Arama

Çerkez Kültürü ve Yaşam Tarzı - Sayfa 6

Güncelleme: 25 Temmuz 2018 Gösterim: 109.809 Cevap: 55
Bluesorrow - avatarı
Bluesorrow
Ziyaretçi
3 Mart 2010       Mesaj #51
Bluesorrow - avatarı
Ziyaretçi
ADİGE PŞAŞE ( çerkes kızı )
Çerkes kızlarının sosyal durumu hiç bir ulusun kızlarına benzemez. Doğuda kızlar kapalı, örtülü ve hapis, batıda güvensiz bir özgürlüğe sahip. Çerkes kızları ise tam bir gelecek ve özgürlüğün sahibidir.
Sponsorlu Bağlantılar

Mr.Longworth gibi Avrupa mantığı ile kadını düşünen bir kişi bile bu derece geleceği çok görür ve Avrupa kadınlarında bu kadar özgürlüğün olmadığını söyler. Mr.J.Bell ise ''Çerkes kadınlarının tavır ve hareketinde İslam usulü galiptir. Ancak Çerkes kızları eski Çerkes geleneklerine tümüyle bağlı olup Avrupa'nın özellikle yüksek tabakasına mensup kadınlarına, tavır ve hareketine tümüyle uyuyorlar'' diyerek Çerkes kızlarının yaşam biçimini övüyor. Doğallıktan gelen bu yaşama biçiminin eleştiriye değer bir tarafı yoktur. Çünkü hukukuna sahip, kişilikli her bir kadın için en doğru yol budur. Çerkes kızları da Çerkez delikanlıları gibi kendini gösterme, üstün gelme, daha yüksek dereceye erişmek aşkını taşırlar. Hiçbir konuda ikinci kalmamaya çalışırlar.

Kızlar ailenin en nazlı bir bireyidir. Peder çocuklarından yalnız kızlarına yumuşak davranır. Anne bütün şefkat ve dikkatini ona yöneltir. Kardeşleri taparcasına severler. Aile içinden hiç biri bu aziz konuğun gönlünü kırmaz. Kız annesinin bir görev arkadaşıdır. Ona her konuda yardım eder. Dikiş tümüyle kıza aittir. Hatta kızı olmayan komşuların dikişlerine de yardım eder. İplik eğirmek, şayak dokumak kızın görevlerindendir. Aile bireylerinin elbiselerinin temiz olması, yırtık bulunmaması, konuk ve oturma odalarının yılda birkaç kez badana edilmiş olması, konuk odası yatak ve takımlarının temiz bulunması, kızın ününü ve değerini artırır. Çünkü Çerkesler; kızların değerini güzelliğiyle değil ev kadını olabilmek için gösterdiği yetenekle değerlendirdikleri için kızlar tembel ve beceriksiz, havai olmamaya, son derece aktif ve temizliğe uymaya zorunludurlar. Köylü yaşamı yaşayan ve genellikle zengin olmayan Çerkesler'in yalın ve rahat küçük evlerinde görülen ve ruhu okşayan temizlik ve özen, kadınların yoktan var ettikleri gönül çekici düzenlerle ve güzelleştirmelerde herhalde takdire değer. Yüksek bir terbiye ruhunun orada hâkim olduğunu gösterir.

Kız erkeklere armağan verir ve armağan alır. Bu biçimde arkadaşlarıyla bir erkek gibi diyalog kurabilir.

''Mamrukaya şaş'' adıyla tanınmış bir kız, birçok isteklileri varken ''bir adam için bu kadar arkadaştan nasıl vazgeçeyim'' diye geç yaşına kadar evlenmemiştir. Bu söz Çerkes kızlarının evlenmeden önce geleceklerini, evlendikten sonra kocalarına, anneliğe ne derece samimiyetle sevgi beslemek ve sadık kalmak istediklerini gösterir. Doğuştan zeki olan Çerkez kızları konuşmalarında gayet zarif nükteler yaptıklarından, delikanlıların en korktukları şey kızların karşısında zor durumda kalmalarıdır. Konuşma özgürlüğü içinde genellikle şakalı, ancak ince bir üslup kullanılır. Kaba tavır ve söz sevilmez ve ayıp sayılır. Bunun için inceliğe son derece önem verirler. Delikanlı kızlarla serbest görüşmeyi, onların iltifatlarına mahzar olmayı kendileri için bir hak sayarlar. Mr.Longworth Çerkes kızı ve delikanlılarının bu serbest kaynaşmasından söz ederken akla gelebilecek olanları açıklayarak; ''Honi soit qui maly pense'' yani ''Bundan kuşku duyana lanet olsun" diyor.

Çerkez kızlarını görmemiş bazı Avrupa yazarları Çerkes kızlarına kama taşır diye bir değerlendirme yaptılar. Bu olacak şey değildir. Oysa bu kızların tek silahı namusudur. Onun namus sevgisi önünde her şey saygıyla eğilir ve bir kızın namusunun lekelendiği görülmemiştir. Mr.J.Bell'de Çerkes kızları göğüste çapraz gümüş düğmelerle iliklenmiş sıkı montları ile, sırma şerit ve gümüş topla süslenmiş taçlarıyla bir savaşçı gibi görünürler. Ancak saldırgana karşı bütün silahları yüksek namuslarıdır. Bu giysi içinde saç örgülerinin belden aşağıya uzanması, nazik hareketleri, özellikle uzun boylu kızlara gerçekten zerafer özelliği veriyor. Kızlar sürekli yüzleri açık olarak gezerler. Ancak öyle arsızca erkek kalabalığına asla girmezler. Erkekler dolu olduğu halde konuk odasına, yaralıya hizmet etmek üzere geldiğini defalarca gördüğüm güzel ve uzun boylu kız orduda arkadaşlarına karşı bu sekeri görevi yapan ''ORLEAN KIZLARINI'' bir kaç defa aklıma besttir. Evinde erkeklerin ziyaretini kabul eder, konuğa saygı gösterir. Ancak bu konuda yalnız ana ve baba değil, ailenin büyüklerinden kimse yanında bulunmaz. Aslında kızın bulunduğu topluma ana-babanın girmemesi gerekir. Bunun için kızı düğünde bulunan baba dans yerinde bulunamaz, babanın yanında kızın oynaması saygısızlık diye nitelendirilir.

Jabaghi Baj
Çerkesler Kitabından
kaynak: PAUKAF
ener - avatarı
ener
Ziyaretçi
23 Mayıs 2011       Mesaj #52
ener - avatarı
Ziyaretçi
Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi & MsXLabs

Sponsorlu Bağlantılar
Çerkezler

Kuzey Kafkasya'da yaşayan yerli halklardan bir bölümü. Anayurtları Kuzey Kafkasya'nın Karadeniz kıyıları olup Azak Denizi'nden başlayarak Gürcistan'a dek uzanır. Çerkezler İ.Ö. 6 yüzyılda Kafkasya'ya yerleştiler. Dağınık hâlde yaşayan Çerkezlerin en önemli kabileleri Bejeduh, Natuhay, Abzah ya da Abadzeh, Temirgoy, Hakuşi, Besleney ve Kabartay'dır. Çerkezler yüzyıllar boyunca Kuzey Kafkasya'ya egemen olan büyük devletlerin yönetimi altında yaşadılar. Çerkezlerin yaşadıkları bölgede sırasıyla Bizanslılar, Hazar Türkleri ve Moğollar egemenlik kurdular. 6. yüzyıldan başlayarak Çerkezler arasında yayılan Hristiyanlık, 17. ve 18. yüzyıllarda yerini Müslümanlığa bıraktı. 19. yüzyılda binlerce Çerkez Türkiye'ye göç etti. Çerkezlerin kendilerine özgü bir giyimleri vardır. Gelenek ve göreneklerini büyük bir titizlikle koruyan Çerkezler, zengin bir folklora sahiptirler. Son zamana kadar yazılı bir edebiyatları olmadığı hâlde savaş türküleri, kahramanlık destanları gibi halk edebiyatı ürünleri ağızdan ağıza yayılmıştır. Oturdukları bölgenin hayvancılığa elverişli olması nedeniyle başlıca geçim kaynakları hayvancılıktır. Ayrıca tarımla da uğraşırlar. Çerkezler arasında arıcılık da oldukça gelişmiştir.
xuytin - avatarı
xuytin
Ziyaretçi
3 Nisan 2014       Mesaj #53
xuytin - avatarı
Ziyaretçi
. ADIGECE’Yİ GELİŞTİREREK YAŞATALIM!..

. Değerli Adıgeler,

1. “Slav Yazısı’nın Adıgece’ye uygun yazı olduğu” söyleminin artık
inandırıcılığı kalmamıştır. O söylemin doğru olmadığını; politik ve
ideolojik mülâhazaların dışında tam bilimsel olarak kanıtlayalım:
. Adıgece’nin ünsüz sayısı çok olup, Slav dillerinden farklı olarak,
ünsüz harfi çok olan heceyle oluşan kelimeleri ve onların kullanım
yoğunlukları fazladır. Slav Yazısı’nın dik çizgili biçimdeki harflerinin
sayısı çoktur. Bu harfler, çok ünsüz harfli heceyle oluşan kelimelerin
yazılarını metin (tekst) içerisinde yeterli olarak “okunuşlu ve kullanışlı”
duruma getirememektedirler. Slav Yazısı ile yazılmış Adıgece metin
(tekst) içerisinde; çok ünsüz harfli hecesi olan kelimelerin harflerinin
seçilmeleri, seslerinin anlaşılmaları ve bunların anlamlarının okuma
süresince zihinde tutulması çok zor olmaktadır. Başka bir ifade ile
söylemek gerekirse, bu yazının imlâsı Adıgece’ye ağır gelmektedir.
Slav Yazısı; Adıgece’de, insanın algılama ve ruhsal yapısına uygun
bir yazı oluşturamadığı için, Slav Yazısı ile yazılmış Adıgece yazıların
okunmaları zevkli değil, tam aksine sıkıcı ve sıkıntılı olmakta, insanı
Adıgece ile yazı yazmaktan ve Adıgece’yi kullanarak çalışmaktan
uzaklaştırmaktadır. Bundan dolayı Kafkasya’da Adıgece’yi bilenler
gittikçe azalmaktadır.
. Yeterinden çok daha uzun bir zaman olan 80 yıllık uyguluma, Slav
Yazısı’nın Adıgece’ye uymadığını göstermiştir. Buna rağmen Slav
Yazısı’nın kullanılmasına devam edilmesi için ısrar edilmesi, yasak
getirilmesi, çok haksız bir durumdur. Eğer Adıgece bilenleri gittikçe
azaltmasaydı haklı bir tarafı olabilirdi. Ama Rus Yönetimleri; zulüme
ve kültürel jenoside devam etmek istiyorlarsa, bu, onların bileceği
bir husustur. Biz; insanlar arasında antipatiyi arttıran değil, saygı ve
sevgiyi arttıran ilişkilerin çoğalmasından ve bunun için tam adaletli
olan kararların alınmasından yanayız. Elbet bir gün adaleti gerekli
gören yönetimler de olacaktır. Ancak adaletli kararlara ulaşmak için
geçecek olan zaman, bütün insanların zararıdır.
. Evet maalesef ki, teknik olarak Slav Yazısı Adıgece’ye uygun
olamamaktadır. Bu sebeple 80 yıldır Adıgece’yi nefes aldırmadan
boğmaktadır. Artık Adıgece’yi öldürmek üzeredir. Çok aleni olan
o durumu, Adıgeler artık gecikmeden muhakkak görebilmeliyiz.
2. Adıgece’nin ölmesi demek, Adıge Kültürü’nün de ölmesi demektir.
Adıge Kültürü, Dünya'ya güzellik katan bir kültürdür. Adıge Kültürü’nü
oluşturan Adıgece ölmese daha iyi olur, diye düşünüyorum.
3. Size, Adıge Yazısı’nı (Adighe Txik’er’i) açıklayan yazıları ilişikte
sunuyorum.
4. Adıge Yazısı (Adighe Txik’er); Adıge Dilbilimcileri tarafından bir
yüzyıldan çok bir zaman içerisinde ortaya çıkarılmış olan, dilbilimin
bütün bilimsel kriterlerine uygun olan, Adıgece’nin yazılarını yeterli
olarak “okunuşlu ve kullanışlı” duruma getiren, Adıgece’nin ne kadar
güzel olduğunu gösterebilen ve alternatifsiz olan tek yazı sistemidir.
5. Adıgece’nin yaşayabilmesi için; Adıgeler, gecikmeden toplumca
Adıge Yazısı’nı kullanmaya başlamamız gerekmektedir. Onu çabuk
bir şekilde Adıgelere öğretebilmemiz için, para ve pul gerektirmeyen
çok kolay bir işi toplumca yapmamız gerekmektedir. Önerim olan o
kolay iş şudur:
. İlişikteki yazılarda açıklanmış olan “Adıge Yazısı”nı; tanıdığımız
tüm Adıgeler’e ulaştırıp onlara tanıtalım ve öğretelim. Gençlerimize,
şarkı ve şiirlerini “Adıge Yazısı” ile yazmalarını önerelim. “Adıge
Yazısı”nı hiç gecikmeden çocuklarımıza öğretelim.
6. O kutsal işimizi, beraberce en çabuk şekilde gerçekleştirmemiz
gerektiği hususunda, bütün Adıgeler’e ricada bulunuyorum!
7. Adıgece’nin yaşamasını sahiden istiyorsak; o kolay işimizi bir
an evvel toplumca yapmamız gerekmektedir. Onu müteakiben de
çok çabuk bir şekilde Adıge Kültürü’nü, “Adıge Yazısı” ile Adıgece
yazarak onları da Adıgeler’e ulaştırmamız gerekmektedir.
8. Adıge Yazısı üzerinde kimseyle hiçbir polemiğe girmeden onu
hemen kullanmaya başlamamız; güzel biçimlerde, doğru olarak ve
üzerinde özenerek kullanmamız gerekmektedir…
9. Adıgece’yi geliştirerek yaşatmalıyız. Gerçek Adıge Ruhu olan
Adıgeler! Sizleri çağırıyorum!

. ADIGECE ÖLMESİN!..
. GELİNİZ!
. ADIGECE’Yİ GELİŞTİREREK YAŞATALIM!..

. Yılmaz ÖZCAN
. 30.03.2014
. K.Maraş – Turkey
EKLER:
1. Adighe Txik’er
2. Adıge Yazısı
3. The Writing Circassian

NOT: “Adıge Yazısı’nı açıklayan yazılar” e-mail adresine gönderilir.


. ADIGHEBZER XEDQHAAXHUEW DIVQHAQHAPSEW!..

. Adighe Lhap’exe,

1. “Slav Txik’er Adighebzem yeg’u g’axhuiw” jizi-axem, zyk’ pejiw
ja-ar-am. Ha psalher, habi hatk’e dy f’ech xhuin xueey-am. Slav
Txik’er Adighebzem zerideemig’uir, mibdeejim g'ichit-uatew mys
g’idoqhalhaqhuir:
. Adighebzem, neqhuec’ bzexem xuemidew maq de-u kued yi-as.
Slav bzexemy xuemidew, maq de-u h’arf kued zixet maqilh zy-a
psalhexemre hapxuede psalhexem ya zeeh’aniqhaxemre yikueds.
Zadew yitxhaa form zy-a h’arfxer zykued Slav Txik’em; maq de-u
h’arf kued zixet maqilh zy-a psalhexemre hapxuede psalhexem
ya zeeh’aniqhaxemre zykued Adighebzem yi txiqhaxer, yiryquiw
“yegeqhuaf’ere zeeh’aqhuaf’ere” g’yqhaxhuif-am. Yi txiqhaxer
yiryquiw “yegeqhuaf’ere zeeh’aqhuaf’ere” g’azimiqhaxhu txik’e
systemimk’e txa “txik’e qhuazemre grameerimre psalhalhemre;”
Adighebzer, yiryquiw “zeeh’aqhuaf’e” g’aaqhaxhuif-am. Yiryquiw
zeeh’aqhuaf’e g’amixhua Adighebzer; zeeh’anir, xeqhaxhuenir,
qhapsewinir guiqhu mexhuir. Habi chh’ak’e Slav Txik’er; Slav
bzexem zareeg’uxem xuedew Adighebzemy yeg’u g’axhu-am,
Slav Txik’em, qha 80 lhandere dy Adighebzer yimiqhabawew
yeeth’aler. Har yigyi Adighebzer yiqhal’enim nesas. Naxuew
witikuim yit ha g'axhug’aac’er, dimiguivew tlhaqhuifin xueeys.
2. Adighebzer l’eme, habi g’yqhaxhua Adighe Kuilturiry l’a xhuinus.
Adighe Kuilturir, Duneeyim daxaqha g'ixezilhh'a zi kuilturs. Adighe
Kuilturir g’aziqhaxhua Adighebzer mil'eme nexhif' xhuinuw, solhiter.
3. “Adighe Txik’er” g’azi-uate txiqhaxer, nipic’awe nifxuizoqhah’ir.
4. “Adighe Txik’er;” Adighe Bzec’eniqhalejhxem yilhesychem c’yqhu
zeman pc’onde zek’elhh’awijhiw zedelajhexew zeqhuisew witikuim
g’iraqhah’aawe, Adighebzem yi txiqhaxer yiryquiw “yegeqhuaf’ere
zeeh’aqhuaf’ere” g’aziqhaxhuif, Adighebzer sit xuedyziw zeridaxer
g’aziqhalhaqhuif, alternatyfince txik’e system zaques.
5. Adighebzer psewifin chh’ak’e; Adighexem xamexem, ziguerxem
g’aak’elhitmig’uih’iw, haxem zadmiqhaqhaguivew, zerijilew “Adighe
Txik’er” zeeth’awe dixueejhen xueey g’oxhuir. “Adighe Txik’er” dy
Adighexem c’exiw yadqhats’ixuiw yadqhac’efin chh’ak’e, zyk’ parere
pulire xueey g’azimiqhaxhu zi uexuiqhue tincir zerijilew tc’en xueey
g’oxhuir. Adighexem tekylyf nifxuesc’ ha uexuiqhue tincir miras:
. Nipic’a txiqhaxem g’ichi-ueta “Adighe Txik’er;” tts’ixu Adighexem
psomy yalhedqha-asiw yadivqhaqhaac’e. Adighe c’aleqhualexem;
ya wisexer, ya weredxer, ya ci-yrxer, dy Adighe Txik’emk’e yatxin
zerixueeyir tekylyf yaxuidevqhac’. Zyk’ dimiguivew “Adighe Txik’er”
dy ts’ig’uxemy yadivqhaqhaac’e.
6. Ha dy uexuiqhue lhap’er, zerijilew zec’iqhuiw, c’exiw dqhazec’en
zerixueeyimk’e, Adighexem psomy sinivolhe-uir!
7. Adighebzer zeripsewinim pejiw dixueeyiwe chitime, ha uexuiqhue
tincir zerijilew c’ex didew tc’en xueey g’oxhuir. Habi k’elhig’uewe
dip’ac’ewe Adighe Kuilturir Adighe Txik’emk’e Adighebzew ttxijiw
haxery Adighexem yaxuinedqhasin xueey g’oxhuir.
8. Adighe Txik’em yi c’i-uim zyk’ zimy polemiky cheedmiqhac’iw, zi
maxue yape gyic’e c’eddzew har zeeth’awe dixueejhen; zaxuew,
yeg’uire-yechh’iw, yi c’i-uim ditee-azezih’iw zeth’an xueey g'oxhuir…
9. Adighebzer xedqhaaxhuew dimiqhapsewime, Qiyametir g'asixu
pchil’iniqhar diwixinu-am. Adighepse pej zy-aj Adighexe! Sinivoge!

. ADIGHEBZER YIREEMIL'E!..
. FIG’AAG’UE!
. ADIGHEBZER XEDQHAAXHUEW DIVQHAQHAPSEW!..

. YEMUZ Yilmez
. 30.03.2014
. K.Maraş - Turkey
PIC’AXER:
1. Adighe Txik’er
2. Adıge Yazısı
3. The Writing Circassian

NOT: “Adighe Txik’er g’azi-uate txiqhaxer” e-mail adresim nidoqhah’ir.


. ADIGE YAZISI’NIN YERİ

. Toplumların kullandıkları yazı sistemleri; bulunduğumuz hız
çağında, hız kriteri esasına göre oluşmuş olan iki kategoriden
birinde yer almaktadırlar. Bu yazı kategorileri şunlardır:
. 1. Sadece standart latin harflerini kullanan yazı sistemleri.
. 2. Özel harf de bulunduran yazı sistemleri.
. Bunlardan ilk gruba giren yazı sistemleri, birinci lig yazıları
olup teknik gelişmelerin tüm olanaklarından yararlanırlar. Çünkü
bu yazılar, tüm programlara ve yeni gelişmelere uyumludurlar ve
işlemlerde hızı azaltmazlar.
. İkinci gruba giren yazı sistemleri; alt liglerde yer alırlar ve
kullanılan özel harfleri destekleyen programlardan yararlanırlar.
Ama yeni teknik gelişmelere aynı anda uyumlu olamazlar, bunun
için aracı programlara gereksinim duyarlar. Bu durum; donanımın
ve personelin birim zamandaki verimini ve hızını azaltır. Ayrıca her
font özel harfleri desteklemez. Almanlar bu durumdan kurtulmak
için; yakın bir geçmişte, yüzlerce sene kullandıkları ve büyük B
harfinin aşağıya doğru kuyruklu bir biçiminde olan özel harfi terk
ederek onun ses değeri olan iki “SS” harflerini kullanmaya karar
verip uygulamaya hemen koymuşlardır. Başka bir ifade ile “harf
tasarrufu” prensibini ( !?. ) bozmuşlardır. Böylece yazıları birinci
lige uyumlu duruma geçmiştir.
. Adıge Yazısı (Adighe Txik’er); Adıge Dilbilimcileri tarafından
bir yüzyıldan daha çok bir zaman içerisinde ortaya çıkarılmış olan
(başka bir ifade ile tarihsel derinliği olan), dilbilimin tüm bilimsel
kriterlerine uyan, Adıgece’nin yazılarını yeterli olarak “okunuşlu
ve kullanışlı” duruma getirebilen, onun güzelliğini gösterebilen ve
birinci lig koşullarına tam uygun olan bir yazı sistemidir.
. Adıge Yazısı’nın kuruluş biçimi; onun, yukarıda sözü edilen
özellikleri noksansız olarak taşıdığını göstermektedir. Bunu tam
kanıtlamak için, Adıge Yazısı’nın kuruluşunu kısaca özetleyelim:
. 1. Adıge Yazısı’nda “ c ” harfi, Türkçe’nin “ ş ” harfinin sesi
değerindedir. “ c ” harfinin Türkçe’deki ses değeri, yalnız Türçe’ye
özgüdür. Dillerin yazı sistemlerinde birkaç harf; kullanıldığı dile
uygun olarak o dile özgü olan ses değerleri taşıyabilmektedirler.
“ c ” harfinin Adıgece’deki ses değeri; bu dile uygun düşmekte
ve “ ş ” sesinin Adıgece’deki farklı türevlerinin Adıgeceye uygun
olarak okunuşlu biçimlerde yazılmalarına olanak sağlamaktadır.
. 2. Adıge Yazısı’nda “ i “ harfi, Türkçe’nin “kalın ı” harfinin sesi
değerindedir. Batılılar, Türkçe ve Doğu Avrupa dillerinin “ kalın ı ”
seslerini aynı şekilde yazmaktadırlar. İnternette de durum öyledir.
. 3. Adıge Yazısı’nda “ x ” harfi; Grekçe’de olduğu gibi “ ince k ”
sesi ile “ h ” sesinin birleşimi olan bir ses değerindedir.
. 4. Yukarıda ses değerleri belirtilen “ c, i, x ” harflerinin dışında
kalan 23 latin harfinin Adıgece’deki ses değerleri, Latince’de ve
Türkçe’de olduğu gibidir.
. 5. Adıge Yazısı’nda birleşik harflerin oluşum kombinasyonları,
hem Batı yazı normlarına ve hem de Adıgece’nin tüm özelliklerine
uygundurlar.
. Yukarıdaki açıklamalardan tam olarak görüldüğü üzere, Adıge
Yazısı (Adighe Txik’er), aşağıdaki genel özellikleri taşımaktadır:
. a. Oluşumunun tarihsel derinliği ve doğallığı vardır.
. b. Kuruluşu Batı normlarına tam uygundur.
. c. Türkçe’nin ve latin yazısı kullanan diğer dillerin yazıları ile
barışıktır.
. d. Adıgece’nin özelliklerinin bütün gereklerini sağlamaktadır.
. e. Adıgece’nin yazılarını yeterli olarak “okunuşlu ve kullanışlı”
duruma getirebilmektedir.
. f. Birinci kategori yazı sistemlerinin özelliklerine tam sahiptir.
. Yukarıdaki özellikleri ve daha başka özellikleri taşıyan Adıge
Yazısı (Adighe Txik’er), Adıgece için alternatifsiz ve milli olan tek
yazı sistemidir. Adıge Toplumu’nca bir an önce harekete geçilerek
yoğun bir biçimde kullanılması gerekmektedir.

. Yılmaz Özcan
. 30.03.2014
. K.Maraş - Turkey


YE-A DIXUEEVQHAAJHE!..

Yiryquin-a dizeraqhaqapts’ar?!.
Yiryquin-a dizerak’elhig’uih’aar?!.
Yiryquin-a dizeraqhah’awleeyar?!.
Yiryquin-a dizeraqhaguivar?!.

G’itpoplher dy hanebzer.
“Sy binxe! Fy axer g’isxuefcyy!” g’idjee-ar.
Divqhawbid yi ar, yi pl’er, mil’e gyic’e har.
Yi nem ne, yi napem nape chidivqhaaxue!

Divqhaqhaqaabze yi wi-aaqhaxer,
Xhuichxhue chidivqhaaxue, haxem.
Deede-uen quideey yiryquin-am, habi.
Apl’e xuedivqhac’, deevqhapsalhe!

“Dig’ag’uas dy psew dy hanebze daxe,
Dy qhaac’exer wettiniw we!” jeedivqha-a.
Dqhaxhuijiniw har, g’adqhategyijiniw,
Ye-a dixueevqhaajhe!..

. YEMUZ Yilmez
. 06.03.2014
. K.Maraş - Turkey
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
8 Aralık 2014       Mesaj #54
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
. ÇERKESÇE YAŞAMAMALI MI?!.

. “Çerkesçe Öğrenim”e ilginin azalmasının nedenleri çoktur. Ancak
en başta gelen nedeni, “Slav Yazısı” prangasının ona vurulmuş
olması ve bu durumun; üniversitelerin dilbilimle ilgili akademik
çevreleri ile Çerkes Sivil Toplum Kuruluşları yöneticileri tarafından,
Çerkes Toplumu'nun arzularına aykırı biçimde ısrarla savunulmasıdır.
. Dünyanın en mükemmel kitapları, en iyi öğretim dokümanları, en
iyi öğretmenleri sağlansa da; Çerkes Dilleri’ne uymayan, onların
yazılarını yeterince "okunuşlu ve kullanışlı" duruma getiremeyen,
başka bir ifade ile söz konusu dillerde, insanın algılama ve ruhsal
yapısına uygun bir yazı oluşturamayan “Slav Yazısı” ile; Çerkes
Dilleri’nin yeni nesillere yaygın olarak öğretilebilmesi mümkün
değildir. Slav Yazısı ile Çerkes Dilleri’ni öğrenenlerin sayısı, o dilleri
unutanların sayısının % 3' ü kadar dahi olamayacaktır. Çünkü Slav
Yazısı, teknik olarak Çerkes Dilleri’ne uygun olamamaktadır. Slav
Yazısı’nın imlâsı bu dillere ağır gelmektedir. Bu durum, iki nedenden
kaynaklanmaktadır. Adıgece’nin ses özellikleri ile Slav Harfleri’nin
orfografik özelliklerinden kaynaklanmaktadır. Bu hususu biraz
açacak olursak; Adıgece’nin ünsüz sesleri çok olup, çok ünsüzlü
hecesi olan kelimelerinin miktarı ile bunların kullanım yoğunlukları
fazladır. Slav Yazısı’nın ise, dik çizgilerle oluşan harflerinin miktarı
çoktur. Bu harfler; çok ünsüzlü hecesi olan kelimelerin yazılarını
metin (tekst) içerisinde yeterli olarak “okunuşlu ve kullanışlı” duruma
getirememektedirler. Slav Yazısı ile yazılmış Adıgece bir metin
içerisinde; çok ünsüz harfli hecesi olan kelimelerin harflerinin
seçilmeleri, seslerinin anlaşılmaları, bunların anlamlarının okuma
süresince zihinde tutulması zor olmaktadır. Bu sebepten dolayı
Slav Yazısı ile yazılmış Adıgece yazıların okunmaları zevkli değil,
tam aksine sıkıcı ve sıkıntılı olmakta, bu durum ise, insanı Adıgece
yazı yazmaktan ve Adıgece’yi kullanarak çalışmaktan soğutmaktadır.
. Başka şekilde söylemek gerekirse; bu dillerin kendi doğal kullanışlı
yazı sistemlerinin öğretimde kullanılmasına müsaade edilmediği ve
ısrarla dayatılan yazı sistemi de bu dillerde kullanışlı olamadığı için,
Çerkes Dilleri’ni bilenler dünyada gittikçe azalmaktadır. UNESCO
da bu dillerin kısa zaman içinde öleceklerini belirtmekten başka bir
şey yapmamaktadır. UNESCO’nun esas görevlerinden birisi de, bu
“Kültürel Jenosid”i durdurmak olması gerekirken tam aksine olarak
olaya seyirci kalmayı tercih etmektedir. Bu durumlar görüldüğü ve
bilindiği halde; Slav Yazısı’nın Çerkes Dilleri’nde kullanılmasına
devam edilmesi için ısrar edilmektedir. Rus Yönetimi'nce; bu dillerde
yazı değişikliği yapılamayacağı hakkında, kanunla yasak getirilmiştir.
Bu yasak, çok haksız bir durumdur. İnsan haklarının ayaklar altına
alınmasıdır. Bu durum; insan haklarının genel olmadığını, ancak
uygun görülen halklar için söz konusu olabileceğini göstermektedir.
. Çerkesler, yaşayabilmek için kendilerini savunma dışında
dünyada hiçbir ulusa ve insanlara saldırmamışlar ve onlara herhangi
bir zarar vermemişlerdir. Ama Çerkesler’e en ağır jenosid
uygulanmıştır. Fiziki jenosid yeterli görülmemiş, jenosidden arta
kalan insanların % 90’ı öz vatanlarından sürülmüşlerdir. Bunların
% 90’ı da sürgün yollarında ölmüştür. Bu kadar zülum de yeterli
görülmemiş, sağ kalanların üzerinde bu güne kadar devam eden
acımasız bir “Kültürel Jenosid” uygulanmıştır. Bu da yeterli
bulunmamış ki, diyasporada kültürel bakımdan tam da nefes
alabilecekleri bir sırada, bir takım gizli temaslarla “Slav Yazısı”
prangasının diyasporadaki insanlara da vurulması sağlanmıştır.
Şimdi ise, bu pranga sayesinde Çerkes Kültürü’nün ihyâ olacağı
söylenerek Çerkes Toplumu ile alay edilmektedir!..
. Dünya’daki bilim insanları ve akademisyenler; Çerkes Dilleri’ne
ve Çerkes Kültürü’ne sahip çıkmazlarsa, kısa bir zaman içinde bu
diller ve Çerkes Kültürü dünyadan tamamen silinecektir. Çerkesler’in,
dillerini ve kültürlerini yaşatmak için önlem alabilmeleri mümkün
değildir. Çünkü, sadece kanunla yasak konulmakla kalınmamış, bir
takım gizli temaslarla “yazı prangası”nın diyasporadaki insanlara da
vurulması sağlanmıştır. Slav Yazısı teknik olarak Çerkes Dilleri’ne
uymasa da, Çerkesler bu yazıyı kullanmak zorundadırlar. Bunun
anlamı şudur: Çerkesler; dillerinin ve kültürlerinin ölümünü, elleri
bağlı olarak seyretmek zorundadırlar. Bu ne biçim bir adalet?!. Ne
kadar haksız ve hazin bir durum!..
. Değerli akademisyenlere, bilim insanlarına ve vicdanı olan bütün
aydınlara soruyorum: Lütfen aynı haksızlığın size de yapıldığını bir
düşünün! Öyle bir dünyada siz mutlu olabilir misiniz?!. Konunun çok
üzücü olan bir tarafı da; Avrupa ve dünyanın diğer ülkelerindeki bilim
insanlarının, akademisyenlerin bu kültürel jenoside ses
çıkarmamaları ve Türkiye’deki akademisyenlerin ise bu kültürel
jenoside katkıda bulunmalarıdır. Kanaatime göre Çerkes Dilleri ve
Kültürü; dünya ülkelerine ve insanlığa zararlı değildir. Tam aksine
Çerkes Kültürü; dünyaya güzellikler, moral değerleri, insani değerler,
güzel duygular ve sanatlar katmaktadır... Bu nitelikleri taşıyan Çerkes
Kültürü’nün ve onun dili Çerkesçe’nin yaşamaması mı gerekiyor?!.
. Çerkes Dilleri ve Çerkes Kültürü’nün yaşayabilmesi için onun,
ilk önce teknik olarak kendisine uymayan “Slav Yazısı” prangasından
muhakkak kurtarılması gerekmektedir. Kafkasya'daki kimi cesaretli
Çerkesler de “Slav Yazısı'nın Çerkes Dilleri’ne uymadığını" açıkça
ifade etmektedirler. Ama her ne hikmetse, Slav Yazısı'nın bu dillerde
kullanılmasına devam edilmesi için bizim akademisyenlerimiz başta
olmak üzere çok ısrar edilmektedir. Âdeta "Slav Yazısı'nın Adıgece'yi
boğmasına seyirci kalınması ve hatta marifetli kişi ve kuruluşlarca
bu kültürel jenoside katkıda bulunulması" için bütün dünya anlaşmış
gibidir. Ne diyelim, dünyaya hayırlı olsun…(!..)
. Ancak kanaatime göre yanlış yapılmaktadır. “Kültürel Jenosid”i
uygulayanlar ile onlara çanak tutanlar, aslında kendilerinin çukurlarını
kazmaktadırlar!.. Yeterli bir inceleme yapıp etraflıca düşünürlerse,
yaptıklarının ve haksız uygulamalarının çok yanlış olduklarını, kendi
çıkarlarına da uygun olmadıklarını görebilirler!.. Gene de şövence
düşünüş ve tutumlarında ısrar edeceklerse, artık kendileri bilirler…
Ama yanlışlarının gelecekteki acısını muhakkak hissedeceklerdir!..
Demek ki onlar, GRİ BİR DÜNYAYI tercih ediyorlar. Bu durumda
kendilerine, “GRİ DÜNYANIZ SİZLERE HAYIRLI OLSUN!..” demekten
ve iyilikler dilemekten başka yapılabilecek bir şey yoktur… Bizler de,
artık içi boş sözlere kanmamayı öğrenmeliyiz.
. Madem Çerkes Dilleri ile Çerkes Kültürü’nün yozlaştırılmadan
yaşatılması sahiden istenmiyor, o halde niye bu insanlar boş yere
oyalanıyor?!. Onların zamanları kendilerinden niye çalınıyor? Bu
insanlara dürüst olarak davranılsa da, “Artık Çerkesçe’nin ve Çerkes
Kültürü'nün yaşatılmasına gerek duyulmadığı” kendilerine söylense
ve ona göre davranılsa daha doğru ve etik bir hareket olmaz mı?!.
Çerkesler, kendilerine dürüst olarak davranılmayı hak etmiyorlar mı?!.
. Adıge Toplumu'ndan bir kişi olarak; Türkiye'nin ve Dünya'nın
akademik çevreleri ile dilbilim insanlarına şunu söylemek istiyorum:

. ÇERKESÇE’NİN ÖLMESİ; SİZLER İÇİN, HERKES İÇİN VE DÜNYA
İÇİN HİÇ DE İYİ OLMAYACAKTIR!..

. Yılmaz Özcan
. 29.11.2014
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
24 Aralık 2014       Mesaj #55
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
. ABZEH DİYALEKTİ’NİN YAZILIŞI

1. Abzeh Diyalekti’nin seslerinin yazılışları, takip eden sayfalarda
gösterilmiştir. Onlardan “ cu, c’u , çu , ju , j’ ” sesleri, bu diyalektin
özel sesleridir.
2. Abzeh Diyalekti’nin “ c , c’ , ç , g , g’ , j , k , q , qh , x , xh ” seslerinin
arkalarında gelen “ kısa u ” sesi “ ui ” grubu ile ve “ yarım u ” sesi bir
“ u ” harfi ile yazılır. Diğer ünsüz seslerinin arkalarında gelen “ uzun u ”
sesi ise, bir “ u ” harfi ile yazılır.
Örnekler:
YERİ : “ u = yarım u ” sesi olarak: “ ui = kısa u ” sesi olarak:
Kelime başında: . . uitin : kıyıda durmak
. ” ” . . uixin : açmak
( c ) arkasında: yecu : içiver . . cuiqha : çürüdü
( c’ ) ” ac’u : tatlı . . c’ui : iyi
( ç ) ” abiçu : eldiven . . çuimpe : çilek
( g ) ” degu : sağır . . gui : kalp, yürek
( g’ ) ” t’eg’u : az, biraz . . yeg’uiqh : yakıştı, uydu
( j ) ” uiju : katı, kalın . . juiqha : eridi, çözüldü
( k ) ” xeku : vatan . . kui : araba
( q ) ” mequ : kuru ot . . quizin : sıkmak
( qh ) ” deqhu : iyi, fevkalade . . qhuimi : kalın
( x ) ” . . . . cxuijh : leğen kemiği
( xh ) ” qhaxhu : oldur; güt . . pxhui : kız evlat

. “ u = uzun u ” sesi olarak:
. . . bzu : kuş
. . . t’u : iki
. . . g’uenur : gidecek olan

3. Abzeh Diyalekti’nde “ u ” harfi; kendi önünde gelen “ c , c’ , ç , j , x ”
harflerinin esas seslerini biraz değiştirerek “ cu , c’u , çu , ju , xu ” ünsüz
seslerini oluşturur.
4. “ j’ ” sesi, “ jh ” serbest ünsüz sesinin sıkılmış bir ünsüz sesidir.
5. Abzeh Diyalekti’nde;
a. Ünsüz harflerin, kalın ünlü harflerin önlerinde ve kelimelerin sonlarında
gelen “g ” harfi; Türkçe’deki “kalın g” ünsüz sesi ile okunur.
b. İnce ünlü harflerin önlerinde gelen “ g ” harfi ise, İngilizce’deki ünsüz
sesi ile, başka bir ifade ile Arapça’nın DJUM harfinin ünsüz sesi ile okunur.
c. Ünsüz harflerin, kalın ünlü harflerin önlerinde ve kelimelerin sonlarında
gelen “ gy ” grubu da; Arapça’nın DJUM harfinin ünsüz sesi ile okunur.
NOT: Adıge Dilbilimci KUBE Şaban, çok doğru bir kararla yukarıda
belirtildiği şekilde “ g ” harfini; ünsüz harflerin ve kalın ünlü harflerin
önlerinde iken Türkçe’deki “kalın g” sesi değerinde ve ince ünlü harflerin
önlerinde iken ise Türkçe’nin “c” harfinin sesi değerinde (başka bir ifade ile
İngilizce’deki sesi değerinde) kullanmıştır. Diyalektlerdeki farklı sesleri nasıl
olursa olsun “ g ” harfini, yukarıda belirtildiği şekilde kullanarak diyalektlerin
ortak olan kelimelerini, aynı biçimlerde yazmamız gerekmektedir.

Yılmaz Özcan
23.12.2014
- 1 -

ADIGECE’NİN SESLERİNİN YAZILIŞLARI
(ABZEH DİYALEKTİ)

SES /
KELİME ANLAMI
a
agu avuç içi
g’ah’ getir
ane yemek masası
daxe güzel
aa
aaxiqh ondan aldılar
qhaase hububat, tahıl
-a
yi-abaqh elini soktu
-aa
yi-aaqh onun vardı
b
be çok
c
ce süt; mermi
ch
cheni huy, karakter
chek’i kumaş
chabe yumuşak
chybqhui dokuz yüz
cu
cue siz
cuiqha çürüdü
yecu içiver
c’
c’aqh alt
c’efaqh altına düştü
c’ale genç, delikanlı
c’enen altı yanmak
c’aqha yapılan, ifâ
c’ex tez, çabuk
c’u
c’uenen takılı kalmak
mac’ue ateş
c’ui iyi
ac’u tatlı
ç
çaqhaw çatlamış olarak
çits’i oğlak
çezu sıra; nöbet
çu
çuimpe çilek
abiçu eldiven
ç’
ç’apse ip, urgan
d
deqhuew iyi olarak
dz
badze sinek
e
meli koyun
ee
eexi ondan alıyor
seeplhiqh ona baktım
-ee
ze-eexi düzeltiyor
f
mafe gün

- 2 -

SES /
KELİME ANLAMI
g
gaz gaz
goç’ yanından ayrılıyor
gu
gui kalp, yürek
degu sağır
ge, gy
gegu oyun; düğün
gyan gömlek
g’
g’ag’uen gelmek
g’eejhen harekete geçmek
g’u
yeg’uiqh yakıştı, uydu
t’eg’u biraz
gh
lhaghew yüksek olarak
ghini barut
h
hane anne
hari evet, öyle
h’
h’ac’e misafir
i
iqhin elinde tutmak
mili buz
-i
s-ix benden al
chi-i var
yi-i onun var
ty-i bizim var
cuy-i sizin var
i
maine anlam
Ysmeiyl İsmail
j
bjini soğan
jh
jhak’e sakal
bjhih’a sonbahar, güz
jhapxh tava
jhaqha pişti
ju
juiqha eridi, çözüldü
uiju katı; kalın
j’
j’ighi ağaç
k
karton karton
kontrol kontrol
ku
kui araba
xeku vatan, yurt
k’
cik’e buzağı
l
li et

- 3 -

SES /
KELİME ANLAMI
lh
lhi kan
l’
l’i adam, erkek
m
mazew ay olarak
n
nap’e göz kapağı
o
one takılı kalıyor
mor şu
-o
ze-owe çarpışıyor
p
pe burun; ön
p’
p’e yatak; yer
q
qabi kabak
qaabze temiz
qu
quizin sıkmak
mequ ot
qh
qha yıl, sene
qhaatxe ilkbahar
qhu
qhuimi kalın
deqhu iyi, fevkalâde
r
perit önder, lider
s
sap toz
t
tin vermek
t’
nat’e alın
ts
tsi yün
ts’
ts’ifi insan
u
t’u iki
dunay dünya
ua
uaqha harman dövme
ue
uetenew açıklamak için
uee
ueexi açıyor
ui
uidan iplik
uy
uyqhaziqh yerinden düşürdü
-ua
zi-uaqhar söyleyen
-ue
ma-ue harman dövüyor

- 4 -

SES /
KELİME ANLAMI
-uee
ze-ueeqhaane susturuyor
-ui
g’i-uileliqh sarktı
-uy
ze-uyqhac’aqh toparladı
-u
c’i-u düğme; üst taraf
c’ue-u ekşi
v
vagon vagon
w
wine ev; bina
we sen
x
xabze töre; kural
xu
cxue-u dizgin
cxuijh leğen keğimi
xh
pxha odun; ahşap
xhu
pxhui kız evlat
qhaxhu güt; oldur
y
yxiqhaw ondan alarak
sy ne gözüm
-y
s-yxirer benden aldığı
y
yaqha zarar
yesiqh yüzdü
yisew içinde oturarak
Adigheey Adıge Ülkesi
z
zi bir
nezi kenar

- 5 -


ABZEH DİYALEKTİ’NİN YAZILIŞINDA
YAPILMASI GEREKEN DÜZELTMELER

1. Abzeh Diyalekti’nde kelime başında gelerek “ la ” şeklinde yazılan
“kısa a ” sesi, latin yazışta bir “ a ” harfi ile yazılarak çevirilmelidir.
Örnekler : laбл = abl, laнэ = ane, IaшIy = ac’u.
2. “ дж ” sesi; latin yazışta, ince ünlü harflerin önlerinde “ g ” harfi ile,
ünsüz harflerin, kalın ünlü harflerin önlerinde ve kelime sonlarında ise
“ gy ” grubu ile yazılarak çevirilmelidir.
3. “ шI ” ve “ чI ” harfleri, sesleri nasıl olursa olsun ikisi de “ c’ ” sıkılmış
harfi ile yazılarak çevirilmelidirler.
4. “ кI ” harfi bulunan kelimeler çevirilerken Kabartay Diyalekti’ndeki
karşılıklarına bakılarak aynı harfin karşılığı olarak “ щI ” yazılanlar
“sıkılmış ş ” sesi olup “ c’ ” sıkılmış harfi ile ve “ кI ” yazılanlar ise
“sıkılmış ç ” sesi olduklarından dolayı “ ç’ ” sıkılmış harfi ile yazılarak
çevirilmelidirler. Ancak “шыкIэ” kelimesi latin yazısına çevirilirken “ кI ”
harfi, “sıkılmış ince k ” sesi olduğundan “ k’ ” sıkılmış harfi ile yazılarak
çevirilmelidir.
Örnekler: кIэкIы = k’ec’i, кIэ = c’e, шыкIэ = cik’e.
5. Kelime başında gelerek “ Io ” şeklinde yazılan ayrılan kısa diftong sesi
ile arkalarında “yarım u ” sesi alabilen ünsüz harflerden sonra gelerek
“ o ” harfi ile yazılan kısa ses gubu, onların gerçek sesi olan “ ue ” grubu
ile yazılarak çevirilmelidir.
6. Kelime içerisinde hece başında gelerek “ Io ” şeklinde yazılan ayrılan
kısa diftong sesi, “ -ue ” grubu ile yazılarak çevirilmelidir. Diyalektler
arasında yazış farklılıklarını çoğaltmak amacıyla, dilbiliminde hiç
bulunmayan “harf tasarrufu” prensibi uydurularak dilin diftonglarının
bozulması, doğru yazış biçimleri değildir.
7. “ Iy ” sesi ile başlayan fiillerin şimdiki zaman üçüncü şahıs çekimlerinde
kelime başında gelerek “ Io ” şeklinde yazılan “ uzun o ” sesi, bir “ o ” harfi
ile yazılarak çevirilmelidir. Buradaki “ uzun o ” sesi, şimdiki zamanın bir
çekim ekidir. Arkalarında “ yarım u ” sesi almayan ünsüz harflerden sonra
gelerek bir “ o ” harfi ile yazılan “ uzun o ” sesi de, latin yazışta, bir “ o ”
harfi ile yazılarak çevirilmelidir.
Örnekler : Ioнэ= one, IoкIыжьы = ok’iji, мoр = mor.
8. Kelime içinde hece başında gelerek “ Io ” şeklinde yazılan “ ayrılan
uzun o ” sesi, “ -o ” ayrılan harfi ile yazılarak çevirilmelidir.
Örnekler : зэIoнэ = ze-one, къыIoлэлы = g’i-oleli, къыIoкIэ = g’iok’e,
зэIoo = ze-owe.
9. Kelime ya da hece başında gelerek, “ o ” harfi ile yazılan ses grubu
“we” şeklinde, “ y ” harfi ile yazılan ses grubu “ wi ” şeklinde ve “ и ”
harfi ile yazılan ses grubu ise “ yi ” şeklinde yazılarak çevirilmelidirler.
Örnekler : oд = wed, o = we, зэIoo = ze-owe, зэoн = zewen, yнэ = wine,
yцы = witsi, иyн = yiwin, иyэн = yiwen, и = yi, къиyн = g’ywin.
10. Adıgece’nin mülkiyet (iyelik) sıfatları ile gösterme sıfatlarının, fiil
çekim ön eklerine benzer şekilde kelimelerin ön ekleri halinde yazılmaları
doğru değildir. Söz konusu sıfatlar, anlam ilgisi kurdukları kelimelerden
ayrı kelimeler olarak yazılmalıdırlar. Ayrıca tekil üçüncü şahsa ait
mülkiyet sıfatı kelimesi ile tekil ve çoğul üçüncü şahıslara ait olan fiil
çekim ön eklerinin sesleri ve yazılışlarının düzeltilmeleri gerekmektedir.
Örnekler: зиyнэ = zy wine, ыхaтэр = yi xater, ыпэ = yi pe, ышIaгъ =
yi c’aqh, ыкъoр = yi quer, якъэхъукIэр = ya g’axhuik’er, ayнэ = ha
wine, тихaтэ = ty xate, ыублэгъaгъ = yiwibleqhaaqh, aгъэхьaзыры
= yaqhah’aziri, aщыщэу = yachichew.
11. “ ж , жъ , ш , щ ” harfleri bulunan kelimeler latin yazışa çevirilirken
Kabartay Diyalekti’ndeki karşılıklarına bakılarak orada, “ ж ” şeklinde
yazılanlar “ j ” harfi ile, “ жъ” şeklinde yazılanlar “ jh ” birleşik harfi ile,
“ ш ” şeklinde yazılanlar “ c ” harfi ile ve “ щ ” şeklinde yazılanlar ise
“ ch ” birleşik harfi ile yazılarak çevirilmelidirler.
12. “ ж ” harfi ile yazılmakta olan “ orta kalınlıktaki j ” sesini, Adıge
Transkripsiyonu’nda “ jw ” birleşik harfi ile ve “ ш ” harfi ile yazılmakta
olan “ orta kalınlıktaki ş ” sesini ise, Adıge Transkripsiyonu’nda “ cw ”
birleşik harfi ile yazılarak gösterilmelidir. 23.12.2014

Yılmaz ÖZCAN

- 6 -
cerkes19 - avatarı
cerkes19
Kayıtlı Üye
25 Temmuz 2018       Mesaj #56
cerkes19 - avatarı
Kayıtlı Üye








Çerkesya'dan ve Türkiye'den bir kaç Çerkes Düğün videosu paylaşayım bende izlesin arkadaşlar..
Çerkes Düğünleri nasıl olur baksınlar.. Msn Happy
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.

Benzer Konular

17 Mayıs 2016 / asla_asla_deme Kültür
20 Eylül 2008 / KisukE UraharA Kültür
30 Aralık 2008 / DreamLiKe Kültür
6 Eylül 2009 / kaf_kef Kültür