Arama

Güneş Enerjisi

Güncelleme: 16 Mart 2019 Gösterim: 45.220 Cevap: 5
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Kasım 2007       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Güneş enerjisi


Güneş’ten gelen ve ısı üretebilen, kimyasal tepkimelere yol açabilen ya da doğrudan elektriğe dönüştürülebilen ışınım.
Sponsorlu Bağlantılar

Güneş son derece büyük bir enerji kaynağıdır ve Güneş ışınımı da Yer’ in aldığı en zengin enerji kaynağıdır, ama bu ışınımın yoğunluğu (şiddeti) Yer yüzeyinde oldukça düşüktür. Bunun bir nedeni Yer’i çevreleyen atmosferin ve bulutların, gelen Güneş ışığının yaklaşık yüzde 54’ünü soğurması ya da saçılıma uğratmasıdır. Buna karşın 20. yüzyılda Güneş enerjisi, kömür ve petrol gibi fosil yakıtların tam tersine son derece temiz ve tükenmez bir enerji kaynağı olarak daha fazla ilgi çekmeye başlamıştır.
Ad:  güneş5.JPG
Gösterim: 1408
Boyut:  78.1 KB
Yeryüzüne ulaşan Güneş ışığının yaklaşık yüzde 50’si görünür ışık, yüzde 45’i kızılötesi ışınım ve geri kalan az bir bölümü de morötesi ışınımdan oluşur. Bu ışınım, ısıl (termal) enerji ya da elektrik enerjisine dönüştürülebilir. Güneş enerjisini toplamak ve ısıl enerjiye dönüştürmek için, düz kolektörler (Güneş paneli) ya da odaklamalı kolektörler kullanılır. Yer yüzeyinde Güneş ışınımının yoğunluğunun zayıf olması nedeniyle, her iki kolektör tipinin de yüzey alanının geniş olması gerekir. Dünyanın en çok Güneş ışığı alan, en sıcak bölgelerinde bile, bir kişinin bir günlük enerji gereksinimini karşılayabilmesi için kolektör yüzey alanının yaklaşık 40 m2 olması gerekir.

En yaygın kullanılan düz kolektörler, bir ya da iki kat camla kaplanmış, karartılmış bir metal levhadan oluşur. Üzerine Güneş ışığı düştüğünde cam ısınır. Bu ısı daha sonra, taşıyıcı akışkan denen ve levhanın arka kısmından akıtılan bir hava ya da su ortama aktarılır. Böylece ısı ya doğrudan kullanılabilir ya da bir başka ortama aktarılarak depolanabilir. Bu tip paneller genellikle su ve ev ısıtmada kullanılır. Isının geceleri ya da bulutlu günlerde kullanılmak üzere depolanması için, güneşli günlerde ısıtılan suyun doldurulduğu yalıtılmış kazanlardan yararlanılır. Bu su, havanın kapalı olduğu günlerde doğrudan kullanılabileceği gibi, tavan ya da zemine döşenen borulardan akıtılarak mekân ısıtmasında da kullanılabilir. Düz kolektörler, taşıyıcı akışkanları 66°C-93°C’ye kadar ısıtabilir. Bu tip kolektörlerin verimi (yani aldığı Güneş enerjisini ısı enerjisine dönüştürme oranı), tasarımına bağlı olarak yüzde 20 ile yüzde 80 oranında değişir.

Daha yüksek sıcaklıklar istendiğinde odaklamalı kolektör kullanılır. Bu aygıtlar, geniş bir alan üzerinde topladıkları Güneş ışığını yansıtarak küçük bir karartılmış alıcı üzerine odaklar, böylece ışığın yoğunluğunu iyice artırmış olur. Güneş fırını denen bu tip donanımlarda, dikkatle dizilmiş aynalar bulunur ve bu aynaların sayesinde Güneş ışığının odaklandığı hedefin sıcaklığı 2.000°C’nin üzerine kadar çıkarılabilir.

Bu ısı daha sonra çeşitli maddelerin yüksek sıcaklıklardaki özelliklerinin incelenmesinde ya da enerji tesislerindeki türboelektrikli üreteçler için buhar üreten buhar kazanlarının çalıştırılmasında kullanılabilir. Güneş fırınları, yüksek sıcaklık araştırmalarında yararlanılan önemli bir aygıt durumuna gelmiştir. Buhar üretmek için de, hareketli aynalar öylesine ayarlanır ki, içinde su akıtılan ve ısıtılan karartılmış boruların üzerine sürekli Güneş ışığı odaklanır.

Güneş ışınımı fotovoltaik piller aracılığıyla doğrudan elektriğe dönüştürülebilir. Güneş pili ya da fotopil denen bu aygıtlarda, bir metal ile silisyum gibi bir yarıiletkenin ya da iki ayrı yarıiletkenin birleşme noktasına ışık düşürüldüğünde, bu noktada zayıf bir elektrik gerilimi oluşur (fotovoltaik etki). Tek bir fotopilin üretebileceği elektrik gerilimi, bir voltun kesri düzeyindedir. Ama bu tip birçok fotopil bir araya getirilerek, bir kilowattan fazla enerji elde edilebilir. Bu yolla hazırlanan modern güneş pillerinin enerji verimi yüzde 7-11 dolayındadır; yani ışınım enerjisinin ancak bu kadarlık bir bölümünü elektrik enerjisine dönüştürebilir. Güneş ışınımı yoğunluğunun düşük olması da dikkate alındığında, fotopillerden bugün ancak hesap makinesi ve saat gibi zayıf akımlar gerektiren aygıtlarda pratik olarak yararlanılabilmektedir. Meteoroloji ve haberleşme uydularında kullanılan güneş pilleri çok daha büyük donanımlardır.
Ad:  solar-power.gif
Gösterim: 646
Boyut:  339.6 KB
Güneş enerjisinden, daha küçük ölçekli başlıca uygulamalarda da yararlanılmaktadır. Örneğin bazı ülkelerde, yemek pişirmekte kullanılan özel tasarımlanmış güneş ocakları vardır. Ayrıca, deniz suyunun buharlaştırılması yoluyla tuz üretiminde de Güneş enerjisinden yararlanılabilmektedir.
Bir gün boyu Yer’in Güneş’ten aldığı ışınım enerjisinin miktarı, dünya elektrik üretim kapasitesinin 200 bin katıdır. Bu, devasa bir enerji potansiyeli demektir. Güneş enerjisinden herkes serbestçe yararlanabilir, ama bunun uygulamaya konabilmesi için, kurulması gereken toplama, dönüştürme ve depolama aygıtlarının maliyeti, pratik kullanım açısından henüz çok yüksektir.

Güneş ışığı


Yer yüzeyinden görülebilir olan Güneş ışınımı.
Yüzeye düşen Güneş ışığı miktarı, gündüz sırasındaki bulut örtüsüne bağlıdır. Yeryüzünde Büyük Sahra gibi bazı bölgeler, yılda 4 bin saatin üzerinde güneş ışığı alırlar; bu rakam, olanaklı miktarın yaklaşık yüzde 90’ıdır. Ama İrlanda ve İzlanda gibi sık sık fırtınaların görüldüğü kimi bölgelerde bu miktar yılda 2 bin saatin altındadır. Orta enlemlerdeki bölgelerin çoğunda ise, sabah erken saatlerde ve öğleden sonraları gökyüzü büyük bulutlarla kaplanır, bu nedenle de gün boyunca buralara düşen güneş ışığı miktan düzenli olarak değişir.

Güneş ışığı genellikle üç büyük bileşene ayrılır:
1) Görünür bölge, yani ışınımın 0,4-0,8 /JL dalgaboyları arasında kalan bölümü (1 /JL [mikron] = 10~6 m);
2) morötesi bölge, yani ışınımın 0,4 /Ldan daha kısa dalgaboylu bölümü;
3) kızılötesi bölge, yani ışınımın 0,8 /JLdan daha uzun dalgaboylu bölümü.

Gözle görülebilir ışınıma ışık denir; ama bugün ışık sözcüğünün tanım kapsamına görülebilir ışınımın en kısa dalgaboyuna hemen bitişik gözle görülmeyen bölge olan morötesi ışınım da alınmıştır. Gözle görülebilir bölüm, yeryüzüne düşen toplam ışınımın yaklaşık yarısını oluşturur. Öte yandan morötesi ışık toplam ışınımın çok küçük bir bölümünü oluşturmakla birlikte son derece önemli bir bileşenidir. Vücutta ergosterolü etkin duruma getirerek D vitamini üretimini sağlar, ayrıca mikroplar üzerinde öldürücü etkide bulunur.

Ne var ki, bugün büyük kentlerin üzerindeki kirli hava kütleleri, Güneş ışınımındaki morötesi ışığın önemli bir bölümünü tutmaktadır. Kızılötesi ışınımın en önemli özelliği ısı üretme yeteneğidir. Yer yüzeyinde alınan toplam Güneş ışınımının yaklaşık yarısı kızılötesidir.

Güneş ışınımı atmosferden geçerken, atmosferin çeşitli bileşenleri tarafından soğurulur ve zayıflar. Ayrıca, hava molekülleri ve toz parçacıklarınca saçılıma uğratılır. Işığın kısa dalgaboylu bileşenleri (örn. mavi), daha uzun dalgaboylu bileşenlerine (örn. kırmızı) oranla daha fazla saçılır. Bu olay, günün çeşitli zamanlarında gökyüzünün renginin değişmesine yol açar. Güneş tepedeyken, ışınlar atmosferi hemen hemen dik bir doğrultuda geçer, bu nedenle de daha az miktardaki toz parçacığının ve molekülün etkisinde kalır. Buna karşılık Güneş ufka yakınken, ışınlar atmosferde daha uzun bir yol kat eder ve daha bol miktardaki parçacığın ve molekülün etkisinde kalır; bu durumda ışığa egemen olan mavi dalgaboyları saçılıma uğrayarak tutulur ve geriye kalan kırmızı dalgaboyları Yer’e ulaşır, bu nedenle de şafak ve grup zamanında gökyüzü kırmızı görünür.

Güneş ışınımını etkin olarak soğuran bir madde de ozondur. Yer’den yaklaşık 32 km yükseklikte, fotokimyasal süreçler sonucunda oluşan ozon katmanı, 0,3 /JL dan daha kısa dalgaboylu ışınımın büyük bölümünü tutar. Uzun dalgaboylu ışınımları ise temel olarak su buharı soğurur. Kızılötesi bölgedeki ışınımları tutan bir başka soğurucu madde de karbon dioksittir. Su buharı ve karbon dioksit kütleleri Güneş enerjisinin dalgaboyu 1 jn’dan daha uzun olan bölümünün büyük kısmını soğurur.

Yeryüzünün belirli bir bölgesinin güneş ışığı alma süresini (güneşlenme süresi) ve Güneş ışığının şiddetini ölçmeye yarayan birçok araç geliştirilmiştir. Eppley pirhelyometresi (güneşölçer) her iki işlevi de görür. Alanları eşit eşmerkezli iki gümüş halkadan oluşan aygıtın halkalarından biri karartılmış, öteki ise beyazlaştırılmış ve ikisi birden bir termopile bağlanmıştır. Güneş ışınları siyah halkayı beyazdan daha çok ısıtır ve bu sıcaklık farkı Güneş ışığının şiddetiyle orantılı bir elektromotor kuvvet oluşturur. Elektromotor kuvvet otomatik olarak ölçülerek kaydedilir ve gün boyunca güneşlenme süresi ve ışınım şiddeti düzeylerini ve değişimlerini gösteren sürekli bir çizelge elde edilir.

Güneş ışınımı


Güneş’ten salınan elektro-magnetik enerji.
Morötesi ve kızılötesi ışınımlar, X ışınları ve radyo dalgalarının yanı sıra görülebilir ışığı da içerir. Güneş her saniye 3,8 x İO33 erglik enerji yayar. Bu enerjinin 120 milyonda birini Güneş sistemindeki gezegenler ve bunların uyduları soğurur. Bunun Yer tarafından alınan küçük bölümü (m2’ye yaklaşık 1 kW), yeryüzündeki yaşamın ve doğal süreçlerin sürmesi açısından büyük önem taşır {bak. güneş sabiti). Güneş’ten en yüksek enerji 0,47 /JL (1 /JL [mikron] = 10 6 m) dalgaboyunda salınır. Güneş yüzeyinin her santimetre karesinden yaklaşık 8 kW’lık enerji yayılır.

GÜNEŞİN ENERJİ ÜRETİMİ VE EVRİMİ
Değişik olası modellerin bilgisayarla çözümlenmesi yoluyla Güneş’in iç yapısının milyarlarca yıllık bir süreyi kapsayan evrimi incelenebilmektedir. Güneş’teki çekirdek tepkimelerinden kaynaklanan ve Yer’e ulaşan nötrinoların incelenmesiyle Güneş’in iç sıcaklığının 20 milyon K’den düşük olduğu belirlenmiştir. Güneş saniyede 3,86xl033 erglik enerji yaymaktadır. Kütle-enerji eş-değerliği (e=mc2) uyarınca bu, Güneş’in saniyede 4,7 milyon ton kütle kaybettiği anlamına gelir; bir başka deyişle Güneş, yılda kütlesinin 10n’de birini kaybetmektedir. Böylesine büyük bir enerji ancak çekirdek tepkimeleri yoluyla açığa çıkabilir.

Bu tepkimeler içinde en önemlisi proton-proton tepkimesi olarak adlandırılan çekirdek kaynaşması (füzyon) zinciridir. Bu tepkime zincirinde, her birinin çekirdeği bir protondan oluşan iki hidrojen atomu kaynaşarak bir döteryum (ağır hidrojen) atomu oluşturur. Döteryum atomu bir protonla çarpışarak helyum-3 izotopuna dönüşür; iki helyum-3 atomu ile çarpışarak kararlı bir helyum-4 atomu oluşturur. Bu tepkime zinciri sonunda hidrojen atomları helyum atomlarına dönüşmüş olur ve çok büyük bölümü gamma ışını biçiminde olmak üzere büyük bir enerji açığa çıkar. Çıkan enerjinin küçük bir bölümü de (y. yüzde 5) tepkimelerde oluşan nötrinolar tarafından taşınır. Günümüzde Güneş ağırlıkça yüzde 60 hidrojenden oluşmaktadır. Güneş’in kütlesinde ve yaydığı enerjide sezilebilir bir değişme ancak 6xl09 yıllık bir sürede ortaya çıkabilir. Bu da, yerkabuğunun oluşmasından bu yana geçen 4,5xl09 yıldan beri Güneş’in hemen hemen değişmeden kaldığı anlamına gelir.

Güneş’in bundan sonraki evriminin öteki yıldızların evrimine benzeyeceği söylenebilir. Sonunda bütün hidrojen tükenecek ve helyum ile daha ağır atomlar arasında oluşacak tepkimeler başlayacaktır. Bunun sonucu olarak Güneş, boyutları büyüyüp parlaklığı artarak, bir kırmızı dev yıldıza dönüşecektir. Hesaplar Güneş’in bu evreye birkaç milyar yıl sonra ulaşacağını göstermektedir. Sonunda, bütün nükleer enerji kaynakları tükenince, beyaz cüce evresine geçecek olan Güneş’in çapı günümüzdeki çapının 1/100’ü kadar olacaktır. İç sıcaklığı ve parlaklığı giderek azalacak olan Güneş, yoğunluğu çok yüksek, hiç enerji çıktısı olmayan ve yozlaşmış maddeden (çevre elektronlarını kaybetmiş atomlar topluluğu) oluşan bir kara cüceye dönüşecektir. Güneşin toplam ömrü birkaç 1010 yıl olarak tahmin edilmektedir.
kaynak: Ana Britannica

Son düzenleyen Safi; 16 Mart 2019 20:19
Rios - avatarı
Rios
Ziyaretçi
13 Aralık 2009       Mesaj #2
Rios - avatarı
Ziyaretçi

GÜNEŞ ENERJİSİ TEKNOLOJİLERİ


Güneş ışınlarından yararlanmak için pek çok teknoloji geliştirilmiştir.
Sponsorlu Bağlantılar
Bu teknolojilerin bir kısmı Güneş enerjisini ışık ya da ısı enerjisi şeklinde direk olarak kullanırken, diğer teknolojiler Güneş enerjisinden elektrik elde etmek şeklinde kullanılmaktadır. Güneş enerjili sıcak su sistemleri, suyu ısıtmak için Güneş ışınlarından yararlanır.

Bu sistemler evsel sıcak su ya da bir alanı ısıtmak için kullanılabildiği gibi çoğunlukla bir havuzu ısıtmak için kullanılır. Bu sistemler çoğunlukla bir termal Güneş paneli ile bir de depodan oluşur. Güneş enerjili su ısıtıcıları üç grupta toplanır. Aktif sistemler, suyun ya da ısı transfer sıvısının çevirimi için pompa kullanırlar. Pasif sistemler suyun ya da ısı transfer sıvısının devrini doğal çevirim ile sağlarlar. Kütle sistemleri su tankının doğrudan Güneş ışığı ile ısınmasını amaçlarlar.

Yaygın Güneş enerjisi uygulamaları şunlardır:
Düzlemsel Güneş Kollektörleri: Ülkemizde de çok yaygın olarak kullanılan, evlerde sıcak su elde etmede kullanılan sistemlerdir.

Yek-odaklı Güneş enerjisi santralleri:

Bunlarda, doğrusal, çanak şeklinde ya da merkezi bir odağa yönlendirilmiş dev aynalar kullanılarak, odak noktasında çok yüksek sıcaklıkta ısı elde edilir. Genellikle elektrik üretiminde kullanılır. Ancak henüz bir yaygınlık kazanamamışlardır.

Vakum Tüplü Güneş Enerjisi Sistemleri:
İç içe geçmiş 2 adet silindirik cam tüpün ısı yolu ile birbirine bağlanması ve bu işlem sırasında arasındaki havanın alınması ile üretilir. Dış silindirik tüpün yüzeyine düşen Güneş ışınları aradaki havasız ortamdan geçerek iç kısımdaki silindirik tüpün yüzeyinde absorbe edilmesi ile çalışır. Arada madde olmadığından dolayı sadece ışıma ile ısınan sistem suyu dış hava sıcaklığından bağımsızdır.

Güneş ocakları:
Çanak şeklinde ya da kutu şeklinde Güneş ısısını toplayan yapılardır. Gelişmekte olan ülkelerde daha yaygın kullanılır.

Trombe duvarı:
Sandviç şeklinde cam ve hava kanalları ile paketlenmiş bir pasif Güneş enerjisi sistemidir. Güneş ışınları gün boyunca, duvarın altında ve üstünde yer alan hava geçiş boşluklarını tahrik ederek, doğal çevirim ile termal kütleyi ısıtırlar. Gece ise trombe duvarı biriktirdiği enerjiyi ışıma yolu ile yayar.

Geçişli hava paneli:
Aktif Güneş enerjili ısıtma ve havalandırma sistemidir.
Termal Güneş paneli gibi davranan, Güneş'e bakan delikli (perfore) bir duvardan oluşur. Panel, binanın havalandırma sistemine ön ısıtma uygular. Ucuz bir yöntemdir. %70’e kadar verime ulaşılabilir.
Ad:  Commercial+GIF-final.gif
Gösterim: 800
Boyut:  3.17 MB
Güneş pilleri:
Güneş pilleri ışık enerjisini elektrik enerjisine dönüştüren fotovoltaik araçlardır.
Güneş pilleri, kurulan sisteme bağlı olarak bir kaç kW'dan birkaç MW'a kadar elektrik üretebilir. Yüksek üretim maliyetleri nedeniyle, yakın zamana kadar oldukça az kullanılmıştır.

GÜNEŞ ENERJİSİNİN KULLANILDIĞI ALANLAR


Trafik İşaret Lambalarında
Trafik işaret lambalarının enerji ihtiyaçlarını karşılamak için güneş enerjisinden yararlanılmaktadır. Trafikteki tüm lambalar güneş enerjisiyle çalışmaz. Güneş enerjili trafik lambaları genellikle şebekeden uzak alanlarda kullanılır. Lambanın üzerinde bulunan güneş pili hem lambaya ışık verir hem de fazla enerjiyi gece kullanılmak üzere bataryaya depo eder.

Evlerin Elektrik İhtiyacının
Evlerin Elektrik İhtiyacının Karşılanmasında Evlerin çatısına yerleştirilen güneş panelleri (güneş pilleri) büyüklükleri oranında elektrik üretirler. Üretilen elektrik çevreye hiç zarar vermez ve paneller neredeyse hiç bakıma gerek duymadan yıllarca çalışır.

Hesap Makinelerinde
Hesap makineleri minik güneş hücreleri taşırlar
Hesap Makinelerinde Hesap makineleri minik güneş hücreleri taşırlar. Böyle bir hesap makinesi pil değiştirme derdi olmadan yıllarca çalışabilmektedir.

Saatlerde
Tıpkı hesap makinelerinde olduğu gibi bazı sayısal saatler de güneş enerjisiyle çalışırlar.

Güneş Arabalarında
Güneş enerjisiyle çalışan otomobiller ilk örnek aşamasını geçebilmiş değil. Bununla birlikte teknolojideki gelişmeler ilerde güneş enerjisiyle çalışan otomobillerde seyahati mümkün kılacak.

TÜRKİYE’DE KULLANIMLAR
Türkiye'nin Güneş Enerjisi Potansiyeli:
Türkiye'nin toplam yıllık ortalama güneşlenme süresi metrekarede saat. Ortalama toplam ışınım şiddeti metrekarede kWh/yıl'dır. Bu miktar, km2'lik yüzölçümüyle tüm Türkiye için kWh/yıl kadardır. Bu sayı Türkiye'de kişi başına düşen güneş enerjisi miktarının yaklaşık olarak kWh olduğunu gösterir. Bu sayı, Türkiye'de kişi başına yıllık tüketim miktarı olan kWh'lık elektrik enerjisinin katından fazladır.

GÜNEŞ ENERJİ POTANSİYELİ
Ülkemizde de çok yaygın olarak kullanılan, evlerde sıcak su elde etmede yararlanılan sistemler:
Yoğunlaştırıcılı güneş enerjisi santralları Vakum Tüplü Güneş Enerjisi Sistemler Güneş ocakları Trombe duvarı Geçişli hava paneli

Mimaride güneş enerjisi
Güneş enerjisinden yararlanan tasarımlar, çok az daha ilave enerji kullanmak suretiyle, konfor sıcaklığı ve ışık seviyesinin elde edilmesini hedefler. Bunlar pasif güneş enerjisinde olduğu gibi soğuk ortamlarda daha fazla güneş ışığı ile sıcak su elde edilmesi şeklinde ya da aktif güneş enerjisinde olduğu gibi, pompa ve fanlar kullanarak, sıcak ve soğuk havanın (ya da sıvının) yönlendirilmesi şeklinde de olabilir.
Seralar da bir çeşit güneş mimarisi örneği sayılabilir.

Güneş ışığı ile aydınlatma
İç mekanlar gün içerisinde ışık tüpleri ile aydınlatılabilirler. Örneğin ışık tüpleri, çatıya yerleştirilmiş güneş ışınlarını toplayacı bir çanağa bağlanarak, iç mekanlarda aydınlatma kaynaklı enerji giderlerini azaltarak, daha doğal bir aydınlatma yapabilirler.
Son düzenleyen Safi; 16 Mart 2019 20:24
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
27 Kasım 2011       Mesaj #3
Avatarı yok
Yasaklı

Yörüngeye Dev Güneş Enerjisi Santralleri


Yapılan bir bilimsel araştırma, dünyadaki en büyük sorunların başında gelen küresel enerji sorununun, Dünya yörüngesine yerleştirilecek güneş enerjisi santralleriyle çözülmesinin mali ve teknik açıdan uygulanabilir olduğunu gösterdi

Merkezi, Paris'te bulunan International Academy of Astronautics adlı kuruluştan bilim adamları tarafından yapılan bilimsel çalışma, Dünya yörüngesine yerleştirilecek istasyonlar vasıtasıyla küresel enerji ihtiyacının, hükümetlerin sağlayacakları başlangıç fonlarıyla 30 yıl gibi kısa bir süre içinde karşılanmasının mümkün olduğunu ortaya koydu.

Araştırmanın sonuçlarını kamuoyuyla paylaşmak amacıyla ABD'nin başkenti Washington'da bir basın toplantısı düzenleyen ABD Ulusal Uzay Derneği adlı kuruluştan yapılan açıklamada, uzaydan güneş enerjisi elde edilmesinin dünyanın uzun dönemli enerji ihtiyacını karşılama potansiyeli taşımasının yanı sıra bunun çevre üzerindeki olumsuz etkisinin de "temelde sıfır" olacağı vurgulandı.
Ad:  güneş.JPG
Gösterim: 371
Boyut:  56.6 KB
ABD uzay ajansının fikirler departmanının eski başkanı, 25 yıl NASA'ya hizmet vermiş bir bilim adamı olan John Mankins başkanlığında bir grup bilim adamı tarafından yapılan bilimsel çalışma, uzaydan güneş enerjisi elde etme potansiyeli taşıyan yolları belirlemek ve güneş enerjisini kablosuz enerji ileticileriyle Dünya'daki pazarlara sunmak konusunda şimdiye kadar yapılmış ilk geniş tabanlı uluslararası değerlendirme olma özelliğini taşıyor.

Önceden beri bilinen uzaydaki güneş enerjisinden yararlanma projesi temelde ekvator üzerinde eş zamanlı yörüngeye, birbirlerinden kilometrelerce uzaklığa yerleştirilecek güneş enerjisiyle çalışan uydulardan oluşuyor. Sadece yarım gün güneş ışığı toplayabilen yeryüzündeki güneş panellerinden farklı olarak günde 24 saat güneş enerjisi toplayabilecek uyduların, topladıkları güneş enerjisini elektriğe çevirdikten sonra büyük bir mikrodalga iletici anten veya lazerler vasıtasıyla Dünya'da istenilen bölgeye ileterek burada bulunan elektrik şebekesini besleyeceği öngörülüyordu.

Bu proje ilk kez ortaya atıldığında, bir ticari enerji istasyonunun yörüngeye oturtulmasının maliyeti en az 10 kat veya daha fazla oranda azaltılana kadar bu projenin uygulanmasının mümkün olmadığı yönündeki itirazları da beraberinde getirmişti. Uzayda ortaya çıkacak başıboş enkazlar, konu hakkında yeterli ölçüde pazar araştırmasının yapılmamış olması ve yüksek geliştirme maliyetleri de projenin önündeki diğer engeller olarak ortaya çıkıyordu.

Ancak Mankins başkanlığındaki bilimadamlarınca 2008-2010 yıllar arasında yapılan ve bilimsel araştırma değerlendirme sürecinden başarıyla geçen çalışma, kısmen hükümetlerin çevre dostu enerji sistemlerine verdikleri teşvikler sayesinde projenin mali yönünde son 10 yıl içinde önemli iyileşme kaydedildiğini gösterdi.

Ayrıca 400 tonluk Uluslararası Uzay İstasyonu büyüklüğündeki uzay araçlarının, düşük maliyetli gözden çıkarılabilir fırlatma araçlarıyla uzaya fırlatılabileceğine ilişkin bir pilot projenin uzay sanayinde yer alan diğer piyasalarda geliştirildiğine dikkati çeken araştırmacılar, uzaydan güneş enerjisi elde edilmesi hakkındaki projeye ilişkin orta ölçekli bir gösterimin, artık daha önce kullanılan pahalı, yeniden kullanılmak zorunda olan fırlatma araçlarına ihtiyaç bulunmaması nedeniyle daha önce hesaplanandan onlarca milyar dolar daha ucuz hale geldiğinin altını çizdi.
Ad:  698eb8_c792e5fe31764e6c988f794d4cc27d93~mv2.gif
Gösterim: 599
Boyut:  108.2 KB
Araştırmanın 248 sayfalık sonuç raporunda, güneş enerjisinin Dünya yörüngesine yerleştirecek enerji istasyonlar vasıtasıyla şu an mevcut teknolojiler kullanılarak Dünya'ya iletilmesinin 10-20 yıl içinde teknik açıdan uygulanabilir gözüktüğü, projenin mali olarak da 30 yıl veya daha az bir süre içinde uygulanabilir olabileceği belirtildi.

Sonuç raporunda, uzaydan güneş enerjisi elde edilmesi fikrinin piyasa sunumunun, geliştirme, işleyişinin uygulamalı olarak gösterilmesi aşaması ve meydana gelebilecek gecikmelerden kaynaklanan "ekonomik belirsizlikler" nedeniyle, sadece özel sektörden sağlanacak fonlarla karşılanmasının mümkün olmadığı, bu nedenle devlet desteğine ihtiyaç duyulduğu vurgulandı.

Hükümetlerin ve özel sektörün, bir gün tükenecek olan fosil yakıtların küresel kirliliğe olan etkisini gözönünde bulundurarak söz konusu fikrin ekonomik açıdan hayata geçilebilirliğini kesin kes ortaya koyacak araştırmayı yapmaları gerektiğinin altı çizilen raporda, projenin tamamlanmasının tam maliyetinin ne olacağına ilişkin hesaplamalara yer verilmedi.

Proje için gerekli araştırma ve geliştirme çalışmasının ülkeler ve uzay ajansları, şirketler, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarını da içine alan organizasyonların katılımıyla hep birlikte yapılmasının gerekli olduğunu belirten araştırmacılar, tam ölçekli güneş enerjisi uydularını Dünya'dan yörüngeye götürebilme kapasitesine sahip, kabul edilebilir ölçüde düşük maliyetli yeniden kullanılabilir araç filolarının geliştirilmesi ve konuşlandırmasının tam maliyetinin onlarca milyar doları bulacağını kaydetti.

Araştırma raporunda "Uzaydan dağıtımı yapılacak güneş enerjisinin 21. yüzyılın küresel enerji ihtiyacını karşılamada inanılmaz ölçüde büyük bir rol oynayacağı açıktır" ifadelerine yer verildi.
Kaynak:CNN Türk/Bilim Teknoloji(15 Kasım 2011)
Son düzenleyen Safi; 16 Mart 2019 20:27
Efulim - avatarı
Efulim
VIP VIP Üye
20 Temmuz 2012       Mesaj #4
Efulim - avatarı
VIP VIP Üye

Güneş Enerjisi


Güneş'in elektromanyetik ışınım biçiminde saldığı enerji. Bir yıl boyunca Güneş 5,4 x 1033 joule kadar enerji yayar. Bunun milyarda biri bile Dünya'ya ulaşmaz (ancak 2,7 x 1024 joule kadar ulaşır). Dünya'ya gelen Güneş ışınlarının da büyük bir bölümü yansır ve ancak % 35'i soğurulur. Öyle ki sonuçta yeryüzüne ulaşan Güneş enerjisine bağlı güç, metre kare başına en çok 1,2, ortalama olarak da 0,8 kw'tır. Güneş enerjisi doğada, enerjilerinden ayrıca yararlanılabilen (hidroelektrik enerji) rüzgâr ve su hareketlerine de yol açar. Bitkiler Güneş enerjisini fotosentez yoluyla kimya enerjisine dönüştürür. Bu olayda verim ancak % 0,1 dir. Havuzlarda alglerle besin ve yakıt üretimi % 0,6 gibi bir verime ulaşabilir.

Güneş'ten gelen ısı enerjisinden çeşitli biçimlerde yararlanılır. Buharlaştırma yoluyla (tuzlalarda) tuzlu sudan tuz ve damıtık su elde edilir. Konut ısıtmasında güneş kolektörleri (içlerinden su boruları geçen mat yüzeyli düzlemsel levhalar) kullanılmaktadır. Parabolik aynalarla yansıtılan Güneş ışınlarının aynanın odağında toplanmasıyla yüksek sıcaklıklar (3.800°C) elde edilmekte, böylece oluşturulan güneş fırınları pişirme, araştırma, elektrik enerjisi üretme gibi amaçlarla kullanılabilmektedir. Seri ve paralel bağlı bir dizi yarı iletkenden oluşan güneş pilleri, fotoelektrik etki aracılığıyla Güneş enerjisini doğrudan doğruya elektrik enerjisine dönüştürürler. Verimleri % 12 kadar olan güneş pilleri özellikle yapay uydularda kullanılır.

Güneş Enerjisi Teknolojileri


Güneş ışınlarından yararlanmak için pek çok teknoloji geliştirilmiştir. Bu teknolojilerin bir kısmı güneş enerjisini ışık ya da ısı enerjisi şeklinde direk olarak kullanırken, diğer teknolojiler güneş enerjisinden elektrik elde etmek şeklinde kullanılmaktadır.
Ad:  güneş4.JPG
Gösterim: 387
Boyut:  33.5 KB
Güneş Enerjili Isıtma Sistemleri
Güneş enerjili sıcak su sistemleri, suyu ısıtmak için güneşe ışınlarından yararlanır. Bu sistemler evsel gereçler için kullanılır

Mimaride Güneş Enerjisi
Güneş enerjisinden yararlanan tasarımlar, çok az daha ilave enerji kullanmak suretiyle, konfor sıcaklığı ve ışık seviyesinin elde edilmesini hedefler. Bunlar pasif güneş enerjisinde olduğu gibi soğuk ortamlarda daha fazla güneş ışığı ile sıcak su elde edilmesi şeklinde ya da aktif güneş enerjisinde olduğu gibi, pompa ve fanlar kullanarak, sıcak ve soğuk havanın (ya da sıvının) yönlendirilmesi şeklinde de olabilir. Seralar da bir çeşit güneş mimarisi örneği sayılabilir.

Güneş Işığı ile Aydınlatma
İç mekanlar gün içerisinde ışık tüpleri ile aydınlatılabilirler. Örneğin ışık tüpleri, çatıya yerleştirilmiş güneş ışınlarını toplayacı bir çanağa bağlanarak, iç mekanlarda aydınlatma kaynaklı enerji giderlerini azaltarak, daha doğal bir aydınlatma yaratabilirler.

Isıl Güneş Enerjisinden Elektrik Üreten Enerji Santralleri
Isıl güneş enerjisi sistemleri, yaygın olarak, bir ısı eşanjörünü yüksek sıcaklıklara kadar ısıtarak, elde edilen ısının elektrik enerjisine dönüştürülmesi şeklinde kullanılırlar.

Enerji Kuleleri
Enerji kuleleri bir ağ şeklinde yerleştirilmiş, çok sayıda düz ve hareketli yansıtıcıların (heliostatların) güneş ışınlarını kule üzerindeki bir toplayıcıya yönlendirmesi şeklinde çalışırlar. Yoğunlaştırılmış güneş ışığı sayesinde, kule üzerinde biriken yüksek ısı daha sonra kullanılmak üzere başka bir maddeye transfer edilir.

MsXLabs.org & MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi
Son düzenleyen Safi; 16 Mart 2019 20:28
Sen sadece aynasin...
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
22 Ekim 2012       Mesaj #5
Avatarı yok
Yasaklı

Taşınabilir Cihazlar İçin Gelişmiş Organik Güneş Hücresi


Güneş enerjisi teknolojisinde yeni bir atılım, e-kitap okuyucuları gibi taşınabilir cihazların gölge ve az ışık farketmeksizin hareket halindeyken de şarj olabileceği anlamına geliyor.Warwick Üniversitesi’nden bilim adamları Molecular Solar şirketi ile işbirliği yaparak yeterince yüksek gerilim üreterek lityum-iyon bataryayı şarj edebilen organik güneş hücresi geliştirdiler.

Yüksek gerilim hücre modülleri farklı ışık şartlarında iyi bir performans gösteriyor ve bu özelliği de onu e-kitap okuyucusu, kamera ve cep telefonu gibi elektronik cihazların müşterileri için eşsiz kılıyor.3. nesil güneş enerjisi teknolojisi olarak kabul edilen OPV hücreleri heyecan verici fırsatlar sunuyor. Ucuz üretim potansiyeli, hafifliği ve esnek yüzeylere uyumlu olmasıyla dikkat çeken bu yeni buluş taşınabilir elektronik cihazlar için ideal olabileceğini gösteriyor.

Warwick Üniversitesi Kimya Bölümü’nden bilim adamları 7 V’un üzerindeki bir açık devre voltajı ile hücrenin çalışabildiğini kanıtladılar. Bu özelliklerle çalışan bir sistem ilk defa ultra yüksek OPV hücreleri kullanılarak yapıldı.Projenin liderlerinden Prof. Jim Tones “Ne zaman olursa olsun dolu olarak kullanılabilen yapımı ucuz güneş enerjisi şarj cihazlarına doğru büyük bir adım attık. Hafif bir güneş şarjı kredi kartından büyük değil ve örneğin e-kitap okuyucularının bataryalarına uyumlu olacak. Şarjının sürekli dolu olması da cabası. Sıradaki adım Moleküler Solar vasıtasıyla ticari ölçekte ucuz OPV şarjını kullanılabilir hale getirmek için laboratuar dışında da bu teknolojiyi yaygınlaştırmak.”Araştırmanın ayrıntıları “Ultra-high voltage multijunction organic solar cells for low-power electronic applications” başlığıyla Advanced Energy Materials dergisinde yayımlandı.

Pencereleri Örtecek Esnek Güneş Hücresi Üretildi


Bilim insanları, geleneksel güneş hücrelerinden daha ucuz tamamen karbon üretimi güneş hücreleri geliştirdi. Pencere gibi yüzeyleri örtebilecek esnekliğe sahip olan yeni güneş hücreleri, istenilen performansa ulaşılırsa gelecekte geleneksel güneş panellerinin yerini alabilir. ABD’nin Stanford Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, dünyanın ilk tam-karbon güneş hücresini üretti. Araştırmacılar, yeni güneş panellerinin, pahalı olan fotovoltaik materyallere alternatif olabileceğini ifade etti.
Ad:  güneş3.JPG
Gösterim: 334
Boyut:  77.0 KB
ACS Nano dergisinde yayımlanan araştırmanın başında yer alan Zhenan Bao, “Karbon, düşük maliyette yüksek performans gösterme kapasitesine sahip. İlk kez karbon özellikleri taşıyan ve çalışan bir güneş hücresi ürettik” dedi. Bao, silikon güneş panellerinin bükülmediğine dikkat çekerek, yeni teknoloji güneş panellerinin belli yüzeyleri örtebilecek ince bir film halinde olduğunu ifade etti. Bao, buradan yola çıkarak, gelecekte pencere gibi yüzeyleri örtecek esnek güneş panellerinin üretilebileceğini, bu sayede binaların çatılarını kaplayan büyük güneş panellerinin tarih olabileceğini belirtti.

Etkinlik Şu An Yeterli Değil


Karbon güneş hücresi, oksit elektrotlar kullanan mevcut hücrelerin yerine grafen (karbonun ana maddesi grafitin tek atom büyüklüğündeki hali) ve karbon nanotüpler kullanıyor. Oksit elektrotlar, güneş panellerine olan talep arttıkça daha büyük bir hızla tükeniyor ve fiyatı da artıyor. Yeni güneş hücreleri aynı zamanda ‘buckyballs’ olarak adlandırılan küre şeklindeki C60 karbon molekülleri içeriyor.

Araştırmada yer alan bir diğer bilim insanı Michael Vosgueritchian, “Laboratuvarlarımızda geliştirdiğimiz güneş hücresi, baştan aşağı karbondan üretildi. Geçmişte benzer çalışmalar yapıldığı duyuruldu ancak söz konusu güneş hücrelerinin sadece orta tabakası karbondu, elektrotlar buna dahil değildi” dedi. Vosgueritchian, “Güneş hücresi neredeyse tüm kızılötesi dalga boylarını yakalıyor ancak laboratuvar ortamında etkinlik oranı yüzde 1’in altında” yorumunda bulundu. Bao ise güneş hücrelerinin performansının artırılması için daha uzun bir süre gerektiğini, bu kapsamda yeni teknikler ve materyaller deneyeceklerini belirtti.
Kaynak : Ntvmsnbc / ACS Nano
Son düzenleyen Safi; 16 Mart 2019 20:36
_ÜmiT_ - avatarı
_ÜmiT_
Ziyaretçi
22 Ekim 2012       Mesaj #6
_ÜmiT_ - avatarı
Ziyaretçi
GÜNEŞ ENERJİSİ
Güneş enerjisi veya Güneş erkesi, Güneş ışığından enerji elde edilmesine dayalı bir teknolojidir. Güneşin yaydığı ve Dünya'mıza da ulaşan enerji, Güneş'in çekirdeğinde yer alan füzyon süreci ile açığa çıkan ışınım enerjisidir. Güneşteki hidrojen gazının helyuma dönüşmesi şeklindeki füzyon sürecinden kaynaklanır. Dünya atmosferinin dışında Güneş ışınımının şiddeti, aşağı yukarı sabit ve 1370 W/m2 değerindedir; ancak yeryüzünde 0-1100 W/m2 değerleri arasında değişim gösterir. Bu enerjinin Dünya'ya gelen küçük bir bölümü dahi,insanlığın mevcut enerji tüketiminden kat kat fazladır. Güneş enerjisinden yararlanma konusundaki çalışmalar özellikle 1970'lerden sonra hız kazanmış, Güneş enerjisi sistemleri teknolojik olarak ilerleme ve maliyet bakımından düşme göstermiş, Güneş enerjisi çevresel olarak temiz bir enerji kaynağı olarak kendini kabul ettirmiştir.

Güneş’ten elde edilebilecek enerji


Dünyanın yörüngesi üzerinde, uzayda, birim alana ulaşan Güneş ışınları, Güneş'e dik bir yüzey üzerinde ölçüldükleri zaman 1,366 W/m2’dir. Bu değer Güneş enerjisi sabiti olarak da anılır.gezegen Atmosfer bu enerjinin %6’sını yansıtır, %16’sını da sönümler ve böylece deniz seviyesinde ulaşılabilen en yüksek Güneş enerjisi 1,020 W/m2’dir. Bulutlar gelen ışımayı, yansıtma suretiyle yaklaşık %20, sönümleme suretiyle de yaklaşık %16 azaltırlar. Sağdaki resim 1991 ve 1993 yılları arasında uydu verilerine dayanarak, elde edilebilen ortalama Güneş enerjisinin W/m2 cinsinden gösterimidir. Örneğin Kuzey Amerika’ya ulaşan Güneş enerjisi 125 ile 375 W/m2 arasında değişirken, günlük elde edilebilen enerji miktarı, 3 ila 9 kWh/m2 arasında değişmektedir.

Bu değer, elde edilebilecek mümkün en yüksek değer olup, Güneş enerjisi teknolojisinin sağlayacağı en yüksek değer anlamına gelmez. Örneğin, fotovoltaik (Güneş pili) panelleri, bugün için yaklaşık %15’lik bir verime sahiptirler. Bu nedenle, aynı bölgede bir Güneş paneli, 19 ile 56 W/m2 ya da günlük 0.45-1.35 kWh/m2 enerji sağlayacaktır. Yandaki resimdeki koyu renkli alanlar, Güneş paneli kaplanması durumunda aynı bölgede 2003 yılında üretilen toplam enerjiden biraz daha fazla enerji üretebilecek örnek alanları göstermektedir. Bugünkü %8 verime dayalı teknoloji ile dahi, işaretli bölgelere yerleştirilecek Güneş panelleri, bugün fosil yakıtlar, hidroelektrik vb kaynaklara dayalı tüm santrallerin ürettiği elektrik enerjisinden biraz daha fazlasını üretebilecektir.

Hava kirliliğinin neden olduğu Küresel loşluk ise daha az miktarda Güneş ışının yeryüzüne ulaşmasına neden olduğu için, Güneş enerjisinin geleceği ile ilgili az da olsa endişe yaratmaktadır. 1961-90 yılları arasını kapsayan bir araştırmada, aynı dönem içerisinde deniz seviyesine ulaşan ortalama Güneş ışını miktarında %4 azalma olduğu gözlenmiştir.
Ad:  güneş2.JPG
Gösterim: 315
Boyut:  80.5 KB
Global Güneş enerjisi kaynakları. Haritadaki renkler, 1991-1993 yılları arasında, gerçekleşen ortalama yerel Güneş enerji değerleri hakkında W/m2 cinsinden bilgi vermektedir.
Güneş Dünya'nın yörünge eksenine 1,366 watt/metre² enerji iletir, fakat yer yüzüne ulaşan enerji miktarı biraz daha azdır.

Güneş enerjisi teknolojileri


Güneş ışınlarından yararlanmak için pek çok teknoloji geliştirilmiştir. Bu teknolojilerin bir kısmı Güneş enerjisini ışık ya da ısı enerjisi şeklinde direk olarak kullanırken, diğer teknolojiler Güneş enerjisinden elektrik elde etmek şeklinde kullanılmaktadır. Güneş enerjili sıcak su sistemleri, suyu ısıtmak için Güneş ışınlarından yararlanır. Bu sistemler evsel sıcak su ya da bir alanı ısıtmak için kullanılabildiği gibi çoğunlukla bir havuzu ısıtmak için kullanılır. Bu sistemler çoğunlukla bir termal Güneş paneli ile bir de depodan oluşur. Güneş enerjili su ısıtıcıları üç grupta toplanır.
  1. Aktif sistemler, suyun ya da ısı transfer sıvısının çevirimi için pompa kullanırlar.
  2. Pasif sistemler suyun ya da ısı transfer sıvısının devrini doğal çevirim ile sağlarlar.
  3. Kütle sistemleri su tankının doğrudan Güneş ışığı ile ısınmasını amaçlarlar.
Yaygın Güneş enerjisi uygulamaları şunlardır
  • Düzlemsel Güneş kollektörleri: Ülkemizde de çok yaygın olarak kullanılan, evlerde sıcak su elde etmede kullanılan sistemlerdir.
  • Yek-odaklı Güneş enerjisi santralleri: Bunlarda, doğrusal, çanak şeklinde ya da merkezi bir odağa yönlendirilmiş dev aynalar kullanılarak, odak noktasında çok yüksek sıcaklıkta ısı elde edilir. Genellikle elektrik üretiminde kullanılır. Ancak henüz bir yaygınlık kazanamamışlardır.
  • Vakum Tüplü Güneş Enerjisi Sistemleri: Vakum tüplü Güneş enerjisi kolektörleri: iç içe geçmiş 2 adet silindirik cam tüpün ısı yolu ile birbirine bağlanması ve bu işlem sırasında arasındaki havanın alınması ile üretilir. Dış silindirik tüpün yüzeyine düşen Güneş ışınları aradaki havasız ortamdan geçerek iç kısımdaki silindirik tüpün yüzeyinde absorbe edilmesi ile çalışır. Arada madde olmadığından dolayı sadece ışıma ile ısınan sistem suyu dış hava sıcaklığından bağımsızdır.
  • Güneş ocakları: Çanak şeklinde ya da kutu şeklinde Güneş ısısını toplayan yapılardır. Gelişmekte olan ülkelerde daha yaygın kullanılır.
  • Trombe duvarı: Sandviç şeklinde cam ve hava kanalları ile paketlenmiş bir pasif Güneş enerjisi sistemidir. Güneş ışınları gün boyunca, duvarın altında ve üstünde yer alan hava geçiş boşluklarını tahrik ederek, doğal çevirim ile termal kütleyi ısıtırlar. Gece ise trombe duvarı biriktirdiği enerjiyi ışıma yolu ile yayar.
  • Geçişli hava paneli: Aktif Güneş enerjili ısıtma ve havalandırma sistemidir. Termal Güneş paneli gibi davranan, Güneş'e bakan delikli (perfore) bir duvardan oluşur. Panel, binanın havalandırma sistemine ön ısıtma uygular. Ucuz bir yöntemdir. %70’e kadar verime ulaşılabilir.
  • Güneş Havuzları: Havuza atılan tuzların yardımı ile dip tarafta sıcaklık elde edilir. Bunlar daha çok deneysel sistemler olarak kalmışlar, bir yaygınlık gösterememişlerdir.
  • Güneş Bacaları: Bir binanın zemininde toplanan ısı, yüksek ve dar bir bacaya yönlendiğinde, bacada kurulu türbini çalıştırır. Bu da, deneysel aşamada kalmış Güneş enerjisi türlerinden biridir.
  • Su Arıtma Sistemleri: Bunlar da bir çeşit havuz sistemidir. Havuzun üstüne eğimli cam kapak yerleştirilir, buharlaşan su tuzdan arınarak bu kapakta yoğunlaşır.
  • Ürün kurutma sistemleri.

Güneş pilleri


Bu yat üzerindeki Güneş pilleri 12 voltluk aküleri, 9 Amp’e kadar doğrudan Güneş ışığı yardımıyla doldurabilirler.
Güneş pilleri ya da fotovoltaik piller diye anılan cihazlar, yarıiletkenlerin fotovoltaik etki özelliğini kullanarak, Güneş ışığından elektrik enerjisi üretirler. Güneş pilleri, kurulan sisteme bağlı olarak bir kaç kW'dan birkaç MW'a kadar elektrik üretebilir. Yüksek üretim maliyetleri nedeniyle, yakın zamana kadar oldukça az kullanılmıştır. 1956'lerden bu yana uzayda uydularda, 1970'li yıllarda, elektrik hattından uzak yerlerde, yol kenarlarındaki acil telefon cihazları ya da uzaktan algılama gibi uygulamaların enerji gereksiniminin karşılanmasında kullanılmıştır. Son yıllarda, evlerde elektrik şebekesi ile birlikte çalışan sistemler de yaygınlaşmıştır.
Ad:  güneş1.JPG
Gösterim: 321
Boyut:  174.8 KB
2005 sonu itibarı ile toplam 5,300 MW olduğu zannedilen kurulu Güneş pili kapasitesinin, gelişmiş ülkelerin, Güneş pillerinin evsel amaçlı kullanımına verdiği teşvikler nedeniyle, 2006 yılında da ciddi artış göstermesi beklenmektedir. Gerek kullanımdaki artış, gerekse teknolojik gelişmeler nedeniyle Güneş pillerinin üretim maliyetinde her yıl azalış görülmektedir. Bir Güneş pili panelinin watt başına maliyeti 1990 yılında yaklaşık 7,5 USD iken, 2005 yıllında bu rakam yaklaşık 4 USD seviyesine inmiştir. Gelişmiş ülkelerin sunmuş olduğu teşvikler, Güneş pillerinin yatırım maliyetinin 5 ile 10 yıl arasında geri dönebilmesini sağlamaktadır. Evsel amaçlı kullanılan Güneş pilleri bir inverter aracılığı ile elektrik şebekesine bağlanmakta, böylece üretilen elektriğin akülerde depolanmasından tasarruf edilmektedir. 2003 yılı içerisinde tüm Dünya'da gerçekleşen Güneş pili üretiminde %32'lik bir artış gözlenmiştir. Güneş pili kullanımındaki artış o kadar büyüktür ki, yarıiletken üretiminin talebi karşılayamaması, Güneş pili üretiminin artışında kısıtlamaya neden olmuştur. Bu sorunun 2006 ve 2007'de de devam edebileceği sanılmaktadır.

Türkiye ve Güneş enerjisi


Türkiye Dünya üzerinde 36o-42o kuzey enlemleri ve 26o-45o doğu boylamları arasında bulunmaktadır. Türkiye'nin yıllık ortalama Güneş Işınımı 1303 kWh/m2yıl, ortalama yıllık güneşlenme süresi ise 2623 saattir. Bu rakam günlük 3,6 kWh/m2 güce, günde yaklaşık 7,2 saat, toplamada ise 110 günlük bir güneşlenme süresine denk gelmektedir. 9,8 milyon TEP (ton eşdeğer petrol) ısıl uygulamalara olmak üzere yıllık 26,2 milyon TEP enerji potansiyeli mevcuttur. Yılın 10 ayı boyunca teknik ve ekonomik olarak ülke yüzölçümünün %63'ünde ve tüm yıl boyunca %17'sinden yaralanabilir.

Termal Güneş enerjisi kullanım miktarı 2007 verilerine göre Türkiye'de ki kurulu güç 7.105 MWth ve 10.150.000 m²'dir.Bu sıralama içinde Türkiye 10 milyon m² kurulu Güneş kollektörleri ile son derece iyi bir yerde bulunmaktadır.
Fotovoltaik Güneş enerjisi kullanım miktarı 2009 verilerine göre 4MW değerine ulaşmış bulunmaktadır.

Mimaride Güneş enerjisi


Güneş enerjisinden yararlanan tasarımlar, çok az daha ilave enerji kullanmak suretiyle, konfor sıcaklığı ve ışık seviyesinin elde edilmesini hedefler. Bunlar pasif Güneş enerjisinde olduğu gibi soğuk ortamlarda daha fazla Güneş ışığı ile sıcak su elde edilmesi şeklinde ya da aktif Güneş enerjisinde olduğu gibi, pompa ve fanlar kullanarak, sıcak ve soğuk havanın (ya da sıvının) yönlendirilmesi şeklinde de olabilir.
Seralar da bir çeşit Güneş mimarisi örneğidir.

Isıl Güneş enerjisinden elektrik üreten enerji santralleri


Isıl Güneş enerjisi sistemleri, yaygın olarak, bir ısı eşanjörünü yüksek sıcaklıklara kadar ısıtarak, elde edilen ısının elektrik enerjisine dönüştürülmesi şeklinde kullanılırlar.

Enerji kuleleri


Enerji kuleleri bir ağ şeklinde yerleştirilmiş, çok sayıda düz ve hareketli olurlar.
Yoğunlaştırıcılı kollektörler ve buhar motorları
Bir yoğunlaştırıcılı kollektörde ısıya dönüştürülen Güneş enerjisi, nükleer ya da kömürlü elektrik santrallerinde olduğu gibi, suyun kaynatılarak buhara dönüştürülmesi ve elde edilen buharla da bir buhar motoru ya da bir buhar türbininin tahrik edilmesi suretiyle elektrik enerjisi elde edilir.

Stirling motoru buharla çalışan motorlara benzer. Bu tür motorlarda buhar yerine gaz kullanılır. Bir stirling motoru herhangi bir tür ısı kaynağı ile tahrik edilir. Stirling motoru, içinde belirli bir gaz bulunan ve kapalı devre çalışan bir ısı motorudur. Stirling motorunun çalışma sistemi sıcak ve soğukluk farkına dayanır. Kapalı devre bir sisteme sahip motorun içine dışarıdan bir yakıt verilmez. Stirling motorunun çalışması için gerekli enerji dışardan ısı şeklinde verilir.
Güneş enerjisinin elektriğe dönüştürülmesinde stirling motorunun kullanımı, %30'luk bir verim ile en yüksek verime sahip bir sistem olarak kabul edilir.
Son düzenleyen Safi; 16 Mart 2019 20:37

Benzer Konular

25 Ocak 2016 / Ziyaretçi Cevaplanmış
4 Şubat 2011 / Ziyaretçi Cevaplanmış
28 Ekim 2011 / ziyaretci Cevaplanmış
29 Eylül 2013 / Ziyaretçi Cevaplanmış
15 Mart 2013 / misafir Cevaplanmış