Arama

Yalnızlığıma (Yalnızlık) - Sayfa 50

Güncelleme: 21 Ekim 2014 Gösterim: 302.984 Cevap: 1.891
Pollyanna - avatarı
Pollyanna
Ziyaretçi
11 Şubat 2007       Mesaj #491
Pollyanna - avatarı
Ziyaretçi

Ağlamalıyım Yalnızlığıma

Sponsorlu Bağlantılar

Bazen sıkıldığımda,
Alıp başımı gitmek isterim uzaklara.
Kimseler olmamalı orda.
Sadece ben,

Bir de yalnızlığım olmalı.
Yalnızlığım,
Bir de ben olmalıyım.
Ve... Haykırmalıyım,

Bağırmalıyım olağan gücümle!
Haykırmalıyım yalnızlığıma
Ağlamalıyım! ..
Gözümde tek bir damla

Yaş kalmayıncaya kadar ağlamalıyım.
Bütün sinirimi atmalıyım üzerimden.
Sonra seni düşünmeliyiz;
Ben ve yalnızlığım...

Anlatmalıyım yalnızlığıma,
Seni ne kadar SEVDİĞİMİ.
Anlatmalıyım yalnızlığıma,

Seni neden SEVDİĞİMİ.

Anlatmalıyım yalnızlığıma,
Bütün umutlarımın sende olduğunu.
Anlatırken ağlamalıyım yalnızlığıma...

Soner Alıç

tikkymelike - avatarı
tikkymelike
Ziyaretçi
11 Şubat 2007       Mesaj #492
tikkymelike - avatarı
Ziyaretçi
TUTSAĞIN OLMASAM

Sponsorlu Bağlantılar
Tutsağın olmasam senin
Bu gece de tüm geceler gibi
Kıyısız okyanuslara düşerim
Dalgasız denizlere.

Tutsağın olmasam senin
Kanayan kanatlarımla
Enlemsiz boylamsız gezerim
Ülkesiz atlaslarda.

Tutsağın olmasam senin
Yaşadığım uçlar arasında
Çılgınlığı ararım
Sığamam küçük kalıplara.

Tutsağın olmasam senin
Çıktığım yazılarda
İsmini ve ismimi kazırım
Duvarlara yanyana.

Tutsağın olmasam senin
Yaşayamam
Tutsak et beni
Yoksa savaşamam.

A.Kadir Bilgin

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
11 Şubat 2007       Mesaj #493
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Güllerin ağladığı bir saat vardır hani
Büyür o saatte yalnızlığı bahçelerin
Düşer korkusu kalbe yaklaşan gecelerin
Bir dev uzatır gökten o çirkin ellerini
Gullerin ağladığı bir saat vardır hani
Her şey o saatlerde merhametsiz ve soğuk
Gitgide uzaklaşır batan güneşle sesin
Bir bakarım ki benden en uzak çizgidesin
Baslar geceye doğru upuzun bir yolculuk
Her şey o saatlerde merhametsiz ve soğuk
Yüzünü hatırlatır gökyüzünde ne varsa
Gözlerin bu saatte kopkoyu elemlidir
Dudakların kim bilir şimdi nasıl nemlidir
Ellerin öyle yanar ufuk nasıl yanarsa
Yüzünü hatırlatır gökyüzünde ne varsa
Bir çıngırak sesidir uzaklarda kaybolan
Umulmadık bir anda bitiverir şarkılar
Kapanır yüzümüze o mermer kapılar
Özlemler ateş simdi anılar duman duman
Bir çıngırak sesidir uzaklarda kaybolan
Ak köpükler kararır deniz görünmez olur
Çağırır yasamaya bizi tek-tuk ışıklar
Böylece üstümüze çöker de karanlıklar
Camlar, bir kapanır, odalar, evler uyur
Ak köpükler kararır deniz görünmez olur
Gullerin ağladığı bir saat vardır hani
Cıvıl cıvıl bahçelerden el-ayak çekilir
Yapraklar düşünceli, dallar hüzün kesilir
Her aksam uzaklara alır oturur seni
Gullerin ağladığı bir saat vardır hani.
featherÜmit Yaşar OĞUZCAN
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
11 Şubat 2007       Mesaj #494
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Kurban bu can "Dost" diyen dillerine,
Kurbandır can "Post" olan tenlerine,
Aşksa, ta ciğerden,
Yakınlıksa sarıp sarmalayarak!

Bir kitap gibi okuyarak,
Tüm dudak kıpırtılarını,
Yazarak en usta harflerden,
Anıtsal sözler yaratarak!

Gece yolculukları başlıyor,
En ızdırablı yanları testereye sürtüyor,
Ruhum sen odada yoksun,
Nerede bekleyenin, yok sa
Orada mısın?

Taş yerinde, ruh gönülde,
Seven sevdiği yerde,
Sevdiklerinin yanında,
Ruhum sen bugün burda değilsin!

Bazen böyledir işte!
Kent kalabalığına karışan bir çoban,
Nasıl hasret duyar,
Kuzularının boynunda çan seslerine?

Durur bir bakar çoban!
İnsan kalabalığının ta orta yerinde,
Trafiğin kilitlendiği yerde, yapayalnızdır!
Kayıp bir an, dağlar çok uzakta!

Kurban bu can "Dost" diyen dillerine,
Kurbandır can "Post" olan tenlerine,
Aşksa, ta ciğerden,
Yakınlıksa sarıp sarmalayarak!

Oysa ne yamçısı sırtında sıcacık!
Ne bastığı yerde otlar!
Sevenler, sevilenler ve dehşetli sevişkenler!
Ruhum sen burada yoksun!

Yalınayak sokaklardasın!
Acılı başın, eğelerle öğütülüyor!
Üretmek ne güzel ammaaaa!
Sürekli üretmek ve tüketmek!
Sonunda farkında mısın?
Bunlara programlısın!

Ne kimseyi okuyabiliyorsun burada,
Ne kimse anlayabiliyor, yüreğinin kımıltısını!
Ruhum sen kendini tanırsın!
Sen burayı terkedeli çok oldu!
Cesedini gezdiriyorsun epeydir sokaklarda!

İstanbul - 2005
Semih Seyyid
tikkymelike - avatarı
tikkymelike
Ziyaretçi
11 Şubat 2007       Mesaj #495
tikkymelike - avatarı
Ziyaretçi
Hepsi Bu
Değişen ben değilim
Dönüşen savaş
Yaşlanmakla ıslanmak aynı şey:

Bir yağmurun gölgesinde ihtiyarlamak

Şimdi ölüm bile yetmiyor
Acılarımzı tartmaya
Dostlar
Alıngan bir sahili pinekliyorlar
Bir merhaba'yı bıçaklar gibi artık
Selamlaşmalar

Değişen ben değilim
Dönüşen savaş

Artık zaman bile yetmiyor
Yaşadığımızı sanmaya

Yine de ışıklar bu kenti
Güzelmiş gibi gösteriyor
Geceleri

Geceler
Yani
Ahmet Haşim'in kafiyeleri

Seni aklıma düşüren
Yerçekimi değil
Yalancı yıldızlar
Öyle uzaksın ki
Üflesem soğuyacaksın
Sarılsam okyanus

Bir aşka yetecek kadar
Ve anımsatacak kadar
Sebebsiz bir ölümü,
Acılarımız
Ve kafiyelerimiz var

İşte hepsi bu kadar


Yılmaz Erdoğan


Pollyanna - avatarı
Pollyanna
Ziyaretçi
11 Şubat 2007       Mesaj #496
Pollyanna - avatarı
Ziyaretçi
Sensizlik ve Yalnızlık

Sensizlik nedir bilirmisin?
Odanda tekbasına otururken
Birden gökyüzünden süzülen
O güzelim kar tanelerini
Yalnız ve sensiz seyretmenin
Ne demek olduğunu bilirmisin?
Sıcacık sobanın önünde oturup
Eriyeceklerini bile bile toprağa düşen
Ve hatta düşmek için yarışan
O saf kar tanelerini
Seninle paylaşamamanın
Ne demek olduğunu bilirmisin?
Birden canın sıkılıp bi sigara yakarsın
Yanına içini ısıtması için bi içki alırsın
Seni çürüteceğini bile bile
Bi nefes çekersin sigaradan
Bi yudumda içkinden alırsın
Yalnızlığın ne demek olduğunu bilirmisin?
Gözün dalar uzaklara
Eski günleri hatırlarsın
Ve sonra
Üzülmeye başlarsın istemeden
Sobanın yanı başındaki kedini alırsın kucağına
Yaşanılanları unutmaya çalışırsın
Bi yudum daha alırsın içkinden
Ve bi nefes daha sigarandan
Senin yalnızlığını paylaşmaya çalışır kedin
Mırıl mırıl şarkılar söyleyerek
Anlamazsın belkide o mırıltıları
Ama hoşuna gider
Bir de bakmışsın ki
Unutuvermişsindir
Sensizliği ve yalnızlığı
Seni unutmanın
Yalnızlığı unutmanın
En güzel anlarıyla yaşanan
Hatıraları unutmanın
Ne demek olduğunu bilirmisin?
Erdoğan Tuğsuz
tikkymelike - avatarı
tikkymelike
Ziyaretçi
12 Şubat 2007       Mesaj #497
tikkymelike - avatarı
Ziyaretçi
AYRI AYRI
Kaçamak bakışlarımız dokunurdu birbirine,
Suçlu suçlu yürürdük
Gülmeyi konduramadan dudaklarımıza
Acılarla delik deşik
Bir olgunluk izlerdi gölgelerimizi
Yağmur ıslatırken kaçak evi
Kimsesizliğimiz ayrı ayrıydı

Aslında yakamıza yapışmasaydı aşk
Sahtekarlar cennetinde çakışmasaydı yollarımız
Sen ve ben
Pekala kandırabilirdik kendimizi
Mutluluk oynayarak ayrı ayrı
Yas içimizde uzun yolculuğa çıkmış olurdu
Ve bitmemiş olurdu takas

A.Kadir Bilgin
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
12 Şubat 2007       Mesaj #498
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Saatler bitmiyor yapayalnızım
Gülmek istiyorum,gülemiyorum
Sensiz olmak mıdır hep alınyazım
Bilmek istiyorum,bilemiyorum.

Esirgedin nazlı,hilal kaşını
Harap ettin çiçek kokan başını
Yüreğime akan gözüm yaşını
Silmek istiyorum,silemiyorum.

Sanki her şey efsaneydi,masaldı
Ayrılık ruhumu elimden aldı
Gözlerim yollara takılıp kaldı
Gelmek istiyorum,gelemiyorum.

Göğüs germek için acılarıma
Titreyişlerime,sancılarıma
Seni bir kez olsun avuçlarıma
Almak istiyorum,alamıyorum.

Saçılan bir köpük olmak dilinde
Boğulmak saçının ince telinde
Sır gibi sonsuza değin kalbinde
Kalmak istiyorum,kalamıyorum.

Unutuyor beni sırlı gözlerin
İçimde bir yara işliyor derin
Kulakların,dudakların,ellerin
Olmak istiyorum,olamıyorum.

Bölerek uykunu rüyalarına
O kucak dolusu hülyalarına
Gece gündüz uçup aynalarına
Konmak istiyorum,konamıyorum.

Deli gibi aşık olsa da güle
Kim acır çöllerde öten bülbüle
Bir gün alev alev yanıp da küle
Dönmek istiyorum,dönemiyorum.

Hıçkıra hıçkıra ağlamaktansa
Başına karalar bağlamaktansa
Bu yüreği her gün dağlamaktansa
Ölmek istiyorum ölemiyorum.
featherNurullah GENÇ
tikkymelike - avatarı
tikkymelike
Ziyaretçi
13 Şubat 2007       Mesaj #499
tikkymelike - avatarı
Ziyaretçi
HALİL CİBRAN'DAN

Yaşam kalbini okuyacak bir şarkıcı bulamazsa,aklını konuşacak bir filozof yaratır.
Zihnimiz bir süngerdir,yüreğimizse bir nehir.
Çoğumuz akmak yerine,sünger gibi emmeyi seçmesi ne garip!
Yürüyenlerle birlikte yürümeyi yeğlerim,durup yürüyenlerin geçişini seyretmeyi değil.
Esin daima şarkı söyler;asla açıklamaya çalışmaz.
Eğer ağzın yemekle doluysa nasıl şarkı söyleyebilirsin?
Ve elin altınla yüklüyse,şükretmek için nasıl kaldırabilirsin?
Güneş'e arkanı dönersen,ancak kendi gölgeni görürsün.
Ben onlara güneş'i gösterim.
Aptallar parmağıma baktılar.
Yüreğin bir volkansa eğer,avuçlarında çiçekler açmasını nasıl umabilirsin?
Bana"seni anlamıyorum"demen,hak etmediğim bir övgü,hak etmediğin bir yergidir.
Yanlışlarımızı doğrularımzdan daha büyük bir coşkuyla savunmamız ne gariptir!
Suskunluğu gevezeden,hoşgörüyü,hoşgörüsüzden ve kibarlığı kaba olandan öğrendim.
Ne garip ki,tüm bu öğretmenlerime karşı oldukça nankörüm.
Her insan iki insandır;biri karanlıkta uyanık,diğeri ise aydınlıkta uykudadır.
Düzenbazlık bazen başarılı olur,ama her zaman kendini öldürür.
Diğer yanımla hiç bir zaman tam bir uyum içinde olamadım.
Görünen o ki maddenin özü aramızda uzanmakta.
Bir gerçek her zaman bilinmek,ama arasıra söylenmek içindir
Eğer sırrını rüzgara açarsan,sırrını ağaçlara söyledi diye rüzgarı suçlayamazsın.
En acınacak kişi,düşlerini altın ve gümüşe dönüştürmüş olandır.
Eğer insanlara boş elimi uzatır ve bir şey alamazsam çok üzücü;ama asıl ümitsiz durum,dolu elimi uzatıp kabul edecek kimseyi bulamamdır.

Halil Cibran
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Şubat 2007       Mesaj #500
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
tekli yalnızlığımı çift kişilik yaşarsın sen
yine kararıyor işte, sanki yüreğim kararıyor..
olmasın gece, gelmesin karanlık,
sabaha uzanan iniltili saatin sesi..
yastığım, yorganım, yatağım yalnız..

onlar bensiz, ben sensiz..
düşüm.. düşünü kurduğum..
nerdesin?

hangi çift kişilik yalnızlıkla avutuyorsun kendini?
kim alıyor seni? kim saklıyor..?
kimin teninde kanıyor ruhun?

bilesin;
ben hiç kanatmadım sensiz yanımı..
sardım sarmaladım sana sakladım yalnızlığımı..

ne yalancı sevdalara takıldı aklım..
hiçbirini yüreğime koy(a)madım..
ben mi yalancıydım?
onlar mı kandı?
bunu da hiç sormadım..
yabancı aşıklara bel bağlamadım..


hayalim..
açık gözlerimin bebeği..
nerdesin ?

hangi trenin rayı ayrı düşürdü seni benden?
ben seni tüm istasyonlarda ararken?
hangi dağın ardındasın?
hangi köy, hangi şehir?

yıldızlara düşmanım senin yüzünden..
çoban yıldınızını ne severim oysa!
onlar mı ayrı koyan seni benden?

yoksa güneş mi?
hep güneş gelince geleceksin sandım bekledim..
ya bana yıldızlar getirecekse seni?

yanlış yerde mi durdum?
zaman mı yanlış?
sen yalnız, ben yalnız..
sen yalancı aşkların bedeninde soğurken,
ben sana yandım yalnız..

küçük kağıtlara notlar yazdım sana dair..
çöp bidonlarında dolaştılar sözlerim..
şişeledim denize saldım,
kuşun kanadına bağladım..
kaderi değişmedi sözlerimin..
ne onlar bulabildi seni,
ne ben aradım..

bir gelseydin.. bir tutsaydın..
bir dokunsaydın.. bir soyunsaydın..
çırılçıplak ruhunu göğsüme bıraksaydın..

bildim.. bildim...

sen hiçbir istasyonda inmedin trenden..
ben de hiç trene binmedim..
ondan bu ayrılık..
tekli yalnızlığımı çift kişilik yaşarsın sen..
beni bulamadın..

hayat kısaldı..
geleceksin...
bildiğimden hiç ağlamadım...!

Benzer Konular

27 Ekim 2008 / Misafir Genel Galeri
26 Temmuz 2009 / Misafir Genel Galeri
14 Mayıs 2007 / Misafir Genel Galeri
12 Nisan 2012 / Misafir Genel Galeri
17 Eylül 2016 / ThinkerBeLL Genel Galeri