Arama
Günlük Kontrol Paneli
5.00 puan, 4 oy. 5.00 puan, 4 oy.

Orta Dünya Mitolojisi

ThinkerBeLL 28 Ekim 2009 20:42

Orta Dünya Mitolojisi

Tolkien'in Orta Dünya ve efsanelerini yaratırken üç ana kaynaktan yararlandığı söylenebilir: Bir dilbilimci olarak yıllarca yaptığı çalışmalara ek bağlamında yeni diller ve bunları konuşan farklı halklar yaratma düşüncesi, torununu eğlendirmek için anlattığı masalsı öyküler ve çalışmaları sırasında bir hayli haşır neşir olduğu değişik kültürlerin mitolojileri.
Tolkien, Orta Dünya'nın kıtalar henüz bugünkü şeklini almadan, büyü yok olmadan, Elfler dünyayı terk etmeden çok önce var olmuş bir dünya olduğunu söyler, yani Orta Dünya mitolojisi, bilinen mitlerden daha önceki çağlara dair bir öyküdür. Dolayısıyla, Orta Dünya tarihi ile bildiğimiz dünya mitolojileri arasında bulunabilecek benzerliklerin esas sebebi, bilinen tüm efsanelerin kökeninde bu çok eski dünya ve tarihin olduğunu varsaymasıdır.
Çoktanrılı sistemler arasındaki benzerlik, Yunan ve Roma mitolojileri ile Orta Dünya arasında kurulabilecek en önemli paralellik olarak karşımıza çıkıyor. Orta Dünya Tanrıları sayılan Valar, dişi ve erkeklerden oluşan, her biri kendi etki alanına sahip ve kendi aralarındaki ilişkilerle dünyadaki olaylara yön veren Olympos tanrıları benzeri bir grup. Yüzüklerin Efendisi'nde Aragorn'un kısaca değindiği, Silmarillion'da ayrıntılı bir şeklide bahsedilen Elf Luthien ile insan Beren'in hüzünlü aşk hikâyesi, Yunan kökenli Orpheus efsanesini andırıyor. Bu efsaneye göre, Orpheus karısı Nympha (su perisi) Eurydike'yi kurtarmak için yeraltı dünyasına iner, ancak yeraltını terk etmeden önce karısına bakması yasaktır. Orpheus dayanamaz ve bakar, bu yüzden Eurydike sonsuza dek lanetlenir. Tolkien'in yararlandığı bir diğer kaynak da İskandinav mitolojisi... Orta Dünya (Middle Earth) adı, İskandinav mitolojisindeki dokuz dünyadan insanlara ait olan Midgard'dan esinlenilerek yaratılmış. Cüceleri yaratan Äule, demirciler tanrısı balta kullanan Thor'la önemli benzerlikler taşıyor.
Tolkien'in kullandığı çoğu cüce adı ve bunların yanında Gandalf da İskandinav mitolojisi kökenli. Ayrıca Gandalf'ın tanrı Odin ile kimi benzerlikler taşıdığı görülüyor. Odin de Gandalf gibi uzun sakallı, asa taşıyan yaşlı bir adam olarak anlatılır. Runik alfabeyi insanlara hediye eden kişi, Orta Dünya'da Gandalf, İskandinav mitolojisinde ise Odin'dir. Her ikisi de sıradan insanların anlayamadığı görevler uğruna tek başlarına seyahat ederler. Gandalf'ın atı Shadowfax Orta Dünya'nın en hızlı atıdır, Odin'in sekiz bacaklı atı Sleipnir gibi. Ancak Odin, İskandinav mitolojisinin en üstün tanrısıyken, Gandalf kendisinden üstün güçlerin emirlerine uyar. Ayrıca Odin Gandalf'a göre daha zalimdir ve kişisel hırslara sahiptir. Tolkien'in eserlerinde, çok iyi bildiği Anglo-Sakson efsanelerinden izler bulmak da mümkün. Savaşlar, silahlar, giyim kuşam, mimari, Kral Arthur efsanelerini andırıyor.
Arthur efsanesinin ünlü kılıcı Excalibur'un olağanüstü güçlere sahip olması gibi, Frodo'nun Sting'i ve Aragorn'un Anduril'i de sıradan silahlar değil. Aynı zamanda, bu özel kılıçların kendilerini kullanacak kişi tarafından hak edilmeleri gerekiyor. Aragorn'un athelas yaprağı kullanarak yaralıları çok hızlı iyileştirme yeteneği gibi, Kral Arthur da tanrı vergisi bir iyileştirme gücüne sahipti. Büyücü Gandalf'ın da bu efsanede adı geçen büyücü Merlin ile benzerlikler taşıdığı söylenebilir.
Eski İngilizce ile yazılmış Anglo-Sakson destanı Beowulf, yüzük taşıyıcısı Frodo'nun adının kaynağı... Burada Frodo, bir İskandinav kralının adı olarak geçiyor. Frodo'nun anlamı ise "Yüzük Taşıyıcısı" için oldukça önemli: Bilge kişi...
Karanlık efendi Sauron'un ülkesi Mordor, eski İngilizcede ölümcül günah ya da cinayet anlamına gelen morthor sözcüğünden geliyor.
Orta Dünya'da yaşayan halklar, temelde Tolkien'in yarattığı dilleri konuşan ırklar kurgulaması sonucu ortaya çıktı. Tüm mitolojilerden izler taşıyan bu ırklar, Tolkien tarafından Orta Dünya tarihine uyarlanarak, bu dünya içindeki formlarını buldular.
Gelin de öğrenin Canlı Yaratıklar irfanını!
“Önce ilk dördünü sayın, yani hür halkları: Hepsinin en yaşlısı, Elf çocukları; Cüceler hep kazar, karanlıktır evleri; topraktan doğma Entler, dağlar kadar ihtiyar; atlara hükmedenler, ölümlü İnsanlar…"
Tolkien'in yazdığı Orta Dünya tarihine göre ilk yaratılan ırk Elfler... Onları ikinci yaratılanlardan, yani İnsanlar'dan, ayıran en önemli özellikleri kendilerine özgü ölümsüzlükleri. Tolkien'in Elfler'i hastalık ve yaşlanma sonucu ölmüyorlar, ancak savaşta, ateş veya kılıçla ya da derin bir umutsuzluk yüzünden hayatlarını kaybediyorlar. Bazıları da Batı Denizi'nin ötesindeki Ölümsüz Topraklara göçüp Orta Dünya'yı terk ediyor. Efsaneler ve masallarda kullanılan ufak Elfler'in aksine Tolkien Elfler'i insan boyutundalar. Bunun sebebi ise Tolkien'in Elfler'i yaratırken onları muzip ve şakacı ufak periler olarak değil, insanlardan çok daha gelişmiş, üstün güzellikte ve bilgelikte bir halk olarak anlatması.
Tolkien Elfler'i ve Cüceler'i birbirlerini pek sevmeyen halklar olarak anlatıyor. İki ırk arasındaki düşmanlığın bir benzerine İskandinav mitolojisinde de rastlıyoruz: Kuzey efsanelerinde de cüceler, ışığın ve havanın yaratıkları olan Elfler'i kıskanıyorlar. Tolkien'in cücelerinin, Elfler'den ve İnsanlar'dan farkları Tanrı İlùvatar tarafından değil, demirci Aulë tarafından yaratılmış olmaları. Orta Dünya'da cüceler, Aulë gibi demircilikte ve taş işçiliğinde usta, kısa boylu, fakat dayanıklı ve cesur savaşçılar.
Yüzükler Efendisi'nde karşılaştığımız çok ilginç bir halk da Entler. Bu halk, boyu dört buçuk metreyi bulan dev ğaçadamlardan oluşuyor. Ent sözcüğünün kökünde ve Eski İngilizcede dev anlamına gelen enta sözcüğü olduğu söylenebilir. Yürüyen ve savaşan ağaçlardan oluşan bir orman daha önce de Shakspeare tarafından Macbeth'de kullanılmıştı. Fakat bu, ağaç kılığına girmiş askerlerden oluşan sahte bir ormandı. Tolkien belki de bu yürüyen orman fikrinin gerçek olması gerektiğini düşündüğünden Entler'in öyküsünü anlattı. Yüzüklerin Efendisi'nde önemli rol oynayan Hobbitler kovuklarda yaşayan, barışçı, neşeli ve sürekli aç dolaşan bir halk. Tüm iyi halkların ortak düşmanları Orklar/Goblinler ve troller ise Orta Dünya'nın kötülüğe hizmet eden ırkları. Tolkien, Orklar'ın Melkor'un zindanlarında tutsak ettiği ve sonsuz işkencelerle özlerini bozarak hizmetine aldığı Elfler olduğu söylüyor. Melkor'un işkenceleriyle kararan yürekleri yüzünden efendilerinin emirlerini isteksizce, korkuya dayanan bir bağlılıkla yerine getiriyorlar. Tolkien'in Orklar'ı/Goblinler'i İskandinav efsanelerinin büyüyle yaratılan kötücül canavarlarına benziyorlar.


Gösterim 1884  Yorum 3  
Önceki     Ana Sayfa     Sonraki
Toplam Yorum 3

Yorumlar

  1. Avatarı yok
    Nasıl bi nostalji oldu böyle...çok sağolTenderRose
    Bi daha okuyasım geldiMsn Grin

    İlk yazdığında beğeniyle karşılanmasa bile yıllar sonra bu kadar çok kıymete bimesi şaşırtıcı...
    Ben hayran kalıyorum " oturup hayali dünya haritası hazırlayıp apayrı bir alfabe yapılmasına"...

    Weis & Hickman yapımları da fantaastik kurgunun en önemli yapımlarını ortaya çıkarttılar.
    Bir de Raymond E. Feist in Büyücü si ile başlayan serisi var tabiki...
     
    Ziyaretçi 29 Ekim 2009 15:41
  2. Avatarı yok
    elinize sağlık tolkienin serisini büyük bir merak ve keyifle okudum hemde defalarca...her ayrıntıyı inceleyip elf alfabesini bile nerdeyse ezberledim diyebilirim. ayrıca elflerle ilgili her bilgiye büyük bir ilgim var ve nickimdende belli olduğu üzere onları çok ilginç bulup seviyorum...tekrar tekrar okudum yazınızı teşekkürler Msn Happy
     
    Ziyaretçi 2 Ekim 2013 18:11
  3. Baragyal - avatarı
    Msn Tongue
     
    Baragyal 4 Aralık 2013 21:58