CİNNET
Seni ve göz yaşlarımın eseri
Ümitsiz, sarsak, serseri,
Bir yığın kirli defteri
Bir damla duman kadar
Yoğurup erittim tekrar…
Ne olur koş, uç, yaşa
Harmanda savrulan
Taze samanlar gibi parla
Gel, gül, omuzla
Şişir yelkenleri hızla
Yürüt paytak pengueni
Bırak nasılı nedeni
Kıvır kalemin ucunu
Bilme arsızın suçunu
İltihaplı yaralara toz basılsın
Kanasın sağır kulakları
İş bilmeyen uşakları
Takma, asıl sen nasılsın?
Kork sarmayan kollardan
Kurtul şarkını söyle
Şarkını söyle de kurtul
Titrek yollardan geriye
Gitme, yıllardan beri
Ne tokmaklanan deri
Ne de tokatlanan dadı
Bir sarhoş darbukacı
Ve döne döne sızmış bir dansöz
Göbeği kadar nam saldı
Nerede göklere uzanan gelecek
Nerede sakatlanan geçmişin yâdı
Elde sadece top top yuvarlak,
Kutu kutu aptallık
Ve çillenen kumbaram kaldı…