Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Sayfa 723

Güncelleme: 2 Aralık 2006 Gösterim: 1.654.618 Cevap: 12.492

Konu Kapalı Sayfa 723 / 1250

Misafir

Ziyaretçi

22 Ağustos 2006 Mesaj #7221

Ziyaretçi

Saadet

Ömür tezgahında çile dokudu,

Sponsorlu Bağlantılar

Cefa ateşine düşer SAADET.
Sabırla şükretti dua okudu,
Sevgi ocağında pişer Saadet.

Ruhsuzun yüreği taşmı,demirmi,
Helalden pişmeyen yemek yenirmi,
Temelden yanlışa Töre denirmi,
Nusibeti bir bir aşar SAADET.

Çile girdabında yüreği yandı,
Hayata bağlayan dört tane can’dı
Onların gülmesi en mutlu andı,
Evlad sevdasıyla yaşar SAADET.

Azimle değişti hayatın rengi,
Evinde düzeni sarraf ahengi,
Cefanın,vefayla bulunur dengi,
Mutlu bir hayata koşar SAADET.

Kederli günleri geçmişte kaldı,
Kızları yetişti mutluluk saldı,
Hediye torunun sevgisi baldı,
Pınar duygusuyla taşar SAADET.

Kibar endamıyla buğday tenlidir,
Hayat bilgisiyle çağdaş yönlüdür,
Gizli hazinesi onun gönlüdür,
Güzellik sunarken coşar SAADET,

Kahverengi gözün,görmesin hüzün,
Sevgiyle doludur,duygulu özün,
Kalpleri ısıtır,tatlıdır sözün,
Mutluluğu yaşa, başar SAADET.

BEĞEN Paylaş Paylaş

Misafir

Ziyaretçi

22 Ağustos 2006 Mesaj #7222

Ziyaretçi

kimileri gölgelerinle avunur..
ben yapamam karanlıkta..
Sponsorlu Bağlantılar
yalnızlığımı seninle bozup..
kendimi kandırdığım tüm yalanları yüzüme vuracağım..
senin gözlerin benim gözlerim o vakit..
sırılsıklam seviyordum ya seni..
seni kendime bir izle saklayacağım..

sanırım biz farklı meridyenlerden geçiyoruz..
hiç bir harita birleştiremiyor ellerimizi..
ne de hiçbir yol çıkmıyor sokaklarıma..
kaybolan bilmem kaçıncı hatıramın yanık ucusun..
beynimde bir sen..
fakat bulamıyorum alevlere kaptırdığım sen yanımı..

kaçırma karanlığı sesinle..
bırak!
bundan sonra hangi zaman doğru zaman?

ışıkları çalınmış şehrimin..
dışarda matemli bir hava..
tıpkı düşlerim gibi ıslak kaldırımlar..

"Düşlerimi sağır ettim gözlerime."
herkes biraz sen olmak ister bu yüzden..
sen ise kendinden utanırsın..
sormadım say geçen saatlerin hesabını..

"seni son defa sığdıramadım bugün içime ve
gözlerimi kapadım sana.
sen çıkmazlardasın.
ben kayıplarda."

bulursan sana gelen izimi yollarında..
korkuyorum!
gölgeler basmadan duvarlarımı..
terketme düşlerimi.
sensiz bitmez bu sessizlikler..

ankara'ya bir kere daha çiz yüzümü..
herkes görsün, nasıl sevdin bir zamanlar beni!
bilselerdi,
herkes ben olmak isterdi biraz biliyorum..
bense bu sensizliğin içinde yokolmak istiyorum, bulutlara sığmadan!

korkuyorum,
yalnızlığım sızıyor aklımın içine..
elim son kez telefona uzanıyor..

ve ben
son defa sana küsüyorum,
gelmedin diye..
yine

BEĞEN Paylaş Paylaş

Misafir

Ziyaretçi

22 Ağustos 2006 Mesaj #7223

Ziyaretçi

Bir nefeslikmiş bizimkisi
Karbonmonoksitin fazla olduğu havadan
Aşk için bir nefes çekersin
Kimi zaman nefesini tutamaz;
Aşk denilen şeye yenilirsin…
Kimi zaman boğazında düğümlenir
Ne yutabilirsin ne de dışarı üflersin
Kimisi vardır;
Bir nefes bir ömre bedel
Kimisi ise;
Nefesi yettiği yere kadar
Benimkisini mi soruyorsunuz?
Bir nefesti bu aşk
Almamla vermem bir oldu…

BEĞEN Paylaş Paylaş

Misafir

Ziyaretçi

22 Ağustos 2006 Mesaj #7224

Ziyaretçi

___ Sen de giTTin ___

Sendin son durağı umutlarımın
Seninle güzeldi bu yer bu dünya
Gönüllü mahkumdum kirpiklerine
Ne desem boş artık-SENDE GİTTİN YA!

Paslanmaz kilitler vurdun gönlüme
Bitti o heyecan, bitti o rüya
Yine başbaşayım kendi gölgemle
Ne desem boş artık-SENDE GİTTİN YA!

Bir ben sindiremedim yokluğunu
Aslında tükendin, sende bittin ya!
Bir hasretin kaldı bende hepsi bu
Ne desem boş artık-SENDE GİTTİN YA!

BEĞEN Paylaş Paylaş

Misafir

Ziyaretçi

22 Ağustos 2006 Mesaj #7225

Ziyaretçi

unuttum artık seni

haberin ola eski sevgili
haberin ola
unuttum artık seni...

ağıtlar yazmıyorum artık adına
rüyalarıma da kabul etmiyorum geceleri
anımız olan yerlerin de uğramıyorum semtine
ve en güzeli
seni bir başkasının kollarında düşünmek
ürpertmiyor eskisi gibi beni.

duysan inanmayacaksın belki
ben eski karamsar ben değilim artık
paydos dedim tüm meyhanelere
ve dolaşmıyorum sabaha dek geceleri
sevda şarkıları söyleyerek.

şimdi sen benim için
unutulmuş bir şarkıdan hatırda kalan
birkaç kelime
veya belli belirsiz
bir hayal gibisin
bunu böyle bilmelisin.

haberin ola eski sevgili
haberin ola
unuttum artık seni.

BEĞEN Paylaş Paylaş

Misafir

Ziyaretçi

22 Ağustos 2006 Mesaj #7226

Ziyaretçi

Gün gelir bu ateş senide yakar
Gün gelir anlarsın çektiklerimi
Aynadan kendine yabancı bakar
Gün gelir anlarsın çektiklerimi

Gözlerin uzak bir noktaya dalar
Ruhundan boşalır, yüreğin dolar
Hep aynı, hep aynı şarkıyı çalar
Gün gelir anlarsın çektiklerimi

Huzur can çekişir, fırtına dinmez
Aldığın nefesler, ciğere inmez
Bağrındakı gayya, bir türlü sönmez
Gün gelir anlarsın çektiklerimi

Yalnızlık en sadık yoldaşın olur
Bozduğun yeminler, milyonu bulur
Gururun okları yaydan kurtulur
Gün gelir anlarsın çektiklerimi

Hayatın yolları hendekli, taşlı
Yalanlar vardır ki seksenbeş başlı
O ölüm beklemez, genç yada yaşlı
Gün gelir anlarsın çektiklerimi

BEĞEN Paylaş Paylaş

Misafir

Ziyaretçi

22 Ağustos 2006 Mesaj #7227

Ziyaretçi

SEVİNDİ SİYAH GÜLLER

Kırmızı gülü sevdim, aşkım ile yanmadı
Beyaz gül yaklaşmadı, adımı hiç anmadı
Sarı güle gel dedim, sözlerime kanmadı
Siyaha derdim döktüm, dövündü siyah güller…

Kırmızı gül kâbustu, beni üzen rüyaydı
Beyaz gül güneşimi örten sahte ziyaydı
Sarı gül gözyaşıydı, ihanetti, riyaydı
Siyahı bağa diktim, övündü siyah güller…

Kırmızı gül kimi gün benim için ağladı
Beyaz gül gelin oldu, yüreğimi dağladı
Sarı gül cellat çıktı, ilmeğimi bağladı
Siyah güle diz çöktüm, savundu siyah güller…

Kırmızı gülü biçtim, yapraklarını yaktım
Beyaz gülün koluna çifte kelepçe taktım
Sarı gülü unuttum, öldü gözüyle baktım
Siyaha sevda ektim, avundu siyah güller…

Ben hüznün şairiyim, hüzün siyahı seçti
Kırmızı gül bülbülden, beyaz aşk’tan vazgeçti
Sarı gül bin kahırla başka âleme göçtü
Siyaha yürek söktüm, sevindi siyah güller…

BEĞEN Paylaş Paylaş

Misafir

Ziyaretçi

22 Ağustos 2006 Mesaj #7228

Ziyaretçi

Ben, seni; adını bilmeden sevdim. Ve, “var”lığınla gülüşünü...
Ben seni, yaşını bilmeden, gözünü-kaşını bilmeden sevdim.
Ve, “yar”lığa süzülüşünü.

Ben seni, sesini duymadan sevdim...
Ve duymadan nefesini.
Ben seni adını bilmeden sevdim...
Ama; sevdim!..

Üşüyüşünü sevdim...
Üşüyüşünü sevdim onüçüncü ayın ilk günü;
“Gel, ısıt” deyişini!..
Bekleyişini sevdim beşinci mevsimin gün bitimlerinde, bilerek gelmeyeceğimi...
Akşam alacalarının gönlüne yürüyüşünü sevdim...
Ve, kıpırtısız, karanlığa gömülüşünü sevdim.
Bir de;
“Gel, ışıt” deyişini!..

Ben seni, adını bilmeden sevdim.
İhtiyacım... Cevabım...
İsimler koydum sana; bahar yelim, çiçek tarlam... Gökkuşağım, ışığım... Kuşkanadım, pembe rüyam, çiy tanem...
Seni, adını bilmeden sevince öğrendim; seni sevmek için gerekmiyordu ismini bilmem...
...Sevdim işte!

Ben, seni; yaşını bilmeden sevdim... Yani bilmeden sevdim deden yaşında mıyım, torununla akran mı!
Ben seni, gözünü-kaşını bilmeden sevdim.
Ben seni, sesini duymadan sevdim.

Ve hatta öğrenmeye korkarken, bilmeye kıyamazken seni...
...seni sevdim.
Seni sevdim.

İçime salıncaklar kurdum gönlümün ipleriyle...
Oturdun, sallayamadım; dokunurum diye korkumdan!
Dolaştın boynuma bir sarmaşık gibi; okşayamadım.
...Koklayamadım!
Dalgalarını taramamış olan parmaklarım yabancı saçlarına...
Ve hâlâ bilmiyorum, gözlerin ne renk?.. Hangi yıldızlar mahpus içinde?

Ve ben sana hâlâ seni sevdiğimi söyleyemedim!..
Ama ben seni; adını bilmeden, yaşını bilmeden... Yüzünü bilmeden, sesini bilmeden...
...seni bilmeden sevdim.
Seni, “bilmeden” sevdim!
Senin olmadığın ve benim olmadığım bir sokaktaki köşebaşında çarpıştı duygularımız!
Döküldü içindekiler ve döküldü içimdekiler...
Sen yoktun orda ve ben de yoktum;
Ama sevda vardı!

Ve, ben; seni adını bilmeden sevdim

BEĞEN Paylaş Paylaş

Misafir

Ziyaretçi

22 Ağustos 2006 Mesaj #7229

Ziyaretçi

SENSİZLİĞİN IZDIRABI
Yapayalnız bir sahil yolunda ben
Çaresizliğime yanmaz oldu, ay ve yıldızlar
Kapkaranlığa gömülmüşüm sanki,
Ne senin sitemin, nede sahile vurup kırılan o dalgalar
Nede sevenlerin sevdası kaldı, yalnızlığımı bozan
Anlatamıyorum sitemimi kimseye
Yalnızım yine, yapa yalnız bir sahil yolunda

Her sıradan, sıra dışı akıyor bak hayat
Sensizliğine bir sır olmuş, bir karalık geçe
Ve sensizliğin ruhuma verdiği, işkence
Tek kalan yanı başımda, boş bir şarap şişesi
Oda mahzun ve mutsuz, yalnız bakıyor bana
Ve sensizliğin hahrını yudumluyorum bir bir
Çaresizliğime kahrediyorum, bazen de küfür
Ve bu arada yavaş yavaş sarhoş oluyorum galiba

Bir mahkeme kurdum o an içimde
Hakim oldum, mahkum ettim hayatı
Savcı oldum amma, savunamadım kendimi
Ve bir daha sensizliğin sesizliğine itmiş oldum kendimi

Tam bu arada, sanki bir kıvılcım çakılmıştı,
Sahil lambalarının yandığını fark ettim
Bununla birlikte ruhumun ta derinliklerinden
Bir şeylerin kıpırdadığını his ettim
Sanki Sensizliğin sesizliğine uzanmış bir tal
Ve Umutsuzluğumu kırıyorum bir bir
Tekrar sevmeye, hayata bağlanmaya karar veriyorum
Her şeye rağmen
Yaşamanın güzel olduğuna, karar veriyorum tek celsede
İdama mahkü ediyorum ümittsizliklerimi
Yelken açıyorum tekrar yaşamaya ve hayata
Ve karar verdim O gece sahil yolunda
Her şeyden azar azar, ders çıkartım geçen yaşamdan
Şimdi oturmuş, umutsuzlara ışık, bir mum yakıyorum
Nasihat la, karınca kararınca.

BEĞEN Paylaş Paylaş

Misafir

Ziyaretçi

22 Ağustos 2006 Mesaj #7230

Ziyaretçi

ELVEDA

Ayrılık bir parçadır yüreğimden sökülen
hep hüzün verir kısacık bir veda
En zor kelimedir dudaklarımdan dökülen
Gözlerimi kapatarak söylediğim ELVEDA...

Görmeni istemem hiç gözlerimin nemini
ne bir ses isterim,ne de bir seda
Unutalım karşılıklı ettiğimiz yemini
Bu güzel gözlerine son bakışım.ELVEDA...

Bir sayfa daha kapandı ömrümde
kimseye etmem artık kendimi feda
Bütün kapıları kapattım gönlümde
sana,bana ve tüm aşk'lara.ELVEDA...