Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Sayfa 722

Güncelleme: 2 Aralık 2006 Gösterim: 1.654.618 Cevap: 12.492
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ağustos 2006       Mesaj #7211
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
DUVAR

Sponsorlu Bağlantılar
Dağ başını duman almış
Gümüş dere hiç akmıyor
Yolu tutmuş eşkıyalar
Bırakmıyor bırakmıyor

Bu gök deniz nerede var
Özlem burcu burcu kokar
Yel soldurur ateş yakar
Bırakmıyor bırakmıyor

Şu ağaçlar güzel kuşlar
Kuşlar dallara konmuşlar
Geçit vermez sıra dağlar
Bırakmıyor bırakmıyor

Ah bir güneş doğsa deriz
Karanlığı boğsa deriz
Püfler aydınlığı rüzgâr
Bırakmıyor bırakmıyor

Mutlu değil hür değiliz
Öz yurdumuzda sefiliz
Devrim deriz divan zinhar
Bırakmıyor bırakmıyor

Ne Hintteyiz ne Çindeyiz
Dört duvarın içindeyiz
Dört duvarda dört canavar
Bırakmıyor bırakmıyor

Bu gök deniz nerede var
Nerede bu dağlar taşlar
Ah şu yıkılası duvar
Bırakmıyor bırakmıyor


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ağustos 2006       Mesaj #7212
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
liebe45

Sponsorlu Bağlantılar
AŞK GÖZLERİMDE
Seni unutamıyorum
Anlatamadım biliyorum
Açıkçası gizlemeye gerek yok
Seni çok seviyorum

Anlamadın eminim
Böyle olmazdı yoksa sevgilim
Ah söyle lütfen!
Beni sevdiğini söyle
İnan aşkıma hiç şüpheye bile düşme
Çünkü aşk gözlerimde

Olsun!
Alırım kırık kalbimi çıkarım yola
Bikere bile bakmadan arkama
Ayrılık denilen boş yolda
Yürürüm tek başıma...

Bu aşkın telafisi olmayacakmı daha?
Aldığın yüreğimi, umutlarımı bari ver bana
Aşkıma inanmadın, ne inandırıcı gelmedi sana
Gözlerime bak ve söyle
Çünkü aşk gözlerimde...

Sevgi vardır, aşk gerçektir
Ne olur bunu bana hissettir
Her şeyin ilacı sevgidir
Önemli olan hissettirmektir...

Haklısın aslında...
Suçlu olan benim
Sana sevgimi hissettiremedim
Ama seni dünyalar kadar sevdim

İnanamadığını söylüyorsun
Bütün sevgimi hiçe sayıyorsun
Gerçek sevgimi görmek istiyorsun
Demiştim ya
Neden gözlerime bakmıyorsun?

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ağustos 2006       Mesaj #7213
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Aşk Bitti...



Bir aşk nasıl biterse öyle bitti bu aşk da
Uzun bir hastalık gibi
Aralıksız dinlediğim alaturka bir fasıl gibi
Gökyüzüne bakmayı, dostlara mektup yazmayı
Çiçekleri sulamayı unutmuşluğum gibi Bitti.
Bir aşk nasıl biterse öyle bitti bu aşk da
Yürümeyi yeniden öğrenen felçli bir çocuk gibi
Sokağa çıkmalıyım şimdi ve çoktandır
İhmal ettiğim dostlara yeni bir adres bırakmalıyım
Pencereleri açmalı, kitapları düzenlemeliyim
Belki bir yağmur yağar akşama doğru
Yarıda bıraktığım şiirleri tamamlarım
Aşk da bitti diyordu ya bir şair
Aşk bitti işte tam da öyle
Ahmet Telli
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ağustos 2006       Mesaj #7214
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Sormuyorum Artık

Sesim soğuk bir sis
Gittikçe grileşen dalgınlıklar oluyor
Sormuyorum bir yolculuğa kimle çıkılır
Ve kim yırtıp atabilir elindeki son dönüş biletini de
Tüm yalnızlıkları mümkün kılan birileri olmalı
Ya da kalbini kederle onaran bir göçebe
Özlemek o zaman bir çığlık olabilir belki, bir çığlık
Sormuyorum artık biliciye de, bilgine de
Aşkın darası nedir
Ve mutsuzluk mümkün müdür ki o,
Bir kırlangıç ikindisiydi belki de, gümüşte ve hüzne gizlenen

Ödünç sevişlerden bize kalan sonsuz grilikler oluyor yalnız
Ve bir çocuğun hüznüne kazınıyor, gülüşlerimizin paramparçalığı
Sesimin sislenmesi bundandır

Karşılığı yok hiçbir acının
Herşey gölgesi kadar ağır
Sormuyorum artık sormuyorum
Hergün yeniden kodlanan umutlarla kirletiliyor dünya
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ağustos 2006       Mesaj #7215
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
SEN GELİNCE AKLIMA

Çıksam,
Çıkıp gitsem uzaklara,
Burdan çok uzaklara,
Yine yanımdasın ya, burkulur içim..
Hani sen gider gidersin de
Evler,köyler durur ya orda,
Akşamsa kuşlar göçer,
Işıkları yanar evlerin,
Bir hüzün çöker ya hani
Karanlık iner dağlara..
Buğulanır gözlerim,burkulur içim..

Kaçsam,
Kaçıp bağırsam dağlara,
Feryadım yine sen olursun ya,
Burkulur içim...
Hani bağırsan da çıkmaz sesin
Uyansam bitse bu karabasan dersin,
Bir gülüş, bir dokunuş arar yüreğin..
Uyanır bakarım yoksun,
Boğulur sesim...

Girsem,
Girip yıkansam sulara,
Buz gibi denizlerde yanar,
Etim cayır cayır seni bağırır ya
Burkulur işte o zaman içim...
Aksini görüp sularda
Sarılır kucaklarım hayalini...

Koşsam,
Koşup karışsam kalabalığa,
Gürültülü, cıvıl cıvıl,
Işıl ışıl vitrinler
Gidenler gelenler.
Telaşlı koşarak yürüsem,
Sanki bir yere yetişecekmişim,
Aceleymiş işim,
Bekleyenim varmış gibi hani...
İçim burkulur yine
Sen gelirsin aklıma.
Ayaklarım ağırlaşır gitmez...
Buluşurmuşuz seninle
Dediğimiz yer ve saatte.
Özlermişiz,
Elele yürür gülüşürmüşüz.
Çok şeyimiz olurmuş konuşacak,
Kimseyi görmezmiş gözlerimiz.
Dünya durur, seyreder
Yollarımız gül olurmuş ya hani,
Dertler tasalar biter,
Simit alır yermişiz
Dilenciye para verirmişiz hani,
İçim burkulur, burkulur içim...

Kalksam,
Kalkıp sofralar kursam,
Mumları yaksam, donatsam,
Herkesi çağırıp toplasam
Sen gelirsin yine aklıma
Burkulur içim...
Hani çok açmışız da
Güle oynaya iştahla
Bağıra çağıra, döke saça yer,
'' Bugün neler oldu neler '' diye
Hepbir ağızdan konuşurmuşuz ya...
Bir sessizlik boynunu büker,
Yemekler tatsız tuzsuz olur,
Kurur ekmek, lokmalar büyür.
Çınlar tabak çatal
Sessizlik ölüm olur
Dağıtmak için pusu
Sözler diken olur,
Sofra küser,
Gönüller alıngan olur...
İçim burkulur burkulur...

Düşsem,
Düşüp yatsam yataklara,
Sen gelirsin yine aklıma...
Hani çocukmuşuz, hasta olmuşuz
Gözlerimiz baygın, buğulu
Yanaklarımız al al, ateşli,
Dışarda oyunlar oynanır neşeli
Kalkamaz yataktan
Kesiliriz ya iştahtan hani...
Öyle işte, boynum bükülür
Sen gelirsin aklıma öksüz, yalnız
Bakarım camdan, yoksun
Burkulur içim....

Ölsem,
Ölüp gitsem mesela,
Nasıl öldüğümü bilmeden, aniden.
Sen gelirsin aklıma yine...
Hani ölmüşüm de
Sevdiklerim, sevmediklerim,
Üzgün, ağlamaklı herkes.
İyiliğim, güzelliğim, bahtsızlığım,
Pişmanlıklar, keşkeler, feryatlar..
Ürpertiler rüzgarla karışık,
Sessiz dualarla örtülür ya toprak...
İçim burkulur, üzülürüm..
Ölüp gittiğime değil de
Seni burda yapayalnız, bensiz
Koyup gittiğime yanar, yanar içim...
Sen aklıma gelince
Sessizce akar süzülür gözyaşım.
Sevdiğim, yoldaşım, aşkım...
Burkulur yanar içim...
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ağustos 2006       Mesaj #7216
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Demek ki böyle başlıyormuş ayrılıklar!

Garip bir sıkıntı çörekleniyormuş içine..
Nefesin daralıyormuş..
Ağlamak geliyormuş içinden..
Bir yanın < Hadi ağla > derken..
Diğer yanın < Sakın ! > diyormuş kızarcasına..

Bir sigara yakılıyormuş pencere önünde..
Gecenin siyahına bakılıyormuş..
Yüreğinin daha siyah olduğu fark ediliyormuş sonra..
Ellerin titriyormuş sigaranın külünü pencere parmaklıklarından dışarıya savururken..
Sözde duman gözüne kaçıyormuş da bir-iki damla yaş süzülüyormuş.. Kendine yalan söylemeleri başlıyormuş insanın o an..
Ama itiraf edemiyormuş..
Sonra bitiyormuş sigara..
Pencereden aşağı bırakılıyor ve karanlıkta gözden kayboluşu seyrediliyormuş..

Ayakların direniyormuş, titreyerek de olsa..
Ağır adımlarla mutfağa kadar taşıyormuş bedenini..
Bir bardak demli çayın yanında, bir sigara daha yakılıyormuş..
El ele çekilen resimler alınıyormuş, şiirler ve hediyeler..
Hepsi mutfak masasının üzerinde duran eski radyonun yanına bırakılıyormuş..
Az sonra olacaklardan ürkerek Ağır ağır oturuluyormuş sandalyeye.. Önce sigaralar yakılıyormuş, sonra yadigar radyo açılıyormuş..
Ağlamak isteniyormuş ama ağlanamıyormuş..
Her melodi bir sancı..
Her nota bir hançer misali saplanıyormuş..
Kanaması durdurulamayan yüreklere..

<Gayet güzel yaşarım> deniyormuş önce..
Acınası bir gülümseme ile…


Aptalca gülümsemeler devam ederken yüzünde..ŞAH-MAT!

Evet, Kaybettim diyormuş yüreğin..
İsyanın en tepelere ulaşıyormuş…

Nedeeeeeeeeeenn! diye haykırıyormuş insan..

Semada yankılanıyormuş sesin, melekler ağlıyormuş,şehir susuyormuş..
Uzaklardan dalga sesleri geliyormuş..
Kıyılar ağlıyor, tane tane kum parçacıklarını denize akıtıyormuş gözyaşları yerine..
Sular sürüklüyormuş her şeyi..
Tüm değerler kayboluyormuş, insanlar ölüyormuş nazarında…
Bulutlar ağlıyormuş, her damla binlerce ton ağırlığında düşüyormuş yüreğine..
Su hızlanıp boğazına yükseliyormuş, boyunu aşıyormuş sonra..
Sahilden eser kalmıyormuş,son bir nefes kalmıyormuş…

Koskoca dünya yok oluyormuş..
Ardından ölünüyormuşYAR!
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ağustos 2006       Mesaj #7217
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
SEN GELİNCE AKLIMA

Çıksam,
Çıkıp gitsem uzaklara,
Burdan çok uzaklara,
Yine yanımdasın ya, burkulur içim..
Hani sen gider gidersin de
Evler,köyler durur ya orda,
Akşamsa kuşlar göçer,
Işıkları yanar evlerin,
Bir hüzün çöker ya hani
Karanlık iner dağlara..
Buğulanır gözlerim,burkulur içim..
Kaçsam,
Kaçıp bağırsam dağlara,
Feryadım yine sen olursun ya,
Burkulur içim...
Hani bağırsan da çıkmaz sesin
Uyansam bitse bu karabasan dersin,
Bir gülüş, bir dokunuş arar yüreğin..
Uyanır bakarım yoksun,
Boğulur sesim...
Girsem,
Girip yıkansam sulara,
Buz gibi denizlerde yanar,
Etim cayır cayır seni bağırır ya
Burkulur işte o zaman içim...
Aksini görüp sularda
Sarılır kucaklarım hayalini...
Koşsam,
Koşup karışsam kalabalığa,
Gürültülü, cıvıl cıvıl,
Işıl ışıl vitrinler
Gidenler gelenler.
Telaşlı koşarak yürüsem,
Sanki bir yere yetişecekmişim,
Aceleymiş işim,
Bekleyenim varmış gibi hani...
İçim burkulur yine
Sen gelirsin aklıma.
Ayaklarım ağırlaşır gitmez...
Buluşurmuşuz seninle
Dediğimiz yer ve saatte.
Özlermişiz,
Elele yürür gülüşürmüşüz.
Çok şeyimiz olurmuş konuşacak,
Kimseyi görmezmiş gözlerimiz.
Dünya durur, seyreder
Yollarımız gül olurmuş ya hani,
Dertler tasalar biter,
Simit alır yermişiz
Dilenciye para verirmişiz hani,
İçim burkulur, burkulur içim...
Kalksam,
Kalkıp sofralar kursam,
Mumları yaksam, donatsam,
Herkesi çağırıp toplasam
Sen gelirsin yine aklıma
Burkulur içim...
Hani çok açmışız da
Güle oynaya iştahla
Bağıra çağıra, döke saça yer,
'' Bugün neler oldu neler '' diye
Hepbir ağızdan konuşurmuşuz ya...
Bir sessizlik boynunu büker,
Yemekler tatsız tuzsuz olur,
Kurur ekmek, lokmalar büyür.
Çınlar tabak çatal
Sessizlik ölüm olur
Dağıtmak için pusu
Sözler diken olur,
Sofra küser,
Gönüller alıngan olur...
İçim burkulur burkulur...
Düşsem,
Düşüp yatsam yataklara,
Sen gelirsin yine aklıma...
Hani çocukmuşuz, hasta olmuşuz
Gözlerimiz baygın, buğulu
Yanaklarımız al al, ateşli,
Dışarda oyunlar oynanır neşeli
Kalkamaz yataktan
Kesiliriz ya iştahtan hani...
Öyle işte, boynum bükülür
Sen gelirsin aklıma öksüz, yalnız
Bakarım camdan, yoksun
Burkulur içim....
Ölsem,
Ölüp gitsem mesela,
Nasıl öldüğümü bilmeden, aniden.
Sen gelirsin aklıma yine...
Hani ölmüşüm de
Sevdiklerim, sevmediklerim,
Üzgün, ağlamaklı herkes.
İyiliğim, güzelliğim, bahtsızlığım,
Pişmanlıklar, keşkeler, feryatlar..
Ürpertiler rüzgarla karışık,
Sessiz dualarla örtülür ya toprak...
İçim burkulur, üzülürüm..
Ölüp gittiğime değil de
Seni burda yapayalnız, bensiz
Koyup gittiğime yanar, yanar içim...
Sen aklıma gelince
Sessizce akar süzülür gözyaşım.
Sevdiğim, yoldaşım, aşkım...
Burkulur yanar içim...
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ağustos 2006       Mesaj #7218
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
EY Hayat....

Nasıl Zevk Alıyorsun Kimbilir, İnsanların Umut Dolu Kıvranışlarından...

Hoşuna Gidiyor mu, Sevdaları,Yolları, Çareleri,Umutları Kırıp Döküp Avuçlara Bırakmak..

Yere Vurduğun Her Bedenin, Bir Süre Sonra Yeniden Hayata Dönüşüyle,Gözlerin Işıldıyor mu Bir Kez Dahanın olasılığıyla.

Bazen Merak Ediyorum Göz Yaşıyla mı Besleniyorsun Sen???
Oyuncak Etmişsin İnsanları, İstediğin Zaman İstediğin Yerde Bozuveriyorsun Oyunları..
Sormuyorsun Kimseye Hazır mı Değil mi.....

Aşka Mahkum Ediyorsun,Değil Aşkını Yüreğini de Söküp Alıyorsun..
Mutluluk Veriyorsun..Değil Gülümseyişi Gözyaşını da Söküp Alıyorsun..

Sen Nasıl Bir Şeysin Hayat?
Kendimizce Zaferler Kazanıyoruz., Bir Bakıyoruz ki Aldatmaca..
Ne Zafer var Ortada Ne Kazanç.. Savaştıran Sen,Kazanan Yine Sen...
Bizim Payımıza Hep Yenilgi,Hep Yenilgi..

Senin Beni Sevmen Çok da Umrumda Değil, Ben Seni Sevmeyi Çoktan Bıraktım..Haberin Ola..!Başka Bir Hayat Yarattım Kendime..
Sen Derdine Yan...Eski Biri de Benim İçin,Hatta Ne Dersen De..
Bu Keyfe Kederliğin Buraya Kadardı....

Seninle Davam Var,Bitene Kadar......
Senden Davacıyım Hayat....
Elbet Yaşattıkların İçin Çekersin Cezanı..
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ağustos 2006       Mesaj #7219
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
SENİ DÜŞÜNÜYORUM
Seni düşünüyorum yine
Yine vakit gece yarısı
Ellerinin sıcaklığını hissetmek istiyorum ellerinde

Anlamlı bir bakışın huzurunu duymak yüreğimde
Bir iki sözünün rahatlatıcı etkisiyle
Yanında olmak istiyorum

Şimdi daha çok anlıyorum çok özlediğimi
Öyle böyle değil
Deliler gibi, çılgınlar gibi
Yeniden doğmanın heyecanıyla

Kaybetmek korkusuyla
Evet daha iyi anlıyorum
Ölümün soğuk nefesi gibi
Ölümle yaşam arasındaki o çizgi gibi

Daha çok özlüyorum artık seni
Her an kopup gidecekmişsin gibi
Uzaklara çok uzaklara

Bir daha dönmeyecekmiş gibi
Şimdi daha çok seviyorum seni.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ağustos 2006       Mesaj #7220
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Zamana mahkum ol demişti bana
Bir göz yaşı bir sen bir de hayalim
Rüzgarın önüne at demişti bana
Bir göz yaşı bir sen bir de belalım.

Saksıda çiçeğim solunan havam
Bilirim yakında can özümdesin
Ummanda kayığım dümende sevdam
Sanırım hayalde tam içimdesin.

Ellerim ulaşmaz gözlerim duyar
Sazımın gövdesi tenin gibidir
Saçlarım uçuşmaz bedenim doyar
Kemanın perdesi sesin gibidir.

Bir gözyaşım bir sen bir de yüreğim
Gecenin matemi olup çıktınız
Bir gözyaşım bir sen bir de bedenim
Sevda ateşine koyup yaktınız.

Benzer Konular

18 Ocak 2010 / virtuecat Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya