Arama

Gezegenlere göre cisimlerin kütlesi nasıl olur?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 4 Kasım 2018 Gösterim: 141.875 Cevap: 9
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
Ziyaretçi
9 Kasım 2008       Mesaj #1
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
Gezegenlere göre cisimlerin kütlesi nasıl olur?
EN İYİ CEVABI Keten Prenses verdi
eğer kastettiğiniz bu değilse lütfen belirtin

Sponsorlu Bağlantılar
AĞIRLIK DÜNYADA VE AYDA NEDEN DEĞİŞİR

Ağırlık, bir cisme uygulanan kütle çekim kuvvetidir. Dinamometre ile ölçülür. Bir kuvvet olduğu için birimi Newtondur.

Dünya'da bir cismi ele alırsak yükseğe çıkıldıkça ağırlık azalır, kutuplara gidildikçe ağırlık fazlalaşır, ekvatora gittikçe ağırlık azalır.

Ağırlık=kütle*kütle çekim

Kütlesi 1 kg olan bir cisim:
Güneş'te 247.2 N
Merkür'de 3.70 N
Venüs'te 8.87 N
Dünya'da 9.81 N
Ay'da 1.62 N(Ay'daki ağırlık Dünya'daki ağırlığın 6'da 1'idir.)
Mars'ta 3.77 N
Jüpiter'de 23.30 N
Satürn'de 9.2 N
Uranüs'de 8.69 N
Neptün'de 11 N
Plüton'da 0.06 N'dur.

Bilim adamları ağırlığı Dünya’ da 60 kilogram gelen bir insanın ayda 10 kilogram geldiğini bulmuşlardır. “ öğrencilere neden olabileceğini sorularak, dikkat çekme ve konuta merak uyandırmalarını sağlama. Ağırlık nedir?, kütle nedir? Sorularına cevap aranır. Kısa bir görüş yakalaması sonucunda: ağırlığın, bir cisme etki eden yerçekimim kuvveti olduğu, kütlenin ise cismi oluşturan ve cismin bulunduğu yere göre değişmeyen madde miktarı olduğunu söyleyebiliriz. Ayda yerçekimi, Dünya’ nın 1/6’sı kadardır. Kütle değişmez. Fakat ağırlık bulunduğu yerçekimin kuvvetine göre değişir. Kütle ölçüsü birimleri bilgisayar da sunulur. Öğrencilerin öğrendiklerini sözle ifade etmesi sağlanır. Sonuçta, kütle ölçülerinin onar onar büyüyüp, onar onar küçüldüğünü öğrenciler tarafından söylenmesi beklenir. Değerlendirme sorularıyla öğrenilenler pekiştirilir.

Her gezegenin büyüklüğüne göre değişen bir yerçekimi alan şiddeti (g) olduğundan ağırlık gezegene göre değişir. Ama kütle uzayın her yerinde aynıdır.

Ayrıca bir gezegenin yerçekimi ivmesi gezegendeki farklı konumlara göre değişebilir. Örneğin, Dünya da ktuplarda yerçekimi ivmesi ekvatordakinden büyüktür ve ekvatordan kutuplara gidildikçe yerçekimi ivmesi artar. Bunun sebebi Dünyanın kutuplardan basık olması ve Dünya'nın kendi ekseni etrafında dönmesidir.

Ağırlık, kütle çekimi ile ilgili bir kuvvettir. Dünyanın bir cisme uygulamış olduğu kütle çekim kuvvetine cismin ağırlığı denir. Bu cismin Ay'da veya Neptün'de olduğu düşünüldüğünde, bu gök cisimlerinin bu cisme uyguladığı çekim kuvvetleri de değişecektir. Bu nedenle bir cismin madde miktarı (kütle) aynı kalmasına rağmen ağırlığı dünyada, Ay'da veya diğer gezegenlerde farklı olacaktır.

Ağırlığı ölçerken yaylı terazi kullanılırken, kütle ölçmek için eşit kollu teraziler kullanılmaktadır. Bir cisme etki eden çekim kuvvetinde değişiklik meydana geldiğinde, yayın da uzamasında değişim olmaktadır. Ama çekim kuvveti ne kadar artarsa artsın cismin madde miktarında değişiklik olmayacaktır. Örneğin kütlesi 10 kg olan bir cisim dünyada tartıldığında 98 N gelirken, bu cismi Ay'da tarttığımızda 17 N gelecektir. Bu da Ay'ın çekim kuvvetinin dünyadan düşük olduğunu göstermektedir.

Uzay mekiği ile Ay'a doğru yolculuk yapan bir astronot düşündüğümüzde, bu yolculuk esnasında astronotun kütlesi değişmez. Yolculuğun her anında kütlesi eşittir. Astronot dünyadan uzaklaşıp Ay'a yaklaştıkça dünyanın uyguladığı çekim kuvveti azalmaya Ay'ın uyguladığı çekim kuvveti ise artmaya başlar. Ay ve dünyanın çekim kuvvetlerinin eşit olduğu noktada astronotun ağırlığı sıfır olur.

Farklı gezegenlerde cisimlerin ağırlığı değişir mi?
ağırlık hem farklı gezegenlerde hemde dünyanın farklı yerlerinde değişebilir dünyada kutuplara yaklaştıkca ağırlık artar ekvatora yaklaştıkca ağırlık azalır farklı gezegenlerde ise dünyada ağırlığı 60 newton olan bir cismin ayda ağırlığı 10 newtondur

BAKINIZ
Kütlesel Çekim veya Yerçekimi
Kütleçekimi (Kütle Çekim Kuvveti)
Son düzenleyen Safi; 4 Kasım 2018 23:05
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
9 Kasım 2008       Mesaj #2
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
eğer kastettiğiniz bu değilse lütfen belirtin

Sponsorlu Bağlantılar
AĞIRLIK DÜNYADA VE AYDA NEDEN DEĞİŞİR

Ağırlık, bir cisme uygulanan kütle çekim kuvvetidir. Dinamometre ile ölçülür. Bir kuvvet olduğu için birimi Newtondur.

Dünya'da bir cismi ele alırsak yükseğe çıkıldıkça ağırlık azalır, kutuplara gidildikçe ağırlık fazlalaşır, ekvatora gittikçe ağırlık azalır.

Ağırlık=kütle*kütle çekim

Kütlesi 1 kg olan bir cisim:
Güneş'te 247.2 N
Merkür'de 3.70 N
Venüs'te 8.87 N
Dünya'da 9.81 N
Ay'da 1.62 N(Ay'daki ağırlık Dünya'daki ağırlığın 6'da 1'idir.)
Mars'ta 3.77 N
Jüpiter'de 23.30 N
Satürn'de 9.2 N
Uranüs'de 8.69 N
Neptün'de 11 N
Plüton'da 0.06 N'dur.

Bilim adamları ağırlığı Dünya’ da 60 kilogram gelen bir insanın ayda 10 kilogram geldiğini bulmuşlardır. “ öğrencilere neden olabileceğini sorularak, dikkat çekme ve konuta merak uyandırmalarını sağlama. Ağırlık nedir?, kütle nedir? Sorularına cevap aranır. Kısa bir görüş yakalaması sonucunda: ağırlığın, bir cisme etki eden yerçekimim kuvveti olduğu, kütlenin ise cismi oluşturan ve cismin bulunduğu yere göre değişmeyen madde miktarı olduğunu söyleyebiliriz. Ayda yerçekimi, Dünya’ nın 1/6’sı kadardır. Kütle değişmez. Fakat ağırlık bulunduğu yerçekimin kuvvetine göre değişir. Kütle ölçüsü birimleri bilgisayar da sunulur. Öğrencilerin öğrendiklerini sözle ifade etmesi sağlanır. Sonuçta, kütle ölçülerinin onar onar büyüyüp, onar onar küçüldüğünü öğrenciler tarafından söylenmesi beklenir. Değerlendirme sorularıyla öğrenilenler pekiştirilir.

Her gezegenin büyüklüğüne göre değişen bir yerçekimi alan şiddeti (g) olduğundan ağırlık gezegene göre değişir. Ama kütle uzayın her yerinde aynıdır.

Ayrıca bir gezegenin yerçekimi ivmesi gezegendeki farklı konumlara göre değişebilir. Örneğin, Dünya da ktuplarda yerçekimi ivmesi ekvatordakinden büyüktür ve ekvatordan kutuplara gidildikçe yerçekimi ivmesi artar. Bunun sebebi Dünyanın kutuplardan basık olması ve Dünya'nın kendi ekseni etrafında dönmesidir.

Ağırlık, kütle çekimi ile ilgili bir kuvvettir. Dünyanın bir cisme uygulamış olduğu kütle çekim kuvvetine cismin ağırlığı denir. Bu cismin Ay'da veya Neptün'de olduğu düşünüldüğünde, bu gök cisimlerinin bu cisme uyguladığı çekim kuvvetleri de değişecektir. Bu nedenle bir cismin madde miktarı (kütle) aynı kalmasına rağmen ağırlığı dünyada, Ay'da veya diğer gezegenlerde farklı olacaktır.

Ağırlığı ölçerken yaylı terazi kullanılırken, kütle ölçmek için eşit kollu teraziler kullanılmaktadır. Bir cisme etki eden çekim kuvvetinde değişiklik meydana geldiğinde, yayın da uzamasında değişim olmaktadır. Ama çekim kuvveti ne kadar artarsa artsın cismin madde miktarında değişiklik olmayacaktır. Örneğin kütlesi 10 kg olan bir cisim dünyada tartıldığında 98 N gelirken, bu cismi Ay'da tarttığımızda 17 N gelecektir. Bu da Ay'ın çekim kuvvetinin dünyadan düşük olduğunu göstermektedir.

Uzay mekiği ile Ay'a doğru yolculuk yapan bir astronot düşündüğümüzde, bu yolculuk esnasında astronotun kütlesi değişmez. Yolculuğun her anında kütlesi eşittir. Astronot dünyadan uzaklaşıp Ay'a yaklaştıkça dünyanın uyguladığı çekim kuvveti azalmaya Ay'ın uyguladığı çekim kuvveti ise artmaya başlar. Ay ve dünyanın çekim kuvvetlerinin eşit olduğu noktada astronotun ağırlığı sıfır olur.

Farklı gezegenlerde cisimlerin ağırlığı değişir mi?
ağırlık hem farklı gezegenlerde hemde dünyanın farklı yerlerinde değişebilir dünyada kutuplara yaklaştıkca ağırlık artar ekvatora yaklaştıkca ağırlık azalır farklı gezegenlerde ise dünyada ağırlığı 60 newton olan bir cismin ayda ağırlığı 10 newtondur

BAKINIZ
Kütlesel Çekim veya Yerçekimi
Kütleçekimi (Kütle Çekim Kuvveti)
Son düzenleyen Safi; 4 Kasım 2018 23:14
Quo vadis?
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
24 Kasım 2008       Mesaj #3
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
Alıntı
Ziyaretçi adlı kullanıcıdan alıntı

burada ağırlığı 60kg demiş o kg olmaz newton olur dikkatinizi çekerim ztn bu sayfa tamamen yanlış!!

60 kg baz alınan birim kg demek.. yani demek istemişki; mesela 60 kg olan bir insan..

lütfen biraz daha nazik olun. eğer istediğiniz bu değilse belirtebilirsiniz..bizler fizik öğretmenleri değiliz..
Quo vadis?
Hi-LaL - avatarı
Hi-LaL
Ziyaretçi
29 Kasım 2008       Mesaj #4
Hi-LaL - avatarı
Ziyaretçi
Ağırlığı 37 kg dan az olur ... Ama tam ağırlığı bulabilmemiz , Merkür' ün yerçekimi kuvvetinin Dünyanınkinden ne kadar küçük olduğunu bilmemize bağlıdır.

Mesela ( mesela dedim çünkü bu oranı ben şuan kafamdan attım) >>> Merkürdeki yerçimi dünyanınkinin yarısı kadar olsun ..( Ki merkür dünyadan küçük bir gezegen ) O zaman ağırlığı da dünyadakinin yarısı kadar olur... Msn Happy Yani 37/2 = 18,5 kg kuvvet

Buarada hazır yeri gelmişken dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta var. Bunu da belirtmeden geçemeyeceğim...

" Bir cismin KÜTLESİ hiçbir ortamda değişmez AYNI KALIR ancak bir cismin AĞIRLIĞI bulunduğu gezegenin yerçekimi kuvvetine göre DEĞİŞİR !!! Bu nedenle bu tarz sorularda kütle birimi mi ağırlık birimi mi verilmiş iyi bakıp ona göre cevabı aramak lazım..."
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
1 Aralık 2008       Mesaj #5
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
Bu tür gözlemlerden bir cismin ivmesinin, ona etkiyen bileske kuvvet ile dogru orantili oldugu sonucuna variriz. Peki bileske kuvveti ayni tutarken cismin kütlesini iki katina çakrsak ne olur?

Ivme yarisina düser; üç katina çikarilirsa üçte birine düser. Bu gözleme göre, bir cismin ivmesinin kütlesi ile ters orantilidir. Buna göre Newton'un ikinci yasasi söyle anlatilabilir: "Bir cismin ivmesi, ona etki eden kuvvetle dogru orantili, kütle ile ters orantilidir." Elbette ki gezegenler, Kepler Yasalarina göre hareket ediyordu.
Ama neden gezegenler degisik ve üstelik düzgün bir hizla hareket etmiyordu? Gezegenlerin gökyüzünde hareket etmeleri için onlari "iten" bir gücün olmasi gerektigi düsünülüyordu. Ama bu güç neydi? Newton'un yasadigi dönemde hiç olmazsa birçok insan astrolojiyi ciddiye almiyordu; yani gezegenleri meleklerin itmedigi kesindi.

Newton, Kepler'in formüllerini çikarmak için kütlesel çekim (gravitasyonal alan) yasasini kullanmsti. Newton, Galileo'nun sarkaç deneylerini inceledi ve buradan boslukta serbestçe dolasan gezegenlere etkiyen bir çekimin bulunmasi gerektigi sonucuna kolayca vardi.

Çünkü o, düsünür ve matematikçiydi. Gezegenler, eliptik yörüngeler izliyordu. Bu yörüngeler üzerinde dolanirken Günes'e daha yakin olduklari yerlerde hizlari artiyor, sonra Günes'ten uzaklastikça hizlari azaliyordu. Newton, kuvvet bilinirse, bunu kütle denen büyüklüge bölünce ivmenin bulunabilecegini varsaymistir.
Burada kütle, harekete karsi koymanin bir çesiti olarak görünür: kütlesi bir baska arabaninkinin iki kati olan çok yüklü bir araba, ayni beygirin etkisi altinda birincinin yarisi kadar bir ivme kazanir. Kisacasi kütle, hareket edenin eylemsizligini bildirir ve bu yüzden ona "eylemsizlik kütlesi" adi verilir. Buna göre her cismin, olanakli bütün kuvvetlere karsi gösterebilecegi tepkiyi belirleyen özel bir eylemsizligi vardir. Bunu saptadiktan sonra geriye kuvvet denen seyin ne oldugunu anlamak kaliyordu. Newton kuvveti söyle tanimlaiyor: Kuvvet, cisimleri hareketsizlik durumu ya da düzgün hareketei degistirecek biçimde etkileyen bir eylemdir. merkezcil bir kuvvet, cisimleri bir merkeze ya da belli bir noktaya dogru çeker ya da çekilme egilimi içinde bulunmalarina yolaçar.

Böylece Dünya, Ay'etkiledigi zaman ona bir kuvvet uyguluyordu. Ay, Dünya'dan ne kadar uzaksa bu kuvvet de o kadar zayifti. Daha kesin olarak söylenirse Newton, uzaklik iki kat olunca, kuvvetin ilk degerinin dörtte birine indigini varsaydi. Iki madde birbirlerini kütllelerinin çarpimi ile dogru. aralarindaki uzakligin karesi ile ters orantili bir kuvvetle çeker.

Bunlarin hepsi çekim sabiti denen evrensel bir sabitle çarpilir. Iki elektrik yükü arasindaki kuvvet de aralarindaki uzakligin karesi ile ters orantilidir ama; bunun kütle ile hiçbir ilgisi yoktur. "Evrensel kütle çekimi yasasi" nda, kütlenin rolünün birden degistigine dikkat edelim. Kütlenin bu yeni görevini iyice belirtmek için, agirlik katsayisi (çekim sabiti) ortaya çiktiginda buna "çekim kütlesi" denmesi uygun görüldü.

O halde Newton'un varsayimi söyle dile getirilebilir: Çekim kütlesi, eylemsizlik kütlesine esittir. Bu özelligin, ister Ay kadar büyük, isterse Ay modülü kadar küçük olsun bir gök cisminin yörüngesinin kütlesinden bagimsiz olarak ayni oldugu sonucunu vermesi ilginçtir. Newton, kütle çekimi yasasini çok farkli olaylara uyguladi ve onu bilinen Evrenin tümünü kapsayacak sekilde cesaretle yayginlatirdi. Merkür'ün yaramazligi disinda bir sorunla karsilasmadan 200 yil kendini korudu.

Kütleçekim alanlarinin temel nitelikleri söyle siralanabilir:
Kütle çekim kuvvetleri Evrenseldir. Yani Evrendeki her cisim bu kuvvetlerden etkilenir. Bir kütle çekim alani mutlaka çekici kuvvetlere neden olur.
Kütleçekim alanlari, uzun erimlidir; yani bir cismin etrafinda olusan çekim alaninin etkileri zayiflayarak da olsa çok uzak mesafelere kadar uzanabilir. "Duran iki cisim düsünüldügünde, bu iki cismin birbirine etki ettirdigi çekim kuvveti; cisimlerin arasindaki uzakligin karesi ile ters, cisimlerin kütleleri ile dogru orantilidir." Newton böylece doganin temel sabitlerinden birini de bulmustu. Newton, bir matematik sihirbaziydi. Çünkü çok uzun süre onun disinda kimse diferansiyel denklemlerin içinden çikamiyordu.

Newton'dan 60 - 70 yil önce, büyük Alman bilim adami Johannes Kepler ( 1571-1630), gezegenlerin Günes çevresindeki hareketlerini yöneten temel yasalari bulmustu. Tarihçe kisaca söyledir: Eski bilginler gezegenlerin gökyüzündeki hareketlerini gözlemleyerek onlarin Dünya ile birlikte Günes çevresinde döndügü sonucuna vardilar.

Bu sonuç daha sonra Copernicus tarafindan da bagimsiz olarak kesfedildi .Insanlar kesfin daha önce yapildigini unutmuslardi.

Bundan sonra arastirilacak soru suydu:
Günes çevresinde tam olarak nasil dönüyorlardi? Günes’in merkez oldugu bir çember üzerinde mi, yoksa baska bir egri boyunca mi? Hizlari neydi? Bunlarin yanitlanmasi daha zun zaman aldi. Copernicus sonrasi dönemler, gezegenlerin gerçekten Dünya’yla birlikte Günes etrafinda mi döndükleri, yoksa Dünya’nin Evren!in merkezinde mi oldugu sorularinin tartisildigi dönemlerdi.
Daha sonra Danimarkali astronom Tycho Brahe (1546-1601), soruyu yanitlamak için bir yöntem önerdi. Eger gezegenler çok dikkatle gözlenip gökyüzündeki yerleri tam olarak kaydedilirse, teorilerin durumu belki açikliga kavusabilirdi. Bu, modern bilimin anahtari ve doganin gerçekten anlasilmasinin baslangici oldu: birseyi gözlelek, ayrintilari kaydetmek ve bu bilgilerin su veya bu yorumu çikarmayi saglayacak ipuçlarini içerdigini ummak. Zengin bir kisi olan Tycho’nun Kopenhag yakinlarinda bir adasi vardi. Buraya pirinçten yapilmis kocaman daireler yerlestirdi ve özel gözlem yerleri yaptirdi; sonra, geceler boyunca gezegenlerin konumlarini kaydetti.

Iste ancak bu tür yorucu ve yogun çalismalar yoluyla birseyler bulunabilir.
Toplanan bütün bilgi Kepler’in eline verildi; o da gezegenlerin Günes etrafinda ne türlü bir hareket yaptigini incelemeye koyuldu. Bunun için deneme yanilma yöntemini uyguladi. Bir ara yaniti buldugunu sandi: Gezegenler, Günes’in merkez oldugu çemberler üzerinde hareket ediyorlardi.

Ancak daha sonra bir gezegenin, Mars’in sekiz dakikalik bir yay kadar sapma yaptigini farketti. Kepler, Tycho Brahe’nin bu ölçüde bir hata yapamayacagini düsünüp, yanitin dogru olmadigi sonucuna vardi. Deneylerin çok dikkatli yapilmis olmasi nedeniyle baska bir yol deneyerek sonunda üç sey kesfetti.
Ilk olarak, gezegenler Günes’in odak oldugu elips seklinde bir yörünge izliyorlardi. Elips bütün ressamlarin bildigi bir egridir: basik bir daire. Çocuklar da onu iyi bilir; iki ucu tesbit edilmis bir ipe bir halka geçirip halkaya da bir kalem sokulunca elips çizilebilecegini birileri onlara söylemistir. Ikinci olarak, bir gezegenin Günes çevresindeki yörüngesi bir elipstir; Günes de odaklarin birindedir. Bundan sonra gelen soru suydu: Günes’e yaklastikça hizi artiyor, uzaklastikça yavasliyor mu? Kepler, bunun da yanitini buldu.

Buldugu yanit söyle açiklanabilir:
Örnegin üç hafta gibi belirli bir ara içeren iki farkli zamanda gezegenin konumun saptayalim. Sonra, yörüngenin baska bir bölümünde, gezegenin yine üç hafta ara ile iki ayri konumunu saptayalim ve Günes’le gezegeni birlestiren dogrulari çizelim (bilimsel deyimiyle bunlar yariçap vektörleridir). Üç hafta ara ile çizilen iki dogru ve yörenge arasinda kalan alan, yörüngenin her bölgesi için aynidir.

Demek ki, gezegen Günes’e daha yakin oldugu yerlerde daha hizli hareket ediyor ve uzaklastikça ayni alani taramak için daha yavas ilerliyor. Birkaç yil sonra Kepler, üçüncü bir kural kesfetti. Bu kural yalnizca tek bir gezegenin Günes çevresindeki hareketiyle ilgili degildi; farkli gezegenler arasinda da iliski kuruyordu. Bu kurala göre, bir gezegenin Günes çevresinde tam bir devir yapmasi için gereken zaman, yörüngenin boyutuna baglidir; bu zaman da yörüngenin boyutunun küpünün kare kökü ile orantilidir. Yörüngenin boyutu elipsin en büyük çapidir.
Son düzenleyen Safi; 4 Kasım 2018 23:14
Quo vadis?
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
6 Haziran 2010       Mesaj #6
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Arkadaşlar kütle(birimi:kg gr vs.) değişmez.Ama ağırlık(birimi:Newton) farklı gezegenlerde değişir.

Örn:Benim Dünya'daki kütlem 40 kg Ay'a gidip tartıldığımda da yine 40 kg

Örn:Ben dünya'da yaklaşık 400 Newtona denk geliyorsam Ay'da 66 Newtona denk geleceğim.(Ağırlığın her gezegende değişme sebebi gezegenin cisme etki ettiği çekim kuvvetinin farklı olmasıdır.)
tuanarock10 - avatarı
tuanarock10
Ziyaretçi
4 Aralık 2010       Mesaj #7
tuanarock10 - avatarı
Ziyaretçi
1 kg lık kütleye Gezegenlerde uygulanan çekim kuvveti
Güneş'te 247N
Mars'ta
3,77N
Merkür'de 3,70N
Jüpiter'de
23,30N
Venüs'tw
8,87N
Satürn'de
9,20N
Ay’da
1,62N
Üranüs'te
8,69N
Dünya'da
9,81N
Neptün'de
11,00N

Bu verilere göre:
Kütlesi en büyük olan gezegen Jüpiter’dir.
Dünya’daki kütle çekim kuvveti Ay’daki kütle çekim kuvvetinin yaklaşık 6 kat daha fazladır.
Son düzenleyen Safi; 4 Kasım 2018 23:25
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
11 Aralık 2012       Mesaj #8
Avatarı yok
Yasaklı
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

ben fen ve teknoloji ödevim için arkadaşlarımın kütlelerini bir kağıda yazdım.Bu kütlelerin 8 gezegen için çekim kuvvetini bulmam gerek.

Kütle değişmez.Kütle değişmediği halde aynı kütleli bir cismin farklı gezegenlerdeki ağırlığı da farklı olur.Bu nedenle ağırlığın hesaplanması gerekir.

Ağırlık Hesabı =>G=m.g formülüyle yapılır.(g yerçekimi ivmesidir ve Dünya için bu değer 1 kg => 9,8 N yaklaşık 10 N kabul edilir)

Örnek => Kütlesi 50 kg olan bir insana Dünya'nın uyguladığı çekim kuvveti yani o insanın Dünya üzerindeki ağırlığı =>G=m.g=50.10=500 N olur.Buna göre 1 kg lık bir cismin her gezegen için yaklaşık kaç N olduğunu göz önüne alarak hesabınızı diğer gezegenler için yapabilirsiniz.
Son düzenleyen Safi; 4 Kasım 2018 23:26
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
29 Aralık 2012       Mesaj #9
Avatarı yok
Yasaklı
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

24 kg'lık kütleye sahip bir cismin Dünya üzerindeki ağırlığı nedir?

1 kg'lık kütleye sahip bir cismin Dünya üzerindeki ağırlığı 9,81 N yaklaşık 10 Newton'dur.Buna göre 24 kg'lık kütleye sahip bir cisim için ağırlık hesabı;

G=m.g=>24.10=240 Newton bulunur.
Son düzenleyen Safi; 4 Kasım 2018 23:26
_EKSELANS_ - avatarı
_EKSELANS_
Kayıtlı Üye
6 Ocak 2013       Mesaj #10
_EKSELANS_ - avatarı
Kayıtlı Üye
Güneşin ve Gezegenlerin Kütle Çekim Dalgaları
Soru: Gezegenler neden (veya nasıl) Güneşin etrafında dönerler?
Cevap: Güneşin sahip olduğu kütle çekim dalgaları sayesinde.

Kütle çekim dalgası nedir?
Kendi ekseni etrafında dönen cisimlerin çevrelerinde oluşturdukları dalgaya kütle çekim dalgası denir.

Eğer bir cismi kendi ekseni etrafında döndürürseniz, çevresindeki başka cisimleri kendine doğru çektiğini görürsünüz. Kütle çekiminin etkisi, kendi ekseni etrafında dönen cismin dönüş hızına, cismin yoğunluğuna ve cismin büyüklüğüne göre değişir.

Güneşin sahip olduğu gözle göremediğimiz kütle çekim dalgalarının görüntüsü galaksimizin spiral kollarının biraz daha açılmış haline benzer. Güneş sisteminde sabit olarak güneş çevresinde dönen gezegenler ve diğer maddeler bu dalgaların gerisinden gelirler. Yani dalgaların hızı gezegenlerin hızından yüksektir. Güneş sisteminin dış yörüngesindeki cisimler bu dalgalardan daha az etkilenir. Dış yörüngedeki küçük cisimler yinede bu dalgadan kaçamazlar ve Güneşe yaklaştıkları noktada Güneşin Kütle Çekim dalgalarının önüne geçerek Güneş tarafından yine dış yörüngelerine fırlatılırlar.

Güneş sistemine dışarıdan giren bir cismin eğer hızı yüksekse Güneşin kütle çekim dalgalarından etkilenmeden yoluna devam edebilir yada Güneşin etrafında bir tur atıp başka bir yöne bir daha geri gelmemek üzere fırlatılır. Güneş sistemine dışarıdan giren cisimler Güneşin kütle çekim dalgalarına maruz kalmakla birlikte yakınından geçtiği ve aynı zamanda kendi etrafında dönen gezegenlerin kütle çekim dalgalarına da maruz kalırlar.Cismin hızı yeterince yüksek değilse Güneşin etrafından dolaşmadan Gezegenin kütle çekim dalgasına maruz kalabilir.Hatta cismin hızı daha da düşükse cisim gezegene düşebilir.

Gezgenin kütle çekim dalgasının büyüklüğüne, cismin büyüklüğüne, cismin hızına göre cisim ya gezegenden etkilenmeden geçer gider, ya gezegenin etrafından dolanır tekrar uzaya fırlatılır, ya gezegenin etrafında dönmeye başlar, yada gezegene düşer.

Güneş, gezegen, yıldız, galaksi gibi kendi ekseni etrafında dönen bütün cisimler kütle çekim dalgalarına sahiptir. Güneş sistemimizdeki gezegenler, astroidler ve diğer cisimler Güneşin kütle çekim dalgaları sayesinde Güneşin etrafında sürekli dönerler.

Gezegenlerin sahip olduğu doğal uyduları da o gezegenin kütle çekim dalgaları sayesinde gezgenin etrafında dönerler. Gezegenin kendi ekseni etrafında dönüş hızı yüksekse o gezegen bol miktarda meteor yağmuruna maruz kalır. Çünkü gezegenin kütle çekimine maruz kalan küçük cisimler bu çekimden kurtulamaz ve gezegene düşerler. Daha büyük cisimler veya hızı yüksek cisimler gezegene düşmeden yanından geçip gider.

Güneş sistemindeki iç gezegenlerin (Merkür,Venüs,Dünya,Mars) kendi ekseni etrafında dönüş hızları düşüktür, dolayısıyla kütle çekim dalgaları da küçüktür. İç gezegen olmalarından dolayı dışarıdan gelen tehlikelere karşıda daha güvenlidirler. Dünyamızın kütle çekim dalgaları dışarıdan gelen orta büyüklükteki hızlı bir cismi yakalayamaz. Ancak küçük ve hızı düşük cisimler atmosferimize girer, onlarda zarar vermeden atmosferde yakılır.
Son düzenleyen Safi; 4 Kasım 2018 23:26

Benzer Konular

9 Mayıs 2016 / mutlu prens 26 Cevaplanmış
2 Nisan 2011 / sheitean Soru-Cevap
23 Aralık 2011 / Misafir merve Cevaplanmış
13 Şubat 2016 / Misafir Cevaplanmış
2 Mart 2016 / Misafir Cevaplanmış