Arama

Retina Nedir - Retinanın Yapısı ve Görevleri

Güncelleme: 12 Ekim 2018 Gösterim: 5.904 Cevap: 3
AndThe_BlackSky - avatarı
AndThe_BlackSky
VIP VIP Üye
28 Haziran 2011       Mesaj #1
AndThe_BlackSky - avatarı
VIP VIP Üye
Vikipedi, özgür ansiklopedi

Sponsorlu Bağlantılar
Retina ya da ağkatman, görmeyi sağlayan ışığa ve renge duyarlı hücrelerin bulunduğu göz tabakasıdır. Retina, göz küremizin iç yüzeyini kaplar, ince yarı saydam ve hafif pembe-kırmızı renkli bir zardır. Retina, göz küresi boşluğuna bakan iç kısımda duyusal (nörosensoriyel) tabaka ve dışa doğru kısımda pigmentli tabakadan oluşan iki katmanlı bir yapıdır. Retina, latince ağ anlamına gelen "rete" kelimesinden türemiştir, Türkçe karşılığı da ağ tabakadır, içerisindeki kan damarlarının görülebilir ağsı yapısı nedeni ile bu ismi almıştır.

Embriyoloji

Göz organı, beynin bir uzantısı olarak gelişir. İlkel retina hücreleri santral sinir sistemini oluşturacak olan nöral tüpün kapanmasından önce göz organı nöral tüpün ön kısmında henüz bir çukurcuk şeklinde iken bile vardır. Bu aşamada retina beyine bir sapla bağlı küçük bir küre olarak düşünülebilir. Daha sonra bu kürenin içe doğru çökmesi ile kürenin ön tarafında kürenin içe bakan tarafı ile kürenin arka kısmındaki hücrelere yakınlaşır. Bu durum içi boş kil bir topağın parmakla çökertilmesine benzetilebilir. Ön kutup hücreleri duyusal retinayı, arka kutup hücreleri ise retina pigment epitelini oluşturmak için ayrımlaşır. Ön kısımda kalan hücreler ayrımlaşarak yedinci hafta içinde duyusal retinanın katmanlarını oluşturmaya başlar. Onuncu onikinci haftalar arasında retinanın iç ve dış katmanları belirginleşmeye başlar, makulanın gelişimi altıncı ayda başlar.

Retinanın topografik anatomisi

Retina göz dibine oftalmoskopla bakıldığında görülebilir. Optik sinirin göz küresini elekli bir delik sisteminden geçerek çıktığı nokta papilla'dır, aynı bölge optik disk, optik sinir başı olarak da adlandırılır. Optik sinir başı, retinanın merkezinde yer alır, burada fotoreseptör hücreler olmadığı için bu noktaya düşen ışık algılanamaz ve görme alanındaki izdüşümü "kör nokta" olarak anılır. Optik sinir başı boyutları kişiden kişiye değişkenlik gösterse de yaklaşık 3 mm² çapındadır. Şakağa doğru olan temporal kısmında makula yer alır, makula yaklaşık 5-6 mm çapındadır, merkezinde sarı nokta olarak da adlandırılan fovea yer alır. Foveada koniler yoğundur ve burası keskin görmemizi sağlar. İnsanlar ve primatlarda bir tane fovea vardır, ancak şahin gibi bazı kuşlarda iki tane fovea vardır, kedi ve köpeklerde ise fovea yerine bu işlevi üstlenen bant şeklinde anatomik bir alan bulunur.
Makula dışında kalan alan çevresel (periferik) retina olarak adlandırılır. Retina iris köküne yaklaşık 5-6 mm geride ora serrata denilen alanda sonlanır.

Duyusal retina

Duyusal retina çok katlı bir yapıya sahiptir ve ışık enerjisini sinirsel uyarıya çevirir. Duyusal retina sinir hücreleri ve destek hücrelerinden oluşmaktadır. Duyusal retinanın en iç katmanı sinir lifi katmanıdır, bu katman ganglion hücrelerinin akson denilen uzantıları tarafından oluşturulur. Akson ve dendritler tüm sinir hücrelerinde bulunan ve hücereler arası sinirsel iletişimi sağlamak için özelleşmiş olan ince uzantılardır. Ganglion hücrelerinden sonra, iç pleksiform katman vardır, bu katman ganglion hücrelerinin dendritleri ile daha dıştaki hücrelerin aksonal uzantıları ile birleştikleri bir katmandır.Daha sonra bipolar hücrelerinin gövdelerinin yer aldığı iç çekirdek tabaka gelir. İç çekirdek tabakada yer alan bipolar ve diğer bazı hücrelerin uzantılarının daha dış kısımlarda yer alan fotoreseptör hücreleri ile buluştukları dış pleksiform tabaka ve fotoreseptör hücrelerin gövdelerinin yer aldığı dış çekirdek tabaka ve fotoreseptör hücrelerin dış segmentlerinin yer aldığı fotoreseptör tabakası ise daha sonra gelir.


Duyusal retina, dört ana grup hücreden oluşur.
  • Fotoreseptörler
  • Bipolar hücreler
  • Ganglion hücreleri
  • Destek hücreleri
Fotoreseptörler


Çubuk ve koni olmak üzere iki tip fotoreseptör vardır. Çubuk hücrelerinin sayısı 110-125 milyon, koni hücrelerinin sayısı ise 6,3-6,6 milyon arasındadır. Fotoreseptör hücreleri görünür ışığı dalga boyuna yani rengine uygun olarak elektrik enerjisine çevirir. Bu uyarılar da retinanın en iç tabakasında yer alan ganglion hücreleri uzantıları tarafından oluşturulan optik sinir ile beyindeki görme merkezlerine ulaştırılır.

Çubuk Hücreleri

İnce uzun hücrelerdir, retinada 100 milyon adet çubuk hücresi bulunur, bunların boyları yaklaşık 100-120 mikrondur. Çubuk hücreleri alaca karanlıkta görmemizi sağlarlar, bu hücreler renklere karşı duyarlı değildir renkleri grinin tonları olarak görmemizi sağlarlar. Dış kısım ışık uyarımının alındığı bölgedir, burada ışığa duyarlı bir pigment olan rodopsin bulunur. Bir çubuk hücresinin dış kısmında yaklaşık 600-1000 adet yatay yerleşimli disk vardır. Rodopsin bu disklerin zarları üzerinde yer alır. Birleştirici bir sap ile hücrenin iç kısmı ile iletişim sağlanır.

Koni Hücreleri

Retina'da yaklaşık 3 milyon koni hücresi bulunur. Bunlar da uzun ince hücrelerdir, 65-75 mikron boyundadırlar. Yapıları hemen hemen çubuk hücrelerine benzer, yalnız dış kısımları koni şeklindedir. Koni hücreleri sarı nokta (fovea) denilen alanda yoğunlaşmıştır gündüz ışığında ve renkli görmemizi sağlarlar. Yüksek görme merkezi olan beyin korteksinin %90 kadar bir kısmı bu sarı noktadan gelen uyarıları işlemekle görevlidir.

Bipolar Hücreler

Bu hücreler, fotoreseptör hücrelerinden gelen uyarıları diğer hücrelere iletir ve sinyal integrasyonunda rol oynarlar. Bu hücrelerin bir alıcı kısmı bir de iletici bir kısmı vardır bu nedenle bipolar(iki kutuplu) olarak adlandırılır.

Ganglion Hücreleri

Ganglion hücreleri, retinanın iç kısmında yer alırlar ve gözbebeğinden gözün içine bakıldığında aksonal uzantıları ile oluşturdukları ince çizgiler görülebilir. Retinanın büyük bir kısmında tek bir katman oluştururlar ancak optik sinire yaklaşıldığında bu katmanların sayısı artar. Ganglion hücreleri multipolardır –çok kutupludur-, dendritleri bipolar ve amakrin hücrelerin aksonları ile komşuluk içerisindedir. Ganglion hücrelerinin uzun aksonları vardır, bu aksonlar retina yüzeyine ulaşınca yaklaşık 90 derece açı yaparak optik sinirde toplanır ve gözün içini terk ederler. Ganglion hücreleri, fotoreseptör hücrelerce oluşturulan elektrik sinyallerini beyindeki görme merkezlerine taşırlar. Optik sinir işte bu ganglion hücrelerinin uzantılarının bir araya gelmesinden oluşmuştur. Horizontal hücreler, çubuk ve koni hücrelerinin terminal şişkinliklerine yakın yerleşimlidirler. Multipolar hücrelerdir ve görsel uyarımın integrasyonunda görev alırlar.

Destek Hücreleri

Müller hücresi, neredeyse tüm retinal kalınlığı kat eden uzantıları olan soluk boyanan ince uzun hücrelerdir. Müler hücreleri, retinada nöral hücreler tarafından doldurulmayan boşlukları doldurur ve iç ve dış sınırlayıcı membranı oluştururlar.
Retinada destek hücreleri olarak astrositler, perivasküler glial hücreler ve mikroglial hücreler de tariflenmiştir.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
9 Mart 2017       Mesaj #2
Avatarı yok
Yasaklı

Renkleri Algılayan Koni Hücreleri!


Göze gelen ışığın algılanmasını sağlayan sinir hücrelerinin yani fotoreseptörlerin iki türü var: çubuk ve koni hücreleri. Bunlardan çubuk hücreleri sadece ışığı algılar ve çok düşük yoğunluktaki ışınlara karşı bile duyarlıdırlar. Koni hücreleri ise renklerin algılanmasını sağlar. Ancak yayımlanan bir araştırmada koni hücrelerinin sadece küçük bir kısmının renk algısının oluşmasından sorumlu olduğu anlaşıldı.
Sponsorlu Bağlantılar

Gözdeki sadece ışığa duyarlı olan ve farklı dalga boyundaki ışınları algılayan hücre gruplarından gelen verilerin nasıl birleştirildiği ve nasıl anlamlı bir bütün oluşturduğu sorusu bilim insanları tarafından uzun zamandır merak ediliyordu. Kaliforniya Üniversitesi Berkeley Kampüsü’nden ve Washington Üniversitesi’nden bilim insanları bu soruya cevap bulabilmek amacıyla bir grup koni hücresinin retina üzerindeki konumlarını belirledi ve bu hücrelerin her birini ayrı ayrı uyararak deneye katılan kişilerin renk algılarını ölçtü. Sonuçta incelenen 273 koni hücresinden yaklaşık %32’sinin renklere duyarlı olduğu, %62’sinin ise ışığı renksiz bir şekilde algıladığı belirlendi. Yani renkli görmemizi sağladığı düşünülen hücrelerin sadece üçte biri bu görevi yerine getiriyormuş.

Araştırmada aynı zamanda renksiz görüntülerin çözünürlüğünün renkli görüntülerinkinden daha yüksek olduğu anlaşıldı. Araştırmacılar bu mekanizmanın boyama kitaplarında kullanılan sisteme benzetilebileceğini söylüyor. Yani gözdeki ışığı renksiz bir şekilde algılayan sinir hücreleri, siyah-beyaz renkler arasındaki zıtlık nedeniyle nesnelerin şeklinin ayrıntılı bir şekilde algılanmasını sağlıyor. Işığı renkli olarak algılayabilen hücreler sayesinde ise bu sınırlar arasındaki bölgeler renkli ancak daha bulanık bir şekilde dolduruluyor. Araştırmada koni hücrelerinin retina üzerindeki konumlarının, algıladıkları renklerle bağlantılı olduğu da anlaşıldı.

Kaynak: Science Advances

Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
9 Mayıs 2017       Mesaj #3
Avatarı yok
Yasaklı

Yumuşak Nitelikte İlk Yapay Retina Üretildi!


Oxford Üniversitesi'nden bir araştırmacı sentetik dokular kullanarak yapay retina geliştirdi. Laboratuvar testleri yapılan yapay retina oldukça yumuşak su damlacıkları ve biyolojik hücre duvarından oluşuyor. Retina, üzerine düşen ışığı elektrik sinyallerine çevirerek beyne gönderen bir işleve sahip. Bu bağlamda geliştirilen yapay retinada da tıpkı gerçek dokuda olduğu gibi hücreler ışığa tepki vererek göz arkasındaki nöronların çalışmasını sağlayan elektrik sinyallerini oluşturmakta.

Araştırmacılar söz konusu yapay retinanın, yumuşak ve su tabanlı olması nedeniyle metal retina implantlarına kıyasla göz için daha olumlu olabileceğini düşünüyor. Çünkü metal implantlarda gözde iltihap ve yara oluşumu söz konusu olabiliyor. Laboratuvar ortamında, monokrom olarak test edilen biyolojik sentetik retinanın daha da iyi geliştirilmesi için araştırmacılar retinanın renk, şekil ve sinyal algılama özelliği üzerinde çalışıyor.

Kaynak: CHIP Bilim Teknoloji / Science (8 Mayıs 2017)
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
12 Ekim 2018       Mesaj #4
Avatarı yok
Yasaklı

Görme Bozukluklarının Tedavisine Yönelik Retina Üretildi!


ABD'de Johns Hopkins Üniversitesi'nden iki araştırmacı 9 ay süren bir çalışma sonucunda laboratuvarda binlerce kök hücreyi bazı kimyasallarla besleyerek, bu hücrelerin göz küresinin arka duvarını kaplayan ve görme hücrelerinden oluşan ağ tabakası retinaya dönüşmelerini sağladı. Araştırmacı Kiara Eldred, 9 aylık çalışmaları sonucunda ışığa tepki veren, tenis topunun yarısı şeklinde ve çapı da yaklaşık 2 mm olan minik retinalar ürettiklerini belirtti. Laboratuvarda büyüyen hücrelerin aynı bir bebeğin gelişiminde olduğu gibi benzer bir süreci takip ettiğini ifade eden Eldred, laboratuvarda büyük bir özenle büyütülen retinaların biyolojik olarak insan gözündekinin aynısı olduğu bilgisini verdi. Johns Hopkins Üniversitesi'nden biyolog Robert Johnston, amaçlarının nakledilebilecek insan retinası geliştirmeye ve retinada görme kaybına neden olan kusurlu bölgelerin tedavisine yönelik olduğunu kaydetti. İlgili çalışmadaki diğer bir amacın ise geliştirilen retina organoidlerini kullanarak glokom ve sarı nokta hastalığını daha iyi anlamak olduğu vurgulandı.

Kaynak: Science (12 Ekim 2018)

Benzer Konular

19 Şubat 2020 / ThinkerBeLL Tıp Bilimleri
16 Ekim 2018 / ThinkerBeLL Biyoloji
3 Mart 2017 / buz perisi Tıp Bilimleri
28 Nisan 2016 / ener Biyoloji