Arama

James Clerk Maxwell

Güncelleme: 6 Mart 2018 Gösterim: 14.123 Cevap: 8
virtuecat - avatarı
virtuecat
Ziyaretçi
2 Ekim 2006       Mesaj #1
virtuecat - avatarı
Ziyaretçi

MAXWELL (James Clerk),

Ad:  Maxwell James Clerk 1.jpg
Gösterim: 1994
Boyut:  33.4 KB

iskoçyalı fizikçi
Sponsorlu Bağlantılar
(Edinburgh 1831 - Cambrıdge 1879).

Yirmi beş yaşında Aberdeen’de bir kürsünün başına getirildi; daha sonra, 1865'e dek Londra'da King's College’da ders verdi. Bu tarihte iskoçya'da, Glenlair'deki evine çekildi. Cambridge’dekı Cavendish Ipboratuvarı'nın kurucusu olan Devonshire dükü, 1871'de Maxwell'i bu kuruluşu yönetmek üzere davet etti. Maxwell, Gauss'un yanlışlıklar yasasına uygun olarak molekül hızlarının dağılımını inceledi, termodinamiğin ve gazların kinetik kuramının ortaya konmasına katkıda bulundu ve 1860’ta aynı sıcaklıktaki moleküllerin ortalama kinetik enerjisinin, onların yapısına bağımlı olmadığını gösterdi, iç sürtünmesiyle ilgili kendi yaptığı ölçümlerden, ortama serbest yolun değerim saptadı.

Ünlü "Maxwell şeytanı" kavramını bu kuram çerçevesinde ortaya attı. Faraday’ ın öğrencisiydi ve 1862'de bir elektrik alanının etkisi altında olan dielektriklerde görülen "yerdeğıştırme” ve "yerdeğiştırme akımı" kavramını yarattı. Bir devre, manyetik bir alan içinde yer değiştirdiğinden ortaya çıkan elektromanyetik işi veren genel formülü açıkladı. Uzun hazırlık yıllarından sonra, elektromanyetik alanın genel denklemlerini kurdu ve bunları büyük yapıtı Treatise on Electricity and Magnetısm adlı kitapta yayımladı (2 cilt, 1873). Bu kitaptan sonra, en büyük başarısı, ışığın elektromanyetik kuramını bulması (1865) oldu (bu kuramı 1873'te geliştirdi). Işığın elektromanyetik olaylarla yapılan bu tanımlaması özellikle, Maxwell'in denklemlerinden, elektrik ve manyetik alanların uzayda yayıldığı sonucunun elde edilmesiyle desteklendi.

Bu tanımlama, aynı zamanda, ışık hızıyla elektromanyetik bir bozulmanın (sarsılma) yayılımı arasındaki hız eşitliğini de ortaya koydu ve bu eşitlik çok kısa bir süre sonra doğrulandı. Ayrıca Maxwell, yaptığı kesin deneylerle 1868 ve 1896’da kuramına uygun olarak iki mutlak sistemde, elektrik birimlerinin oranlarının ışık hızına eşit olduğunu doğruladı. Crookes ışınölçerinin dönme deviniminin açıklanması ve manyetik daralmanın bulunmasının yanı sıra renklerin algılanması üzerine çalışmaları da (görsel üçdeğiş- kelilik, renklerin toplanabilirliği) ona borçluyuz.

Maxwell bağıntıları.


Termodın. Bir sistemin termodinamik halını belirleyen değişkenlerin kısmi türevleri arasında var olan bağıntılara verilen ad. Bu bağıntılar termodinamiğin ilk iki yasasının dolaysız bir sonucudur.

Maxwell şeytanı.


Termodm Maxwell' in dış müdahale olmaksızın bir sistemin molekülleri arasında seçim yapmaya olanak veren düşsel sürece verdiği ad: örneğin, daha sıcak olan molekülleri daha soğuk olanlardan ya da bir karışımın çeşitli bileşenlerini birbirinden ayırarak, uzayın farklı bölgelerine kapatmak. Böyle bir süreç, yalıtılmış bir sistemin entropisinin azalmasını sağlar: o halde termodinamiğin ikinci yasası "Maxwell şeytaninin varlığının olanaksızlığını gösterir.

Kaynak: Büyük Larousse


Son düzenleyen Safi; 11 Aralık 2016 05:01
Biyografi Konusu: James Clerk Maxwell nereli hayatı kimdir.
KisukE UraharA - avatarı
KisukE UraharA
VIP !..............!
20 Şubat 2008       Mesaj #2
KisukE UraharA - avatarı
VIP !..............!
Ad:  Maxwell James Clerk 2.jpg
Gösterim: 1186
Boyut:  46.4 KB
James Clerk Maxwell

(13 Haziran 1831 – 5 Kasım 1879),
Sponsorlu Bağlantılar
İskoçya doğumlu dahi matematikçi ve fizikçi.

Elektriğin ve manyetizmanın temel kurallarını ve karşılıklı etkileşimini açıklayan Maxwell denklemlerini oluşturmuş ve gazların kinetik teorisi ile ilgili Maxwell dağılımını geliştirmiştir. Bu katkılarıyla özel görelilik kuramı ve kuvantum mekaniğinin temellerini atmış, dolayısıyla da modern fiziğin doğumuna önayak olmuştur. Ayrıca 1861'de ilk renkli fotoğrafı basmıştır.radyoyu bulmuştur.

Avukat olan babası Edinburg'un tanınmış bir ailesinden geliyordu. Ailesinin tek çocuğuydu. Annesini 8 yaşındayken yitiren Maxwell, kent yaşamından uzakta geçen çocukluk yıllarından sonra 1841-47 arasında Edinburg Akademisi'nde okudu. İlk bilimsel makalesini henüz 14 yaşındayken yayımladı. 1847'de Edinburg Universitesi'ne giren Maxwell, burada okurken iki bilimsel makale daha yayımladı. Kuantum fiziği öncesi bilinen bütün elektrik ve manyetik görüngüleri açıklayan ve Maxwell denklemleri olarak bilinen dört temel denklem 1864 yılında onun tarafından ortaya atılmıştır. Yaşamı boyunca bilimsel unvan ve ödül almamış olan Maxwell, kısa süren bir hastalık sonucunda öldü ve İskoçya'da bulunan Parton köyündeki kilise bahçesinde toprağa verildi. Elektriksel akı ("magnetic flux") birimi Maxwell'in adını taşımaktadır (1Mx = 10 − 8weber).
Son düzenleyen Safi; 11 Aralık 2016 05:02
Gerçekçi ol imkansızı iste...
CrasHofCinneT - avatarı
CrasHofCinneT
VIP Pragmatist Çılgın Zat...
7 Kasım 2008       Mesaj #3
CrasHofCinneT - avatarı
VIP Pragmatist Çılgın Zat...
MAXWELL James Clerk
Ad:  Maxwell James Clerk 3.jpg
Gösterim: 905
Boyut:  34.6 KB

(1831-1879).

Büyük bilim adamı James Clerk Maxwell İskoçya'nın Edinburgh kentinde doğdu. İlk bilimsel yazısını yayımladığı sırada daha 14 yaşında bir öğrenciydi. Önce Edinburgh Üniversitesi'nde daha sonra Cambridge Üniversitesi'nde okudu. Matematik dalında öğrenim gördüğü Cambridge Üniversitesi, Trinity College'ı çok parlak bir dereceyle bitirdi. Trinity College'da ve İskoçya'daki Marischal College' da öğretim üyeliği yaptıktan sonra Londra'daki King's College'da dört yıl süreyle fizik dersleri verdi. 1865'te profesörlüğü bırakarak İskoçya'nın güneyindeki malikânesine çekildi ve elektromagnetizma üzerine araştırmalarını sürdürdü. 1871'de Cambridge Üniversitesi'ne dönerek günümüzde Cavendish Laboratuvarı adıyla bilinen ünlü fizik laboratuvarını kurdu ve yönetti. Kanserden öldüğü zaman 48 yaşındaydı.

Derin bir matematik bilgisi ve özgün düşünceleri olan Maxwell'e göre matematik bilgisi olmadan hiçbir bilimsel ilerleme gerçekleşemezdi. Renkler, renkkörlüğü, gazların özellikleri ve etkileri üstüne birçok önemli çalışmalar yapan Maxwell, fotoğrafçılık ve astronomiyle de ilgilendi. İlk renkli fotoğrafı çekti; Satürn halkalarının sayısız küçük parçacıktan oluştuğunu matematiksel olarak ortaya koydu. Ama en büyük başarısı, ışık ve öbür elektromagnetik dalgalar üstüne yaptığı çalışmalarıdır. 1873'te yayımladığı Treatise on Electricity and Magnetism ("Elektrik ve Magnetizma Üzerine İnceleme") adlı kitabıyla o zamana kadar bilinen elektrik ve magnetizma yasalarını matematiksel bir yapı içinde birleştirerek elektromagnetizma kuramını ortaya koydu ve ışığın bir elektromagnetik dalga olduğunu kanıtladı. Elektromagnetik dalga türleri arasındaki farkın dalga boyu ya da bir başka deyişle art arda iki dalga tepesi arasındaki uzaklık farkından kaynaklandığını ortaya koydu.

Maxwell buna dayanarak, görülebilen ışıkların en uzun dalga boylusundan daha uzun ve en kısa dalga boylusundan daha kısa dalga boylu olan, ışık hızında yol alan ve yansıma gibi bazı ışık özellikleri gösteren elektromagnetik dalgalarının varlığını ileri sürdü. Maxwell'in ölümünden 8 yıl sonra Alman bilim adamı Heinrich Rudolf Hertz görülebilen ışıktan daha uzun dalga boylu elektromagnetik dalgaları elde etti. Radyo dalgaları da denen bu dalgalar radyo sinyallerinin iletilmesinde kullanıldı. Işığın dalga boyundan daha küçük dalga boylu olan X ışınları ve gamma ışınları gibi elektromagnetik dalgalar daha sonra keşfedildi.

Maxwell, elektriksel ve magnetik alanların oluşumunun; aralarındaki ilişkinin yasalarını ortaya koyan dört denklem buldu. Günümüzde termodinamik konusunda yazılmış her ders kitabında bulunan bu denklemler Maxwell denklemleri adıyla bilinir.

Kaynak: MsXLabs.org & Temel Britannica
Son düzenleyen Safi; 11 Aralık 2016 05:02
Ölmediğine sevindim, hala acı çekebiliyorsun...
Jumong - avatarı
Jumong
VIP VIP Üye
19 Temmuz 2012       Mesaj #4
Jumong - avatarı
VIP VIP Üye
JAMES CLERK MAXWELL
Ad:  Maxwell James Clerk 4.jpg
Gösterim: 827
Boyut:  42.6 KB

Elektrik ve manyetizm arasındaki temel kuralları açıklayan bir dizi denklem oluşturmuş ve gazların kinetik teorisi ile ilgili Maxwell dağılımını geliştirmiştir. Ayrıca 1861 yılında ilk kalıcı renkli fotoğraf James Clerk Maxwell tarafından çekilmiş ve tab edilmiştir.
Kuantum fiziği öncesi bilinen bütün elektrik ve manyetik görüngüleri açıklayan ve Maxwell denklemleri olarak bilinen dört temel denklem 1864 yılında onun tarafından ortaya atılmıştır.

(1831 -1879) Dünya tarihi bir bakıma büyük insanların tarihidir. Bilim tarihine de öyle bakabiliriz. Galileo, Newton, Darwin, Einstein... "bilim" dediğimiz görkemli yapının büyük mimarları! Adı bilim çevreleri dışında pek duyulmayan J. C. Maxwell'in de onlar arasında yer aldığı söylenebilir.

Maxwell için 19. yüzyılın en büyük fizikçisi denmektedir. Aslında onu tüm çağların sayılı bilim adamlarından biri saymak daha yerinde olur. Maxwell kısa süren yaşamında her biri onu unutulmaz yapan önemli buluşlar ortaya koydu. Radyo, radar, televizyon vb. icatlara yol açan elektromanyetik ve ışık alanlarındaki devrimsel atılımlarının yanı sıra, renk bileşimleri ile Satürn gezegeninin halkaları üzerindeki açıklamaları, gazların kinetik teorisi ile enerji korunum ilişkisi konularındaki katkıları... çalışmaları arasında başlıcalarıdır.

Daha ondört yaşında iken, yetkin elips çizme yöntemine ilişkin matematiksel buluşu Edinburg Kraliyet Akademisinde görüşülerek ödüllendirilmişti.

Maxwell, Faraday'ın "elektromanyetik indüksiyonu" diye bilinen buluşunu ortaya koyduğu yıl dünyaya gelir. Bu ilginç rastlantının sonraki gelişmelerle nasıl bir anlam kazandığını göreceğiz. Seçkin bir ailenin olanakları içinde büyüyen çocuk, yaşamının ilk yıllarında bile kendine özgü ilgileri ve bağımsız düşünebilme yeteneğiyle dikkat çekmekteydi.

Annesi kız kardeşine yazdığı bir mektupta iki yaşındaki oğlundan övgüyle söz eder: "Çok canlı, mutlu bir çocuk. ...En çok kapı, kilit, anahtar, zil gibi şeyler merakını çekmekte. Ağzından hiç eksik olmayan sorusu, 'Anne, nasıl bir şeydir bu, göster bana.' Bir başka merakı da, kırlarda dolaştığımızda suların akışını, derelerin çizdiği yolları izlemek!"

"Mutlu çocuk" yedi yaşında iken annesini yitirmenin mutsuzluğunu yaşar; ama öğrenme, araştırma tutkusuyla yeni ufuklara açılmaktan hiç bir zaman geri kalmaz. Son derece duyarlı ve aydın bir kişiliği olan babası, giydiği elbiseden oturduğu evine dek kullandığı hemen her şeyi kendi elleriyle yapan "garip" bir insandı. Öyle ki, oğlu sekiz yaşında okula başladığında, babasının özenle hazırladığı gösterişli giysi içinde bir süre okul arkadaşlarının alay konusu olmuştu. Maxwell'in yaşam boyu süren çekingenlik ve dil tutukluğunda, belki de küçük yaşında başından geçen bu olayın etkisi olmuştur.

Maxwell'in başarısını üstün yetenek ve sezgi gücüne borçlu olduğu yadsınamaz; ama, bilimsel ilgilerinin gelişmesinde babasının payı büyüktür. Baba üyesi olduğu Edinburg Kraliyet Akademisinin toplantılarına oğluyla birlikte katılıyordu. Bu arada çocuk gene babasının sağladığı olanakla her fırsatta Edinburg Gözlemevi'ne uğrayarak gezegen ve yıldızların devinimlerini izlemekteydi. Bu gözlemlerin ilerde Satürn gezegeninin halkaları üzerindeki ödüllendirilen matematiksel çalışmasına zemin hazırladığı söylenebilir.

Bilim tarihinde 19. yüzyılın ilk yarısı özellikle elektrik, manyetizma ve ışık konularındaki çalışmaların ön plana çıktığı bir dönemdir. Işığın dalgalar biçiminde ilerlediği görüşü yaygınlık kazanmış; ayrıca, kristal aracılığıyla istenen yönde kutuplaştırabileceği deneysel olarak gösterilmişti. Ne var ki, elektrik, manyetizma ve ışık arasındaki bağıntı henüz yeterince bilinmediğinden bu olaylar bağımsız araştırma konuları olarak ele alınmaktaydı. Maxwell'in 1850'de bu olayların ilişkilerini belirlemesiyle fizikte bir bakıma Newton'unki çapında yeni bir devrimin temeli atılmış oldu.

Newton'un gravitasyon kuramı, evreni mekanik bir modele indirgeyerek açıklıyordu. Bu modelde, değişik büyüklükteki kütlesel nesnelerin, elektrik yükleri gibi, biribirini etkilediği temel varsayımdı. Faraday bir adım ileri giderek elektrik yüklerinin yalnız biribirini değil çevrelerini de etkilediği görüşüne ulaşır, "elektromanyetik güç alanı" dediği yeni bir kavram oluşturur. Ona göre bu alan uzayda diğer fiziksel nesnelerden bağımsız, kendine özgü bir gerçeklikti.

Değişen manyetik alanın bir iletkende elektrik ürettiğini saptayan Faraday, bu olayı "elektromanyetik indüksiyon" diye nitelemişti. Faraday'ın deneysel buluşlarıyla bir tür büyülenmiş olan Maxwell, daha ileri giderek, söz konusu etkinin yalnız iletkende değil, uzayda da oluştuğunu; üstelik, değişen elektrik alanın da manyetizma ürettiğini gösterir. 1873'de yayımlanan Elektrik ve Manyetizma Üzerine inceleme adlı kitabında ortaya koyduğu denklemlerden, elektrik ve manyetik etkilerin uzayda ışık hızıyla yol aldığı sonucu da çıkmaktaydı.

Işığın yapı ve niteliği bilim adamları için sürgit bir "bilmece" konusu olmuştu. Işık kimine göre dalgasal nitelikteydi, kimine göre parçacıklardan oluşmuştu. Maxwell ise ışığı uzayda dalgasal ilerleyen hızlı titreşimli bir elektro-manyetik alan diye niteliyordu. Her biri değişik titreşim frekansıyla ilerleyen değişik renklerin oluşturduğu ışık, ona göre, elektromanyetik titreşimler skalasında yer alan olaylardan yalnızca biri olmalıydı. Işığın yanı sıra başka elektromanyetik radyasyon formlarının varlığı da araştırılmalıydı.

Maxwell'in kuramsal olarak varsaydığı olaylar ölümünden az sonra deneysel olarak belirlenir. Hertz'in düşük frekanslı radyo dalgaları ile Röntgen'in yüksek frekanslı X-ışınları Maxwell'in öndeyişini doğrulayan bulgulardır. Şimdi bildiğimiz gibi, radyasyon spektrumundaki dalga sıralaması, bir uçta, radyo dalgalarından; öbür uçta, gama ışınlarına uzanan mikro-dalga, kızıl-altı, ışık, ultra-violet, X-ışınları gibi titreşim frekansı giderek yükselen formları içermektedir.

Maxwell de Faraday gibi evreni dolduran son derece ince ve esnek bir ortamı varsayıyordu. Daha sonra vazgeçilen yerleşik görüşe göre elektromanyetik etkilerin dalgasal yayılımı ancak "esir" denen öyle bir ortamla olasıydı. Elektromanyetik dalgaları ilk sezinleyen Faraday olmuştur. Ancak ışığın tüm özelliklerim bu dalgalarla açıklayan matematiksel kuramı Maxwell'e borçluyuz.

Maxwell'in bu amaçla formüle ettiği "vektör analizi" diye bilinen matematiksel teknik ile çok sayıda olayı kapsayan ve şimdi "Maxwell denklemleri" diye geçen dört denklem modern elektromanyetik kuramın özünü oluşturur. Bu denklemler, kuantum ve relativite teorileriyle dalga mekaniğini gerektirmeyen olgular için bugün de geçerliğini sürdürmektedir.

Başlangıçta, Maxwell'in getirdiği kuramsal açıklamalara karşı çıkıldığını biliyoruz. Bir kez, denklemlerine dayalı öndeyileri olgusal olarak henüz yoklanıp doğrulanmamıştı. Sonra kuramı, ışığa özgü yansıma ve kırılma olaylarını açıklamada yetersiz görülüyordu. Ne var ki, bu yetersizlikler çok geçmeden aşılır, elektromanyetik kuram açıklama gücü ve doğrulanan öndeyileriyle yerleşik bir teori, bir "paradigma" konumu kazanır.

Maxwell'in başarısı ne denli vurgulansa yeridir. Temelde kuramsal olan çalışması daha sonra yol açtığı uygulamalı gelişmelerle göz kamaştırıcı bir önem kazanır. Maxwell bilim tarihinde sayılı devler arasında yer almışsa, bunu çıkar gözetmeyen katıksız entellektüel çabasıyla gerçekleştirmiştir.

Faraday içine doğduğu olumsuzlukları, öğrenme merakının sağladığı direnç ve uğraşla aşarak bilimin öncüleri arasına katılmıştı. Maxwell ise içine doğduğu varlığın çekici rehavetine düşmeksizin, bilimin uzun ve yoğun uğraş gerektiren çetin yolunda kendini yüceltti.
Son düzenleyen Safi; 11 Aralık 2016 05:04
🌘 🚀
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
11 Aralık 2016       Mesaj #5
Safi - avatarı
SMD MiSiM

Maxwell James Clerk

Ad:  Maxwell James Clerk 5.jpg
Gösterim: 1032
Boyut:  60.1 KB

(d. 13 Haziran 1831, Edinburgh, İskoçya - ö. 5 Kasım 1879, Cambridge, İngiltere),
elektromagnetizma kuramını geliştiren İskoçyalı fizikçi.

20. yüzyıl fiziğini etkileyen fizikçilerin en büyüğü olan Maxwell, bilime katkılarının önemi açısından Newton ve Einstein ile eşdüzeyde kabul edilmektedir.
Avukat olan babası Edinburgh’un tanınmış bir ailesinden geliyordu. Annesini sekiz yaşındayken yitiren James, kent yaşamından uzakta geçen çocukluk yıllarından sonra 1841-47 arasında Edinburgh Akademisi’nde okudu. İlk bilimsel makalesini henüz 14 yaşındayken yayımladı; makale çiviler ve iplik aracılığıyla çizilebilen oval eğriler üzerineydi. 1847’de Edinburgh Üniversitesi’ne giren Maxwell burada okurken iki bilimsel makale daha yayımladı. 1850’de Cambridge Üniversitesi’ne geçti ve bu üniversiteye bağlı Trinity College’dan matematik dalında sınıf İkincisi olarak lisans diploması aldı (1854). Cambridge’de okurken yayımladığı bir makalede esneklik kuramının aksiyomatik temellerini oluşturdu; geometrik optik alanındaki bir makalesiyle de ileride “balık gözü” merceğin bulunmasına yol açacak ilkeleri ortaya koydu. G. G Stokes, W. Thomson (Lord Kelvin), A. Cayley, E. J. Routh gibi ileride bilime büyük katkılarda bulunacak öğrenciler yetiştirmiş olan matematik öğretmeni William Hopkins, Maxwell’in, yaşamında karşılaştığı en olağanüstü öğrenci olduğunu belirtmişti.

1855’te Trinity College’da öğretim üyesi olan Maxwell, babasının sağlığının bozulması üzerine İskoçya’ya döndü, ertesi yıl Aberdeen’deki Marischal College’da doğa felsefesi profesörü oldu. 1860’ta Marischal College ile gene Aberdeen’deki King’s College’nı birleştirilerek Aberdeen Üniversitesi’ne dönüştürülmesi sırasında kadrosuzluk nedeniyle görevinden ayrılmak zorunda kalan Maxwell, Edinburgh Üniversitesi’ne başvurdu. Bu başvurudan sonuç alamayınca Londra’daki King’s College’da doğa felsefesi profesörlüğünü kabul ederek İskoçya’dan ayrıldı. Bu görevde kaldığı beş yıl Maxwell’in en verimli dönemini oluşturdu. Elektromagnetizma konusunda iki önemli makale yayımladı, uygulamak bir konferansta renkli fotoğraf konusundaki bulgularını açıkladı, elektromagnetik ve elektrostatik birimler arasındaki oranı ölçerek bu oranın, geliştirdiği elektromagnetizma kuramının öngörüsüne uygun olarak, ışık hızına eşit olduğunu gösterdi.

1861’de Royal Society’nin üyeliğine seçildi. Bilimsel araştırmaya daha çok zaman ayırabilmek amacıyla 1865’te King’s College’daki görevinden ayrılarak İskoçya’daki malikânesine çekilen Maxwell, altı yıl boyunca elektromagnetizma kuramı üzerindeki ünlü yapıtını hazırladı. 1873’te yayımladığı Treatise on Electricity and Magnetism (Elektrik ve Magnetizma Üzerine İnceleme) adlı bu yapıtta sergilediği elektromagnetizma kuramıyla Maxwell, o güne değin bulunmuş olan elektrik ve magnetizma yasalarını (Coulomb ve Ampere yasaları ile Faraday indükleme yasası) sistemli bir bütünlük içinde matematiksel bir yapıya kavuşturmuş, değişken elektrik ve magnetik alanlann birbirlerinden ayn olarak var olamayacağını göstermiş, elektromagnetik alan ve dalga kavramlarını geliştirmiş, ışığın da bir elektromagnetik dalga olduğunu belirleyerek elektrik, magnetizma ve optiği tek bir temele oturtmuştur.

Tüm elektriksel ve magnetik olayları ve bunlar arasındaki ilişkiyi, günümüzde Maxwell denklemleri olarak bilinen ve dört yalın denklemden oluşan bir denklem takımıyla ortaya koyan Maxwell, Faraday indükleme yasasını incelerken dielektrik ortamca bir “yer değiştirme” akımının var olması gerektiği sonucuna varmıştı; titreşen elektrik yüklerine karşılık gelen bu akım, dielektrik ortamda elektromagnetik dalgaların ortaya çıkmasına yol açıyordu. Bu dalgaların hızının ışık hızına çok yakın olması gerektiğini belirleyen Maxwell, böylece, ışığın da bir elektromagnetik dalga olduğu sonucuna varmıştı. Maxwell’in varlığını öngördüğü elektromagnetik dalgalar, onun ölümünden sekiz yıl sonra Heinrich Hertz tarafından laboratuvar koşullarında elde edildi.

Maxwell fiziğin başka alanlarında da önemli katkılarda bulundu. 1855’te Adams Ödülü’nü almasına yol açan 68 sayfalık bir incelemesinde, Satürn halkalarının sayısız küçük parçacıktan oluşması gerektiğini tümüyle kuramsal hesaplarla ortaya koydu. Maxwell’in vardığı bu sonuç 1980’de “Voyager 1” ve 1981’de “Voyager 2” uzay araçları tarafından doğrulandı.

Maxwell, renklerin karışımı üzerindeki deneylerine 1849’da Edinburgh Üniversitesinde öğrenciyken başlamıştı; bu deneyleri 1854’ten sonra Cambridge’de sürdürdü. Young’m 1802’de ortaya attığı, gözde üç temel rengi algılayan üç ayn tür renk algılayıcısı olduğuna ilişkin kuramı sınamak için üzerine renkli kâğıtlar yapıştırılmış dönen bir tekerlekten yararlandı. Sonra “renk kutusu” adını verdiği ve renkli ışıklan üst üste düşürmeyi sağlayan bir aygıt geliştirdi. Bu deneyler sonucunda, üç temel renkten (kırmızı, yeşil ve mavi) tüm renklerin elde edilebileceğini gösterdi. 1861’de, bir cismin kırmızı, yeşil ve mavi filtrelerle çekilmiş üç ayn görüntüsünü gene aynı renkten ışıklarla bir ekrana düşürerek, üç renk temeline dayalı (trikromatik) ilk renkli fotoğrafı elde etti.

Maxwell’in gazlann kinetik kuramı üzerindeki çalışmalan, fiziğe en önemli katkılann- dan birini oluşturur. Gazların her doğrultuda ve her hızda devinebilen, birbirleriyle ve gazın içinde bulunduğu kabın çeperiyle çarpışmalan tam esnek olan moleküllerden oluştuğu varsayımından yola çıkan Maxwell, olasılık ve istatistik yöntemlerini kullanarak bir gazdaki moleküllerin hız dağılımını (bir başka deyişle, hızlan sıfırdan en büyüğe kadar belirli hız aralıklarına düşen moleküllerin sâyısmı) saptama sorununu 1860’ta çözdü. AvusturyalI fizikçi Boltzmann’ın 1871’de bu kuramı daha da geliştirmesiyle günümüzde Maxwell-Boltzmann dağılım yasası olarak bilinen ve gaz moleküllerinin istatistiksel enerji dağılımını veren yasa son biçimini almıştır. Maxwell’in geliştirdiği ve gazların sıcaklık, entropi, basınç ve hacimlerine bağlı olarak termodinamik fonksiyonlannı ifade eden dört eşitlik de günümüzde “Maxwell bağıntıları” olarak anılır.

Encyclopcedia Britannica’nın, dönemin ünlü bilim adamlarının katkısını içerdiği için, “bilim adamlarının ansiklopedisi” olarak bilinen dokuzuncu baskısının bilim editörlüğünü yapan ve bu baskıdaki birçok maddeyi kaleme alan Maxwell’in elektromagnetizma, termodinamik ve renk kuramının yanı sıra, servomekanizma kuramı, ışılesneklik (fotoelastisite), renkölçüm (kolorimetri), renk körlüğü gibi alanlarda da önemli katkıları vardır.

Maxwell, 1871’de Cambridge Üniversitesinde yeni kurulan Cavendish Deneysel Fizik Kürsüsü profesörlüğünü ve aynı üniversitede kurulması tasarlanan Cavendish Laboratuvan’nın yöneticiliğini üstlenerek öğretim görevine döndü. Sonraki yıllarda büyük ün kazanacak olan Cavendish Laboratuvarinın tasarımı, hazırlıkları ve kurulması tümüyle Maxwell’in eseridir. Yaşamının son yıllarında, 18. yüzyılın ünlü fizikçisi Henry Cavendish’in çalışmalarını derleyip önemli notlarla yayıma hazırladı. Bu çalışması, araştırmalarının ancak pek azını yayımladığı için yeterince değerlendirilemeyen Cavendish’in, fiziğin birçok konusunda öncü çalışmalar yaptığını ortaya çıkarmıştır.

Yaşamı boyunca unvan ve ödül almamış olan Maxwell, kısa bir hastalık sonucunda öldü ve İskoçya’da bulunan Parton köyündeki kilise bahçesinde toprağa verildi.

kaynak: Ana Britannica
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
11 Aralık 2016       Mesaj #6
Safi - avatarı
SMD MiSiM

Maxwell denklemleri


Ad:  James Clerk Maxwell denklemleri.jpg
Gösterim: 1212
Boyut:  11.0 KB
elektrik alanlarının ve magnetik alanlann oluşmasını ve arala- nndaki ilişkiyi tam olarak betimleyen dört denklem. Iskoçyalı fizikçi James Clerk Maxwell elektromagnetik alan kuramını oluştururkep, alanları, deneysel olarak bulunmuş yasaların matematiksel ifadeleri olan bu dört denklem aracılığıyla betimlemiş, böylece deneysel bulguları kesin ve nicel bir matematiksel yapıya kavuşturmuştur.

Maxwell denklemleri şöyle ifade edilebilir:
  1. Elektrik alanı elektrik yükünden ıraksar (Coulomb yasasının bir ifadesi [Coulomb kuvveti]),
  2. yalıtılmış (tek başına) magnetik kutup yoktur ama magnetik kutuplar arasında Coulomb kuvveti etkir,
  3. değişen magnetik alanlar elektrik alanı oluşturur (Faraday indükleme yasasının bir ifadesi),
  4. elektrik akımlan ve değişen elektrik alanlan dairesel magnetik alanlar oluşturur (Ampere yasasının Maxwell tarafından değişen alanlan da içerecek biçimde genişletilmiş biçimi).

Maxwell şeytanı,


Ad:  mş.JPG
Gösterim: 776
Boyut:  23.9 KB
tek tek moleküllerin devinimlerini algılama ve bunlara tepki gösterme yeteneğine sahip varsayımsal akıllı varlık (ya da aynı yeteneğe sahip aygıt). Termodinamiğin ikinci yasasının geçersiz kılınabileceğine bir örnek oluşturmak amacıyla 1871’de James Clerk Maxwell tarafından tasarlanmıştır. Termodinamiğin ikinci yasası, ısının soğuk bir cisimden daha sıcak bir cisme doğru kendiliğinden akamayacağını, bunun sağlanması için bir iş yapılması gerektiğini ifade eder.

Maxwell, içlerinde aynı sıcaklıkta gaz bulunan ve küçük bir delik aracılığıyla birbirlerine bağlanmış iki kap düşündü. Deliğin başına istediği molekülün delikten geçmesine izin veren, istemediğini de geçirmeyen bir “varlık” oturtulmuştu. A kabından B kabına yalnızca hızlı moleküllerin, B’den A’ya ise yalnızca yavaş moleküllerin geçmesine izin vermesi durumunda, bu varlık (şeytan), A’dan B’ye etkin bir biçimde molekül kinetik enerjisi akmasına yol açmış olacaktı. B’deki bu enerji fazlasının iş yapma (örn. sudan buhar elde etme) amacıyla kullanılması olanaklıydı; böylece bir sürekli hareket (devridaim) makinesi elde edilmiş oluyordu.

Bütün moleküllerin yalnızca A’dan B’ye geçmesine izin verilmesi durumunda ise iki kap arasında (işe dönüştürülmesi daha da kolay olan) bir basınç farkı oluşturulabilirdi. 1950 dolaylarında Fransız fizikçi Leon Brillouin, Maxwell şeytanının etkisiyle ortaya çıkacak entropi azalmasının hızlı ve yavaş molekülleri seçip ayırmakla oluşacak entropi artışından daha az olacağını kanıtlayarak bu çelişkiyi ortadan kaldırdı.

kaynak: Ana Britannica
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
SİLENTİUM EST AURUM
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
19 Ocak 2018       Mesaj #7
Avatarı yok
Yasaklı

James Clerk Maxwell!


Klasik mekanikteki gelişmelere paralel olarak elektromanyetik teoride de Maxwell en büyük aşamayı kaydetmiş, Newton kanunlarına karşılık Maxwell denklemlerini oluşturmuştur.

Klasik mekanikteki Newton kanunlarının işlevini, klasik elektromanyetizmada Maxwell denklemleri üstlenmiş gibidir. Klasik elektromanyetizma da rölativite teorisi ile birleştirilerek rölativistik klasik elektromanyetik teori adını almıştır.
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
18 Şubat 2018       Mesaj #8
Avatarı yok
Yasaklı

James Clerk Maxwell (1831-1879)!


Maxwell, İskoç asıllı matematikçi ve teorik fizikçidir. Maxwell'in 1894 yılında geliştirdiği elektromanyetik teori, elektrik ve manyetik etkileşimlerin birleşimiyle ortaya çıkmıştır. 19. yüzyıla kadar ayrı bir bilim dalı olan optik ise ışığın elektromanyetik bir dalga olduğunun ispatlanmasıyla elektromanyetik teorinin kapsamına girmiştir.
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
6 Mart 2018       Mesaj #9
Avatarı yok
Yasaklı

Maxwell,

ışık dalgaları ile elektromagnetik dalgaların aynı şey olduğunu ve bunların Esir adı verilen bir boşlukta saniyede 300.000 km'lik bir hızla enine biçimde yayılan dalgalardan meydana geldiğini gösterdi. Bu bağlamda modern fiziğe kesin bir matematik karakter kazandırmış oldu!

Benzer Konular

27 Ekim 2018 / ThinkerBeLL Fizik
23 Şubat 2007 / MaKaLeLe Hayali Karakterler
16 Kasım 2007 / Misafir Fizik
26 Haziran 2008 / BrookLyn Edebiyat ww
26 Temmuz 2015 / _AERYU_ Asker ww