Arama

Gitmek mi Kolay? Yoksa Kalmak mı? - Sayfa 38

Güncelleme: 29 Mayıs 2012 Gösterim: 254.794 Cevap: 1.073
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
22 Mart 2007       Mesaj #371
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Öte'ye

Sponsorlu Bağlantılar
hep Senin içindi, hep
güle dönüşü Hiç'in...

varlık gurbet, yokluk sıla;
aşklar hep Sana varmak için...

kalbimin ötesi, gülümün üstü;
yolu yolculuktan ayırdın, -niçin?

Hilmi Yavuz

Pollyanna - avatarı
Pollyanna
Ziyaretçi
23 Mart 2007       Mesaj #372
Pollyanna - avatarı
Ziyaretçi
Gitmişliğine ve Susmuşluğuna Dair
mağrur bir ırmak geçiyordu kalbimin coğrafyasından
Sponsorlu Bağlantılar
her ırmak kadar asi
ve mahcub
günahlığından muzdarib her günah gibi
ne vakit değse gözlerin gözlerime
içimde bir inşirah
belli ki cennetten geliyordu
bir ırmak işte
her mevsim yağdıkça ben bahar tazeliğinde
mutedil bir akışla sana dökülüyordu

gittin
günüm gecem uykum
tadım tuzum bi yana
tenimin serinliğini alıp gittin
şimdi hangi su
hangi yağmur doldurur bu menfur boşluğu
gittin ve anladım
sırrı ateşmiş aşkın
ayrılıksa
bitimsiz bir çöl susuzluğu

sen gideli kalemime vuruyor efkârım
kırık dökük cümleler kuruyorum öznesi sen
sol yanımda kederli bir şair sancısı
ceplerimde aşka muhalif sloganlar
her satırda gidişinden dem vurup
umarsızlığına göndermeler yapıyorum
biliyorum beyhude
birşey söylemez kelimelerim biliyorum
öyle yabancıyım ki aynalara
kendi dilimden ben bile anlamıyorum

sustun
bana yangın yeri sustuğun her söz
müzmin acılar düğümlendi canıma
korkuyorum
yanacak dokunduğum yerler
ateşten libaslar biçildi ruhuma
binlerce günaha bulaşmışken ellerim
cehennemin gölgesi düşmüşken ardıma
bilmem
yakışır mı dilime
serinliğim olur mu ibrahimî bir dua

yitik kuyuların mahkumu artık sende bulduğum yusuf
firari bir tebessüm içimdeki züleyha
omuzlarımda bunca ıstırap yükü
her gün biraz daha eksiliyorum
biraz daha küsüyorum mutluluk mefhumuna
söylesene sevdiğim
eski bir fotoğraf mı şimdi tüm yaşanmışlar
lügatlarda izahı bulunmazken halimin
hangi şiir hangi şarkı anlatsın beni
terkedilmiş evler gibi yalnızım
perişanım kaybedilmiş savaşlar kadar



Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
23 Mart 2007       Mesaj #373
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Var git dilin duası , bu kez değildir sana.
Ağlamak eski silah, ta ademden bu yana...
Var git görmesin gözüm, sen hayal kuramazsın.
Gönülden sadık değil, bir yerde duramazsın...
Var git gidebilirsen, gidebildiğin yere.
İyi olmaz yaranla, biçare kal, biçare...
Var git anlat herkese, bilsinler söyle kimdir.
Kim kimin yarasına ,çare olmuş hekimdir...
Anlat ki öğrensinler,sevdada ahit var mı?
Anlat ki terk edene ,cezalı akit var mı?...
Var git gittiğin kadar, veda etmen gerekmez.
Bu gönül tarlasına, hicran ekmen gerekmez...
Var git vefa örneği, kanayan yürek benim.
Duada huzur gibi, sevdada dilek benim...
Var git kölen değilim,sürükleme ardından.
Aşkla bağlı olanlar, kopmaz gönül yurdundan...
Var git gönül dostuyken , azat ettin sen beni.
Bu sevda pazarında, mezat ettin sen beni...
Var git, dostum sen var git,uğurlar olsun sana.
Ağlamak eski silah, ta ademden bu yana...


Elmadağ
10/07/1997

Metin Uz
Pollyanna - avatarı
Pollyanna
Ziyaretçi
23 Mart 2007       Mesaj #374
Pollyanna - avatarı
Ziyaretçi
gitmexv1
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
23 Mart 2007       Mesaj #375
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Direnci zemheriden karılmış-ölüm kapı komşusu
Sabrı dağlarla bir- cehennemden sökün etmiş ağustosu
Zulümlerle dövülmüş yüreği yoksulluğun örsünde
Gene de yangınlar içinde yediveren güldür sevdası
Yıkılası kara dağlar boyun büküp yol verir
Değilse kıyametler doğurur coşkusu
Lâkin körolası yollar uzanmış yatar toz kül içinde
Kör bir engerek gibi azrail hovardası
Bir yol gülüşlere karışmış
Bakışlara tünemiş-sözcüklere bulaşmış
Ezeli bir acının doğurduğu nefret aşılmaz
Yıkılmaz muhanetin karlı dağları çevresi dolaşılmaz
Ruhları yağmalanmış babadan oğula devrolan lanet
Çifte su verilmiş yüreği kâr etmez hasretine
Koparır elini kolunu gurbet
Gene de yediveren güldür sevdası
Bilmezler
Yaşamak derler adına
Dağların ötesinde bin yıldır paylarına düşen esaret
Günah-vebal-yemin-gammazlık -yalan- kin
Uğur-nazar-büyü-yılan-çiyan-cin
Ekmek atlı insan yaya-can ter içinde
Korkuyla nefretle silahlandırmış ruhlarını cehalet
Bilmezler
Özgürlük derler adına
Dağlarda yapayalnız ağlayabilmenin
Ölmenin doktorsuz ilaçsız
Bazan çocuk üstüne bazan yılan sokması
Sanırsın ki unutturmuş sevmeyi
Gülüşlere afat olmuş nuhnebiden kalma cinnet
Gene de yediveren güldür sevdası

(Yarın Yeniden/Gerçek Sanat)

Adnan Durmaz
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
24 Mart 2007       Mesaj #376
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Ardınsıra Feryadım!

Senle geçen günlerim,
özlem dolu yüreğim.
Hasretinle beklerim,
döneceğin o günü.

Vatan için sen orada,
başsız kaldım buralarda,
Ağlaşamda kime fayda,
sen olmadıktan sonra?

Tabutun kanlı getirdiler,
şu yüreğim bitirdiler,
feryadım çok gördüler,
Ardınsıra feryadımı.

Kurşun yarası sırtından.
Andım olsun, ben bulmadan,
dönmem gayrı bu yollardan.
Seni vuranı bulmadan.

Ahmet Arslan
NiliM - avatarı
NiliM
Ziyaretçi
24 Mart 2007       Mesaj #377
NiliM - avatarı
Ziyaretçi
O DÖNMEDEN ÖNCE

Geceleyin benden ayrılır ruhum,
Dönünceye kadar açık kalır cam.
Uyanık, başımın ucunda bir mum,
Beklerim, beklerim böyle her akşam.
Bilmesem de nereye gidiyor ruhum,
Bütün gece sessiz, eriyip de mum,
Sabah olduğunu çok biliyorum;
Biliyorum, bu bir sonsuz helecan.
Besbelli bir ömür böyle sürecek,
O öyle uçarı, ben böyle ürkek;
Bir gün ya bilerek, ya bilmeyerek,
O dönmeden önce camı kapıyacam.

Ahmet Kutsi Tecer


Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
24 Mart 2007       Mesaj #378
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
sevdam öldü artık,
Dün gece seninle sevişirken
Hayallerim ise boğuldu acılı düşlerimde..
Tövbe ettim adına,
Aşkıma, sana sevgime,
Dün gece
annemin üzerine.
Umutlarım yok oldu artık seninle beraber
Dün gece bütün aktığın damarlarımıda kestim.
Gözlerim her gece doluyordu hayalinle
Bu gece görkemli bir törenle körlüğü seçtim..

Zeynep Orcanel
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
24 Mart 2007       Mesaj #379
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Kavuşmak Olsun Gidişin !

I. - saymaca -

bu kaçıncı
yıldızsız bir gökyüzünü seyreder gibi
gidişine yakıp
bitiremediğim şiir?

sıvazlıyor bilincimin eli öksüz sırtımı
sokak ortasında pejmürde bir kedi ağlıyor
aylardan fena halde eylül sanki
ağzımın kıyısındaki gülücükle dürtüyor içimdeki bahar
yekin bir daha sarı buğdaylar gibi
rüzgârsız havalarda bile yekin

II. - zaman :
kaçıncı boyutu insanın? -

zamana
inat
bir
konukluk
bu
yaşam
bir
armağan

III. - kavuşmak olsun gidişin -

kuzguni akşamlara kurban veriyorum zamanı
susuzluğunu bilen yorgun bir sakayım Kızılcık...
kayıp ettim,
son gençliğimde bulduğum
günbatımı yüreğini,
hasretlerine değince gözlerim
içimdeki nehir daha hızlı akardı,
önemliydi denize ulaşmak
çok önemliydi...
sığınmak için rüzgârlı günlerde
göğüs kafesimde
gülüşünü saklardım...
Bir kadının dokunuşlarına,
ruhumu eline alıp okşayışlarına,
gözlerinin ta içine bakıp
gurbete çıkar gibi
sonu gelmez
yolculuklara
çıkışıma
inanıyordum...
üzerimizde iğreti durmayan sevdamızın
alnı ak gururu ile yürüyorduk
hayatın çevresi çiçeklerle bezeli yolunda...
tamamladığın cümleydim,
bitiremediğin türkü,
okuyamadığın kitap
ve ah!
gidemediğimiz deniz,
yüksünmeden
çağlıyor şimdi...

sendeki beni,
bendeki seni
ve
Zeynep'in annesini
bir de
elinin yakışını
çok özledim!
sığmazdı gökyüzüne
sana yüklediğim anlam,
karabulutlarla bile arkadaştım,
yağmurlara sinirlenmez,
güneşe öykünmezdim...
içinin okul bahçesi cıvıltısıyla
seni bulduğumda
kasımın yirmidördüydü...
üç yıl sonra
ağustosun ondördünde
saat 03:17 de
kaybettim!..
gidişine
ve
kalmayışıma
inandım!..
tren garı pusu
kapladı geceyi...
güle güle Kızılcık...
yalnızlığımın arkasına saklanıyorum
ve
yalnızlığın gölgesinde tünüyor
iğreti,
masalsı coşkular...
ellerim korsan umutlara gebe...
ilkyazdan beri alıştığım gece baskınları
yerini
akşamüstü şaşkınlıklarına
bırakıyor artık...

sessizliğe kurdum saati
bozmamak için büyüyü
o bile çalmıyor...
kavuşmak olsun gidişin...
güle güle Kızılcık...
- bitti... -

Nevzat Tekin
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
24 Mart 2007       Mesaj #380
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Gitme Kal

Nice nice acıları aklına getir
Bunca yoksulluğu aklına getir
Gözyaşlarını aklına getir
“GİTME KAL” var yok dinlemez bir çocuk isteğidir
Gitme aklına getir

Kıraç mı kıraç toprakların üstüne
Güneler açar yağmurlar kesilince
Çırılçıplak kayada yeşerir incir ağacı
Dağların kuytusunda bir uslu çiçek
Dağıtır mavisini kendi kendine
Gitme beraberlik içinde
Nasıl sevinirdik aklına getir

Her şeyi her şeyi aklına getir
Gece yarılarını aklına getir
Söylediklerini aklına getir
Sinsi yağmurlar yağıyordu
Soğuktu
Yaktığımız ateşi aklına getir

Nelerden geçiyorsun aklına getir
Gitme dünyamızın her yerinde
Yorgun eller gülleri derleyince
Ellerin sevincini aklına getir
Güllerin sevincini aklına getir

Ne’çok severdik seni aklına getir

Arif Damar

Benzer Konular

2 Ekim 2008 / Sedef 21 Taslak Konular
10 Ekim 2012 / Misafir Soru-Cevap
14 Şubat 2016 / Safi X-Sözlük