Arama

Özlem -1- [Arşiv] - Sayfa 27

Güncelleme: 3 Aralık 2006 Gösterim: 179.118 Cevap: 1.193
TheGrudge - avatarı
TheGrudge
Ziyaretçi
23 Ağustos 2006       Mesaj #261
TheGrudge - avatarı
Ziyaretçi
Özlediğin Gidip Göremediğindir

Sponsorlu Bağlantılar
Özlediğin, gidip göremediğindir;
ama, gidip görmek istediğin

Özlem, gidip görememendir; ama
gidip görmek istemen

Özlediğin, gidip görmek istediğin-
ama gidip göremediğin

Özlem, gidip görmek istemen-
ama, gidememen, görememen;
gene de, istemen

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
23 Ağustos 2006       Mesaj #262
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Özledim

Sponsorlu Bağlantılar
Bakmayı özledim
saatlerce gök mavisi gözlerinin içine
güneş sarısı saçlarını özledim
sen kokan kokunu her yanımda
görmeyi özledim sesini ve duymayı bir tanem
en içten şekilde bütünüyle seni
her anını özledim hayatımın senle geçen
yağarken yağmurları ıslanmayı özledim seninle beraber
korkmayı özledim sensiz kalmaktan
sisinden hayatların
nefret dolu her yanından nefret ederken ölmeyi
sonbahar kadar ılıman olmayı özledim
sabahları erken kalkmayı özledim
uyumayı ve rüyalar görmeyi özledim
nokta koymayı uzayan ayrılıklara
seni özledim
girmeni özledim salına, salına kapıdan
bakışlarını işte sımsıcak gözyaşlarını özledim
ağlamanı
her an mutlu olmayı özledim
kalem tutmasını ellerimin
gelmeni işte kapıdan girmeni özledim
boynuma sarılmanı seni öpmeyi özledim
duymayı özledim çocuk seslerini
camdaki çiçeği özledim
bahçedeki ağacı
salıncakta sallanmanı özledim
balkonda oturmanı
gül koparmanı özledim
gölgenin bir diğer yarısını
gel artık demek istiyorum sana
gülümsüyorum bak bekliyorum seni
gel artık...
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
23 Ağustos 2006       Mesaj #263
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bekliyorum

Bir söğüt ağacının koyu gölgesinde oturuyorum..Elimde sigaram,gözüm ufka takılmış..Dalgın ama ürkek bakışlarım dümdüz bir çizgi..Aklımdan o çok eski şarkının nağmeleri geçiyor..
İçimden sessizce mırıldanıyorum sözlerini..Kapatıyorum gözlerimi..Bir süre sonra,buz mavisi dumanlar arasından belirginleşmeye başlıyor vücudu..Sonra,yüzü çıkıyor ortaya, dudaklarında gözlerim..
Hiç kıpırdamıyor dudakları..Ama onu anlıyorum..Ve kıpırdatmadan dudaklarımı,konusuyorum hayaliyle..Sönmek üzere sigaram,küllere karışmış..Atıyor elimden,bir başkasını yakıyorum..
"Hoşgeldin hayallerimdeki buz mavisi bakışlı..Hoşgeldin umidimin aynası..Hoşgeldin..
Demek özledin beni..Ah,bilemezsin,o yalnız ve uğursuz geceleri aydınlatan tek şeydi düşüncen..Ben de özledim seni..Bazen sımsıkı sarıldim yastığıma kapatıp gözlerimi..Bazen birkaç damla gözyaşı oldun yanaklarımda..Bazen öfkeli rüzgara acıp bağrımı,öyle hissettim
seni..Sesimi duymak heyecanlandırdı mı seni?Ne diyorsun,ya ben nasıl ulaştım telefonun tuşlarına?Ellerim titrerken nasıl tek tek buldum sana ait numaraları..Icim nasıl titredi heyecandan,kalbim yerinden çıkarcasına nasıl attı,bilemezsin..Bir de duyunca sesini
uzaklardan,nasıl kayboldum gözlerinde,farkında mısın?Yaptığımız ayıp mı,delilik mi,diyorsun..
Mutluluk ayıpsa varım en büyüğüne ayıpların..Sevmek delilikse,çılgınlıksa umutları taşımak
içimizde,ben deliyim,en az senin kadar..Hatta öylesine kaybetmişim ki kendimi,yüreğimdeki tüm anıları yakar atarım bir tarafa..Ne kendimden korkarım,ne de geçmişimden..Gelecek mi?Seninle olduktan sonra,daha ne isterim..Demek gizemli prensinim düşlerinde..Demek yanına gelmemi istiyorsun güneşli bir günde..Iyi de sen nasıl emin olabiliyorsun
bozulmayacağına bu gizemin?Ya sen atılmazsan kollarıma,sarılırken sana titremezsen heyecandan,bir buse alırken utangaç dudaklarından eriyip gitmezsen dudaklarımda..Ya sen düşlerimdeki gibi ateş değil,korkularımdaki gibi buz olup yağarsan gönlüme.. Korkuyorum hayallerimdeki buz mavisi umudum..Seni yaşayamamaktan,seni tadamamaktan yüreğimle,
seni alamamaktan geçmişinin dikenli yollarından,seninle umutları paylaşamamaktan öylesine korkuyorum ki..Gün geceye dönüyor,ışık gibisin..Aydınlığına kavuşamamaktan korkuyorum..
Bir gün,evet bir gün geleceğim yanına..Ellerimin sıcaklıgını bırakıp sana,eğer istersen bir ömür kalacak yanında,istemezsen sevgimi emanet edip rüyalarına,arkama bile bakmadan,
göstermeden hüznü gözlerimde,ansızın eskime döneceğim.Kalbimin çok özel bir köşesinde
anıtlaşmış aşklara dair sen,ve ben seni hep sevecegim.."
Açıyorum gözlerimi,hayali yok şimdi..Beklemeye başlıyorum,beklemeye değecek her duyguyu beklediğim gibi..


Ayhan Akin
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
23 Ağustos 2006       Mesaj #264
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Özledim de SöyleyemedimMsn Embarrassed
Bugün seni çok ama çok özledim de söylemek istemedim. Niye öyle burnumun sızladığını, içimin burulduğunu, gözlerimin çaktırmadan ıslandığını anladım da ondan seni özlediğimi söylemedim. Bu güzel eylül gününde Boğaz'ı seninle seyretmek isterdim, sigaramın yarı dumanını rüzgarla paylaşmaya hazır, bedenim göğsüne yaslanmış öylece bakardım görüntüye. Bakarken güzel şeyler düşünürdüm! Sabah rastgele müzik dinlerken kimin söylediğini bilmediğim bir şarkının sözü çok hoşuma gitti. Kıymetimi bilmen için illa gitmem mi lazım, sevdiğini duymak için illa ölmem mi lazım diye soruyordu. Ya da benim bu şarkıdan çıkardığım sonuç bu emin değilim. İnsan hem sevdiğini söyleyip de hem neden sevdiğinin yanına gelmez.

Hani sana okuduğum kitapların konularını ve kişiliklerini anlatıyorum ya "Kürk Mantolu Madonna"nın erkek kahramanı geldi aklıma bugün. Kitabı sana anlatırken, hissettiklerimi dile döküşüm ve adama nasıl sinir olduğumu hatırladım sana sinir olurken. Aşık olduğu kadını evinin işleri bitince yanına almayı düşünen bir adam. O evin inşaat işleriyle uğraşırken kadıncağız Almanya'da hastalıktan ölüverdi. Bu garibim de aşkından gözleri kör, kadını mutlu etmek için evi güzelleştirmeye çalışıyor, kadının öldüğünden habersiz bir şekilde. Aşkın boya badanaya ihtiyacı yok ki. Sonrada bir ömür boyu terkedildiğini düşünerek mutsuz yaşadı. Ama ille de boyayacağım diyorsan ben yanındayken boya. Benim öyle "benden uzak olsanda mutlu ol", "gideceğin yere beni de götür sorana başımın belası dersin", "sabret aşkım sabret" gibi şarkı sözleriyle hiç işim olmaz. Arada söylüyorsun ya "Endamın yeter" diye biz onu söyleyelim.


Ben seni öyle ilahi bir aşkla seviyorum ki anlatmaya kalksam, kelimelere döksem ifade edememekten korkuyorum. Ya da dile dökülenin basitleşmesinden. Ben eğer becerebilsem parmaklarımla kaburgalarımı ayırıp seni içimdeki buğuda saklarım. Uykunun en derin yerinde birden uyanınca seni yanımda görmek, pişirdiklerimin güzel olduklarını gözlerinden okumak, kış gecesinde söylenmeden patlatılmış mısırı paylaşmak, televizyondaki filmi seyretmek için demlenmiş çayı birlikte içmek, hastalıklarda sevgiyle sıkılmış limonata içirmek, kahvenin telvesinde yazanları birlikte yaşamak, sabahın kör saatinde çıplak denize girmek, emanet alınmış bir motorsikletle gezintiler yapmak, sırtıma dolanmış kollarınla güneşi batırmak, bizim batırdığımız güneşin doğduğu ülkedeki insanların hayatları hakkında abuk hikayeler uydurmak, bozuk musluk yüzünden kavga etmek, ne kadar rahat adamsın ne kadar telaşlı kadınsınlarla başlayan cümlelerle tartışmak, hayatı-hayatın getirdiklerinin tümünü seninle paylaşmak. Bugün seni çok ama çok özledim de söylemek istemedim.


Hani geçen akşam trafik kazası yüzünden ölmüş birini görmüştük. Üzerini örtmüşlerdi de sadece ayakkabıları görünüyordu. Ben çok etkilenmiştim de sen "adamı tanımıyorsun bile" diyerek etkilenmemin sebebini anlamamıştın. İlk düşündüğüm hayatın çok mu değerli olduğu yoksa düşünmeye değmeyecek kadar basit mi olduğu hakkında aklım karışmıştı. Ne zaman ölümle karşılaşsam aynı karmaşık duyguları hissederim zaten de sevince insanın içi daha çok acıyor. Öleni tanıman gerekmiyor ölüm karşısında. Orada yatan sende olabilirdin bende. Seni düşünmek bile istemiyorum. Kendimi öldükten sonra düşünemeyeceğime göre sana acı çektirmek istemiyorum. Eee diyeceksin. Eee si ölüm var, eve gitme süresince bile ertelenemiyor seni yolun ortasında yakalayıveriyor ve bulduğu yerde götürüyor. Bu yol kıyısında bize göre zamansız bir kaza olabilir, deniz gezmesinde söylenenler söylenmeden gelebilir, yaşanacakları beklemeden de... Yaşamak istediklerini söylemeden... Bir akşam denizden dönerken aynı duygu karmaşasını hissederek, sana telefon açıp "Hayatı benimle paylaşır mısın" diye sormuştum. Güzel şeyler söyledin de hala net bir cevap alabilmiş değilim artık hiçbirşey sormuyorum. Sende unuttum zannediyorsun herhalde. Artık çok özlediğimde bile özlediğimi bu yüzden söyleyemiyorum. Cevapsız sorular varsa ortalıklarda, yalansız olmuyor yaşananlar.


Bugün seni çook özledim de yinede söylemedim bu yüzden.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
23 Ağustos 2006       Mesaj #265
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Yağmur yağıyor bu şehre adını fısıldıyor damlalar
Haykırırcasına senin yerine belki benim
Altında yürürken ıslandım sen yanımdaymışsın gibi
Sanki elini tutuyormuş gibi
Sacımı okşuyor yağmur damlaları
Yanağıma düşen her damla sen öpüyorsun sanıyorum.
Sonra senin isyanını duyuyorum
Kahreden yüreğin yansıyor sokak taşlarına yağmurla
Ağlamaklı gözlerin geliyor aklıma
İçim açıyor o zaman yanıyor ve yağmur söndürmüyor
Çaresiz bademin yıkılıyor usulca kayarak
Damlalara karışıyor gizlediğim göz yaşlarım
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
23 Ağustos 2006       Mesaj #266
arwen - avatarı
Ziyaretçi
BİR DELİ ÖZLEM BU
Özlüyorum seni,
Yalansız bir özlem bu
Dolansız, saf bir özlem.
Yeni doğan bir çoçuğun
Minicik elleri gibi
Yumuşak ve mazlum
bir özlem bu...

Gökyüzü kadar büyük
Senin kadar yüce
bir özlem bu...

Hasretten ağlayanan sevdalıların
Yıllarca kavuşamayanların
İki gün bile dayanılamayan
bir özlem bu...

Ne yapacağini bilmeyen
Telefonlar bekleyen
Ağlayan, isyan eden
Kendisini harap eden
bir özlem bu...

Yolda yürürken
Otobüslere dört gözle bakan
Belki, onu görürüm diye
Kıpır kıpır yerinde duramayan
Salak salak, bos bos gezinen
Seni arayan bir özlem bu.

Bulutlara baktığında bile
Sanki seni göreceğini sanan
Orda olmadiğını bilen
Ama yinede şansını deneyen
bir deli özlem bu...

Yani güzelim,
Bir kalpsizi bile,
Ağlatabilecek,
bir deli özlem bu...

Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
23 Ağustos 2006       Mesaj #267
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
yetinirim sen yanımdaysan eğer...
yokluğun en alasıyla.
sana adayamazsam varlığımı bütünüyle
yumulurum.
hislerimi okşamazsan.
TheGrudge - avatarı
TheGrudge
Ziyaretçi
23 Ağustos 2006       Mesaj #268
TheGrudge - avatarı
Ziyaretçi
O SENİ ÖZLEMEK YOK MU...?

O seni özlemek yok mu Saçlarini, ellerini, dudaklarini özlemek Uzun uzun gözgöze gelmek seninle Seninle bir olmak, beraber olmak, sevismek O seni gizlemek yok mu Kuslardan, çiçeklerden bile kiskanip gizlemek Seni saklamak içimde delice, divanece Öylece yasamak seni, öylece sevmek

O seni düsünmek yok mu Geceler dolusu seni düsünmek Sarilmak karanliklara sen diye Sen diye kucaklamak yorgani oksamak, öpmek O seni beklemek yok mu Her gün sabahlara dek uykusuz beklemek Ahh, ayak sesleri, kapi gicirtilari bilemezsin Bir defa yasamaktir o, bin defa ölmek
Dreamcatcher - avatarı
Dreamcatcher
Ziyaretçi
24 Ağustos 2006       Mesaj #269
Dreamcatcher - avatarı
Ziyaretçi
Hasretle Özlem
Buğulu gözlerde sevgi ışıldar,
Kalplere düşerse,Hasretle Özlem.
Yanan yüreğine aşkı fısıldar,
Seninle yaşarsa Hasretle Özlem.

Sesini duyunca yağların erir,
Vuslat hayaliyle ruhun ürperir,
Sanki canı alır,canana verir,
Tutuşup pişerse Hasretle Özlem.

Karanlık gecede umut puslanır,
Gurbet ateşiyle sevda beslenir,
Gönüller,bir yudum aşkla uslanır,
Yürekten taşarsa,Hasretle Özlem
TheGrudge - avatarı
TheGrudge
Ziyaretçi
24 Ağustos 2006       Mesaj #270
TheGrudge - avatarı
Ziyaretçi
Özlem Var

Gözlerim hep yol çeker
İçimde bak özlem var
Boncuk boncuk yaş döker
Gözyaşımda özlem var

Arı çiçeğe konar
Bak balında özlem var
Bülbül gülüne konar
Bak dalında özlem var

YETİMİ'yim çekerim
Sabır ile özlem var
Mevla'ya dileklerim
Yüreğimde özlem var

Benzer Konular

18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
7 Mayıs 2008 / estudiantes Spor tr
11 Aralık 2015 / asla_asla_deme X-Sözlük
16 Şubat 2015 / Jumong Basın/Magazin tr