Arama

Platonik Aşk - Sayfa 11

Güncelleme: 12 Aralık 2018 Gösterim: 134.648 Cevap: 425
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
11 Mart 2007       Mesaj #101
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

siir10016 cbk
Sponsorlu Bağlantılar
siir10016 cbk1


Sorry, your browser doesn't support Java(tm).





YÜREĞİNDE YER VARMI?

Parmaklarının ucunda şu an hissediyor musun beni?
Hisset!
Hisset, Parmaklarına değen kağıdın içinde
Dolaşan damarlarımı...
Hisset damarlarımın, kanımın
Seni aramak için
Deliler gibi dolaşmasını...

Parmaklarının ucunda şu an hissediyor musun beni?
Dinle; duyuyor musun yüreğimin ritmini?
Gönlümde esen rüzgârları dinle...
Nefesimi tutmasam
Gözlerindeki derin ovalarda titreyen
Bütün yeşillikler kül olur,
Sazlar büyür simsiyah,
Kuruyan gözpınarlarında...

Parmaklarının ucunda şu an hissediyor musun beni?
Yazık! Mekanlar durduruyorsa seni.
Ve yazık, kendini bağladıysan maddelere...
İpsiz bir uçurtmayım ben... Ve kuyruksuz
Saçlarının çizgilerinde süzülen...
Rüzgârım sensin.
Susma ve sakın gözlerini kapatma, düşerim!
Yüreğinde yer var mı?

Parmaklarının ucunda şu an hissediyor musun beni?
Ve bir kaynak suyundan oluşan derenin
Üzerine düşen yaprak gibi;
Düşürüyor musun gülüşlerini
Ve öpüşlerini sesimin üstüne?
Akıyor musun benimle beraber,
Akıyor musun yıldızlara doğru?
Yıldızlar... Yıldızlar neden böylesine vefasız?
Neden her üşüyüşümde
Lapa lapa yağıyorlar avuçlarıma,
Neden eriyip kayboluyorlar?

Parmaklarının ucunda şu an hissediyor musun beni?
Bilmiyorum. Bilmek istemiyorum...
Ama parmaklarının ucunda şu an ne olur hisset beni...
Hisset!
Hisset, damarlarımdaki kanımın,
Seni aramak için deliler gibi dolaşmasını...
Söylemiştim değil mi?
İpsiz bir uçurtmayım ben...Ve kuyruksuz...
Saçlarının çizgilerinde süzülen...
Rüzgarım sensin.
Susma ve sakın gözlerini kapatma, düşerim.
Yüreğinde yer var mı?

Muammer Erkul



Nephthys - avatarı
Nephthys
Ziyaretçi
15 Mart 2007       Mesaj #102
Nephthys - avatarı
Ziyaretçi

Platonik aşkıma mektup

Sponsorlu Bağlantılar


Sen benden uzakta başkalarıyla
Konuşup paylaşırken zamanını
Kıskanıyorum
Benden ayrı hissediyorum seni
Korkuyormusun içine dert olurum diye
Sevmeye beni
Üzülürmüsün seni seversem delicesine
Çekip gidermisin sahilimden sessizce
Lanet edermisin
Beraber geçireceğimiz anılarımıza
Sevinirmisin eğer ben yalnız
Ve mutsuz olursam
Gözyaşlarım dinmezse
Belki de sevgini göstermek
Zor geliyor sana
Çelişkiler yaşıyorsundur
Seni nasıl seviyorum diye
İlgim seni korkutuyordur
Bir çılgınlık yaparım diye
Ne istiyorum biliyormusun
Ben sende hep tutuklu kalayım
İçimdekileri bir su gibi serpeyim
Yüreğinin her köşesine
Bu acılar sana bağlanmalarım
Korkutmaya başladı beni
Çünkü ben böylesine sen olmuşken
Sen bir o kadar uzaksın bana
Bu aşkımı ne zaman fırlatıp atmak istesem
Bumerang misali dönüp te geliyor bana
Ben sana bakmak istemesemde
Yüreğim dinlemiyor geri dönüyor sana
Hayaller kuruyorum
Yatıp başımı koyduğumda kollarına
Ellerin ellerimi bularak
Beni okşadığında
İçimin en yakını olacaksın diye
Yüzünü kuruladığın havlunu yıkamazdım
Kokun gitmesin diye
Sen benim her şeyimi paylaştığım
Kalbimin tüm sırrını verdiğim
İlk erkeğimsin
Kavuşamadığımız için
Hiç güneş doğmayacak üzerimize
Bütün bunlardan sonra
Yüreğindeki aşkı tutkuyu
Bırakıp gidersen bana
Razı olurum sensiz kalmaya
Sen istemezsen de beni
Gelip serileceğim
Sular gibi senin kıyılarına
Çünkü ben senin içinde
Bir sen daha olacağım



Alaşara Işık

Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
15 Mart 2007       Mesaj #103
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Aslında

Yalnızlığa kaçışım çözüm değil aslında.
Yetmiyor sözler hislerimi anlatmaya.
Masumane bakışın olsada aklımda.
Gitmeliyim uzaklara zamanın akışında.

Suçlu arıyorsan suçlu olan benim.
Seni kırmadan yok olup gideyim.
Bedel istiyorsan vur beni öleyim.
Gitmeliyim lâkin uzaklara, gitmeliyim.

Ayrılığım zaruret, ihanet değil aslında.
Ölümcül bir neden kaçışımın başında.
Ne olur anla, soru sorma ve anla.
Sessizce gidişim ölümüm aslında.

Ahmet Arslan


Aşk

Hayatın hızıyla yaşadık o aşkı
Her şey bir anda başladı
Yaşandı
Ve bitti...

Yan yana gidip de bir süre
Ayrı yönlerde uzaklaşan
İki tren gibi...

Ataol Behramoğlu
Son düzenleyen Mystic@L; 15 Mart 2007 14:05 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
15 Mart 2007       Mesaj #104
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
sevgi10096
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
15 Mart 2007       Mesaj #105
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Ayrılık hasreti vurdu bağrıma
Neden ayrı düştük, bilemiyorum!
Sen yoksun sevdiğim, gönlüm virane
Üzüntüm çoğalır, gülemiyorum! .

Gönlüm ateş sanki, kor gibi yanan
Hasret mızrak mızrak, vermiyor aman
Derdimle baş başa kaldığım zaman
Akar gözüm yaşı, silemiyorum..

Gittiğin gün dünya zındana döndü
Ümidin, hayalin ziyası söndü
İdrâk paramparça, duygu bölündü
Bir türlü kendime gelemiyorum! .

Hıçkırır yüreğim firkât yasında
Gönlüm kürek çeker, gam deryasında
Muhabbet düşünde, aşk rüyasında
Arıyorum seni, bulamıyorum..

Hünkar Dağlı
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
15 Mart 2007       Mesaj #106
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Sana uzaktan bakıyorum. Sana bakmak inanılmaz mutlu ediyor beni. Sen gidince aklım da senin peşinden sürüklenip gidiyor, yüreğim de.. Yanında biri mi var, ona bir şey mi söylüyorsun, onunla gülüyor musun.. içim yanıyor. Ama senden sonra gördüğüm o insan birden senden biri oluyor. Senin baktığın her yer artık güzel, senin konuştuğun her insan, özel oluyor.

Sen evine şu yollardan gidiyorsun. Ardından yürüyorum. Beni fark etmiyorsun. Önünden geçtiğin evlere, gölgesinde yürüdüğün ağaçlara, her gün bindiğin otobüse bakıyorum. Senin gözünle bakıyorum. Sen yokken de o yollardan defalarca geçiyorum. Senin kokun, senin havan, senin auran sinmiş havaya.. Sanki seni soluyorum.

Akşamları ne yaparsın acaba? Sofraya oturduğun zaman yanında kimler var? Hangi yemeği severek yersin, neyi sevmezsin? Kitap okur musun? Hangi kitapları seversin? Ne tür filmlerden hoşlanırsın? Televizyon izler misin? Gece sokağa çıkar mısın? Arkadaşlarınla en çok neye gülersin? En çok kim kızdırır seni..Hangi futbol takımını tutarsın?

Bilmeliyim. Senin hakkındaki bütün ayrıntıları öğrenmeliyim. Çünkü ben de o filmlere gideceğim, ben de o dizileri izleyeceğim, ben de o yemekleri seveceğim ya da nefret edeceğim. Bilmeliyim. Baştan kuruyorum dünyamı. Seninle yaşamaya başlıyorum.

Onca kalabalığın içinde, karmaşık yaşamın ortasında eğer sen varsan daha seni görmeden bir kuş gibi çırpınmaya başlıyor yüreğim. Bir ışık çarpıyor yüzüme, bir sıcaklık yürüyor göğsümde. Anlıyorum ki sen varsın. Sen ordasın. Sen gelmişsin. Bakmadan, başımı çevirip seni görmeden varlığının farkındayım.

Ey uzak uzak baktığım.. göz göze gelmeden, saçını okşamadan, değil bir rüyayı bir cümleyi paylaşmadan sevdiğim sevgilim. Bir aşk filiz verdi, fidan verdi, kök saldı içimde. Onu sana göstermek için ömrümü veririm.
I3uz_KaLpLi - avatarı
I3uz_KaLpLi
Ziyaretçi
15 Mart 2007       Mesaj #107
I3uz_KaLpLi - avatarı
Ziyaretçi
Sanalda platonik aşk diye bişey yoktur. Karşısındaki insanın görüntüsüne, sözlerine yada cinsiyetine aldanıp kendini aşk yada başka bir his içersinde bulan insanlar tamamen boşluktadır.

Sizin platonik diye adlandırdığınız olay karşı cinsin diğerini etkilemek için yaptığı klavye oyunlarından ibarettir. Partner etkilenir sonra kendi haline bırakılır. Sonuç ? Karşılıksız aşk yada sevgi izlenimi. 1-2 resmini gördünüz diye yada kamerada, mikrofonda insanların ego amaçlı yaptıkları oyun yada tuzaklara düşüp psikolojik olarak etkilenmeyin.

Bu hissi yaşayabilmek tamamen reality ister. Kendisini sanal boşlukta kaybetmiş kişiler sadece varolduğunu sanır.

Sonuç olarak size butür egolarla yakınlaşan kişilerle siz kendi egonuzu tatmin edin. Onlara istediklerini verin ama sınırlı şekilde bırakın sizi kandırdıkalrını düşündükleri anda gülünen taraf onlar olsun.

Unutmayın en iyi savunma saldırıdır.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
15 Mart 2007       Mesaj #108
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
1fg0
HayLaZ61 - avatarı
HayLaZ61
VIP BuGS_BuNNY
16 Mart 2007       Mesaj #109
HayLaZ61 - avatarı
VIP BuGS_BuNNY
Platonik aşklar çıktı bize her kazıkazandan…
Umutlarımız kapalı havzaların esiriydi.
Bir gülümsemede bulduğumuzu sandığımız her şeyimiz,
Bir kafa hareketiyle hiçbir şeye koştuğunda,
O zamana kadar hayatı anlamlandıran
Hiçbir beyin fırtınası kılıklı çare
Uçurumdan yuvarlanmasına ramak kalmış bir toz taneciğini
Kurtarmaya yetmedi…

Payımıza fazlasıyla düşen enkazlardan,
Yine onların küçümser bakışları altında kalkmaya çalıştık
Her düştüğümüzde.
Kimseye inat değildi söylediğimiz şarkılar…
Kim yenik düşmemiş ki platonikliğe
Karşılıklı aşkların kırıntılarıyla avunma uğraşındayken
Biz birer sargı bezi bulalım
Bu çöl rüzgarından kopmuş cümlelerin,
Kayıp özneleri misali ıssızlığımıza…

Yaz günü üşüdüğüne inandırılmış,
Kendimize bile batacak kadar becerikli dikenlerdik
Hangi aşka çare olurduk ki
Sevsinler bizi…
Pirana Kovalayan Çılgın Hamsi...
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
17 Mart 2007       Mesaj #110
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
resim04aa8

Benzer Konular

22 Nisan 2008 / Kral_Aslan X-Sözlük
3 Şubat 2010 / ThinkerBeLL X-Sözlük
11 Mart 2012 / Mira Edebiyat