Mücadele
Brüksel lahanası tarlalarında yapılacak ilaçlı mücadele ilaçların özelliklerine göre;

  • Dikim öncesi,
  • Dikimden veya ekimden hemen sonra,
  • Dikim sonrası olmak üzere üç dönemde uygulanır.
Megep

Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
24 Ocak 2013       Mesaj #3
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Hasat

Dekardan alınacak ürün miktarı iklim ve toprak koşullarına, çeşidin erkenciliğine,dikim zamanına, hasat yöntemine ve hasat edilen başların büyüklüğüne göre değişir. Normal hasat yöntemlerinde, daha fazla miktarda irili ufaklı baş alınır. Fakat tek hasat yönteminde bitkiler daha sık dikildiğinden ve tepe kısmı kesildiğinden başçıklar aynı zamanda hasat edilmektedir. Böylece baş büyüklüğü daha standart olur. Bu yöntemde ıslah edilmiş hibrit çeşitler kullanıldığında bitkiler arasındaki farklılıklar büyük ölçüde ortadan kaldırılır ve hasat bir sefere düşürülür.Ayrıca makineli hasada uygun bir durum oluşturulduğunda maliyeti de düşürür.Yalnız tek hasat yöntemiyle yetiştiricilikte dikimin geç, uç almanın ise çok erken yapılması durumunda verim düşer. Çünkü alt kısımdaki başlar küçük kalır ve toplanan baş sayısı azalır.Buna karşı uç alma işlemi geç yapılırsa alttakiler normal büyüklüğünü alır. Fakat baş kalitesi düşer.

Normal yetiştiricilik yapılan yerlerde de hasat periyodunu kısaltmak böylece hasadı kış başlamadan bitirmek için uç alma işlemi de yapılır. Bu sistemde uç alma işlemi eylülekim aylarında 1. veya 2. hasattan sonra uygulanır. Özellikle erken don tehlikesi olan yerlerde uç almanın zamanında yapılması verimi arttırır.Uç alma işlemi özellikle yetişme mevsimi kısa olan bölgelerde hasat periyodunu kısaltmak ve üreticilerin kış başlamadan önce hasat işlemlerini tamamlaması için uygulanır.Uç alma genellikle en alttaki başların 1.25 cm büyüklüğüne ulaştığında tepesinin kırılması olarak uygulanır. Bu durum eylül ve ekim aylarında ilk ve ikinci hasattan sonra başların küçük kalmasına ve hasat edilen baş sayısının azalmasına neden olur. Tepe alma işlemi geç yapılırsa üstteki başlar normal büyüklüklerine ulaşmadan alttaki başlar çok büyür ve aşırı olgunluğa erişir.

Hasat Zamanı

Hasat periyodu çeşidin erkencilik durumuna göre değişmekle birlikte ağustos sonundan aralık ayına kadar devam eder. Brüksel lahanasında tohum ekiminden ilk hasada kadar 80–140 günlük süre geçer.

Brüksel lahanasında hasat, yaprak koltuklarında oluşan başların sıkılaşıp 2,5–5 cm çapına ulaşarak parlak bir görünüm aldığında ve sararmadan önce yapılmalıdır.Hasatta geç kalınmamalı, başlar gevşeyip patlamadan toplanmalıdır. Hasat işlemi başın altındaki yaprağın kırılarak ana gövdeden uzaklaştırılmasıyla yapılır. Başların hasadı 3-5 seferde tamamlanabildiği gibi pazar kalitesinden kayıplar olmadan bir seferde tüm gövde ile birlikte hasat edilebilir. Daha sonra kapalı bir ortamda başlar daha rahat toplanabilir.Brüksel lahanasında alttaki başlar üstekilerden daha hızlı geliştiğinden hasatta en üstteki başların tam büyüklüğüne ulaşmasını bekleyinceye kadar gecikilirse alttaki başlar gevşeyerek çürür.

Alttaki başların büyümesini geciktirmek, bitki aralıklarına verilecek mesafenin azaltılması ile kısmen sağlanabilirse de daha etkili bir yol olarak yaz sonu veya sonbaharda esas büyüme noktası kırılarak üstteki başların olgunlaşması hızlandırılabilir. Başlar uç noktasının kırılmasından 3–4 hafta sonra olgunlaşarak hasada uygun hâle gelirler. En iyi kalitede başlar gündüz güneşli, geceleri don olaylarının hafif görüldüğü dönemlerde elde edilir. Sıcak hava yumuşak, gevşek veya açılmış zayıf kalitede başların meydana gelmesine neden olur.Bir bitkiden yaklaşık 1 kg ürün alınmaktadır. Brüksel lahanasında ortalama verim iri başlı çeşitlerde dekara 1-2 ton küçükbaşlı çeşitlerde ise 3 ton’dur.

Hasadın Yapılması

Brüksel lahanalarında önce alt kısımdaki başlar oluşur. İlk başlar dikimden 3–3,5 ay sonra olgunlaşır. Bu nedenle de normal zamanda fideleri dikilmiş olanların ilk hasadı ağustos ortasından itibaren başlar, kasım ayına kadar devam eder.Brüksel lahanalarından 3–5 kez hasat yapmak mümkündür. Bodur çeşitler 2 kez hasat edilir. İlk hasat, en alttaki başçıklar normal iriliğini aldığında başlar. Bu başların hasadı geciktirilecek olursa başlarda gevşeme veya çürüme meydana gelebilir. Üstteki başların hasadı olgunlaşma devam ettikçe sürer. Uzun bir zaman alır ve hasat sayısını artırır. Bununla birlikte dikim aralıkları azaltılarak veya ana büyüme ucunun yaz sonu veya sonbaharda koparılmasıyla üst kısımdaki başların gelişmesi hızlandırılabilir. Bu işlemler hasat sayısını azaltır ve hasadın 1–2 defada yapılmasını sağlar

.Hasat elle ve makineyle yapılabilir. Bodur çeşitlerde başlar gövde üzerinde sık olarak dizildiklerinden hasatları zordur. Brüksel lahanalarında en iyi kaliteli başlar alt kısımdan elde edilir. Tek hasat yöntemi kullanılıyorsa o zaman bitkilerin gövdeleri toprak yüzeyinden kesilerek alınır ve kapalı bir ortama götürülür. Burada başlar daha rahat koparılır ve ambalajlanır. Tarlada hasat yapıldığında toplanan başlar sepet veya kasalara konulur.Brüksel lahanalarının verimi birçok faktöre bağlıdır. İri başlı çeşitlerde ortalama verim dekara 1 –2 ton, küçükbaşlılarda ise 2–4 tondur. Vejetasyon süresi kısa olan yerlerde çoğunlukla verim düşüktür.İyi kalitede başların tam sarmış olması gerekir. Küçük ve gevşek başlar orta kalitelidir.Yaprakları gevşek yapılı ve tepe kısmı açılmış olanlar ise kötü kalitelidir.Brüksel lahanasında başların şekli yönünden bir sınıflama gerekli değildir. Çoğunlukla uzun yuvarlak şekilli ve koyu yeşil renkli olan başlar tercih edilir. Bazen başların dip kısımları kırmızı antosiyen renkli olabilir.

Hasat Sonrası İşlemler

Hasattan sonra toplanan başların içinden kirli ve zararlanmış, gevşek ve sarı yapraklı veya tam sarmamış açık yapraklı olanları ayıklanır. Bu ayıklama sırasında ürünün % 20–30’u kayba uğrar. Ancak temizlenmiş ve sıkı başlı lahanalar daha iyi fiyat bulur.Hasat edilen Brüksel lahanası başları;
  • Sıkı ve çok küçükbaşlı (3 cm’den küçük),
  • Sıkı ve normal başlı (2-3 cm arası),
  • Dağınık başlı ve hem küçük hem de büyük başlı olanlar olmak üzere üç grupta boylanırlar.
Tüketiciler daha çok küçükbaşları tercih eder. Başların dondurularak tüketiminde ise çapı 3 cm’den büyük olan başlar tercih edilir. Ayıklanmış ve temizlenmiş başlar ülkemizde kasalara konularak hemen pazara sevk edilir. Yukarıda belirttiğimiz gibi büyük marketlerin devreye girmesiyle 1 kg’lık kutu içinde ambalajlanmış satışı yapılmaktadır.

Brüksel lahanası dökme olarak tahta kasalar ve karton kutular içinde, 5–10 kg olacak miktarda piyasaya çıkartılır. Ürünün ambalajlanması, paketler içine 0,5-1 kg ürün konmuş şekilde ve kutu üzeri jelatin kağıdıyla örtülmüş olarak yapılır. Dondurulmuş ürünlerde bir seferde tüketim için 0,250-0,500 kg küçük paketler yanında ekonomik boy olarak 1 veya 2 kg'lik paketler de kullanılmaktadır.

Brüksel lahanalarını düşük sıcaklıklarda muhafaza etmek mümkündür. Muhafaza için en uygun sıcaklık 0–1 0C, nem % 90–95 ve 4-6 haftadır. Bu sıcaklıklarda Brüksel lahanasının en az 3 hafta muhafazası mümkündür. Çok düşük sıcaklıklarda sarı olan yaprak sapları siyahlaşır. Dikkat edilmesi gereken bir nokta, hasattan sonra başların yeşil rengi sarıya döner veya bazen başlar yarılabilir. Bu bakımdan hasat sonrası ön soğutma yapılmasında fayda vardır. Düşük sıcaklıklardaki muhafazada renk 7–10 gün arasında korunabilir. Bu süre, oda koşullarındaki sıcaklıklarda 1 gündür ve daha sonraki günlerde sararma hemen başlar.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....

Benzer Konular

29 Ağustos 2008 / GÜLGECELER Ziraat
21 Aralık 2009 / Misafir Turizm
14 Mart 2011 / _Yağmur_ Ziraat
14 Ağustos 2009 / probLem girL Taslak Konular
13 Haziran 2010 / _Yağmur_ Taslak Konular